MUTLAKA SORGULANMALI!(KÖŞE YAZISI)

Mustafa TEMİZER

Tüm sorunların çözümünde yatan temel ilke dürüst olmaktır. Ülkemizin ekonomik, kültürel, sosyal ve siyasi durumunu ortada. Devletin en üst düzey kademelerinde din eğitimi almış imam hatipliler ve ilahiyatçılar görev yapıyor. Bunlar kimler?

– Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (İstanbul İmam Hatip)

– Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun (Gebze İmam Hatip)

– TBMM Başkanı Mustafa Şentop (Tekirdağ İmam Hatip)

– Adalet Bakanı Bekir Bozdağ (Uludağ İlahiyat)

– Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez (Kadıköy İmam Hatip)

– Gençlik ve Spor Bakanı Muharrem Kasapoğlu (İstanbul İmam Hatip)

– Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer (Tokat İmam Hatip)

– Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati (Nizip İmam Hatip)

– Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank (İstanbul İmam Hatip)

– Hâkimler Savcılar Kurulu Genel Kurul üyesi Aysel Demirel (Bursa İmam Hatip)

– Hâkimler Savcılar Kurulu Genel Kurul üyesi Ergün Şahin (Karadeniz Ereğli İmam Hatip)

– Hâkimler Savcılar Kurulu Genel Kurul üyesi Bilal Temel (Demirci İmam Hatip)

– İçişleri Bakanlığı Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı (Çankırı İmam Hatip)

– Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş (Elazığ İmam Hatip)

– Milli Eğitim Bakanlığı Bakan Yardımcısı Osman Sezgin (Gerede İmam Hatip)

– Ankara Valisi Vasip Şahin (Erzincan İmam Hatip Lisesi)

– Afyonkarahisar Valisi Kübra Güran Yiğitbaşı (Ankara Tevfik İleri İmam Hatip)

– Sakarya Valisi Çetin Oktay Kaldırım (Bayburt İmam Hatip)

– Samsun Valisi Zülkif Dağlı (Antalya İmam Hatip)

– Trabzon Valisi İsmail Ustaoğlu (Düzce İmam Hatip)

– Şanlıurfa Valisi Salih Ayhan (Bekir Necati Sorguç İmam Hatip Yatılı Bölge Okulu)

– Kocaeli Valisi Seddar Yavuz (Balıkesir İmam Hatip)

– Merkez Valisi Mustafa Toprak (Erzincan İmam Hatip)

– Merkez Valisi Ahmet Kara (Erzincan İmam Hatip)

– Hazine ve Maliye Bakanlığı Bakan Yardımcısı Cengiz Yanilioğlu (Erzurum İmam Hatip)

– Hazine ve Maliye Bakanlığı Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan (Zeytinburnu İmam Hatip)

– Bakü Büyükelçisi Cahit Bağcı (Çorum İmam Hatip)

– Dakar Büyükelçisi Ahmet Kavas (Merzifon İmam Hatip)

Kur’an’ın yönetim ilkeleri Adalet (Herkese eşit mesafede durmak).  Emanet (Tüm makamları geçici görmek). Ehliyet (Emaneti Layık olana vermek). Meşveret ( Ortak akıl ile yönetmek.) Maslahat (Şahsi menfaatleri değil; kamu yararını gözetmek)tir.

Yaşananları İslam’ın yönetim ilkeleri, sosyal adalet, sosyal yaşam anlayışı ile izah etmek mümkün değildir. Barış ve adalet dini İslam toplumunda dînî ve milli değerlerin yozlaştırılıp içinin boşaltılması, siyasi istismar aracı olarak kullanılması, haksızlık ve adaletsizlik, rüşvet, yolsuzluk, ahlâksızlık, hayat pahalılığı, enflasyon gibi toplumun varlık ve bekasını ilgilendiren olumsuzlukların yaşanmaması gerekir. Bunlar yaşanıyorsa bir şeylerin mutlaka sorgulanması gerekir.

Kur’an uyarıyor.  “….. Allah’ın indirdiği ile hükmetmeyenler kafirlerin ta kendileridir.” (Mâide : 44) “….. Allah’ın indirdiği ile hükmetmeyenler zalimlerin ta kendileridir. (Mâide : 45) “…. Allah’ın indirdiği ile hükmetmeyenler fasıkların ta kendileridir.” (Mâide : 47) diyor.

“Allah size, emanetleri mutlaka ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emrediyor….”( Nisâ : 58)

“Başınıza gelen herhangi bir musibet, kendi ellerinizle işledikleriniz yüzündendir… ” (Şura: 30)

Peygamber Efendimiz: “Emanet zayi edildiğinde kıyametin kopmasını bekleyin. ‘’ Ya Resulallah, emanetin zayi edilmesi nasıl olur?’’ diye sorulunca (Görev ehlinden başkasına verildiği zaman kıyameti bekleyin.” buyurdu (Buhari.)

Allah’ın ve Resulünün uyarılarına rağmen yaşananlardan dolayı kimi, neyi sorgulamalıyız?

Din anlayışımızı mı?

Yöneticilerin ehliyet ve liyakatini mi?

Kendimiz, işi ehline vermeyişimiz mi?..

Dinin temellerinden biri olan Emir bi’l-ma‘rûf nehiy ani’l-münkerdir.  Yüce Allah “Sizden, hayra çağıran, iyiliği emreden ve kötülükten men eden bir topluluk bulunsun. İşte kurtuluşa erenler onlardır.” (Âl-i İmrân :104) diyor. O halde neyi mutlaka sorgulamalıyız?…

Önce kendimizi sorgulamak zorundayız. Birlik ve beraberliğimizi, varlık ve bekamızı tehlikeye atan iktidar ve muhalefetin hiçbir ahlaki ölçü tanımayan siyasi anlayışına, seviyesiz söylemlerine hep birlikte hayır demek zorundayız. İşi ehline vermek zorundayız.  İştirak etmediğimiz, çilesine katlanmadığımız bir kurtuluşun mümkün olmayacağını unutmamak zorundayız. Görev ve sorumluluklarımızı hatırlamak birliğimizi, istiklal ve bağımsızlığımızı korumak zorundayız.

Edibali ve öğrencilerinin 60 yıldan beri yaptığı “Milletim Uyan! “Yeniden Milli Mücadele” çağrısına kulak vermek. Milletimizin ve insanlığın kurtuluşuna vesile olacak;

İnsan hak ve hürriyetlerine davalı HUKUK DEVLETİ

Millî iradenin önündeki engellerin kalktığı DEMOKRASİ

Din düşmanlığı gibi din istismarının da bittiği LAİKLİK

Fakirlik ve çaresizliğin tarihe gömüldüğü herkesin sosyal adalet şemsiyesine alındığı

 KERİM DEVLET

Bilim, hikmet ve erdemle donatılan, sorun üretmeyen, çözüm üreten

 BİLGE DEVLET ve BİLİM TOPLUMU

Büyüyen, gelişen, zengin, mutlu, muktedir ve insanlığın yeni Barış Medeniyeti İslam Rönesansı’nı yöneten MUHTEŞEM TÜRKİYE projesine ortak olmak dilek temenni ve duasıyla…