Uzay ve Atatürk… (Köşe yazısı 16.11.2015 Kayseri Star haber Gazetesi)

DAVUT GÜLEÇ

GAZETECİ-HİSF KAYSERİ TEMSİLCİSİ
davutgulec@hotmail.com

Atatürk gerçekten büyük bir önder ve lider.
Ölümünün üzerinden bunca yıl geçmesine karşın tüm Dünya hala onu konuşuyor. Bizimkiler ise onu unutturmak için olmadık filmler çeviriyor.
Önce Atatürk’ün söylediklerini okuyalım..
“Bir gün insanoğlu tayyaresiz de göklerde yürüyecek, gezegenlere gidecek, belki Ay’dan bile bize haber yollayacaktır. Bu mucizenin tahakkuku için 2000 yılını beklemeye gerek kalmayacaktır. Gelişen teknoloji bize daha şimdiden bunu müjdeliyor. Bize düşen görevse Batı’dan bu konuda fazla geri kalmamayı temindir. Kanatlı bir gençlik memleketin geleceği bakımından en büyük güvencedir. Bir gün Batılı ayaklar Ay’da ayaklarının izlerini bırakacaklarsa, bunların arasında bir de Türk’ün bulunması için şimdiden çalışmalara girişmek, aşamalar kaydetmek gerekir.’
Büyük önder Atatürk, o dönemde havacılıkla ilgili bütün yabancı yayınları izliyor, bu konudaki gelişmeleri gün geçirmeden Türkiye’de de uygulama alanına sokmaya çalışıyordu. ‘İstikbal göklerdedir’ diyerek Türkiye’nin ilk Tayyare fabrikasını da Kayseri’de hizmete açıyordu. Ona göre insanlığın hizmetine girecek en büyük gelişmeler havacılık alanında olacaktı. Hatta gün gelecek, insanoğlu uzaya, başka dünyalara gidecek, Ay’ı ve benzeri gezegenleri bile fethedecekti. İşte bu çağdaş savaşlar da göklerde üstün olan uluslar tarafından kazanılacaktı.
Atatürk bu nedenle, uzay, havacılık ve astronomi ile ilgilenen gençlerin batıda kendilerini daha iyi geliştirip, yeniden Türkiye’ye dönmeleri, bu konuda atılım yapmaları için 1921’de karşılıksız burs bile verdirmeye başlıyor. O bursu alıp başarılı olanlardan ikisi, Erciyes Üniversitesi Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümünün başarılı başkanı Prof. Dr. İbrahim Küçük’ün çabası ile Kayseri’ye gelip birer gün ara ile ilginç konferanslar verdi, soruları yanıtladı.
Bunlardan biri olan Oxford Üniversitesi Astrofizik Bölümü görevlisi Dr. Selçuk Topal. ‘Erken tip galaksilerde moleküler gaz gözlem ve analizi’ üzerine konuştu. Bugün NASA’nın meteorları gramı 60 dolar ödeyerek satın almasının nedeni sorulduğunda şöyle dedi.
“Dünya genelinde düşen meteorlarla alakalı her şey biliniyor. Meteor uzayda başı boş dolaşıyor. Belki de bunlar kuyruklu yıldızın kalıntıları olabilir. Dünya genelinde meteor yağmurları oluyor. Meteor atmosferde parçalanarak yeryüzüne düşüyor. Dünya genelinde çok yere düşüyor. Romanya’nın başkentine düştü. Rusya’ya düştü. Romanya’da araba boyutlarında düştü. Neden önemli. Gerçekten neden bu paraya satılıyor. Gramı 60 dolardan satılıyor. Çünkü onlar güneş sisteminin ilk oluştuğu anlardan kalan kalıntılar ve bozulmadan. Hayat geldiyse kuyruklu yıldızla gelmiş diye düşünülüyor. O açıdan onları incelemek çok önemli. Bilimsel anlamda büyük önem taşıyor. Bu meteorlarla ilgili yapılan incelemede önemli bilgiler elde edilebiliyor.”
Amerikan Uzay ve Havacılık Dairesi (NASA) Jet Propulsion Laboratory bölümünde çalışan Astrofizikçi Dr. Umut Yıldız’da, uzay merakı olan her meslekten insanının NASA’da çalışabileceğini açıkladı. ‘Gözlem Teknolojileri, Büyük Veri ve Uzay Araştırma Robotları’ konulu konferans verdi.
NASA’nın nasıl kurulduğunu ve bugünlere nasıl geldiğini açıklayan Dr. Yıldız, uzayla ilgili bilimin Amerika’da gelişmesini ise orada yaşayanlar arasında uzayla ilgili meraklı kişi sayısının çok fazla olduğunu ve bir uzay kültürü olduğunu bildirdi. Türkiye’de uzay merakının insanlar arasında, toplum arasında çok az olduğuna işaret eden Yıldız şöyle konuştu.
“Türk insanının ilgisi çok az. Amerika’da çok fazla insan var. Birkaç yüz bin kişi bu işle uğraşıyor ve ilgileniyor. Meslekleri çok farklı olsa da uzayla ilgili çok meraklı insanlar var. Gençlerimizde de uzayla ilgili merak oluşması ve mesleklerinin beraberinde uzayla ilgili çalışmalar yapması önemlidir. Farklı bölümlerde okuyabilirsiniz. Ama buna rağmen mesleğinizle bağlantılı uzay konusunda da çalışmalarınız olacaktır. Uzayla ilişkilendirilemeyecek bir meslek yok gibi. Uzay kültürünün oluşması içinde her türlü mesleği uzayla ilişkilendirmek gerekir” diye konuştu.
“NASA’da çalışmak için sadece uzay bilimleri fakültesinden mezun olmaya gerek yok” diyen Dr. Umut Yıldız, şu bilgileri verdi.
“NASA öyle bir disiplinler arası kuruluş ki neredeyse her alandan, her meslekten insan orada bulunuyor. Uzayla ilgili eğitim almanıza gerek yok. Uzayı sevmek önemlidir. Jeolojiyi mühendisliği okuyabilirsiniz ve sadece dünya jeolojisi yapmazsınız. Mars ile ilgili çalışırsınız. Mars nasıl oluştu o merak ediliyor. Uzay hukuku var. Sonuçta hukuk fakültesini bitirince hemen avukat olmak yerine Türkiye uzaya uydular gönderiyor ve uluslararası mevzuatlar oluşturuyor. Burada faydalı olabilir. Meslekler arasında farklı disiplin oluşturulursa herkes NASA’da çalışabilir. Bir yıldız 10 milyon yıl içinde oluşur ve ömrü 10 milyar yıldır. Yıldızların oluşumunu izlemek için büyük değeri 100 milyon dolara ulaşan teleskoplarla çalışmalar yapılıyor. Yıldızlar toz ve gazlardan başka yıldızların patlamasıyla oluşur. Bu oluşum sırasında önemli miktarda su oluştuğu gözlendi.”
Düşünün şimdi, yaklaşık bir asır önce Uzay ve astronominin, havacılığın önemini gören büyük önder Atatürk, hatta 800 yıl önce uzayla uğraşan Türkler, diğer yanda suni gündemlerle, kılık kıyafetle, alkolle, komşuları ile, terörle, işsizlikle, işadamlarını tehditle, gazetecileri sindirmekle uğraşan yeni bir Türkiye..
Dünya uydularla uğraşıyor biz hala kervanlarla günü kurtarıyoruz.