Teknoloji-ekonomi haberleri (05.10.2020)

Siber saldırılara karşı; “zor parola, üst düzey koruma”

Giderek artan siber saldırılar daha sofistike ve hedefe yönelik bir hal aldı. Özellikle son dönemdeki siber saldıralar büyük çaplı global şirketlerin ve hatta ülkelerin dahi ciddi maddi kayıplar yaşamasına sebep oldu. Birçok siyasetçi ya da sanatçı aynı saldırılar yüzünden itibar kaybına uğradı. Özetle, teknolojinin giderek daha da ulaşılabilir bir hal almasıyla birlikte bilgisayar korsanlarının kötü amaçlı yazılımları kullanarak yaptıkları saldırılar, siber güvenliğin hayatımızda ne kadar önemli olduğunu ortaya koyuyor. O halde ne yapmalı?

Her 10 kişiden 8’i parola güvenliğinden endişeli

World Economic Forum’un her yıl hazırladığı The Global Risk 2020 raporuna göre; siber saldırılar yüzde 76,1’lik oranla dünyada ilk 5 risk grubunda yer alıyor. Siber saldırılar daha yaygın hale geldikçe, zayıf parolalar ve kimlik doğrulama uygulamaları tarafından oluşan güvenlik açıkları, kimlik avı gibi saldırılara zemin hazırlıyor. Business Wire’da yayımlanan araştırmaya göre; kişilerin %51’i özel hayatlarında kimlik avı saldırısı geçirdiğini söylerken, %44’ü bu saldırıyı iş yerinde geçirdiğini söylüyor. Bu veriler, şirketlerin halen bu konuda yetersiz bilgiye sahip olduklarını gösteriyor. Çünkü her 4 kişiden yaklaşık 3’ü yinelenen parolalar kullanıyor ve bunların çoğu 5 yıl veya daha uzun süredir değiştirilmiyor.

Alt tarafı bir parola deyip geçmeyin

Bugün birçoğumuz için çok basit gibi görünen parola sıfırlama işlemleri, her kademeden şirket ve çalışanları için gereksiz zaman kaybı, motivasyon düşüklüğü ve hatta verimlilik azalması gibi sorunlara yol açabiliyor. PEAKUP Teknoloji CEO’su Ahmet Toprakçı, Yapabileceğimiz en doğru davranış daha kompleks, güçlü parolalara sahip olmak ve elbette siber tehditlere karşı farkındalığımızı arttırmaktan geçtiğinin altını çiziyor. Toprakçı, Ar-Ge merkezimizde Türk yazılımcılar tarafından geliştirdiğimiz Passgate ürünümüz sayesinde ülkemizde yaşanan parola sorunlarının önüne geçmeye çalışıyoruz. Türkiye’de yerli ve yabancı birçok kurum ve markaya hizmet veriyoruz. En sık karşılaştığımız sorun bireysel önlemlerin zayıflığı. Bunun sebebi, her parolanın çözüleceğine inanmamız ve kaderci duygularımıza yenilerek parolayla zaman kaybetmenin gereksiz olduğunu düşünmemiz. Temelde yatan bu sebebin tespiti ile geliştirdiğimiz PassGate, kişinin profiline uygun olarak ve hiçbir ekstra çaba ya da adaptasyon gerektirmeden SMS aracılığıyla çalışanların parolalarını kolayca sıfırlamasını sağlıyor. Ancak iş yerinde alınan önlemlerin yanı sıra bizler de özel hayatlarımızda tedbirli olmalıyız. Parola deyip geçmemeliyiz.” dedi.

“Her bir çalışandan yılda yaklaşık 200 TL tasarruf ediliyor”

Parola yönetimiyle zararın önüne geçmekle kalmayıp tasarruf bile edildiğini belirten Toprakçı, “Bir çalışan yılda ortalama 7 kez basit bir parola sıfırlama işlemi için IT birimiyle iletişime geçiyor. Bu durum hem IT çalışanı hem de diğer tüm çalışanlar için boşa harcanan zaman anlamına geliyor. Gelen bir parola yenileme talebini IT masalarının sıfırlaması ortalama 12 dakika. Mali bakımdan gerekli alt yapı sağlandığında bir parola sıfırlama maliyeti ortalama 70 Dolar. Yaptığımız çalışmalar gösterdi ki; parola belirleme, değiştirme ve sıfırlama sorunları çözülürse, her bir çalışandan yılda yaklaşık 200 TL tasarruf sağlanması mümkün. PassGate ile farklı sektörlerden onlarca firmaya yılda yaklaşık 10 milyon TL’lik bir tasarruf imkânı sunmuş olduk. PassGate’in mimarlarının Türk mühendisler olması bizim için ayrı bir gurur.”

Akbank UniChallenge’a 114 üniversiteden Türkiye geneli ve yurt dışından 685 öğrenci başvurdu

“NEDEN DİJİTAL?” SORUSUNA CEVAP ARADILAR

IAB tarafından Boğaziçi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nin desteğiyle 2015 yılından beri düzenlenen ve 3 yıldır Akbank’ın ana sponsorluğunda gerçekleşen Akbank UniChallenge+ Dijital Öğrenci İşleri Eğitim Kampı, Covid-19 nedeniyle UniChallengerlar ile bir kez daha online ortamda buluştu.

21 Eylül – 2 Ekim tarihleri arasında online olarak düzenlenen iki haftalık kampa Türkiye geneli ve yurt dışından yapılan 685 başvuru arasından IAB Eğitim Yürütme Kurulu tarafından 60 üniversite öğrencisi ve yeni mezun seçildi. Akbank tarafından belirlenen konu doğrultusunda hazırlanan sunumlar arasından ilk 3’e giren ekipler IAB üyesi firmalarda 1 aylık staj imkânı elde etti. Birinci olan ekip üyeleri aynı zamanda Hopi’nin Paracık ödülünün de sahibi oldu.

Programa yapılan 685 başvuru 48 şehir ve 114 üniversiteye yayıldı. Programa seçilen öğrencilerin 32’si İstanbul’dan, 8’i İzmir’den, 7’si Eskişehir’den, 6’sı Ankara’dan gelirken Antalya, Edirne, Kocaeli, Konya, Niğde, Sakarya ve Hollanda’dan birer öğrenci katıldı.

Üniversitelerin 3. ve 4. sınıfları ile yeni mezun öğrenciler UniChallenge’da geçirdikleri iki hafta boyunca Dijital’i sektör profesyonellerinden dinleyerek sektörü yakından tanıdı. Eğitim boyunca yapılan oturumlar sayesinde başarılı vaka örneklerini incelediler, sektörün önde gelen isimleriyle sohbet etme imkanı buldular. Böylece “Dijital Reklamcılık” alanındaki kariyer imkânlarına nasıl ulaşılabileceklerinin yollarını keşfettiler. Eğitim kampına katılanlar, derslerin yanı sıra aynı zamanda mentorlarıyla birlikte altı kişilik gruplar halinde sunumlarını hazırladılar.

Yapılan sunumlar sonrası 10 grup arasından seçilen ilk 3 ekip üyeleri:

Birinci Ekip – Grup5

Elif Oğuz – Akdeniz Üniversitesi

Oğulcan Patlar – Marmara Üniversitesi

Sahil Şensöz – Boğaziçi Üniversitesi

Serkan Horasan – Anadolu Üniversitesi

Şevval Pınar Güler – Dokuz Eylül Üniversitesi

Zeynep Sıla Karataş – Kadir Has Üniversitesi

Mentor: Sinan Çilek

İkinci Ekip:

Doruk Uygunlar – Başkent Üniversitesi

Elif Sırtlayan – İstanbul Üniversitesi

İdil Şentürk – Anadolu Üniversitesi

Oğuz Zeybek – Boğaziçi Üniversitesi

Sena Kaya – Kocaeli Üniversitesi

Tuğba Akçay – Yıldız Teknik Üniversitesi

Mentor: Maral Engür

Üçüncü Ekip:

Aslıhan Murat – İstanbul Üniversitesi

Defne Tural – Özyeğin Üniversitesi

Eda Yalçıner – Dokuz Eylül Üniversitesi

Emrehan Eralp – Beykent Üniversitesi

Ramazan Hazır – Boğaziçi Üniversitesi

Zeynep Buse Şogur – Anadolu Üniversitesi

Mentor: Ceylan Cangül

Katılımcılardan bazıları program ile görüşlerini şu sözlerle paylaştı:

Denis Donikyan / Bahçeşehir Üniversitesi: “İki haftada dijital pazarlamanın okulunu okuduk ve mezun olduk diyebileceğim kadar büyük kazanımlarımız oldu; ancak benim UniChallenge denildiğinde aklıma ilk gelecek şey sanıyorum uzaktan uzağa dahi olsa kurduğum arkadaşlıklar olacak. Özellikle yeni normale ayak uydurmakta, evden çıkmakta hala zorlanan benim için Unichallenge; eğitimin yanı sıra sosyalleşmenin de en keyifli yollarından biri oldu. Farklı şehirlerden o kadar güzel insanlarla tanışıp kaynaştım ki bunun benim için yeri paha biçilemez değerde. Yıllar sonra bile bir araya gelebileceğim, daima iletişimde olacağım kişileri hayatıma kattığı için Unichallenge’a çok ama çok teşekkür ederim!”

Emrehan Eralp / Beykent Üniversitesi: “UniChallenge benim için dünyanın en büyük sürprizi oldu. Hayatımda ilk defa, takımımla eşleştiğim andan itibaren sabah 12 akşam 12 toplantı yapmaktan yorulmadım, enerjik uyandım enerjik yattım, müthiş arkadaşlıklar edinildi. Bir daha olsun bir daha girerim. Mentorlarla oluşan bağ ve arkadaşlık paha biçilemez. Müthiş!”

Ilgın Nehir Ağca / Galatasaray Üniversitesi: “Çok yoğun, yorucu ama verdiğim emeğin ve vaktin karşılığını yüzde yüz aldığım bir 2 haftaydı. Sektöre dair çok önemli isimlerden çok önemli bilgiler kaptım. Kariyer olarak ilerlemek istediğim yol için de bana çok iyi bir rehber oldu. UniChallenge beni motive etti, bana yol gösterdi, sektöre dair beni heyecanlandırdı ve hırslandırdı. Bir sürü şey öğretti ama öğrenecek daha ne kadar çok şeyim olduğunu gösterdi. Daha fazlasını öğrenmek için sektöre girmeye can atıyorum. “

Mertcan Yükselsin / ODTÜ:UniChallenge benim gözümde hem eğlendiğim hem öğrendiğim, sektörü tanımama olanak sağlayan yeni yüzlerle tanışmaktı diyebilirim. Bu sayede becerilerimi, yeteneklerimi reklamcılık, ajans gibi ortamlarda nasıl şekillendirmem gerektiğini öğrenmiş oldum. UniChallenge benim için gerçekten ‘eşsiz’ bir tecrübeydi!”

Sena Kaya / Kocaeli Üniversitesi: “UniChallenge aslında çok sevdiğiniz bir filmi izlemek veya kitabı okumak gibi. Hem hayatınıza dokunuyor hem de zaman geçse de hep hatırlamak yeniden izlemek, okumak istiyorsunuz. Programda olan eğitmenlerimizin anlattığı bilgiler benim için çok değerliydi.

Kariyerimde ilerlerken arkama dönüp baktığım da İyi ki katılmışım diyeceğim sayılı şeylerden biri olduğuna inanıyorum.”

Serkan Horasan / Anadolu Üniversitesi: “İki haftalık eğitimin ardından öğrendiklerimi yansıtabileceğim bir kampanya yaratmak harika bir deneyimdi. Gerçek bir markaya gerçek bir brief’le çalışıyor olmak, beni sektörden biriymişim gibi hissettirdi. Bana bu fırsatı veren herkese teşekkür ediyorum.”

Android Akademi’de San Francisco için yarışan 17 takım sürece online eğitimlerle devam ediyor
Google Türkiye ve Girişimcilik Vakfı; BTK desteği ile Türk Hava Yolları, General Mobile ve İTÜ Arı Teknokent sponsorluğunda, üniversitede okuyan öğrenciler için ikinci kez hayata geçirilen, gençlerin toplumsal sorunlara yenilikçi ve dijital çözümler geliştirmelerini hedefleyen Android Akademi’de seçilen 17 takım, online eğitimler alarak programa devam ediyor.
Google ürünleri ve Android teknolojisiyle; eğitim, tarım, siber güvenlik, afet ve sağlık konularında yaşanan toplumsal sorunlara teknolojik çözümler üreten uygulamaların geliştirilmesi hedeflenen Android Akademi programına 431 takım başvurdu. Programın ilk ayağının kazananlarından Bluedot.co, Car4Future ve Sensgreen girişimlerini ve ekiplerini büyütmeye devam ediyor. Bluedot.co, Growth Circuit’tan ön yatırım aldı; Car4Future, Avrupa’da çalışmalarını yaygınlaştırdı; Sensgreen ise EPDK ve ELDER tarafından düzenlenen Utility Day Girişimcilik Programında ilk üçe girdi ve ödüle layık görüldü.
Bu seneki başvuruların arasından ise üçü COVID-19 sorunlarına çözüm olmak adına sağlık, afet, siber güvenlik, tarım ve eğitim kategorilerinde toplam 17 takım seçildi.
Pandemi süreciyle birlikte tüm eğitim süreçleri dijital platformlara taşınan Android Akademi programında Ankara, Antep, Eskişehir, İstanbul, İzmir, Kayseri, Kocaeli, Konya, Maraş ve Sakarya’dan seçilen 17 takım, fikirlerini iş modeline dönüştürme yolculuğunda kendilerine destek olacak eğitimleri online olarak alıyor. Google eğitmenleri tarafından Android yazılımı ve Google ürünleri hakkında mayıs ayında online teknik eğitimlerini tamamlayan katılımcılar, temmuz ayı içinde yalın girişim eğitimleri, iş modeli üretimi, müşteri görüşmeleri, prototipleme, deneyim doğrulama, sunum eğitimleri olmak üzere online girişimcilik eğitimlerini tamamladılar. Sonraki sürece mentorluk desteği ve sunum eğitimi alarak devam eden katılımcılardan finale kalanlar ekim ayında yapılacak Demo Day’de iş fikirlerini büyük jüriye sunma şansı elde edecekler.
Kazanan takımlar, hem San Francisco’ya gidecek hem de İTÜ ARI Teknokent’te verilecek inkübasyon ödülünün sahibi olacak.
Bu yıl ikincisini hayata geçirmekten mutluluk duyduklarını söyleyen Türkiye Girişimcilik Vakfı Genel Müdürü Mehru Aygül; “Android Akademi ile amacımız girişimcilik heyecanı ile yola çıkmak isteyen, tarım, eğitim, sağlık, ciber güvenlik ve afet konularında öne çıkan sorunları çözmek için kendi girişimlerini kurmak isteyen gençleri desteklemek. Android Akademi sadece bir girişimcilik programı değil. Katılımcılarının hem yeni networkler edinebilecekleri hem de girişimcilik yolculukları boyunca desteklenecekleri bir destek mekanizması. Hem Girvak olarak biz hem de program ortaklarımız, gençlerin desteklenmesi ve girişimcilik ile toplumsal sorunları dönüştürmeleri için onlarla ile birlikte çalışmaktan çok mutlu ve heyecanlıyız. ” dedi.
“İçinde bulunduğumuz pandemi dönemi iş gücünün ve ekonominin dijitalleşmesinin gerekliliğini ve teknolojik araçların önemini bir kez daha bizlere gösterdi. Android Akademi sayesinde gençlerimiz, değişen dünyanın yeni sorunlarına Google ürünleri ve Android teknolojileriyle yenilikçi çözümler bulurken, Google olarak ülkemizdeki girişimcilik kültürünü desteklemek için çalışıyoruz” diyen Google Türkiye Kamu İlişkileri Müdürü Pelin Kuzey, akademinin ikinci ayağında kullanıcılar için kolay ve erişilebilir ürünler, uygulamalar geliştirmenin bu yılın ana teması olacağının altını çizdi.
Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı M. İlker Aycı, “Ülkemizin milli bayrak taşıyıcı havayolu olarak, birincisi 2017 yılında gerçekleşen ve toplumsal sorunlara yenilikçi ve dijital çözümler geliştirmelerini amaçlayan Android Akademi’ye bu yıl da destek vermeye devam ediyoruz. Pandemi dönemi ile birlikte önemi giderek artan baştasağlık olmak üzere birçok sektörde, girişimciliğe olan ihtiyaç da artıyor. Artık hijyen,havacılık sektöründe yolcularımızın tercihlerini etkileyen en önemli faktörlerden biri haline geldi. İnanıyorum ki gençlerimiz bu girişimcilik ruhuyla birbirinden önemli sektörlerde toplumsal sorunların çözümüne büyük katkı sağlayacaklar” açıklamasında bulundu.
General Mobile Genel Müdürü Muzaffer Gölcü, “General Mobile olarak Android Akademinin kurulduğu ilk günden itibaren orjinal ve cesur fikirleri olan gençlerimize elimizden gelen desteği vermekten çok mutluyuz. Bu yıl online gerçekleşen ve çalışmalarını bir adım daha ileriye götürerek geleceği yazmaya başlayan yeni takımlara başarılar dilediğini belirtti.
İTÜ ARI Teknokent Pazarlama ve İş Geliştirme Direktörü Arzu Eryılmaz ise; “Türkiye’ye girişimcilik kültürünü yayma ve ülkemizden çıkacak teknolojik girişimleri destekleme konusunda üstlendiğimiz misyonun bir parçası olarak Android Akademi’nin paydaşları arasında yer almaktan mutluluk duyuyoruz. Bugüne kadar binlerce girişimin başarı hikayesine şahitlik ettiğimiz İTÜ Çekirdek Kuluçka Merkezimizde, kazanan takımlara destek olmak için sabırsızlanıyoruz” dedi.

Ege İhracatçı Birlikleri ve Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri dijitalleşmede ortak hareket edecek

Pandemi sonrasında baş döndürücü bir hızla gelişen dijitalleşme, yeni iş birliklerine zemin hazırladı.

Dijital ortamda Türkiye’nin ilk fuarına imza atan Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) ile düzenlediği eğitimlerle e-ticaret alanında donanımlı dış ticaret uzmanı yetiştiren Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri (GAİB) dijital ortamda yaptıkları çalışmalarda güçbirliğine gitme kararı aldı.

GAİB Koordinatör Başkanı A. Fikret Kileci, Ege İhracatçı Birlikleri’ni ziyaret etti. Ziyarette iki kurumun dijitalleşme çalışmaları ve gelecek dönemde yapılabilecek iş birlikleri görüşüldü.

EİB ve GAİB’in ilk iş birliği 13-15 Ekim 2020 tarihlerinde Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin düzenleyeceği Shoedex2020 Fuarı olacak. Birlikteliğin ikinci halkasının ise; Ege İhracatçı Birlikleri’nin 23-27 Kasım 2020 tarihlerinde düzenleyeceği Türkiye’nin ilk Gıda Sanal Fuarı-The Fource olması planlanıyor.

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, geleneksel ihracatta konteynırla yapılan ihracatın günümüzde ürün bazına dönüştüğünü, ihracatçı firmaların bu sürece uyum sağlamaları için organizasyon yapılarını güncellediklerini kaydetti.

Pandemi döneminde insanlığın e-ticarete kayışının çok hızlandığına işaret eden Eskinazi, “E-ticaret platformlarında ürünü satılan ihracatçılarımızın ürünlerini 24 saat içerisinde ABD’deki tüketiciye ulaştıracağı bir sistemi hayata geçirmemiz gerekiyor. Türk Lojistik Merkezleri bu altyapının oluşmasına büyük katkı sağlayacak” diye konuştu.

GAİB, 300 kişilik e-ticaret uzmanı yetiştirdi

İhracatçı firmaların e-ticaret departmanlarında istihdam edecek personel bulma konusunda sorun yaşamamaları için Gaziantep’de e-ticaret kursları düzenledikleri bilgisini veren GAİB Koordinatör Başkanı Fikret Kileci, bu eğitimler sonrasında 300 kişilik bir e-ticaret uzmanı sayısına ulaştıklarını, bu kişilerin yüzde 80’inin Türkiye’nin ihracat ailesine katıldığını dile getirdi.

Türkiye’de ve dünyada ticaretin formunun değiştiğinin altını çizen Kileci, “Dijital pazarlama salgın sürecinde başdöndürücü bir hızla gelişti. Pandemi öncesinde e-ticaret yapılan kredi kartı sayısı 4,5 milyon iken, bugün 11 milyona ulaştı. Gıda sektöründe e-ticaret kanallarında yüzde 46 ciro artışı oldu. Karlılık perakende satışta. Mikro üretim yapan ve ihracat yapan firma sayısının artması için çalışıyoruz” şeklinde konuştu.

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi’nin ev sahipliği yaptığı ziyarete, Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Erkan Zandar, Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Sertbaş ve Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği Başkanı Bedri Girit katıldı.

Lider sektör, bu yılın aylık bazdaki en yüksek ihracatına ulaştı  Otomotiv ihracatı eylülde  2,6 milyar dolara çıktı

 Türkiye otomotiv endüstrisi, eylülde bu yılın aylık bazdaki en yüksek ihracat rakamına ulaştı. Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) verilerine göre otomotivin eylül ayı ihracatı yüzde 0,5 artışla 2 milyar 605 milyon dolar oldu. Türkiye ihracatında yeniden ilk sıraya yerleşen endüstrinin, toplam ihracattan aldığı pay da yüzde 17,5 oldu. Otomotiv sektörünün ocak-eylül dönemi ihracatı ise pandemi nedeniyle bir önceki seneye göre yüzde 24 düşüşle 17,1 milyar dolar oldu.

 OİB Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik: “Eylülde gerçekleştirdiğimiz 2,6 milyar dolar ihracatla, lider olduğumuz 2019 yılının aylık ortalama ihracatını da geçmeyi başardık. Ürün grubu bazında da tedarik endüstrisinde yüzde 5,5, eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar ihracatında da yüzde 12 artış kaydettik” dedi.

 Türkiye otomotiv endüstrisi, eylülde bu yılın aylık bazdaki en yüksek ihracat rakamına ulaştı. Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) verilerine göre Türkiye otomotiv endüstrisinin eylül ayı ihracatı bir önceki senenin aynı dönemine göre yüzde 0,5 artışla 2 milyar 605 milyon dolar oldu. Türkiye ihracatında yeniden ilk sıraya yerleşen endüstrinin, toplam ihracattan aldığı pay da yüzde 17,5 oldu. Otomotiv sektörü, ocak-eylül döneminde ise bir önceki seneye kıyasla pandemi nedeniyle yüzde 24 düşüşle 17,1 milyar dolar ihracat gerçekleştirdi.

OİB Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik, “Eylülde gerçekleştirdiğimiz 2,6 milyar dolar ihracatla lider olarak bitirdiğimiz 2019 yılının aylık ortalama ihracatı olan 2,55 milyar dolar seviyesini de geçmeyi başardık. Ürün grubu bazında da tedarik endüstrisinde yüzde 5,5, eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar ihracatında da yüzde 12 artış kaydettik” diye konuştu.

Tedarik endüstrisi ihracatı yüzde 5,5 arttı

Eylülde ürün grupları bazında Binek Otomobil ihracatı yüzde 7 azalarak 899 milyon dolar olurken, Tedarik Endüstrisi ihracatı yüzde 5,5 artarak 979 milyon dolar, Eşya Taşımaya Mahsus Motorlu Taşıtlar ihracatı yüzde 12 artarak 489 milyon dolar ve Otobüs-Minibüs-Midibüs ihracatı da yüzde 2 artarak 159 milyon dolar oldu.

Tedarik Endüstrisinde en fazla ihracat yapılan ülke olan Almanya’ya ihracatta yüzde 13 oranında bir artış görülürken, yine önemli pazarlardan Romanya’ya yüzde 34, İtalya’ya yüzde 25, İspanya’ya yüzde 74 ve Polonya’ya yüzde 19 artış kaydedildi. Slovenya ve Hollanda’ya ise yüzde 14’er ve İran’a da yüzde 66 düşüş yaşandı.

Binek otomobillerde önemli pazarlardan Fransa’ya yüzde 14, Birleşik Krallık’a yüzde 35, Polonya’ya yüzde 48, İsrail’e yüzde 53, ABD’ye yüzde 39 ve Mısır’a yüzde 67 ihracat artışı yaşandı. Buna karşılık yine önemli pazarlardan İtalya’ya yüzde 59, İspanya’ya yüzde 46, Almanya’ya yüzde 19, Slovenya’ya yüzde 21 ve Hollanda’ya yüzde 68 düşüş görüldü.

Eşya Taşımaya Mahsus Motorlu Taşıtlarda ise en önemli pazar Birleşik Krallık’a yüzde 99, yine önemli pazarlardan İtalya’ya yüzde 24, Fransa’ya yüzde 54, Belçika’ya yüzde 55 ihracat artışı, Slovenya’ya yüzde 22, Hollanda’ya yüzde 61 ve Almanya’ya da yüzde 59 düşüş oldu.

Otobüs-Minibüs-Midibüs ürün grubunda ise Fransa’ya yüzde 49, Almanya’ya yüzde 42 ihracat artışı ve Azerbaycan-Nahçıvan’a da yüzde 99 ihracat düşüşü görüldü.

Almanya’ya yüzde 1 düşüş, Fransa’ya ise yüzde 20 artış

Eylülde ülkeler bazında en büyük pazar olan Almanya’ya ihracat yüzde 1 gerileyerek 334 milyon dolar olurken, Fransa’ya da yüzde 20 artışla 305 milyon dolar ihracat yapıldı. Birleşik Krallık’a ihracat yüzde 42 artarak 282 milyon dolar olurken, İtalya’ya yüzde 18, İspanya’ya yüzde 21, Slovenya’ya yüzde 23, Hollanda’ya yüzde 51 düşüş, Polonya’ya yüzde 25, Belçika’ya yüzde 15,5 Romanya’ya yüzde 14, İsrail’e yüzde 37, Fas’a yüzde 24 ve Mısır’a yüzde 41 artış yaşandı.

AB’ye ihracat yüzde 1 arttı
Eylülde ülke grubu bazında Avrupa Birliği Ülkelerine ihracat yüzde 1 artışla 1 milyar 995 milyon dolar oldu. İhracattan yüzde 76,6 pay alan AB Ülkeleri yine ilk sırada yer aldı. Okyanusya Ülkelerine ihracatta da yüzde 63 artış yaşandı.

Otomotiv Yetkili Satıcıları Derneği (OYDER) Başkanı Murat Şahsuvaroğlu’nun 2020 yılının ilk 9 ayı için sektör değerlendirmesi:

Eylül ayındaki 90 bin 619 adetlik otomobil ve hafif ticari araç satışı ile bir rekora imza atılmıştır. Yılın ilk 9 ayında toplamda 493 bin 621 adetlik satışla otomotiv pazarı bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 75,47 oranında bir büyüme göstermiştir.

Eylül ayında gelen 90 bin 619 adetlik satış son 20 yılın en yüksek rakamı. Pazarın 1 milyonlu adetlerde seyrettiği dönemlerde bile eylül aylarında 85-86 bin civarında rakamlara ulaşılırdı. Ağustos’ta satış adedi 61 bin 533 olmuştu. Ağustos ayında fabrikaların 2-3 hafta kapalı olması münasebetiyle ağustos rakamları biraz düşük gerçekleşmişti, bunu da göz önünde bulundurmakta fayda olduğunu düşünüyorum.

Pandemi etkisiyle otomotivin, lojistik sektörüyle beraber mart ve nisan aylarında bir miktar küçülmeye başladığını görmüştük. Fakat haziran ayında yüzde 0,49’luk faiz oranlarıyla kamu bankalarının sektörü desteklemeleriyle birlikte otomotivde tekrar yükselişe geçildi. 30 Ağustos tarihinde ise otomotivde bir matrah güncellemesiyle birlikte ÖTV artışı geldi. Matrah güncellemesinin de şu andaki satışlara baktığımızda güncellenen matrahın yerli araca bir miktar yaradığını görüyoruz. ÖTV’nin yüzde 60’tan 80’e çıkmasıyla yerli üretimin rakamı yüzde 51,72 seviyelerinde seyrediyor. Türkiye’de üretilen araçların payının yükseldiğini de gözlemliyoruz.

Pazar 750 bini bulabilir

Son çeyreğe girdiğimiz bu dönemde yeni kısıtlamaların gündemde olmayacağını düşünerek pazarın bundan sonraki dönemde de daha iyi olacağı yönündeki görüşlerimizi korumaktayız. Bu yılın, haziran, temmuz, ağustos ve eylül temposuyla devam etmesiyle 750 bin adetlik seviyelerde tamamlanacağını öngörüyoruz. Bir süredir yaşanan bulunurluk sıkıntısının kısmen de olsa giderilmeye başlamasının satışlara daha da katkı yapmasını bekliyoruz. Bunun yanında ülkemizde satılan otomobillerin yüzde 60’ı ithal. Şu durumda fabrikaların tam kapasiteyle olmasa da yavaş yavaş normal seviyelerine ulaşmasıyla birlikte tedarik ile ilgili sıkıntının da yakında bitmesini bekliyorum. Şu an müşteri taleplerine hemen karşılık veremiyoruz ve bekleme süresi oluşuyor. Ancak bekleme süreleri de yeniden makul seviyelere ulaşmaya başladı.

UİB’DEN EYLÜLDE YÜZDE 3,5 ARTIŞLA 2,7 MİLYAR DOLAR İHRACA

Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB) eylül ayında bir önceki senenin aynı dönemine göre yüzde 3,5 artışla 2,7 milyar dolar ihracata imza attı. UİB çatısı altında yer alan beş sektörel birliğin tamamı eylül ayını ihracat artışı ile kapattı. TİM’in açıkladığı “Türkiye’nin ilk 1000 İhracatçısı-2019” listesinde 88 firması bulunan UİB’in son 12 aylık dönemdeki ihracatı ise 26,3 milyar dolar olarak gerçekleşti.

UİB Koordinatör Başkanı Baran Çelik: “Pandeminin olumsuz etkilerinden yavaş yavaş çıkıyoruz. Salgının yeniden yükselişe geçtiği bir dönemde sanayicimize büyük bir moral ve motivasyon olan bu gelişme, yılın son çeyreğinin de başarıyla geçmesi yönünde bize umut oldu. Ülkemizin üretim ve ihracat üslerinden Bursa’mıza ve ülkemizin tüm ihracatçılarına bu güzel tablo için gösterdikleri katkı ve fedakârlık nedeniyle minnettarız” dedi.

Türkiye’nin Genel Sekreterlik bazında en fazla ihracat yapan ikinci birliği olan Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB), eylül ayında geçen senenin aynı dönemine göre yüzde 3,5 artışla 2,7 milyar dolar ihracata imza attı. UİB çatısı altında yer alan beş sektörel birlik de eylül ayını ihracat artışı ile kapattı. Türkiye İhracatçılar Meclisi tarafından açıklanan “Türkiye’nin ilk 1000 İhracatçısı-2019” listesinde 88 firması bulunan UİB’in, son 12 aylık dönemdeki ihracatı ise 26,3 milyar dolar olarak gerçekleşti.

Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB) Koordinatör Başkanı Baran Çelik, “Veriler de gösteriyor ki pandeminin olumsuz etkilerinden yavaş yavaş çıkıyoruz. İhracatın oldukça zorlaştığı bu süreçte firmalarımız sorumluluk bilinciyle yüksek performans sergilemeye ve ihracatı artırarak ülke ekonomisine ciddi katkılar sağlamaya devam ediyor. Salgının yeniden yükselişe geçtiği böyle bir dönemde sanayicimize büyük bir moral ve motivasyon kaynağı olan gelişme, yılın son çeyreğinin de başarıyla geçmesi yönünde bize umut oldu. Ülkemizin üretim ve ihracat üslerinden Bursa’mıza ve ülkemizin tüm ihracatçılarına bu güzel tablo için gösterdikleri katkı ve fedakârlık için minnettarız, kendilerine teşekkür ederim. İhracata, istihdama ve katma değerli üretime daha fazla yoğunlaşarak hedeflerimiz doğrultusunda çalışmalarımızı sürdüreceğiz” diye konuştu.

OİB’in ihracatı 2,3 milyar dolar

Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) eylül ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 2,2 artışla 2 milyar 329 milyon dolar ihracat gerçekleştirdi. OİB’in geriye dönük 12 aylık performansı ise 22,2 milyar dolar olarak açıklandı.

UTİB’in ihracatı eylülde 96,7 milyon dolar

Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB), eylül ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre 2,5 artışla 96,7 milyon dolar ihracata imza attı. UTİB’in geriye dönük 12 aylık dönemdeki ihracatı ise 1 milyar 24 milyon dolar olarak gerçekleşti.

UHKİB’den eylülde 75,3 milyon dolarlık ihracat

Eylülde geçen yılın aynı ayına oranla yüzde 28 artış gösterip 75,3 milyon dolar ihracat gerçekleştiren Uludağ Hazır giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği’nin (UHKİB) geriye dönük 12 aylık dönemdeki ihracatı ise 688,4 milyon dolar oldu.

UMSMİB’in ihracatı eylül ayında 21 milyon dolar

Eylül ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 32 artışla 21 milyon dolar ihracat yapan Uludağ Meyve Sebze Mamulleri İhracatçıları Birliği (UMSMİB), geriye dönük 12 aylık dönemde ise 172,6 milyon dolar ihracat gerçekleştirdi.

UYMSİB’ten eylülde 19,1 milyon dolar ihracat

 Eylül ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 17,1 oranındaki artışla 19,1 milyon dolar ihracat gerçekleştiren Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB), geriye dönük 12 aylık dönemde ise 139 milyon dolar seviyelerinde dış satışa imza attı.

UİB üzerinden ihracat kaydı yapılan ve ‘diğer’ başlığı altında listelenen sektörlerin ihracatı ise eylül ayında 195,4 milyon dolar olarak açıklandı.

DSÖ’nün sağlıklı ürünler listesindeki kuru üzüm, kayısı ve incire pandemi döneminde talep arttı

Dünya Sağlık Örgütü’nün sağlıklı ürünler listesine yer alan kuru üzüm, kuru kayısı ve kuru incire pandemi döneminde talep artışı oldu. Kuru meyve sektörünün muhteşem üçlüsü üzüm, kayısı ve incir ihracatı 2019/20 sezonunda, 414 bin 878 ton karşılığı, 1 milyar 5 milyon dolara ulaştı.

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Birol Celep, Türkiye’nin ihracatında dünya lideri olduğu, kuru meyve sektöründe muhteşem üçlü olarak tanımlanan çekirdeksiz kuru üzüm, kuru kayısı ve kuru incirde 2019/20 sezonunda 1 milyar dolar barajını geçmenin mutluluğu yaşadıklarını dile getirdi.

Başkan Celep, 2019/20 sezonunda 414 bin 878 ton üzüm, incir ve kayısıyı 120 farklı ülkeye göndererek milyarlarca insanın pandemi döneminde bağışıklık sisteminin güçlenmesine katkı sağladıklarının altını çizdi.

Çekirdeksiz kuru üzümde 2019/20 sezonunda, 248 bin 309 ton kuru üzüm ihracatı karşılığı 509 milyon 940 bin dolar döviz geliri elde ettikleri bilgisini veren Celep, “Türkiye, Temmuz sonunda sonuçlanan kuru kayısı sezonunda 96 bin 777 ton kuru kayısı ihraç ederken karşılığında 253 milyon 392 bin dolarlık döviz gelirini hanesine yazdırdı. 30 Eylül’de 2019/20 sezonu sona eren kuru incirin ihracatı 69 bin 791 ton karşılığı 241 milyon 865 bin dolara ulaştı. 2018/19 sezonunda kuru üzüm, kayısı ve incir ihracatımız 411 bin ton karşılığı 996 milyon dolar olmuştu. Bu sezon Türkiye’nin ihracatında yüzde 11’e varan daralmanın yaşandığı süreçte kuru meyve ihracatımızın artıya geçmesine katkı sağlayan tüm ihracatçılarımıza emeklerinden dolayı teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

İngilizler, beş çayında Türk üzümlü kekleri tercih etti

Ege İhracatçı Birlikleri verilerine göre; Türkiye’nin 509 milyon 940 bin dolarlık kuru üzüm ihracatının yüzde 80’i Avrupa Birliği ülkelerine yapılırken, İngiltere 154 milyon 740 bin dolarlık taleple zirvede yer aldı. İngilizler, klasik beş çaylarının yanında Türk üzümlü kek tercih etti.

Almanya, 59 milyon 800 bin dolarlık Türk üzümü ithalatıyla listede ikinci sırada yer alırken, Hollanda 49 milyon 232 bin dolarlık çekirdeksiz kuru üzüm talebinde bulundu. Bu ülkeleri 36 milyon dolarla İtalya ve 32 milyon dolarla Fransa takip etti.

Avrupa Birliği dışında Türkiye’den çekirdeksiz kuru üzüm ithal eden ülkelerin başında 25,7 milyon dolarlık tutarla Avustralya gelirken, Japonya 13,1 milyon dolarlık Türk üzümü tercih etti.

Kuru kayısıyı en çok Amerikalılar tercih etti

Türkiye’den kuru kayısı ihracatında listenin başında 35,5 milyon dolarlık tutarla ABD yer aldı. Almanya, 24 milyon dolarlık, Fransa ise; 22,5 milyon dolarlık Türk kayısısı talep etti. Türkiye’den kuru kayısı ihracatında; İngiltere, Brezilya, Rusya ve Avustralya öne çıkan diğer ülkeler oldu.

Cennet meyvesi kuru incir ihracatı 70 bin tona ulaştı

Tüm semavi dinlerde kutsal meyve olarak tanımlanan cennet meyvesi kuru incirin ihracatı 2019/20 sezonunda 69 bin 791 ton karşılığı 241 milyon 865 bin dolar oldu. Sezon başında ortaya konulan 70 bin ton ihracat hedefine ulaşıldı.

Almanya, 34 milyon 703 bin dolarlık kuru incir talebiyle adını zirveye yazdırırken, Fransa, Türkiye’den 33 milyon 782 bin dolar kuru incir ithal etti. Amerika Birleşik Devletleri ise; 33 milyon 242 bin dolarlık kuru incir talep etti.