Gül, sürece destek vermeyen ülkelere yüklendi

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Suriye’deki iç savaşla ilgili olarak uluslararası camianın sadece laf ettiğini ifade ederek Rusya ve Çin’in çözüm sürecinin içinde yer alması gerektiğini vurguladı. Gül, Hatay’ın Reyhanlı ilçesindeki terör saldırısının failleriyle ilgili  de “Yaptıranlar, yapanlar ve yardımcı olanların net şekilde ortaya çıkacak. Aslında bizim için şu anda malumdur” dedi.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, memleketi Kayseri’de sevgi gösterileriyle karşılandı. Öğle saatlerinde havayoluyla Kayseri’ye gelen Gül, valilik bahçesinde kendisini bekleyen vatandaşlarla selamlaştı. Valilik balkonuna çıkan Gül, burada kısa bir selamlama konuşması yaptı. Daha sonra makamda gazetecilere açıklama yaptı. Dün Kayseri Valiliği görevine başlayan Orhan Düzgün’ü yeni görevinden dolayı tebrik eden Gül, “Kamu görevleri böyledir. Devlet nerede görev verirse orada millete hizmet ederler.” dedi.

Gazetecilerin sorularını da cevaplayan Gül, Türkiye’nin bölgesindeki kırılmalara bakıldığında burasının güvenli bir ada haline geldiğini söyledi. Gül, “Bu açıdan sadece evi barkı yıkılanlar değil dünyanın büyük ekonomileri de ülkemize gelmiştir. Ortadoğu’da herkes güvenli bir bölge olarak gördüğü için Türkiye’ye akın etmektedir. Bütün bunlarla iftihar etmemiz gerekir. Hepimizin görevi halka en iyi hizmeti etmektir. Diğer taraftan da ülkemizin demokratik hukuk standartlarına ulaştırmak, memleketimizi huzurlu güvenli bir geleceğe taşımak olacaktır. Bu konuda çok büyük bir uyum, işbirliğinin Türkiye sathında olduğunu görmekten büyük memnuniyet duymaktayım.” şeklinde konuştu.

Hatay’ın Reyhanlı ilçesindeki patlamayla ilgili bir soruya Gül, olayı ‘çok üzücü’ olarak değerlendirdi. Bu olayın tek hamlede Türkiye’de yapılan bir terör olayı olduğunu anımsatan Gül, “51 kişi hayatını kaybetti. 4’ü Suriye vatandaşı gerisi bizim vatandaşlarımız. Ölenlere Allah’tan tekrar rahmet diliyorum. Bölgemizde olağanüstü bir gelişme var. Suriye’de olup bitenlerin komşuya yansımaması mümkün değil. Bir yerde ateş varsa o ateşin sıcaklığı yansır tabi ki. Ayrıca 4 milyona yakın Suriyeli evini barkını terk etmek durumunda kaldı. Bunların bir kısmı Türkiye’ye geldiler. Bu Türkiye için bir insanlık görevidir. Can derdine düşüp güvenli bir yer arayıp sığınmak isteyen insanlara Türkiye’nin sınırlarını açmasından doğal bir şey olamaz. Bununla gurur duyacağız ve iftihar edeceğiz. Bunlar milletlerin tarihlerindeki asil davranışlardır. Türk milletinin de tarihinde ta geçmişten beri bu tip asil davranışlar vardır.” Dedi. Bu göç dalgasının bazı problemleri de getirmesinin doğal olduğunu anlatan Gül, “Onun için bu kadar tedbirler alınmaktadır. Ne kadar da alsanız aniden olan sıkıntılar vardır. Hatay’ın Reyhanlı ilçesindeki sıkıntıları yerinde gördüm. Zaten devamlı bu bölgelerimizle ilgili birifinler alıyoruz. Vali daha önce geldi bilgi verdi. İstihbarat teşkilatları bilgiler verir.” diye konuştu.

HATAY’DAKİ OLAYIN FAİLİ BİZCE MALUM

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Reyhan’lıdaki terör saldırısıyla ilgili bunu yaptıranlar, yapanlar ve yardımcı olanların net şekilde ortaya çıkacağını ifade etti. Aslında çıkmaya başladığını vurgulayan Gül, “Bizim için şu anda malumdur. Ama Türkiye hukuk devleti olduğu için bunlar şu anda zanlıdır.Tabi ki mahkemeler bunları kesin neticeye bağlayacaklardır. Hiç kimsenin suçu yanıan kar kalmayacaktır. Herkesin bilmesi gerekir. Kim olursa ve ne olursa olsun. Kararlı bir şekilde devletimiz bunların gereğini yapacaktır.” dedi.

ULUSLARARASI CAMİA SADECE LAF ETMEKTE

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Suriye’deki olaylarla ilgili uluslararası camianın sadece laf ettiğini söyledi. Olaylar sonrası sınır ülkelerin birden bire çok sayıda göç aldığını belirten Gül, “Bizden daha zor ülkeler var. Türkiye çok güçlü bir ülke. Ekonomisi ve siyasetiyle güçlü bir ülke. Bölgede daha zayıf ülkeler var. Ürdün’ü düşünün. Ürdün’de 400 bin sığınmacı var. Onların imkanları da çok fazla yok. Fazla uluslararası yardım da gelmiyor. Bu konuda uluslararası camia çok kötü bir sınav vermekte. Sadece konuşmakta. Sadece laf etmekte. Ama aksiyona ve işe gelince hep geride durmaktadır. Bu çok açık şekilde görülmektedir. Ümit ederiz ki Suriye’deki bu iç savaş daha uzun sürmez. Suriye halkının arzuladığı şekilde meşru talepleri şeklinde neticelenin.” diye konuştu.

ERDOĞAN – OBAMA GÖRÜŞMESİ

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve ABD Başkanı Barac Obama arasındaki Suriye’yle ilgili görüşmelerin hatırlatılması üzerine Cumhurbaşkanı Gül, “Suriye’deki iç savaş bizim komşumuz olduğu için tabiatıyla ilgilendiriyor. Bizim güvenlik sorunları, bölgenin istikrarı açısından ilgilendiriyor. Tabi ki Suriye’deki çok büyük insan haklarıyla ilgili duyarsız kalamazsınız. Bundan dolayı ilgilendiriyor. Onun için biz aktifiz, ama herkesin de aktif olmasını istiyoruz. Suriye’de batı dünyası biraz arkada duruyor. Hatta onlar şöyle bir şey geliştirdiler. ‘İşin içine girmeden arkadan destek olmak’ Bunun değişmesi lazım. Böyle insan hakları ihlalinin yoğun bir şekilde olduğu, binlerce insanın öldüğü, 4 milyona yakın insanın evsiz barksız kaldığı ve çok da önemlisi istikrarsızlığın güvensizliğin giderek bölgeye yayılma riskinin olduğu bir yerde. Herkes çok daha sorumlu ve gerçekten elini taşın altına koyarak hareket etmesi gerekiyor.” dedi.

RUSYA VE ÇİN ÇÖZÜM SÜRECİNİN İÇİNDE YER ALMALI

Suriye’deki iç savaşın barışçı ve diplomatik yollarla çözümünün herkesin arzusu olduğunu anlatan Gül, hiç kimsenin kan dökülmesini istemediğini söyledi. “Zaten kan döküldüğü için biz bu kadar hareketliyiz” diyen Gül, “Eğer kan dökülmemiş insanlara karşı silah kullanılmamış olsa ülkeler sorunlarını kendi içinde çözer deriz. Burada muhakkak ki dünyada komşu ülkelerin dışında önemli aktörler var. Uluslararası hukukun geçerli olabilmesi için BM Güvenlik konseyinde en azından Rusya gibi önemli bir devletin ve Çin’in çözüm sürecine girmeleri gerekir. Ben bunu ta başından beri söylüyorum. Hatta olaylar başlarken Rusya’yı işin dışında tutmamak gerekirdi. Şimdi olayın tam taraflarından birisi hatta” diye konuştu.

ORTADA DÜŞMANLARI İÇİN ALDIĞI FÜZEYİ KENDİ HALKI İÇİN KULLANAN BİR REJİM VAR

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Suriye’de düşmanları için aldığı füzeleri kendi ülke halkı için kullaann bir rejimin olduğunu kaydetti. “Kanın durdurulması konusunda harekete geçilmesi takdire şayandır” diyen Gül, “Toplanacak bu ikinci Cenevre buluşmasında esas Suriyeliler karar vermeli. Yani bizler Suriyelilere yardımcı oluyoruz. Nihayetinde Suriye onların vatanı. Bizler arzu ederek başka bir ülkenin iç meselesine karışma durumunda değiliz. Ama bizi dediğimiz gibi güvenlik bakımından ilgilendiriyor. Herşeyden önce komşu olduğumuz ve 900 kilometre sınırımız olduğu için duyarsız tabi ki kalamayız. Ama herşeyden önce Suriyelilerin tabi ki orda razı olmaları gerekir. Önümüzdeki günlerde tabi ki bu iş daha da pekişecektir. Dışarı yansıyan ve yansımayan şeyler vardır. Ümit ederiz ki bu iç savaş Suriye’yi daha fazla tüketmez. Ortada ne kadar üzücü bir durum var. Düşmanları için aldığı balistik füzeleri kendi halkı için kullanan bir rejim var. Bu çok acı bir şey. Dünya tarihinde ilk defa oluyor bu. Onun için bu işin bitmesini ve Türkiye’nin bir an önce durulmasını ve Türkiye’nin Akdeniz’in kıyısında demokratik hukukun üstünlüğüne dayalı, halkının taleplerine kulak veren Suriye’nin muhakkak ki kendi farklılıkları olan büyük bir nüfusu var. Çeşitli etnik, dinsel farklılıklar var. Hepsinin huzur içinde yaşayabileceği, herhangi intikam duygularının olmayacağı yeni bir düzenin kurulması Suriyeliler için de bölge içinde, dünya barışı için de çok önemli. Biz buna uğraşıyoruz” diye konuştu.

Kayseri eski Valisi Şerif Yılmaz’ın Kütahya’ya atanmasıyla ilgili bir soruya da Gül, “Devlet işlerinin nasıl yürüdüğünü herkes bilir” cevabını verdi.

Daha sonra Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Cuma namazını kılmak üzere yürüyerek Hunat Camisi’ne geldi. Yolda Gül’e vatandaşlar sevgi gösterilerinde bulundu.

Bir yanıt yazın