Kentlerin planlaması ve gelecek.. (Köşe yazısı 11.05.2016 Kayseri Star Haber Gazetesi)

DAVUT GÜLEÇ

GAZETECİ-HİSF KAYSERİ TEMSİLCİSİ

davutgulec@hotmail.com

Tüm Dünyada  ‘kentlerin planlaması, gelişimi, gelecekte insanların kaderi’ tartışılıyor.

Kayseri olarak biz hala hızlı betonlaşma, uyduruk, kıytırık işlerle uğraşmaya devam ediyoruz.

Başlatılan işleri, kamunun değil, birilerinin yararına adeta iyi kullanırken cılkını çıkartıyoruz.

Osman Kavuncu’dan sonraki belediye başkanlarını, belediye gelirlerini, kamu yatırımlarını, yapılan işleri şöyle bir değerlendirin. Birde bugün ki imkanları, belediye gelir ve imkanlarını.

Yapılan işlerin çoğunun ‘yap-boz’ ya da ‘yap-işlet-devret değil devam et’ modeli ile yapıldığını da görmeyen, bilmeyen var mı?

İyi de giden kıt kaynaklar ve imkanlar, bu ülkede yaşayan namuslu insanların vergileri, ödedikleri primler, cezalar, diğer tüyü bitmemiş yetimlerin hakları.

Biz geç kalsakta ‘geleceğin Kayseri’sini, şehrini, gelecekteki insanları’ düşünerek yatırımlar yapmak, şehri planlamak, gerekirse yeniden kentsel dönüşüm yapmak zorundayız.

Forum İstanbul 2016’nın son oturumlarında kentsel planlama, değişim ve dönüşüm, ekonomik boyutlarıyla yeni finansman modelleri, kentleşmenin önündeki fırsat ve tehditler masaya yatırıldı.

Forum İstanbul Başkan Yardımcısı ve RE-PİE Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Sur, Dünyanın ekonomik krizle birlikte ekolojik bir çöküşle yüz yüze kaldığına dikkat çekti şunları söyledi.

“Yerkürenin ortalama sıcaklığının 1 derece artması bizi küresel iklim değişikliği ile karşı karşıya bıraktı. 5 derecelik bir artış ise dünyayı yaşanır bir yer olmaktan çıkaracaktır. Refah ve ekonomik büyümeden ziyade terörizmin küreselleştiği bir çağdayız. Kutuplaşma diye tanımlanan farklı bir tehdit altındayız. Dijitalleşme çağında siber teknolojilerin kullanımı terörizmi daha da değişik boyutlara taşıyabilir. Gelir dağılımındaki bozukluk, refahın beklendiği gibi tabana yayılamaması,dünyayı aynı zaman diliminde ekolojik, ekonomik ve sosyolojik açıdan dar boğaza sokarak yeni bir arayışa sürükledi.

Kentleşme oranının yüzde 50’ye çıkması ile yaklaşık 3.5 milyar insan kentlerde yaşıyor. Bu insanların 3’te biri sağlıksız koşullarda, çöküntü bölgelerinde yaşıyor. 100 milyon insanınsa hiç evi yok. Zaten kısıtlı olan kaynaklar giderek daha kötü kullanılıyor. Dünyanın kendini yenileme kapasitesiyse bu tüketimin çok altında yer alıyor. Böyle devam ederse 2050’lere geldiğimizde dünya nüfusu 9 milyar olacak ve kentleşme oranı yüzde 70’lere ulaşacak. Bir diğer deyişle bugün kentlerde yaşayan nüfus yaklaşık 2 katına çıkacak. Unutulmamalı ki dünyada üretilen enerjinin önemli bir bölümü hala fosil yakıtlardan elde ediliyor ve bu üretilen enerjinin yüzde 50si de kentlerde, yerleşim alanlarında ve konutlarda tüketiliyor. Dolayısıyla artan nüfus, tüketilen fosil yakıtlar ve artan karbon emisyonu küresel iklim değişikliğinin etkilerini daha da arttıracak boyutta. Bu nedenle kentlerin kaderini doğru bir şekilde yazmamız ve tüketim alışkanlıklarımızı tümden değiştirmemiz gerekiyor.

Dünyada su kaynakları giderek tükeniyor. Susuzluk önümüzdeki dönemin en büyük tehditlerinden. Dünya nüfusunun %40ı nitelikli arıtılmış, içilebilir sudan mahrum. Dakikada 15 kişi kolera tifo ve dizanteriden hayatını kaybediyor. Bu yılda 8 milyon insan yapar ki korkunç bir rakam. Önlem alınmazsa önümüzdeki dönem su savaşlarına konu olabilir.

Enerjiyi az tüketen, karbon salımı düşük, çevre dostu yeşil teknolojiler 4. Sanayi devrimi kapsamında süratle devreye alınmalı. Endüstri 4.0 uygulamasıyla akıllı şehir teknolojileri, internet ve yapay zeka üzerinden üretim optimizasyonu sağlanacak. Yeryüzü kaynaklarının doğru bir şekilde kullanılması gerekir.

Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği Başkanı İlhami Koç’ta, bankaların topladıkları mevduatların üzerinde kredi verdiğinden bankacılığın sınıra dayandığını, Borsada ciddi ıskontolarla işlem gören GYO’ların cazibesini kaybettiğini iddia etti.

Soyak Holding CEO’su Dr. Emre Çamlıbel’de kat karşılığı model, yap-ver-sat modeli, kamu-özel sektör işbirliği modeli, şirket modeli ve ihale modeli olmak üzere 5 temel modelden bahsetti. Her bir model için finansman sağlama hesaplamalarına da değinen Çamlıbel kentsel dönüşümün kat karşılığı ile finansmanı konusundaki hesaplama yöntemlerine değindi. Altyapısı yasalarla oluşturulmuş olan kentsel dönüşüm hamlesinin uygulanabilir ve sürdürülebilir olması için, kamunun uygulamalardaki iradesi ve öncü rolüne işaret eden Çamlıbel, “Özellikle büyük çaplı dönüşüm projelerinin gerçekleştirilebilmesi, söz konusu projelerin finanse edilebilir olması ile bağlantılı. Kentsel dönüşüm için 20 yılda toplam 465 milyar  dolarlık bir  kaynağa ihtiyaç olduğu düşünüldüğünde, özel sektörle işbirliği kaçınılmaz. Farklı teşvik, uygulama ve finansman metodları bulunarak özel sektörün ve vatandaşın desteklenmesi gerekiyor. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde kentsel dönüşüm sürecini hızlandırmak için alternatif finansal araçlara, bunların çeşitlendirilmesine ve teşviklere ihtiyaç var.Hak sahipleri ve yatırımcılar için kredi, faiz destekleri, kira yardımı, vergi resim ve harçlardan muafiyet gibi teşvikler artmalı. Kamu finansmanıyla özellikle yoğun alanlarda kat karşılığı oranını destekleyecek şekilde altyapı ve donatı yatırımlarının kamu tarafından üstlenilmesinin kentsel dönüşüm projelerinin uygulamaya geçebilmesi noktasında önemli olduğunu düşünüyorum. Kamu, yatırımcı, finansman kuruluşu, vatandaş gibi tüm kentsel dönüşüm paydaşları, inovatif bakış açısı ve yaklaşımıyla alternatif finansman modelleri geliştirilmesi gerekir. Konutların yenilenmesi projeleriyle yeşil ve sürdürülebilir binalar yeni fırsatlar yaratacaktır” dedi.

Konutder Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Faruk Çelik’de “Türkiye’de kentsel dönüşümden kamu, özel sektör ya da hak sahibi ne bekliyor bilmiyoruz. Amaç güvenli binalar mı yapmak, yeni şehirler mi oluşturmak, yoksa ekonomiye canlılık vermek mi” diye sordu.  Ayrıca ‘Türk tipi bir finans ve iş modeline ihtiyaç var. Yabancı yatırımcıyı da içine alacak, tüm paydaşlara fayda sağlayan ve tek bir eksende toplayan yeni bir finansman modeline ihtiyacımız var” diyerekte öneride bulundu.