Ekonomi, teknoloji haberleri (06.12.2019)

Lidya Grup ile Galatasaray arasında iş birliği anlaşması imzalandı

Galatasaray Spor Kulübü, Xerox markasıyla faaliyetlerini yürüten ofis malzemeleri tedarikçisi Lidya Grup ile iş birliği anlaşması imzaladı.

Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Stadyumu’nda gerçekleşen imza törenine, Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Mustafa Cengiz ve Lidya Grup Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Öz katıldı.

Baskı yönetimi ve hizmetleri iş birliği anlaşması çerçevesinde, Galatasaray Spor Kulübü’nün baskı süreçlerinin yönetimi 2019 – 2023 yılları arasında Lidya Grup tarafından yönetilecek.

İşbirliğine yönelik açıklamalarda bulunuldu

İş birliği anlaşması hakkında Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Mustafa Cengiz ve Lidya Grup Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Öz açıklamalarda bulundu.

Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Mustafa Cengiz, “Günümüz teknolojisinde özellikle printer’ın ifadesi ve gördüğü işlemler günlük yaşamımızda çok önemli. Her ne kadar biz tümüyle dijital ortamda olsak da yazılı belgelerin kalıcı olması anlamında da günlük kullanımda çok önemli. Bizim 10 yıllık artık yıpranmış olan bütün ofis makinalarımızı bilabedel değiştiren sevgili Bekir kardeşime ve Lidya Grup’a çok teşekkür ediyorum. Bekir aynı zamanda bizim üyemiz. Bu makinaların uzun yıllar camiamıza hizmet etmesini diliyorum.” ifadelerini kullandı.

Lidya Grup Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Öz ise, “Ben de bir Galatasaraylı olarak bu fırsatla Galatasaray’a hizmet etmekten, Xerox markasıyla beraber teknoloji yenilenmesi gerçekleştirmiş olmaktan çok mutluyum. Başkanımıza teşekkür ediyorum, bize Galatasaray’a hizmet etme imkanı verdi. Hayırlı olsun.” şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Mustafa Cengiz, Lidya Grup Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Öz’e iş birliği anlaşması dolayısıyla isminin yazılı olduğu 10 numaralı formayı hediye etti.

Toyota İdari Binalarında “Yenilenebilir Enerji” Kullanacak

 Otomobil üretiminde çevreci kimliği ile öne çıkan ve geliştirdiği yeni teknolojiler ile sektöründe öncü olan Toyota, operasyonel uygulamalarında da “doğa dostu” yaklaşımını sürdürüyor. Toyota, bu amaçla açık alanlarıyla birlikte 17.639 metrekare olan Kartal’daki Genel Müdürlük yerleşkesi ve Orhanlı’da bulunan 16.150 metrekarelik Yedek Parça ve Eğitim Merkezi’nde uluslararası I-REC (Go0) sertifikalı yüzde 100 yenilenebilir enerji kullanımına geçti.

Türkiye’de sektöründe bir ilki gerçekleştirerek temiz ve yenilenebilir enerji kullanımına başlayan Toyota, enerjisini EnerjiSA üzerinden temin edecek. Türkiye’de çok az firmanın sahip olduğu sertifika, Toyota’nın 2050 yılı vizyonu için de büyük önem taşıyor. Özellikle yenilenebilir kaynaklar kullanımında araştırma ve geliştirme faaliyetlerine ara vermeyen Toyota, çevreye duyarlı genel stratejisine paralel bir yaklaşım da sürdürüyor. 40 yılı aşan çevreci hibrit teknolojisinin öncüsü olan Toyota, ayrıca farklı sektörlerin kullanması için hidrojen yakıt hücresi ile enerji kazanımı sağlayan teknolojiler geliştirme çalışmalarına da devam ediyor.

Ford’dan otomotiv dünyasına örnek bir ‘çevreci’ proje…

Ford, McDonald’s’ın kahve atıklarından otomobil parçası üretecek

Ford Motor Company ve McDonald’s, sabah rutininin olmazsa olmaz kahve çekirdeklerinin atıklarını otomobil parçalarında kullanmak üzere çevreci bir iş birliğine imza atıyor. Ford, McDonald’s’ın kahve çekirdeği atıklarını üreteceği otomobil parçalarının far yuvaları başta olmak üzere ve diğer farklı bileşenlerinde kullanmayı planlıyor.

Her yıl, tonlarca kahve çekirdeği, demleme işlemi sırasında doğal yollardan soyuluyor.  Ford ve McDonald’s, birlikte bu atıkların çok önemli bir miktarını yenilikçi ve sürdürülebilir bir şekilde değerlendirmeyi hedefliyor.

İki şirket, kahve çekirdeği atıklarının, otomobil parçalarında kullanılabilen oldukça dayanıklı bir maddeye dönüştürebileceğini keşfetti. Ford tarafından yapılan açıklamaya göre; kahve çekirdeği atıkları, düşük oksijende, yüksek dereceyle ısıtıldıktan sonra plastik ve diğer ek maddelerle karıştırıldığında, ortaya çıkan madde çeşitli şekillere dönüştürülebiliyor. Kahve çekirdeği atıklarından oluşan bu bileşenler, far yuvası ve diğer iç ve dış kaporta parçalarının sahip olması gereken kalite özellikleriyle uyuşuyor. Üstelik, bu yöntemle üretilen parçalar %20 oranında daha hafif oluyor ve kalıplama sürecinde %25 daha az enerji kullanımına imkan sağlıyor.

Proje kapsamında, McDonald’s’ın Kuzey Amerika’daki kahve çekirdeği atıklarının önemli bir kısmını araç parçalarında kullanılmak üzere Ford’a yönlendirmesi öngörülüyor. Ford ise halihazırda dünya genelinde ürettiği otomobillerde geri dönüştürülebilir ve yenilenebilir plastiklerin kullanılması hedefine ulaşmak için çalışmalarını sürdürüyor.

Türkiye’de bir ilkEğitim teknolojileri ile girişimciliği buluşturan program: NEXT 2020
Amerikan Büyükelçiliği ve Zorlu Holding desteğiyle, Türkiye Girişimcilik Vakfı ve Mef Üniversitesi ortaklığında, eğitim teknolojileri alanında farkındalık yaratmak ve eğitim alanındaki problemlere inovatif çözümler üretmek amacıyla hayata geçirilen NEXT 2020 projesinin ilk tanıtımı Prof. Dr. Erhan Erkut’un katılımıyla gerçekleşti.
Amerikan Büyükelçiliği ve Zorlu Holding desteğiyle, Türkiye Girişimcilik Vakfı ve Mef Üniversitesi işbirliğiyle gerçekleştirilen NEXT 2020 projesi,  Mef Üniversitesi’nde Prof. Dr. Erhan Erkut’un ilham konuşmasıyla başladı.
Türkiye’de ilk defa eğitim teknolojileri ile girişimciliği buluşturan program olma özelliğini taşıyan NEXT 2020, eğitim teknolojileri alanında farkındalık yaratmak ve eğitim alanındaki problemlere inovatif çözümler üretmek amacıyla hayata geçirildi.
NEXT 2020 programı kapsamında iki ay boyunca seçilen takımlar ya da kişiler “Girişimciye Dönüş” ile fikirlerini iş modellerine dönüştürüp hayata geçirmek üzere çeşitli eğitimler alacaklar. Program boyunca ve sonrasında ekipler, mentorlar eşliğinde fikirlerinin iş modeli ve tekniği üzerinde çalışacaklar. ​Mentorluk seansları Demo Day’e kadar belirli aralıklarla devam edecek. Kişiler ya da takımlar iki ay sürecek online girişimcilik eğitimlerinden sonra İstanbul’da üç gün sürecek bootcamp’e katılmaya hak kazanacak ve burada daha önce online girişimcilik eğitimlerinde oluşturdukları iş fikirlerini mentorler eşliğinde bir sonraki seviyeye taşıma imkanı elde edecekler. Bootcamp’e katılmaya hak kazanan 15 takımdan ön jüri elemesiyle Demo Day’e katılmak için sekiz takım seçilecek. Final jüri aşamasına geçmeye hak kazanan sekiz takım demo ve sunumlarını gerçekleştirecekler. Jüri değerlendirmesiyle ​seçilecek olan ​maksimum üç takım ücretsiz inkübasyon merkezi almaya hak kazanacak ​ve​ ​mentorluk almaya devam edecek.​ Projelerini​daha da geliştirmek üzere​​ ​Girişimcilik Vakfı, takımlara destek olmaya devam edecek. Kazanan birinci takıma 15.000 TL para ödülü ve ilk üç takıma ücretsiz inkübasyon ve süreçleri boyunca mentorluk desteği sağlanacak.
Programa kimler katılabiliyor?
Programa, eğitim teknolojileriyle ilgili fikri olan ve bu fikrini iş fikrine dönüştürmek isteyen üniversite öğrencileri katılabiliyor. Programa ister bireysel ister maksimum üç kişi olmak üzere ekip olarak başvurulabiliyor. Türkiye’nin her yerinden başvuru yapılabilen programa, İstanbul dışından başvuracak kişiler için konaklama ve ulaşım masrafları program tarafından karşılanıyor.
Proje hakkında konuşan GİRVAK Genel Müdür Mehru Aygül şu açıklamaları yaptı: “NEXT 2020 ile İleri Teknolojiler, Özel İhtiyaçlar Eğitimi, Yaşam Boyu Öğrenme ve ESTEAM ana başlıkları altındaki sorunlara çözümler üretmeyi hedefliyoruz. Bu konu başlıklarından birinde bir fikriniz varsa bizimle bu fikrinizi iş fikrine dönüştürebilir, hayalinizi daha da ileriye taşıyabilirsiniz.”
“Hedefimiz, eğitimde tekno-girişimciliği desteklemek”
Prof. Dr. Erhan Erkut ise konuşmasında şunları söyledi: “Tüm dünyada eğitim hızla evriliyor. Tetikleyici güçler: bilgi patlaması, maliyetler, eşitsizlikler, Z kuşağı, teknoloji, ve girişimciler. Gelecekte eğitimde daha az kürsüden anlatma, daha çok teknoloji yardımıyla kendi kendine veya küçük gruplarla öğrenme olacak. Eğitim kurumlarında atalet çok yüksek olduğundan, değişimi ancak girişimciler gerçekleştirebilir. Şu anda dünyada girişimcilerin hedeflediği temel sektörler arasında eğitim de var. Dünyanın en büyük eğitim sistemlerinden birisi olan Türkiye’de bu programla eğitimde tekno-girişimciliği desteklemeyi hedefliyoruz.
“En büyük gücümüz; inovasyon, teknoloji, tasarım ve girişimcilik”
Zorlu Grubu’nun gücünü inovasyon, teknoloji, tasarım ve girişimcilikten aldığını dile getiren Zorlu Holding Kurumsal İletişim Genel Müdürü Aslı Alemdaroğlu “Girişimciliğe ve inovasyona verdiğimiz önem sayesinde şirketlerimiz Türkiye’den dünyanın 155 ülkesine teknolojik ürünler ihraç ediyor. Vestel Ventures ile start-uplara yatırım yapıyor, kurum içi girişimcilik programımızla 30 bin kişilik Zorlu Grubu içerinde inovasyonu her zaman canlı tutuyoruz. Girişimci ruhumuzu toplumsal sorumluluk anlayışıyla yeniden yorumlayarak kuruculularından biri olduğumuz sosyal inovasyon platformu imece ile sosyal girişimciliği destekliyoruz. Buradan hareketle eğitim teknolojileri alanında farkındalık yaratmak ve eğitim alanındaki problemlere inovatif çözümler üretmek amacıyla hayata geçirilen NEXT 2020 projesini desteklemekten memnuniyet duyuyoruz ” dedi.

Toyota’dan Kışa Hazırlık Kampanyası

Toyota, kışı güvenle geçirmek için “Kış Gelmeden Toyota’ya Gelin” diyerek, tüm Toyota sahiplerini araçlarına ücretsiz kış check-up’ı yaptırmaları için plazalara çağırıyor. Kışa hazırlık kampanyası; ücretsiz check-up’ın yanında tüm lastikler ve jantlarda da indirim avantajı sunuyor.

Türkiye geneline yayılmış tüm Toyota Plazalar’da geçerli olacak kış kampanyasında jantlarda yüzde 10 indirim olanağı bulunurken, tüm lastiklerde 4 lastik alımında ise 500 TL’ye varan indirim sağlanıyor. Toyota sahiplerinin ücret ödemeden yararlanabilecekleri 12 noktayı içeren check-up’ta ise Toyota’lar; akü kontrolü, lastik diş derinliği, basınç kontrolü, kış lastiği tavsiyesi, silecek kontrolü, cam suyu kontrolü, fren balata ve disk kontrolü, motor soğutma suyu antifriz kontrolü, motor yağı seviye kontrolü, amortisör yağ kaçağı kontrolü, aks körüğü hasar kontrolü, motor altı yağ kaçağı kontrolü ve kabin içi kalorifer performansı kontrolünden geçirilecekler.

Toyota sahiplerinin tüm bu indirim ve avantajlardan yararlanmak için yapmaları gereken tek şey, otomobillerini kışa hazırlamak için kendilerine en yakın Toyota Plaza’ya götürmek olacak. Toyota’nın büyük avantajlar sağlayan sistemi “Toyota Forever Program’ına’’ dahil olmayanlar, , program üyeliğini plazalarda ücretsiz olarak tanımlatarak avantajlardan hemen faydalanmaya başlayabilecekler.

Türk firmaları Londra modasına yön verdi

Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) gerek Bursa’nın gerekse de Türkiye’nin ticari hacmini genişletmek için çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. UTİB’in milli katılım organizasyonu ile yer aldığı Denim Premiere Vision Londra Fuarı 3-4 Aralık tarihlerinde gerçekleştirildi. Dünyanın dört bir yanından sektör temsilcilerinin akın ettiği fuara UTİB, 29 firma ile katıldı.

Bursa’da fuara katılan Akkuş Tekstil, Aközbekler Tekstil, Baykanlar Tekstil, Bossa Denim, Çalık Denim, Denimci Dış Ticaret/W Denim, Denimco Tekstil, Deridesen Etiket, Diyenem Tekstil, Era Garment, Kilim Grubu Kartaltepe Mensucat, Kipaş Pazarlama, Maritaş Denim, Merkoteks Tekstil, Odak Tekstil, Orta Anadolu Ticaret ve Sanayi İşletmesi, Polsan Button, Red Button Aksesuar, System Denim, Tüsa Denim, Vav Teknoloji’den oluşan Türk firmaları, denim kumaştan aksesuara kadar birçok ürün ve ürün grubunu yabancı firma temsilcilerine tanıtma fırsatı yakaladı.

Denim Premiere Vision Londra Fuarını değerlendiren Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin, İngiltere’nin Türkiye için önemli bir pazar potansiyeli oluşturduğunu söyledi.

2018-2019 döneminde Ticaret Bakanlığı tarafından belirlenen “Hedef ve Öncelikli Ülkeler” arasında İngiltere’nin de yer aldığını ifade eden Taşdelen Engin, . “Türkiye ve İngiltere’nin ticaret hacmi 2018 yılı itibarı ile 25,1 milyar dolar seviyesine ulaştı. Tekstil sektöründe yıllık dış ticaret hacmimiz yaklaşık 430 milyon dolar, hazır giyim sektöründe dış ticaret hacmimiz yaklaşık 2 milyar dolar ve bu sektörlerde Ülkemiz İngiltere ile ticaretinde yüksek düzeyde dış ticaret fazlası veriyor. İngiltere, tekstil ürünlerinden hazır giyime ve deriden mamul ürünlerine kadar birçok ürün ve ürün grubunu Türkiye’den ithal ediyor. Biz de UTİB olarak mevcut potansiyeli ihracata dönüştürebilmek için çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz” dedi.

UTİB Başkanı Taşdelen Engin sözlerine şöyle devam etti: “Türk firmaları, Denim Premiere Vision Londra Fuarında diğer fuarlarda olduğu gibi gerek ürün kalitesi gerekse de tasarımı ile oldukça beğeni topladı. Londra’da gerçekleştirilen bu fuar, ticari ilişkilerimizin gelişmesi açısından oldukça önemli. Yurt dışı fuarlarında Türkiye olarak yer almaktan ve Türk firmalarının yabancı sektör temsilcileri tarafından ilgi görmesi bizleri Türkiye adına gururlandırıyor. Türk firmalarının hem network hem de ticaret hacmini genişletebilmesi için çalışmalarımıza devam edeceğiz” diye konuştu.

TÜRKİYE’DE ÜRETİLEN TOYOTA COROLLA AVRUPA‘DA YILIN OTOMOBİLİ ADAYI

Toyota’nın efsane modeli Corolla, otomotiv sektörünün “oscarı” olarak nitelendirilen “Avrupa’da Yılın Otomobili-Car of the Year” finalistleri arasında yerini aldı. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 16 Toyota fabrikasında üretilen Corolla ilk üretildiği 1966 yılından bu yana 46 milyon adetten fazla satışıyla “dünyanın en fazla tercih edilen otomobili” olmayı sürdürüyor. 30 aday otomobil arasından Avrupa’da Yılın Otomobili seçimi için 7 finalistten biri oldu. Türkiye’de de Otomotiv Gazetecileri Derneği (OGD) tarafından 2019 yılında düzenlenen “Türkiye’de Yılın Otomobili” yarışmasında birinciliği elde etmişti.

Hem prestijli hem tasarruflu

Avrupa’da Yılın Otomobili finalisti Corolla, premium segment seviyesine yükseltilen prestijli iç tasarımı ile tamamen yenilenmiş modern kabin, mükemmel bir görsellik ve dokunsal kaliteyi de sunuyor.

12’nci nesli ile birlikte tüm dünyada giderek artan hibrit talebine cevap veren Toyota Corolla Hybrid, kendi kendini şarj eden 122 HP güç üreten 1.8 litrelik hibrit motora sahip. 3.4 lt/100 km yakıt tüketimi sunan Corolla Hybrid, sadece 80-87 g/km aralığında CO2 emisyon salımı gerçekleştiriyor. Böylelikle 3 yılda, benzinli bir araca göre ortalama 1.7 ton CO2 emisyon tasarrufu elde edebiliyor. Bu da 25 ağaç dikilmesine eş değer oluyor. CO2 emisyonunun yanı sıra NOx de havaya ve insan sağlığına zarar veren tehlikeli maddeler arasında yer alıyor. Yapılan araştırmalar, bir dizel otomobilin, 22 adet Corolla Hybrid kadar NOx ürettiğini ortaya koyuyor.

Kendi kendine şarj olan Corolla Hybrid, kullanım koşullarına bağlı olarak yüzde 62’ye kadar EV modunda kullanılabiliyor.  Corolla Hybrid kullanılarak sadece yakıt maliyetlerinde bile 60 bin km kullanımda ortalama 8.000 TL tasarruf edebiliyor. Corolla aynı zamanda 132 HP’lik 1.6 litrelik benzinli motorla da sunuluyor ve yakıt tüketimi ise ortalama 5.7 lt/100 km olarak gerçekleşiyor.

Corolla’nın tüm versiyonları;  Yetişkin Yolcu, Çocuk Yolcu, Zarar Görebilecek Yol Kullanıcıları ve Güvenlik Yardımcıları olmak üzere tüm 4 farklı Euro NCAP kategorisinde 5 yıldızı da almayı başardı. Bu sonuçların yanında, Ön-Çarpışma Sistemi, şehir içindeki hızlarda da maksimum puanı elde etti ve tüm test hızlarından başarı ile çıkarak ne kadar güvenli olduğunu kanıtladı.

İSTANBUL 22. RANDEVUSUNDA RUSYA İLE BULUŞMAYA HAZIRLANIYOR!

“RANDEVU İSTANBUL ULUSLARARASI FİLM FESTİVALİ” BU YIL 20-26 ARALIK TARİHLERİ ARASINDA GERÇEKLEŞECEK

T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı destekleriyle Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı (TÜRSAK) tarafından gerçekleştirilen Randevu İstanbul Uluslararası Film Festivali, 22. kez sinemaseverlerle buluşmaya hazırlanıyor.

Ülkeler arası kültürel ve sektörel paylaşım ve iş birliğini geliştirme amacıyla her sene farklı bir ülkenin sinemasını ve sinema sektörünü İstanbul’da konuk eden Randevu İstanbul Uluslararası Film Festivali, bu sene 22.yaşını kutlayacak. 20-26 Aralık 2019 tarihleri arasında düzenlenecek festivalin bu yılki odağında diğer sanat dallarında olduğu gibi sinema alanında sosyal hayatla iç içe, toplumsal gerçeklikleri yansıtmayı hedef bilmiş ve bu yolda ilerlemiş birçok oyuncuya ve yönetmene hayat veren, Rusya var.

Festival bu yıl, hem Rus hem de Türk sinemasını tüm yönleriyle temsil eden filmleri Rus Uzun Metraj Kurmaca, Rus Kısa Metraj, Ulusal Uzun Metraj, Ulusal Uzun Metraj Animasyon ve Ulusal Kısa Metraj bölümleriyle İstanbullu sinemaseverlerin karşısına çıkıyor.

Festival kapsamında film gösterimlerinin yanı sıra sinema sektörlerini bir araya getirecek Rus Sinema Sektörü Paneli ve Rus-Türk Sinema Sektörleri buluşması da Randevu İstanbul’un etkinlikleri arasında yer alıyor. Aynı zamanda yabancı yapımcıların Türkiye’de çekim yapmalarını teşvik edecek kanunun, “Film in Turkey” başlığı altındaki ilk buluşması niteliğindeki bu etkinliklerde Rus Yapımcılar Birliğinden çok değerli isimler ağırlanacak.

Festival Afişinde Rusya’nın Rengini Oluşturan Masal Evi

Randevu İstanbul’un bu yılki afişinde Moskova’nın rengi göze çarpıyor. Grafik Tasarımcısı Kemal Ökten’in hazırladığı afiş, Rusya’nın en görkemli simgelerinden biri olan bu başyapıtın renkleriyle seyirciyi sinemanın içine çekiyor ve masalsı film seçkisi ile sinema aşkını tazelemeye davet ediyor.

Rus sinemanın en iyi örneklerini keşfetme ve sinemaya yön veren klasikleri bir kez daha beyazperdede görme fırsatı sunan Randevu İstanbul, 20-26 Aralık tarihleri arasında seyircisiyle buluşacak.

PIRELLI, PAOLO ROVERSİ’NİN FOTOĞRAFLADIĞI “JULİET’İ ARAMAK” TEMALI 2020 PIRELLI TAKVİMİ’Nİ VERONA’DA TANITTI

 Ünlü İtalyan fotoğrafçı Paolo Roversi, kısa bir sanat filmi eşliğinde Juliet’in özünü arıyor.

Paolo Roversi tarafından fotoğraflanan “Looking for Juliet” (Juliet’i Aramak) temalı 2020 Pirelli Takvimi, bugün Verona’daki Teatro Filarmonico’da dünyaya tanıtıldı.

Shakespeare’in zamansız trajedisinden ilham alan ve “Her kadının içinde bir Juliet vardır” diyen Paolo Roversi, bu yıl 47. edisyonu yayımlanan The Cal™ için kahramanlar olarak Claire Foy, Mia Goth, Chris Lee, Indya Moore, Rosalía, Stella Roversi, Yara Shahidi, Kristen Stewart ve Emma Watson ile çalıştı.

Bu yıl kısa bir filmin eşlik etmesiyle takvim, ilk kez fotoğrafçılığı sinemayla buluşturuyor. Bu 18 dakikalık kısa filmde yönetmen olarak kendisini canlandıran Paolo Roversi, Juliet rolü için adaylarla görüşüyor. Her aday, çok yönlü bir karakteri değişik duygular ve ifadelerle canlandırmak için yönetmenin objektifinin önünden geçiyor.

Senaryo iki aşamada gelişiyor. İlk aşamada, kahramanların makyajları veya kostümleri olmadan sete geldikleri görülüyor. Roversi ile oturup proje hakkında konuşan her aday, rol için seçilmeyi istiyor, yönetmene kendi deneyimlerini ve Juliet’i gözünde nasıl canlandırdığını anlatıyor, böylece kendisine dair gizli ve özel yönlerini açığa çıkarıyor. İkinci aşamada, adaylar Shakespeare’in kahramanına katacakları kişisel yorumlara dönüşmeleri için tasarlanan kostümleri giyiyorlar. Gerçeğin ve kurgunun birbirinin peşinden gittiği, farklılıklarının tıpkı puslu bir fotoğraftaki gibi bulanıklaştığı bir hikaye anlatma fikrinden yola çıkılıyor.

Roversi takvimi anlatırken şunları aktarıyor: “Juliet’i ararken masumiyet, güç, güzellik, duyarlılık ve cesaret yani seven bir kadının tüm nitelikleriyle dolu saf bir ruhu bulmaya çalışıyordum. Juliet’in ışığını Emma ve Yara’nın, Indya ve Mia’nın jestlerinde ve sözlerinde, Kristen ve Claire’in gülüşlerinde ve gözyaşlarında, Chris ve Rosalia’nın seslerinde ve müziklerinde, Stella’nın masumiyetinde buldum. Her kadının içinde bir Juliet vardır. Ve ben onu daima arayacağım.”

Çekimleri Mayıs ayında gerçekleşen 2020 Pirelli Takvimi ilk defa bir İtalyan fotoğrafçı tarafından yaratıldı. Çekim mekanları olarak genç kadının talihsiz kaderiyle daima ilişkilendirilen Verona ve Roversi’nin kırk yıldır yaşadığı Paris seçildi.

Uzun yıllardır opera tutkunu olan Roversi, librettolardan ilham alan benzersiz grafik tasarımlı bir eser yaratmak istedi. 132 sayfalık 2020 Takvimi’nin kapağında aylık takvim, iç sayfalarda ise Shakespeare’in Romeo ve Juliet‘inden bölümler ile hikayenin kahramanlarının ve Verona şehrinin renkli ve siyah beyaz 58 fotoğrafı yer alıyor. Kapak açıldığında evreni temsil eden gök kubbe çizimi ortaya çıkıyor ve Juliet’in öyküsünü çevreleyerek ebedileştiriyor. Ön ve arka kapaklarında takvimin kendi fontunda altın renkli olarak Juliet’in doğum tarihi, Romeo ile ilk buluşması, düğünleri ve ölümleri yer alıyor. Bu tarihler, isimleri kapağa serpiştirilen Takvim yıldızlarının doğum tarihleriyle tamamlanıyor ve takımyıldızlarla birlikte adeta şiirsel bir gök kubbe yaratılıyor.

Fotoğraf ve film çekimlerinin pek çok kamera arkası anı, ayrıca 2020 Pirelli Takvimi’nin karakterleri ve kulis hikayeleri, www.pirellicalendar.com adresinde yer alıyor. İnternet sitesinin bu özel sayfalarında 50 yılı aşkın The Cal™ tarihi, filmler, röportajlar, fotoğraflar ve şimdiye dek yayımlanmamış metinler bulunuyor.

Global ticaret ortalama hızda devam ediyor

DHL Global Ticaret Barometresi Endeksi, Kasım 2019 itibarıyla 2 puan gerileyerek 45 oldu.

Dünya ticareti yılı büyük olasılıkla ortalama bir seviyede tamamlayacak ama hala büyüme beklentisi olan alanlar mevcut.

Değerlendirilen ülkeler arasında Hindistan pozitif büyüme görünümünü geri kazanırken, büyüme görünümü en zayıf ülke Çin oldu.

Bonn, 4 Aralık 2019: DHL Global Ticaret Barometresi (GTB), önümüzdeki üç ayda dünya ticaretinde bir miktar daha daralma olacağına işaret ediyor. Toplam ticari görünüm endeksi 2 puan gerilemeyle 45 puana düştü. Bu, global ticaretin hafif ölçekte de olsa ivme kaybetmeye devam ettiği anlamına geliyor.

Otomotiv ihracatı Kasımda 2,7 milyar dolar oldu

 Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) verilerine göre Türkiye otomotiv endüstrisinin kasım ihracatı yüzde 2,7 azalarak 2,7 milyar dolar oldu. Düşüşe rağmen tarihindeki en yüksek ikinci kasım ayı ihracatını gerçekleştiren sektör, Türkiye ihracatında ise yine ilk sırada yer aldı. Otomotivin Ocak-Kasım dönemi ihracatı 28,1 milyar dolar oldu.

 Türkiye ihracatından yüzde 17 pay alan sektörde Binek Otomobil ihracatı yüzde 6 arttı. Buna karşılık eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar ve çekiciler ürün gruplarındaki düşüş aylık performansı olumsuz etkiledi. Afrika Ülkelerine ihracatta yüzde 20 ve Ortadoğu Ülkelerine de yüzde 52 artış yaşandı.

Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) verilerine göre, Türkiye otomotiv endüstrisinin kasım ayı ihracatı yüzde 2,7 azalarak 2,7 milyar dolar oldu. Düşüşe rağmen tarihindeki en yüksek ikinci kasım ayı ihracatını gerçekleştiren sektör, Türkiye ihracatında ise yine ilk sırada yer aldı. Sektörün Türkiye ihracatından aldığı pay da yüzde 17 oldu. Otomotiv endüstrisinin ocak-kasım dönemi ihracatı 28,1 milyar dolar olurken, bu dönemdeki ihracat ortalaması da 2,55 milyar dolar olarak gerçekleşti.

Sektörün kasım ayı ihracatındaki düşüşte, eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar grubundaki yüzde 16 ve çekiciler ürün grubundaki yüzde 63 düşüş etkili oldu.

Binek otomobil yüzde 6 arttı

Kasım ayında ürün grupları bazında Binek Otomobil ihracatı yüzde 6 artarak 1 milyar 167 milyon dolar olurken, endüstri ihracatından aldığı pay da yüzde 43,5 olarak gerçekleşti. Tedarik endüstrisi ihracatı yüzde 1,5 azalarak 901 milyon dolar olurken, Eşya Taşımaya Mahsus Motorlu Taşıtlar ihracatı yüzde 16 azalarak 375 milyon dolar, Otobüs-Minibüs-Midibüs ihracatı ise yüzde 9,5 artarak 192 milyon dolar oldu. Diğer ürün grupları arasında yer alan Çekiciler ihracatı da yüzde 63 azaldı.

Tedarik Endüstrisinde en fazla ihracat yapılan ülke olan Almanya’ya yüzde 13,5 ve ikinci en büyük pazar olan Fransa’ya yüzde 7,5 azalma görülürken, Romanya’ya yüzde 18,5 ABD ve Birleşik Krallık’a yüzde 13’er, Slovenya’ya yüzde 88, Rusya’ya yüzde 15 ihracat artışı görüldü.

Binek otomobillerde en büyük Pazar olan Almanya’ya yüzde 46 ihracat artışı görülürken, Fransa’ya yüzde 13, Polonya’ya yüzde 27, İsrail’e yüzde 454, Fas’a yüzde 106, Portekiz’e yüzde 61 ihracat artış oldu. Birleşik Krallık’a yüzde 20, Belçika’ya yüzde 26, Hollanda’ya yüzde 25, ABD’ye yüzde 66 düşüş görüldü. Eşya Taşımaya Mahsus Motorlu Taşıtlarda en fazla ihracat yapılan ülke olan Hollanda’ya yüzde 173 ihracat artışı yaşanırken, Birleşik Krallık’a 32, Fransa’ya yüzde 22, Belçika’ya yüzde 36, ABD’ye yüzde 100 düşüş yaşandı.

Almanya’ya ihracat yüzde 2,5 azaldı

Aylık bazda en fazla ihracat yapılan ülke olan Almanya’ya ihracat yüzde 2,5 azalarak 399 milyon dolar olurken, İtalya’ya yüzde 6 artışla 260 milyon dolar ihracat yapıldı. Fransa’ya ihracat yüzde 1 artarak 258 milyon dolar olurken, Birleşik Krallık’a yüzde 16,5 Belçika’ya yüzde 27,5 Romanya’ya yüzde 13 ihracat düşüşü görülürken, Slovenya’ya yüzde 8, Hollanda’ya yüzde 27,5 Fas’a yüzde 35, Rusya’ya yüzde 21, İsrail’e yüzde 150 ihracat artışı yaşandı.

AB’ye ihracat yüzde 3,5 düştü

Kasımda toplam ihracattan 77,2 pay alan AB Ülkelerine ihracat yüzde 3,5 düşüşle 2 milyar 80 milyon dolar oldu. Afrika Ülkelerine ihracatta yüzde 20, Bağımsız Devletler Topluluğu Ülke Grubuna yüzde 11, Ortadoğu Ülkelerine yüzde 52 oranında artış yaşandı.

PEAKUP Teknoloji’nin Yetenek ve Organizasyon Kültürü Birim Müdürü Berrin Mert oldu        

 Kurumların ihtiyaçlarına yönelik yerli yazılım ürün ve çözümleri geliştiren PEAKUP, kadrosunu güçlendirmeye devam ediyor. Başarılı çalışmaları ve iş ortaklıklarıyla yurt içinde ve yurt dışında büyümesini sürdüren PEAKUP’ta Yetenek ve Organizasyon Kültürü Birim Müdürü görevine Berrin Mert getirildi. Mert yeni görevi ile PEAKUP’ın yurt içi ve yurt dışı istihdam çalışmalarından sorumlu olurken, çalışan verimliliği ve motivasyonu artırma adına geliştirilen projeleri de yürütecek.

1983 İstanbul doğumlu olan Berrin Mert, Sakarya Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri ilişkiler bölümünün ardından Beykent Üniversitesi’nde İnsan Kaynakları yüksek lisansını tamamladı. Profesyonel iş hayatında ENKA inşaat, Defacto ve Akbank gibi firmalarda insan kaynakları yöneticiliği yapan Mert, Kasım 2019 itibarıyla PEAKUP Teknoloji’de Yetenek ve Organizasyon Kültürü Birim Müdürü olarak göreve başladı.

Kapadokya Üniversitesi En Çevreci Üniversitelerden Biri Olarak Seçildi

Dünya çapında çevre bilinci ile iddialı üniversitelerin sıralaması olan Greenmetric 2019 sıralamasında Kapadokya Üniversitesi (KÜN) ilk başvurusunda büyük bir başarıya imza attı.

KÜN, Türkiye’deki Vakıf Üniversiteleri arasında 4., tüm Türk Üniversiteleri arasında 18. ve dünya çapındaki 780 çevreci üniversite arasında da 392. oldu.

İlk 10 sırada aralarında Oxford, California ve Leiden gibi üniversitelerin yer aldığı Greenmetric 2019 Dünya Sıralaması sonuçları http://greenmetric.ui.ac.id/overall-rankings-2019/ adresinde ilan edildi.

Değerlendirmenin “Yapı ve Altyapı,” “Enerji ve İklim Değişikliği,” “Atıklar,” “Su,” “Ulaşım” ve “Eğitim ve Araştırma”dan oluşan altı ana başlık altında yapıldığı Greenmetric sıralama anketinde üniversitelerin yıllık karbon ayak izi hesaplamasından enerji verimliliği uygulamalarına, çevre ve sürdürülebilirlik konulu eğitim ve araştırma faaliyetlerinden bu konulardaki öğrenci etkinliklerine kadar geniş bir yelpazede sorular bulunuyor.

TOYOTA’YA İNOVASYON ÖDÜLÜ

Toyota’nın en üst düzeyde müşteri memnuniyeti sağlamak adına geliştirdiği “Akıllı Atölye Planlama” uygulaması, dünyanın 110 ülkesinde faaliyet gösteren ve teknoloji alanında saygınlığı ile bilinen IDC firmasının düzenlediği “Yapay Zeka, Analitik ve RPA Teknoloji Ödülleri” yarışmasının inovasyon kategorisinde 3.’lük ödülünü aldı. Bir senelik çalışmanın ürünü olan uygulama ile Toyota’nın Türkiye çapındaki 59 yetkili servisinde randevu ve atölye planlaması otomatik olarak yapılıyor.

Sektöründe yine bir ilki gerçekleştirerek “Akıllı Atölye Planlama” sistemini hayata geçiren Toyota’nın bu uygulamasıyla; servis randevuları, operasyon süresi ve teknisyen yetkinliklere göre otomatik olarak planlanabiliyor. Toyota kullanıcılarının tarih tercihlerine göre servis kabul ve teslimat saatlerini hesaplayan sistem, en uygun servis danışmanının atamasını da yapıyor. Her alanda müşteri memmuniyeti anlayışını öne çıkaran Toyota, bu uygulama ile müşterilerine sunduğu satış sonrası hizmetlerinde de farklılığını ortaya koyuyor.

Toyota’nın Online Randevu Sistemi ile entegre çalışan “Akıllı Atölye Planlama” sistemi sayesinde Toyota müşterileri web üzerinden diledikleri Toyota bayisinde istedikleri tarihe göre alacakları servis randevularında kabul ve teslim saatlerini kendileri seçebiliyor ve bakıma ilave ihtiyaçlarını randevu aşamasında organize edebiliyorlar. Türkiye genelinde tüm yetkili servislerinde sunulan bu hizmet ile Toyota kullanıcılarının daha hızlı ve etkin hizmet alması amaçlanıyor.

Efsane Cuma İndirimleri
KOBİ’lerin E-ticaret Gelirlerini 6 Kat Artırdı

Kasım ayında gerçekleştirilen 11.11 Bekarlar Günü ve Efsane Cuma indirimleri, hem üreticiyi hem de tüketiciyi sevindirdi. KOBİ’lerin e-ticaret üzerinden sattıkları ürün sayısı 11 Kasım’da yüzde 176 artarken Efsane Cuma indirimleriyle bu oran yüzde 350’yi aştı. Kasım ayı e-ticarette en yoğun ay olurken yıl ortalamasına göre cirolar 6 kat arttı.

Kasım ayı e-ticarette, “11.11 Bekarlar Günü” ve “Efsane Cuma” indirimlerine sahne oldu. İndirimler sayesinde tüketicilerin büyük ilgisiyle karşılaşan e-ticaret siteleri, zaman zaman taleplere yetişmekte zorlandı. E-ticaret altyapı sağlayıcısı IdeaSoft’un hizmet verdiği 7.500 e-ticaret sitesinin verilerine göre, Siber Pazartesi ile birleşen Efsane Cuma indirimlerinde sipariş sayısı 6 kat artarken, elde edilen ciro 5 kat büyüdü. İndirim kampanyalarıyla gelirde yaşanan artışlar özellikle KOBİ’leri rahatlatırken, ekonomiye canlılık getirdi.

Sepet ortalaması 277 TL’ye düştü, gerçek indirimler uygulandı!

Kasım ayındaki indirim günleri yalnızca üretici ve satıcılara değil tüketicilere de büyük fayda sağladı. En fazla indirim giyimde görülürken kozmetik, gıda, takı ve kırtasiye en fazla indirim uygulanan diğer kategoriler oldu. KOBİ’lerin yıl genelinde ortalama 360 TL’lik sepet ortalamasına sahip olduğunu belirten IdeaSoft CEO’su Seyhun Özkara, “İndirim dönemlerinde sepet ortamalarında büyük düşüşler görülüyor. İlk olarak 11.11 indirimlerinde sepet ortalaması 320 TL’ye düşerken, yılın son indirimi olan Efsane Cuma ve Siber Pazartesi’nde sepet ortalaması 277 TL seviyelerine indi. KOBİ’ler için sepet ortalamasındaki düşüş olumsuz yorumlanabilir ancak, indirimlerle oluşan ticari hacim, sepet tutarındaki düşüşü oldukça iyi sübvanse etti. Hem üretici hem satıcı hem de tüketiciler için ticari anlamda oldukça güzel bir ayı geride bıraktık” ifadelerini kullandı.

“Kapıda ödeme, güven sağlamak adına oldukça önemli.”

Kasım ayında e-ticaret sitelerinden alınan ürünler için yapılan ödemelerin yüzde 73,9’u kredi kartı, yüzde 21,3’ü kapıda ödeme ve yüzde 4,8’i havale ile gerçekleşti. İnternetten alışveriş yapılmasına rağmen ödeme işlemini eski usule göre sürdürmek isteyen tüketicilerin olduğunu hatırlatan Seyhun Özkara, “Bir kesim tüketici, ürünü eline almadan ödeme yapmıyor ve bu nedenle kapıda ödeme seçeneğini kullanıyor. Kapıda ödeme seçeneğini tercih eden bir diğer grup tüketicinin ise e-ticaret alışkanlığı yok. Ancak e-ticarete karşı güven kazanıldıktan sonra kapıda ödemenin yerini kredi kartına bıraktığını görüyoruz. Bu noktada tüketicilerin e-ticarete alışması için e-ticaret sitelerinin tüketicilere ödeme yöntemi noktasında alternatif sunması gerekiyor” şeklinde konuştu.

En çok kozmetik, tekstil ve anne bebek ürünleri satıldı

Efsane Cuma indirimlerinde tüketiciler tarafından en çok rağbet kozmetik ürünlerine gösterildi. Mağazalarda kozmetik ürünlerindeki fiyat artışı sonrası e-ticaret indirimlerinin tüketicileri cezbettiğinin altını çizen Seyhun Özkara, “Tüketiciler istedikleri ürünü almak için artık özel indirim günlerini bekliyor. Özellikle kozmetik ürünlerinin satış rakamlarında büyük artış görülürken, ikinciliği tekstil ve üçüncülüğü bebek bezi ve mamaların yer aldığı anne bebek ürünleri aldı” dedi. Ayrıca IdeaSoft tarafından verilen bilgiye göre Efsane Cuma indirimlerinde en çok sipariş 09:00 – 12:00 saatleri arasında verildi.

Stres azaltan bir yatak ister misiniz?

Magnasand Therapy ile güne huzurla başla

Yılın her günü Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarına hız kesmeden devam eden, 1 milyon TL’lik Ar-Ge bütçesiyle dünyada ve Türkiye’de bir ilke imza atan Bambi Yatak, ilk kez bir yatakta Ünye Manyetik Siyah Kum kullanarak tasarladığı Magnasand Therapy Yatak ile sektörün dinamiklerini değiştiriyor.

Şehir hayatının yıpratıcı koşulları nedeniyle vücuda yüklenen stresi düzenlemeye yardımcı olan Magnasand Therapy Yatak, 100 denek üstünde 20 gün boyunca test edildi. İçerisinde bulundurduğu 20’ye yakın mineral ve bileşen ile stresi azaltan, ağır materyaller içermemesi sebebiyle de “dünyadaki en kaliteli çeşit” olarak nitelendirilen Ünye Manyetik Siyah Kum ile tasarlanan Magnasand Therapy, Bambi’nin inovasyona verdiği önemi kanıtlıyor. Bugüne kadar 30 bin adet Magnasand Therapy üreterek pazara süren Bambi, ayrıca 15 farklı ülkeye de ürünü ihraç ediyor.

En çok Magnasand Therapy Yatak satılıyor

520 kişilik çalışanıyla fabrikasında 35 saniyede 1 yatak üreten Bambi Yatak, gün sonunda toplam 800 yatak ve 600 baza ve başlık üretiyor. Tüm ürünleri arasında en yüksek satışı Magnasand Therapy Yatak’tan elde eden Bambi Yatak, 25 saniyede 1 yatak üretme hedefiyle çalışıyor. 2023 sonuna kadar yurt içi mağaza sayısını 600’e çıkarmayı hedefleyen Bambi,  cirosunun yüzde 1’ini ihracattan elde ediyor.

 “Farklı elementler her zaman ilgimizi çekmiştir”

Magnasand Therapy Yatak’ın dünyada ve Türkiye’de bir ilk olduğunu söyleyen Bambi Yatak Yönetim Kurulu Üyesi Emre Gökmen, 20 kişilik Ar-Ge ekibiyle iş süreçlerini yönettiklerini söyledi. Gökmen, “Ar-Ge’yi DNA’sına kodlayan bir marka olarak, işimiz olan yatakta kullanılabilecek farklı hammaddeler, farklı elementler, farklı inovasyonlar her zaman ilgimizi çekmiştir. Böyle bir kumun bizim ülkemizde olması da dikkatimizi cezbetti. Belirli bir Ar-Ge sürecinden sonra başarılı olabileceğini düşündük ve Magnasand Therapy yatağı yapmaya karar verdik. Magnasand Therapy için reklam, lansman ve Ar-Ge çalışmalarıyla 5,5 milyon TL yatırım yaptığımızı söyleyebiliriz” dedi.

Strüktür Mühendisi Hanif Kara Türkiye’de!

Zamanın Ötesinde Tasarım Kâşifleri #7’ etkinliğinde Geberit’in bu yılki konuğu strüktür mühendisi Hanif Kara

 Mimarlık ve strüktürel tasarım kavramlarını bir bütün olarak ele alan Hanif Kara, Geberit’in davetlisi olarak ‘Zamanın Ötesinde Tasarım Kâşifleri #7’ etkinliği kapsamında Türkiye’ye geliyor. Strüktür tasarımına getirdiği inovatif ve yenilikçi çözümler ile mimarların kendi sınırlarını her geçen gün daha da zorlamasına yardımcı olan Hanif Kara, 10 Aralık Salı günü İTÜ Maçka Kampüsünde, mimarlar, mimarlık öğrencileri, mühendisler ve tasarımcılarla bir araya gelmeye hazırlanıyor.

 İsviçreli sıhhi tesisat devi Geberit’in Arkitera Mimarlık Merkezi iş birliğiyle gerçekleştirdiği ‘Zamanın Ötesinde Tasarım Kâşifleri’ etkinliğinin 7.si bu yıl 10 Aralık Salı günü İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Maçka kampüsünde gerçekleştirilecek. Etkinliğin bu yılki konuğu, birçok farklı elemanın bir araya getirilmesiyle oluşturulan yapının, bir bütün olarak taşıyıcılığını anlatmak için kullanılan bir kavram olan strüktürün en önemli temsilcisi Hanif Kara.

Strüktür tasarıma getirdiği inovatif ve yenilikçi çözümler ile Kara…

 Geberit’in 2019 yılı mottosu olan “Bir adım önde, ilk günden beri” çerçevesinde inovatif mimari formlara ve malzeme kullanımlarına; prefabrikasyon, sürdürülebilir inşaat, karmaşık analiz yöntemleriyle nasıl cevap bulduğunu anlatacak olan Kara, bu bakış açısının ödüllü, öncü ve özgün projeler üzerinde çalışmasına olanak tanıdığını söylüyor. “Yeni Bir Çirkinlik Çağında, Tasarım Mühendisliği ile Ufak Tefek Yenilikler” başlıklı konuşması kapsamında mimarlık ve strüktürel tasarım kavramlarını bir bütün olarak nasıl ele aldığını da detaylarıyla anlatacak olan Kara, strüktür tasarımına getirdiği inovatif ve yenilikçi çözümler ile mimarların kendi sınırlarını her geçen gün daha da zorlamasına yardımcı olduğunu çalışmalarıyla gözler önüne serecek.

İngiltere’nin en iyi binası Bloomberg Genel Merkezi’nin yaratıcısı Kara…

 “design-led yaklaşımını benimseyen Kara’nın çalışmaları, AKT II’nin en yenilikçi inşaat projelerine imza atmasına ve Stirling Ödülü dahil olmak üzere son üç yılda 350’den fazla tasarım ödülü kazanmasına neden oldu. Tasarımı teknolojiyle birlikte kullanan ve bu şekilde geliştirilen ürünün işlevselliğini artıran Hanif Kara’nın son çalışması olan Bloomberg Genel Merkezi, 2018 yılında İngiltere’nin “En İyi Yeni Binası” unvanını aldı. GSD Harvard’da Mimari Teknoloji Uygulamaları alanında ders vermekte olan Kara, en prestijli mimarlık ödüllerinden birisi olan Ağa Han Mimarlık Ödülleri’nin Yönetim Kurulu’na atanan ilk mühendis olarak tarihe geçti. Kara, Kraliyet Mühendislik Akademisi üyesi, İnşaat ve Yapı Mühendisleri Enstitüsü üyesi ve İngiliz Mimarlar Kraliyet Enstitüsü onursal üyesidir.

Bakü’nün simgesi Haydar Aliyev Kültür Merkezi’ne AKT II imzası

Öte yandan AKT II’nin güncel işleri arasında Bakü’nün simgesi Haydar Aliyev Kültür Merkezi, New York’un en popüler ve fotojenik noktası haline gelen 2.500 basamaklı, heykelsi yapı Vessel ve Norveç’teki Randselva Nehri’ni geçen burgulu köprü müze The Twist yer alıyor.

10 Aralık Salı günü İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Maçka kampüsünde tasarımcı ve mimarlar ile bir araya gelecek olan Hanif Kara, konferansta; “Yeni Bir Çirkinlik Çağında, Tasarım Mühendisliği ile Ufak Tefek Yenilikler”” konulu bir konuşma yapacak. Konuşmasının ardından Kara, mimarlık dünyasının yakından tanıdığı sürpriz bir ismin de katılımıyla merak edilen sorulara da yanıt verecek.

Bir yanıt yazın