Gıdacıların buluşması, AB ihracatında karbon vergisi ve TUİK’ten verileri

Tüketici Fiyat Endeksi, (Kayseri, Sivas, Yozgat) Ağustos 2021

TÜİK Kayseri Bölge Müdürlüğünden alınan verilere göre Kayseri, Sivas ve Yozgat bölgesinde 2021 Ağustos ayında Tüketici Fiyatları Endeksi’nde bir önceki aya göre % 0,92 artış, bir önceki yılın aralık ayına göre % 12,53 artış, bir önceki yılın aynı ayına göre % 19,88 artış ve on iki aylık ortalamalara göre ise % 15,93 artış gerçekleşmiştir.
Kayseri, Sivas ve Yozgat bölgesinde ana harcama grupları itibariyle 2021 Ağustos ayında endekste yer alan gruplardan en fazla artış gösteren grup % 2,61 ile gıda ve alkolsüz içecekler olurken, bunu % 2,13 ile lokanta ve oteller, % 1,01 ile haberleşme ve % 0,84 ile konut, su, elektrik, gaz ve diğer yakıtlar takip etti. En çok düşüş olan grup ise % 2,18 ile giyim ve ayakkabı oldu.

Kayseri, Sivas ve Yozgat bölgesinde 2021 Ağustos ayında bir önceki aya göre fiyatı en çok artan seçilmiş maddeler değişim oranlarıyla birlikte sırasıyla % 42,91 ile taze fasulye, % 38,72 ile salatalık ve % 35,62 ile limon olurken, en çok düşüş gösteren seçilmiş maddeler değişim oranlarıyla birlikte sırasıyla % 12,23 ile patates ve % 11,39 ile tişört (çocuk için) oldu.

Kayseri’de motorlu kara taşıtları bir yılda 16.488 adet arttı
Kayseri ilinde 2021 yılı Temmuz ayı sonu itibarıyla toplam trafiğe kayıtlı motorlu kara taşıtı sayısı bir önceki  aya göre 1.687 adet (%0,4) artarken, bir önceki yılın aynı ayına göre 16.488 adet (%4,3) artarak 402.723 adet oldu.

TÜİK Kayseri Bölge Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre; 2021 yılı Temmuz ayı sonu itibarıyla Kayseri  ilinde toplam 402.723 adet motorlu kara taşıtı bulunmaktadır.

Kayseri ilinde Temmuz ayında 11.861 adet taşıtın devri yapıldı Kayseri ilinde Temmuz ayında 11.861 adet taşıtın devri yapıldı. Devri yapılan taşıtlar içinde otomobil %76,7 ile ilk sırada yer aldı. Onu sırasıyla %14,7 ile kamyonet ve %2,6 ile motosiklet izledi.

Yurt içi üretici fiyat endeksi (Yİ-ÜFE) yıllık %45,52, aylık %2,77 arttı

Yİ-ÜFE (2003=100) 2021 yılı Ağustos ayında bir önceki aya göre %2,77, bir önceki yılın Aralık ayına göre %28,51, bir önceki yılın aynı ayına göre %45,52 ve on iki aylık ortalamalara göre %31,34 artış gösterdi.
Sanayinin dört ana sektöründen imalat yıllık %45,37 arttı

Sanayinin dört sektörünün yıllık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında %31,81, imalatta %45,37, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında %48,39, su temininde %28,61 artış olarak gerçekleşti.

Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri; ara malında %54,71, dayanıklı tüketim malında %29,12, dayanıksız tüketim malında %31,49, enerjide %59,39, sermaye malında %27,48 artış olarak gerçekleşti.

Sanayinin dört ana sektöründen imalat aylık %1,24 arttı

Sanayinin dört sektörünün aylık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında %2,72 imalatta %1,24, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında %19,53, su temininde %0,90 artış olarak gerçekleşti.

Ana sanayi gruplarının aylık değişimleri; ara malında %2,12, dayanıklı tüketim malında %1,07, dayanıksız tüketim malında %0,94, enerjide %9,77, sermaye malında %0,45 artış olarak gerçekleşti.

Yıllık Yİ-ÜFE’ye göre 22 alt sektör daha düşük, 7 alt sektör daha yüksek değişim gösterdi

Yıllık en düşük artış; %10,77 ile giyim eşyası, %12,38 ile deri ve ilgili ürünler, %12,73 ile diğer mamul eşyalar olarak gerçekleşti. Buna karşılık ana metaller %100,27, kok ve rafine petrol ürünleri %92,19, ham petrol ve doğal gaz %82,69 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.

Aylık Yİ-ÜFE’ye göre 20 alt sektör daha düşük, 9 alt sektör daha yüksek değişim gösterdi

Aylık azalış; %3,11 ile kok ve rafine petrol ürünleri, %1,05 ile diğer mamul eşyalar, %0,14 ile temel eczacılık ürünleri ve müstahzarları alt sektörlerinde gerçekleşti. Buna karşılık Elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı %19,53, ağaç ve mantar ürünleri (mobilya hariç) %6,61, metal cevherleri %5,54 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.

Dünyanın gıdasını İstanbul’da buluşturduk!

Dünya gıda ve içecek sektörünün en önemli buluşma noktalarından biri haline gelen CNR Food İstanbul yine büyük ilgi gördü. Normalleşme kapsamında alınan önlemlerle düzenlenen fuara 2 bin 500’ün üzerinde yabancı satın almacı konuk oldu.

Pandemi şartlarına rağmen yoğun bir katılım yaşanan CNR Food İstanbul – Gıda ve İçecek Ürünleri, Gıda İşleme Teknolojileri Fuarı 20’yi aşkın ülkeden 2.000’in üzerinde markaya ev sahipliği yaptı. Fuarın destekçilerinden Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF), bu yılki organizasyon ile ilgili bilgiler aktardı.

TGDF Başkanı Şemsi Kopuz konuyla ilgili olarak “Dünyanın gıdasını yine İstanbul’da buluşturduk” dedi. Kopuz, bu yıl Ürdün ve Afganistan’ın milli olarak katılım sağladığı fuarda; aralarında Hollanda, Irak, İran, Makedonya, Kosova, Arnavutluk, Afganistan, Fransa, Ukrayna, Rusya, Litvanya, Somali, Özbekistan, Ermenistan ve Polonya’nın da bulunduğu ülkelerin firmalar birçok ülkenin gıda ve içecek firmaları yoluyla temsil edildiğini ifade etti.

2 bin 500’den fazla yabancı satın almacı

Ziyaretçileri CNR Expo İstanbul Fuar Merkezi’nde ağırlayan fuara; aralarında Polonya, Yunanistan, Irak, Hollanda, Hindistan, Kenya, Somali, Özbekistan, Çekya, Arnavutluk, Makedonya, Macaristan’ın da yer aldığı birçok ülkeden satın 2.500’ün üzerinde satın almacı da katıldı.

TGDF Başkanı Kopuz, fuarda bu yıl Çikolata ve Şekerleme Özel Bölümü ile Özel içecekler ve Gurme Özel Bölümü’nün dikkat çektiğini ifade etti. Kopuz bu yıl T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı Tütün ve Alkol Dairesi Başkanlığı’nın resmi onayı ile kurulan Özel İçecekler ve Gurme Özel Bölümü ile ülkemiz gıda ve içecek sektörünün tanıtımında yeni bir basamağın basamağa erişildiğini ifade etti.

Tanıtım engelleri kalkarsa katma değer artar

Türk gıda ve içecek sanayiinin dış ticaret fazlası veren en önemli imalat sektörlerinden biri olduğunu hatırlatan TGDF Başkanı Şemsi Kopuz, bazı ürünlerin tanıtımı önündeki engellerin kalkmasıyla ülkemize sağlanacak katma değerin daha da artacağının altını çizdi.

Bu yıl 1-4 Eylül tarihlerinde CNR Holding kuruluşlarından İstanbul Fuarcılık tarafından düzenlenen fuar organizasyonunun destekçileri arasında TGDF yanında Tüm Gıda Dış Ticaret Derneği (TÜGİDER), Tarım Ürünleri Hububat Bakliyat İşleme ve Paketleme Sanayicileri Derneği (PAKDER), Ticaret Bakanlığı ve KOSGEB de yer alıyor.

AB’ye ihracatta çimento, alüminyum, demir çelik, gübre ve elektrik ürünlerinde karbon vergisi başlıyor

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu dünya çapında iklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik şimdiye kadarki en kapsamlı ve iddialı yasa taslağı “Fit for 55” paketini 14 Temmuz’da açıkladı.

İzmir Enternasyonel Fuarı ile eş zamanlı olarak Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda Ege İhracatçı Birlikleri organizasyonuyla gerçekleştirilen “İzmir İş Günleri Programı”nda; Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı kapsamında gerçekleşecek dekarbonizasyon süreci ele alındı.

EİB’nin ana gündem maddesi Yeşil Mutabakat

Ege İhracatçı Birlikleri Genel Sekreteri İ. Cumhur İşbırakmaz, Avrupa Birliği ile Türkiye’nin 143 milyar dolar ticaret hacmi olduğunu hatırlatarak, Yeşil Mutabakatı ana gündem maddesi olarak benimseyen EİB’nin faaliyetleri ve projeleriyle ilgili bilgi verdi.

“AB ile ticaretimizde birçok sektörde önemli tedarikçi konumundayız. İhracatçı birliklerin sektörel aksiyon planları ile düşük karbonlu ekonomi sürecini hızlandırması en önemli adımlardan biri. Biz EİB olarak küresel iklim rejiminin çerçevesini netleştiren Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı kapsamında, birçok proje gerçekleştiriyoruz. 2020’yi “Sürdürülebilirlik Yılı” ilan ettik ve “Sürdürülebilirlik Manifestosu” hazırladık. Sürdürülebilirlik Çalışma Grubumuz her geçen gün ajandasına yeni projeler ekliyor. Birliğimiz kapsamında sıfır atık sıfır atık belgesi aldık. Birleşmiş Milletler inisiyatifi Global Compact’a Türkiye’den üye olan ilk İhracatçı Birliği olduk.”

Sanayi ve tarım sektörlerinde düşük karbonlu kalkınmaya geçiş

EİB Sürdürülebilirlik Günleri başlığı ile Yeşil Anlaşma hakkında firmaları bilgilendirdikleri bir dizi eğitim programı organize ettiklerini anlatan İşbırakmaz, “Türkiye’nin organik ürün ihracatının yüzde 75’i bölgemizden gerçekleştiriliyor. Organik sektörümüz Yeşil Mutabakat ve İklim Değişikliği konu başlıklarında iki projeye başvurdu. Kullandığımız Pestisitleri Biliyoruz Projemiz kapsamında da ürünlerimizin akredite olmuş laboratuvarlarda analizlerini yapıyoruz. Sanayi ve tarım sektörlerimizin çevreci ve düşük karbonlu kalkınmaya geçişini hızlandırmak için firmalarımıza Sürdürülebilir UR-GE projelerimizle destek veriyoruz.” dedi.

Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın ve AB’ye ihracata ilave vergi getiren “Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması”nın temel prensiplerine dair öne çıkan başlıklar;

-Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması; kademeli olarak devreye girecek. 2023’te geçiş aşaması başlayacak ve 2025’te sona erecek.

-Ülkelerin, Sınırda Karbon sertifikalarıyla emisyonları karşıladığını göstermeleri gerekecek. Çimento, alüminyum, demir çelik, gübre ve elektrik gibi en yüksek karbon emisyonu ve riski olan sektörlerde başlayacak.

-Şimdilik sadece bu ürünler etkilenecek. Her şirketin geleceğine, ülke ekonomilerine hayati bir yatırım. Böylelikle Türkiye ile AB arasında hem Gümrük Birliği içerisinde hem de uluslararası alanda iş birliği olacak.

AYM, Gümrük Birliği ve DTÖ kurallarıyla uyumlu, şeffaf ve adil olmalı

-2021 yılı Haziran’da AB’nin hedeflerini taahhüt haline getiren hükme bağlayan iklim yasası yürürlüğe girdi. Temmuz’da ise 2030 için belirlenen yüzde 55 karbon nötr hedefine uyarlanmış mevzuat paketinin ortaya kondu.

-Türkiye, bu mekanizmanın Gümrük Birliği ve DTÖ kurallarıyla uyumlu olmasını, şeffaf ve adil olması gerektiğini, korumacı bir politika olarak uygulanmaması gerektiğini, çimento-demir çelik-alüminyum gibi sektörlerde büyük dönüşüm gerektiren alanlarda finansman kaynaklarına erişim anlamında AB ile iş birliği içinde olma taraftarı.

-Önümüzdeki günlerde döngüsel ekonomiye dair motorlu taşıtlar, elektrik elektronik, tekstil, konfeksiyon ve kimyasallar gibi sektörlerin dahil olduğu kapsamlı AB sektör stratejisi açıklanacak. İhracatımızda motorlu taşıtlar yüzde 70, tekstil yüzde 50, elektronik eşyalar yüzde 40 orana sahip.

-Sanayi ürünlerinin Yeşil Mutabakat ile karşılaşabileceği önemli hususlar ve temel ihtiyaçlar; yeşil dönüşüm için uygun finansman kaynaklarının temini, Ar-Ge ve geri dönüşüm teknolojilerine erişim, temiz enerji ve yeşil temiz ulaşım imkanlarından yararlanılması.

-Pazara girişte karbon salınımın ölçülmesi, sertifikasyonu, yeniden üretime kazandırma, atık dönüşümü önemli unsurlar. Kimyasallarda ülkemizin AB ile mevzuat uyumlu politika ve uygulamalarını oluşturması, EKO etiketleme kriterlerinin karşılanması gerekecek.

Gümrük Birliği’nin güncellenmesinin temelinde Yeşil Mutabakat var

-Sürdürülebilirlik kapsamında; AB’nin ortak tarım politikası; sürdürülebilir bir gıda sistemi oluşturacak şekle dönüştürülecek.

-Kimyasal pestisitler, gübreler ve antibiyotiklerin kullanımını ciddi oranda azaltacak. Organik tarımın artırılması ve üretimden tedariğe kadar çevresel ayak izi konusunda tüm taraflara bilgi sağlanması için dijital takip sistemi kurulacak.

-Enerji sektörünün yenilenebilir enerji üzerine kurulması, hidrojen kullanımının yaygınlaştırılması, inşaat sektöründe enerji verimliliğini artırmak için renovasyon/yenileme dalgası başlatılacağı da açıklandı.

-AB, Aralık 2020’de açıkladığı Sürdürülebilir ve Akıllı Ulaşım Stratejisi ile ulaşım kaynaklı emisyonları yüzde 90 oranında azaltmayı amaçlıyor. 2035’te fosil yakıtlı araçların üretiminin durdurulması hedefleniyor.

-Küresel iş birliği yönünde bir inisiyatif var. AB yeşil dönüşüm çerçevesinde tüm ticari anlaşmalarına hükümleri ekliyor. Japonya, Vietnam, İngiltere ile yapılan anlaşmalar buna örnek. Türkiye ile AB arasında Gümrük Birliği güncellemesinde de aynı düzenleme olabilir.

Birleşik Krallık’ın sürdürülebilirlik politikasına yönelik öne çıkan başlıklar şu şekilde;

-Birleşik Krallık’ın yenilikçi yeşil teknolojiler geliştirerek küresel yeşil dönüşümde öncü rol alabileceği, yeşil finans için de küresel bir hub haline gelerek yeşil teknoloji ve finansmanın merkezi haline geleceği yönünde görüşler hakim.

-Birleşik Krallık, yeşil dönüşüm için 12 milyar pound civarında yeni yatırım yapmayı planlıyor. Aynı zamanda yeşil ekonomiye uygun faaliyet gösterecek 250 bin istihdam sağlanacak. 2050 yılına kadar net sıfır emisyon taahhüdünü ortaya koyan ilk büyük ölçekli ekonomi.

-31 Ekim-12 Kasım’da Glasgow’da Birleşik Krallık ev sahipliğinde Taraflar İklim Değişikliği Konferansı “COP26” zirvesi düzenlenecek. Böylelikle gelişmeleri domine eden bir ülke haline gelmede önemli bir rol üstlenecek.

-Yeşil büyüme projelerine 2 milyar pound’luk bir finansman ayrılmış durumda. Birleşik Krallık; plastik sektöründe 2022 yılının Nisan ayından itibaren gerek içerde üretilecek gerek ithal edilecek plastik ürünlerde kullanılacak hammaddenin en az yüzde 30’luk kısmının geri dönüştürülen hammaddelerden elde edilen bir mal olmasını, ürün olmasını zorunlu kılıyor.

Avrupa Yeşil Mutabakatı Rusya’nın ihracatı ve üretimi için riskler taşıyor

Rusya’nın sürdürülebilirlik politikasına yönelik öne çıkan başlıklar şu şekilde;

-Rusya’nın ihracatının ve ithalatının yüzde 35’i AB ile. Rus ekonomisinin 2013’te ihracatının yüzde 71’i enerji kaynaklıyken 2020’de bu rakam yüzde 42, 2021’de yüzde 44’te seyrediyor. Ve bu enerji ihracatının 2013’te yüzde 50si, 2020’de yüzde 45’i AB’ye yönelik.

-Rusya’nın 2020’de 12 milyar dolar civarında kömür ihracatı var. Bu oranın da yüzde 20’si AB’ye yönelik. 2013-2021 yılları arasında maden kömürü üretimi yüzde 30 arttı. Dolayısıyla Rusya karbon ayak izi üretiminde büyüyor.

-Karbon kaçağı olma ihtimali olan ürünler; enerji yoğun sektörler; demir çelik, alüminyum, kauçuk, plastik ürünleri, gübre ve kağıt Rusya’nın ihracatında çok önemli paya sahip. Avrupa Yeşil Mutabakatı Rusya’nın ihracatı ve üretimi için riskler taşıyor. Paris Anlaşması ile tarafların 2030 yılında tüm yükümlülükleri getirmeleri halinde Rusya’nın enerji ihracatının yüzde 20 düşeceği öngörülüyor.

“Ticaretin Geleceği: Güncel Gelişmeler” webinarı; AB Türkiye Delegasyonu Ticaret ve İktisadi Bölüm Başkanı B.Przywara, AB Nezdinde Ticaret Başmüşaviri Canan Nilüfer Dora, Londra Ticaret Başmüşaviri Tarık Sönmez, Moskova Ticaret Başmüşaviri Feridun Başer’in katılımlarıyla Ege İhracatçı Birlikleri Genel Sekreteri İ. Cumhur İşbırakmaz’ın moderatörlüğünde gerçekleşti.

Tüketici Fiyat Endeksi, Ağustos 2021 Tüketici fiyat endeksi (TÜFE) yıllık %19,25, aylık %1,12 arttı

TÜFE’de (2003=100) 2021 yılı Ağustos ayında bir önceki aya göre %1,12, bir önceki yılın Aralık ayına göre %11,65, bir önceki yılın aynı ayına göre %19,25 ve on iki aylık ortalamalara göre %15,78 artış gerçekleşti.

Yıllık TÜFE’ye göre 7 ana grup daha düşük, 5 ana grup daha yüksek değişim gösterdi

Yıllık en düşük artış %1,79 ile alkollü içecekler ve tütün grubunda gerçekleşti. Bir önceki yılın aynı ayına göre artışın düşük olduğu diğer ana gruplar sırasıyla, %4,79 ile haberleşme, %7,47 ile giyim ve ayakkabı ve %10,75 ile eğitim oldu. Buna karşılık, bir önceki yılın aynı ayına göre artışın yüksek olduğu ana gruplar ise sırasıyla, %29,00 ile gıda ve alkolsüz içecekler, %22,91 ile ev eşyası ve %21,76 ile ulaştırma oldu.

Aylık TÜFE’ye göre 7 ana grup daha düşük, 5 ana grup daha yüksek değişim gösterdi

Aylık düşüş gösteren ana gruplar %3,08 ile giyim ve ayakkabı ve %0,77 ile ulaştırma oldu. Ana harcama grupları itibarıyla 2021 yılı Ağustos ayında en az artış gösteren diğer ana gruplar %0,18 ile alkollü içecekler ve tütün, %0,31 ile sağlık ve %0,58 ile eğitim oldu. Buna karşılık, 2021 yılı Ağustos ayında artışın yüksek olduğu gruplar ise sırasıyla, %3,18 ile gıda ve alkolsüz içecekler, %2,27 ile lokanta ve oteller ve %1,38 ile ev eşyası oldu.

Ağustos 2021’de, endekste kapsanan 415 maddeden, 59 maddenin ortalama fiyatında düşüş gerçekleşirken, 49 maddenin ortalama fiyatında değişim olmadı. 307 maddenin ortalama fiyatında ise artış gerçekleşti.

Özel kapsamlı TÜFE göstergesi (B) yıllık %18,46, aylık %0,74 arttı

İşlenmemiş gıda ürünleri, enerji, alkollü içkiler ve tütün ile altın hariç TÜFE’de 2021 yılı Ağustos ayında bir önceki aya göre %0,74, bir önceki yılın Aralık ayına göre %10,98, bir önceki yılın aynı ayına göre %18,46 ve on iki aylık ortalamalara göre %16,14 artış gerçekleşti.

Yıllık Gayrisafi Yurt İçi Hasıla, 2020 Bağımsız yıllık gayrisafi yurt içi hasıla 2020 yılında %1,8 arttı
Yıllık verilere dayalı olarak hesaplanan bağımsız yıllık gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH), zincirlenmiş hacim endeksiyle 2020 yılında bir önceki yıla göre %1,8 arttı.

Üretim yöntemine göre cari fiyatlarla GSYH, 2020 yılında bir önceki yıla göre %16,9 artarak 5 trilyon 46 milyar 883 milyon TL oldu. Gayrisafi yurt içi hasılada en yüksek payı 2020 yılında %19,1 ile imalat sanayi aldı. İmalatı, %12,4 ile toptan ve perakende ticaret; motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı ve %7,9 ile ulaştırma ve depolama sektörü izledi. Yıllık gayrisafi yurt içi hasılada en düşük pay hanehalklarının işverenler olarak faaliyetleri için gerçekleşti.
Kişi başına gayrisafi yurt içi hasıla 2020 yılında 60 bin 525 TL oldu

Kişi başına GSYH, 2020 yılında cari fiyatlarla 60 bin 525 TL, ABD doları cinsinden 8 bin 597 dolar oldu.

Finans ve sigorta faaliyetleri %23,4 ile en çok büyüyen sektör oldu
K-Finans ve sigorta faaliyetleri %23,4, R-Kültür, sanat, eğlence, dinlence ve spor %16,7 ve J-Bilgi ve iletişim %14,4 ile 2020 yılında en çok büyüyen sektörler oldu. I-Konaklama ve yiyecek hizmeti faaliyetleri %35,3; T-Hanehalklarının işverenler olarak faaliyetleri %28,4, N-İdari ve destek hizmetleri faaliyetleri %10,5 ile en çok küçülen sektörler oldu.
Yerleşik hanehalkı nihai tüketim harcamaları 2020 yılında bir önceki yıla göre %3,2 arttı
Yerleşik hanehalkı nihai tüketim harcamaları 2020 yılında bir önceki yıl zincirlenmiş hacim endeksine göre %3,2 arttı. Yerleşik hanehalkı tüketim harcamalarının cari değerlerle GSYH içindeki payı %56,4 oldu. Hanehalkı harcamalarında en yüksek payı alan harcama grupları sırasıyla, %24,2 ile gıda ve alkolsüz içecekler, %15,3 ile ulaştırma ve %15,1 ile konut, su, elektrik, gaz ve diğer yakıtlar oldu.
Devletin nihai tüketim harcamaları 2020 yılında bir önceki yıla göre %2,2 arttı
Devletin nihai tüketim harcamalarının GSYH içindeki payı 2020 yılında %15,2 olurken, gayrisafi sabit sermaye oluşumunun payı %27,4 olarak gerçekleşti. Bir önceki yıl zincirlenmiş hacim endeksine göre, devletin nihai tüketim harcamaları %2,2 artarken, gayrisafi sabit sermaye oluşumu ise %7,2 arttı.
Mal ve hizmet ithalatı 2020 yılında %7,6 arttı, ihracatı ise %14,8 azaldı
Mal ve hizmet ithalatı 2020 yılında zincirlenmiş hacim endeksi olarak %7,6 arttı, ihracatı ise %14,8 azaldı. Harcama yöntemine göre cari GSYH ana bileşenleri içerisinde toplam mal ve hizmet ihracatının payı %28,7, ithalatın payı ise %32,5 oldu.
İşgücü ödemeleri 2020 yılında %9,6 arttı
Gelir yöntemiyle gayrisafi yurt içi hasıla hesaplamalarına göre işgücü ödemeleri, 2020 yılında bir önceki yıla göre %9,6 artarken, brüt işletme artığı/karma gelir %19,5 arttı.
İşgücü ödemelerinin gayrisafi katma değer içindeki payı %33,1 oldu
İşgücüne yapılan ödemelerin cari gayrisafi katma değer içindeki payı 2019 yılında %34,8 iken bu oran 2020 yılında %33,1 oldu. Net işletme artığı/karma gelirin payı ise 2019 yılında %47,4 iken 2020 yılında %49,3 oldu.

Dönemsel Gayrisafi Yurt İçi Hasıla, II. Çeyrek: Nisan – Haziran, 2021 Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) 2021 yılı ikinci çeyreğinde %21,7 arttı

GSYH 2021 yılı ikinci çeyrek ilk tahmini; zincirlenmiş hacim endeksi olarak, bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %21,7 arttı.

Hizmetler 2021 yılı ikinci çeyreğinde %45,8 arttı

GSYH’yi oluşturan faaliyetler incelendiğinde; 2021 yılı ikinci çeyreğinde bir önceki yıla göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak; hizmetler %45,8, sanayi %40,5, mesleki, idari ve destek hizmet faaliyetleri %32,4, diğer hizmet faaliyetleri %32,3, bilgi ve iletişim faaliyetleri %25,3, kamu yönetimi, eğitim, insan sağlığı ve sosyal hizmet faaliyetleri %8,5, gayrimenkul faaliyetleri %3,7, inşaat %3,1 ve tarım, ormancılık ve balıkçılık %2,3 arttı. Finans ve sigorta faaliyetleri ise %22,7 azaldı.

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış GSYH zincirlenmiş hacim endeksi, bir önceki çeyreğe göre %0,9 arttı. Takvim etkisinden arındırılmış GSYH zincirlenmiş hacim endeksi, 2021 yılı ikinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %21,9 arttı.

GSYH 2021 yılının ikinci çeyreğinde cari fiyatlarla 1 trilyon 581 milyar 120 milyon TL oldu

Üretim yöntemiyle Gayrisafi Yurt İçi Hasıla tahmini, 2021 yılının ikinci çeyreğinde cari fiyatlarla bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %52,4 artarak 1 trilyon 581 milyar 120 milyon TL oldu. GSYH’nin ikinci çeyrek değeri cari fiyatlarla ABD doları bazında 188 milyar 566 milyon olarak gerçekleşti.

Yerleşik hanehalklarının tüketim harcamaları 2021 yılı ikinci çeyreğinde %22,9 arttı

Yerleşik hanehalklarının tüketim harcamaları, 2021 yılının ikinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak %22,9 arttı. Devletin nihai tüketim harcamaları %4,2, gayrisafi sabit sermaye oluşumu %20,3 arttı.

Mal ve hizmet ihracatı 2021 yılı ikinci çeyreğinde %59,9, ithalatı ise %19,2 arttı

Mal ve hizmet ihracatı, 2021 yılının ikinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak %59,9, ithalatı ise %19,2 arttı.

İşgücü ödemeleri 2021 yılı ikinci çeyreğinde %36,1 arttı

İşgücü ödemeleri, 2021 yılının ikinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %36,1, net işletme artığı/karma gelir ise %78,2 arttı.

İşgücü ödemelerinin Gayrisafi Katma Değer içerisindeki payı %32,9 oldu

İşgücü ödemelerinin cari fiyatlarla Gayrisafi Katma Değer içerisindeki payı geçen yılın ikinci çeyreğinde %37,0 iken bu oran 2021 yılında %32,9 oldu. Net işletme artığı/karma gelirin payı ise %42,8’den %49,8’e yükseldi.