Başkanlara alkış…(2)(Köşe yazısı 24.12.2019 Kayseri Star Haber Gazetesi)

DAVUT GÜLEÇ

GAZETECİ

davutgulec@hotmail.com

Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Heyeti Temsiliye Reisi’ olarak Kayseri’ye gelişinin 100’üncü yılı konuşmaları ve oratoryo ile yazıma devam ediyorum.

Asırlık kahramanlığın yıldönümü nedeniyle Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen törende Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, şehir adına yaptığı konuşma benim çok hoşuma gitti. Büyükkılıç, 1 asır önce Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün soğuk ve karlı bir havada Kayseri’ye geldiğini ve soğuk havaya rağmen Kayserililer tarafından Çifte Kümbet önünde coşkulu bir şekilde karşılandığına dikkat çektiği konuşması şöyle.

Gazi Mustafa Kemal’in, 20 Aralık Cumartesi günü de Kayseri Belediyesi’ni ziyaret ederek şehrin ileri gelenleriyle bir görüşme yaparak Milli Mücadeleyi anlattı. Kayseri’de gece şerefine düzenlenen fener alayında bir öğrencinin söylevi üzerine şu ifadeleri kullanmıştır: ‘Bütün dünya bilmelidir ki Türk Milletinin hakkını, haysiyetini, şerefini tanıtmaya gücü vardır. Türk vatanının bir karış toprağı için bütün millet hep birlikte ayağa kalkar. Haysiyetinin bir zerresine, vatanın bir avuç toprağına yapılacak saldırının bütün varlığına vurulmuş darbe olacağını Türk Milletinin fark etmediğini sanmak hatadır. Saygısızlığın, saldırının küçüğü, büyüğü yoktur.’ Mustafa Kemal’in Kayseri’ye gelerek bu şehrin desteğini alması, şehrimize verdiği önemin bir göstergesidir.

Kayseri Milli Mücadeleye tam destek vermiştir. Kayseri, gerekeni yaparak Milli Mücadele’nin en ön saflarında yer almıştır. Bu anlamda Kayseri Lisesi öğrencilerinin cesareti ve fedakarlığı Milli Mücadelenin destansı olaylarındandır. Kurulduğundan bu yana mezuniyet kütüğü bulunan Kayseri Lisesi 1920-1921 yılında mezun verememiştir. Mezuniyet defterine ‘lise son sınıf talebeleri Sakarya Savaşı için cepheye gidip hepsi cephede şehit düştüğünden bu öğrenim yılında okulumuz mezun verememiştir’ ibaresi yazılmıştır.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk toplam beş kez Kayseri’ye gelmiştir. Milli Mücadeleyi başlattığı şehirlerden biri olan Kayseri’de Milli Sanayi hamlelerini de başlatmıştır. Kayseri ve Kayseri halkı her ziyaretinde Gazi Mustafa Kemal’i bağrına bastığı gibi Türkiye Cumhuriyet’inin sadece kurtuluş mücadelesinde değil gelişmesinde de azami gayret gösteren illerin başında gelmiştir. Cumhuriyetin ilanından sonra ülkenin gelişmesi için Kayserililere çok güvenen Gazi Mustafa Kemal, Milli Sanayi hamlesini başlatma görevini şehrimizin yetiştirdiği önemli isimlerden Nuh Naci Yazgan’a vermiştir.

Kayseri ve Kayserililer o dönemde de var olan ve genlerinde bulunan müteşebbislik ruhu ile Türkiye Cumhuriyeti’nin lokomotifi olmuşlardır. Kayseri; tıpkı 100 yıl önce olduğu gibi, bugün de vatanın bölünmez bütünlüğünün, devletinin ve milletinin yanındadır. Kayserililer; Ay Yıldızlı Türk Bayrağı’nın inmemesi, ezanımızın dinmemesi için her daim devletinin emrinde olmuş, canını ortaya koymuş ve bu uğurda ülkemizin en çok şehit veren illerinin başında gelmiştir. Kayseri, yerli ve milli olana her zaman önem veren bir şehirdir.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 100 yıl önce bu hasletleri fark etmiş, Genç Cumhuriyetin en önemli yatırımlarını Kayseri’de yapmış ve adeta bu yatırımları Kayserililere emanet etmiştir. Atatürk’ün ‘ekonomik bağımsızlık olmadan siyasi bağımsızlık olmaz’ sözünü rehber alan Kayseri, bu sözün gereği için büyük bir gayretle çalışmaya devam etmektedir.

Kayseri bugün, sadece “Sanayi ve Ticaret Kenti” olarak değil, Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin yatırımlarıyla turizm kenti, güçlü üniversitelerimizle eğitim kenti, kamu ve özel sektör yatırımlarıyla sağlık kenti, farklı medeniyetlerden bugüne taşınan eserleriyle bir kültür kenti olarak anılmaktadır.

Kayseri ve Kayserililerin gayreti, Atatürk ve silah arkadaşları tarafından kurularak bize emanet edilen Türkiye Cumhuriyeti’nin çok daha güçlü bir hale gelmesini sağlamaktır. Bu uğurda şehitlerimizin farklı cephelerde verdikleri mücadeleyi düşünerek ve bu vatanın her karış toprağının şehit kanlarıyla sulandığını aklımızdan çıkarmayarak çalışacağız, çalışacağız, çok çalışacağız.

Aziz vatanımızda çok daha huzurlu yaşamak için çok daha güçlü olmamız gerektiğini biliyoruz. Bunun için de yılmadan, yorulmadan mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu duygu ve düşüncelerle başta Heyet-i Temsiliye Reisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere değerli heyetine, manevi huzurlarında ‘şehrimize hoş geldiniz’ diyor, saygı ve şükranlarımı sunuyorum”

Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, belki de parti politikasına inat ‘Kayseri oratoryosu’na TBB Başkanı Metin Feyzioğlu dışında seçilmiş kişi olarak tek başına katılarak bir duvarı yıktı. Belki de içinden gelen mesajları haykırdı, salonu dolduranlarla adeta dertleşti, Kayseri’yi kötü göstermeye çalışanlara ince mesajlar verdi.

Herkesin kafasında bir Kayseri tanımı olduğuna dikkat çeken Büyükkılıç oratoryoda Kayseri tanımını şöyle yaptı.

“Kayseri Anadolu’dur, Kayseri milli mücadeledir, Kayseri birliğin beraberliğin sembolüdür. Kayseri’yi anlamayan Türkiye’yi anlamaz.” Konuşmasında “Asıl azmaz, bal kokmaz. Kokarsa yağ kokar, nesli ayrandır. Biz Kayseri’mize sahip çıkarsak, birliğimizi beraberliğimizi korursak, Ay Yıldızlı Türk bayrağımıza, vatanımıza, devletimize sahip çıkarsak kimsenin bizlere söyleyeceği söz olmaz.”

Umarım, son iki oratoryodaki kalabalık, sunumlar ve bu sözler, Kayseri’nin yeni imajı ve siyasetteki yeni yapılanmasının adımı, istediği, beklediği, alamadığı hizmetler içinde bir ‘ışık’ olur.

Bir yanıt yazın