Ekonomi-teknoloji-magazin-yaşam haberleri (13.12.2020)

Dijitalleşme Üretimin Koruyucu Kalkanı Oldu

Pandemiyle birlikte üretimin neredeyse her aşaması dijitalleşme temelinde yeniden kurgulanırken Türkiye’de sanayicilerin ekonomiye katkı sağlayabilmeleri ve zorlu rekabet ortamında hayatta kalarak sürdürülebilir büyümeleri için dijital dönüşüme yatırım yapmaları gerekiyor. Dünya genelinde 300’den fazla fabrikanın dijital dönüşümünü gerçekleştiren teknoloji şirketi Doruk; yapay zekâ, artırılmış gerçeklik, IIoT, makine öğrenmesi ve görüntü işleme teknolojileriyle tam entegre olan dünyadaki tek akıllı üretim yönetim sistemi ProManage ile sanayicileri çağın gerekliliklerine göre hazırlıyor. Yeni normalde hız kesmeden çalıştıklarını söyleyen Doruk Yönetim Kurulu Üyesi Aylin Tülay Özden, sanayicilerin daha rekabetçi olabilmeleri ve sürdürülebilir büyüyebilmeleri için tek yolun üretim ve yönetim sistemlerini dijitalleştirmekten geçtiğini vurguladı. Dünya genelinde kayıpsız üretimin öne çıkacağını söyleyen Özden, içinde bulunduğumuz pandemi dönemi gibi öngörülemez risk ve tehditler için de dijital dönüşümün adeta bir koruyucu kalkan haline geldiğini vurguladı.

2020 yılının neredeyse tümünü etkileyen pandemiyle birlikte çalışma ve eğitim hayatıyla tüketici alışkanlıklarının değişmesi gibi üretimin her katmanı da dijitalleşmeden etkileniyor. Bu dönemde, tüm sanayicilerin en önemli gündem maddesi faaliyetlerine devam etmek, ekonomiye ve istihdama katkıyı sürdürmek oldu. Üretim operasyonlarının dijital araçlarla yönetilmesi konusunda yazılım ve donanım çözümleri üreten 22 yıllık bir teknoloji şirketi olan Doruk, akıllı üretim yönetim sistemi ProManage ile üreticilere dijital dönüşüm mentorluğu yapıyor. Yeni normalde sanayicilerin global arenada çok daha güçlü bir şekilde söz sahibi olabilmeleri için hız kesmeden çalıştıklarını söyleyen Doruk Yönetim Kurulu Üyesi Aylin Tülay Özden, gerek büyük çaplı sanayicilerin gerekse Türkiye’deki toplam girişimlerin yaklaşık yüzde 99’unu oluşturan KOBİ’lerin çağın gerekliliklerini yerine getirmeleri, global pazarlarda daha rekabetçi olabilmeleri ve sürdürülebilir büyüyebilmeleri için tek yolun üretim ve yönetim sistemlerini dijitalleştirmekten geçtiğini vurgulayarak şunları söyledi:

Dünya genelinde “kayıpsız üretim” kavramı öne çıkacak

“Doruk olarak, 1998 yılında sanayicilerin üretimlerini daha hızlı, çevik, kaliteli ve verimli yönetmeleri için yazılım ve donanım araçları geliştirmek, yani sanayiyi dijitalleştirmek hedefiyle kurulduk ve o günden bugüne kadar dünya genelinde 300’den fazla fabrikanın dijital dönüşümünü gerçekleştirdik. Sanayi 4.0 kavramının dünyanın gündemine taşınmasından 15 yıl önce Türkiye sanayisinin dijital dönüşümü için çalışmaya başladık. Akıllı üretim yönetim sistemi ProManage ve inovatif teknolojilerimizle sanayicilerin ve KOBİ’lerin çağı yakalamanın ötesinde çağ atlamaları için çalışıyoruz. Bugün; otomotiv, beyaz eşya, plastik, ilaç, kimya, gıda ve ambalaj başta olmak üzere pek çok farklı sektöre yüksek teknoloji çözümler sunuyor; sanayicilerin güncel ihtiyaç ve talepleri, teknolojik gelişmeler ve uluslararası trendler ışığında sistemlerimizi sürekli olarak yeniliyoruz. Özellikle makine ve otomotiv sektörlerinin çok önemli olduğu ülkemizde dijitalleşmenin hızlanması büyük önem taşıyor. Ülkemizde, üreticilerin ve büyük sanayicilerin dijitalleşme konusunda farkındalıkları çok yüksek ve trendleri yakından takip ediyorlar. Diğer işletmeler ve KOBİ’lerin de dijitalleşmesi hem sektörlerinde rekabet edebilmeleri hem de ülke ekonomimiz için çok önemli. Artık dünya genelinde ‘kayıpsız üretim’ kavramını daha çok duyacağız. Bu noktada sanayiciler için en önemli konu operasyonel yönetim. Türkiye’de bu yaklaşımı ne kadar hızlı benimsersek şirketlerimizin global pazarda yer bulabilmesi o kadar kolay olur. Diğer yandan, fabrikaların dijital dönüşmesi sadece üretim bandında avantaj sağlamak anlamına gelmiyor. Şu an içinde bulunduğumuz pandemi dönemi gibi öngörülemez risk ve tehditler için de dijital dönüşüm adeta bir koruyucu kalkan haline geldi.”

Sanayiciler yaklaşık 2 ay sonunda yüzde 20’ye varan oranlarda verimlilik artışı sağlıyor

IIoT, artırılmış gerçeklik, yapay zekâ ve makine öğrenmesi teknolojileri ile tamamen entegre dünyadaki tek üretim yönetimi sistemi ProManage ürününün sanayicilere sağladığı katma değerden bahseden Özden, sözlerine şöyle devam etti: “ProManage; Production ve Management kelimelerinin birleşiminden oluşuyor. Sanayicilerin kendilerini sürekli ve otomatik olarak geliştirebilmesini sağlayan ProManage, bu doğrultuda işletmelerin dar boğazlarını, zayıf yönlerini, gelişime açık noktalarını sürekli olarak gösteren ve bu açıkların iyileştirilmesi için işletmeyi uyarı mesajları ve farklı yollarla bilgilendiren bir sistem. Bu sistemle dünya genelinde binlerce üretim yöneticisinin know-how ve taleplerini karşılıyoruz. Üretim yönetimi sistemi ProManage teknolojimizi kullanan firmalar, üretimlerini daha verimli ve çevik hale getiriyor, kayıplarını tespit edip azaltarak maliyetlerini ve rekabetçiliklerini yönetebiliyor. ProManage ile Türk sanayiciler dünya firmaları ile rahatlıkla rekabet edebiliyor ve kendi sektörlerine yön vererek liderlik yapabiliyor. ProManage, kök nedenlerinin tespit edilmesi yoluyla işletmelerdeki sorunların giderilmesini sağlıyor. Bu sayede işletmelerde üretim hızlanıyor, üretim miktarı artıyor, kayıplar azalıyor ve maliyet ciddi oranda düşüyor. İşletmelerin dijital dönüşüme geçirilmesinin yalnızca 4 ila 8 hafta sürdüğü bu sistemimizle sanayiciler yaklaşık 2 ay sonunda yüzde 20’ye varan oranlarda verimlilik artışına tanık olmaya başlayabiliyorlar.”

İşletmelere telefon ve internetin olduğu her yerden erişim mümkün

Özellikle gündemde olan pandemi ya da iş sürecinin normal seyrinde ilerlediği zamanlarda yapılan seyahatler gibi nedenlerle işletmelerine uzaktan erişme ihtiyacı duyan profesyonellere de büyük kolaylık sunduklarını söyleyen Aylin Tülay Özden, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sanayiciler ve işletmeler, uzaktan çalışmanın ‘yeni normal’ haline geldiği 2020 itibarıyla artık her an her yerden fabrikalarına erişim sağlayarak üretimi sürdürülebilir kılmak ve maliyetlerini azaltıp verimliliklerini artırarak rekabetçiliklerini koruyan teknolojilere yönelecek. ProManage ile tam entegre olan ProManage Mobil uygulamamız; yöneticilerin ve şeflerin gerçek zamanlı olarak tesise ait makinelerini izleyebilmelerine, makinelerinin üretim performansına ulaşabilmelerine, parametreleri takip edebilmelerine, makine göstergelerini ve raporları görebilmelerine imkân tanıyor. Anlık düşen bildirimlerle de herhangi bir detayın gözden kaçması önleniyor. ProManage Mobil, ProGuard entegrasyonuyla da tüm üretim ve IT süreçlerinin her yerden izlenebilmesini sağlıyor. Böylece işletmedeki olası bir soruna anında müdahale edilirken zaman ve maliyetten tasarruf da sağlanıyor.

Üretimde tam kontrol sağlayan Artırılmış Gerçeklik teknolojisinin kullanıldığı ProManage AR uygulamamız sayesinde ise işletmelerdeki üretim şefleri, operatörler ve teknisyenler üretim alanı içinde dolaşırken akıllı telefon, tablet ya da AR gözlüklerindeki kameraya makine üzerindeki AR etiketini göstererek, o makinenin üretim performansına ve görüntülenmesini istediği tüm verilere gerçek zamanlı olarak ulaşabiliyorlar. Uygulama sayesinde operasyonel işlemlerde görev alan çalışanlar bilgiye anında erişim sağlayabiliyor. Online makine izleme imkânı sunan bu uygulamamız, işletmedeki bilgiye hızlıca ulaşılmasına ve proaktif davranılarak önlem alınmasına katkıda bulunuyor.”

“Proaktiflikten kestirimciliğe giden yolda işletmelere danışmanlık yapıyoruz”

İşletmelerin, sorunları ancak oluştukça çözebilen reaktif şirketlerden verilere dayalı takip yapabilen proaktif işletmelere dönüştüğünü söyleyen Özden; “Yapay zekâ ve görüntü işleme gibi son teknoloji çözümleriyle artık kestirimci yani prediktif işletmelere dönüşüm başladı; gelecekte ise olacakları önceden kestirdiği gibi bu kestirime göre yapılması gerekenlere de kendisi karar veren preskriptif işletmelere dönüşüm olacak. ProManage ile sorunların oluştuktan sonra çözülebildiği değil, verilere dayalı kestirimci yani prediktif bir sistem sağlıyoruz. ProManage yapay zekâ uygulaması sayesinde fabrikaların gelecekte neler olabileceğini kestiren yani kestirimci algoritmaların temelini oluşturan altyapıya geçiş sağlamaları mümkün oluyor. ProManage ile üretimde takip sağlanmasının yanı sıra üretim, bakım, kalite ve test operasyonlarının yönetiminde maliyetler düşürülüyor ve performans artıyor” dedi.

“Pandemide de oyunun kurallarını değiştiren çözümler geliştirmeye devam ettik”

Pandemiyle birlikte konuşulan kesintisiz üretime, dolayısıyla ekonomiye, istihdama ve toplum sağlığına katkıda bulunmak için çok önemli bir teknoloji geliştirdiklerini söyleyen Özden, sözlerini şöyle tamamladı: “Hayatımızı derinden etkileyen ‘sosyal mesafe’ kavramı, tüm dünyayı yeniden şekillendirmeye başladı. Sosyal mesafe kavramı, gündelik hayatın yanı sıra çalışanlar için de büyük önem taşıyor. Bu yeni normal düzende Doruk olarak gönüllü mühendis ekibimizle birlikte üretime devam ederek ekonomiye ve istihdama katkıda bulunan sanayicilerin her zamanki gibi yanında olup çalışanların ve dolayısıyla toplumun sağlığını korumaya katkıda bulunmak istedik ve çok önemli bir ürün geliştirdik. ProManage KiT sayesinde fabrikalar açık kalabilecek, ek yatırım gerekmeden işletmelerde çalışanların sosyal izolasyona uyup uymadıkları izlenip temas noktaları dijital ortamda tespit edilebilecek, uyarı üretilebilecek. İş sağlığı ve güvenliği açısından çok önemli olan bu teknolojiyle içinde bulunduğumuz dönem başta olmak üzere bundan sonra hayatımızı etkileyecek sosyal izolasyonun iş verimini etkilemesinin önüne geçilmesi ve pandemi gibi beklenmeyen durumlarda çalışanların sağlıkları açısından kontrollü bir ortamda çalışması mümkün olacak. Doruk tarafından bedelsiz olarak sunduğumuz ProManage KiT uygulamasını edinmek isteyen değerli sanayicilerimizi, ‘Fabrikalar Açık Kalsın’ kampanyamıza destek veren vakıf ve sağlık kuruluşlarına bağış yapmaya çağrıda bulunuyoruz.

Bu projeyle birlikle bu sene bizi heyecanlandıran diğer konu ise pazara sunmaya hazırlandığımız ‘ProManage Cloud’ ürünümüz… Bu ürünümüzle KOBİ’lerin de dijitalleşmelerini ve pandemi döneminde üretim yönetiminin uzaktan yapılarak verimli ve kârlı üretime devam etmelerini desteklemeyi hedefliyoruz. Bu yeni ürünümüzü oyun kurallarını değiştirici bir ürün olarak pazara sunmaya hazırlanıyoruz.”

EİB Moda Tasarım Yarışmasının final heyecanı dijital ortama taşınıyor

Türk moda endüstrisine genç, yenilikçi, vizyoner tasarımcılar kazandırmak için 16 yıldır yolculuğuna devam eden EİB Moda Tasarım Yarışması pandemi döneminde dijital ortama taşındı.

EİB 15.Moda Tasarım Yarışması’nda finale kalan 10 finalist arasından ilk üç tasarımcı 17 Aralık 2020 tarihinde ilk kez dijital ortamda belirlenecek. 10 finalistin kıyafetlerinin tanıtıldığı defile ise pandemi koşullarının iyileşmesi sonrasında 2021 yılı içerisinde gerçekleştirilecek.

EİB Moda Tasarım Yarışması’nın final defilesini 10 Nisan 2020 tarihinde gerçekleştirmeyi planladıklarını dile getiren Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Sertbaş, final defilesini pandemiye karşı alınan önlemler kapsamında ertelediklerini hatırlattı.

İhracatımızı 50 milyar dolara tasarımla çıkaracağız

Türk moda endüstrisine 15 yıldır yüzlerce tasarımcı kazandırdıklarını anlatan Sertbaş, “Türkiye’ye yıllık 26 milyar dolar döviz kazandıran, 2 milyon civarında kişiye istihdam sağlayan dev bir sektörüz. Türkiye’nin ortalama ihraç fiyatının kg başına 1,3 dolar olduğu süreçte Hazırgiyim sektörü olarak 13 doların üzerinde ortalama ihraç fiyatına ulaşıyoruz. Katma değerli ürün ihracatında zirvede yer alan sektörler arasındayız. Bu başarının altında yatan en önemli etkenlerden biri kendi tasarımlarımızla, kendi koleksiyonlarımızla ihracat yapıyor olmamız yatıyor. Her firmamızın bünyesinde tasarım ofisleri var. Ticaret Bakanlığı’nın verdiği tasarım desteği ile bu ofislerimiz daha da güçlendi. Amacımız ortalama ihraç fiyatımızı 30 dolar seviyesine çıkarmak. Bunu sağladığımızda bugün 26 milyar dolar olan yıllık tekstil ve konfeksiyon ihracatımızı 50 milyar doların üzerine taşıyacağız” şeklinde konuştu.

Tema sürdürülebilirlik eksenli TECH-TILITY

EİB Moda Tasarım Yarışması’nın bu yılki temasının sürdürülebilirliği öne çıkaran TECH-TILITY olarak belirlendiği bilgisini veren EİB Moda Tasarım Yarışması Komite Başkanı Tuğba Hazar, tasarımcıların, en büyük mirasımız olan doğayı bugünkü yaşam iksirimiz olan teknoloji ile birleştirmelerini, bu bilinç ve ön görüyle teknolojiye bir de böyle dokunarak tasarımlarını oluşturmaları beklediklerini, bu beklentilerine uyumlu olarak tasarımcılardan da çok güzel tasarımlar gelmesinden dolayı doğru bir iş yapmanın mutluluğunu yaşadıklarını kaydetti.

EİB Moda Tasarım Yarışması sayesinde, 2004 yılından itibaren bölgenin tasarım kültürünün oluşumuna önemli katkılar sağladıklarına vurgu yapan Hazar, “Aynı zamanda Türkiye genelindeki tasarımcıların kariyer basamaklarındaki en önemli deneyim ve tanıtım imkanlarından birine zemin hazırlıyoruz. Emre Erdemoğlu, Mahmut Ağaç ve Ruhi Tamer Çoğal, Merve Uçar, Nuray Atalayman EİB Moda Tasarım Yarışması’nın Türk moda endüstrisine kazandırdığı, uluslararası üne kavuşan ve ödüller kazanan tasarımcılarımız oldu. Bugüne kadar 20 tasarımcımız İtalya’da önde gelen moda okullarında Ticaret Bakanlığımızın desteğiyle eğitim alma fırsatı yakaladı. 17 Aralık’taki yarışmada dereceye girecek finalistler, Ticaret Bakanlığı desteği kapsamında 2021/22 sezonunda yurt dışı eğitim desteğinden yararlanma imkanına kavuşacaklar” dedi.

Yeni dönemin trend konuları sürdürülebilirlik ve dijitalleşmeyle bağlantılı TECH-TILITY temalı tasarımların yarışacağı EİB 15. Moda Tasarım Yarışması’nın koçluğunü ve koordinatörlüğünü ise moda tasarımcısı Özlem Erkan yapıyor.

On finalist dijital ortamda tasarımlarını jüriye anlatarak derece elde etmeye çalışacak.

Tasarımcıların kıyafetleri dikim aşamasından başlanarak, fitting süreci, kıyafetlerin mankenler üzerinde 360 derece fotoğraf çekiminin yapılarak zenginleştirilmiş finalist videoları da seçim öncesi jüri üyelerine gösterilecek.

Kazananlar online basın toplantısıyla açıklanacak

EİB Moda Tasarım Yarışması’nda ilk 10 finalist arasından ilk üçü belirleyecek jüri ise; EİB Moda Tasarım Yarışması Komite Başkanı ve Jüri Başkanı Tuğba Hazar, Moda Tasarımcısı Dilel Süslüer, Moda Tasarımcısı Ece Gözen Akın, İzmir Moda Tasarımcıları Derneği Başkanı Esin Özyiğit, Global Compact Türkiye Genel Sekreter Yardımcısı Gaye Sarıoğlu, Moda Tasarımcısı Gaye Ağış, Spot Tekstil Firma Sahibi İzak Eskinazi, STYLIST Kaner Kıvanç, Moda Tasarımcısı Murat Acar, Moda Tasarımcısı Özlem Kaya ve Moda Fotoğrafçısı Tolga Yurdaer’den oluşacak.

EİB Moda Tasarım Yarışması jüri üyelerinin seçimleri sonucu belirlenecek ilk 3 finalist Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı İsmail Gülle, Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Sertbaş ile Sosyal Organizasyonlar ve Yarışma Komitesi Başkanı Tuğba Hazar ve on finalistin katılacağı basın toplantısıyla önümüzdeki günlerde ilan edilecek. Yarışmanın birincisi 18 bin TL’lik ödülün sahibi olurken, ikinci olacak tasarımcı 13 bin TL, ve üçüncülüğü kazanacak tasarımcı 8 bin TL para ödülünün sahibi olacak. Para ödülün yanı sıra, üç finalist yurtdışında iki yıllık yüksek lisans eğitimi hakkı kazanacak.

17 Aralık’ta ilk üçe kalma heyecanı yaşayacak olan tasarımcılar ise şu isimler olacak;

Aycan Hakalmaz  İstanbul

Ayşe Kaya  İstanbul

Can Encin  İstanbul

Ecem Akçay  İstanbul

Fadime Yıldırım İzmir

Gizem Mendi  İzmir

Gökhan Rençber  İstanbul

Manolya Yalçınkaya  İzmir

Selen Tavtın  İstanbul

Zülal Açar  İstanbul

Otomotiv sektöründeki üç boyutlu ilk dijital fuar Auto Expo Türkiye 2020 başarıyla sonuçlandı

Auto Expo Türkiye 2020’de 944 ikili iş görüşmesi gerçekleştirildi

Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği’nin (OİB), pandemi döneminde katma değerli ihracatın artırılması yolunda düzenlediği dijital etkinliklerden sonuncusu olan Auto Expo Türkiye 2020 başarıyla sonuçlandı.

OİB, Ticaret Bakanlığı ve Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) koordinasyonu ve Automechanika İstanbul’un desteğiyle gerçekleşen Türkiye’nin otomotiv sektöründeki üç boyutlu ilk dijital fuar olan Auto Expo Türkiye 2020’de toplam 944 ikili iş görüşmesi gerçekleştirildi.

OİB Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik’in ev sahipliğinde, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan ve TİM Başkanı İsmail Gülle’nin katılımıyla 8 Aralık tarihinde açılışı yapılan, Almanya’dan ABD’ye, İngiltere’den Vietnam’a, İspanya’dan Bolivya’ya kadar 97 ülkeden 737’si yabancı olmak üzere toplam 1121 ziyaretçinin iştirak ettiği Auto Expo Türkiye 2020’de, Türkiye’nin önde gelen 55 otomotiv ana ve tedarik sanayi firması ürünlerini sergiledi.

4 gün boyunca ziyaretçilere firmaların üç boyutlu stantlarını ziyaret etme olanağının da sunulduğu Auto Expo Türkiye 2020’de katılımcı firmalar ile ziyaretçiler arasında çok sayıda verimli görüşme yapıldı.

ÇELİK, “SANAL TİCARET HEYETLERİNE DE DEVAM EDECEĞİZ”

Auto Expo Türkiye 2020’nin ardından değerlendirmelerde bulunan OİB Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik, “Türkiye’nin otomotiv sektöründeki ilk üç boyutlu dijital otomotiv fuarı olan Auto Expo Türkiye 2020 programımızı başarıyla tamamlamış olmaktan mutluyuz. Auto Expo Türkiye 2020’ye katılan üyelerimizin önemli iş görüşmeleri yaptığına inanıyoruz. Bu faaliyetimiz de Türk otomotiv endüstrisi ürünleri ihracatının daha da artmasına önemli katkı sağlayacaktır. OİB olarak önümüzdeki dönemde sanal ticaret heyetleri çalışmalarımıza da devam edeceğiz. Şubat ayında Çin-Vietnam Otomotiv Dijital Sektörel Ticaret Heyeti ve Mart ayında da Güney Afrika Cumhuriyeti Otomotiv Dijital Sektörel Ticaret Heyeti programımız olacak. Pandemiye rağmen üyelerimize yönelik çalışmalarımız aralıksız sürdürüyoruz” dedi.

Beşiktaş JK Kadın Basketbol A Takımı’na sponsor oldu

TBF Kadınlar Basketbol Ligi ve FIBA Kadınlar EuroCup’ta mücadele eden Beşiktaş JK Basketbol Kadın A Takımı ile kadın deodorant pazarının güçlü oyuncusu Emotion arasında sponsorluk anlaşması imzalandı. Anlaşmaya göre, Beşiktaş JK Kadın Basketbol A Takımı, şortlarında Emotion logosuyla sahaya çıkacak.

Türkiye’nin önde gelen spor kulüplerinden Beşiktaş JK ile Türkiye kadın deodorant pazarının güçlü markası Emotion, Kadın Basketbol Takımı için bir yıllık sponsorluk anlaşmasına imza attı. Taraflar arasındaki anlaşmaya göre, 2020-2021 sezonu boyunca Beşiktaş JK’nın Kadın Basketbol A Takımı oyuncuları ve teknik heyetin tüm resmi ve hazırlık müsabakalarında giyeceği şortlarda Emotion logosu yer alacak.

Oğuzhan Aslan: Sporda fırsat eşitliğine katkıda bulunmaktan kıvanç duyuyoruz

Sporda fırsat eşitliğine katkıda bulunmaktan mutluluk duyduklarını belirten Pazarlama Başkanı Oğuzhan Aslan, deodorant pazarının güçlü markası Emotion’un BJK Kadın Basketbol A Takımı ile başarılı işlere imza atacağına inandığını belirtti. Aslan, “Emotion bizim kişisel bakım alanında en çok tercih edilen markalarımızdan biri. Ülkemizde olduğu kadar dünyanın farklı ülkelerindeki tüketicilerimizden de yoğun ilgi görüyor. Alüminyum içermeyen formülü ile Emotion, hareketi seven, terlemenin sağlıklı olduğunu bilen ve terlemekten korkmayan kadınların markası. Son yıllarda yaptığımız başarılı ürün geliştirme ve pazarlama faaliyetleri ile deodorant liginde en üst sıralardaki yerimizi sağlamlaştırdık. Biz Emotion ekibi olarak fırsat eşitliğine inanan bir markayız. Kadın sporcularımızın, desteklendiği ve fırsat verildiği durumda ülkemiz için büyük başarılara imza attığına tanık oluyoruz. Bu nedenle Beşiktaş Kadın Basketbol A Takımı’na destek olmaktan gurur duyuyoruz. Böyle bir dönemde spora ve sporcuya verilen desteğin çok daha anlamlı olduğunu düşünüyorum” dedi.

Umut Şenol: Bu işbirlikleri kadınların spordan kopmaması açısından büyük önem taşıyor.

Beşiktaş JK Basketboldan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Umut Şenol ise, Emotion’un böyle zor bir dönemde BJK Kadın Basketbol Takımına verdiği desteğin çok anlamlı olduğunu söyledi. Şenol, “Emotion’un Türk sporuna, özellikle de fırsat eşitliği yaratarak kadın basketboluna kattığı değer için teşekkür ederiz. Bu anlaşma kadınlarımızın spordan kopmaması ve uluslararası müsabakalarda da başarılar elde ederek ülkemizi gururlandırması açısından ayrıca büyük önem taşıyor. Beşiktaş JK olarak, her dalda sporcu yetiştiren ve Türk sporunu ileriye taşıyan bir kulüp olacağımızı her fırsatta dile getiriyoruz.  Bu misyon, tarihimizin ve değerlerimizin bize yüklediği önemli bir sorumluluk. Biz Beşiktaş ruhuyla, umudumuzu hiç kaybetmeden, zorluklarla mücadele ederek, her branşta şampiyon olmayı hedefliyoruz. Emotion, kadın basketbol liginde bize güç verecek” dedi.

Enza Home’da 7. Mobilya Festivali Başladı

Konforlu, estetik ve göz alıcı tasarımlarıyla fark yaratan Enza Home, yılsonuna kadar devam edecek Mobilya Festivali ile yüzde 50’ye varan indirimler sunuyor. Ayrıca “Ayın Ürünü” ve “Festival Yıldızı” mobilya ürünlerinde yüzde 60’a, halı ve aydınlatma ürünlerinde ise yüzde 80’e varan indirim fırsatıyla yaşam alanlarını güzelleştiriyor.

Yaşam alanlarına şıklık katmak isteyenlerin tercihi Enza Home, 7. Mobilya Festivali ile evini yenilemek isteyenleri, evlenenleri, mobilya ihtiyacı olanları mağazalarına davet ediyor. 31 Aralık’a kadar devam edecek Mobilya Festivali’ne özel yüzde 50’ye varan indirimler sunan Enza Home’un, “Ayın Ürünü” ve “Festival Yıldızı” ürünlerinde ise indirimi daha da artıyor. “Ayın Ürünü” ve “Festival Yıldızı” mobilya ürünlerinde yüzde 60’a, halı ve aydınlatma ürünlerinde ise yüzde 80’e varan indirim uygulanıyor. Ayrıca Bonus’a özel 2 ay ertelemeli 12 taksitte ödeme fırsatı da tüm Enza Home mağazalarında sizi bekliyor.

KARDEŞİM ÜŞÜMESİN 2020 – 2021 KIŞ KAMPANYASI

İnsan Vakfı, soğuk hava koşullarının etkili olmaya başladığı başta ülkemiz olmak üzere mazlum ve mağdur ihtiyaç sahipleri için “Kardeşim Üşümesin” sloganıyla kış yardımı kampanyası başlattı.

Kampanya kapsamında hayırseverlerin bağışlarıyla hazırlanan gıda paketi, kışlık kıyafet, battaniye ve yakacak yardımı İnsan Vakfı bölgedeki ekipleri ve temsilcilikler tarafından bizzat teslim edilecek. Yüz binlerce ihtiyaç sahibinin elbise, bot, battaniye ve gıdaya ihtiyacı var. Desteğinizle ihtiyaç sahiplerine ulaşabiliriz. Başta Türkiye olmak üzere mazlum ve mağdur coğrafyalarda kışlık malzeme dağıtımları gerçekleştireceğiz. Desteğinizle yapacağınız yardımlar ile beraber soğuk kış koşulları altında yaşayan kardeşlerimizin kışlık ihtiyaçlarını karşılanacak.

Başlattığımız kış yardımları kampanyası kapsamında belirlediğimiz acil ihtiyaç malzemeleri;  Battaniye: 60 TL, Bot: 80 TL, Mont: 120 TL, Atkı, bere ve eldiven: 40 TL, Pantolon 80 TL, Yakacak (1 Çuval) 60 TL, Soba: 200 TL

Destek olmak için; 2020 -2021 kış yardımları kampanyasına destek olmak için banka hesap numaralarına, www.insanvakfi.org.tr web adresinden ulaşabilirsiniz.  Ayrıntılı bilgi için 0212 534 41 61 numaralı telefonu arayarak dernek yetkililerimizle görüşebilirsiniz.

İnşaat yükseliş trendini koruyor

Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), her ay merakla beklenen inşaat ve bununla bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durum ile beklenen gelişmeleri ortaya koyan “Hazır Beton Endeksi” 2020 Kasım Ayı Raporu’nu açıkladı. Kasım ayı ile birlikte 6 aydır inşaat sektörünün yükseliş trendini devam ettirdiğini gösteren Rapor, inşaat sektörünün sadece büyümeyi değil aynı zamanda istihdamı da sırtladığını gösterdi.

Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) her ay açıkladığı Hazır Beton Endeksi ile Türkiye’de inşaat sektöründeki ve bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durumu ve beklenen gelişmeleri ortaya koymaktadır. İnşaat sektörünün en temel girdilerinden biri olan ve aynı zamanda üretiminden sonra kısa bir süre içinde stoklanmadan inşaatlarda kullanılan hazır betonla ilgili bu Endeks, inşaat sektörünün büyüme hızını ortaya koyan en önemli göstergelerden biridir.

İnşaat sektörü 6 aydır yükseliş trendini devam ettiriyor

THBB, her ay merakla beklenen Hazır Beton Endeksi’nin 2020 Kasım Ayı Raporu’nu açıkladı. Kasım ayı ile birlikte 6 aydır inşaat sektörü yükseliş trendini sürdürmektedir.. Faizdeki yükseliş sonrasında konut satışlarındaki yavaşlamaya rağmen inşaat sektörü yoluna devam etmektedir. Beklenti ve Güven Endeksleri’ndeki yükseliş dikkat çekmektedir. Hem Beklenti hem de Güven Endeksi’ndeki bu yükselişte, özellikle kurdaki durağanlık ve pandemiye yönelik küresel aşı faaliyetlerindeki pozitif gelişmelerin etkisi bulunmaktadır.

İnşaat faaliyetleri yüksek seviyesini koruyor

Hazır Beton Endeksi Kasım Ayı Raporu’nda faaliyet dışında diğer endekslerde 2019 yılına kıyasla olumlu bir tablo söz konusudur. Kasımda negatif tarafta kalan Beklenti ve Güven Endeksi’nin önceki yıla kıyasla yükselmesi önemlidir. Kasım ayında, geçen yıla kıyasla faaliyet düşmüş görünmekle birlikte hâlen en yüksek ve pozitif tarafta olan tek endekstir.

İnşaat sektörü sadece büyümeyi değil aynı zamanda istihdamı da sırtlamaktadır

Raporun sonuçlarını değerlendiren THBB Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, “İnşaat sektörü 8 çeyrek daraldı. Pandeminin ilk ekonomik etkilerini gösterdiği nisan, mayıs ve haziran aylarında -%2,7’lik daralma ile diğer başat sektörlere kıyasla daha yavaş küçülen sektör, 3. çeyrekte ekonominin büyümesine paralel bir performans sergilemiştir. 3. çeyrekte ekonominin toparlanmasına imkân tanıyan makro konjonktür ile birlikte inşaat sektörü de harekete geçmiştir. Ekim ayının başında açıkladığımız Hazır Beton Endeksi raporumuzda bunu kamuoyu ile paylaştık. İnşaat sektörü açısından öncü gösterge niteliğinde olan Hazır Beton Endeksi inşaat sektörünün 3. Çeyrekteki performansını son çeyrekte de devam ettirdiğini göstermektedir. İstihdamın, tüm dünyada olduğu gibi ülkemiz açısından da ciddi bir sorun olarak yükseldiği şu dönemde yalnızca büyümeyi değil aynı zamanda istihdamı da inşaat ve bağlantılı sektörler sırtlamaktadır. Son açıklanan istihdam verilerine göre inşaat sektöründeki istihdam 166 bin kişi artarak 1 milyon 739 bin olmuştur.” dedi.

Ekonomideki yavaşlamayı değerlendiren Yavuz Işık, “Yükselen faiz, kredi yavaşlaması, talepteki durağanlık, pandemiye yönelik alınan tedbirler ile birlikte ekonomideki yavaşlama inşaat sektörünü de etkilemiştir. Ancak kasım ayı THBB Hazır Beton Endeksi rakamları inşaat sektörünün bu kışı, tüm zorluklara rağmen pozitif tarafta kapatacağını ortaya koymaktadır.” dedi.

ALJ Finans, Anlaşmalı Satıcıları İle Yeni Dönem Stratejilerini Belirledi

Otomotiv kredilerinde uzmanlaşan ALJ Finans, Marmara bölgesi anlaşmalı iş ortakları ile bir araya gelerek önümüzdeki dönemlere ait ihtiyaçlarını ve ortak stratejilerini belirledi.

Kontrollü sosyalleşme kapsamında tüm önlemlerin alındığı ve katılımcıların mesafeli sosyal hayat kurallarına uyarak bir araya gelindiği etkinlikte otomotiv finansman sektörünün koşulları ile ihtiyaçları değerlendirildi.

“Yeni dönemde finansal teknoloji önem kazanıyor”

ALJ Finans Genel Müdürü Soner Irmak, iş ortaklarına yönelik gerçekleştirdiği sunumda Koronavirüs salgını nedeniyle iş yaşamında köklü değişikliklerin meydana geldiğini ve bunların büyük ölçüde kalıcı olabileceğini belirterek “Pandemi sonrasında hızla dönüşüm geçiren dünyamızda, iş modelleri ve iş süreçleri daha hızlı dijitalleşecek. Finansal hizmetler, dijitalleşme açısından en gelişmiş uygulamaları barındıran sektörlerden biri. Özellikle ülkemizdeki bankacılık ve finans sektörlerindeki mobil ve web uygulamalar, evinizden çıkmadan pek çok işlemi yerine getirebilmenize olanak sağlıyor. Bu doğrultuda, ALJ Finans olarak müşterilerimize yaklaşık 3 yıldır uçtan uca dijital kredi başvuru  hizmeti sunuyoruz. Müşterilerimiz istedikleri yeni veya ikinci el araçlarını ilgili markanın, bayinin veya ikinci el pazar yerinin sitesinden inceliyor, fiyat karşılaştırması yapıyor ve seçiyor. Kredi başvuru işlemi için KredimOL mobil veya web uygulamamızı kullanıyor. Anlaşmalı satıcılarımız aracılığıyla gerçekleştirdiğimiz kredilendirme işlemi yine elektronik ortamda sürdürülen e-sözleşme süreci ile daha da kolaylaşıyor. Müşterilerimize kredi alma yolculuklarında hızlı ve kolaylık sağlayan özellikli hizmetler sunabilmek en önemli hedefimiz.” dedi.

“Türkiye otomotiv sektöründe 2. El pazarının önemi artıyor”

Otomotiv sektörünü de değerlendiren Irmak “Otomobil, her dönemin yatırım aracı olmaya devam ediyor. Özellikle bu sene pandemi ile birlikte hem yeni hem de ikinci el pazarı yukarı yönlü büyük ivme gösterdi. Yeni araç pazarı 750 bin seviyelerine yaklaşırken ikinci el pazarının da 6,5 milyona ulaşması bekleniyor. Son 3 yıldır bir adet sıfır otomobile karşılık on adet ikinci el araç el değiştirdi.  3-4 yıl öncesinde ALJ Finans’ın kredi hacminin yaklaşık yüzde 20’sini ikinci el otomobil kredileri oluştururken, bugün çoğunluğunu oluşturuyor. Bu artış hem müşteri hem de iş ortaklarımızın talepleri doğrultusunda sunduğumuz butik hizmetlerle gerçekleşti. Dijital platformlar, anlaşmalı iş ortaklarımız ve satıcılarımız aracılığı ile 15 yaşa kadar araçlar için 48 aya varan vadelerde ikinci el kredi çözümleri sunuyoruz. Müşteri ihtiyaçlarına göre ödeme seçeneklerini özelleştirebiliyoruz. İş ortaklarımızın araç tedarik süreçlerine stok finansmanı hizmetimiz ile destek oluyoruz.” şeklinde konuştu.

Yeni yıl sofranıza özel yeni tatlar

2020 yılına veda etmeye hazırlandığımız şu günlerde, evde sevdikleriniz için hazırlayacağımız yılbaşı menüsüne ek pratik, lezzetli ve etkileyici bir Proshake* Cheesecake ile yılbaşı sofranızı tatlandırın.

Dünyada hızla yayılan ve sevilen bir lezzet olan cheesecake, Türkiye’de pastanelerde, kafelerde ve restoranlarda tercih edilir hâle geldi. Vaktimizin çoğunu evde geçirdiğimiz şu günlerde sevdiğimiz bazı tatlara hemen erişim sağlamamız pek mümkün olamayabiliyor, bu nedenle birçok lezzetleri mutfağımıza taşırken pratik ve az malzemeli Proshake* Cheesecake’i denemenizi öneriyoruz.

Herbalife Nutrition’ın kullanıcılar için hazırladığı alternatif bir tüketim şekli önerisi olan; bezelye ve süt proteinleri içeren Formül 3 Pro-Boost yüksek proteinli aromalı içecek tozu, günlük protein alımını artırmak için pratik bir yol sunuyor. Bir yemek kaşığı (6,7g) Formül 3 Pro-Boost, 5 gram protein içeriyor ve 250 ml su ile karıştırılarak veya tercihe göre meyve suyu, süt gibi içeceklere eklenerek tüketebiliyor.

Formül 3 Pro-Boost’un, Formül 1 Öğün Yerine Geçen Besleyici Shake Karışımı-Ahududu ve Beyaz Çikolata Aromalı ile karıştırılarak birlikte kullanımıyla hazırlanan ProShake ile yüzde 26 daha fazla* protein takviyesi sağlanabiliyor. Glütensiz, vegan, yüksek proteinli ve lif kaynağı bir toz karışım olan Herbalife Nutrition Formül 1, D ve C vitamini dahil olmak üzere 25 vitamin ve mineral içeriyor ve bir öğünde alınabilecek tüm besinleri karşılıyor.

Kışın gelmesiyle beraber artan tatlı krizleri için harika bir çözüm istiyorsanız sizler için hazırladığımız tarifimizi tatmanızı ve sevdiklerinizin bir araya geleceği yılbaşı sofranıza yeni lezzetler sunmanızı tavsiye ederiz.

Tüm dileklerinizin gerçek olacağı, mutlu ve sağlıklı bir yıl olmasını dileriz.

* ProShake yeni bir ürün değildir. ProShake, Herbalife Nutrition’ın kullanıcılar için hazırladığı alternatif bir tüketim şekli önerisidir. (2 ölçü F1 + 1 ölçü Pro-Boost=ProShake)
**Formül 1 Öğün Yerine Geçen Besleyici Shake Karışımı – Ahududu ve Beyaz Çikolata Aromalı’ya kıyasla.  Besin değerleri için ürün etiketlerine bakınız.

PROSHAKE CHEESECAKE

Malzemeler

TABAN

* 1/2 su bardağı çiğ badem

* 3 yemek kaşığı hurma ezmesi

* 1 ölçek Pro Boost

* 1/2 çay kaşığı tarçın

* 1 yemek kaşığı fıstık ezmesi

KREMA

* 4 yemek kaşığı fıstık ezmesi

* 2 ölçek Yeni Formül F1

* 1 ölçek Pro-Boost

* 1 ölçek Heartwell

* 175 ml süt (tercihen badem içeceği)

* 2 yemek kaşığı limon suyu

* 2 yemek kaşığı hindistan cevizi yağı

* 1 çay kaşığı jelatin tozu ya da pirinç nişastası

JÖLE

* 1/2 su bardağı frambuaz püresi

* 90 ml su

* 1/2 çay kaşığı jelatin tozu

TARİF

TABAN: Pro Boost ve bademleri mutfak robotundan geçirin; sonra tüm malzemeleri ekleyin ve iyice karışına kadar çevirin. Pasta kalıbınızı yağlayın ve karışımınızı tabana yerleştirip buzdolabında 15 dk bekletin.

KREMA: Tüm malzemeleri mutfak robotu ya da blenderdan, krema kıvamına gelene kadar geçirin. Sonra kalıbın içerisindeki tabanın üzerine dökün, tekrar buzdolabına yerleştirin.

JÖLE: Tüm malzemeleri tencereye ekleyip karıştırın ve kaynamaya bırakın. Kaynadıktan sonra altını kapatın, 2-3 dk bekledikten sonra hemen pastanın üzerine dökün ve tekrar buzdolabında atıp, en az 6-12 saat bekletin.