Kültepe kazı gerçeği: Kayseri alacaklı (Köşe yazısı 19.10.2015 Kayseri Star Haber Gazetesi)

DAVUT GÜLEÇ

GAZETECİ-HİSF KAYSERİ TEMSİLCİSİ
davutgulec@hotmail.com

Daha ben dünyaya gelmeden önce kazılar başlamış. Yıl 1948.
Nerede? Diye soracaksınız.
Dünyanın ipek yolu üzerindeki ilk Asur ticaret şehri Kültepe yani ‘Kaniş-Karum’da.
Kazı başkanı rahmetli Prof. Dr. Tahsin Özgüç hoca. Hocamla haber yapmak istediğimde tanışmıştım. Çok mütevazi biri idi. En çok üzüldüğü, bu bölgeden gün yüzüne çıkartılan eserleri Kayseri dışındaki şehirlere taşınması ya da depolarda istiflenmesiydi. Arkeoloji müzesi yanındaki ek bina çukurunu ise turistler gibi ‘Utanç müze çukuru’ olarak açıklıyordu.
Kaniş Karum’daki kazılar belki de denildiği gibi geçen zamandaki gibi 5 bin yıl daha sürecek.
Sadece Kayseri’nin değil, Anadolu’nun hatta Dünya tarihinin aydınlatılması konusunda, Kültepe’deki kazı çalışmaları çok önemli.
Kayseri ticari zekasıyla meşhur. Bunun kökenleri de günümüzden 4000 yıl öncesine dayanan Kaniş-Karum’dan geliyor. Kaniş Krallığının merkezi ve Anadolu’daki Asur Ticaret Kolonileri sisteminin Başşehri olan Kaniş-Karum’da pek çok ticari anlaşmaları içeren 23 bin 500 tablet bulundu. Kayseri sanayi ve ticaret kenti olması yanında, bir kültür kenti olarak tanınacak. Kayseri, Asurlular, Hititliler, Romalılar, Selçuklular ve Osmanlılara kadar pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış. Sahip olduğumuz pek çok eserin kültür turizmine kazandırılması ve Kültür Rotalarında önemli bir merkez.
Kayseri Valisi Orhan Düzgün, uluslararası ticaretin sistematik olarak ilk yapıldığı merkez olarak bilinen Kültepe Kaniş/Karum Höyüğü’nde yapılan arkeolojik kazılarda gün yüzüne çıkartılan eserlerin UNESCO Dünya Belleği Listesi’ne alındığını müjdeledi.
Vali Düzgün, “Kültepe tabletleri olarak isimlendirilen ve o dönemin sosyal, ekonomik yaşantısına ilişkin fikir veren bu yazılı eserler için, Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu hocamızın da girişimiyle, UNESCO’nun Dünya Belleği listesine girmesi için müracaatta bulunmuştuk. Geçtiğimiz hafta yapılan toplantıda da, Türkiye’den UNESCO Dünya Belleği listesine, Kültepe tabletlerinin girmesi onaylandı. Kültepe Tabletlerinin Dünya Belleği Listesi’ne alınmış olması dünya üzerinde kültür turizmi ve tarihe meraklı insanların ilgisi Kayseri’ye kayacak. Bu tabletlerin ortaya çıktığı Kültepe Ören Yeri ve bu tabletlerin sergilendiği Kayseri Müzesi’nin ziyaretçi sayısının artmasını bekliyoruz. Daha modern müzecilik teknikleriyle donatılacak olan yeni Arkeoloji müzesi ile bu ziyaretçi sayısı daha da artacak. 2002 yılında Kültür ve Müzeler Genel Müdürlüğü görevim sırasında, 2002 yılında Türkiye’deki tüm kazılara ayrılan ödenek 2 milyon TL iken şuanda 50 milyonun üzerindedir. Yüzde 2 bin 500’lük bir artış olmuştur. Ne kadar ihtiyacı varsa karşılanabiliyor şu anda. Normalde arkeologların çalışma süresi 2-3 aydır. 5 aydır Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu ve ekibi burada çalıştığına göre bu bütçe sağlanmış durumdadır” dedi.
Kültepe’de çıkarılan eserlerin Kayseri’nin ticaret kültürünün genetik kodu olduğuna dikkat çeken kazı başkanı Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu ise Kayseri’nin çok zengin bir arkeolojik geçmişe sahip olduğunu belirterek, şu bilgileri verdi:
“Anadolu tarihinin başlangıcı Kayseri’de. Biz bunları Kayseri Kültepe’de yapılan kazılarda ortaya çıkardık. Verilen destek başka hiçbir yerde arkeolojik kazıya nasip olmayacak kadar zengin. Anadolu’nun kültür açısından en zengin ören yerini kazıyoruz. Diğer taraftan da entelektüel birikimleri keşfediyoruz. İnşallah yakın bir zamanda yeni müzemize geçersek orada eserlerimizi daha iyi sergileyeceğiz” diye konuştu.
Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu’na, tarihi belge ve tabletlere göre ‘Kayseri’nin durumunu’ sordum. Kulakoğlu ‘Kayseri tabletlere ve belgelere göre tarihten çok alacaklı bir şehir’ derken, o dönemde Kültepe’de ve bugün Kayseri’de yaşayan insanların hastalık durumlarını sordum. Kulakoğlu, o dönemde yaşayan insanlarda da günümüzdeki gibi kas-iskelet hastalıkları, bazı kronik hastalıklar, kadın ve erkek hastalıklarının olduğuna dikkat çekti. Ayrıca, Kültepe kazıları ile ortaya çıkartılan ve değişik il ve müzelerde sergilenen eserlerin yerlerinde kalacağını, yurtdışına kaçırılanların ise getirileceğini, kazı çalışmaları için maddi ve diğer desteklerin şimdilik yeterli olduğunu da açıkladı.
İstanbul Arkeoloji Müzeleri, Anadolu Medeniyetleri Müzesi, Bursa Müzesi ve Kayseri Müzesi tarafından korunan ‘Kültepe Tabletleri’nin de kütüğe kaydedilmesiyle Türkiye’nin toplam 5 mirası Dünya Belleği Kütüğünde yer aldı.
Kayseri Erciyes’in Külleri üzerine ‘Kültepe’de ticaret şehri olarak kuruldu.. Sizleri de bekleriz..