Davut Güleç Arşiv Sayfası O Bir Dünya Markası, Kayseri Modeli
Türk Sağlık-Sen Kayseri şube başkanı Kamil Ünal
“sağlık çalışanları için sevindirici kararlar alınmalıdır”
Dün saat 21.00’da kadirşinas Türk Milleti fedakar sağlık çalışanlarının alkışlayarak moral vermiştir. Sağlık çalışanları adına Milletimize teşekkür ediyorum. Bu süreçte de Türk Devletinin emrinde, Türk Milletine hizmet etmeye tüm sağlık ordusu hazır ve görevinin başındadır.Yine dün TBMM’de Sağlık Bakanı Sayın Fahrettin Koca “Sağlık Ordumuza kolaylıklar ve güvenceler sağlanmalıdır. Sadece fedakarlık duygularına yönelik bir motivasyon yetersizdir” demiştir. Sayın Bakan yetersizlik konusunda son derece haklıdır.
Ayrıca Sayın Bakan tarafından bu sözlerin söylenmesi önemlidir . O halde sıra artık sağlık çalışanlarının sorunlarının çözülmesine, taleplerinin süratle karşılanmasına gelmiştir. Çünkü sağlık çalışanlarının sorunlarını çözmek Türkiye’nin sağlığına katkı yapmak demektir.
Bu kapsamda ilk olarak İş yükünü azaltmak, personel eksikliğimizi gidermek, genç sağlık çalışanlarını sağlık ordumuza katarak Türkiye’nin sağlığını daha da güçlendirmek için 50 bin sağlık çalışanı ataması bir an önce yapılmalıdır. Bu konuda gerekli ilan ve atama işlemleri süratle gerçekleştirilmelidir.
Sağlık çalışanlarının hem performans sisteminden kaynaklı mağduriyet yaşamamaları hem motivasyonlarına katkı olması için performanslar tavandan ödenmeli, mali ve özlük haklarında iyileştirmeler yapılmadır. Başka ülkelerde mali haklarda düzenlemeler yapıldığı hatırlatmak isteriz.
Sağlık çalışanlarının sağlığı her şeyden önemli denilmeli, koronavirüs tedbirleri ülkemizdeki tüm sağlık kurum ve kuruluşlarında en üst seviyede alınarak koruyucu ekipman ve malzeme temininde hiçbir sağlık çalışanı sorun yaşamamalıdır.
Yaşanılan süreçte düşünülerek sağlık kurum ve kuruluşlarında yaşanacak şiddet olaylarının en aza indirilerek sıfırlanması için ağır yaptırımlar içeren yasal bir düzenleme hayata geçirilmeli ve uygulanmalıdır. Sağlık kurum ve kuruluşları sıfır toleranslı alan ilan edilmelidir.
Sağlık çalışanlarının iş barışına zarar veren, çalışma hayatlarındaki huzuru yok eden ve çalışanı ailesinden ayıran sözleşmeli istihdam tamamen ortadan kaldırılmalı tüm sağlık çalışanları kadroya geçirilmelidir. Sağlık çalışanlarının iş ve aile kaygısı sonlandırılmalıdır.
Taleplerimiz olması gerekenlerdir. Geçmişten bugüne ne yazık ihmal edilen haklı isteklerimizdir. Herkes sağlık çalışanlarının bu süreçteki önemini ve hakkını teslim ederken de yapılması gerekenlerdir.
Sağlık çalışanlarının morale ihtiyacı olduğu kadar mağduriyetlerinin giderilmesine de ihtiyaçları vardır. Devletimiz, yöneticilerimiz bu konuda da hassasiyet göstermeli ve sağlık çalışanları için sevindirici kararlar almalıdırlar.
SGK, Aile hekimleri, eczaneler ve vatandaş arasında ‘sistem’ kaynaklı uyumsuzluk mağduriyetleri artırdı
Sistem belirsizliği
Dünya Sağlık Örgütü’nün ‘küresel salgın’ kabul ettiği koronavirüs önlemleri çerçevesinde Sağlık bakanlığı tarafından açıklanan önlemlerde ‘sistem’ sıkıntısı yaşanıyor. Kronik, raporlu ve günü geçmiş hastalarla ilgili bir aylık ilaçların eczanelerden direk alınması dışında, açıklanan, reçete ile kolonya, maske, dezenfektan ürün verilmesinde sistemin izin vermemesi dikkat çekiyor. Üstelik, eczanelerde, maske, kolonya, dezenfektan ürünler ya bulunmuyor ya da astronomik ücret isteniyor.
Cumhurbaşkanı, Sağlık Bakanı’nın açıklamasına rağmen, SGK, Aile hekimleri, sağlık kuruluşları, eczaneler ve vatandaşlar arasındaki bu ‘sistem sıkıntısı’ alınan önlemleri de etkisiz hale getiriyor. Neredeyse bir kutu fiyatına maske, eldiven, dezenfektan, kolonya satılırken, denetimlerde yetersiz kalıyor. Eczaneler, medikalcileri, üretici ve tedarikçileri suçluyor. ‘Nisan ayı sonuna kadar’ alınan önlemler fırsatçılar ve sistem uyumsuzluğundan şimdilik uygulanamıyor.
TÜRK ECZACILAR BİRLİĞİ’NDEN COVID-19 İLE İLGİLİ GÜNCEL HATIRLATMALAR
Ülkemiz COVID-19 ile mücadele etmeye topyekûn bir şekilde devam ediyor. 19 Mart 2020 itibariyle 4 vatandaşımız yaşamını yitirirken vaka sayısı da 359’a yükselmiş oldu. Vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, acılı ailelerine baş sağlığı diliyoruz.
Biz eczacılar da bu süreçte canla başla çalışıyor, birinci basamak sağlık hizmeti sunucusu birer sağlık mensubu olarak vatandaşımıza 7/24 kesintisiz bir şekilde ilaç ve sağlık danışmanlığı hizmeti vermeye devam ediyoruz. Bu doğrultuda, içinden geçtiğimiz bu olağandışı günlerde halkımızı bilgi kirliliğinden korunmak adına ekstra dikkatli olmaya, doğru bilgi ve güvenilir bilgi için eczacılarımıza danışmaya çağırıyoruz.
Eczacılarımızın enfeksiyon kontrol sürecinin önemli birer paydaşı olduğunu bir kez daha vurgulamak isteriz. Eczacılarımızın bu süreçte takip etmesi gereken temel ilkeleri, gerek Birliğimizin internet sayfasında gerek sosyal medyada paylaştık. Sosyal mesafenin son literatürde 2 metre olarak güncellendiğini hatırlatmak isteriz. Eczacılarımızdan bunlar doğrultusunda kendi eczanelerinin fiziki koşullarını da göz önüne alarak bireysel tedbirlerini uygulamaya koymasını ehemmiyetle öneriyoruz.
Yurtdışından İlaç Temin Birimimiz hastalarımızın tedavi süreçlerinin eksiksiz ve sorunsuz bir şekilde çalışmalarına devam etmektedir. Bunun yanı sıra Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu ile yaptığımız görüşmeler sonucunda eczacılarınızın 2 litre ile kısıtlanmış alkol alımındaki kısıtlama kaldırılmış bulunmakta. Yine, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu eczacıların el antiseptiklerini eczanelerinde hazırlamalarına yönelik tavsiye kararı almıştır. Türk Eczacıları Birliği’nin iştiraki Novagenix, el dezenfeksiyonu için antiseptik üretimi konusunda Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’na başvurusunu tamamlamış durumda. Konunun en kısa sürede çözüme ulaşacağına inanıyor ve Birlik olarak kendi alanımızla ilgili her türlü gelişmeyi yakından takip ediyoruz.
Eczacılık Fakültelerimiz uzaktan eğitim ile teorik derslerinin eğitimine devam edeceklerdir, eğitim hiçbir şekilde aksamayacaktır. Uygulama dersleri ve stajlar için de gelişmeler doğrultusunda Eczacılık Fakülteleri Dekanları Konseyi tarafından planlama yapılmaktadır; Türk Eczacıları Birliği olarak eczacılık lisans eğitimlerimizin aksamaması için de gerekli desteği sunacağımızı ifade etmek isteriz.
Sağlık Bakanlığı’nın COVID-19 Rehberi’ne eklenmek üzere, Hacettepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Klinik Eczacılık Anabilim Dalı tarafından, COVID-19 tedavisinde kullanılan ilaçların olası etkileşimleri, böbrek fonksiyonlarına göre doz ayarlanması, ilaçların ezilebilirliği/bölünebilirliğine yönelik kılavuz hazırlanmıştır. Biz de elimizdeki tüm bilgi ve belgeleri ve üyesi olduğumuz uluslararası kuruluşların konu hakkındaki politikalarını bilim insanlarımızın da desteğiyle Sağlık Bakanlığımız ve ilgili kurumlara aktarmaya devam ediyoruz.
Non-steroidal antiinflamtuvar (NSAİ) ilaçların, COVID-19 riskini artırdığına veya kullanılmasının riskli olduğuna yönelik henüz bilimsel bir kanıt bulunmadığını hatırlatmak istiyoruz. Bu tür ilaçların gereksiz ve bilinçsiz kullanımından kaçınılması gerektiğini ifade ediyor, gerekli endikasyon nedeniyle bu ilaçları kullanan hastaların hekimlerince tedavi protokolünün değiştirilmedikçe, mevcut tedavilerine aynen devam etmeleri önerildiğini hatırlatıyoruz.
COVID-19 pandemisi süresince ADE inhibitörleri ve ARB grubu ilaçların kullanımına ilişkin bilgi kirliliğine son vermek amacıyla, Avrupa Kardiyoloji Derneği (ESC) tarafından yapılan açıklama, Türk Kardiyoloji Derneği tarafından da kamuoyu ile paylaşıldı. Yapılan açıklamada bu ilaçları kullanan hastaların hekimlerince tedavi protokolünün değiştirilmedikçe, mevcut tedavilerine aynen devam etmeleri önerildi; hasta tarafından ilaç kullanımı bırakılmaması gerekmektedir.
Türk Eczacıları Birliği olarak Türkiye’deki Bölge Eczacı Odalarımızla istişare içinde süreci yönetiyoruz. Tüm dünyadan örnekleri de göz önüne alarak eylem planlarımızı genişletiyor, hazırlıklarımızı yapıyoruz.
Bu zorlu süreçte canla başla mesleğini icra eden tüm eczacılarımıza can-ı gönülden teşekkür ediyoruz. Birinci basamak sağlık hizmet sunucuları olarak eczacılar, tüm sağlık çalışanları ile birlikte COVID-19’a karşı en ön safta mücadeleye devam edeceklerdir.
Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Kamil Ünal “EVDE KAL TÜRKİYE”
“Malumunuz olduğu üzere ülkemiz küresel ölçekte bir tehditle karşı karşıyadır.
Koronavirüs tehlikesine karşı devletimiz bir dizi tedbirleri hayata geçirmiş durumdadır. Dün Çankaya Köşkü’nde yapılan Cumhurbaşkanlığı Eşgüdüm Toplantısı’nda da konu tüm yönleriyle değerlendirilmiş ve çeşitli tedbirler hayata geçirilmiştir. Hiç şüphe yoktur ki, alınan bu tedbirlerin sağlayacağı fayda, vatandaşlarımızın ikaz ve yönlendirmelere riayet etmesiyle doğru orantılı olacaktır.
Türkiye Kamu-Sen, sorumlu sivil toplum kuruluşu olarak, toplumumuzun doğru bilgilendirilmesi anlamında gayret ortaya koyacak ve topluma örnek teşkil edecek bir pozisyon alacaktır. Konfederasyonumuz, toplumda bir panik havası oluşturulmasına müsaade etmeden, Devletimizin aldığı tedbirlerin hayata geçirilmesi anlamında üzerine düşen görevi yerine getirecektir.
Bu noktada, Sayın Cumhurbaşkanı’nın “Mümkün olduğunca evlerinizde kalın, temastan kaçının” söylemlerini dikkate alarak, bizde alınan kararlara harfiyen riayet etmenin gerekliliğinin altını bir kez daha çiziyor, resmi açıklamalar dışında yapılan haber ve söylemlere itimat edilmemesini ve her bir vatandaşımızın mümkün olduğunca evlerinden çıkmamaları noktasında tüm vatandaşlarımıza çağrıda bulunuyoruz.
TOPLUMA ÖRNEK TEŞKİL ETMEK amacıyla, insanlarımızın birbirleriyle mümkün mertebe az temas sağlaması için KENDİ İLAVE TEDBİRLERİMİZİ de hayata geçireceğiz. Bu bağlamda, sendikal toplantılarımıza ara veriyor, ziyaretlerimizi en asgari düzeye çekiyoruz. Virüsün bulaşıcılığını en aza indirmek amacıyla insanlarımızın birbirleriyle temasını asgariye indirme tedbirleri kapsamında; lokal ve dinlenme salonlarımızı kapattığımızı ve ayrıca hizmet binalarımıza ziyaretlerin asgariye indirilmesi gerektiğini, telefon ve elektronik haberleşme vasıtalarıyla hizmetlerin yürütüleceğini üyelerimize duyuruyoruz.
Tabii ki paniğe izin vermeyeceğiz fakat asla rehavete de düşmeyeceğiz.
Türkiye Kamu-Sen, ülkemizin karşı karşıya olduğu tehlikenin şuurundadır ve bir güven kapısı olarak topluma karşı sorumluluğunu eksiksiz yerine getirecektir.
Türkiye Kamu-Sen olarak, her milli meselede olduğu gibi, “önce ülkem” anlayışıyla kişisel ve kurumsal tüm önceliklerimizi tali hususlar olarak kabul edecek ve milletimizin sıhhatine karşı oluşan bu küresel tehdit karşısında da milli duruşumuzu örnek teşkil edecek şekilde ortaya koyacağız.
Milletimizin ve Devletimizin ihtiyaç duyduğu her zaman, değil elini gövdesini taşın altına koyan her bir dava arkadaşımdan ve bu süreçte kendi canlarını hiçe sayarak üstün gayret ve çaba gösteren sağlık çalışanlarımızdan Allah razı olsun. Gayret devletten, tedbir milletten, takdir Yaradan’dan.
Koronavirüs (COVID-19) salgınının muhasebe alanındaki etkileri
Koronavirüsün yayılması dünyanın dört bir yanında işletmeleri etkilemektedir. Kurumlar bu durumun muhasebe boyutundaki etkilerini dikkatle değerlendirmelidir. Aşağıda koronavirüsün 31 Aralık 2019 itibarıyla yıl sonu hesapları üzerindeki etkileri ele alınmaktadır.
Koronavirüsü yayıldıkça işletmelerin, meselenin kendi faaliyetleri üzerindeki etkilerinin muhasebe boyutundaki yansımalarını dikkate almaları kaçınılmaz hale gelmektedir.
Koronavirüsünün etkisi, 31 Aralık 2019 itibarıyla yıl sonu mali tabloları üzerinde düzeltme gerektiren bir olay mıdır?
Kurumlar, koronavirüsünün düzeltme gerektiren bir olay olup olmadığı konusunda değerlendirmede bulunurken UMS 10 ‘Raporlama döneminden sonra meydana gelen olaylar’ standardını dikkate almalıdırlar.
UMS 10’a göre düzeltme gerektiren olay, ‘raporlama dönemi sonu itibarıyla geçerli olan koşullara ilişkin bulgular gösteren’ bir gelişme olarak tanımlanmaktadır. Bizce virüsün gelişim ve yayılması 2020’de meydana gelmiştir ve bu niteliğiyle 31 Aralık 2019 itibarıyla geçerli olan koşullara ilişkin bulgular göstermediği için düzeltme gerektiren bir olay olarak nitelenemez. 31 Aralık 2019 itibarıyla bildirilmiş vaka sayısı oldukça azdı ve virüsün insanlar arasında yayıldığına dair teyit edilmiş bulgular da sınırlıydı.
Dolayısıyla bilançolar üzerinde 2020’nin ilk çeyreğine kadar hissedilen bir etkisi olduğunu söyleyemeyiz. Kurumların 31 Aralık 2019 itibarıyla aktif ve pasiflerinin değerlendirmesini yaparken, virüsün sonraki aşamada gösterdiği gelişimin bu değerlendirmeyi etkilememesini sağlaması gerekmektedir. Örneğin; UFRS 9 ‘Finansal Araçlar’ uyarınca beklenen kredi kayıplarının ve finansal riskten korunma araçlarının beklenen düzeyinin değerlendirilmesi, UMS 36 ‘Değer Düşüklüğü’ uyarınca şerefiye gibi gayri maddi varlıkların değer düşüklüğünün ölçümü ve UFRS 13 ‘Rayiç Değer Ölçümü’ uyarınca rayiç değer üzerinden kayda geçirilen aktif ve pasiflerin değerlendirilmesi. Ayrıca kapasitenizin azalması veya atıl kalması durumunda sabit giderler genellikle yapıldığı şekilde envantere yansıtılamayacağından, UMS 2 ‘Envanter’ standardını da dikkate almanız gerekmektedir (yani üretim kesintileri envanter maliyetine dâhil edilmemelidir). UMS 12 ‘Gelir Vergileri’ kapsamında ertelenmiş vergi varlıklarının tahakkuku ihtimali de dikkate alınmalıdır.
BAŞKAN ÖZTÜRK PAZARCI ESNAFINA MASKE DAĞITTI
Yahyalı Belediye Başkanı Esat Öztürk, tüm dünyayı etkileyen Koronavirüs salgınına karşı pazarcı esnafına eldiven ve maske dağıttı.
Zabıta Müdürlüğü’ne bağlı ekiplerle birlikte Cuma günleri kurulan halk pazarını ziyaret eden Başkan Esat Öztürk, esnaftan alınması gerekli olan tedbirler konusunda dikkatli olmalarını istedi.
Ziyaret sonrası açıklamalarda bulunan Başkan Esat Öztürk, Sağlık Bakanlığı’na, Kayseri İl Sağlık Müdürlüğü’ne ve gece gündüz demeden insanları tedavi etmek için çalışan sağlık çalışanlarına teşekkür ederek şunları söyledi. Başkan Öztürk; “ Esnaflarımıza hem motivasyon olsun, hem de onlara maske ve eldiven dağıtmak üzere buraya geldik. Dünyayı saran Koronavirüs ile ilgili gösterdikleri hassasiyetten dolayı, pazardaki esnafımıza ve ilçemizde yaşayan vatandaşlarımıza yürekten teşekkür ediyorum. Vatandaşlarımız, kendileriyle ilgili kişisel tedbirlerini aldılar. Hükümetimizin, Sağlık Bakanlığımızın, İl Sağlık Müdürlüğümüzün ve belediyemizin almış olduğu kararlara titizlikle riayet ettiler. Büyükşehir Belediyesi ve Yahyalı Belediyesi olarak dezenfekte çalışmalarımız devam ediyor. Hastanelerimizin, Sağlık Ocaklarımızın ve kamu kurumlarının hepsinde dezenfekte çalışmaları yaptık. Tabi çalışmalarımız sürekli olarak devam edecek. Bir teşekkürümde kıraathane, kafe ve çay ocağı işleten esnafımıza olacak. Gösterdikleri hassasiyetten dolayı kendilerine teşekkür ediyorum. Bugünlerin geçeceğine yürekten inanıyorum. Yeter ki biz, bu konuda hassasiyet gösterelim. Tedbir bizden, takdir Allah’tan. Yahyalılı hemşehrilerimizden bir istekte bulunmak istiyorum. 65 yaş ve üzeri vatandaşlarımızın evden hiç çıkmamalarını, diğer yaş gruplarındaki vatandaşlarımızın da gerekli olmadığı takdirde evden çıkmamalarını istiyorum. Bu sürede zarfında evimizde kitap okuyabilir, ailemize daha çok zaman ayırabiliriz diye düşünüyorum. Bu sıkıntılı günlerimizde özverili bir şekilde çalışan, Fen İşleri Müdürlüğümüze, Temizlik İşleri Müdürlüğümüze, Zabıta Müdürlüğümüze, dezenfekte ekiplerimize ve diğer mesai arkadaşlarıma yürekten teşekkür ediyorum. Ben onlarla gurur duyuyorum.” diye konuştu.
BAŞKAN PALANCIOĞLU, SAĞLIK MERKEZLERİNİN YOLUNU AÇTI
Melikgazi Belediye Başkanı Dr. Mustafa Palancıoğlu, Kayseri’de etkili olan kar yağışıyla birlikte karla mücadele çalışmalarına katılarak, özellikle hastane ve aile sağlığı merkezlerinin yollarını açtı.
Bir yandan karla mücadele bir yanda da dezenfekte çalışmalarının sürdüğünü söyleyen Başkan Dr. Mustafa Palancıoğlu, “Belediyeler olarak 24 saat esasına göre çalışıyoruz. Kayseri’de bir kaç gündür kar yağışı devam ediyor bugünde oldukça fazla kar yağdı. Bugün ekiplerimizin karla mücadele çalışmasına katılarak Tacetttin Veli Mahallesindeki yolları ve kaldırımları temizledik. Buraya öncelik verdik çünkü hastanelerin birçoğu burada yer alıyor. Karla mücadelede çalışmalarımızda önceliğimiz aile sağlık merkezleri ve hastanelerin olduğu yerler. Buralarının birçoğu açıldı.” dedi.
Corona virüsü kapsamında yapılan tedbir çalışmalarının sürdüğünü vurgulayan Başkan Dr. Palancıoğlu, “Melikgazi personelimize özverili çalışması için teşekkür ederim. Tüm kamu kurumları başta olmak üzere yoğun kullanılan binalar dezenfekte edildi. Temizlik çalışmalarımız da tüm hızıyla devam edecek. Belediye işleriniz için de lütfen internet ve telefon üzerinden işlerinizi hallediniz. Sağlık Bakanlığımızın talimatlarına uymalı gerekli olmadıkça evden çıkmamalıyız.” diye belitti.
Türk Eğitim Vakfı’nda koronavirüs tedbirleri alındı
Türk Eğitim Vakfı’nda koronavirüs tedbirleri kapsamında uzaktan çalışma kararı alındı. Bir süre camiler ve taziye alanlarında çelenk bağışı da kabul edilmeyecek.
1967 yılında kurulan ve bugüne kadar çok sayıda öğrenciye bursları ve eğitim kurumlarıyla destek olan Türk Eğitim Vakfı’nda koronavirüs salgını dolayısıyla bir dizi tedbir alındı. Bursiyerlerin ve çalışanların sağlığını korumak için 17 Mart tarihinden itibaren uzaktan çalışma prensibinin benimsediği vakıfta, ayrıca camilerde ve taziye alanlarında çelenk bağışı kabul edilmeyeceği bildirildi. Vakıftan yapılan yazılı açıklamada, çelenk ve taziye bağışlarına dair şu ifadelere yer verildi:
“Çelenk – Taziye bağışlarınızı online olarak web sitemizden(www.tev.org.tr) ve çağrı merkezimizden (444 0 838) en geç törenden bir gün önce bilgi verebilirseniz kabul edebilecek, tören günü yapılacak bağışlarınız için ise taziye kartlarımızla destek verebileceğiz. Taziye ve Özel gün kart gönderimlerimizi aynı şekilde sürdürmeye devam edeceğiz.”
Öte yandan, Vakfın okulları ve yurtlarında da, dezenfekte işlemleri eksiksiz yapıldı. Milli Eğitim Bakanlığı ile YÖK tarafından alınan kararlar doğrultusunda, eğitim-öğretime ara verildi ve öğrenciler evlerine gönderildi. Vakıf yönetimi, bu süreçte bursiyerler ve bağışçıları ile sürekli iletişimde olacağını da bildirdi.
KAYSERİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ MASKE ÜRETİYOR
Kayseri Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki KAYMEK A.Ş tarafından maske üretimi gerçekleştiriliyor. Üretimi yapılan maskeler Büyükşehir Belediyesi bünyesinde özellikle sahada çalışan ekipler tarafından kullanılıyor.
Koronavirüs tedbirleri kapsamında kesintisiz çalışmalarını sürdüren ve ekipleri dönüşümlü olarak 24 saat sahada tutan Kayseri Büyükşehir Belediyesi, hem çalışanlarının hem de vatandaşların sağlığını düşünerek hareket ediyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç’ın talimatıyla KAYMEK bünyesinde maske üretimi gerçekleştirilerek, dezenfekte ekipleri başta olmak üzere sahada çalışan tüm birimlerin kullanımına sunuldu.
Eğitime ara verilmesi nedeniyle KAYMEK bünyesindeki 10 öğretmenin maske yapımı alanına kaydırılmasıyla hem hijyen ve kişisel tedbire yönelik maske ihtiyacı karşılanmış oluyor hem de belediye bu yönde kendi imkânlarını kullanarak tasarruf sağlamış oluyor.
KALP HASTALARI KORONAVİRÜSTEN NASIL KORUNMALI?
Türkiye’de vaka sayısının 191’e çıktığı ve 2 hastanın hayatını kaybettiği koronavirüs salgını nedeniyle Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Özlem Esen, kalp hastalarının C vitamini ağırlıklı beslenmelerini tavsiye ediyor.
Dünyada ve ülkemizde koronovirüs (Covid-19) salgını nedeniyle bir dizi önlemler alınırken, sağlık otoriteleri de koronavirüs enfeksiyonu içindeki yüksek risk gruplarını da tanımladı. Kalp damar ve hipertansiyon rahatsızlıkları da bu gruplar içerisinde ilk sıralarda yer aldı. Dünyada koronavirüs nedeniyle hayatını kaybedenlere bakıldığında da yarısının solunum yetmezliğinden yarısının ise kalp hasarı ve/veya dolaşım bozukluğu hayatını kaybettiği görülmektedir. Konuyla ilgili açıklama yapan Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Özlem Esen, “Koronavirüste hastalığa daha açık konuma gelen 65 yaş üstü yüksek tansiyon veya kalp damar hastalığı bulunan kişilerin genel hijyen kurallarına daha dikkatli olmaları gereklidir. Özellikle toplu taşıma, halka açık restoran veya cami gibi ortamlardan kesinlikle kaçınmaları, alışveriş konusunda yakınlarından yardım almaları uygun olur. Kalp ve yüksek tansiyon hastalarının medyada sürekli konu ile ilgili haberleri dinlemeyip toplumda oluşan endişe havasından uzak durmalıdırlar. Günlerini psikolojik olarak rahatlatıcı aktivitelerle geçirmelidirler. Doktorların beslenme tavsiyelerine uyup C vitamininden zengin gıdalarla beslenmeleri esastır.” dedi. Hipertansiyon hastalarının kullanmakta oldukları ilaç tedavilerine aynen devam etmeleri gerektiğine, ACE inhibitörleri ve Anjiyotensin Reseptör blokerleri gruplarının enfeksiyon açısından risk oluşturduğu bilgisinin doğru olmadığına dikkat çeken Esen, “Bu yönde Avrupa ve Amerika kalp cemiyetleri ilaç değişikliği yapılmaması yönünde tavsiye kararı yayınlamıştır. Ayrıca halihazırda biten ilaç raporlarının süresi haziran ayına kadar uzatılmıştır. Bu nedenle rapor temini için hastanelere başvuru gereği kalmamıştır. Kalp damar ve yüksek tansiyon hastalarının özellikle acil olmayan sağlık sorunlarıyla ilgili doktorları ile telefon veya mesajla iletişim kurmaları uygun olur.” açıklamalarında bulundu.
KAYSERİ OSB YÖNETİM KURULU BAŞKANI TAHİR NURSAÇAN’DAN SAĞLIK ÇALIŞANLARINA TEŞEKKÜR
Sağlık Bakanlığımızın öncülüğünde, yeni tip koronavirüs salgınına karşı, olayın yaşandığı ilk günden itibaren günümüze kadar alınan ve halen alınmakta olan kararlar / ve önlemler her türlü takdirin üzerinde olup, iş dünyası olarak bizleri ziyadesiyle memnun etmiş, gururlandırmıştır.
Bu zorlu ve çetin süreçte, salgına karşı büyük bir özveri ve kahramanlıkla mücadele eden, gece – gündüz demeden canını ortaya koyan, hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan doktor, hemşire, sağlık çalışanları olmak üzere, emeği geçen ilgili ve yetkili herkese ayrı ayrı şükranlarımızı sunuyoruz.
Devlet – Millet el ele verdiğimiz sürece, karşılaştığımız bu zor günlerin üstesinden hep birlikte gelineceğine olan inancımız tamdır.
İş dünyası olarak sağlık çalışanlarımızın her zaman yanında olduğumuzu, kendilerine şükran borcu olduğumuzu özellikle belirtir, başarılı çalışmalarının devamını dilerim.
İşletmelerimizin sürdürülebilirliğini sağlamak koronavirüs salgını ile mücadelede en önemli sorumluluğumuzdur
TAİDER Aile İşletmeleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Candan Çilingiroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Koronavirüsle Mücadele Eş Güdüm Toplantısı sonrası açıkladığı “Ekonomik İstikrar Kalkanı” paketinin ardından değerlendirmelerde bulundu.
Tüm dünyayı saran salgının ardından Türkiye’de de yaşanabilecek ekonomik gelişmeler ve zorluklar karşısında kapsamlı bir destek paketinin açıklanmış olmasının oldukça önemli olduğunu vurgulayan Çilingiroğlu, şunları söyledi: “İçinde bulunduğumuz süreçte salgının sosyo-ekonomik etkilerinin tüm dünya ile birlikte ülkemizde de hissedildiğine tanık oluyoruz. Aile işletmeleri olarak işletmelerimizin sürdürülebilirliğini tesis ederek, alınan önlemlerin etkisine katkı sağlamayı en önemli misyonumuz olarak görüyoruz. Yarattığımız istihdamın yanı sıra tedarik zincirlerimizin ve ekosistemlerimizin sürdürülebilirliğini sağlamak en önemli önceliğimiz olmalıdır. Koronavirüs salgını ile mücadele tüm insanlığın küresel mücadelesidir. Yerel boyutlarda atacağımız adımların, bölgesel ve küresel etkileri olacağı kesindir. Bu süreci toplumsal dayanışmayla aşacağımıza inanıyoruz. Aile işletmeleri olarak bizlere düşen görevler üretime devam etmek, hizmetlerimizi aksatmadan yürütmek ve çalışanlarımıza sahip çıkmak olacaktır. Ülkemizde bu mücadeleye yönelik atılacak tüm adımların arkasında olduğumuzu belirtmek isteriz.”