Kayseri Tabib Odası Başkanı Per, Hekimlik zedeleniyor

Kayseri Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Per, “Nüfusumuzun her 100 kişisinden 120’si acil servise başvurma noktasına getirilmiştir” dedi. Per, ayrıca acil servislerde hekimlerin şiddete maruz kalma endişesi içerisinde görev yaptıklarını dile getirerek, “Bu, hekimlerde ‘tükenmişlik sendromu’na yol açıyor” diye konuştu.
Hekimliğin uzun ve son derece meşakkatli bir eğitimin sonunda elde edilen ve olağanüstü özveri gerektiren bir sanat olduğunu ifade eden Kayseri Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Per, hekimlerin karşılıksız mecburi hizmet yükümlülüğü altında ezildiğini savundu. Per, “Her hekim Tıp Fakültesini, uzmanlık eğitimini ve yan dal eğitimini bitirdiğinde diplomasını alabilmelidir. Son olarak da TUS’u kazanmış olsanız bile mecburi hizmet bitmeden görev yerinizden ayrılamazsınız gibi ağır ve haksız planlamalar yapılmaktadır” diye konuştu.
Hekim imajının zedelendiğini, günah keçisi olarak gösterildiğini de ifade eden Per, “Ne yazık ki ülkemizde hekimlik imajı her geçen gün zedeleniyor, örseleniyor, erozyona uğruyor ve hekimler hiç de hak etmedikleri olumsuzluklara maruz kalıyorlar” dedi.
Tıp eğitiminde kalitenin gittikçe düştüğünü öne süren Başkan Per, “Politik kaygılarla sevk zincirinin kaldırılması nedeniyle, asli görevi eğitim ve araştırma yapmak olan Tıp Fakültesi hastaneleri, sadece tedavi hizmetleri veren kurumlar haline getirildi. Yeni açılan Tıp Fakülteleri sağlık hizmetlerinde kalite sorununu getirir. Her ile açtığınız ya da açmayı hedeflediğiniz tıp fakültelerinden yetersiz akademik kadro ve fiziki şartlarla iyi hekim ve uzman hekim yetiştirme imkanınız yoktur. Vaat ettiğiniz tıp eğitimini hakkıyla veremediğiniz gençlerimize altı yılın sonunda ‘Tıp Doktoru Diploması’ vererek onların hekim olmalarını sağlayamazsınız” dedi.
Hekime yönelik şiddetin de gündemdeki yerini koruduğunu kaydeden Prof. Dr. Per, “Son yıllarda hekimlere yönelik şiddet olayları ürkütücü boyutlara ulaştı. Sağlık sistemindeki aksaklıkların ve planlama hatalarının sorumlusu olarak hekimlerin gösterilmesi, hekimlere yönelik şiddet olaylarını artırıyor. Yetkililerin hekim karşıtı beyanatları ve hekim karşıtı yayınlar hekim-hasta ilişkisini olumsuz etkiliyor. Özellikle de acil servislerde hekimler şiddete maruz kalma endişesi içerisinde görev yapıyor. Bu, hekimlerde ‘tükenmişlik sendromu’na yol açıyor” diye konuştu.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi kurulurken, Eğitim ve Araştırma Hastanelerinde çalışan eğitim görevlisi ve ayrıca Doçent, Profesör unvanlı uzman kadrosunda çalışan doktorların özlük haklarının iyileştirilmesinde adil olunması gerektiğini de söyleyen Per, “Ayrıca ülke nüfusumuzun her 100 kişisinden 120’si acil servise başvurma noktasına getirilmiştir. Bu rakam Japonya’da 19 iken Tayvan’da 30, Hollanda’da 12 ve Yunanistan’da 44 civarında seyretmektedir. Acil hasta ve acil servis kavramları o kadar istismar edilmiştir ki gelinen noktada acil tıbbi bakıma ihtiyacı olan vakalar gözden kaçabilmekte ve asıl ihtiyaç sahipleri mağdur olabilmektedirler” uyarısında bulundu.