YRP ‘li Narin: Şimdi anladınız mı?, Davutoğlu’ndan Erdoğan’a: Siz niteliğe niye düşmansınız

YRP İL BAŞKANI ÖNDER NARİN: Şimdi Anladınızmı?

Artan gıda fiyatları üzerine açıklama yapan Yeniden Refah Partisi Kayseri İl Başkanı Önder Narin şimdi anladınız mı milletin efendisi kimmiş ? Dedi. Başkan Narin açıklamalarında şu ifadelere yer verdi.

Açıklanan TÜİK rakamlarında uzun süredir ÜFE yani üretici fiyat endeksi tüketici fiyat endeksinin iki katıydı , açıklanan rakamlarda borcunu ödeyemeyen milyonlarca çiftçinin ismi geçiyordu, hergün televizyonlarda borcunu ödeyemediği için traktörü haczedilen köylünün çiftçinin haberi vardı yine açıklanan rakamlarda köyden şehre büyük göçlerin olduğu kırsalda yaşayan insan sayısının azaldığı ifade ediliyordu. Bizler sürekli bu konulara dikkat çeksek de birileri sürekli kulağının üzerine yatıyor duymazdan geliyordu. Genel Başkanımız Dr Fatih Erbakan Genel Merkezde bu sorunları gündeme getirdiğinde bunları görmezden gelenler şimdi geç kalmış olmanın paniğini yaşıyor suçlu olarak yine muhalefeti gösteriyor , muhtarlardan yardım bekliyor. O gün anlamadığınızı şimdi Azak denizinde sıkışıp kalan yağ hammaddesi yüklü  gemileri görünce mi anladınız? O gün hor gördüğünüz, azarladığınız köylünün,  Milletin Efendisi olduğunu şimdimi anladınız? Bu ülkede toprakmı yoktu ekmeye çiftçi mi yoktu dikmeye . Hepsi vardı ama bunu planlayacak , onları destekleyecek hükümet yoktu. Borç faiz vergi beton ekonomisi yerine üretime dayalı ekonomi modeliniz olsaydı şimdi sudan çıkmış balığa dönmeyecektiniz.

İçinden çıkılamaz gibi görünen bu tablo ancak yerli ve milli olan Üretim ve İstihdama dayalı ekonomi modelini benimseyen Yeniden Refah Partisi iktidarında düzelir. İktidar değişmesiyle ne değişir diyenlere Bir Erbakan bu ülkede neleri değiştirdiyse yine bir ERBAKAN neleri değiştirebilir diye düşünmeye davet ediyorum

Yeniden Refah’tan İsrail Cumhurbaşkanı Herzog’un ziyaretine kınama

Yeniden Refah Genel Başkan Yardımcısı Doğan Bekin, “Ak Parti iktidarı döneminde ülkemizin ekonomik olarak getirildiği çıkmaz sokaktan çıkış yolunun İsrail ile ilişkileri geliştirmekle mümkün olmadığını, D-8 projesinin geliştirilmesi ve Yeniden Refah Partisi’nin ortaya koyduğu milli kaynak paketiyle mümkün olduğunu vurgulamak istiyoruz.” dedi.

Yeniden Refah Partisi Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Doğan Bekin, İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’un Türkiye ziyaretine ilişkin yazılı açıklamada bulunarak ekonomik kaygılardan dolayı işgalci İsrail ile yakınlaşmayı şiddetle reddettiklerini belirtti.

Orta Doğu’da Yinon planının yıkıcı sonuçlarını görüyoruz

Bekin, açıklamasından şu ifadeleri kullandı:

“İsrail, Yeni Türkiye’nin Ortadoğu’daki gücünü kırabilmek amacıyla ABD ile birlikte hareketle ‘Arap Baharı’ başta olmak üzere çeşitli yöntemlerle mevcut istikrarı ortadan kaldırmaya yönelik büyük ölçekli hamleleri ne yazık ki şu anda Filistin başta olmak üzere, Irak, Suriye, Libya ve Yemen’de büyük oranda sonuca ulaşmış olduğunu görmek mümkündür. Geçmişte Ortadoğu’nun ‘Sevr Anlaşması’ ile parçalanmasını öngören ve tarihte ‘Bunsen Raporu’ olarak bilinen ve Sir Maurice William Ernest de Bunsen tarafından ana hatları ortaya konulan stratejik rapor Osmanlı Devleti’nin parçalanmasına vesile olmuştu. Osmanlı bakiyesi üzerine şekillendirilmeye çalışılan yeni Ortadoğu haritası büyük ölçüde amaçlanan sonuçları vermekle kalmadı, İsrail Devleti’nin daha sonra kurulması önündeki duvarların adım adım yıkılmasına da ön ayak olmuş oldu. Keza İsrail Devleti’nin bekasını amaçlayan ve Oded Yinon tarafından Şubat 1982’de yayınlanan ve geçmişteki ‘Bunsen Raporu’nu çağrıştıran ‘Oded Yinon Planı’ raporu, İsrail’e komşu ülkelerin parçalanması ve yönetimlerinin zayıflatılması amacına yönelik olup, şu anda bu raporun yıkıcı sonuçlarını görmek mümkündür.”

‘Suriye ve Irak parçalanırsa sonraki hedef Türkiye ve İran’dır’

54.Hükümetin Başbakanı Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın ‘Suriye ve Irak parçalanırsa sıra İran ve Türkiye’ye gelecek’ uyarısını hatırlatan Bekin, “Bugün ne yazık ki, Suriye ve Irak fiilen iç savaş sonucu yıkılmış vaziyettedir. Bu ülkelerde Yinon Planı doğrultusunda yeni şekillenmeler yapılmaya çalışılmaktadır. ABD’nin Doğu Suriye’de büyük ölçekli yığınaklar yapması ve yeni oluşumlara yol açacak hamleleri başlatması salt İsrail’in güvenliğini öngören ve etrafındaki ülkeleri güçsüzleştirmeyi amaçlayan Yinon Planı’nın bir sonucu olsa gerek.” Şeklinde konuştu.

İsrail ile yakınlaşmayı şiddetle reddediyoruz

Ekonomik güçlüklerden dolayı İsrail ile atılan yakınlaşma adımlarını şiddetle reddettiklerini belirten Bekin, “Bütün bu planlar adım adım uygulanırken ve açıkça hedefte İran ile Türkiye’nin parçalanmaları yönünde politikalar ve stratejik hamleler geliştirilirken, Sayın Cumhurbaşkanı’nın sırf ekonomik güçlükler karşısında teslimiyetçi bir anlayışla tüm Ortadoğu’nun parçalanmasını bir manifesto olarak ortaya koyan İsrail ile güçlü ilişkiler başlatması son derece vahim sonuçlar ortaya çıkarması kaçınılmaz olup, bu konudaki yaklaşımını Yeniden Refah Partisi olarak şiddetle ret ettiğimizi ifade etmek istiyoruz. Bu bağlamda İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’un Türkiye’ye vaki ziyaretine şiddetle karşı olduğumuzu ve kınadığımızı bir kez daha ifade etmek istiyoruz.” İfadelerini kaydetti.

Ahmet Davutoğlu: Sayın Erdoğan, siz niteliğe niye düşmansınız?

Gelecek Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın hekimlere yönelik sözlerine tepki gösterdi.

Sosyal medya hesaplarından yayımladığı videoda Erdoğan’a seslenen Davutoğlu, “Bu şekilde hitap size, makamınıza yakıştı mı? Kimi nereye gönderiyorsunuz? Ben artık teşhisi koydum. Siz niteliğe düşmansınız. Siz nitelikli her şeye karşısınız. Hekimliği anlamamışsınız, anlayamazsınız ” ifadelerini kullandı.

Hekimlere de seslenen Davutoğlu, “Siz kalacaksınız, size saygısızlık yapanlar, sizin kıymetinizi, hikmetinizi anlamayanlar iktidardan gidecekler” dedi.

Davutoğlu’nun konuşması şu şekilde:

Sayın Erdoğan, hekimleri hedef alan konuşmanızı dinledikten sonra bu kez size doğrudan hitap etmeye karar verdim. Çok hatalar yapıyorsunuz. Eğitimde, yargıda, dış politikada, ekonomide, teknolojide, hemen hemen hayatın her alanında hatalar yapıyorsunuz ve halkımızın hayatını zorlaştırıyorsunuz. Ama en temel hatanızı söyleyeyim, bir basit soruyla, Sayın Erdoğan, siz niteliğe niye düşmansınız? Niye nitelikli, iyi eğitilmiş insanları biçmek için fırsat kolluyorsunuz? Niye insan onurunu ayaklar altına alacak bir tavır sergiliyorsunuz?

HEKİMLERİMİZİ HEDEF GÖSTEREREK ŞİDDETİ TAHRİK EDİYORSUNUZ

Bakın 180.900 hekimimizin sizin sözlerinizden yürekleri incindi. Memnun musunuz? 180.900 hekimimize döndünüz ve dediniz ki: Sizler para için çalışıyorsunuz ve beğenmiyorsanız çekin gidin. Özetle, önce şunu bilin, hekim camiasını yakından tanıyan biri olarak ifade ediyorum, “hekim” ifadesi “hikmet” ifadesi ile aynı köktendir ve hekimlerimiz hikmet ile şifa dağıtan saygıdeğer insanlardır. Onları hedef göstererek halkın sağlığı ile de oynuyorsunuz, sağlıkta şiddeti de tahrik ediyorsunuz.

BU ŞEKİLDE BİR HİTAPTA BULUNMAK SİZE, MAKAMINIZA YAKIŞTI MI?

Hekimlerimiz bugün sizin iddia ettiğiniz gibi 20-25 bin lira alıyor değiller. Bunu alan belki hekimlerin yüzde 1’i bile değil. Uzman hekimlerin dahi 8 bin lira maaş aldıklarını biliyoruz. 500-600 dolar civarında bir maaş bu. Pandemi şartlarında, en zor şartlarda çocuklarından, ailelerinden ayrı izole bir hayat süren, hayatlarını riske eden, yakın arkadaşlarını nöbette kaybeden hekimlerimize dönüp pandeminin 2. yılında bu şekilde bir hitapta bulunmak size yakıştı mı? Cumhurbaşkanlığı makamına yakıştı mı? Hekimlerimize yaklaşan Tıp Bayramı vesilesiyle teşekkür etmeniz gerekirken onlara böyle hitap etmeniz insan onuruna aykırı değil mi?

BEN ARTIK TEŞHİSİ KOYDUM: SİZ NİTELİKLİ HER ŞEYE KARŞISINIZ

Ben artık teşhisi koydum. Siz niteliğe düşmansınız. Siz nitelikli her şeye karşısınız. Hekimliği anlamamışsınız, anlayamazsınız. Şifa binalarda değil, dev yürekli hekimlerin ellerindedir. Hastaya merhametle, muhabbetle bakan hekimdir. Ve o hekimlerimiz son 2 yıl içinde bir destan yazdılar. Kıymetleri bilinmedi, hakları verilmedi, özlük hakları tırpalandı, 5 dakikada bir muayene yapmaları istendi, seslerini çıkarmadılar. Çünkü onlar için insan değerli. Sizin için hekim değerli olmayabilir ama hekimler için insanlar çok değerli.

EĞİTİME SAYGINIZ YOK, KIDEME SAYGINIZ YOK, HİYERARŞİYE SAYGINIZ YOK..

Diyorsunuz ki, “Nereye giderlerse gitsinler.” Kimi nereye gönderiyorsunuz? Ve ekliyorsunuz, “Onların yerine yeni mezunlarla sağlık hizmetlerini yaparız.” Eğitime saygınız yok, kıdeme saygınız yok, meslek hiyerarşisine saygınız yok. Eğitime saygınız yok, 22 yıl tıp eğitimi almış insanların haklarını göz ardı edebiliyorsunuz. Kıdeme saygınız yok, bir meslek hiyerarşisi oluşturan, usta çırak ilişkisi olan bir ortamda yeni mezunları neredeyse profesörlerin önüne koyarak onlara da haksızlık ediyorsunuz. Yeni mezunlarımız pırıl pırıl genç hekimlerimizdir ama onlar hadlerini bilirler. Size soruyorum, ameliyat olduğunuzda veya olmanız gerektiğinde kendinizi, yakınlarınızı yeni mezunlara mı emanet edeceksiniz? Eminim, hekimlik bilincine sahip olan o yeni mezunlarımız size diyecektir ki ”Biz değil, kıdemli üstadlarımız size şifa verebilir.”

BUNLARI BİLDİĞİNİZ HALDE BU TUTUMU SERGİLİYORSANIZ BASİRETSİZLİKTİR

Zannediyorsunuz ki size sadıksa, sizin yanlış bile söylediklerinizi onaylıyorsa herkes her işi yapabilir zannediyorsunuz. Hayır Sayın Erdoğan, bir meslek hiyerarşisi var, bir tecrübe, birikim var ve bu yaptıklarınızla halkın sağlığını tehlikeye atıyorsunuz. Halk sağlığı nitelikli, tecrübeli hekimlerle, bir hekim ordusuyla korunabilir. Son 6 yıl içinde 4.120 hekimin yurt dışına gittiğini biliyor musunuz? Hepsi de nitelikli hekimler. Ve 8.000 hekimin yurt dışına gidebilmek için sırada beklediğini biliyor musunuz? Bunları biliyor ve buna rağmen hekimlerimize bu tutumu sergiliyorsanız büyük bir basiretsizlik yapıyorsunuz. Bunları bilmiyorsanız, devleti yönetirken sahip olunması gereken bilgiye sahip değilsiniz demektir.

SİZDEN CESARETLE HEKİMLERE SALDIRI ARTARSA SORUMLU KİM OLACAK?

Sayın Erdoğan, şu anda hekimlerimizin en büyük meselesi sağlıkta şiddet. Siz bu sözlerle hekimleri hedef tahtasına koyarak hasta yakınlarına, yakınlarını kaybettiklerinde suçlu olarak hekimleri görmelerine sebebiyet verecek bir söylem kullanıyorsunuz. Bakınız 20.716 saldırı oldu son 6 yılda sizin yönetiminizde hekimlerimize dönük. Saatte bir hekim saldırıya uğruyor. Şimdi sizin bu söylemlerinizden cesaret bulacak olan bazı kendini bilmezler hekimlerimize yönelik saldırılarını artırırsa bunun sorumlusu kim olacak? Sayın Erdoğan, insana saygı gösterin, niteliğe saygı gösterin, kıdeme saygı gösterin, hekime saygı gösterin, ama her şeyden önce bu ülkenin vatandaşlarına saygı gösterin.

ÜMİDİNİZİ KAYBETMEYİN, SİZ KALACAKSINIZ ONLAR İKTİDARDAN GİDECEK

Sayın Erdoğan’ın bu ifadelerinden, bu üslubundan, bu nezaketsizliğinden incinen değerli hekimlerimize de seslenmek istiyorum:

Kim ne derse desin, makamı ne olursa olsun, siz insanlık tarihinin en şerefli, en eski mesleğini icra ediyorsunuz. Yüksek binalarda değil, dev yüreklerde çalışıyorsunuz. Ellerinizde şifa, yüreklerinizde muhabbet ve uykusuz gözlerinizde insanlara merhametle yaklaşıyorsunuz. Gece nöbetlerinde ne çektiğinizi biz biliyoruz. Uzun eğitim dönemlerinde, uykusuz geçen gecelerde ne çileler çektiğinizi de biliyoruz. Siz her türlü saygıyı hak ediyorsunuz. Kimsenin ne dediğine bakmayın. Size çağrım şudur; Bütün birikiminizle, tecrübenizle, inancınızla, bu ülkeye bağlılığınız ve vatanperverliğinizle siz burada kalacaksınız. Size saygısızlık yapanlar, size nezaketsizlik yapanlar, sizin kıymetinizi, hikmetinizi anlamayanlar ise, işte onlar iktidardan gidecekler. Ümidinizi kaybetmeyiniz, bizim size ihtiyacımız var, bu ülkenin size ihtiyacı var ve emin olunuz ki devletin en üst makamındakiler sizi anlamasalar bile vatandaşlarımız sizi çok iyi anlıyor ve takdir ediyor. Şifanız bol olsun.