Genç Türkiye yaşlanıyor….(Köşe yazısı 20.03.2015 Kayseri Star Haber)

DAVUT GÜLEÇ
GAZETECİ-HİSF KAYSERİ TEMSİLCİSİ
davutgulec@hotmail.com

Sonunda Türkiye’de aile yapısı iyice bozuldu.
Aile içi şiddet, kadın cinayetleri, boşanmalar, parçalanmış aile çocukları, çalışan-anne-baba derken Türk insanı, şark kültürü gibi cesur olamadı, çocuk yapmaktan korkar hale geldi.
Çocuk yapanların korkusu ise, bebeklerin kime, nasıl emanet edileceği, kreşlere güvensizlik, çocukların geleceklerinden korku.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2014 yılına ilişkin “İstatistiklerle Yaşlılar” çalışmasının sonuçlarını açıkladı. Buna göre, Türkiye’de toplam nüfus içinde yüzde 8’i oluşturan 65 ve üzeri yaşlarda 6 milyon 192 bin 962 kişi var. Yaşlı nüfusun yüzde 43.6’sını erkek nüfus, yüzde 56.4’ünü kadın nüfus oluşturdu.
Nüfus projeksiyonlarına göre yaşlı nüfus oranının 2023 yılında yüzde 10.2, 2050 yılında yüzde 20.8 ve 2075 yılında yüzde 27.7’ye yükseleceği tahmin ediliyor.
Dünya nüfusunun 2014 yılında yüzde 8,3’ünü yaşlı nüfus oluşturdu. En yüksek yaşlı nüfus oranına sahip ilk üç ülke sırasıyla yüzde 29,5 ile Monako, yüzde 25,8 ile Japonya ve yüzde 21,1 ile Almanya oldu. Türkiye bu sıralamada 228 ülke arasında 94’üncü sırada yer aldı.
Yaşlı nüfusumuzun büyüklüğü Avrupa ülkelerinin toplam nüfusu ile karşılaştırıldığında, ülkemiz yaşlı nüfusunun, Danimarka (5 569 077 kişi), Slovakya (5 492 677 kişi), Finlandiya (5 268 799 kişi), Norveç (5 147 792 kişi), İrlanda (4 832 765 kişi) ve Bosna Hersek (3 871 643 kişi) ülke nüfuslarından daha fazla olduğu görüldü.
Yaşlı bağımlılık oranı, çalışma çağındaki her 100 kişiye düşen yaşlı sayısıdır. Türkiye’de 2014 yılında 100 çalışanın bakması gereken yaşlı sayısı 12 iken bu sayının 2023 yılında 15 olması bekleniyor..
Yaşlı nüfus oranının en yüksek olduğu il 2014 yılında, %17,6 ile Sinop oldu. Sinop’u %16,5 ile Kastamonu ve %15,3 ile Çankırı izledi. Yaşlı nüfus oranının en düşük olduğu il ise %2,9 ile Hakkari oldu. Hakkari’yi %3 ile Şırnak ve %3,4 ile Van izledi.
En yaşlı nüfus olarak tanımlanan 80 ve daha yukarı yaştaki nüfusun, toplam yaşlı nüfus içindeki payı 2014 yılında %21,2’dir. En yaşlı nüfusun toplam yaşlı nüfus içindeki payının en yüksek oranda bulunduğu il %31,8 ile Tunceli oldu. Tunceli’yi %27,4 ile Giresun ve %27,1 ile Gümüşhane izledi. En yaşlı nüfusun toplam yaşlı nüfus içindeki payının en düşük olduğu il ise %17,7 ile Aksaray oldu. Aksaray’ı %18,1 ile Van ve %18,5 ile Ağrı izledi.
Yaşlı nüfusun %0,1’ni oluşturan 100 yaş ve üzerindeki yaşlı kişi sayısı 2014 yılında 5 283’tür. Nüfusa bağlı olarak 100 yaşın üzerinde en fazla yaşlıya sahip ilk üç il sırasıyla İstanbul (651 kişi), İzmir (222 kişi) ve Şanlıurfa (218 kişi) iken en az yaşlıya sahip ilk üç il ise sırasıyla Ardahan (2 kişi), Bayburt (5 kişi) ve Bilecik. (7 kişi)
Yaşlı nüfus yasal medeni duruma göre incelendiğinde, cinsiyetler arasında önemli farklılıklar olduğu görülmektedir. Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi’ne göre 2014 yılında yaşlı erkek nüfusun %1,1’inin hiç evlenmemiş, %83’ünün resmi nikahla evli, %2,7’sinin boşanmış, %13,2’sinin eşi ölmüş olduğu görülürken yaşlı kadın nüfusun %2,5’inin hiç evlenmemiş, %43,2’sinin resmi nikahla evli, %3’ünün boşanmış, %51,2’sinin ise eşi ölmüş olduğu görüldü.
Doğuşta beklenen yaşam süresi 2013 yılında 76,3 yıl iken bu süre 65 yaşta 16,7 yıldır. Diğer bir ifade ile 2013 yılında doğan bir bireyin doğduğu andan itibaren yaşaması beklenen ömür 76,3 yıl iken 65 yaşına ulaşan bir bireyin yaşaması beklenen ömür 16,7 yıl olarak tahmin ediliyor.
Doğuşta beklenen yaşam süresi erkeklerde 73,7 yıl, kadınlarda 79,4 yıl iken 65 yaşına ulaşan erkeklerde 14,9 yıl, kadınlarda ise 18,5 yıldır. Diğer yandan, 80 yaşına ulaşmış kadınlar için beklenen yaşam süresi 8,2 yıl iken erkekler için beklenen yaşam süresi 6,5 yıldır.
Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi sonuçlarına göre tek başına yaşayan yaşlıların oranı 2013 yılında %17 iken bu oran 2014 yılında %17,3’tür. Tek başına yaşayan yaşlı nüfusun %77,2’sini kadınlar, %22,8’ini ise erkekler oluşturdu.
Türkiye genelinde 2012 yılında, 15 ve daha yukarı yaştaki nüfusun %23,2’si her gün düzenli olarak tütün mamulü kullanırken bu oran yaşlı nüfusta %8,4 oldu. Tütün mamulünü her gün kullanan yaşlı erkek nüfus oranı %16 iken yaşlı kadın nüfusta bu oran %2,6 oldu.
Ölüm nedeni verilerine göre, 2011 yılında Alzheimer hastalığından ölen yaşlı nüfus oranı %2,9 iken bu oran 2012 yılında %3,4, 2013 yılında ise %3,6’ya yükseldi.
Yaşlı nüfusun 2013 yılında %46,8’i dolaşım sistemi hastalıklarından hayatını kaybetti. Bu hastalığı ikinci sırada %17,7 ile iyi huylu ve kötü huylu tümörler, üçüncü sırada ise %11,7 ile solunum sistemi hastalıkları takip etti.
Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir medyan gelirinin %60’ına göre hesaplanan yoksulluk oranı 2013 yılında Türkiye geneli için %22,4 iken bu oran yaşlı nüfus için %17,9 olarak gerçekleşti. Yaşlı nüfusun yoksulluğu cinsiyet bazında incelendiğinde, kadınların erkeklerden daha yoksul olduğu görüldü. Yoksul yaşlı erkek nüfus oranı %17,4 iken yoksul yaşlı kadın nüfus oranı %18,2’dir.
Sosyal transferlerden yararlanan yaşlı nüfus oranı 2012 yılında %76,6 iken 2013 yılında %76 oldu. Bu oran, yaşlı erkeklerde %71,4, yaşlı kadınlarda ise %85 olarak gerçekleşti. Emekli ve dul-yetim aylığından yararlanan yaşlı nüfus oranı %75,5 olup yaşlı erkeklerde %71, yaşlı kadınlarda ise %84,3 olduğu görüldü.
Ülkemizde 15 ve daha yukarı yaşta işgücüne katılma oranı 2014 yılında %50,5 iken yaşlı nüfusun işgücüne katılma oranı %11,5 olarak gerçekleşti. Yaşlı erkek nüfusta bu oran %19,3 iken yaşlı kadın nüfusta %5,4’tür. Yaşlı nüfustaki işsizlik oranı ise %2,1’dir.
İstihdam edilen yaşlı nüfusun sektörel dağılımı incelendiğinde, 2014 yılında yaşlı nüfusun %74,1’inin tarım sektöründe, %18,9’unun ise hizmet sektöründe yer aldığı görüldü.
Eğitim durumuna göre yaşlı nüfusun 2013 yılında %23,9’u okuma yazma bilmiyor iken %41,2’si ilkokul mezunu, %4,7’si ise yükseköğrenim mezunudur. Yaşlı nüfus eğitim durumu ve cinsiyete göre incelendiğinde, cinsiyetler arasında da önemli farklılıklar olduğu görüldü.
Mutlu olduğunu beyan eden yaşlı bireylerin oranı 2013 yılında %63,4 iken bu oran 2014 yılında %62,8’e düştü. Genel mutluluk düzeyi cinsiyet bazında incelendiğinde, 2014 yılında yaşlı erkeklerin %63’ü, yaşlı kadınların ise %62,7’si mutlu olduğunu beyan etti.
Yaşlı bireylerin 2014 yılında en önemli mutluluk kaynağı %71,4 ile aileleri oldu. İkinci sırada gelen mutluluk kaynağı ise %14,7 ile çocukları oldu.
Mutlu olduğunu beyan edenlerin (18 ve daha yukarı yaş) oranı 2013 yılında %59 iken mutlu olduğunu beyan eden yaşlı bireylerin oranı %63,4 oldu.
Mutlu olduğunu beyan eden yaşlı bireylerin oranının en yüksek olduğu il %82,1 ile Afyonkarahisar, en düşük olduğu il ise %31,9 ile Tunceli olduğu gözlendi.
Bu rakamlardan sonra tek söylenecek bir söz var.
Hala her konuda pembe tablolar çizenler, huzurdan bahsedenler utansın..