Kayserispor tarihinde ilk; bir bayan yönetim kurulu üyesi oldu

Kayserispor Kulübü Olağan Genel Kurulu Kadir Has Kongre merkezinde Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Kayseri Valisi Süleyman Kamçı, Kayseri Milletvekili İsmail Tamer, Melikgazi Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayraktar, Büyük Kayserispor Taraftarı, KTO Başkanı Ömer Gülsoy ve  geniş bir  üye katılımı ile yapıldı. Kayserispor tarihinde ilk kez bir bayan Berna Gözbaşı İlter yönetim kurulunda görev aldı.
Divan Başkanlığına Enver Kemaloğlu, katip üyeliklerine Veli Altınkaya ve Oktay Ensari’nin seçilmesi ile başlayan Genel Kurulu Saygı duruşu,İstiklal Marşının okunması ve ardından Yönetim Kurulu faaliyet raporunun okunması, tüzük değişikliği ve diğer önergelerin görüşülmesi, Yeni Yönetim, Denetim ve Disiplin Kurullarının oluşması, Dilek ve Temennilerle devam etti.
Genel Kurulda konuşan Bakan Mehmet Özhaseki ‘’Şöyle salona bir baktığımda belki birkaç kişi hariç en eski Kayserispor’lu benim diye düşünüyorum.Biz kamu hizmetimizden önce de Kayserispor’umuza hizmet verirken de, küçüklüğümüzde büyüklerimizin önünde veya duvarı atlayarak maçlara girerken hep Kayserisporluluğu hissettik. Çocuklar ikinci yarı işi sıkı tutsaydı şampiyonluk potası içinde olurduk ama motive olmak kolay değil.’’
Spor Kulübü Yöneticiliğinin zorluklarına dikkat çeken Bakan Özhaseki‘’  Sonuçlar istediğiniz gibi gitmezse eliniz cebinizde sabaha kadar gezersiniz evin içinde. Çoluğunuz çocuğunuz yanınıza yaklaşamaz, bir şey diyemez. Aile huzursuzluğu bile çıkar o işten. Herkesin söz sahibi olduğu, takip ettiği ancak kimsenin taşın altına elini koymadığı bir alandır. Çünkü elini taşın altına sokmak demek maddi, manevi yardımda bulunmak demektir, moral vermek demektir en azından. Herkeste para olmak zorunda değil, insan iyi şeyler söyler en azından. Biz Kayseri adının geçtiği her yerde Kayseri için hayırlı olan hangi iş varsa omuz verdik.Bununkarşılığında başımız beladan da kurtulmadı, Ne müfettiş eksik oldu, ne şikayetler eksik oldu, hiç bitmedi. Gerek bazı siyasi partilerin başında olanlar gerek hasedinden yerinde duramayanlar dilekçe üstüne dilekçe yazdı. Hep AK Parti iktidarının olduğu ya da benim de siyasi gücümün yerinde olduğu dönem gibi değildi ki. Bu ülke 28 Şubatlar gördü. Kayserispor’dan dolayı arkadaşlarım işkencelere uğradı. Nezarethanelerde anadan üryan işkencelere uğradılar arkadaşlarım. Bir tek şey istiyorlardı Haseki’nin adını verin. O günlerde bile şikayet etmedik, sessizce işimizi yaptık. Kim kazandı, biz kazandık. Şükür Kayseri’nin şehirciliği de yerinde, ticareti de yerinde, sporu da gayette iyi. Düşmek üzereyken takım düşmekten kurtuldu. Bu sene de rahat bir sezon geçirdi.Bunun için önce Erol Bey’e ve Yönetim Kurulu arkadaşlarına Teşekkür etmeliyiz’dedi.
Daha sonra söz alan ve yeniden yönetim Kurulu Başkanlığına seçilen Dr.Erol Bedir  şunları söyledi.

“İçerde, dışarda sıkıntılı günlerde, keyifli günlerde Kayserispor’a, bizlere omuz veren değerli taraftarlar, hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum. Aslında uzun bir genel kurul oldu.  Kayserispor’un çok alışık olmadığı bir şey, Olağan Genel Kurulların 15-20 kişi ile yapıldığı Genel Kurullara alışmışız. Aslında çoğunluk mecburiyeti olmayan bu genel kurulda, gerek katılımın, gerek bu şekilde titiz bir hazırlanmanın, gerek bu ilginin herhalde değerini bilmemiz lazım ve inşallah bundan sonraki Genel Kurul’larımızda da bu salona sığmayan geniş katılımlar ve büyük başarılar olsun diye düşünüyorum. Onu umut ederek bu Genel Kurul’da tekrar bize görev yüklediğiniz için, bize güvendiğiniz için sizlere teşekkür ederim. Mikrofonu elime almışken de 2-3 cümle ile bazı şeyleri açıklamak istiyorum. Biraz evvel arkadaşlar her ne kadar kağıtlardan bazı şeyleri okuduysalarda ben işin içinde olmama rağmen bazı konuları kaçırdım. Dün akşam, Veli Bey, dün itibarı ile Gazeteciler Cemiyeti Başkanı seçildi kendisini tebrik ediyorum. Başkan olsanız bile burda katip üye oluyorsunuz. Dün akşam konuşurken bir cümle sarfetti dedi ki; ‘’yarın Genel Kurul’a geldiğimde Allah aşkına benim de çok rahat anlayacağım 2-3 cümle ile en azın şu rakamları veya olayları özetle’’ ben de kızım sana söylüyorum gelinim sen işit misali Veli Bey’e söylermiş gibi yapıp sizlere de aktarmak istiyorum. 2017 yıl başında 12 puanla sıkıntılı bir şekilde aldığımız Genel Kurul’da herkesin merak ettiği, değişik rakamların konuşulduğu bir borç meselesi var. Önce şunu söyleyelim borç Türkiye’deki bütün spor kulüplerinde var. Belki gelir artı veya karşılığındaki borcuna baktığınız zaman 1.5 kat borçla veya 2 kat borçla belkide en iyi durumda sayılabiliriz. Buradaki sıkıntı şu, oralarda Mali Genel Kurul’lar yapılmış, normal Genel Kurul’lar yapılmış ve hepsinde bilançolar okunmuş, borcumuz var denmiş, alacağımız var denmiş, buna tedbir alalım denmiş velhasıl insanlar da şehir de bundan haberdar olmuş. Bizdeki problem, teslim edildiğinde veya teslim alındığında Memduh başkandan, sıfırborçla alınan ve kasasında para olan kulübümüzün yıllarca borcumuz yok paramız çok istediğimizi yaparız diye, bizim bilmemize rağmen belki bilgi eksikliğinden kimseyi bu konuda suçlamak istemiyorum. Göreve geldiğimizde son 5-6 Genel Kurul’a baktığımda tutanaklara ne mali tablolardan bahsediliyor, ne borçdan bahsediliyor, ne de en ufak bir sıkıntıdan bahsediliyor. Zaten Genel Kurul’larınelini kaldır indir şeklinde bittiğini hepimiz hatırlıyoruz. Biz olaya müdahil olupta o gün itibarı ile ya bizim borçumuz varmış demeye başlayınca, yani şeffaf olunca yani bu kulübü taraftarıyla şehri ile öğretmeni ile işçisi ile esnafı ile organizesi ile bu kulüp sizin bu kulübün de şöyle şöyle iyi veya kötü tarafları var demeye başladığımızda kıyamet koptu. Niye bunu söylüyorsunuzBu borçlar neden açıklanıyor bu borçları açıklarken kimseye bir ithamımız yok. Kimseyi suçladığımız falanda yok varsa bir suç önce merciler sonra Allah sorsun bunu soracak olan biz değiliz inceleyecek olan da biz degiliz.Biz önümüze bakıyoruz hele hele futbolda dün bugün yok, yarın var. Önümüzdeki maçları ne yapacağım onu düşünüyorum. Önümüzdeki sezon bu çitayı daha yukarı nasıl taşırım ona bakıyorum. Geçmişe takılı kalmıyorum. Ama geçmişe takılı kalıp kelam edenlere de susmak, suçluluk psikolojisidir edasıyla bir iki şey söylemek durumundayız. Kimileri yılbaşında görevi devraldığımızda bize kayıtlı borçlar 72 Milyon TL civarındaydı. Kayıtlı borçlar bunu herkes kabul ediyor bu 72 Milyon TL kayıtlı olan borcun cezası faizi ve kesinleştikten sonraki tahakkuku 110 Milyon TL civarına çıktı 106 küsürrakamlar var. bununla da bitmedi. Mesela Sinan Bolat diye bir kaleci bizden 30.000 euro gibi biralacağı görünüyor. Oradan geldi buradan geldi 452.000 € ödedik Turgut Doğan diye bir futbolcu bizden hiç alacağı yok sıfır gözüküyor. Ceza verilmiş ceza ile alacağı kapatılmaya çalışılmış ama sonra 4 trilyon 600 bin lira para ödemek zorunda kaldık. Yine Taner Yalçın diye bir delikanlı biz de sıfır alacağı görünüyor 1,5 trilyon ödedik bu şekilde 28 – 30 trilyon daha borç tahakkuk ettik ve biz bunların tamamını üstlenmek zorunda kaldık çünkü kulüplerde devamlılık esas biz bunları ödemezsek lisans alamıyoruz sahaya çıkamıyoruz. Bir sürü sıkıntı çekiyoruz. Buna rağmen ağlamadık. Sonuçta başkansanız yöneticiyseniz, gelirsiniz oturursunuz aslanlar gibi .Başkanlık yerleri adamı makamları değildir, çözüm üretme makamlarıdır. Gelirsiniz çözüm üretirsiniz ya da bırakır gidersiniz. Biz bırakıp gitmemeyi kaçmamayı göreve geldikten sonra tercih ettik ama hiçbir zamanda koltuğa çakılı kalmadık.
Bunları anlattık daha düne kadar genel kurul kararı görev süremiz olmasına rağmen Başkanlık konusunda bir kararım yoktu hepinizin bildiği belki çoğunuzun bildiği bir takım gelişmelerden sonra ihale mecburen üzerimize kaldı. Hali hazırda 140 trilyon civarında bir borç, bunun üzerine daha yani konuştukça yanlış şeyler çıkacak belki ama vergi yok.  Allah’tan barış çıktı da bununla ilgili bir takım düzenlemeler yapabiliriz edebiliriz yani bunlar üst üste koyduğumuz zaman gerçekten konuşulan daha evvel bizim göreve geldikten sonra söylediklerimiz tahmin  olarak kalabilirdi ama şu anda 94 trilyon TL ödenmiş makbuzlar var. Bu makbuzların altında yazanların tamamı 2017’nin öncesine ait. Yani bu borçlar yoktu da ben bu borçları kime ödedim yani boksöre demişler ya sen iyi dövüşüyorsun iyide biri beni dövüyor ben dayak yiyorum demiş şimdi budayağı bize kim atıyor o zaman box yoksa karşıda düşman yoksa Bu dayağı biz nerden yiyoruz. isteyen varsa 92 trilyon TL 2017 öncesine ait bakın bunu şey olarak söylemiyorum böbürlenerek söylemiyorum ödemek zorundayız ben makbuzlarını vereyim herkes çenesini kapatsın daha bitmedi yeni gelen bir menejerlik şirketi daha yeni 2008, 2009’dan itibaren aşağı yukarı 10-15 tane futbolcu getirmiş götürmüş 760.000 mi 720.000 mi yanılmayayım 760.000 € bizden para istiyor adamın elinde belgeleri var. Sağlam zamanında verilmiş. Adama ‘’ya kardeşim 10 senedir neredeydin’’ şudur budur. Hiçbirisi kayıtta yok bu konuştuğumuz rakamların içinde yok Kayserililik yapıyor ,adamı60.000 € teklif ettik düşünüyor yani o da sahtekar olduğunu bildiği için acaba ne alırsam kardır mı? diye düşünüyor. Ama eğer hukuka giderse yani iki gün sonra o parayı ödemiş olarak karşınıza çıkacağız gene 7-8 tane dosya var. Şu anda devam eden ne olacağını bilmiyoruz ancak şunu söyleyelim iyi tarafını söyleyelim 70 – 80 tane futbol ailesi ile ilgili bu tip karışık dosya şu anda derdest edilmiş durumda 5 dosya kalmış durumda buradan gelecek ne rakamlar ne de hukuki problemler bizi yoracak şekilde değil. Bunu nasıl yaptık 120- 130 trilyon liralık Kişilerin üzerinde ve her dakika İcra ile sütlaççısından gazcısına güvenlikçisinden oteldeki çaycısına kadar yüzlerce insanın üstünde olan bu borçlar zapturapt altına alındı. Kredi kuruluşları ile görüşüldü kredilendirildi. Ama tabi bir yandan da bugün 106-107 trilyon olan veya kayıtlı olan 106-107 trilyon biraz evvel belki dikkatinizden kaçmış olabilir şu anda yine 106-107 trilyon civarında. Başa baş, 1 lira da borcumuz artmamış. 1.5 sene kendi yağımızda kavrulmuşuz. Sponsorlar noktasında geçtiğimiz ligin ilk yarısında, bir miktar 15-20 milyoncivarından ekstra sponsor geliri bulmamıza rağmen, bu sezon sıfır sponsor var. Tamamen performansımızla, kendi katkılarımızla yönetimdeki arkadaşların sıkmasıyla, öncelikle alt tarafı tutmakla buralara kadar geldik. bugün itibarı ile borcumuz 2017 yılının 1. ayı borcumuz değerinde yani 106 milyon lira bir borcumuz var.Bunun bir kısmı 60 70 milyonu kredi kalanı da vadelendirilmiş borç. Kredialındı deniyor borçlandırılma falan deniyor Arkadaşlar bir babayiğit gelsin de borçlansın bakalım borçlana biliyor mu? İşte aramızda kredi işini bilen yurt içini bilen yurtdışını bilen arkadaşlarımız var borcu ödeyene verirler Borcu babayiğite verirler Siz gidin bir bankaya herhangi bir bankaya hele hele bu dönemde bilançonuzu verin malınızı verin mülkünüzü verin ipoteğinizi verin 10 TL’nin karşılığında 2 TL ya verirler ya vermezler onu da burnunuzdan getirirler Kayserispor muzun hiçbir şey yoktu tesislerimiz bizim değil bir tane tapulu arazimiz yok. Bir tane tapulu mülkümüz yok. bir kulübümüz var. Kayserispor’un neyi var biliyor musunuz koskocaman bir itibarı var. Bu itibar öyle bir itibar ki başkalarının alamayacağı elde edemeyeceği malını mülkünü teminat verip kullanamayacağı bir itibar ve öyle bir kredi şu anda herkesin imrenerek baktığı bir şey ben de gurur duyuyorum. Buna güç veren de sizlersiniz siz eğer şurada on kişi olsanız ben bundan cesaret alıp da bankaya gidemem sizin verdiğiniz bu destek sizin verdiğiniz bu omuz bize güç veriyor ve işleri zapturapt altına alıyoruz. Bir arkadaşımız da yazmış geçenlerde çok hoşuma gitti başkanım bu kadar şeffaf olmayın biz buna alışık değiliz dedi. Bakın açık ve net söylüyorum. Şu anda şu yazılanlardan okunanlardan ben daha fazla bir şey bilmiyorum. Siz ne biliyorsanız ben de o kadar biliyorum. Çünkü bu mal sizin biz emanetçiyiz siz derken Kayseri’den bahsediyorum, Kayseri deyince hemen aklıma geldi hortumları kesilenler hortumu takip ettiği zaman karşımıza silueti çıkanlar bir şey bulamayınca işte Erzurum’lu falan feşmekan bir şey söylüyorlar arkadaşlar ben Müslüman bir Türk ailenin evladı olmaktanErzurumda bir dadaş olarak doğmaktan, Kayseri’de yaşamaktan buralara hizmet etmekten Buradan evlenmekten çoluğumu çocuğumu burada yetiştirmekten anamın babamın mezarının burada olmasından benim mezarımın da hemen onun yanı başında olmasından onur duyuyorum gurur duyuyorum. Ben 1985 yılında Kayseri’ye geldim altı ay görev yaptıktan sonra sağlık müdür yardımcısı oldum Türkiye de aşı kampanyasında birinci oldum ödül aldım. Bir sene bir buçuk sene sonra il sağlık müdürü oldum Türkiye’nin en genç sağlık müdürü olarak Oktay bey hatırlar veli bey hatırlar Kayseri’nin 450 köyünü adım adım gezdim şu anda hepsini kendi mahallem gibi bilirim hepsinde çok ciddi yatırımlar yaptım, üç sağlık Ocağı ila 40 tane sağlık evi yaptım Ve hepsini orada olanlardan daha iyi bilirim şehirle ilgili bir şey söylememe gerek yok Sokak sokak bilirim Belediyede hizmet yaptığım dönemlerde ve sosyal konularda yaptığım çalışmalarda Neler yaptığımı bu şehir az çok biliyor.Devam edelim şehrin ekonomisine verdiğimiz bir katkı var 20 senedir minimum 600 maksimum 1000 işçiye helali hoş olsun ekmek kapısı açtım Bu insanlar oralardan ekmek yiyorlar Binlerce 100 binlerce insana karınca kararınca sağlık hizmeti vermeye çalıştık belki kızanlar olmuştur ama dua da aldık Şu anda Kayseri’nin yolunu bilmeyen Türkiye’nin en prestijli okullarından bir tanesini Kayseri’ye en büyük özel okulu yaparak Kayseri’ye gelmesine vesile olduk yani eğitiminde de sağlığında da ekonomisinde de sosyal hizmetin de deŞu anda içerisinde olduğumuz sportif konularda da kısaca kayserililikte de birileri yarışacaksa buyursun. ben diyorum ki siz bir konuda bir yerliyseniz o siz eğer bir şeye mensupsanız yani Türk milliyetçisi iseniz birinci Görevimiz bu Türk milletini sevmek
Kayserililigi ben Bir yerde doğmak Bir yerden buraya gelmek şeklinde değil Kayseri’ye verilen hizmetle ölçüyorum verebiliyorsanız benden fazla hizmet varsa öyle bir babayiğit bunu gerçekleştirebilecek bir babayiğit buyursun gelsin en büyük Kayserili Şu anda şu konuda ben kendimi görüyorum mütevazi olmaya da gerek yok
İlanlar verdik gelin bu yükü omuzlayın dedik aday değiliz dedik başkan olun dedik yönetim kuruluna girin dedik.Tabii ki sizin arzunuz benim devam etmemdi onu biliyorum Ama ben istiyordum kiBu1.500.000 nüfuslu şehirde 7-8 dönem bu işi yapmış birisi olarak Eğer bu iyi bir şeyse bu insanların hakkı bana geçiyor artık geçmesin birazda başkası yapsın eger kötü bir şeyse Bu kadar ceza bana yeter diye düşünmüştüm ama bu bir görevdir bu görev bana verildi sizler tarafından şehri yöneten sayın bakanımız başkanlarımız tarafındanSizde bunu onayladınız ve benimle birlikte başta Berna hanım ve diğer arkadaşlarımız olmak üzere yükün altına elimizi kafamızı sokmaya geldik inşallah bu şekilde devam edeceğiz
Ben sizler desteğinizi sundugunuz müddetçe,  sizler omuz verdiğiniz müddetce şehir bizim yaptıklarımızın doğru olduğu noktasında hemfikir oldukça ne olur bilmem ama kabul edelim ki ben de biraz hassas bir insanım yani başkaları gibi sokağa çıkamayan bir kulüp başkanı olamam taraftara küfür eden bir kulüp başkanı olamam Gurur yapamam arabamın arkasında muhasebe kayıtlarını taşıyamam Ben bunları yapamam bunların dışında birileri bir şey söyleyince de işin doğrusu canım sıkılıyor. Yoksa birileri diyor ki ya bırak o ne derse desin öbürü ne yaparsa yapsın Diyor. ben daha da uzatabilirdim ama beni dinlediğiniz için sabrınız için size teşekkür ediyorum genel kurulumuzun Kayserimize Kayserisporumuzahayırlı uğurlu olmasını diliyorum Allah utandırmasın diyorum bu birlik ve beraberlik havasının Ben olsam da olmasam da devam etmesini diliyorum.”

Yapılan olağan genel kurulda, yeni yönetim kurulu: Erol Bedir, Berna Gözbaşı İlter, Mehmet Çakmak Uyar, Mehmet Dönmez, Mustafa Gülsoy, Mustafa Aksu, Serdar Maraşlı, Bahadır Kul, Türker Horoz, Orhan Taşçı, İsmail Çöl, Tufan Koç, Fatih Çağlar Öcal, Hasan Eskici, Erhan Karacaoğlan, Mustafa Bakır, Süleyman Akın, Orhan Madenoğlu, Mehmet Gürbaz,  Muhammed Ali Temel, Ahmet Bozbey, Namık Tamer, Volkan Aksoy, Mehmet Yay, Özgen Aydıncak, Bekir Benk, Mehmet Kalem’den oluştu.