Ziraat Bankası, Kulüplerin bütün borçlarını kapatacak ve kapanan kulüpler

Ziraat Bankası, Süper Lig takımlarından en alt lige kadar borcu bulunan kulüplerin borçlarını ödeyerek yeniden yapılandıracak

Spor Toto Süper Lig takımlarıyla birlikte alt ligde mücadele eden kulüplere Ziraat Bankası’ndan müjdeli haber geldi. Mali açıdan sıkıntılı süreçten geçen Türk kulüplerinin borçlarının ödenmesi ve yapılandırılması konusunda Ziraat Bankası devreye girdi.

TFF başkanı Yıldırım Demirören ile Ziraat Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın, 7 Ocak Pazartesi günü tüm kulüplerin borçlarının Ziraat bankası tarafından ödenerek yapılandırılacağını açıklayacak. Kulüpler 31 Ocak tarihine kadar borçlarını bankaya bildirecek ve ardından bu borçlar Ziraat Bankası tarafından ödenecek.

Kulüpler ise Ziraat Bankası’nın yapılandırmasıyla borçlarını taksitler halinde ödeyecek. Bu sistem alt lig kulüpleri için de geçerli olacak. (Futbol Arena)

Futbolu Türkiye’ye yaymak adına 1959 yılında 16 takımla başlayan, ilk adı “Milli Lig” olan bir sonraki yıl “Türkiye Ligi” olarak tarihe geçen ve 20 takımla oynanan lig, günümüze kadar çeşitli değişikliklerle yoluna devam etti. 1963-64 sezonunda 13 takımlı 2. Türkiye Ligi start aldı. 1967-68’de 3. Lig kuruldu.
OTEL PARASI OLMAYAN KULÜPLER
 Zamanın Federasyon Başkanı Orhan Şeref Apak zamanında Türkiye Ligleri’ne birçok takım kabul edildi. Hiçbir şart aranmadı. Bazı kulüplerin antrenman yapacak sahaları, bazılarının kalacak otelleri bile yoktu.
86-87 SONRASI KRİZ BÜYÜDÜ
 1986-87 sezonunda Türkiye Ligleri’ndeki takım sayısı 238’e çıktı. Maddi olanaksızlıklar su yüzüne çıkmaya başladı… Türk futbolundaki kriz giderek büyüdü ve 3. lig takımlarının bazısı “Biz çekiliyoruz” dedi…
ZENGİN YÖNETİCİLER İŞ BAŞINDA!
 Zengin, cüzdanı kabarık futboldan anlamayan para babaları kulüplerin başına geçmeye başladı. Ceplerinden para koyarak yaptıkları plansız programsız harcamalarla kulüplerin borçları giderek arttı…
BABASININ PARASI DEĞİL Kİ!
 “Nasıl olsa babamın parası değil” diyen yöneticiler har vurup harman savurdu. Bir sezonda 40 futbolcu alan kulüpler bile vardı. Hatta Fenerbahçe 1993-94 sezonunda tam 25 transfer yaparak herkesi şaşırttı.
17 SÜPER LİG KULÜBÜ ARTIK YOK
 Süper Lig’de oynamış 17 kulüp ise kaybolup gitti. Vefa, Feriköy, Adalet, A.Sebat, Bakırköy, Beykoz, Beyoğlu, G.Birliği Oftaş, İzmirspor, Kırıkkale, PTT, Petrolofisi, S. Jetpa, Yeşildirek, Y.Yozgat, Zeytinburnu, Şekerspor…
GAYRİMENKUL DE KURTARMIYOR
 Gayrİmenkul satan G.Saray’ın 2.6 milyar TL, son iki yılda büyük gelirler elde eden Beşiktaş’ın 1.9 milyar, Van Persie’ye Milli Piyango ikramiyesi kadar para ödeyen Fener’nin borcu 1.8 milyar TL’ye çıktı.
SON KURBAN GAZİANTEPSPOR
 34 yıldır şampiyonluğa hasret olan Trabzonspor’un borcu 984 milyon TL’ye ulaştı. 4 büyüklerin toplam borcu 7 milyar TL’yi aştı. Yılların Gaziantepspor’u geçen ay kapanma noktasına geldi.
DEVLET DESTEĞİNE RAĞMEN…
 1959 yılından bu yana Türkiye Ligleri’nde 476 takım yer aldı. Bu sayı günümüzde 126’ya kadar geriledi. Yani 350 takım kepenk kapattı. Devletin o kadar destek vermesine, tesisleşme ve stat konusunda o kadar yardımcı olmasına rağmen kulüpler kötü yönetimler sayesinde iflas noktasına geldi.
TÜRK KULÜPLERİ İNCELEMEDE
 Mali yönden sıkıntılı günler geçiren Türk futbol kulüplerine UEFA Başkanı Aleksander Ceferin’den de uyarı geldi. Avrupa’da 2016 yılı itibarıyla en fazla borcu olan ilk 20 kulüp içinde 3 Türk temsilcisinin yer almasını değerlendiren Ceferin, “UEFA Finansal Fair Play çerçevesinde kulüplerin finansal durumları incelenmeye devam ediyor. Türk kulüplerinin de finansal durumunu biliyoruz. UEFA’nın ilgili birimleri gereken adımları atıyor.” diye konuştu. Ceferin, Türkiye’nin Euro 2024 adaylığı konusunda ise “Türkiye ve Almanya arasında mükemmel bir adaylık süreci işliyor.” ifadelerini kullandı.
TARİHSEL BAKIŞ
‘PARA VERDİM PENALTIYI DA BEN ATARIM’ DİYEN YÖNETİCİLERDEN BUGÜNE…
Ayıp olmasın diye isim vermeden anlatayım. Kulüpler, mali sıkıntıya girince “Akordeon cüzdanlı kişileri” başkan yapmaya başladılar. Futboldan anlamamaları sorun değildi. Para versinler yeterdi. Takımı son maça çıkmıştı. Beraberlik ile küme düşecekti. Maçın doksanıncı dakikasında hakem takımın lehine penaltı çalmıştı. İşte o anda kulüp başkanı sahaya fırladı ve “Penaltıyı ben atacağım” diye koşmaya başladı. “Olmaz başkan” diyenlere aldırış etmeden bağırdı. “Bu kadar para verdim bir penaltı bile atamaz mıyım?” Araya takımın antrenörü girdi ve başkanı ikna etti. Ama penaltıyı atan futbolcu topu direğe nişanladı ve takım küme düştü. Aynı başkan futbolcuları otele topladı ve sabaha kadar uyutmadan bekletti. O dönemden günümüz dönemindeki yöneticilere geliyoruz… Hepsi plansız programsız harcamalar yaparak kulüpleri batırıyor.. (Takvim)