Öz İplik İş’ten talep ve Türkiye’de ilk örnek bir mahkeme kararı

ÖZ İPLİK İŞ Sendikası Genel Başkanı Rafi Ay, işçi kesiminin Kısa Çalışma Uygulamasının ve fesih yasağının devam etmesi gerektiğini söyledi.  Türkiye’nin en rekabetçi olduğu tekstil ve hazır giyim sektörlerinin hem iç pazar, hem de ihracat pazarında belirsizliklerin devam ettiğini belirten Rafi Ay, Türkiye’nin bu sektörlerdeki üretim ve işgücü kapasitesini riske atmaması gerektiğini savundu.

Rafi Ay, işçi kesimi ve işveren kesiminin taleplerini daha önce ilettiğini hatırlatarak şunları kaydetti:

“Tekstil ve hazır giyim ülkemiz için çok farklı kanallardan önem taşımaktadır. İmalat sanayiinde en fazla istihdam yapan sektörlerin önde gelenlerinden biridir. İmalat sanayiinde çalışan kadınlarımızın yarısı tekstil ve hazır giyim-dokuma sektöründedir.

Ülkemize her yıl 20 milyar doların üzerinde döviz girdisi sağlamaktadır. İthalatımızın çok üzerinde ihracat yapmaktayız. Türkiye’nin her bölgesine dağılmış, gelir dağılımı ve sanayiyi ülke geneline yaygınlaştıran bir yapıdadır.

“Belirsizlikler sürüyor: Salgın, talep ve hammaddede belirsizlik yoğun”

Tekstil ve hazır giyim sektörümüz diğer sektörlerden farklı özellikler taşımaktadır. Bu sektördeki kalifiye elemanların kaybı, sektör açısından karşılanamayacak bir maliyettir.  Türk tekstil ve hazır giyim endüstrisinde çalışan emekçilerimiz en güçlü rekabet unsurumuzdur. Yıllardır başka ülkelere sipariş vermeye kalkan global alıcılar, her defasında dönüp dolaşıp ürünlerini becerikli Türk işçisine emanet etmiştir. Emekçimizi, çalışanımızı riske atmamalıyız.

Hükümetimizden, karar alıcılardan hızla müdahale bekliyoruz. Tekstil ve hazır giyimde istihdam kaybı sadece istihdam kaybı değil, beceri, liyakat, kaliteli üretim dolayısıyla rekabet gücü kaybıdır. İşkolumuzun bazı kollarında özellikle takım elbise-gömlek işyerlerinde hareketlilik gözleniyor ancak belirsizlik büyük oranda sürmektedir.

Salgında emekçilerimiz büyük zorluk yaşamıştır. Ancak bu zorluklar henüz aşılmamıştır. Bu kadar önemli bir sektörde belirsizliğin sürdüğü bir ortamda risk alınmamalı, koruma önlemleri devam etmelidir.

COVİD-19 salgınının seyrindeki iyileşme ve ülkemizin başarılı aşılama programına karşılık, virüsün yeni varyantlarının getireceği yükü bilmiyoruz. Dünya Sağlık Örgütü uyarılarını hala kaldırmadı.

Daha da önemli olan unsur ise; ne iç pazarda, ne de dış pazarda talep belirsizliği sürmektedir. Ertelenmiş bir talep olduğu, olumlu beklentilere işaret ettiği doğrudur ancak bunun boyutunun ne olacağına yönelik bir tahmin bulunmamakta, salgın öncesi dönemi yakalayıp-yakalayamayacağı bilinmemekte, üstelik hızlanacaksa talebin hangi dönemde hızlanacağı öngörülememektedir.

Küresel olarak hammaddelerde belirsizlik devam etmektedir. Polimer hammaddelere ilişkin ülkemizin sorunları bilinmektedir. Tekstil, hazır giyim ve dokumada kullanılan polimer dışı pamuk vb. hammaddelerde de belirsizlik yüksektir. Fiyatlardaki aşırı dalgalanmalar bir yana tedarik sorunları dahi ortaya çıkabilmektedir.

-Taleplerimiz

ÖZ İPLİK-İŞ sendikası olarak, gelecek 3 aylık dönemi risk üstlenmeden, işçimizi koruyarak, rekabet gücünü koruyarak görmemiz gerekiyor. Bu nedenle fesih yasağı devam etmelidir. Kısa Çalışma Uygulaması devam etmelidir. Nakit desteği en az kısa çalışma uygulaması ödemeleri seviyesine çekilmelidir. İvedilikle tekstil-hazır giyim-dokuma emekçisini koruyacak bu önlemlerin alınması kritik önemdedir.

Türkiye’de ilk: İŞÇİLER İKİ AYRI DAVADAN İKİ KEZ SENDİKAL TAZMİNAT KAZANDI. DİNARSU HALI’DA SENDİKALAŞAN İŞÇİLERİN HUKUK ZAFERİ

 Dinarsu Halı’da sendikalaşma mücadelesi veren işçilerin “iş yokluğu” sebebiyle ücretsiz izne çıkarılmasının ardından sendikamız tarafından açılan sendikal tazminat davasının kazanılması ile beraber, ücretsiz izin düzenlemesinin işverence kötüye kullanması sebebiyle de mahkemenin işçilerin 12 aylık brüt ücreti tutarında sendikal tazminat karar vermesi emsalsiz bir hukuk kazanımıdır. İşçiler toplamda iki ayrı davadan iki adet sendikal tazminat (toplamda 24 aylık brüt ücret tutarında tazminat), 4 aylık boşta geçen süre ücreti, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve 4 aylık sürenin kıdeme dahil edilmesiyle yıllık izin ücretine hak kazanmıştır.

 Zonguldak Alaplı ve Tekirdağ Çerkezköy’de faaliyet gösteren DİNARSU HALI’da çalışan işçiler 2020 yılı Mayıs ayından itibaren Öz İplik İş Sendikasına üye olmaya başlamışlardır. İşçilerin sendikaya üye olduğunu öğrenen işveren yetkilileri tarafından işçiler önce ücretsiz izne gönderilmiş, akabinde de işten çıkarılmışlardı.

Çerkezköy fabrikasındaki işçilerden özellikle sendikal örgütlenmeyi sahiplenen 7 işçi Temmuz ayında “iş yokluğu” bahane edilerek ücretsiz izne gönderildi. Sendikal örgütlenmeyi kırmak, bu işçileri cezalandırmak amaçlı bu hukuksuz işleme karşı ÖZ İPLİK İŞ SENDİKASI avukatı tarafından yapılanın, sendikal ayrımcılık olduğu iddiasıyla sendikal tazminat davası açıldı. Delilleri toplayan, tanıkları dinleyen ÇERKEZKÖY İŞ MAHKEMESİ sendikalı ayrımcılık yapıldığı sonucuna vararak 7 işçi için 12 aylık brüt ücreti tutarında sendikal tazminata hükmetti.

 Sendika Avukatı Av. İsmail Avcı “Ücretsiz izin düzenlemesinin işverence kötüye kullanıldığını, sendikalı işçileri ücretsiz izne gönderen işverenin bu işçilerin yerine yeni işçi aldığını, o bölümlerde fazla mesai yapıldığını, ücretsiz izinde iken bu işçilerin şefler tarafından aranarak “sendikadan vazgeçin biz de size yardımcı olalım, ücretsiz izninizi bitirelim “ şeklinde konuşmalar yaptığını ,bu uygulamanın korunamayacağını, çalışma şartlarının uygulanmasında  sendikalılara yönelik açık bir ayrımcılık yapıldığını “ ifade ederek ,”mahkemenin  işçilerin 12 aylık brüt ücreti tutarında sendikal tazminata karar verdiğini” söyledi. Bu karar tespit ettiğimiz kadarıyla bir ilk niteliği taşımaktadır. Dinarsu işçileri emsal bir karara imza attılar” dedi.

 Bu 7 işçiden 5 ‘i sendikal tazminat davası açtıktan 1 ay sonra işten çıkarıldılar. 5 işçi adına bu sefer işe iade ve sendikal tazminat istemli dava açılmış, Çerkezköy iş mahkemesi, feshin sendikal üyelik ve sendikal faaliyet sebebiyle yapıldığına hükmederek 12 aylık sendikal tazminata ve 4 aylık boşta geçen süre ücretine karar vermiştir. Bu hakların yanında bu 5 işçi, kıdem ve ihbar tazminata hak kazanacaklardı.

Dolayısıyla 7 işçiden 2’si 12 aylık ücret tutarında sendikal tazminata hak kazanırken, 5’i 2 adet sendikal tazminat (toplamda 24 aylık brüt ücret tutarında tazminat), 4 aylık boşta geçen süre ücreti, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve 4 aylık sürenin kıdeme dahil edilmesiyle yıllık izin ücretine hak kazanarak emsalsiz bir hukuk kazanımı sağladılar.

 Öz İplik İş Sendikası Çerkezköy İlçe Başkanı Bünyamin Bayır konu ile ilgili  “Dinarsu’da örgütlenen işçilerin elde ettiği hukuk başarısının muazzam olduğunu, bu başarının verdiği motivasyonun sahada anında karşılık bulduğunu, işçilerin örgütlenmeye hız verdiğini, verdikleri sözü tutmanın  mutluluğu içinde olduklarını” söyleyerek  “yasaların sendikalaşmaya sağladığı güvence ortadadır,  elde edilen hukuk başarısı göstermiştir ki ; en büyük güvence sendikalı olmaktır, Dinarsu’da sonuç alınıncaya kadar sendikal üyelik çalışmamız devam edecek