Medyayı susturma operasyonu Kayseri adliyesi önünde protesto edildi

Kayseri’de medyayı susturma operasyonu, protesto edildi. Demokrasiden geri dönülemeyeceği vurgusu yapan vatandaşlar, gözaltıların hukuksuzluğuna dikkati çekerek, basının susturulamayacağını vurguladı.

Dün Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı ve Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca’nın da aralarında bulunduğu 31 kişiyle ilgili gözaltı kararına tepki amaçlı yüzlerce kişi adliye önünde toplandı. Vatandaşlar ellerinde, “Demokrasiden geri dönülmez”, “Özgür basın susturulamaz”, “Demokrasiye darbe” yazan dövizler taşıdı. Kalabalık ayrıca “Yiğitler içeride, hırsızlar nerede”, “Herkes sussa Zaman susmaz” sloganları attı.

Eyleme destek veren GESİAD Başkanı Hamdi Kınaş, haksız ve hukuksuz uygulamalara demokratik tepkilerini göstermek için toplandıklarını söyledi. Demokratik bir ülkede basın kuruluşlarına baskın yapılmasının kabul edilemeyecek bir durum olduğunu belirten Kınaş, “Ortada bir suç olmamasına rağmen hayali sıkıntı ve suçlamalarla böyle bir zulmün yapılması kabul edilebilir bir durum değil. İş dünyası olarak bunu anlayamıyoruz.” dedi. Gözaltına alınanların ‘makul şüphe’ diyerek gözaltına alındığını anımsatan Hamdi Kınaş, “Makul şüphe yuvarlak ve muğlak bir tabir. Kanunen nasıl uygulanacak merak ediyorum. Çünkü herkes diğerlerinden makul şekilde şüphelenebilir. Bunun sonucunda da çok kötü sonuçlar çıkabilir.” diye konuştu.

Kayseri Himmetdede’de Koza Altın Madenciliğe ait fabrikanın çalışma izninin verilmemesi olayına da değinen Kınaş, “Söz konusu firmanın kurallara riayet eden bir kuruluş olmasına rağmen onların çalışmasına da izin verilmiyor. Bütün bunlar biz işadamlarını karamsar bir havaya sokuyor. Böyle bir ortamda işadamlarımız nasıl yatırım yapacak, işlerini nasıl geliştirecek ve nasıl ihracat yapacak? Biz haksız, hukuksuz ve eşitlikten uzak uygulamaların bir an önce sona ermesini istiyoruz” dedi.
Kimse Yok mu Derneği Kayseri Şube Başkanı Abdurrahman Haskaraman da, özgür basına yapılan darbeyi kınadıklarını ifade etti. Hürriyetin her insan için önemli olduğunu vurgulayan Haskaraman, “İnsan ekmeksiz ve susuz yaşayabilir fakat hürriyetsiz yaşayamaz. Herkes ifadelerini medeni şekilde söylemeli. Çünkü medenilere galebe almak ikmal iledir. Biz muhabbet fedaileriyiz, husumette yerimiz yok. Ama hak ve hürriyetlerimizin çiğnenmemesi ve çiğnenen insanların da arkasında olduğumuzu göstermek için buradayız. Geleceğimize ipotek konulmasını istemiyoruz. Hesap gününe inanarak insanlar hakları feda etmemeli.” diye konuştu.

Kayseri Barosu avukatlarından Mehmet İlik de, “”Zulmü yapan abat olmaz. Zalimlerin yaptıkları yanına kar kalmaz. Kaygımız memleket için. Bu vatana yazık ediyorlar.” şeklinde konuştu.

İşadamı İlhan Miraboğlu da, “Dünden beri yapılanlar özgür basına, medyaya darbe olarak anlaşılıyor. Demokratik bir toplumda yaşadığımızı düşünüyoruz. Anayasal hukuk içinde vatandaşlık bilinciyle bu yanlışa ‘dur’ demek için buradayız. Bu duyarlılığa da herkesi davet ediyorum. Bizler işadamları olarak böyle bir ortamda nasıl yatırım yapılır diye konuşuyoruz. Türkiye’yi bu noktaya getirmeleri, özellikle de insanların konuşma ve ifade özgürlüğü hakkını elinden alacak şekilde yapılması sadece bununla kalmıyor teşebbüs hürriyetini kısıtlayan bir süreç olduğunu görüyoruz. Bu ülkemizin ekonomik, insan hak ve özgürlüklerinin gelişimine, vicdan hürriyetine aykırı bir durum.” diye ifade etti.

AKTİF EĞİTİM SEN’DE BASIN AÇIKLAMASI YAPTI

Aktif Eğitim Sendikası Kayseri Şubesi başkan ve üyeleri de eyleme basın açıklaması yaparak destek verdi. Şube Başkanı Ayhan Kaya, insan hak ve özgürlüklerin ihlal edildiği vurgusu yaptı. Kaya, “İşin kötü tarafı ise bu ihlallerin yöneticiler tarafından yapılıyor olması. Bugün kamunun hemen hemen her kurumunda haksız uygulamalara imza atılıyor. Bütün bu yapılanların güzel ülkemize neler kaybettirdiği hiç ama hiç önemsenmiyor. Yarın ne olacağı kimse tarafından kestirilemiyor. Dershaneler, okuma salonları ve kurslar kapatılıyor. Bunlar yapılırken buralarda çalışan onbinlerce çalışanın akibeti düşünülmüyor. Demek ki saraylarda yaşayanlar toplumun sesini duyamaz halini bilemez hale geliyor. Bunları yapan irade öylesine fütursuz ki yaptığı hataları söyleme, sorgulama konumunda olan medya organlarını da susturmak ve sindirmek için her şeyi yapıyor” dedi.

Açıklamalar ve atılan sloganların ardından kalabalık olaysız şekilde adliye önünden ayrıldı.

Bir yanıt yazın