TKB Başkanı Ayşe Uzunlu’dan ‘Erkek şiddeti Türkiye’de kadın ve erkeğin yeri’

Son yıllarda ve günlerde artan  aile içi şiddet, çocuklara ve kadınlara yönelik taciz ve tecavüz olaylarına sert tepki gösteren Türk Kadınlar Birliği Kayseri Şube Başkanı eczacı Ayşe Uzunlu, bu tür  olayların yalnızca caydırıcı cezalarla önlenemeyeceğini,  ciddi koruyucu önlemlerin de devreye sokulmasını istedi.

Kayseri Küçük Millet Meclisi Mart ayı toplantısı Kocasinan Belediye Meclis salonunda gerçekleştirildi. Adnan Evsen’in yönettiği, sivil toplum kuruluş temsilcileri ve vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği  panelde Türk Kadınlar Derneği Kayseri Şube Başkanı Eczacı Ayşe Uzunlu, ‘Erkek şiddeti Türkiye’de kadın ve erkeğin yeri’  üzerine görüşlerini açıkladı. Toplumda erkeklerin kadar, kız çocuklarının da beklentileri olduğuna dikkat çeken Uzunlu’nun  bazı sözleri şöyle.

“Nasıl erkekler, hamarat ve yemeğini güzel yapan bir kadınla evlenmek istiyorsa, kız çocukları da gelecekte genellikle babalarından veya ağabeylerinden, kendi dünyalarından farklı, beyaz atlı prenslerini bekliyorlar. Evlendikleri zaman hayat ise günlük gülistanlık olmuyor.  Aile içi şiddeti ve kadına yönelik şiddeti önlemeye yönelik bir sözleşme olan İstanbul Sözleşmesi sonrası, Aile Kanunu yürürlüğe girdi ve kadın cinayetleri duraksadı. Erkeklerin evden uzaklaştırılması gibi belli cezalar konuldu. Tüm bunlar erkeğin kendine gelmesini sağladı. Toplumda infial oluşturan kadın cinayetleri sonrasını izleyen dönemlerde de ciddi anlamda kadına şiddette bir düşüş gözlendi. Daha sonra ise yeniden bir artış söz konusu oldu. Bütün eğitimlerde terapi olarak nefes al diyorum. Kızmadan önce bir nefes almalıyız. En basit olay olarak görüyorum. Ama, bunu yapmaktan bile aciz olduğumuzu görüyoruz. Burada eğitim devreye giriyor. Eğer, 3 yaşındaki bir çocuğun sesi olamıyorsak, insanlığımız bitmiştir. Yapılacak yollar, kurulacak fabrikalar, istenildiği kadar ekonominin hedefleri olsun, kendini koruyamayan mutsuz bir çocuk ordusu ile gelecekte baş etmemiz mümkün değil. Kayseri, kadın cinayetlerinde üst sıralarda yer alıyor. Korunma talebinde ve boşanma oranlarında ilk üçte yer alıyor. Beklentiler karşılanmayınca sorun şiddetle çözülmeye çalışılıyor. Sadece caydırıcı cezalar yeterli olmuyor. Koruyucu önlemlerde yürürlüğe konulmalı.”