Şehitlerimize değil Kral’a yas öyle mi? (Köşe yazısı 27.01.2015 Kayseri Star Haber)

KAPLAN KÖŞESİ

Şehitlerimize değil Kral’a yas öyle mi?

DAVUT GÜLEÇ
GAZETECİ-HİSF KAYSERİ TEMSİLCİSİ
davutgulec@hotmail.com

Gazetecilikte geçen 40 yılda birbirinden ilginç, acı, üzüntü veren, uykularımı kaçıran, düşündüren, endişe, panik, korku yaşatan pek çok olayla karşılaştım.
Halen dün gibi.
Kayseri-Ankara karayolunda iki Muş otobüsü çarpışmıştı, ölü sayısı tam 52 idi.
1980 sonrası terörle mücadelede o kadar şehit geldi.
Kimi tek, kimi toplu son yolculuğuna uğurlandı.
Renkli camlarda edebiyat, o cenazelerde şov, bizi fazla ilgilendirmeyen konularda olur olmaz açıklama-toplantı yapanlar, öyle ki bunu tam anlamadığı için filmdeki gibi 20 saniye haber yapan meslektaşlarım bile daha neyin ne olduğunun bugün gibi farkında bile değil.
Bugüne kadar ülkesini emperyalistlerin desteğiyle çağ dışı bir sistemle yöneten Suudi Arabistan Kralı Abdullah bin Abdulaziz el-Suud’un ölümü ile hemde Türkiye’de bir günlük milli yas ilan edildi.
Oysa Milli yas, Başbakanlık tarafından şu durumlarda ilan edilebiliyor.
Bir millet için çok önemli bir ismin vefat etmesi, bir katliamın olması ve büyük bir katliamın yıldönümü; afet ve büyük kazalar nedeniyle toplumsal bir facianın yaşanması, başka bir ülkede meydana gelen ancak uluslararası camiada derin etki yaratan ülkede toplumsal bir facia sonrasında. Yasın kaç gün olacağı Başbakanlık tarafından belirleniyor.
Olsun bizim insanımızın fazla değeri yok.
Ateş bizde düştüğü yeri yakıyor.
Perşembe’den sonra unutuluyor.
Gazeteci Uğur Mumcu’nun hem de katledildiği gün, kral için milli yas.
Uğur Mumcu bu ülkenin bağımsız olmasının önünde duranları korkmadan yazdığı için öldürüldü.
Kral Abdullah ise İngilizlerle iş birliği yaparak Osmanlı devletine ihanet edip krallık ilan eden adamın oğlu. Fakir fukara binlerce müslüman varken tüm Arap zenginliğini kendi ailesi için aldı. Amerikalılarla iş birliği yaptı.
Bugün Atatürk’ün kurduğu bu ülkede, politik yalakalık olsun diye Cumhuriyet’in sokaklarında istiklal şehitlerinin yerine monarşiklerin yası tutuluyor.
Özgür Mumcu babası Uğur Mumcu’nun öldürülüşünün 22’nci yıldönümünde “Tepelerde kavga edenlere malzeme olmaktan ileri gidemiyor cinayetler” diye yazarken ekledi.
“Hangi aydan nefret etmemeli ki insan? Şubat’ın 1’inde Abdi İpekçi’yi öldürmüşler. Ekim’de Bahriye Üçok’u, Ahmet Taner Kışlalı’yı. Eylül? Turan Dursun. İlkbaharı mı sevmeli? Çetin Emeç’i Mart’ta öldürdüler. Yazı nasıl seveceksiniz? Madımak’ı bir Temmuz günü yaktılar. Kıbrıs’ta Kutlu Adalı’yı yine bir Temmuz günü. Elli lira kazanmak için kaçağa gidenler Aralık’ta bombalandı. Cumartesi Annelerinin payına neredeyse senenin her gününe bir cinayet düşüyor.Ya katilleri bulunamıyor ya tetikçilerin gerisindekiler. Tepelerde kavga edenlere malzeme olmaktan ileri gidemiyor cinayetler. Ocak ayını hiç sevmem.”
Bu ülkede parası olan rahmetli ile kafası olan rahmetli farkını en iyi bu yas gösteriyor.
Birini ecel diğerini bir bomba alıyor.
Yas hangisine karar sizin
Benim ilkelerim, çizgilerim var.
Krallar için yas tutmam.
Benim için, zürriyet yoluyla iktidar olanlar, hürriyet yoluyla iktidara gelenlere göre çok çağ ve insanlık dışıdır.
Zaten bir Cumhuriyet çocuğu olarak, ne İngiltere Kraliçesi, ne Brunei Sultanı. Ne de Ankara’ya geldiğinde Anıtkabir’i bile ziyaret etmeyen, Cumhuriyet’e saygısı olmayan 91 yaşındaki Suudi Arabistan kralı için.
O kral için yas tutanlar şunları biliyor mu aceba?
Türkiye’nin sert tepkisine rağmen Mekke’deki Osmanlı’nın Ecyad Kalesi’ni yıkıp 7 yıldızlı otel yaptı.
Onunla da yetinmeyip Mescid’i Haram’daki Osmanlı revaklarını söktürdü. 12 Eylül’ün dış destekli Rabıtat-ül İslam’ın finansörü. Almanya’da Türkler arasında dinciliği besleyen sistem onların eseri.
İslam dünyası için önemli olan, Filistin Davası, Irak, İran, Suriye gibi Haçlı ve Siyonist hedefindeki tüm işgal ve savaşlarda, ABD ve İsrail’in yanında yer aldı. Suudi Arabistan için ABD’nin 53. Eyaleti denir.
Suriye’deki iç savaşta İsrail lehine Esad’ı devirmek için IŞİD ve EL Nusra’yı besledi, Filistin Kurtuluş Hareketi’ne düşmanlıkta ön sıradaydı.
Türkiye’de bayrakları yarıya indirenler, Sabra ve Şatilla Kasabı Ariel Şaron ölünce neden aynısını yapmadı bilmem zira şu an yaptıklarının ondan pek farkı yok.
Ha, bugün illa bir yas tutmak gerekiyorsa, katilleri bunca senedir hala bulunamayan Uğur Mumcu ve Gaffar Okkan için yas tutulabilir.
Bir dönemler Amerikan bayrağı yakıldığında, Devlet Başkanının dediğine benzer.
‘Nasıl olsa 6 dolar. Yaksınlar yenisini alır takarız.’
Bizim ülke de de son dönemlerde, vatan, millet, devlet, Cumhuriyet, bayrak, şehit, gazi, büyük, küçük, yaşlı, engelli, sevgi, saygı, vefa nedir hepsi birbirine karıştı.
Karışmadıysa, şehitlerimizin biri için bile inmeyen o bayrak, bizi hiç sevmeyen, faydası olmayan bir Cumhuriyet ve Türkiye düşmanı kral için neden ‘Yas ilan’ edilerek indirildi.
Bu kadar mı asimile olundu, genetiğimiz bozuldu?
Ben şehitlerimiz, Atatürk ve silah arkadaşları, bu vatan, millet, devlet için canını veren milyonlarca isimsiz kahraman varken, krallar için yas tutmam arkadaş.