Kadın girişimciler kurulu’ndan KGC’ye ziyaret

Kadın Girişimciler Kurulu Üyeleri Ayşe Uzunlu, Sema Karaoğlu ve beraberindeki heyet Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Metin Kösedağ’ı ziyaret etti. Ayşe Uzunlu, Afganistan’daki kadınlar seslerini duyurmaya çalışırken Taliban yönetimini meşru gösteren herkesin karşısında olduklarını belirtti.

Ayşe Uzunlu Taliban yönetimi sonrası bağımsız Afganistan’ı tanıyorum diyenleri eleştirerek, “Cumhuriyet Kadınları Derneği, Taliban’ın Afganistan’da kontrolü ele geçirmesi ile ilgili yaptığı açıklamada, “Bağımsızlık, gerçek uygarlığa kavuşmanın ön şartıdır. Afganistan’da olan budur. Bağımsız Afganistan’ı tanıyor ve selamlıyoruz” dedi. Üstelik daha da ileri giderek Afganistan için küresel bir dayanışma ağı kuran kadın derneklerinin çatı örgütünü uluslararası fon kullanmakla suçladı. Her partinin bir kadın örgütü olabilir. Ancak siyasi bir partinin kadın örgütü olarak çalışan bu derneğin bağımsız kadın hareketini karalamaya çalışması ve iftira atması kabul edilemez” dedi.

“Nemiz varsa,
eğer bağımsız bir devlet kurmuşsak,
hür vatandaşlar olmuşsak,
şerefli insanlar gibi dolaşıyorsak,
yurdumuzu Batının pençesinden,
vicdanımızı ve düşüncemizi Doğunun pençesinden kurtarmışsak,
şu denizlere bizim diye bakıyor,
bu topraklarda ana bağrının sıcaklığını duyuyorsak,
belki nefes alıyorsak,
hepsini, her şeyi 30 Ağustos zaferine borçluyuz” der
Falih Rıfkı Atay
Bu duygularla 30 AĞUSTOS Zafer Bayramımızı kutlarken elde ettiğimiz haklarımız için
Ata’mıza minnettarız. Yaşanılan olaylardan gördük ki 100 yıl önce Cumhuriyetin Kadın Devrimi ile kadınlar özgürlüğe kavuştu.
Taliban’ın Afganistan’ı ele geçirmesine Afgan kadın aktivistleri isyan etti. Searj Mahbouba “Size seslendik. Yardım istedik, talepler ilettik. Her şeyi yaptık. Umurunuzda olmadı. Taleplerimizin içinden sadece işlerine geldiği gibi kararlar veren dünyanın erk sahibi erkekleri, bizim çok büyük emek verdiğimiz şeyi yerle bir ettiler. Ben bunun düzeldiğini göremeyeceğim, öleceğim. Benden sonraki nesil bile ülkemi olması gerektiği gibi göremeyecek dedi…
Kadın hakları ve eğitim aktivisti Durrani ise “Ağlamaktan gözlerim şişti, daha fazla ağlayacak gözyaşım kalmadı… Bizi koruyacaklarını söyleyenler utansın” dedi.
Temmuz ayında görevi bırakan Afganistan’ın ilk kadın ABD Büyükelçisi Roya Rahmani de “Sahadaki davranışlarından yola çıkarak diyebilirim ki en temel kadın hakları dahi tehlikede” ifadelerini kullandı.
Afganistan da durum böyleyken Türkiye’deki kadın örgütleri bir araya gelerek “Taliban’ı tanımıyoruz, Taliban’ı tanıyanı da tanımıyoruz” diyerek basın açıklaması yaptı. Kadın sorunları konusunda sahada yıllardır çalışmalar yapan kadın dernekleri temsilcileri kazanımların tarihsel açıdan çok uzun mücadeleler ile elde edildiğini unutmadan, Afgan kadının yaşadığı ve gelecekte daha ağır yaşayacağı belli olan taciz, tecavüz, şiddete karşı uluslararası arenada dikkat çekti…
Afganistan’da kadınlar karar mekanizmalarında yer alamayacak, okumayacak, çocuklar erken yaşta zorla evlendirilecek, ücretli çalışmaları kısıtlanacak, kadınlar tek başına yolculuk yapamayacak…
Hal böyleyken Cumhuriyet Kadınları Derneği, Taliban’ın Afganistan’da kontrolü ele geçirmesi ile ilgili yaptığı açıklamada, “Bağımsızlık, gerçek uygarlığa kavuşmanın ön şartıdır. Afganistan’da olan budur. Bağımsız Afganistan’ı tanıyor ve selamlıyoruz” dedi. Üstelik daha da ileri giderek Afganistan için küresel bir dayanışma ağı kuran kadın derneklerinin çatı örgütünü uluslararası fon kullanmakla suçladı. Her partinin bir kadın örgütü olabilir. Ancak siyasi bir partinin kadın örgütü olarak çalışan bu derneğin bağımsız kadın hareketini karalamaya çalışması ve iftira atması kabul edilemez. Bugün bir çok kamu kuruluşu ve sivil toplum örgütü bu tür fonlarla projeler yürütmektedir. Ancak sivil toplum örgütlerini siyaseten bağımsız olmalıdır. Tüzükleri ve amaçları gereği bir siyasi partinin kadın kolları gibi davranamazlar. Bağımsızlığın en önemli özelliği kişisel temel hak ve özgürlüklere sahip olunmasıdır. Taliban bir suç örgütüdür. Taliban’ın insan hakları konusunda sözde siyasal islam uygulamalarıyla en çok kadınlar için ama bütünde tüm Afgan halkı için özgürlük getirdiği düşünülemez. Bu koşullarda Taliban’a selam göndermek adında cumhuriyet olan bir kadın derneğinin olsa olsa kurgu olduğunun göstergesidir.
Bağımsızlık savaşı görmek isteyenler Türk Kurtuluş Savaşı’na -Çanakkale’ye, Sakarya’ya, Büyük Taarruz’a- baksınlar. Kurulan cumhuriyetin ardından yapılan inkılapları incelesinler. Laiklik ilkesine sarılsınlar. Demokrasi ancak laik bir hukuk devleti ile mümkündür. Bağımsızlıktan ancak “egemenlik kayıtsız şartsız milletin” olduğunda söz edilebilir.”

KGC Başkanı Metin Kösedağ, heyete ziyaretlerinden Kadın Girişimciler Kurulu’na teşekkür etti.