İçinizdeki balon…(Köşe yazısı 20.03.2017 Kayseri Star Haber Gazetesi)

DAVUT GÜLEÇ

GAZETECİ-HİSF KAYSERİ TEMSİLCİSİ

davutgulec@hotmail.com

Her mesleğin kendine özgü bir hastalığı, sorunları var.

Bizim gazetecilik ve medya alanındaki meslek hastalığı ise, düzensiz yaşam, beslenme, uyku, aşırı stres nedeniyle yüksek kalp krizi riski.

Bende bunu aksatmadan ortalama 44 yaş sınırında geçirdim, 12 yıl sonra ikincisini yaşadım.

Hafta sonu bir otelde Türk Kalp Damar Cerrahisi Derneği’nin ‘içinizdeki balona dikkat’ adıyla bir sosyal sorumluluk projesi tanıtım toplantısı vardı. Özellikle 65 yaş üzerinde, sigara kullanan, ailesinde bu hastalığa sahip biri bulunan, kalp ve damarında sorun olan erkekleri ilgilendiren bu konuyu, derneğin başkanı Prof. Dr. Anıl Z. Apaydın’ın yanı sıra Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs, Kalp ve Damar Cerrahisi Ana bilim dalından Prof. Dr. Yiğit Akçalı ile sizin için konuştum. İşte o bilgiler.

“Karın Anadamarı Balonlaşması (Abdominal Aort Anevrizması), tüm vücuda kan akımını sağlayan ana damara aort damarı deniyor. Bu damarın karın içerisindeki bölümünde meydana gelen balonlaşma ise “abdominal aort anevrizması” olarak adlandırılıyor.

Aort denilen vücudumuzun en büyük atardamarının karın bölgesindeki balonlaşması, çoğunlukla bir yakınmaya neden olmadan sessizce ilerler ve patlayıp kanarken bu hastaların yaklaşık % 60 ile 80’i hastaneye ulaşamadan kaybedilir. Ameliyata ulaşabilen hastaların da riski yüksek. Sonuçta, kanamaya yol açmış damar balonlaşması olan tüm hastaların en çok % 10 ile 25’i taburcu olabilir. Eğer risk altındaki kişilerde “anevrizma” denilen damar balonlaşması olup olmadığı önceden saptanabilirse, cerrahi girişim ile yaşamsal tehlike ortadan kalkar. Bazı ülkelerde 65 yaş üzeri her erkek bu hastalığın yakalanabilmesi için tarama programları çerçevesinde kontrole çağırılır.

Karın ana damarındaki balonlaşma, çoğunlukla böbrek damarlarının altındaki bölgede damar duvarının yaşlandıkça zayıflaması ve genişlemesi sonucu oluşur. Sigara ve genetik etkenler balonlaşmada rol oynar. 65 yaş ve üzeri nüfusta her 65 erkekten birinde bu hastalık mevcuttur. Erkeklerde kadınlara göre beş kat daha fazla görülür.

ABD’de her yıl yaklaşık 200 bin kişide karın anadamarı balonlaşması saptanıyor. Bu kişilerin 15 bin kadarında balonlaşma, yüksek patlama riski taşıyacak derecede büyük. Bu verileri yurdumuz için nüfus oranı temelinde hesaplarsak her yıl 3 bin 600 kişide tehlikeli boyutta karın anadamarı balonlaşması var. 65 yaş ve üzerindeki erkeklerin bir kalp ve damar cerrahına başvurmalarını önerilmektedir. Sigara içenler ya da ömrü boyunca 5 paketten fazla içmiş olanlar, ailesinde bu hastalığa sahip bireyler bulunanlarda risk daha yüksektir. Basit görüntüleme yöntemleriyle karın anadamarında balonlaşma olup olmadığı saptanabilir.

Her balonlaşma girişim gerektirmeyebilir, damar çapına göre takip edilebilir ya da cerrahi girişim yapılabilir. Çok geniş ve tedavisi gereken balonlaşmalar açık ya da kapalı yöntem ile tedavi edilebilir. Hangi yöntemin seçileceğine kişinin yaşına, önemli başka sağlık sorunları olup olmamasına ve anadamar balonlaşmasının yerine göre karar verilir.

Abdominal aort anevrizması vücudun en büyük atar damarı olan aortun bir hastalığıdır. Aort kalpten aldığı kanı tüm vücuda dağıtan en büyük atar damardır. “Abdominal aort” ise bu damarın karın içerisinde seyreden kısmına verilen isimdir. AAA olarak da bilinen abdominal aort anevrizması, abdominal aortun damar duvarında genişleme ve balonlaşma meydana gelmesi ile oluşur. Eğer bu balonlaşmada bir patlama veya yırtık meydana gelirse, bu durum hayatınızı tehdit edebilen bir soruna yol açabilir. Patlamış bir aort damarı oldukça fazla miktarda iç kanamaya sebep olur.

Abdominal aort anevrizması olan çoğu kişide herhangi bir belirti ortaya çıkmamaktadır. Eğer belirtiler ortaya çıktıysa bunlar arasında; Karın veya sırtta ağrı ile kalp atımınızla beraber ritmik hareketlenme gösteren karnınızda ele gelen kitle.

Abdominal aort anevrizması herhangi uyarı bir bulgu vermeden patlayabilir. Bazı hastalarda hastalığın ilk bulgusu patlama. Yüksek riske sahip olanlara tarama testi önerilir. Abdominal aort anevrizması 60 yaş altı hastalarda ender görülür.60 ve 65 yaş arası her 1000 bireyden birinde abdominal aort anevrizması vardır ve bu oran yaş arttıkça çoğalır. Tarama çalışmaları göstermiştir ki; 65 yaş üzeri erkeklerde %2-13 ve yine 65 yaş üzeri kadınlarda ise %6 oranında görülebilmektedir. Fakat tarama testleri ile tespit edilen anevrizmaların %90’ı boyut olarak küçüktür (<3.5 cm) ve takibi gerekir.

Çoğu abdominal aort anevrizması küçük boyutlarda olup herhangi bir şikayete sebep olmamaktadır. Şikayeti bulunmayan bireyler genellikle anevrizmalarının bulunduğundan haberdar değildir.

Bazı anevrizmalar karında farkedilir, kalbin her atımıyla hissedilen bir kitleye sebep olabilir. Bu durum hasta tarafından veya muayene eden hekimce saptanır. Belirti vermeyen anevrizmalardaki bu oran %30’dur.Diğerleri çeşitli nedenle yapılan görüntüleme tetkikleri ile tesadüfen bulunur.

Bazı anevrizmlar ise karın veya sırt ağrısına neden olabilir. Ağrının sebebi araştırılırken tanı alınır. Bazı hastalarda ise aort damarının balonlaşan kısmında pıhtılaşan kanın yerinden koparak bacak damarlarını tıkaması ile bacakta ağrı, uyuşma, hissizlik, soğukluk, solukluk ve hareket kaybı gibi belirtiler görülür.

Çoğu hastada patlama öncesi uyarı verici belirtiler bulunur. Karın ağrısı ve hassasiyeti gelişen hastalarda anevrizma boyutlarında yakın zamanda artış olur, bu durumda patlama açısından dikkate alınması gereken bir şikayettir.

Eğer anevrizma patlama riski sınırlarındaysa tamir edilmesi en iyi tedavi seçeneğidir. Patlama meydana geldiğinde cerrahi şans, normal şartlarda alınan ameliyatlara göre oldukça düşüktür. Tedavinin amacı anevrizmayı patlamadan önce tamir etmek olmalıdır.

Şu durumlarda anevrizmanın patlama riski yüksektir. Anevrizma genişliğinin 5.5 cm ve üzerine çıkmış olması, 6 ay içerisinde 0.5 cm veya daha fazla büyüme olması, Kan damarlarınızı etkileyecek diğer hastalıkların bulunması, şikayetlerin başlamış olması. Risk altında olduğunu düşünenler mutlaka Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı bir hekime başvurmalıdır.