Terörle mücadele akademisi.. (Köşe yazısı 06.02.2017 Kayseri Star Haber Gazetesi)

DAVUT GÜLEÇ

GAZETECİ-HİSF KAYSERİ TEMSİLCİSİ

davutgulec@hotmail.com

Hatırlar mısınız bilmem?

Bu köşede bir ara, Dünyadaki suç ve suçlulara karşı DNA bankası ve terörle mücadele akademisi kurulduğunu, gelecekteki suçlulara karşı böyle teknik-eğitim çalışması yapıldığına dikkat çekmiştim.

Türkiye’de bu konuyu ilk gündeme getirenlerden biri olan ve bu tip aykırı-sivri çıkışlarının uygulamaya geçmesi için mücadele veren kişilerden biri Adli Bilimciler Derneği Başkanı ve Adli Tıp Uzmanı Prof. Dr. Hamit Hancı.

Kendisi ile bu konuda Kayseri’de röportajlar yaparak ekranlara taşımıştım.

Kayseri’ye de çeşitli nedenlerle sık gelip konferanslar verdi, vermeye de devam ediyor.

Tek hedefi, Türkiye’de terörle mücadelenin kalitesinin arttırılması,

Bilimsel yöntemlerle etkinliğinin geliştirilmesi,

Alanda çalışanlarla,

Bilimsel olarak araştırma yapanların bir araya gelerek bilgilerin paylaşılması.

Bunun içinde bir akademi, yani ‘Terörle mücadele Akademisi kurulması gerektiğini söyledi.

Terörle Mücadelenin tamamen tarafsız bir şekilde ele alarak bir beyin fırtınası yapılıp, bir akademi modeli oluşturulması gerektiğinin altını çiziyor.

Prof. Dr. Hamit Hancı’nın bu konudaki öneri ve sözleri şöyle.

“Yaşanan iç ve dış gelişmeler birlikte değerlendirildiğinde Terörle Mücadelenin etkin bir şekilde sürdürülebilmesi için Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak artık bir Terörle mücadele konsepti oluşturmamız gerekmektedir. İç ve dış politikaların oluşturulmasında ülke menfaatlerinin korunması temel hedef olarak alınırken; bu politikaların Terörle Mücadeleyle uyum içerisinde gelişmesini sağlamak, bu kapsamda tüm kurumların işbirliği içinde çalışmasını temin etmek asli amaç olmalıdır.

Böyle bir konsept için; farklı disiplinlerden bilim insanları ile farklı meslek alanlarından uzmanların bir araya getirilecekleri bir yapılanmaya ihtiyaç var. Bu kurulda yer alacak kişiler liyakat esasına göre belirlenmeli, liyakat sahibi olanların siyasi-dini-dünyevi farklılıkları zenginlik kabul edilerek, bu kurulda görev almalarına engel olmamalıdır. Beyin fırtınası, serbest çağrışım ve özgür düşünme yoluyla elde edilecek çıktıların, Sağduyulu bilimsel analizlerle uygulamaya geçmesi sağlanmalıdır. Kurul çalışmaları neticesinde ortaya çıkacak tespit, görüş ve diğer sonuçların, mevcut idarenin uygulamalarına ters düşmesi durumunda, idareyle uyumlu olması yönünde herhangi bir müdahale söz konusu olmamalıdır. Benzer bir bilim kurulu, EGM Uyuşturucuyla Mücadele Daire Başkanlığı TUBİM e bağlı olarak çalışmaktadır.

Adli bilimlerin 116 alt alanı mevcut. Bu alanlardan terör konusunda da yararlanılabilir. Kurulun oluşumunda Teoloji, Güvenlik, Yöneylem, Jeostrateji, Ekonomi, Enerji, Hukuk, Adli Sinergoloji, Adli Jeopolitik, Sosyoloji, psikoloji, Adli Tıp ve adli bilimler gibi pek çok alandan uzmanlardan yararlanarak kurumsal bir yapı oluşturulmalıdır. Ülkemizde her türlü uzman mevcut olup, esas sorun organizasyondadır. Mevcut kurum direk Cumhurbaşkanlığına bağlı olarak çalışabilir. Terör ile ilgili narkoterör, siber terör, siyasal terör, algı operasyonu, fuhuş, tıbbi istihbarat, KBRN terörü, canlı bomba analizleri, terör istihbaratı gibi pek çok alanda çalışma yapılmalıdır. Akademinin resmi görevliler ayağında, TSK, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma, Sahil Güvenlik, Gümrük ve Muhafaza, Orman Muhafaza gibi güvenlik birimleri yanı sıra, İstihbarat, dışişleri, sağlık, diyanet, maliye birimleri de yer almalıdır. Bilimsel ayağı ise akademisyenlerden oluşmalıdır.  Tıp, Fen, Mühendislik ve sosyal bilimler alanlarından bilim insanlarının, laboratuvarlar ve diğer teknik imkânlarla donatılmış bir merkezde, yapacakları özgün çalışmalar, Terörle mücadele de ülkemizin elini sağlamlaştıracaktır. Yakın süreçte kurulması düşünülen Milli DNA Bankası da bu Akademi ye bağlanabilir. Strateji Geliştirme ve Uzman Personel yetiştirme görevleri olacak akademi Yüksek Lisans ve Doktora eğitimleri de verebilir.

Böyle bir akademi içerisinde günümüz koşulları düşünüldüğünde algı yönetimi ile ilgili bir merkezin bulunması da çok önemli. Akademisyen-Yazar Sefer Darıcı tarafından projelendirilen ve Adli Bilimciler Derneği bünyesinde ilk kuruluşu yapılan Algı Araştırmaları Merkezi (ALARM) toplumun terör olaylarına bakışı ve teröre karşı güç birliğinin geliştirilmesinde hayati önemi vardır. Algıları yönetmek bu anlamda geleceğin güvenli Türkiye’sinin inşa edilmesinde de fayda sağlayacaktır.”