ÖZDAĞ: AKP TARAFINDAN TSK’YA KARŞI SÜRDÜRÜLEN SALDIRILARDA YENİ BİR AŞAMA OLUŞMUŞTUR

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ve Başkanlık Divanı üyeleri, 103 Amiral/Generalin Ankara Adliyesinde 20. Ağır Ceza salonundaki duruşmasını takip etmek ve bir basın açıklaması yapmak üzere Ankara Adliyesine gitti. Duruşmaya katılan Ümit Özdağ, adliye çıkışı basın açıklaması yaptı.AKP TARAFINDAN TSK’YA KARŞI SÜRDÜRÜLEN SALDIRILARDA YENİ BİR AŞAMA OLUŞMUŞTURÜmit Özdağ: ‘’Tüm kamuoyunun yakından takip ettiği Amiraller davasında yeni bir aşamaya başlandı. Meselenin özü Türkiye’nin güvenliğinin ve diplomasisinin önemli bir parçası olan Montrö Antlaşması’nın, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından tek taraflı olarak kaldırılabileceğine dair bir siyasetçinin açıklamaları üzerine, bütün hayatlarını Türkiye’nin güvenliği için harcamış 104 amiral bir bildiri yayınlayarak bunun doğru olmadığını, Türkiye’nin güvenliği için bu anlaşmanın devam etmesi gerektiğini tüm kamuoyuyla paylaşmışlar.’’‘’Bu bildiri içerisinde TSK yönetmeliğini ve TSK’nın iç işleyişini, bütün adli yapıyı düzenleyen kuralları ihlal ederek, başında takke ile makam aracıyla tarikat evine giden bir amirali de eleştirmişlerdir. İşte bu açıklama bütün demokratik ülkelerde çok normal karşılanması gereken açıklama Ak parti tarafından TSK’ya karşı sürdürülen ve FETÖ ile başlangıçta iş birliğiyle başlatılan saldırılarda yeni bir aşama oluşmuştur. Ne yazık ki muhalif gibi görülen siyasi partiler de iktidarın TSK’ya ve TSK’nın temsil ettiği ruha yapmış olduğu bu saldırıların karşısında durmamışlar ve aksine destek veren açıklamalar yapmışlardır.’’‘’Biz Zafer Partisi olarak Türk ordusunun yanındayız. TSK’nın Mustafa Kemal’in ordusu olduğunu ve öyle kalması gerektiğini savunuyoruz. İçeride yapılan yargılanmanın da Türk tarihine kara leke olarak geçeceğini FETÖ’nün kısmen temizlendiğini ama FETÖ ruhunun değişik şekillerde yargı içerisinde varlığını sürdürmeye devam ettiğini de görüyoruz. Bunların hepsi Erdoğan’ın aday olamayacağı Haziran 2023 seçimlerinden sonra değişecek.’’

Anayasa gereğince seçimler zamanında yapıldığı takdirde üçüncü kez aday olamayacağını açıklamıştı. Bu iddiasını kampanyaya dönüştüren Özdağ’ın söylemleri kamuoyunda karşılık bulunca, muhalefet partileri de ağız değiştirdi. CHP’li ve İyi Partili vekiller Erdoğan’ın aday olamayacağını söylemeye başladılar. ÜMİT ÖZDAĞ, ERDOĞAN’IN ERKEN SEÇİM İLE CUMHURBAŞKANLIĞI ADAYLIĞINI ENGELLEDİ

Türkiye 2023 Haziran ayında yapılacak genel seçimlerin havasına girmiş durumda. Hem Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) yeni üyesi olacak milletvekilleri hem de 13. Cumhurbaşkanı seçilecek. İki önemli konu gündemi meşgul ediyor. Muhalefetteki 6 partinin bir araya gelerek oluşturduğu ‘Altılı Masa’ kimi aday gösterecek? Diğeri ise Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın ortaya attığı “ Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bir daha aday olamaz” iddiası.

İKTİDARIN SANDALYE SAYISI YETMİYOR

Erdoğan, muhalefetin adayının kim olacağı konusunda sık sık açıklamalarda bulunurken kendisinin aday olamayacağı iddialarının üzerinde dahi durmuyor. Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’a göre meclis seçimi yenileme kararı almadığı takdirde iki kez Cumhurbaşkanı seçilmiş olan Erdoğan anayasa gereğince üçüncü kez aday olamıyor. Özdağ, Erdoğan’ın aday olabilmesi için 360 milletvekilinin oyu ile seçim tekrarı kararının alınması gerektiğini söylüyor. Bu durumda Cumhur İttifakı’nı oluşturan AK Parti+MHP+ BBP’nin 335 olan milletvekili sayısı Erdoğan’ı aday yapmaya yetmiyor. Seçim tekrarı ile Erdoğan’ın yeniden aday olabilmesi için 25 milletvekiline daha ihtiyaç var. Yeterli sayıya ulaşılabilmesi için CHP, İyi Parti ve HDP’den birinin destek vermesi gerekiyor. Bir süre önce CHP ve İyi Parti temsilcileri, Erdoğan’ın aday olabilmesi için gerekli düzenlemelerin yapılmasına destek verebileceklerini dillendirmişlerdi. CHP ve İYİ Parti’nin, Erdoğan’ı rahatlatan tavırlarının ardından Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, muhalefet liderlerini Erdoğan’dan sonraki en iyi AK Partili olmakla suçlamıştı. Özdağ’ın bu suçlamaları yapmasına neden olan açıklamalar CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve İyi Parti Genel Başkan Başdanışmanı Aytun Çıray’dan gelmişti.

KILIÇDAROĞLU : “ÖZEL BİR TARTIŞMA YAPMAYACAĞIZ”

Kılıçdaroğlu Şubat ayında Halk Tv’de Fikret Bila’ya, Tv 100’de Kerem Kılçuval’a yaptığı açıklamalarda Erdoğan için şu ifadeleri kullanmıştı: “ aday olmak istiyorsa buyursun gelsin, millet herkesin boyunun ölçüsünü verecektir. Özel bir tartışma yapmayacağız. Bu tartışmalar artık geride kalmalı. Biz yapmayacağız. Başkaları tartışırsa ona bir şey diyemeyiz, en azından biz yapmayacağız. Bu sandık gelmeli, demokratik ölçüler içinde hepimiz gidip sandıkta oy kullanmalıyız ve bir karabasandan bu ülkenin kurtulması lazım. Bu sonbaharda seçim olabilir; soğukkanlılıkla sandığı bekleyeceğiz.” demişti. ÇIRAY : “ AKŞENER, ERDOĞAN’IN ÖNÜNÜ AÇMAK İÇİN ÇALIŞACAKTIR.”İyi Parti kanadında ise Genel Başkan Başdanışmanı ve İzmir Milletvekili Aytun Çıray Erdoğan’ın adaylık için önünü açacaklarını belirtmişti. Çıray, “Birincisi; ‘Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir’ maddesini referanduma Meral Hanım sunmadı. Tayyip Bey bu maddeyi istedi ve meydan meydan savundu. Şimdi mağdurum mu diyecek? Aman Tayyip Bey mağdur rolü oynamasın diye ‘Anayasa’yı bir kez delmekten bir şey çıkmaz’ mı diyelim? O zaman anayasal meşruiyeti savunma konusunda inandırıcılığımız ne olacak? Ancak kimse merak etmesin; Sayın Meral Akşener akıllarda bir tereddüt kalmaması ve seçime girebilseydim kazanırdım diyememesi, daha da önemlisi demokrat tavrı nedeniyle Sayın Erdoğan’ın adaylığının önünü açmak için çalışacaktır. Ben ‘altılı masa’daki -Sayın Kılıçdaroğlu’nun deyimi ile- dostlarımızın da bundan farklı düşüneceklerini sanmıyorum.” demişti.

ÖZDAĞ, ERDOĞAN KARŞITI KAMPANYA BAŞLATTIMillet İttifakını oluşturan iki büyük partiden Erdoğan’ın yeniden Cumhurbaşkanı Adayı olabilmesi için destek verecekleri şeklinde açıklamaların yapılmasının ardından Zafer Partisi’nden çok net tepki gelmişti. Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, son zamanlarda katıldığı televizyon programlarında, etkili kullandığı sosyal medyada ve saha çalışmalarında hep bu konuya vurgu yaptı. Erdoğan’ın seçimin zamanında yapılması durumunda aday olamayacağını ifade eden açıklamalarını kampanyaya dönüştürdü. Türkiye Özdağ’ın bu iddiasını tartışırken, kamuoyunda Erdoğan’ı destekleyen bir kesimden “ zaten Anayasa Erdoğan’ın kendisi” şeklinde söylemler dillenmeye başladı. Hem Cumhur İttifakı hem de Millet İttifakı’nın söylemleri Anayasal gerçeği kabul eden ama fiili olarak Anayasaya uygun davranılmayacağına şeklindeydi. Her iki ittifakı da aynı çelişkide yakalayan Özdağ kampanyasının dozunu artırıp, sesini yükseltmeye başladı.

ADAY OLAMAZ AÇIKLAMALARI GELMEYE BAŞLADI

Özdağ’ın kampanyası kamuoyunda tartışılır hale gelince diğer muhalefet partileri bu kez ağız değiştirdi. Erdoğan’ın önünü açmak, önce kendilerine rakip yapıp sonra ikinci turda yenmek için hesaplar yapan CHP ve İyi Parti bu kez aksi yönde tutum ortaya koydular. Muhalefet partileri de geri adım atarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın aday olamayacağı yönünde açıklamalar yapmaya başladılar. Muhalefet milletvekillerinin yanı sıra bazı hukukçular sosyal medya hesaplarından Erdoğan’ın aday olamayacağına dair görüş bildirdi.

TÜRKKAN: SUÇTUR, YAPTIRIM GEREKTİRİR

İyi Partili Lütfü Türkkan; “Anayasaya göre iki kez Cumhurbaşkanlığı’na aday olan bir kişi, 3. kez aday olamaz. Olursa, Anayasayı ihlal etmiş olur. Anayasayı ihlal etmek de suçtur ve yaptırım gerektirir.” açıklamasında bulundu.

BAŞARIR: 2023’TE BİLE İMKANSIZ

CHP Milletvekili Ali Mahir Başarır; “Tayyip Erdoğan 2023’de son kez seçime gireceğini açıklamış. Anayasanın 101. Maddesi ve Cumhurbaşkanlığı seçim kanunu sana 2023’te bile imkânsız diyor beyefendi!” sözlerini kullandı. HUKUKÇULAR DA ÖZDAĞ İLE AYNI GÖRÜŞTECumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçmişte hukuk danışmanlığını da yapan Türk Ceza Kanunu’nun mimarlarından Prof. Dr. İzzet Özgenç seçimin zamanında yapılması durumunda Erdoğan’ın yeniden aday olamayacağını söyledi. Özgenç, “Ben görüşümü paylaştım. Hukukçuyum, hukukçu olarak görüşmüş o anayasal düzenleme açık nettir. Cumhurbaşkanlığı seçimi normal zamanında yapılacaksa, Sayın Cumhurbaşkanımız aday olamaz çünkü iki defa üst üste cumhurbaşkanı adayı olmuştur, cumhurbaşkanı seçilmiştir. Üçüncü bir defa seçilmesine anayasa engeldir.” dedi.

Hukukçu Ece Güner ise “Son günlerde bu konunun tartışıldığını görüyorum: Yıllardır söylediğimi bir kez daha söylemek isterim: TBMM, 360 Milletvekili ile erken seçim kararı almadıkça, Cumhurbaşkanı 3. kez aday olamaz. Anayasa, Madde 101 ve 116 tartışmasız derecede açık/net.” şeklinde paylaşım yaptı.

TUNÇER MESLEKTAŞLARINA ÇAĞRIDA BULUNDU

Adaylık tartışmasının fitilini ateşleyen Zafer Partisi’nin parti sözcüsü Avukat Sevda Gül Tunçer de hukukçulara seslendi. Erdoğan’ın seçimlerin olağan dönemde yapılması durumunda aday olmak için ısrarcı olması halinde Anayasanın ihlal edileceğini, bunun suç ve kaosa neden olacağını söyledi. Tunçer, meslektaşlarına konuyu gündemde tutarak Anayasayı koruma çağrısında bulundu.

“Çağrımıza destek veriniz, doğru vurguları yapınız. Bizler itirazımızın tonunu artırdıkça kimse Anayasayı çiğnemeye cesaret edemeyecektir. Özellikle hukukçular olarak da konuyu sürekli gündemde tutmalıyız. Erdoğan “mağdur oldum” demesin diye Anayasayı dolanmasının önünü açmak muhalefetin işi ve görevi değildir. Anayasa Erdoğan içinde bağlayıcıdır. Anayasa herkes için bağlayıcıdır.” Sözlerini kullandı.

TUNÇER: MUHALEFETİ, MUHALEFET ETMEYE ZORLUYORUZ

Muhalefetin de Zafer Partisi kadar Erdoğan’ın aday olamayacağını vurgulaması gerektiğini söyleyen Tunçer şunları yazdı; “CHP ve İyi Partinin seçimlerin zamanında yapılmasını istemelerinden, Erdoğan’ın aday olabileceği bir erken seçim için 360’ı vermeyeceklerini anlıyoruz. Ve buna süreç içerisinde görülen Ümit Özdağ etkisi diyoruz.

Ancak Yetmez!

Erdoğan’ın aday olamayacağını bizimki kadar vurgulamalı, eğer YSK üyeleri meclis kararı olmadan adaylığı kabul ederlerse, Anayasayı ihlal edeceklerini ve bu durumda da yargılanacaklarını söylemelisiniz.

Bugün Erdoğan aday olacağını tekrar söyledi. Göz göre göre Anayasa yok sayılırken, muhalefetinizin tonu bu mu? Neden Erdoğan’ı istemeyen seçmenlerinizin sesi olmuyorsunuz? Neden güvenliğinden bile şüphe duyduğunuz seçimleri riske atıyorsunuz? Biz muhalefete muhalefet etmiyoruz. Muhalefeti, muhalefet etmeye zorluyoruz…

ERDOĞAN ADAY OLAMAZ.”

ERDOĞAN DÖNEMİ SONA ERDİ

‘’Zafer Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi ve İyi Partiye bir çağrı yaptı bundan üç hafta önce ve bu çağrıyı üç hafta boyunca da tekrarladı. Bir erken seçimin yapılabilmesi için mecliste 360 oyla en az kabul eden bir yasanın geçmesi gerekiyor. Cumhur ittifakı ancak 332 oya sahip ve böyle bir erken seçim düzenlemesinin yapılması durumunda da erken seçim yapabiliyor. Hem Sayın Kılıçdaroğlu hem de Sayın Meral Akşener daha önce yapmış oldukları açıklamalarda Erdoğan mağdur olmasın diye Erdoğan’ın eksik 28 oyunu tamamlayacaklarını ve seçimlerin erkene alınmasını sağlayacaklarını, böylece de Erdoğan’ın aday olmasının önünü açacaklarını ifade etmişlerdi.’’

Her iki lidere de teşekkür ediyorum
‘’Biz Zafer Partisi olarak kendilerine görevlerinin anayasanın arkasından dolaşılmasına izin vermemek ve anayasayı savunmak olduğunu hatırlattık. Israrla her düzlemde tekrar tekrar dile getirdik. Şimdi her iki lidere de teşekkür ediyorum. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu yapmış olduğu bir açıklamayla 360’ı tamamlamayıp oy vermeyeceklerini mecliste erken seçim yasasına ifade etmiş. Meral Akşener Hanım yaptırmış olduğu açıklamalarla Lütfü Türkkan ve Turan Çömez’e 360’ı tamamlamayacaklarını İyi Parti olarak ifade etmiş. Böylece Türkiye gündeminden iki şey kalmış oldu. Bir erken seçim iki Recep Tayyip Erdoğan’ın anayasanın arkasından dolaşarak tekrar Cumhurbaşkanı adayı olması. ‘’
Lütfen daha cesur olun
‘’Erdoğan dönemi sona ermiştir. Erdoğan bundan sonra anayasanın Yüksek Seçim Kurulunun anayasayı çiğnemesi durumunda aday olabilir. Tekrar altını çizelim Yüksek Seçim Kurulu anayasayı çiğneyerek Erdoğan’ın 3. Kez adaylığına izin verecek şekilde hukuka tecavüz ederse anayasayı çiğnemekten yargılanırlar. Şimdi Sayın Akşener ve Sayın Kılıçdaroğlu’ndan ricam şu. Lütfen daha cesur olun ve Yüksek Seçim Kurulu’nun anayasayı çiğneyecek hamleler yapması durumunda yargılanacaklarını net bir şekilde ifade edin.’’