Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız gündemi değerlendirdi

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız: “Ham petrol fiyatları yükseliyorsa fiyatlar yükseliyor; ham petrol fiyatları düşüyorsa fiyatlar düşüyor. Akdeniz’de AB üyesi dört ülke var Cenova piyasası İtalya’da oluşan ham petrol ürünleriyle alakalı piyasadaki her türlü değişim bu dört ülkeyle beraber değerlendiriliyor ve hızlıca rakamlara yansıtılıyor”

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, gundeme ve enerji sektorune iliskin degerlendirmelerde bulundu.

Mısır ve Suriye’nin enerjiye olan etkileri

3 temmuz’da Mısır’da oluşan darbeyle beraber 103 dolarlar oranındaki seviye şuanda 113 dolar rakamını buldu hatta 117 dolari denedi tekrar geri dönüldü. Siyasi istikrarsızlıkların özellikle bölgemizdeki bu yapının en olumsuz etkilendiği sektörlerden birisindeyiz. hala dünya’da ham petrol ve doğalgazın primer enerji kaynaklarının toplam yarısını oluşturuyor olması, kömürle beraber %85’ler civarındaki bir kaynağı oluşturuyor olması buradaki en açıklayıcı cümlelerden bir tanesi. Ozellikle Akdeniz’e açılan Süveyş kanalıyla beraber gerek Türkiye’nin gerekse dünya’nın bazı konumlarında değişiklikler oluyor. Malum 90-91 milyon variller civarında dünyanın günlük tüketimi. bunun 9.5-10 milyon varilini yalnızca Suudi Arabistan üretiyor ve dünyadaki petrol ticaretinin neredeyse %10’una karşılık gelen rakam Süveyş kanalından geçiyor. Türkiye’nin İran’dan ve Suudi Arabistan’dan bir kısım Irak petrolleri de dahil olmak üzere ihtiyacının yarısını Süveyş kanalından karşılıyor. Yani Türkiye için önemli bir rakam. ben Süveyş kanalının herhangi bir tehlikeye maruz kalacağı kanaatinde değilim. buna yalnızca Türkiye değil bir çok aslında bölge ülkesiyle beraber dünya’daki dinamiklerin müsaade etmeyeceği kanaatindeyim. O noktalara da taşınmayacağını ön görüyoruz. Şuanda ön plan’da bulunan Suriye’dir ve Suriye’nin kendi ihtiyacını da karşılayamayacak kadar olan bir petrol üretimi var. Yani dünya’daki petrol üretimini arz ve talep dengesini değiştirebilecek bir ülke değildir Suriye. ama buna rağmen gerginliğin yansımalarının, gerginliğin türevlerinin bütün vatandaşlarımızın bütün kademesine varıncaya kadar yansıyacağı muhakkaktır. Biraz önce onu söyledim normalde arz güvenliğini tehdit etmeyecek rakamların kesintiye uğramasına rağmen % 10’lar civarında bir fiyat artışı oldu. bunun bir aylık Türkiye’ye maliyeti 300 milyon dolarlar civarında. yani Mısır’daki darbenin bize ne tesiri var? bize ne oradan? bizi ilgilendirmiyor diyenlere de açıkça söylüyorum bize çok fazla tesiri var hele hele 910 km sınırı olan bir komşu, kardeş Suriye ile oluşan gerginliğin bize çok fazla tesiri var bunları bilmemiz lazım.

Bu sürecin Rusya ve İran’la olan enerji ilişkilerimize etkisi

Şimdi her iki ülkenin de kurumsal hafızası enerji işleriyle, siyasi görüş ayrılıklarını ayırt edebilecek durumdadır bizim Suriye konusunda Rusya ile aynı şeyleri paylaşmadığımız aşikar bundan sonrada aynı görüşleri paylaşamayabiliriz aynı şeyleri düşünecek halimizde yok olmaya da bilir ama buna rağmen doğalgazla alakalı ticarette bir hibe söz konusu değil biz doğalgazı alıyoruz karşılığında döviz ödüyoruz. Yani her iki ülkenin de çıkarlarını ön plan’da tutan konular var ham petrolle alakalı konularda öyle. İran büyük bir devlet Türkiye de büyük bir devlet. her iki ülkenin tarihi bu konuları ayrıştırmayı aslında zorunlu hale getirmiş.

Akaryakit fiyatları

Petrolde bu fiyatların sürdürülebilir olduğu kanaatinde değilim. Hatırlarsanız 3 gün kadar önce Fransa’da bir banka 150 dolarları bulabilir dediğinde ben bunu spekülatif hatta manipülatif bulduğumu paylaşmıştım. 117 dolarlardan tekrar gevşemeye başladı. Tüketim arzla çok alakalı bir şey, bugün Hindistan’daki bakanlık bir karar deniyor. Henüz bu kararı almadı; geceleri benzin istasyonlarını kapatalım, cari açıktaki paylarını azaltalım tüketimi böylece tersine tahrik etmiş olalım yani tüketim azalsın.

Biz üretimle alakalı tedbirleri alarak bu işi yapmaya çalışıyoruz. Tüketimde vatandaşımız istediği tercihi kullanabilir ama biz şunu tavsiye ediyoruz, arzla alakalı herhangi bir sıkıntımız yok ama israf etmeyelim paramızın çok olması bizim tasarruf yapmamıza mani olmamalı. Ben isterim ki bu fiyatlar düşsün. Ön gördüğün fiyatlarsa mutlaka eski halini alacağı uluslararası siyasi istikrarsızlıklardan kaynaklanan yapının kendini bırakacağını umuyorum. En az 10 – 12 dolar daha düşük olmalı. Üretici 200 dolara da satmak ister ama her arttırdığı fiyatın tüketimi olumsuz etkilediğini görüyorlar. Bunun optimal bir noktası var sürekli onu deniyorlar. Diyelim ki 130 dolardan satsa ne olur? 91 milyon varillik günlük tüketim beklide 75 milyon varile düşer.

Biz cıplak maliyetleri ile birlikte kendi ayakları üzerinde yürüyebilen hatta koşabilen bir piyasa oluşturmaya çalışıyoruz. Ham petrol fiyatları yükseliyorsa fiyatlar yükseliyor; ham petrol fiyatları düşüyorsa fiyatlar düşüyor. Akdeniz’de AB üyesi dört ülke var Cenova piyasası İtalya’da oluşan ham petrol ürünleriyle alakalız piyasadaki her türlü değişim bu dört ülkeyle beraber değerlendiriliyor ve hızlıca rakamlara yansıtılıyor.

Enerji fiyatları

Elektrik fiyatları üreticilerin daima ucuz, tüketicilerin de pahalı bulduğu bir kalemdir. Ama bunun bir piyasa değeri vardır. Şimdi bakın doğalgaz ile beraber bunu işleyelim. Biz 28 tane AB üyesi ülke arasında doğalgazı en ucuza alan ülke değiliz ama doğalgazı en ucuz satan ülkeyiz. Nasıl oluyor bu? Biz yerli kaynaklarımız ile zaman zaman iyi niyetlerle zaman zamanda böyle manupulatif hareketlerle karşı çıktığımız su, rüzgar, güneş, jeotermal, kömür kaynakları gibi yerli üretimden ürettiğimiz elektrik fiyatları ile biz bunları balans ediyoruz. Eğer bizim o karşı çıktığımız su santrallari olmasaydı şu anda doğalgaza gelen %10-12’lik maliyetimiz üzerindeki rakamı yansıtmak zorunda kalırdık.

Bir yanıt yazın