Sosyal seçmeler..(3)(Köşe yazısı 01.03.2019 Kayseri Star Haber Gazetesi)

DAVUT GÜLEÇ

GAZETECİ

davutgulec@hotmail.com

15 Temmuz’dan sonra fetö/pdy operasyonları, soruşturmaları devam ederken, fetö’nün ABD’de kaldığı yerde kullandığı logo tartışmaları da bitmek bilmiyor. Şimdi Sivas Cumhuriyet Üniversitesi girişindeki logodaki benzerlik tartışma konusu. İyi de Kayseri’de de, önceki başkanlar döneminde kullanılmaya başlanan, benzer logo tartışması Kocasinan belediyesi ve Ticaret odası logosu içinde hiç bitmedi.

***

Otobüste 5 dakika ayakta beklese 10 defa şikayet eden yaşlılar 2 kilo soğan için tanzim satış kuyruğunda 5 saat bekleyip ‘Allah Erdoğan’dan razı olsun’ diye dua ediyor.(Millet ve ötesi)

***

Eskiden Cumhurbaşkanları televizyona çıktığı zaman insanlar merak eder dikkatle dinlerdi. Şimdi belli kesim hariç onu görünce hemen kanal değiştiriyor. Zaten ezberledik. Bay Kemal, terörist, beka, dış güçler, domates patlıcan… (Doktor Jivago)

***

Binali Yıldırım, Erzincan ziyaretinde belediye binasının önünde mehter takımının kendisine hazırladığı marş ile karşılandı. İzmir Marşı’nın sözlerinin değiştirilerek hazırlanan marşta “Yaşa Mustafa Kemal Paşa yaşa, adın yazılacak mücevher taşa” kısmı, “Yaşa Binali Yıldırım çok yaşa/ adın yazılacak bu kutlu yolda” şeklinde değiştirildi. (Memet Baş)

***

Kışın en sert soğuğuna meydan okuyan tek çiçektir “umut”. Yaşarken umutsuz kalma ki; çiçeğin solmasın…(Çarşı herşeye karşı)

***

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın sigara için “Haram’’ açıklamasının ardından, şimdi de 12 milyon emekli başta olmak üzere hemen herkesin aldığı banka promosyon paraları için, ‘’Harama yakın’’ açıklaması yapıldı. Diyanet, bankaların promosyon olarak verdiği paralar için, “Tam olarak faiz sayılmasa da şüphe var” değerlendirmesi yaptı. Diyanet Dergisi’nin “Diyanet’e Soralım” bölümünde “Banka promosyonu caiz midir” sorusuna “İşleyiş bakımından faize tam olarak benzememekte ise de, şüpheden de tümüyle uzak değildir. Bu itibarla temel ihtiyaçlarını karşılayacak durumda olanların bu parayı kendileri ve bakmakla yükümlü oldukları yakınları için kullanmamaları ve ihtiyaç sahibi fakirlere vermeleri uygun olur” cevabı verildi. (Alıntı)

***

Dişinden tırnağından arttırıp devletinin uçak yapmasını sağlayan bir milletin, şehirlisinden köylüsüne, gencinden yaşlısına kendi uçağına bindiği, çocuklarının tayyareci olması için çabaladığı yıllar. Bu Ülkenin sınırları içinde olması gereken ve olabilecek en güzel şey..(Atsız ata)

***

O derme çatma köy enstitülerinde ne bir tecavüz ne bir yangın ne de ihmal kurbanı bir ölüm meydana gelmemiştir.  O okullar birer erdemli bilge öğrenciler yetiştirdiler. O nesil Cumhuriyetin kolonlarıydı. (Buz mavisi)

***

İzmir Tunç gibi sağlam. Ankara Yavaş yavaş geliyor. İstanbul’da cenazeyi İmam kıldıracak. (Millet ve ötesi)

***

Devletin var olmasını sağlayan toplum sözleşmesinin, tek ve asli nedeni, adalet, huzur ve hakka ulaşma amaçlı, yargı düzeni ve hukuktur. Devletin temeli adalettir. Devlet, yargı hakkını özelleştiremez ve hiçbir şekilde devredemez. Yargı ve yargı hizmetleri kötülenerek, yargıya güveni azaltarak, çözüm sağlayamazsınız. Aksi halde devlet çöker, millet dağılır.

Alternatif çözümler adı altında yürütülen süreç, emperyalizm ve kapitalizme hizmet etmekte ve devletin vazgeçilmez görevi olan yargının özelleştirilmesi sonucunu doğuracak olup, bu durumun sonucu herkes için hüsran olacak ve Türkiye Cumhuriyeti devletine büyük zararlar verecektir. Hak arama hürriyetine ve adil yargılanma hakkına engel olan arabuluculuk ve uzlaştırma gibi müesseseler, Türkiye üzerinde oynanan oyunların bir parçası olup, milli birlik ve beraberliğe ve toplumdaki adalet duygusuna yıkıcı sonuçları olacaktır. Menfaat, makam ve çıkar beklentisi içerisinde olan, burjuva ve bürokrasi kurmaya çalışanların sonunu da, hep beraber göreceğiz. Sonradan duymadık, işitmedik, bilmiyorduk demeyin.

Demedi demeyin….(Av.Cavit Dursun)

***

Duydun mu Kayserim. 57 kişi işe alınacak. 12 bin kişi müracaat ediyor. Yerel gazete ve tv’lerde duydunuz mu? (Necati Tokbay)

***

Cumhurbaşkanı’nın, sosyal medyada yaptığı paylaşımla, Milletimizin yarısına hakareti kabul edilebilir bir davranış değildir. Türk devlet geleneğinden biliriz ki; Cumhurbaşkanı Milletine hakaret etmez. Bu ayıptır, yanlıştır.  O makama, Ülkenin yarısından fazlasını bu çirkin iftiralarla itham edin diye seçilmediniz.(Nesrin Eren)

***

Kayseri’de iki yerde Suriyeli göremezsiniz. Birincisi ekmek kuyruğunda. İkincisi camilerde. Niye? Ama onları kendi açtıkları meydandaki kuyumculardan altın alırken, pazardan sepetleri doldururken görmeniz mümkün.  (Oğuz Gümüşkaynak)

***

“Çalışmadan, öğrenmeden, yorulmadan rahat yaşamanın yollarını alışkanlık haline getirmiş milletler; evvela haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar.” şeklinde alınmış söz, internetteki başka bir kaynakta: “Çalışmadan, yorulmadan, üretmeden rahat yaşamak isteyen toplumlar; önce haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istiklal ve istikballerini kaybetmeye mahkumdurlar.” (Mustafa Kemal Atatürk)