Tarih unutmayacak.. (1) (Köşe yazısı 05.07.2019 Kayseri Star Haber Gazetesi)

DAVUT GÜLEÇ

GAZETECİ

davutgulec@hotmail.com

Sürekli yazdım, yazmaya da devam edeceğim.

Tarih bu Suriyeliler konusundaki politikayı, verilen destek ve tavizleri affetmeyecek.

***

Dün ki gazetelerde ve yurdun büyük bölümünde, bugüne kadar Suriyelilerin karıştıkları ‘akıllara durgunluk veren’ şeytanı olaylar herkesin dikkatini çekiyor ama ‘oy dilencileri’ bu politikada ısrar ediyor.

En basitinden Kayseri’nin Argıncık semtinde kurulan eczane ve kaçak muayenehane.

Geldikleri günden bu güne şehrin büyük bölümünü işgal eden Suriyeliler, artık mahalle isimlerini bile kendi aralarında değiştiriyor. Yakında, Gaziantep, Şanlıurfa, Hatay’daki gibi ‘Biz burada çoğunluktayız, sizi istemiyoruz’ derlerse şaşırmayın. İşi o kadar azıttılar.

Kaçan Suriyelinin eczanesinde çıkan ilaçların bazıları kaçak ve cinsel haplar. Diğerleri, devletin kurumlarından alınıp, oraya getirilip ucuza satılanlar. Yani Devletin hastanesinden, doktorlarından ‘hastayım’ diye alınıp, orada ticareti yapılanlar. El insaf tabi. Bazı eczaneler bu yüzden Suriyelilere ilaç bile satmak istemiyor. Ama bunu bizim meslekten kaç kişi duyuyor ki?

***

Daha önce yazdım yine yazacağım.

Mağdur, mazlum, bizde ensar ayağına Suriyeliler başta olmak üzere, kaçak azınlıklara yapılan yardımların iyice ticareti başladı. Başta ekmek, kömür, giyecek, gıda olmak üzere aklınıza ne gelirse hepsinin ticaretini yapıyorlar. Argıncıktaki eczanenin yanı sıra geldikleri günden bu güne Eskişehir bağlarındaki  ‘kaçak eczane, muayenehane, kırık-çıkıkçı, iddialar doğru ise doğumhanelerle ilgili iddialara hergün yenileri ekleniyor. Zaten bir ara, bu kişiler o kadar işi ileri götürdü ki, ‘kırık-çıkık, bel fıtığı, bilmem ne tedavisi’ diye pankartlar, afişler bile astılar. Şimdi de elden ele kartvizitler dolaşıyor.

***

Basit bir iki olay anlatayım.

Kayseri’deki hastaneleri en iyi kullananlar, bu ülkenin öz vatandaşları değil Suriyeliler. Şimdi  hastanelere erken gidip sıra alarak birbirlerine satıyorlar.

***

5-6 çocuğu olanlar, doğumdan belli süre geçtikten sonra kaçıncı eşi yeniden hamile kalmayınca ‘neden hamile kalmadı doktor’ diye hesap soruyor.

***

Çoğu Suriyeli geldikleri bölgeden getirdikleri hastalıklar ile dikkat çekiyor. Bunlardan biri, çocukların anamoli doğuma neden olmaları. Bunun ticaretini yapan Suriyelilerde çoğaldı. Neymiş efendim ‘Türk doktorun hatası sonucu’ymuş. Dava açıyorlar, avukat tutuyorlar. Bunu Devletimiz bilmiyor mu, görmüyor mu? Bu hainleri daha bizim ülkemizde niye besliyorlar anlamıyorum.

***

Beraberinde getirdikleri başta kızamık olmak üzere kendilerine özgü bir çok mikrop ve hastalık gizleniyor. Türk milletinden ve Türkiye’de yaşayanlardan bu gerçekler neden gizleniyor, amaçları ne kimse anlamıyor?

***

Vergisiz, primsiz işyeri açan Suriyeliler, kaçak altın ve kaçakçılıkta da, dolandırıcılıkta da, izdivaç evliliklerinde de meşhur. Bol bol yuva yıkıyorlar. Özellikle iki çocuklu genç Suriyeli bayanlar, Türk erkekleri ile imam nikahı evlilik adı altında yuva yıkıyor. Sonrası mı ‘Aman kimse duymasın.’ Ardından,  kocasının haberi yokmuş numaraları, yardım kuruluşlarından yardım talepleri, Türk erkeklerini kullanmaları. Yakında bunlar dahada duyulur ama, iş işten geçmiş olur.

***

Suriyeli çocukların Türk çocuklar ile eğitimleri zaten tartışma konusu. Bu yüzden özel okullara yönelenler çoğaldı. Özel okul ücretlerinden isyanda etseler, hiç olmazsa çocuklarının geleceklerini kurtarma derdindeler.

Birde bizim Üniversiteli gençlerimize devletin verdiği karşılıklı burs belli. Üniversite öncesi dershaneler için bir destek ve teşvikte yok. Ama iş Suriyeli olunca, iyi bir üniversite kazanmaları için özel dershane,  servis ve yemeklerinden kaçınılmıyor. Üniversiteyi kazanınca, Türk gençlerinin üç katı karşılıksız burslar verildiği dilden dile yayılıyor.

***

Suriyelilere tepkiyi duymayan ve yanlış politikalarında ısrar edenlere yönelik ‘oy-seçim tepkisi’de zirvede. İlk seçimde onların hızlı çöküşü ve bitişi olacak. Zaten son dönemlerde sosyal medya da, köşe yazılarında dikkat çeken olayda ‘Suriyelilerin iç savaş için bilinçli beslendiği, tutulduğu, destek ve teşvikler ile ülkelerine gitmemeleri, dönmemeleri’ için herşeyin yapıldığı.

***

Kayseri’de park-bahçeleri doldurup piknik ve çocuk yapan, sahip bölgelerinde çeteleşip, mafyalaşan, nargileli tatilin zirvesinde olan, yaptıkları düğünler ile dikkat çeken Suriyeliler bir an önce ülkelerine, sınır bölgelerindeki  ‘güvenli bölgelere’ gönderilmezler ise Türkiye için ‘kaza’ bağıra bağıra geliyor.

***

Bir an önce, sınırsız ve ücretsiz sağlık yardımları, vergisiz, primsiz işyeri açmaları, çocuk yardımları kesilerek ülkelerine dönmeleri için verilen tavizler yavaş yavaş geri alınmalı. Öyle kimlik verilmesi de hiç düşünülmemeli. Ülkesinden kaçanın, ‘adam gibi’ yaşamayanların Türkiye’ye ne faydası olur ki?

Tarih geçmişte yaptıklarını unutmadı, bugünleri de elbette unutmayacak, bunlara destek verenleri utandıracak.