Davut Güleç Arşiv Sayfası O Bir Dünya Markası, Kayseri Modeli
Anestezi uzmanı Dr. Kuadio Alexis Simplice, ülkesinde prostat kanseri tanısı alınca, ayrıntılı inceleme ve tedavi için kendini Türk hekimlerine emanet etmeyi tercih etti… Rutin kontrolleri sırasında aniden ortaya çıkan hastalığının ayrıntılı değerlendirilmesi ve tedavisi için Acıbadem Kayseri Hastanesi’ne geldi. Kemoterapi ve başarılı bir cerrahi operasyon sonrasında multidisipliner bir şekilde tedavisi tamamlanan Dr. Kuadio Alexis Simplice, devam tedavisi için ülkesine döndü…
Fildişi Sahili’nde anestezi uzmanı olarak görev yapan 55 yaşındaki Dr. Kuadio Alexis Simplice, yıllarca yüzlerce hastanın şifaya kavuşması için çalıştı. Ancak hayat enteresan oyunlarından birini kendisi üzerinde de oynadı ve hem babasının, hem de erkek kardeşlerinin yaşadığı prostat kanseriyle kendisi de tanıştı. Üstelik, aile geçmişi, yaşı ve siyahı ırkta bulunması gibi özellikleriyle yüksek riskli grupta olduğunu da biliyordu ve düzenli kontrollerini de ihmal etmiyordu. Ancak son dönemlerde sürekli idrar yapma isteğinin artmasından şüphelenerek test yaptırınca prostat kanseri tanısıyla yüzleşti…
Yüksek riskli gruptaydı
Dr. Kuadio Alexis Simplice, aile öyküsü nedeniyle böyle bir durumla karşılaşabilme ihtimalinin yüksek olduğunu bildiğini ve bu nedenle mümkün olduğunca hızlı hareket etmeye çalıştığını belirterek şöyle konuşuyor: “PSA değerlerim çok yüksek çıktığında hemen görüntüleme yöntemleriyle tanıyı kesinleştirmek istedik. Sonuç olumsuz çıkınca tedavimi daha önce mesleki bir ziyaretim sırasında tanıştığım Acıbadem Kayseri Hastanesi’nde devam ettirmeye karar verdim.”
Siyahi toplumlarda prostat kanseri görülme sıklığı beyaz ırka göre ortalama 4 kat daha fazla oluyor. Aile öyküsü eklendiğinde ise bu oran 8-10 kata kadar çıkıyor. Dolayısıyla bu hastanın prostat kanseri açısından oldukça yüksek risk taşıdığını hatırlatan Acıbadem Kayseri Hastanesi Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Sofikerim “Bu özellikleri nedeniyle hasta bize geldiğinde hem evresinin ileri olması, hem de yaşının genç olması yapılabilecek tedavilerin uzun dönem başarısı açısından önem taşıyordu” diyor.
Tanı Ga-68 PSMA testi ile kesinleştirildi
İlk inceleme ve testlerde sonra yapılan biyopsi sonrasında prostat kanseri tanısı alan hastanın tedavisi planlanmadan önce hangi evrede olduğu Ga-68 PSMA testi yapılarak kesinleştirildi. Prof. Dr. Mustafa Sofikerim, son yıllarda ülkemizde de yaygınlaşmaya başlayan bu testin son derece güvenilir ve tedavinin gidişatı açısından yol gösterici olduğunun altını çiziyor. Bu vakada da yüksek riskli ileri evre prostat kanseri tespit edildiği ve lenf hücrelerinde bir noktada yayılım olduğu için uygun bir adaydı.Test bu durumda olan bütün hastalarda başarıyla uygulanabiliyor.
Çok kısa sürede ülkesine dönebildi
Dr. Kuadio Alexis Simplice’a multidisipliner bir tedavi uyguladıklarını belirten Prof. Dr. Mustafa Sofikerim şunları anlatıyor: “Cerrahi öncesinde uygulanan kemoterapi tedavisi sonrasında aldığımız yüz güldürücü sonuçlar hem bizi, hem de hastayı tedavinin başarısı konusunda daha da umutlandırdı. 3 ay süre ile 4 kür kemoterapi tedavisi gördü. Sonrasında operasyona aldık; radikal prostektomi ve genişletilmiş lenf nodu eksizyonu (çıkarılması) operasyonu başarı ile uygulandı. Yaklaşık 2,5 saat süren bir cerrahi sonrasında yoğun bakım sürecine ihtiyaç duyulmadan 5 gün hastanemizde kalan hastamız şifa ile taburcu edildi. Tedaviler sonucunda kanserli hücre alındı ve koruma tedavileri uygulandı, düzenli kontroller hastalığın tamamen geçtiğini gösterecek.”
Tedavisi tamamlanan hasta kısa bir sürede ülkesine dönerek günlük iş hayatına başlayabildi. Bundan sonraki süreçte 3 aylık aralarla yakın takip protokolüne alınarak, bol su tüketmesi, beslenme kısıtlaması olmadan günlük aktivitelerini yapması önerildi.