Teknoloji-ekonomi haberleri (14.10.2020)

Parkede Türkiye’nin renk tercihi meşe tonları

Türkiye’nin her bölgesine zemin çözümleri sunan DesignFloor, illere göre satış oranları ile Türkiye’nin parke renk haritasını ortaya çıkardı. Buna göre, Akdeniz ve Ege bölgelerinde yerel mimariye paralel olarak beyaz ve açık tonlardaki zemin kaplama ürünleri rağbet görürken, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’da koyu tonlardaki ürün grupları ve parlak parke ürünleri tercih ediliyor.  İç Anadolu ve Karadeniz bölgesinde daha doğal ve nötr meşe tonları; Türkiye’nin her yerinden göç alan bir bölge olan Marmara’da ise, Anadolu’daki tüm tasarım yönelimlerini görebildiğimiz eklektik bir tüketici renk yönelimi söz konusu.

Teknolojinin de ilerlemesiyle son 15 yıldır Türkiye’de kullanım oranı oldukça artan lamine ve laminat parkeler, bugün büyük bir sektöre dönüşerek 1 milyar dolarlık hacme ulaştı. Avrupa’da Almanya’nın ardından en büyük ikinci laminat parke üreticisi konumunda yer alan ülkemizde büyümenin getirisiyle daha bilinçli ve aktif bir tüketici kitlesi oluşuyor.

Türk toplum yapısının çok kültürlülüğü, tüketici tercihlerinde bölgelere göre değişen karma bir yapıyı işaret ediyor. Türkiye’nin her bölgesine zemin çözümleri sunan DesignFloor, son 5 yıldaki satış verilerini görselleştirerek, bölgelere göre parke satış ve tercih oranlarını gözler önüne seren bir araştırma yaptı.

Geleneksel mimari estetik eğilimleri biçimlendiriyor

Uzun yıllardır Türkiye’nin farklı bölgelerinde farklı ürün gruplarına ilgi gösterildiğini gözlemlediklerini belirten DesignFloor Genel Direktörü Fatih Aslan, yerel mimari ve bölgedeki iklim yapısının zemin çözümlerindeki tercihlere yön verdiğini ifade etti.  Fatih Aslan şu ifadeleri kullandı: “Bölgelerin parke seçiminde öncelikli etkenin geleneksel mimari olduğundan söz edebiliriz. Kullanıcılar bilerek ya da bilmeyerek yaşadıkları bölgenin mimari geleneği ile örtüşen modelleri tercih etme eğilimi gösteriyor. Örneğin Akdeniz ve Ege bölgelerinde yerel mimariye paralel olarak beyaz tonlardaki zemin kaplama ürünleri rağbet görürken, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde koyu tonlardaki ürün gruplarının ve parlak parke ürünlerine daha fazla ilgi olduğunu gözlemliyoruz. Daha doğal ve nötr meşe tonları ise İç Anadolu ve Karadeniz bölgesinden daha fazla rağbet görüyor. Koyu tonlardaki parkelerimizin ve parlak parkelerimizin satışının yüksek bir oranını Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinden elde ediyoruz.  Açık ve beyaz ve açık tonlardaki ürünler, tüm ülke genelinde ilgi görüyor da olsa, Ege ve Akdeniz bölgelerindeki ağırlıklı satış oranı ile bu bölgelerin beyaz tonlara eğilim gösterdiğini net bir biçimde görebiliyoruz. Marmara bölgesinde ise Türkiye’nin her yerinden göç alan bir bölge olduğu için Anadolu’daki tüm tasarım yönelimlerini görebildiğimiz eklektik bir tüketici yönelimi var”

Sıcak iklimlerde ferah renkler,  zorlu iklimlerde koyu renkler

İklim gibi coğrafi koşulların da tüketicilerin estetik algısı ve ürün seçimlerinde çok etkili olduğunu söyleyen Aslan,  mimari yapılanmanın iklim koşullarına göre değişen farklı yapı tasarımları doğurduğunu ve bu doğrultuda tüketici eğilimlerinin iklim ile de direkt bağlantısı olduğunu kaydetti. Fatih Aslan, “Bu farklılıkların oluşturduğu yerel mimari gelenekler, günümüz modern yapılarının iç mekan tasarım tercihlerinde yansımalarını gösteriyor. Zorlu iklim şartlarına sahip bölgeler sağlamlık ve korunma hissi yaratan koyu tonlardaki zeminleri tercih ederken, sıcak ve nemli iklime sahip bölgelerde ferahlık hissi yaratan beyaz ve açık tonlardaki parkelerin tercih edildiğini görüyoruz.” dedi.

Türkiye’nin İlk Online Gönüllü Okulu Açıldı.

Türkiye’deki sivil toplumun gönüllü ihtiyacını düzenleyeceği online eğitimlerle profesyonel bir yaklaşımla ele almayı amaçlayan “Gönüllü Okulu” faaliyetlerine başladı. Gönüllü Okulunda sivil toplum kuruluşlarında yöneticilik, kaynak geliştirme, planlama, koordinasyon, sosyal etki ölçümü, muhasebe gibi farklı alanlarda eğitim verilecek.

Türkiye’de sivil toplumun insan kaynağı ihtiyacını düzenleyeceği online eğitimlerle gidermeyi hedefleyen Gönüllü Okulu, Gönüllü Hizmetler Derneği bünyesinde kuruldu. On hafta sürecek eğitimlerde sivil toplum kuruluşlarının çalıştırılmasında önem arz eden konularda birçok sivil toplum profesyonelinin katılımıyla her hafta salı günü 1,5 saatlik online eğitim düzenlenecek.

Projeye ilişkin bilgiler veren Hülya Denizalp, gönüllülükle 1976 yılından beri iç içe olduğunu, o zamandan bu yana bu alanda bilinçli insan kaynağı eksikliğini hissettiğini, bazı üniversiteler bünyesinde yüz yüze sosyal girişimcilik ve sivil toplum alanında lisan ve yüksek lisans dersleri verdiğini, korona krizi sonrasında dünyanın hızla dijitalleşmesine paralel olarak fırsat eşitliği çerçevesinde dünyanın her yerinden insanların katılabileceği şekilde SÜRDÜRÜLEBİLİR YAŞAM değerlerini gözeten online gönüllülük okulunu başlatmaya karar verdiklerini ifade etti.

Projede eğitmen olarak yer alan Abdullah Oskay, kalkınmanın en önemli göstergesinin modern insan, hayvan ve çevre değerleri etrafında örgütlenen etkili bir sivil toplumdan geçtiğini bildiklerini, sivil toplum kuruluşlarında yöneticilik yaparken en büyük eksikliğin bu dünya için bir şeyler yapmak isteyen ama nereden başlayacağını bilemeyen insanlarla karşılaşmak olduğunu, insanların çoğunun sivil toplum kuruluşlarına giderek herhangi bir eğitim programına katılmadan gönüllü olabileceklerine inandıklarını, sivil toplumun da en az normal bir iş gibi eğitim, oryantasyon ve teknik bilgiler etrafında profesyonel bir şekilde yönetilmesinin önemli olduğunu belirtti.

Proje koordinatörü olarak görev yapan Meryem Aydın ise, projenin yalnızca online eğitim olarak görülmemesi gerektiğini, uygulama ve sinerji çalışmalarının da projeye dahil edildiğini, programa katılacakların seçtikleri örgütlerde gönüllülük yapmalarının da beklendiğini ifade etti. Aydın ayrıca proje kapsamında verilecek eğitimler ve video şeklinde hazırlanan ödevlerin de video kanallarında paylaşılacağını ve bu sayede ülkemizdeki sivil topluma ilişkin bilgi yayılımına da katkı sağlamak istediklerini belirti.

Projenin önümüzdeki dönemde internet sitesi ve sosyal medya hesapları da oluşturularak yaygınlaştırılmasına devam edilmesi hedefleniyor.

EFSANEVİ ADANA DEMİRSPOR – ADANASPOR REKABETİ VODAFONE TV’DE

Vodafone TV, futbolsever kullanıcıları için çok özel bir içeriğe evsahipliği yapıyor. Futbol dünyasının en büyük derbilerinden biri olan Adana Demirspor – Adanaspor rekabetini anlatan “Çukurova Ateşi” belgeseli Vodafone TV izleyicileriyle buluştu.

Vodafone’un dijital TV servisi Vodafone TV, futbolseverler için çok özel bir içerik sunuyor. RNZ Medya Grup tarafından hazırlanan 6 bölümlük “Anadolu’nun Futbol Efsaneleri” belgesel serisinin üçüncü bölümü “Çukurova Ateşi”, Vodafone TV’de izleyicilerle buluştu. Yönetmenliğini İlker Durmuş’un üstlendiği, Spor Spikeri Sabri Ugan’ın seslendirdiği belgeselde, futbol dünyasının en büyük derbilerinden biri olan Adana Demirspor – Adanaspor rekabetinin nasıl doğduğu anlatılıyor. Bir dünya derbisinin gizemini açıklığa kavuşturan belgeselde, Adana Demirspor ve Adanaspor’un efsanevi futbolcuları, yöneticileri ve tribündeki kahramanları anlatılırken, izleyicilere bu büyük mücadeleye her yönüyle tanık olma fırsatı sunuluyor. Belgeseli tüm Vodafone TV kullanıcıları seyredebiliyor.

Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Engin Aksoy, şunları söyledi:

“Vodafone TV servisimizle Türkiye’nin dört bir yanında müşterilerimize kaliteli TV ve video içeriğini kesintisiz olarak ve uygun fiyatla sunmaya devam ediyoruz. Bu kapsamda, tüm futbolseverleri ve özellikle Adanalı kullanıcılarımızı sevindirecek çok özel bir içeriğe evsahipliği yapıyoruz. Adanalı müşterilerimiz, futbol dünyasının en büyük derbilerinden biri olan Adana Demirspor – Adanaspor rekabetini anlatan ‘Çukurova Ateşi’ belgeselini Vodafone TV’de hiçbir ek ücret ödemeden izleyebiliyor. Vodafone olarak, müşterilerimizin hayatını kolaylaştıran ürün ve servislerle her zaman yanlarında olmaya devam edeceğiz.”

RNZ Medya Grup Başkanı Nedim Zeper ise şöyle konuştu:

“1 şehir 2 takım denince akla ilk gelenlerden biri onlar: Adana Demirspor ve Adanaspor… Sevdikleri şey futbol mu, tribün kültürü mü, yoksa tarih kitaplarını dolduran yıllar mı? Düşman mı onlar birbirine, yoksa rekabet ateşinde pişen gizli bir dostluk mu? Takımına duyduğu sevgiyi aile sevgisinden ayırmayanlar, tuttuğu takımı rüyalarında görenler, hiçbir şey için yapmayacakları çılgınlıkları bir çift renk uğruna yapanlar bu sevdayı anlatıyor ve Çukurova’nın en harlı ateşi bir kez daha alevleniyor.”

Binlerce seç-izle içerik

Vodafone TV, kullanıcılarına, 24 saate kadar geri alma özelliği ile 90’ı aşkın TV kanalını ve çoğunluğu film, dizi, belgesel ve çizgi filmden oluşan 6 binin üzerinde seç-izle içeriği akıllı telefonlarından, tabletlerinden, web’den ve Smart TV üzerinden izleme imkânı sunuyor. Google Play ve App Store online mağazalarından da erişilebilen Vodafone TV uygulaması, bugüne kadar 3 milyon kez indirildi.

Kazançlı ve dolu dolu alışveriş için “15 yıldır Cevahir’deyiz”

İstanbul Cevahir AVM’den 15. Yıla özel 50.000TL değerinde Param Kart

İstanbul Cevahir “15 yıldır Cevahir’deyiz” sloganıyla çıkışını yaptığı yeni kampanyasıyla 15. yılını kutluyor. 15-31 Ekim tarihleri arasında İstanbul Cevahir içindeki mağaza ve restoranlardan 150 TL’lik alışveriş yapan ziyaretçiler,  büyük bir çekilişe katılmaya hak kazanacak. Çekiliş sonucu 1 kişi 50.000 TL, 15 kişi 15.000 TL, 100 kişi 1.500 TL değerindeki Param Kart’ın sahibi olarak AVM içerisinde harcama yapabilecek.

Türkiye’nin metropolü İstanbul’un en merkezi lokasyonunda 15 yıldır ziyaretçilerine kusursuz bir alışveriş deneyimi sunan İstanbul Cevahir, yeni kampanyasıyla mutlu anılar biriktirmeye devam ediyor.  15 Ekim -31 Ekim tarihleri arasındaki kampanya kapsamında İstanbul Cevahir içindeki mağaza ve restoranlardan 150 TL’lik alışveriş yapan ziyaretçiler, 50.000 TL değerindeki Param Kart’a sahip olma şansı yakalıyor.

İstanbul Cevahir’in “15 yıldır Cevahir’deyiz” sloganıyla çıkışını yaptığı kampanyaya katılım için AVM içerisindeki mağaza ve restoranlardan minimum 150 TL’lik alışveriş yapılarak fişinin kayıt standına ibraz edilmesi gerekiyor. 12 Kasım tarihinde saat 11.00’da İstanbul Cevahir 1. kattaki etkinlik alanında noter huzurunda halka açık olarak yapılacak çekiliş sonucu 1 kişi 50.000 TL, 15 kişi 15.000 TL, 100 kişi 1.500 TL değerinde olan ve sadece İstanbul Cevahir’de geçerli Param Kart’a sahip olma fırsatını yakalıyor.  15 Ekim günü saat 10.00’da başlayıp 31 Ekim günü saat 22.00’da sona erecek kampanyayla her 150 TL’lik alışverişe bir çekiliş hakkı veriliyor