Kadın cinayetlerine Kayseri’den tepki: Susmuyoruz ve korkmuyoruz ama yetkililer görevini yapsın

Kayseri’de bir grup kadın ve STK temsilcileri ‘Türkiye’nin her evinde her yürekte isyan vardı aslında bugün. Kayseri’de biz kadınlar, insan haklarına duyarlı erkekler meydandaydık. İsyanımızı haykırdık. Kadın cinayetleri son bulsun. Kadınlar ölmesin, çocuklar anasız kalmasın’ diyerek son kadın cinayetine tepki gösterdi ve ilgili kişileri görevini yapmaya çağırdı.

Eğitim Sen Şube sekreteri Nilgün Demir Nuray ‘Memleketin her yerinde artık isyandayız’ diyerek kadınların tepkisini dile getirirken, CHP milletvekili Çetin Arık, Türk Kadınlar Birliği Şube başkanı Ayşe Uzunlu, Kayseri kadın birliğini geliştirme derneği başkanı Dr. Sema Karaoğlu, Kayseri kadınlar derneği başkanı Eylem Sarıoğlu,  Eğitim sen şube başkanı Zeynep Vural, bazı STK üyeleri ve vatandaşlar tam destek verdi. Eğitim Sen Şube sekreteri Nilgün Demir Nuray şu açıklamayı okudu.

“Vahşice işlenmiş bu cinayeti biz kadınlar lanetliyoruz. Bu cinayet münferit değil, ataerkil sistemin gerçekleştirdiği sistematik kadın katliamlarının olağan hale getirilmiş bir parçasıdır. Kırıkkale’de dün bir kadın, boşandığı eski eşi tarafından öldürüldü. Emine Bulut’un son sözleri ölmek istemiyorum oldu.  Bu hepimizin haykırışıdır. Ölmek istemiyoruz. Erkekleri bu kadar vahşi ve ruhsuz yapan nedir? Dönüp aileye okula ve topluma bakmak lazım. Bu erkekler bu toplumda yetişti, yeter artık.  Erkek çocuklarımızı insan gibi yetiştirin. Sevgi, saygı, adalet ve hoşgörü ile büyütün. Her kademede, devlette, ailede, okulda, sevgi, hoşgörü ve adalet içinde yaşamalıyız. Bu kadar kadın cinayeti olan bir ülkede devlet ve toplum artık tarafını seçmelidir. Susalım, görmeyelim, konuşmayalım mı? Uyanın artık. Açın gözlerinizi, kulaklarınızı. bütün bu olaylar en yakın çevrenizde son bir ay içerisinde gerçekleşti.

AKP iktidarında  kadına yönelik şiddet yüzde 1400 artmıştır. Şiddeti önlemek için daha etkin mekanizmalar oluşturmak yerine, kadın düşmanı, cinsiyetçi, savaş ve nefret politikalarıyla kadına yönelik şiddeti derinleştiren AKP hükümeti diğer yandanda kazanılmış haklarımıza saldırmaktadır. İstanbul sözleşmesi ve 6284 sayılı ailenin korunması ve kadına karşı şiddetin önlenmesi yayasını dahi yok etmek istemektedir. Erkeği koruyan, cesaretlendiren, cezasız bırakan yargı sistemi de bu suçun en önemli ortağıdır.

Tam bir çaresizlik, tükenmişlik, vurdumduymazlık içerisindeyiz. Eğitim için okullarımız, suçlar için kanunlarımız var. Sonuç ortada. Ters giden bir şeyler var. Eğitim sistemimiz hiç durmadan yenileniyor. Değerler eğitimi alınıyor. Ana sınıfına başlamadan dini eğitim başlıyor. Muhafazakar olduğunu söyleyende, liberal olduğunu söyleyende aynı sorunlarla karşı karşıya kalıyor. Hal böyle iken birde popülist yaklaşımlarla kazanılmış hakların geri alınmaya çalışılmasına tanık oluyoruz.  Böylesi vahşetin yaşandığı her gün biz kadınlar olarak, her türlü şiddete karşı şiddetsiz bir dünyayı örmek ve Eminelerin hesabını sormak için mücadelemize devam edeceğiz. Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz. memleketin her yerinde isyandayız.”