3.5 AYDA SAĞLIKLI BİR ŞEKİLDE 13 KİLO VERDİ

Aykut Yalçınkaya (28,müşteri yöneticisi), 2012 yılının Şubat ayında yüksek ateş şikayeti ile Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne başvurur. 20 gün süren araştırma sonucunda hastalığının tanısı, 100.000 kişide bir görülen, romatizmal bir hastalık olan erişkin still olarak belirlenir. Hastalığının tedavisi için verilen  ilaçların kas erimesine, vücut yağ kütlesinde artışa,su tutulumuna neden olabileceği  ve kan şekeri seviyesinin artabileceği doktorları  tarafından iletilir.    73 kg olarak başladığı ilaçların kendisini daha fazla şişmanlatacağını, yaşam kalitesini düşüreceğini öğrenmesi üzerine Yalçınkaya, Acıbadem Kayseri Hastanesi’ne başvurur.

Acıbadem Kayseri Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Diyetisyen Hümeyra Taşçıoğlu, Aykut Yalçınkaya hakkında şunları söyledi: ”Hastamızın ideal vücut ağırlığına kavuşmasını ve kilo koruma sürecine geçişini 3,5 ayda başardık. Ayrıca hastalığı gereği tedavi sürecinde sürekli kullanması gereken ilaçların kendisinde oluşturacağı yan etkilere karşı hastamızı korumuş olduk.

Hastamız haftalık takiplerle gözlemlenerek, bioempendas analizi her geldiğinde yapıldı. Vücudundaki yağ, kas, su, kemik ağırlığı, metobalizma hızı, metobazlima yaşı, vücut tipi, karın bölgesi, kollar ve bacaklarındaki yağın ve kasın dağılımı, vücudundaki mineral miktarı, protein miktarı ve ödem durumu gibi parametreler belirlendi. Verdiği kiloların kas kaybı mı, yağ kaybı mı, yoksa ödem kaybı mı olduğu takip edildi. Her ölçüm sonucunda diyetinde; kan tahillilerine, sosyal hayatına ve özel isteklerine göre tekrar düzenlemeler yapıldı. Yemeyi arzu ettiği yemekler uygun miktarlarda mutlaka diyetinde yer verildi. Ayrıca işi gereği çok fazla seyahat etmesi nedeniyle, sürekli dışarıda yemek yeme zorunluluğunu da göz önüne alınarak tedavi planı yapıldı. Çalışma saatlerine uygun olarak egzersiz planı da düzenlendi.

Ne kadar diyet yaparsak yapalım yeterli su tüketimi olmadan besinlerin vücudumuzdaki yararlı işlevlerini artırmak ve kilo vermek mümkün değildir. Ayrıca birçok kişi tarafından yanlış bilinen durum ise diyet yapmanın aç kalmak olduğu düşüncesidir. Halbuki aç kalan vücut kendini korumaya alarak kilitlenir ve kilo vermeye direnç gösterir. Aç kalmak, kişilerin duygusal durumları üzerine olumsuz etki ettiği gibi, diyete olan motivasyonun da azalmasına neden olur.

Diyet Yaparken Yasaklanan Hiçbir Besin Olmamalıdır. Amaç Sağlıklı Beslenmeyi Yaşam Tarzı Haline Getirmektir.

Günümüzde proteinden zengin diyetler çok popüler olmasına rağmen, yeterli karbonhidrat içermedikleri için bu diyeti uygulayanlar kas kayıplarına uğrarlar. Bu da tüm vücut organlarının zarar görmesi demektir. Ekmek, meyve, sebze gibi karbonhidrat gruplarının hiç yer almadığı diyetler sadece kısa süreli çözümlerdir. Esasen diyette yasaklanan hiçbir besin yoktur. Yemek istediğiniz her şeyin sadece iyi planlanması gerekir. Böylelikle kebapları, sarmaları, dolmaları, tatlıları yerken bile sadece doğru zaman, doğru miktar ve doğru öğünü seçerek damak zevkimizden ödün vermeden zayıflayabilirsiniz!

Amacımız her zaman için sağlıklı beslenmeyi hayat tarzı haline getirebilmektir. Aykut Yalçınkaya, işi gereği çok fazla seyahat etmesi nedeniyle ,sürekli dışarıda beslenmek zorunda kalmasına rağmen nasıl besleneceğini tam anlamıyla öğrendi. Böylelikle doktorlarını şaşırtarak  ilaçların yan etkilerinin tersine sağlıklı kilo verip, olması gereken kiloya ulaştı ve kilosunu korumaya devam ediyor.Şu an hastalığı nedeniyle hala tedavi görmesine rağmen kendisini öncekinden çok daha sağlıklı hissetmekte…Hastamız ile başarılı bir kilo verme sürecinden sonra kilo korumasına geçtik.

Zor ama başarılı süreç sonrasında Aykut Yalçınkaya şunları söyledi: “Erişkin still rahatsızlığı ile başvurduğum Dyt.Hümeyra Taşçıoğlu ile birlikte zoru başararak 73 kg’ dan sağlıklı bir şekilde 13 kg verdim. Bir diyetisyene gitme amacım tedavi süremin uzunluğu nedeniyle ilaçların yan etkilerine karşı kendimi koruyarak sağlıklı beslenmeyi hayat tarzı haline getirebilmekti. İşim gereği çok fazla seyahat ederek,dışarıda beslenmek zorunda kalmama rağmen nasıl besleneceğimi öğrenmem neticesinde doktorlarımı şaşırtıp  ilaçların yan etkilerinin tersine sağlıklı kilo vererek olmam gereken kiloya ulaştım.Şu an hastalığımla ilgili tedavi görmeme rağmen kendimi öncekinden daha sağlıklı hissetmekteyim.Tüm bunları kısa sürede başarmamı sağlayan Diyestiyen Hümeyra Taşçıoğlu’na sonsuz teşekkürlerimi iletiyorum” dedi.

Bir yanıt yazın