Bakan Güllüce: Sadece mühendislik gözüyle bakarak şehirler yönetilmemeli

Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, Türkiye’nin önemli sorunlarından birisinin dar sokaklar ve depreme dayanıklı olmayan binaların yapılması olduğunu söyledi. “Depremin geliyorum dediği bir ülkede yaşıyoruz” diyen Güllüce, “Sadece mühendislik gözüyle bakılarak şehirler yönetilmemeli.” uyarısında bulundu.
6. Gelişen Kentler Zirvesi, Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın katılımıyla bugün Kayseri’de yapıldı. Zirvede konuşan Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, benzer organizasyonlara çok sayıda ihtiyaç olduğunu söyledi. İlerde sivil toplum kuruluşlarının hükümetlerin yerini alacağı gibi bir durumun olduğunu belirten Güllüce, bakanlık olarak 6 binin üzerinde stk ile irtibatlı çalıştıklarını kaydetti. Belediyeler ile bakanlığının çok ilişkisi olduğunu belirten Güllüce, “Zaten belediye bakanlığı denmesi de bundandır. Belediyecilik doğuşla başlar ve sonsuza kadar devam eder. Ömür ile imar aynı kökten gelir. Ben Kayseri Büyükşehir belediye başkanını birçok belediye başkanlarına örnek gösteriyorum. Böyle örnek gösterilen belediye başkanlarımızın sayısı artıyor. Kayseri bir nevi okuldur. Kayseri gibi şehirlerimizden keşke 30 tane çıkartabilsek. Kayseri’ye bir isim koyacak olursak müteşebbisler okulu gibi ilave isimler de konabilir. Gençlere şunu söylüyorum; ‘Hangi eğitimi alırsanız alın ama Gaziantep ve Kayseri gibi şehirlere gidip eğitiminizi orada tamamlayın’ diyorum. Bu iltifat değil vakıa.” diye konuştu.
DEPREME DİKKAT ÇEKTİ
Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, Türkiye’nin deprem kuşağında olduğunu belirterek bu konuda uyarılarda bulundu. 1999’daki depremi yaşadığını ifade eden Güllüce şunları söyledi: “99 depremi hayatımın en acı yıllarıdır. Anlatılması zor acılar yaşadık. Ekonomi etkilendi, 26-27 gün sonra cesedi çıkarılanlar oldu. Dünyanın en güzel vatanında yaşıyoruz. Allah bize bütün güzellikleri vermiş. Enerjimizin az olması ve deprem bölgesinde yaşıyor olmamız eksiğimiz. Bunlar düşünmeyi gerektiriyor. Bu yüzden şehirlerimize depremle ilintili bakmak gerekiyor. Yeni Türkiye’de depremin her an başımıza dert alacağını düşünmeliyiz. Depremin geliyorum dediği bir ülkede yaşıyoruz. Dünyada 10. Ekonomi olma noktasında bir hedefimiz var. Böyle bir Türkiye’ye dar sokaklar ve depreme dayanıklı olmayan binaların yapılması yakışmıyor.”
KENTSEL DÖNÜŞÜM GENÇ BİR UYGULAMA
Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, şehirlerde uygulanan kentsel dönüşüm projeleri hakkında da bilgi verdi. Bu uygulamanın çok genç bir uygulama olduğunu belirten Güllüce, şöyle devam etti: “Bizim dönemimizde Kentsen dönüşüm başladı. Çok genç bir uygulama. O yüzden bu uygulamada hem kanun koyucu, hem yüksek yargı ve hem de uygulayıcılar olarak bizlerin deneme yanılma yoluyla eksiklerimiz olmuyor değil. Anayasa Mahkemesi birkaç maddeyi iptal etti. Yeni düzenleme yapacağız. Genç uygulamadan dolayı eksiklerimiz var. TOKİ ve vatandaşın kendileri belediyelerin katılımıyla yasa uygulanıyor. Belediye seçimleri döneminde uygulamada bir duraksama oldu. Seçim bitti şu anda hızlanma başladı. Buradan Türkiye’ye bir çağrıda bulunmak istiyorum. Belediye başkanlarımız bizimle muhatap olsunlar. Yol haritası çizelim ve biz elimizden gelen desteği vermeye hazırız. Türkiye daha hızlı deprem riskinden kurtulsun”
ÜLKEMİZDE GELİR DAĞILIMI DENGESİZ
Türkiye’nin önemli sorunlarından birisinin de gelir dağılımındaki dengesizlik olduğnu ubelirten Bakan Güllüce, Ankara’nın doğusuna doğru bu durumun daha kötü bir tablo gösterdiğin söyledi. Bu yüzden hükümetin teşvikler verdiğini kaydeden Güllüce, şu ifadeleri kullandı: “Türkiye’ye 500 ayrı noktadan bakmak lazım. Sadece bulunduğunuz yerden bakarsanız çözüm önerileriniz gerçekçi olmaz ve hayat bulmaz. 100’ün üzerinde stk ile beraber olduk. Herkes bulunduğu yerden baktığı için bazıları da en üst ekonomik düzeyden söylediklerinin sadece Türkiye’nin az sayıda kişisini ilgilendirdiğinden tekliflerin hayat bulma şansı yoktur. Aynı ilin ilçeleri arasında bile 20-30 sene fark var.”
Türkiye’nin tepe üstü durduğunu ifade eden Güllüce, “Aşağıya doğru göçler ve nüfus akıyor. Bunu düzeltmemiz gerekiyor. Bu kadar birbirinden farklı özellikler içeren şehirler olmamalı. Stratejik planlarla bunu çözeceğimize inanıyorum.” diye konuştu.
ŞEHİRLEŞME SADECE MÜHENDİS GÖZÜYLE OLMAZ
Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, şehirleşmeye sadece mühendis gözüyle bakılmamışı gerektiğini kaydetti. İnsanın yaşadığı şehirleri ona uygun inşa etmek gerektiğine vurgu yapan Güllüce, şunları söyledi: “Şehirleşirken, gelişirken, büyürken eğer o şehirlere sadece mühendis gözüyle baktığımızda o şehri geliştirebilir miyiz? Bana göre geliştirmiyoruz. Sadece mühendislik gözüyle bakılarak şehirler yönetilmemeli. Sosyolojik bütün özelliklere, din adamları, yaşlı anne babaların akıllarından istifade edilerek kurulan şehirler gelişmiş şehirlerdir. Kendi medeniyetini yok eden, sadece yüksek mühendislikle övünen bir duruma gidiliyorsa birçok şeyi ve telafisi mümkün olmayan şeyleri bitirmiş oluruz. Biz yöneticilerin mühendislik yanında en fazla dikkat etmesi gereken o şehirde yaşayan insanı değerleri ve asırlardan gelen değerleri korumakla mümkündür.”
ENERJİ ve TABİİ KAYNAKLAR BAKANI TANER YILDIZ
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız da, daha önce nüfusun yüzde 20’leri kentlerde yaşadığını belirterek, köylerde ise yüzde 70-80’lerde nüfusun yaşadığını anımsattı. Bugün tam tersi bir durumun söz konusu olduğunu belirten Yıldız şunları söyledi: “Bunun en temel sebeplerinden birisi gelişmişliğin üst sınırını belirleme olarak açıklanır. Eğer bir ülkede yalnızca üretim değil tüketim üzerine gayrimenkul artıyorsa orada bir problem vardır. Yalnızca tüketimin tahrik edilip üretimin olmadığı ülkelerin sürdürülebilir bir yapısı olduğunu söylemek doğru olmaz. İskandinav ülkelerinde oluşan doğalgaz ve petrol gelirleri kamu bütçesinden ayrı değerlendiriliyor. Yüzde 97’si bütçe dışı tutuluyor. O yüzden bu değişimin üretime dayalı olarak karşılanması gerekir. Kentleşme yalnızca binaları ve mekanik gelişmelerle büyümüyor. Bu ülkenin idaresine konan irade bütün bu kaygıların göz önünde bulundurularak değerlendirmelerde bulunmak lazım. 30 yıl önce Kayseri’de 5 metreden su çıkardı. Yeraltı suları her yerde düştü. Bütün bu değişimleri kontrol etme adına sivil toplum örgütleriyle birlikte hareket etmek gerektiğine inanıyorum. İnsanımız açısından bu son derece önemli.” diye konuştu.
TOBB BAŞKANI RIFAT HİSARCIKLIOĞLU
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu da önümüzdeki 10 yılda ülkelerin değil şehirlerin ön plana çıkacağını söyledi. Hisarcıklıoğlu, “Onun için akıllı şehirler ön plana çıkacak. Artık teknolojiyle ilim birleşiyor. Bütün çöp kovalarını toplamak için çöp kamyonları yola çıkmıyor. Çöp kovaları doluysa işaret veriyor, kamyon ona gidiyor. Onun için dünyayı çok iyi takip etmek lazım. Erciyes’i yeni keşfediyoruz. Erciyes durduğu yerde paraya dönüşmez. Vizyon gerekiyor. 200 kilometre pisti hazırlarsanız o zaman buraya gelin yatırım yapın diye yalvarmaya gerek kalmaz. Bundan 10 sene önce bakanlık tahsis yapıyordu otel yapan yoktu. Şimdi parayla yer satılıyor.” diye konuştu.
ÖZHASEKİ: TPAO ERCİYES’TE SICAK SU ARIYOR
Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki de, Kayseri’deki yatırım fırsatlarını anlattı. Özellikle Erciyes Mastır Planı kapsamında yapılan yatırımlara ilave olarak özel teşebbüsü buraya davet eden Özhaseki, ”TPAO bugün Erciyes’te sıcak su arıyor. Sayın bakanımız emir vermiş. Yıllık 200 milyon civarında gelirimiz olarak. 150 milyon Euro harcayarak biz üzerimize düşeni yaptık. 6 sektörde burada yatırım alanı var” dedi. Haseki, kentsel dönüşüm kapsamında yapılacak ticaret merkezi, Hava ikmal sahasının parka dönüştürülmesi konularında da işadamlarını buraya yatırım yapmaya devam etti.

 

 

 

Bir yanıt yazın