Gelir, Yaşam, işgücü (Köşe yazısı 20.09.2017 Kayseri Star Haber Gazetesi)

DAVUT GÜLEÇ

GAZETECİ

davutgulec@hotmail.com

Son günlerde, gelir, yaşam e işgücü üzerine tartışmalar, olur-olmaz rakamlar dönüp duruyor. Ben bu konudaki son rakamları Devletin resmi Türkiye İstatistik Kurumu Kayseri Bölge Müdürlüğü’nden aldığım şekli ile paylaşıyorum.

Hanehalkı kullanılabilir gelirinin, hanehalkı büyüklüğü ve kompozisyonu dikkate alınarak hesaplanan eşdeğer hanehalkı büyüklüğüne bölünmesi ile elde edilen eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert gelirine göre; en yüksek gelire sahip yüzde 20’lik grubun toplam gelirden aldığı pay bir önceki yıla göre 0,7 puan artarak %47,2, en düşük gelire sahip yüzde 20’lik grubun aldığı pay 0,1 puan artarak %6,2 oldu.
Buna göre; toplumun en zengin %20’sinin gelirinin en yoksul %20’sinin gelirine oranı şeklinde hesaplanan P80/P20 oranı 7,6’dan 7,7’ye yükseldi.
Gelir dağılımı eşitsizliği ölçütlerinden olan Gini katsayısı, sıfıra yaklaştıkça gelir dağılımında eşitliği, 1’e yaklaştıkça gelir dağılımında bozulmayı ifade etmektedir. 2016 yılı sonuçlarına göre Gini katsayısı bir önceki yıla göre 0,007 puan artış ile 0,404 olarak tahmin edildi.
Türkiye’de ortalama yıllık eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert geliri bir önceki yıla göre %15,9 artarak 16 bin 515 TL’den 19 bin 139 TL’ye yükseldi.
Toplam eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert gelirleri içerisinde en yüksek pay, bir önceki yıl ile değişim göstermeyerek %49,7 ile maaş ve ücret gelirlerine ait oldu. İkinci sırayı 2015 yılına göre 1 puan artış ile müteşebbis gelirleri (%19,8), üçüncü sırayı ise 0,4 puan azalış ile (%19,6) sosyal transfer gelirleri.
Müteşebbis gelirlerinin %74,7’sini tarım dışı gelirler, sosyal transferlerin ise %91,8’ini emekli ve dul-yetim aylıkları oluşturdu.
Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin %50’si dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre, yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 0,4 puanlık düşüş ile %14,3 olarak gerçekleşti. Medyan gelirin %60’ı dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre ise yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 0,7 puan azalarak %21,2 oldu.
Hanehalkı tiplerine göre eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin %50’si dikkate alınarak hesaplanan yoksulluk oranlarına bakıldığında; tek kişilik hanehalklarının yoksulluk oranının bir önceki yıla göre 0,8 puan artışla %8,9, bağımlı çocuğu olmayan hanehalklarının yoksulluk oranının 0,8 puan düşüşle %4, bağımlı çocuğu olan hanehalklarının yoksulluk oranının ise 0,2 puan düşüşle %17,9 olduğu görüldü.
Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin %50’si dikkate alınarak hesaplanan yoksulluk oranına göre; okur-yazar olmayanların %26,2’si, bir okul bitirmeyenlerin %24,1’i yoksul iken, bu oran lise altı eğitimlilerde %12,5, lise ve dengi okul mezunlarında ise %6,2 oldu. Yükseköğretim mezunları ise %1,7 ile en düşük yoksulluk oranının gözlendiği grup oldu.
Dört yıllık panel veri kullanılarak hesaplanan sürekli yoksulluk oranı, eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin %60’ına göre son yılda ve aynı zamanda önceki üç yıldan en az ikisinde de yoksul olan fertleri kapsamaktadır. Buna göre, 2015 yılında sürekli yoksulluk oranı %15,8 iken 2016 yılında bu oran %14,6 oldu.
Nüfusun %42,2’si konutunda izolasyondan dolayı ısınma sorunu yaşarken, %38,1’i sızdıran çatı, nemli duvarlar, çürümüş pencere çerçevesi ve %24,5’i trafik veya endüstrinin neden olduğu hava kirliliği, çevre kirliliği veya diğer çevresel sorunlar yaşadı.
Nüfusun, %68’i konut alımı ve konut masrafları dışında taksit ödemeleri veya borçları olduğunu %65,4’ü yıpranmış ve eskimiş mobilyalarını yenileme ihtiyacını ekonomik nedenlerle karşılayamadığını ve %17,4’ü konut masraflarının hanelerine çok yük getirdiğini beyan etti.
Finansal sıkıntıda olma durumunu ifade eden maddi yoksunluk; çamaşır makinesi, renkli televizyon, telefon ve otomobil sahipliği ile beklenmedik harcamalar, evden uzakta bir haftalık tatil, kira, konut kredisi, borç ödemeleri, iki günde bir et, tavuk, balık içeren yemek ve evin ısınma ihtiyacının ekonomik olarak karşılanamama durumu ile ilgili hanehalklarının algılarını yansıtmaktadır.
Yukarıda belirtilen dokuz maddenin en az dördünü karşılayamayanların oranı olarak tanımlanan ciddi maddi yoksunluk oranı 2015 yılında %30,3 iken 2016 yılında 2,6 puanlık artışla %32,9’a yükseldi.

İşgücü İstatistikleri

Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı 2017 yılı Haziran döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 124 bin kişi artarak 3 milyon 251 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise değişim göstermeyerek %10,2 seviyesinde gerçekleşti. Aynı dönemde; tarım dışı işsizlik oranı da değişim göstermeyerek %12,2 olarak tahmin edildi. Genç nüfusta (15-24 yaş) işsizlik oranı 1,2 puanlık artış ile %20,6 olurken,15-64 yaş grubunda bu oran değişim göstermeyerek %10,4 olarak gerçekleşti.
İstihdam edilenlerin sayısı 2017 yılı Haziran döneminde, bir önceki yılın aynı dönemine göre 1 milyon 52 bin kişi artarak 28 milyon 703 bin kişi, istihdam oranı ise 0,9 puanlık artış ile %48 oldu.
Bu dönemde, tarım sektöründe çalışan sayısı 180 bin, tarım dışı sektörlerde çalışan sayısı 872 bin kişi arttı. İstihdam edilenlerin %20,1’i tarım, %18,8’i sanayi, %7,6’sı inşaat, %53,6’sı ise hizmetler sektöründe yer aldı. Önceki yılın aynı dönemi ile karşılaştırıldığında tarım sektörünün istihdam edilenler içindeki payı 0,1 puan, sanayi sektörünün payı 0,5 puan azalırken, inşaat sektörünün payı 0,1 puan, hizmet sektörünün payı 0,5 puan arttı.
İşgücü 2017 yılı Haziran döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre 1 milyon 176 bin kişi artarak 31 milyon 954 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise 1 puan artarak %53,4 olarak gerçekleşti. Aynı dönemler için yapılan kıyaslamalara göre; erkeklerde işgücüne katılma oranı 0,7 puanlık artışla %73, kadınlarda ise 1,1 puanlık artışla %34,1 olarak gerçekleşti.
Haziran 2017 döneminde herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna bağlı olmadan çalışanların oranı, bir önceki yılın aynı dönemine göre 0,7 puan artarak %34,7 olarak gerçekleşti. Tarım dışı sektörde kayıt dışı çalışanların oranı ise bir önceki yılın aynı dönemine göre 0,7 puanlık artışla %22,4 oldu.
Mevsim etkilerinden arındırılmış istihdam bir önceki döneme göre 97 bin kişi artarak 28 milyon 17 bin kişi olarak tahmin edildi. İstihdam oranı 0,1 puanlık artış ile %46,8 oldu.
Mevsim etkilerinden arındırılmış işsiz sayısı bir önceki döneme göre 42 bin kişi azalarak 3 milyon 498 bin kişi olarak gerçekleşti. İşsizlik oranı 0,2 puanlık azalış ile %11,1 oldu.
Mevsim etkilerinden arındırılmış işgücüne katılma oranı bir önceki döneme göre 0,1 puanlık artış ile %52,7 olarak gerçekleşti. Ekonomik faaliyete göre istihdam edilenlerin sayısı, tarım sektöründe 8 bin, sanayi sektöründe 3 bin, inşaat sektöründe 6 bin kişi azalırken, hizmet sektöründe 114 bin kişi arttı.