Kültür-sanat, magazin-yaşam haberleri (08.09.2022)

Çocuğunuz Öfke Nöbeti Geçiriyorsa Bu Adımları Uygulayın!

Çocuklarda öfke nöbeti ailelerin yaşamak istemeyeceği durumlardan biri. Aileleri zor durumda bırakan öfke nöbeti çocuklarda 1-3 yaş arasında daha sık görülüyor. Moodist Psikiyatri ve Nöroloji Hastanesi’nden Klinik Psikolog Ayşegül Nezor bu durumun nedenini küçük çocukların sosyal, duygusal ve dil gelişiminin henüz tamamlanmamış olmasından kaynaklandığını belirtiyor.

Çocuklar hayatımızın eğlence kaynağı. Onları her zaman gülen yüzleri ile görmek, mutlu görmek ailelerini de mutlu ediyor. Peki çocuklarda öfke nöbeti neden olur ve aileler bu durumda neler yapmalı? Moodist Psikiyatri ve Nöroloji Hastanesi’nden Klinik Psikolog Ayşegül Nezor öfke nöbetinin 1-3 yaş arası çocuklarda daha sıklıkla görüldüğünü belirtiyor. Bu yaş grubundaki çocukların sosyal, duygusal ve dil gelişiminin henüz tamamlanmamış olması öfke nöbetlerinin en büyük nedenleri arasında. Çocuklar kendileri için bir şeyler yapma arzusu da dahil olmak üzere ihtiyaçlarını ve duygularını her zaman karşı tarafa iletemeyebilirler. Bu nedenle hüsrana ve hayal kırıklığına uğrayabilirler. Dolayısıyla öfke nöbetleri, küçük çocukların duygularını ifade etme ve yönetme yollarından biri. Ayrıca bu durum onların etraflarında olup bitenleri anlamaya veya değiştirmeye çalıştıkları bir davranım şekli.

Çocuklarda öfke nöbetinin nedenleri!

Çocuklarda öfke nöbetinin birçok sebebinin olduğunu belirten Klinik Psikolog Ayşegül Nezor o sebepleri şöyle sıralıyor:

Mizaç: Bu, çocukların sinir bozucu olaylar veya çevrelerindeki değişikliklere ne kadar hızlı ve güçlü tepki verdiğini etkiler. Mizaç olarak daha hassas olan çocuklar çevrelerindeki değişikliklere daha fazla tepki verebilir ve daha kolay üzülebilir.

Stres, açlık, yorgunluk ve aşırı uyarılma: Bunlar çocukların duygularını ifade etmelerini, yönetmelerini ve sakin kalmalarını zorlaştırabilir.

Çocukların baş edemediği durumlar: Örneğin, daha büyük bir çocuk kendisinden yaşça küçük bir çocuğun oyuncağını elinden alırsa, oyuncağı elinden alının çocuk bu durumla başa çıkmakta zorlanabilir bu da öfke nöbeti geçirmesine sebebiyet verebilir.

Güçlü duygular: Endişe, korku, utanç ve öfke çocukların baş etmeleri ve anlamaları için zor duygular olabilir.

Öz düzenleme: Duygu ve tepkileri anlama ve yönetme yeteneğidir. Çocuklar yaklaşık 12. aydan itibaren duygu düzenleme becerilerini geliştirmeye başlarlar. Çocuğunuz büyüdükçe, tepkilerini daha iyi düzenleyebilir ve üzücü bir şey olduğunda sakinleşebilir.

Dürtüsellik: Dürtüsellik seviyesinin yüksek olması çocuklarda öfke nöbetine neden olabilir.

Yanlış ebeveyn tutumları: Ebeveynlerin uygunsuz ödül veya ceza tutumları, tutarsız yaklaşımları, izin ve yasaklara verilen “evet” ve “hayır”ların ortak olmaması çocuklarda öfke nöbetine neden olabilir.

En iyi yanıt ‘Sakin Kalmak’

Öfke nöbetine yanıt vermenin en iyi yolunun sakin kalmak olduğunu belirten Klinik Psikolog Ayşegül Nezor: “Yüksek sesle veya öfkeli bir biçimde yanıt verirseniz, çocuğunuz davranışınızı taklit edebilir. Bir çocuğa sakinleşmesi için bağırmanın işleri daha da kötüleştireceğini unutmamak gerekir” diyor. Farklı yaş grupları için farklı önerilerde bulunan Nezor şöyle devam ediyor: “Yeni yürümeye başlayan çocuklar için onlarla zaman geçirmek daha iyi sonuç verebilir. Yakın durun, temas edin, rahatlık sağlayın ve çocukların duygularını anladığınıza dair güvence verin. Daha büyük çocuklar için ise 4 sakinleştirici adımı kullanabilirsiniz. Bunlar; duyguyu tanımlayın, duyguyu adlandırın, çocuğunuz sakinleşirken destekleyin ve öfke nöbetini tetikleyen sorunu ele alın.”

Peki çocuğunuzun öfke nöbeti geçirdiğini nasıl anlarsınız. İşte öfke nöbetinin belirtileri:

1. Çok uzun süren ağlama krizleri

2. Bağırarak konuşma, çığlık atma

3. Tepinme, kendini yerlere atma

4. Vurma, ısırma, tırmalama

5. Etrafa veya kendine zarar verme, saldırgan davranışlarda bulunma

6. Saç yolma

7. Nefes tutma

8. Kendini kasma

9. Anne ve baba ile inatlaşma, söylenen şeylerin tam tersini yapma

Öfke Nöbeti sırasında bu adımları uygulayın:

1. İlk olarak çocuğunuzun ve yakındaki diğer kişilerin güvende olduğundan emin olun. Bu, gerekirse çocuğunuzu daha güvenli bir alana götürmek anlamına gelebilir.

2. Çocuğunuz güvenli bir yere geldiğinde, ifade ettiği duyguyu sakince kabul edin. Yavaş ve alçak sesle konuşun.

3. Sakinleşene kadar çocuğunuzla sessizce kalın. İsterlerse onlara dokunun ya da ihtiyaçları varsa onlara daha fazla fiziksel alan yaratın.

4. Çocuğunuzla mantık yürütmeye çalışmayın veya mantıklı davranması konusunda ısrarcı olmayın.

5. Taleplere boyun eğmeme konusunda tutarlı olun. Tutarlı olmak çocuğunuzun öfke nöbetlerinin istediklerini elde etme aracı olmadığını görmesi açısından önemlidir.

6. Çocuğunuzun ihtiyacını gözetin. Bu, çocuğunuza sakinleşmeye veya durmaya hazır olana kadar çığlık atmasına ve bağırmasına izin vermek anlamına gelebilir. Örneğin, ‘İstersen daha yüksek sesle bağırabilirsin. Bu büyük bir park ve kimseyi rahatsız etmiyoruz’ gibi ifadelerde bulunabilirsiniz.

7. Sakinleştiğinde çocuğunuzu rahatlatın.

8. Öfke nöbeti ile başa çıkmak için kendi duygularınızı da nasıl yöneteceğinizi öğrenin.

9. Öfke nöbetlerine öfke ile veya gülerek tepki vermeyin.

10. Değişimin gerçekleşmesinin zaman alacağını kabul edin.

“Öfke nöbeti sonrası iletişimi sürdürün”

Öfke nöbeti sırasında çocuğunuzla kurduğunuz ilişki kadar nöbet sonrası kurulan ilişkinin de önemini vurgulayan Klinik Psikolog Ayşegül Nezor ebeveynlere şu önerilerde bulunuyor:

1. Çocuğunuzun duygularını anlamasına yardımcı olun. “Oyuncağın kırıldı ve yenisini alamadığın için çok sinirlendin” gibi yansıtmalı ifadeler kullanın.

2. Çocuğunuz zor bir durumla başa çıktığında bu durumun nasıl hissettirdiğini anlamasına teşvik edin. Örneğin, “Yaptığın kule düştüğünde öfkelenmeden o kuleyi tekrar inşa ettiğini gördüm. Bu nasıl hissettirdi? Kendini güçlü ve sakin hissettin mi?”

3. Çocuğunuz öfke nöbetinden sonra sakinleştiğinde duyguları hakkında konuşun. Örneğin, “O oyuncağı çalışmadığı için mi attın? Başka ne yapabilirdin?”

4. Strese karşı olumlu tepkiler modelleyin. Örneğin, “Bu trafiğin bizi geciktirdiğinden endişeleniyorum. Biraz derin nefes alırsam, sakin kalmama yardımcı olur.”

Uzman yardımı hangi durumlarda gerekli?

Çocuklarda öfke nöbeti anne ve babanın doğru iletişimi ile hafifletilebilir ve bu durum hem çocuk hem de ebeveynler için daha kolay atlatılabilir. Çocuğun duygu düzenleme becerileri geliştikçe, öfke nöbetlerinin daha az yaygın hale geldiğini belirten Nezor: “Çoğu çocuk yaklaşık 4 yaşından sonra daha az öfke nöbeti geçirmeye başlar. Çocuğunuz kendisine veya başkalarına zarar veriyorsa, öfke nöbetleri sırasında bayılma noktasına gelene kadar nefesini tutuyorsa, ağlama krizleri çok uzun sürüyorsa, öfke nöbetlerinin sıklığı giderek artıyorsa bir ruh sağlığı uzmanından destek almanız faydalı olacaktır” diyor.

Yonca ‘da geri sayım başladı!

Türk Pop Müziğin efsanesi Yonca Evcimik, prodüktörlüğünü ünlü iletişimci Özgür Aras ve Volkan Çelik‘in yaptığı Noah Music Entertainment etiketiyle yeni şarkısını çıkarmak için gün sayıyor…

Yonca Evcimik’in yeni şarkısı doğum günü olan 16 Eylül Cuma günü tüm dijital platformlarda müzikseverlerle buluşacak. Yonca, Evcimik yeni şarkısının fotoğraf çekimi için önceki gün Lara Sayılgan‘ın objektifine birbirinden çarpıcı pozlar  verdi.

Yeni şarkısı için heyecanlı olduğunu dile getiren Yonca Evcimik önümüzdeki günlerde devam eden yoğun konser maratonu ile tüm sevenleriyle buluşacağının da müjdesini verdi.

GEORGE MILLER’IN YENİ FİLMİNDE ROL ALAN ECE YÜKSEL: “KALPTEN DİLEDİĞİM ŞEYLER BENİ BULUR”

 2015 yılında, daha yolun başındayken verdiği röportajda “Uluslararası bir yapımda rol almak en büyük dileğim,” diyen genç oyuncu Ece Yüksel’i bu ay George Miller’ın filmi “Three Thousand Years of Longing/Üç Bin Yıllık Bekleyiş”te izleyeceğiz. Ayın Söyleşisi için Milliyet Sanat Eylül 2022 sayısında Asu Maro’nun konuğu olan Yüksel, “Ne kadar inanılır ne kadar inanılmaz bilmiyorum ama genellikle benim öyle kalpten dilediğim şeyler bulur hayatta beni,” diye anlatıyor.

 Ece Yüksel, genç yaşına rağmen ödüllerle perçinlediği başarılı kariyerinde son olarak, Ziya Demirel’in “Ela ile Hilmi ve Ali”siyle İstanbul Film Festivali’nde En İyi Kadın Oyun­cu Ödülü’nü aldı. Ağustos ayında Hollanda’da yedi yıllık aşkı Martin Wevers ile evlenen Yüksel, şimdilerde de en büyük dileğini gerçekleştirerek uluslararası bir yapımda yer almanın heyecanını yaşıyor. Genç oyuncu, Idris Elba ile birlikte kamera karşısına geçtiği “Üç Bin Yıllık Bekleyiş”te Osmanlı döneminde haremde yaşayan bir köle kız rolüyle izleyici karşısına çıkıyor.

“Bir oyuncu olarak deneyimlemesi inanılmaz iyi bir şey”

 Filme dahil olma ve çekim sürecini anlatan Ece Yüksel, Avustralya’daki set deneyiminin Türkiye’den ne kadar farklı olduğuna değiniyor ve ekliyor: “Bir oyuncu olarak deneyimlemesi inanılmaz iyi bir şey. Böyle de bir dünya var, yurt dışında insanlar böyle çalışıyor.” Dünya starı Idris Elba’yla birlikte rol almaktan duyduğu heyecanı dile getiren genç oyuncu, George Miller içinse “Çok öğretici bir yönetmendi. Çok şanslı hissediyorum kendimi,” yorumunu yapıyor.

“Gibi’ye gülüyorum herkes gibi”

Daha önce komedide rol almadığını söyleyen Ece Yüksel “Komedi oynamayı çok isterim. Bir yandan çok da korkarım. Çok ince bir çizgisi vardır komedinin ama denemek çok istediğim bir şey olur,” diyor. Kaliteli komediye bayıldığını ve çok saygı duyduğunu söyleyen başarılı oyuncu bugünlerde herkes gibi “Gibi”ye çok güldüğünü söylüyor: “Son dönemlerde Türkiye’de yapılmış bayağı iyi işlerden biri.”

Kariyerine çok küçük yaşta başlayan Ece Yüksel, tanınır olmanın yüküyle ailesi sayesinde başa çıktığını söylüyor. Asu Maro’ya oyunculuk yolculuğunu, projelerini, canlandırdığı karakterleri ve müzik aletlerine olan ilgisini de anlatan Yüksel’in röportajının tamamı Milliyet Sanat’ın Eylül 2022 sayısında…

Kitabevlerinde, marketlerde, Getir’de, Trendyol’da, yakala.co’da ve dijital uygulamalarda okurlarını bekleyen Milliyet Sanat ayrıca, dergiyi 0850 224 02 22 numaralı çağrı merkezini arayarak satın alan okurların kapısına kadar götürüyor.

AŞAĞIDAKİ MUCİZE KİTABIYLA,KADIN ANATOMİSİNİ ÇEVRELEYEN MİTLERE veYANLIŞ ANLAMALARA ELVEDA!

 İyi cinsel eğitim yoluyla dünyanın her yerindeki kadınları güçlendirmeyi amaçlayan Dr. Nina Brochmann ve Ellen Støkken Dahl’ın kaleme aldığı Aşağıdaki Mucize: Vajina ve Kadın Cinselliği Kılavuzu, Epsilon logosuyla Türkiye’de! 30’dan fazla dile çevrilen Aşağıdaki Mucize, bilgelik, bilimsel kararlılık ve mizah dolu bir dille, okurları klitoristen doğum kontrolüne, regl döngülerinden rahim ağzı kanserine kadar kadın cinsel organları ve cinsel sağlığı hakkında büyüleyici bir yolculuğa çıkarıyor.

 Dr. Nina Brochmann ve Ellen Støkken Dahl, vajina hakkındaki yaygın yanlış bilgilerin ve insanların bu konuda sessiz kalışının kadınlara nasıl zarar verdiğini gördüğünde kadın bedeninin biyolojisi, anatomisi ve hakikati hakkında konuyu her yönden inceleyen Aşağıdaki Mucize: Vajina ve Kadın Cinselliği Kılavuzu kitabını kaleme almaya karar verdi. Türkiye’de Epsilon logosuyla okurlara ulaşan kitabı Norveççe aslından dilimize Selma Melodi May çevirdi.

 VAJİNAYI DAHA İYİ TANIMAMIZIN ZAMANI GELDİ!

 Vajina hassas olduğu kadar muhteşem bir organdır. Keşfedilecek, hayret edilecek ve tadını çıkaracak çok şey var! Çünkü kendimizi bilmemiz, ruh halimizi ve duygularımızı temelden etkiler. Aşağıdaki Mucize, kadınlara cinsel sağlıkları hakkında bilinçli seçimler yapma konusunda ilham verecek bir kitap. Hem tıbbi uzmanlık hem de empatiyle aktarılan şaşırtıcı ve az bilinen bilgilerle dolu kitap, akıllardaki pek çok soruya cevaplar sunuyor.

Women’s Health dergisinin “Bacaklarınızın arasında pek çok bilinmeyen kısım içeren bir dünya haritası var gibi görünüyor. Bu kitap, aşağısı için yazılmış bir gezi rehberi. Tüm dünyayı dolaşın!” sözleriyle yer verdiği Aşağıdaki Mucize, Hanne Sigbjørnsen’in eğlenceli illüstrasyonlarıyla daha da zenginleşiyor.