Seçim sonucu ve seçmen mesajları(2) (Köşe yazısı 10.06.2015 Kayseri Star Haber Gazetesi)

DAVUT GÜLEÇ
GAZETECİ-HİSF KAYSERİ TEMSİLCİSİ
davutgulec@hotmail.com

Son seçimden çıkan sonuçlar, mesajler, beklentiler üzerine değerlendirmelere devam ediyorum.
Seçime dair en yakın tahmini yapan KONDA’nın başkanı Tarhan Erdem, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan için “Ya istifa edecek ya da Anayasa’ya uygun davranmaya çalışacak. Başka çaresi yok” dedi
-Kayseri’de seçimin galibi şüphesiz MHP. 4 aylık bir yönetimle il başkanı Baki Ersoy ve genç ekibi 1 milletvekilini 3’e çıkardı. Doğal olarak başarısız olan AKP oldu ve vekil sayısı 7’den 5’e indi.
-Türkiye genelinde HDP’yi televizyonlarda barajın üstüne çıkarmak için uğraşanlar başarılı oldu.
-MHP Türkiye genelinde başarılı olamadı. Artık politikalarını gözden geçirmeli. Yüzde 20’nin altında kalan bir parti başarıdan söz edemez.
-CHP yüzde 25’e demir attı.
-AKP başaramadı. Bunda ilk etken Cumhurbaşkanının orantısız güç kullanması, Anayasayı çiğnemesi, parti yönetimini yetersiz görmesi, basına sürekli saldırması, meydanlarda siyaset yapması ve Başbakan’a güvenmemesi etkili rol oynadı. Başbakan AhmetDavutoğlu’ da iktidar partisinin ağırlığını kaldıramadı. Ekonominin kötüye gidiyor olması, demokrasinin ve hukukun rafa kaldırılması, tek parti sultası da önemli. Parti bunu sorgulayacak ve yönetim kadrolarında önemli değişikliklere gidecektir.
-Koalisyon dönemleri yeniden başlıyor. Koalisyonlara karşı değilim. Almanya bugün iki merkez partinin koalisyonuyla başarıdan başarıya koşuyor. Başta ekonomi olmak üzere Türkiye’nin onarıma ihtiyacı var. Ekonomi çöküyor, her an bir kriz çıkabilir. Milli Eğitim, üniversiteler, Diyanet, TRT, Anadolu Ajansı gibi. kurumlar yeniden yapılandırılmalı..
-Koalisyon hükümetleri uzun ömürlü olamadı. 2-3 sene içinde yeni bir seçime gidilebilir. O seçimde mevcut liderlerden bazıları olmayabilir. İktidar partisi içinden yeni parti çıkarabilir.
-Bir partinin tek başına hükümeti kurabilmesi için, 550 milletvekilinin yarısından bir fazlası olan 276 vekili bulması gerekiyor. Buna göre şu senaryolar ortaya çıkabilir;
-AKP 276 milletvekili çıkaramadı ve tek başına yeniden iktidar olamadı.
-AKP, 276 milletvekilinin altında kaldığı için azınlık hükümeti kurabilir. Dışardan bir partinin desteğini alır. Bu olasılık, seçim öncesinde ulaştırma eski Bakanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın danışmanı Binali Yıldırım tarafından dile getirildi..
-AKP ve MHP’nin milletvekili sayısı, koalisyon hükümeti kurup, TBMM’den güvenoyu almaya yetiyor. Başta Başbakan Ahmet Davutoğlu olmak üzere, AKP’liler seçim kampanyası sırasında HDP ve CHP’ye çok sert yüklenirken, MHP’ye karşı daha yumuşak bir üslup sergilemişlerdi. Hatta Davutoğlu, MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin memleketi Osmaniye mitinginde, mitinge katılanların Bahçeli ve MHP’yi yuhalamalarını bizzat önlemişti.
-Bir başka senaryo, AKP’nin CHP ile büyük koalisyon kurma olasılığı. Ancak seçim kampanyaları sırasında bu soru CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na soruldu. Kılıçdaroğlu, kesin bir dille bu olasılığı reddetti.
-Seçim kampanyaları boyunca üzerinde en çok spekülasyon yapılan senaryo AKP_HDP koalisyonu. Ancak HDP EŞ Başkanı Selahattin Demirtaş, seçimlerde yüzde 10’u geçmeleri halinde, AKP ile işbirliği yapmayacaklarını birkaç kez açıkladı. Seçimden hemen sonrada tekrarladı.
-AKP’nin tek başına iktidar olamadığı parlamentoda, CHP, MHP ve HDP matematiksel olarak koalisyon kurabilir. Ancak MHP ve HDP’nin böyle bir koalisyonda birarada olmaları az bir ihtimal.
-CHP ve MHP’nin, mevcut oy oranları ile koalisyon kurup, TBMM’den güvenoyu almaları mümkün görünmüyor. İki partinin toplam milletvekili sayısı 220 civarında kalıyor. CHP ve MHP koalisyonu ancak azınlık hükümeti olabilir. HDP ya da AKP’nin dışardan desteği ile parlamentodan güvenoyu alabilir.
-Dört partinin yer aldığı TBMM aritmetiğinde, partilerin seçim kampanyalarında halka verdikleri sözler gözönüne alındığında, Başkanlık sisteminin gelmesi tartışmalı hale geliyor. Seçim kampanyasında Başkanlık sistemini savunan sadece AKP olmuştu. Diğer üç parti, bu sisteme kesinlikle karşı olduklarını ifade etmişlerdi. Başkanlık sistemine geçilmesi için Anayasa değişikliği yapılması gerekiyor.
Anayasaya göre, anayasa değişikliklerinin referanduma sunulabilmesi için en az 330 ile 367 arası bir oyla TBMM’de kabul edilmesi gerekiyor. Bu oy aralığında kabul edilen düzenlemeleri, Cumhurbaşkanı ya referanduma sunuyor ya da Meclis’e iade ediyor. Meclis’in yeniden aynı aralıkta bir oyla anayasa değişikliğini kabul etmesi halinde ise düzenleme zorunlu olarak Cumhurbaşkanı tarafından referanduma götürülüyor.
-Mevcut sonuçların parlamenter sistemin zaaflarını gösterdiğini belirten Anayasa profesörü ve üç döneme takılan Burhan Kuzu, “Parlamenter sistem denen kokuşmuş sistem, bütün dünyanın başına beladır. Türkiye’de de hep tek parti hükümetleri çalışmış, koalisyonlar tüketmiştir. Çözüm başkanlık sistemine geçiştir’ dedi.