Emrah Karayel, bütçe üzerine konuştu

AK Parti Kayseri Milletvekili Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu Başkanı Dr.İsmail Emrah Karayel TBMM’de görüşmelerine devam edilen 2021 yılı Bütçe Kanun tasarı üzerine, Dışişleri Bakanlığı – Avrupa Birliği Başkanlığı bütçesi hakkında AK Parti grubu adına konuşma yaptı.

Türkiye’nin AB serüveni 1959 tarihiyle başlamıştır. 1963’te Ankara Antlaşması imzalanmıştır. 2005 yılında AB’ye katılım müzakereleri başlamıştır.

AB’ye tam üyelik, ülkemizin stratejik önceliklerinden biridir. Katılım müzakerelerinde karşılaşılan her türlü zorluğa rağmen AB standartlarını yakalamak için bugüne kadar önemli adımlar atılmış ve kararlı bir reform süreci yürütülmeye devam edilmektedir.

Son dönemde bazı AB üyesi ülkelerin kendi iç siyasi kaygıları ve dış politika amaçları doğrultusunda hareket etmesi ve ülkemize yönelik alınmasını talep ettikleri gerçeklikten uzak kararlar Türkiye-AB ilişkilerine gölge düşürmektedir.

Esasen, ilişkilerde ihtiyaç duyulan,Türkiye’nin, AB için taşıdığı önemin bilincinde davranılması ve reform yönündeki iradesinin teşvik edilmesidir.

Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı sıfatımla, ülkemizin üyeliğinin Birliğe katacağı değerin anlaşılması halinde, her iki taraf için de daha yapıcı ve faydalı ilişkiler kurulabileceğine dair samimi inancımı muhafaza ediyor, bu inancımı Avrupalı muhataplarımla her vesileyle paylaşıyorum.

Dış Politikamız sadece Avrupa Birliği ve üye ülkeler üzerine kurulmamış olup Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde ve  Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu’nun gayretiyle ile tüm Dışişleri Bakanlığı çalışanlarıyla aktif bir dış politika yürütülmektedir.

AK Parti olarak kurulduğumuz günden bugüne;  “Adam aldırmada geç git! , diyemem aldırırım. Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım! Zalimin hasmıyım amma severim mazlumu…”

Diyerek dünyanın her köşesindeki mazlumlara sahip çıktık ve bugün de Somali’den Arakan’a Filistin’den Libya’ya, kardeşlerimize sahip çıkarak, onların yaralarını sarmak için seferber olmaya devam ediyoruz.

Başından beri krizin, sadece siyasi diyalog yoluyla çözülebileceğini savunduğumuz Libya’daki siyasi süreçte de önemli bir dönemden geçmektedir.

Kardeş Libya’nın istikrara kavuşması ve kazanımların korunması için çalışmalarımız aralıksız sürecektir.

Can Azerbaycan’ın otuz yıldır işgal altındaki topraklarını kurtarmak için başlattığı operasyonları başından itibaren “iki devlet tek millet” dayanışması ile Azerbaycan ne şekilde istediyse o şekilde yanlarında olarak 30 yıllık hasretin ardından Karabağ’ın anavatanına, Azerbaycan’a kavuşmasına şahitlik ettik ELHAMDÜLİLLAH!

DEAŞ, PKK, YPG ve PYD’nin Suriye ve Irak’taki istikrarsızlıktan beslenerek bu bölgeleri kana bulamasına karşı yapılan harekâtlarla Suriye’deki denklemler değişmiş, Türkiye’siz bölgeye barış ve huzurun gelemeyeceği ispatlanmıştır.

Doğu Akdeniz’de………. Yunanistan, her geçen gün daha da gerçeklikten uzak………. istem ve söylemleri ile ülkemize 2 kilometre, Yunanistan ana karasına 580 kilometre uzaklıkta bulunan10 kilometrekare yüzölçümündeki adaya 40 bin kilometrekare deniz alanı istemekte. Değil 40 bin kilometre kare Ne 1 santimetre kare deniz alanımızı ne de 1 damla suyumuzu kendilerine yar etmeyeceğimizi sahada ve masada gösterdik ve göstermeye de devam edeceğiz.

Ayrıca; Kıbrıs’ta Kapalı Maraş,’ın Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti toprağı olduğu, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin bu bölgede otoritesi veya yetkisinin olmadığı,Maraş konusunda alınan kararlar ve atılan adımların sadece KKTC’ne ait olduğu gerçeği Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne net bir biçimde söylenmiştir.

Şu artık bilinmelidir ki; adada iki devletli çözüm KKTC tarafından ifade edilmeye başlanmıştır.

Ayrıca; gönül bağımız olan Filistin’in İsrail ile arasındaki iki devletli çözüm perspektifini ortadan kaldırmaya yönelik girişimlere karşı, Filistin davasını en güçlü şekilde desteklemeye devam ediyoruz.

 Bu konuda  ABD’nin sözde barış planına, ……….İsrail’in ilhak planlarına, Kudüs’ün hukuki statüsünü hiçe sayan adımlarına ve Harem -i Şerif’e yönelik mütecaviz eylemlere karşı sessiz kalmayan tavrımızı kararlılıkla sergiliyoruz.

Ayaklarımızda bir Kudüs gücü ……yüreklerimizde bir Mescid-i Aksa sevdasıyla bu davada dik yürüyüşümüze devam edeceğiz.

Ayrıca son zamanlarda dünya genelinde özellikle de Avrupa’da artan yabancı düşmanlığı ve İslamofobi akımlarının güçlendiğini görmekten de endişeliyiz. Tüm dünya ülkelerini yabancı düşmalığı ve İslamofobi’yle mücadeleye davet ediyoruz.

Alemlerin yüzü suyu hürmetine yaratıldığı, Sevgililer Sevgilisi Alemlere rahmet olarak gönderilen, Resuli Ekrem Efendimize değil saygısızlığa, olumsuz imaya dahi en sert cevabı vereceğimizi Ve özellikle Fransa’da bunları yapan çukur yaratıkları lanetlediğimizi bir kez de Gazi Meclisimizin kürsüsünden ifade ediyorum.

Dünyanın gözbebeği İstanbul ve onun nişanesi Ayasofya’nın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından Milletimizin yüreğindeki 86 yıllık yaraya merhem olan 24 Temmuz’da ibadete açılması kararının sevincini yaşıyoruz.

Türkiye  Asya’dan Avrupa’ya, Amerika’dan Afrika’ya tüm dünyayı kapsayan dış politikasına milletimizin desteği Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN’ın liderliğinde devam edecek, problemleri çözerek, krizleri durdurarak ve oluşacak yeni olumsuzluklara mani olarak kutlu ve AK davasına devam edecektir.

Bu duygu ve düşüncelerle 2021 bütçemizin hayırlara vesile olmasını dilerim.

Dedi.