Okullar, kantinler, süt ve hayvancılık (Köşe yazısı 10.10.2015 Kayseri Star Haber Gazetesi)

DAVUT GÜLEÇ
GAZETESİ-HİSF KAYSERİ TEMSİLCİSİ
davutgulec@hotmail.com

Milli Eğitimin, okulların, öğretmenlerin, öğrencilerin, velilerin sorunları bitmek bilmiyor.
En basitinden hem zorunlu eğitim hem kitap dışında her şeyini alan bir toplum.
Ardından okuldaki kantin dışında, bahçesini, salonlarını yazın düğünler, toplantılar için veremeyen okul aile birlikleri ile velilerden para toplayamayan ama öğrencilerden bakanlık müsteşarı imzası ile yardım toplayan, okuldaki eğitim seviyesini yükseltmek yerine, sınıfları mescide çeviren, seçmeli dersleri beden eğitimi, müzik ve Peygamberimizin hayatı ile dolduran okul yönetimleri..
Ben bugün ki yazıma, başlığın sonundan başlayayım.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Hayvansal Üretim İstatistikleri, Haziran 2015 verilerine göre, büyükbaş hayvan sayısı 14 milyon 731 bin baş.
Toplam küçükbaş hayvan sayısı ise 44 milyon 673 bin.
Koyun sayısı 33 milyon 837 bin baş, keçi sayısı da 10 milyon 836 bin baş olarak gerçekleşti.
Kümes hayvanı sayısı 303 milyon adet olurken, bunların 208 milyon 700 bin adedi et tavuğu, 89 milyon 528 bini de yumurta tavuğu olarak belirlendi.
Hindi sayısı 2 milyon 860 bin, ördek sayısı 388 bin, kaz sayısı da 1 milyon 112 bin olarak gerçekleşti.
Peki bu kadar hayvan varken devlet süt üreticilerine ne kadar destek verdi?
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, 331 bin süt üreticisine 170 milyon lira destekleme ödemesi yaptı. Ödemeler, 30 Eylül tarihi itibariyle üreticilerin hesaplarına aktarıldı.
Bakanlığın açıklamasına göre, 2015 yılı ikinci dönemini kapsayan Nisan, Mayıs, Haziran’da çiğ süt primi ödemeleri kapsamında 331 bin süt üreticisine 170 milyon TL destekleme ödemesi yapıldı. Soğutulmamış süt için litre başına 3 kuruş, soğutulmuş süt için 7 kuruş, koyun, keçi ve manda sütü için 20 kuruş prim ödemesi, 30 Eylül 2015 tarihi itibariyle üreticilerin hesaplarına yatırıldı.
Peki bu arada okullardaki kantinlerin ve satılan ürünlerin durumu ne?
Bu konuda denetimler yetersiz olsa da fiyatlar pahalı.
Üstelik kantinler küçük, personel yetersiz.
Öğrenci ve öğretmenlerin taleplerini karşılamaktan uzak.
Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu, okul kantinlerinde bulundurulması ve bulundurulmaması gereken ürünleri yeşil, turuncu ve kırmızı gruplar halinde yeniden belirleyerek, Milli Eğitim Bakanlığı’na sundu.
Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Başkan Yardımcısı Bekir Keskinkılıç, okul kantinlerinde satışa sunulabilecek yiyecek ve içeceklerin 3 grupta sınıflandırıldığına dikkat çekti.
Tüketimi önerilen yiyecekler yeşil
Tüketilmesi önerilmeyenler kırmızı,
Belirli kriterlerde miktara bağlı olarak tüketilmesi önerilenler ise turuncu grupta yer alıyor.
www.beslenme.gov.tr sitesine yüklenen kitapçığa göre, yeşil grupta süt ve süt ürünleri, meyve ve sebzeler; kırmızı grupta asitli, aromalı içecekler, kızartmalar, cipsler, çikolatalar, hamurlu ve şerbetli tatlılar yer alırken, fazla tüketildiğinde kırmızı listede yer alabilecek, doğru oranlarda tüketilmesi istenen ürünlerin bulunduğu turuncu grupta, aromalı sütler, meyveli yoğurtlar, dondurmalar gibi süt ve süt ürünleri için de kriterler getiriliyor.
Bu grupta, “Bazı besin öğelerini içermekle birlikte enerji (kalori/kkal), doymuş yağ, tuz (sodyum) ve şeker içeriği yüksek olabilir” ifadelerine yer veriliyor.
Kitapçıkta, “Menüyü Yeşile Çevirmek” başlığı altında peynirler için “Peynirler aşırı/fazla tuzlu olabilir. Dikkatli seçilmelidir. Az tuzlu veya suda bekletilerek tuzu azaltılmış peynirleri tercih edin.”; Sütlü içecek ve yoğurtlar için de “Meyveli süt ve meyveli yoğurt yaparken taze ve mevsiminde meyve kullanılmalı ve şeker eklenmemelidir.” uyarıları bulunuyor.
“Sağlıklı beslen, Sağlık için hareket et” sloganıyla hazırlanan Okullarda Yiyecek ve İçecek Standartları, Milli Eğitim Bakanlığı’nın değerlendirmesinin ardından uygulamaya konulacak.
Bence Milli Eğitim’de zorunlu dönemde, çocukların beslenmesinden, ulaşımına, okul ve spor kıyafetlerinden cebindeki harçlığa kadar devlet her türlü sorunu çözmeli.
Dersaneleri kaldır, hafta sonu kursları için para topla, iktidarına sendikasına göre atama yap ile sorunlar çözülmez.