Ekonomi, teknoloji, magazin haberleri…

KAYSERİ BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ İL MÜDÜRA KAMİR AKÇADIRCI GÜVENLİ ASANSÖR KULLANIMI KONUSUNDA AÇIKLAMA YAPTI.

GÜVENSİZ ASANSÖRLER MÜHÜRLENECEK

İl Müdürlüğümüzce İlimizde vatandaşlarımızca kullanılan asansörlerin insan can ve mal güvenliğini tehdit etmeyecek şekilde kullanımlarının sağlanılması, mevcut asansörlerin iyileştirilmesi ve güvenlik şartlarının yükseltilmesinin teminiamacıyla denetimlerimiz aralıksız olarak sürdürülmektedir. Bakanlığımız “Asansör Takip Sistemi” verilerine göre; Kayseri’de tescilli 15.318 asansör bulunmaktadır.

Resmi Gazete’nin 4 Mayıs 2018 tarihli nüshasında yayımlanan Asansör Periyodik Kontrol Yönetmeliği ile asansörlerin periyodik kontrolüne ilişkin usul ve esaslar yeniden belirlenerek bina yöneticilerine ağır sorumluluklar getirildi.

Bina Yöneticilerinin Sorumlulukları Arttı

Bina sorumlusu, asansörün güvenli bir şekilde kullanımını sağlamak üzere ayda bir defadüzenli olarak bakımını yaptırmakla ve yılda en az bir defa Bakanlıkça yetkilendirilen A tipi muayene kuruluşunaperiyodik kontrolünü yaptırmakla sorumlu. Bina sorumlusuna,engellilerin erişebilirliği için asansörün sürekli olarak güvenli kullanımını sağlama görevi de verildi.

Periyodik kontrol sonucunda kırmızı renkli bilgi etiketi iliştirilen ve güvensiz olarak tanımlanan asansörün kullanımına bina sorumlusu tarafından izin verilmez. Bu asansörün en fazla altmış gün içerisinde güvenli hale getirilmesi bina sorumlusunca sağlanır. Bu süre sonunda, A tipi muayene kuruluşu tarafından takip kontrolü yapılır. Takip kontrolü neticesinde güvenli hale getirilmediği belirlenen asansör, ilgili belediye tarafından ana besleme sisteminden elektriğinin kesilerek mühürlenmesi yoluyla hizmetten men edilir.

Güvensiz olarak tanımlanan asansörün belirtilen süre içerisinde güvenli hale getirilmeden kullandırılmasından doğabilecek can ve mal kaybından bina yöneticisi sorumludur.

Periyodik kontrol sonucunda “sarı renkli” bilgi etiketiiliştirilmiş olan ve “kusurlu “olarak tanımlanan asansördeki uygunsuzlukların en fazla yüz yirmi gün içerisinde giderilmesi bina sorumlusunca sağlanır. Bu süre sonunda, A tipi muayene kuruluşu tarafından takip kontrolü yapılır. Takip kontrolü neticesinde güvenli hale getirilmediği belirlenen asansör, ilgili belediye tarafından ana besleme sisteminden elektriği kesilerek mühürlenmesi yoluyla hizmetten men edilir.

Vatandaşlarımızı can ve mal güvenliklerini tehdit eden “kırmızı renkli bilgi etiketi” iliştirilmiş “güvensiz”asansörleri uygunsuzlukları giderilerek güvenli hale getirilinceye kadar kullanmamaları konusunda uyarıyoruz.

 “Alo 130 Ürün Güvenliği Şikayet Hattı”

Vatandaşlarımız, güvensizlik şüphesi duydukları asansörler ile ilgili ihbar ve şikâyetlerini Bakanlığımız internet sayfasında yer alan ihbar/şikâyet formunu veya”ALO 130 Ürün Güvenliği Şikâyet Hattı”nıkullanarak yapabilecekleri gibi doğrudan Bilim, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğünede bildirebilirler.

Aykırı Davranışlarda Uygulanacak Hükümler

 Yönetmelikte yer alan usul ve esaslara aykırı hareket ettiği belirlenen bina sorumlusuna 1705 sayılı Ticarette Tağşişin Men’i ve İhracatın Murakabesi ve Korunması Hakkında Kanun’un 6 ncı maddesine göre 2018 yılında alt limit 1.049 TL, üst limit42.078 TL idari para cezası uygulanır.

EGELİ AYAKKABICILAR DÜNYA DEVİ OLMAK İSTİYOR

İzmirli ayakkabı ihracatçıları ve üreticileri, Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği tarafından düzenlenen “Arama Konferansı”nda bir araya geldi. Konferansta ihracatçıların global pazarda güçlü bir marka olması ve ihracat yapılan pazarların artırılması hedefleri masaya yatırıldı.

Arama Konferansları İlk Sonuçlarını Veriyor

Konferansın açılış konuşmasını gerçekleştiren Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Erkan Zandar ise deri-hazır giyim sektörü için geçtiğimiz haftalarda gerçekleşen arama konferanslarının olumlu dönüşlerini almaya başladıklarını, yapılan ilk konferansın sonuçlarının Temmuz ayı içerisinde gerçekleştirilecek bir toplantı ile sektör temsilcileri ile birlikte değerlendireceğini belirtti.

Konuşmasında Yönetim olarak Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği bünyesinde hali hazırda 400 civarında olan ihracat yapan firma sayısının kademeli bir şekilde 500 firmaya çıkarılmasının hedeflendiğini ifade eden Zandar, bu artışta Ayakkabı sektörünün daha fazla pay alacağına inandığını dile getirdi. Yine Deri ve Deri Mamüllerinin ayakkabı ve konfeksiyon sektörlerine yönelik İngiltere’de gerçekleştirilen Moda UK fuarına milli katılım organize edilmek üzere görüşmelere başlandığını ifade eden Zandar, sektör için İngiltere’nin önemli bir potansiyele sahip olduğunu dile getirdi. Sektörel ihracatı geliştirmek için üyelere her türlü katkıyı sunma yolunda çalışmalarını sürdürdüklerini söyleyen Zandar, fuar organize edilmesi planlanan İngiltere pazarının önemine bir kez daha dikkat çekerek ve Brexit süreci sonrası İngiltere pazarı hakkında ilk elden bilgi almak için Birleşik Krallık Moda ve Tekstil Birliği Müdürü Paul Alger, İngiliz Ayakkabı Birliği Başkanı John Saunders ve Christie International Ltd. Satış Müdürü Dean Harris’in İzmir’e davet edildiğini ifade ederek, İngiltere’den gelecek konukların katılımı ile gerçekleşecek konferansın tarihinin ise önümüzdeki günlerde üyelere duyurulacağı kaydedildi.

TOYOTA OTONOM SÜRÜŞ SİMÜLATÖRÜ GELİŞİMİNİ DESTEKLİYOR

 

Toyota Araştırma Enstitüsü (TRI), Computer Vision Center’a (CVC) açık kaynak kodlu platformları desteklemek üzere 100 bin dolar bağışta bulunarak, Car Learning to Act (CARLA) otonom sürüş araştırma simülatörünün gelişimini hızlandırmayı amaçlıyor.

Toyota Araştırma Enstitüsü (TRI) sürüş simülasyonları direktörü Vangelis Kokkevis, “Teknolojik gelişimler ve büyümeler, işbirlikleri ve toplumsal destekler sayesinde mümkün oluyor. Yaygın açık kaynak kodlu plarformların gelişimini desteklemek TRI’nın, akademik ve endüstriyel partnerlerin kod ve bilgi değiş-tokuşu yapmasını sağlayacak” diyor.

CARLA, CVC tarafından İspanya’da Universitat Autònoma de Barcelona (UAB) tarafından geliştiriliyor. Kar amacı gütmeyen açık kaynaklı simülatör otonom şehir içi sürüş sistemlerinin gelişimi ve çalışmaları için kullanılıyor. Yazılım, otonom araçların devamlılığını sağlamak amacı ile gerçek dünyada sayısız duruma karşı denenme için tasarlandı. Esneklik ve gerçeklik algısı göz önünde bulundurularak tasarlanan CARLA, pek çok çevreci ortam sunuyor ve birçok özgün projeye özel olarak modifiye edilerek kolayca uyarlanabiliyor.

TRI’nın bu bağışıyla CARLA’nın mühendislik ekibi genişleyecek ve böylece simülatörün işlevi geliştirilecek.

CARLA, TRI’nın açık kaynaklı platformlara yaptığı desteklerden sadece bir diğeri olarak dikkat çekiyor. TRI bu tür birçok açık kaynak kodu geliştiren firmaya destek olarak otonom sürüş teknolojisinin gelişmesine katkı sağlıyor.

Tarım ve gıdada hedef 40 milyar dolar ihracat…

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, tarım ve gıdada ihracatın, günümüzde, çiftçimiz açısından daha da vazgeçilmez hale geldiğini bildirerek, “tarım ve gıda ihracatında hedefimiz, en kısa zamanda 40 milyar dolara ulaşmak olmalıdır” dedi.

Bayraktar, yaptığı açıklamada, tarım ve gıdada Mayıs ayında ihracatın yüzde 14,1 artarken, ithalatın yüzde 3,5 gerilediğini, ihracatın Mayıs ayında 1 milyar 475,9 milyon dolara Ocak-Mayıs döneminde ise 7 milyar 388,5 milyon dolara yükseldiğini belirtti.Geçen yıl Mayıs ayında gıda ve tarımda, ihracatın 1 milyar 293,3 milyon dolarda, Ocak-Mayıs döneminde ise 6 milyar 767 milyon dolarda kaldığını hatırlatan Bayraktar, geçen yılın aynı dönemine göre Mayıs ayında ihracatın yüzde 14,1, Ocak-Mayıs döneminde yüzde 9,2 arttığını vurguladı.

Şemsi Bayraktar, Mayıs ayında tarım ve gıdada ithalatın yüzde 3,5 düşüşle 1 milyar 305,8 milyon dolara inerken, Ocak-Mayıs döneminde yüzde 15 artışla 6 milyar 238,8 milyon dolara çıktığını belirten Bayraktar, geçen yıl Mayıs ayında 1 milyar 353,1, Ocak-Mayıs döneminde ise 5 milyar 425,7dolar ithalat yapıldığını hatırlattı.

 -“Tarım ve gıdada ihracat odaklı politikalar uygulanmalıdır”-

Gıda ve tarımda dış ticaret fazlasının Mayıs ayında 170,1 milyon dolar, Ocak-Mayıs döneminde ise 1 milyar 149,7 milyon dolara ulaştığını belirten Bayraktar, şunları kaydetti:

“Tarım ve gıdada ihracat,günümüzde, çiftçimiz açısından daha da vazgeçilmez bir hale gelmiştir. Halen 17-18 milyar doları bulan tarım ve gıda ihracatında hedefimiz, en kısa zamanda 40 milyar dolara ulaşmak olmalıdır. Bu hedef için de çiftçimiz ve üretim daha fazla desteklenmeli, yapısal sorunlar çözülmelidir. Sadece iç pazara yönelik üretimle tarımda istikrarı sağlayamayız. Daha fazla ihracat yapmanın yolu daha fazla üretmekten, daha fazla üretmek de daha fazla ihracattan geçer.

İhracata odaklı çalışmalı, verimliliği, kalite ve standardı yakalamalıyız.

Tarım ve gıda, sürekli bir dış ticaret fazlası vererek, dış ticaret açığı bulunan ülkemize büyük katkıda bulunmaktadır. İhracatın sekteye uğraması durumunda oluşacak gelir kaybı da çiftçimizi olağanüstü sıkıntıya sokmaktadır. İhracat yetersiz kalınca arz sorunu da önemli bir sorun olarak ortaya çıkmaktadır.

Bunlardan dolayı, tarım ve gıdada rahatlıkla ulaşabileceğimiz yıllık 40 milyar dolarlık ihracatı yakalamamız için ihracat odaklı politikalar uygulamalıdır.”

Global Marka Olmak için İmaj ve Tanıtım Çalışmaları Gerekli

İş stratejisti ve danışmanı Özgür Baykut tarafından yönetilen konferansta, katılımcılar küresel arenada sektörün genel durumu incelendikten sonra, global marka yaratmak için yapılması gerekenler üzerinde duruldu. Global marka olmak için sürdürülebilirliğin, tanıtım faaliyetlerine ayrılan bütçelerin artırılması gerektiği noktasında fikir birliğine varılan toplantı Özgür Baykut; imaj, tanıtım, sürdürülebilirlik ve bağlantının küresel marka yaratma gibi konularda firmaların fikirlerini dinledi.

Üretici market fiyatlarında Haziran ayı…

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Haziran ayında markette 25, üreticide 11 üründe fiyat artışı, markette 12, üreticide 8 üründe fiyat düşüşü olduğunu, markette 3, üreticide 13 üründe fiyatın değişmediğini bildirdi.

Bayraktar, Haziran ayında markette ve üreticide fiyatı en fazla artan ürünlerin kuru soğan ve patates, fiyatı en fazla düşen ürünlerin ise kiraz ve şeftali olduğunu belirtti.

Haziran ayında market fiyatlarında zeytinyağı, yumurta ve toz şeker fiyatında değişim görülmezken, fiyat düşüşünün yüzde 39,03 ile en fazla kirazda meydana geldiğini bildiren Bayraktar, şunları kaydetti:

“Kirazdaki fiyat düşüşünü yüzde 35,50 ile şeftali, yüzde 31,76 ile karpuz, yüzde 19,53 ile patlıcan, yüzde 16,59 ile yeşil fasulye, yüzde 10,15 ile elma, yüzde 9,77 ile marul, yüzde 7,92 ile havuç izledi.

Markette en fazla fiyat artışı ise yüzde 110,82 ile kuru soğanda görüldü. Kuru soğandaki fiyat artışını yüzde 50,73 ile patates, yüzde 38,91 ile domates, yüzde 22,10 ile limon, yüzde 19,86 ile salatalık, yüzde 13,15 ile sivri biber, yüzde 12,47 ile kabak, yüzde 11,45 ile Antep fıstığı takip etti.”

Haziran ayında üretici fiyatlarında, havuç, maydanoz, elma, kuru fasulye, nohut, yeşil mercimek, pirinç, kuru kayısı, kuru incir, fındık, zeytinyağı, yumurta ve süt fiyatında değişim olmazken, yüzde 39,29 azalmayla fiyatı en fazla düşen ürünün şeftali olduğunu belirten Bayraktar, şu bilgileri verdi:

“Şeftalideki fiyat düşüşünü yüzde 33,33 ile kiraz, yüzde 20,84 ile patlıcan, yüzde 14,81 ile karpuz, yüzde 13,28 ile yeşil fasulye izledi.

Üreticide en fazla fiyat artışı yüzde 102,78 ile kuru soğanda görüldü. Kuru soğandaki fiyat artışını yüzde 50 ile patates, yüzde 46,15 ile kabak, yüzde 45,88 ile sivri biber, yüzde 43,18 ile domates, yüzde 33,33 ile yeşil soğan, yüzde 23,21 ile salatalık, yüzde 16,67 ile kuru üzüm, yüzde 16,36 ile limon takip etti.”

Haziran ayında üretici ve market arasındaki fiyat farkı en fazla elmada yaşandı. Üretici ve market arasındaki fiyat farkı en fazla yüzde 295,01 ile elmada görüldü. Fiyat farkı kuru kayısıda yüzde 284,81, maydanozda yüzde 284,62, kırmızı mercimekte yüzde 267,99, kuru incirde yüzde 236,84, sütte 230,94, kuru fasulyede yüzde 219,71, karpuzda yüzde 206,67 oldu.

Elma 4 kat, kuru kayısı ve maydanoz 3,8 kat, kırmızı mercimek 3,7 kat, kuru incir 3,4, süt 3,1, kuru fasulye 3,2, karpuz 3,1 kat fazlaya tüketiciye satılmaktadır. Üreticiden 1 lira 23 kuruşa satılan elma markette 4 lira 86 kuruşa, 9 lira olan kuru kayısı 34 lira 63 kuruşa, 33 kuruş olan maydanoz 1 lira 25 kuruşa, 1 lira 97 kuruş olan kırmızı mercimek 7 lira 25 kuruşa,12 lira olan kuru incir 40 lira 42 kuruşa, 1 lira 39 kuruş olan süt 4 lira 60 kuruşa, 3 lira 26 kuruş olan kuru fasulye 10 lira 42 kuruşa, 46 kuruş olan karpuz 1 lira 41 kuruşa satılmaktadır.

Üretici fiyatlarında en fazla fiyat artışının kuru soğan ve patateste görüldüğünü, bu ürünlerin yanı sıra kabak, sivri biber, domates, yeşil soğan, salatalık, kuru üzüm gibi ürünlerde fiyat artışları yaşandığını vurgulayan Bayraktar, şu bilgileri verdi:

“Kuru soğan ve patates fiyatları son günlerde ana gündem konusu olmuştur. Bu dönemde arz sınırlı bir alandan kısıtlı miktarda sağlanmaktadır. Adana’da hasat tamamlanmıştır. Hatay’da ise hasadın sonuna gelinmektedir. Bu duruma Hatay’da hastalık nedeniyle patates verimindeki düşüş, İzmir Ödemiş’te ekim alanlarındaki daralma da eklenince fiyatlarda artış yaşanmıştır. Fiyatlardaki artış geçicidir. Artan hava sıcaklıkları ile birlikte hasat 15 gün öne gelmiştir. Afyonkarahisar’da yer yer hasat başlamıştır. Önümüzdeki günlerde Niğde/Altunhisar, Afyonkarahisar/Sandıklı-Dinar’da, Bursa/İnegöl’de başlayacak olan hasatla birlikte fiyatların normal seviyelere ineceği tahmin edilmektedir.

Patateste olduğu gibi kuru soğanda da içinde bulunduğumuz dönemde arz sınırlı bir alandan Bursa, Adana, Hatay illerimizden sağlanmıştır. Adana patateste olduğu gibi kuru soğanda da hasat tamamlanmıştır. Hatay’da ve Bursa’da ise hasadın sonuna gelinmektedir. Fiyat artışında kuru soğanda genel itibarıyla ekim alanlarındaki daralma ve olumsuz hava koşullarının bir sonucu olarak üretimindeki düşüşün etkisi olmuştur. Amasya’da erkenci çeşitlerin hasadı yeni yeni başlamıştır. Fiyatların yeni hasatlarla birlikte düşmesi beklenmektedir.

Kabak, sivri biber, domates, salatalık gibi ürünlerde fiyatları, örtü altı üretimin sonuna yaklaşılması ve tarla ürünlerinin tam olarak piyasaya girmemiş olması, yayladaki seralarda da hasadın tam başlamaması, buna bağlı olarak arzdaki daralma artırmıştır.

Yeşil soğanda hasat edilen ürün miktarındaki azalma fiyata yansımıştır.

Üreticide fiyatı en fazla düşen ürün şeftali oldu. Mevsim itibarıyla şeftalide hasat edilen ürün miktarındaki artışa bağlı olarak fiyatlarda düşüş meydana geldi. Kirazda ise hasat döneminde yağışların kirazı olumsuz etkilemesinin yanı sıra, ihracattaki yavaşlama fiyatlarda gerilemeye yol açtı. Patlıcan, karpuz ve yeşil fasulyede hasat edilen ürün miktarındaki artışla birlikte fiyatlar düştü.”

TOYOTA CAMRY 14 YIL SONRA AVRUPA’YA DÖNÜYOR

Toyota’nın D/E sedan segmentindeki başarılı temsilcisi ve sınıfında dünyanın en çok tercih edilen modeli olan Camry, 14 yıllık aranın ardından Avrupa’da yeniden satışa sunuluyor. Dışarıdan şarj gerektirmeyen hibrit elektrikli motora sahip olan Camry Hybrid, Toyota’nın Avrupa’daki hibrit ürün gamını 8’e çıkaracak. Yeni Camry Hybrid Batı Avrupa’da 2019’un ilk çeyreğinden itibaren satışa sunulacak.

2.5 litrelik hibrit motoru, yakıt verimliliğini, düşük emisyonu ile birlikte daha fazla güç ve çok daha iyi motor performansına sahip olan Camry’nin 8. jenerasyonu için Toyota’nın Yeni Global Mimarisi TNGA kullanıldı.

1982 yılında ilk kez satışa sunulan Toyota Camry, dünyanın 100 ülkesinden fazla yerde bugüne kadar 19 milyon adedin üzerinde satışa ulaştı. Yıllık 700 bin adetten fazla satışıyla Camry, halen D/E segmentinde dünyanın en çok satan modeli olarak da öne çıkıyor.

Tamamen yenilenen Camry, yüksek üretim kalitesine, yüksek verimliliğe ve yenilikçi, kullanıcı dostu teknolojiye sahip. Camry, sessiz sürüşü ve yüksek sürüş kalitesiyle öne çıkarken, yeni iç ve dış tasarımı, sıra dışı konforu ve geniş kabiniyle de sınıfının üzerinde bir performans sergiliyor.

Sportif ve şık tasarımın ardında, ferah bir yaşam alanı sunan Camry, konforlu ve yüksek işçiliğe sahip bir kabiniyle dikkat çekiyor. Sürücü odaklı kabin ergonomik bir sürüş sağlarken, arka tarafta oturan yolculara da geniş ve yüksek konforlu bir alan sunuluyor.

TİM Sektörler Konseyi’ne 4 Egeli girdi

Türkiye’de 72 bine ulaşan ihracatçıların çatı kuruluşu, Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin 25. Genel Kurulu’nda Türkiye Tekstil Sektör Kurulu Başkanı İsmail Gülle TİM Başkanı seçilirken, TİM Sektörler Konseyi’ne Ege Bölgesi’nden 4 ihracatçı seçildi.

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Birol Celep, Ege Tütün İhracatçıları Birliği Başkanı Ömer Celal Umur, Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Davut Er ve Orta Anadolu Çimento, Cam, Seramik ve Toprak Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İzmirli ihracatçı Feyyaz Ünal TİM Sektörler Konseyi’ne seçilen isimler oldu.

Türkmenoğlu kurada kaybetti

Meyve Sebze Mamulleri sektöründe TİM Sektörler Konseyi üyeliği için İstanbul Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Melisa Tokgöz Mutlu ve Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Türkmen Türkmenoğlu aday oldu. İki adayın aldığı oylar eşit çıkınca iki aday, TİM Sektörler Konseyi Üyeliği görevini 2’şer yıl yapma konusunda anlaşmaya varmalarına karşın yapılan kura çekimi sonucunda MelisaTokgöz Mutlu, TİM Sektörler Konseyi’nin yeni üyesi oldu.

TİM Genel Kurulu, Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi. Genel Kurula Başbakan Binali Yıldırım, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci’nin aralarında bulunduğu 600 kişi katıldı.

TİM Genel Kurulu’nda ilk olarak 27 üyeli TİM Sektörler Konseyi üyeliği seçimi yapıldı. TİM Sektörler Konseyi belli olduktan sonra TİM Başkanlığı seçimine geçildi. TİM Başkanlığı için Türkiye Tekstil Sektör Kurulu Başkanı İsmail Gülle, Türkiye Maden Sektör Kurulu Başkanı Oğuz Satıcı ve İstanbul Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği Başkanı ve TİM Başkan Vekili Tahsin Öztiryaki aday oldu.

TİM Başkanlığı seçimini İsmail Gülle 149 oyla kazanırken, Tahsin Öztiryaki 140 oy, Oğuz Satıcı ise; 109 oy aldı. İsmail Gülle, Okan Oğuz, Oğuz Satıcı ve Mehmet Büyükekşi’den sonra TİM’de başkanlık koltuğuna oturan 4. ihracatçı oldu.

KLASİK OTOMOBİL FESTİVALİ’NE YOĞUN İLGİ

Türkiye’de ilk kez organize edilen ve 500’e yakın klasik otomobil, ticari ve askeri aracın sergilendiği Uluslararası Klasik Otomobil Festivali’ni toplamda 10 bine yakın kişi ziyaret etti. TÜYAP Fuar Merkezi’nde Antika Otomobil Federasyonu (AOF) tarafından düzenlenen ve girişinde zaman zaman uzun kuyrukların oluştuğu 3 günlük görsel şölende Mustafa Koç’un ralli otomobillerinden Ayhan Işık’a, Zeki Alasya’dan Sadri Alışık’a, Clark Gable’dan Marilyn Monroe’ya kadar birçok ünlünün kullandığı otomobiller de yer aldı.

Otomobil tutkunlarına nostalji rüzgarı estiren Klasik Otomobil Festivali’nde;  otomobilin atası sayılan 3 tekerlekli Benz modeli, Batman filminde kullanılan Batmobile, Marilyn Monroe’nun Thunderbird’ü, Kara Şimşek’te kullanılan Pontiac Transam ve Harry Potter’ın Anglia ile yalnızca 24 adet üretilen 900 bin dolarlık 1930 Cadillac V16 Coupe büyük ilgi çekti. Ziyaretçiler klasikler arasında en pahalısını, en hızlısını, en gencini, en nadide bulunanını ve lüksünü yakında görme şansı da buldular.

Türkiye’de ve dünyada üretilen en nadide klasik otomobillerin yer aldığı festivalde birbirinden farklı şovlar ile etkinliklere de sahne oldu. Türkiye’nin her noktasından getirilen yüzlerce klasik araç, katılımcıları en az yarım yüzyıl öncesine taşırken, ziyaretçiler birçok ünlünün otomobillerine dokundu ve bu otomobiller ile test sürüşleri de yaptı.

KLASİK OTOMOBİL SHOW’UNDA MÜZAYEDE HEYECANI

 Türkiye’de ilk kez organize edilen Klasik Otomobil Festivali’nin son günündeki müzayede büyük heyecan içinde geçti. 13 klasik otomobilin katıldığı müzayede de Mehmet Arsay Klasik Otomobil Müzesi’nde muhafaza edilen meşhur 3 serisinin başlangıç modeli BMW E21 323 i 120 bin TL’ye alıcı buldu. 1975 yılından 1983 yılına kadar üretilen model, 100 bin TL’lik başlangıç fiyatının açıklanmasıyla birlikte kıran kırana geçen açık artırma sonucunda klasik otomobil galericisi Can Akbaba’nın oldu. Müzayedede tamamen orijinal 1979 model Murat 131 de 70 bin TL’ye Canan Özkan tarafından satın alındı.

Borusan Manheim Türkiye tarafından yönetilen ve birbirinden güzel 13 klasiğin katıldığı müzayedenin en pahalı otomobili ise ikonik 911 modelinin atası olan 1962 model 356 B Porsche idi. 1 milyon TL’lik başlangıç fiyatının 800 bin liraya inmesine rağmen açık artırmayla satılamayan Porsche’yi yine alıcı bulamayan 450 bin TL’lik açılış fiyatıyla 1982 model Porsche 911 SC Targa izledi.

Dönemin jet sosyetesinin gözdesi ve Türkiye’de tek olan 1936 model Cord 810 Westchester 250 bin TL’lik açılış fiyatıyla alıcı bulamayan modeller arasında yer aldı.

Yoğun ilgiye rağmen sadece 2 klasiğin alıcı bulduğu müzayedeye; 1955 Model Buick Special Coupe, 1966 Ford Mustang Fastback, 1961 yılı üretimi olan Ford Thunderbird, 1970 Model Chevrolet Corvette Stingray, 1972 Model Pontiac Grand Prix, 1974 Model Alfa Romeo GTV 2000, 1969 Model Anadol A1-STC16, 1980 model Mercedes-Benz 280 SL de katıldı. Büyük çekişmeye sahne olan müzayede de 13 otomobilden 2’si satıldı.

Engelli sanatçı İmdat Uçar’ın tamamen metal otomobil parçalarından yaptığı ve Eagle adını verdiği heykel de 6 bin TL’ye alıcı buldu.

Türkiye yetenek açığında dünya genelinde altıncı sırada
ManpowerGroup 2018 Yetenek Açığı Raporu’na göre dünyadaki işverenler 2007’den beri görülen en yüksek yetenek açığıyla karşı karşıya ve dünya genelinde her 100 işverenden 45’i yetenekli işgücü bulmakta zorlandığını belirtiyor. Bu oran, 2016/2017 yetenek açığı araştırmasına göre yüzde 5 daha yüksek. Türkiye’deki yetenek açığı ise 2016/2017 araştırmasına göre bir azalma göstermiyor ve yine yüzde 66 olarak ölçülüyor. Türkiye bu yetenek açığı oranıyla dünya genelinde 6’ıncı sırada yer alıyor.
ManpowerGroup tarafından 12 yıldır küresel çapta hazırlanan Yetenek Açığı Raporu’nun 2018 sonuçları 43 ülkeden 39.195 işverenle görüşülerek hazırlandı. Bu araştırmaya göre işverenlerin yüzde 45’i, yetenek açığıyla karşı karşıya olduklarını ve doğru becerilere sahip personel bulmakta zorluk yaşadıklarını belirtiyorlar. Bir önceki raporda yüzde 66 olan Türkiye’deki yetenek açığı ise bu yıl da düşüş göstermiyor ve yüzde 66 olarak ölçülüyor.
Küresel yetenek krizinde ilk sıraya yüzde 89 ile Japonya yerleşirken, ardından Romanya (yüzde 81), Tayvan (yüzde 78), Hong Kong (yüzde 76), Bulgaristan (yüzde 68) ve Türkiye (yüzde 66) geliyor. En az yetenek açığı bulunan ülkeler Çin (yüzde 13), İrlanda (yüzde 18), Birleşik Krallık (yüzde 19), Hollanda (yüzde 24) ve İspanya (yüzde 24) olarak sıralanıyor.
Araştırmaya göre işveren talebinin arttığı yeteneklerin çoğunda ortaöğretim sonrası eğitim gerekli olsa da, üniversite derecesi şart olarak görülmüyor. Ankete katılan şirketlerin yarısından fazlası, yetenek açığını kapatmak için eğitim platformlarına ve geliştirme araçlarına yatırım yapıyor. Yaklaşık %30’u esnek çalışma düzenlemeleri de dahil olmak üzere mevcut çalışma modellerini değiştirmeye çalışıyor.
2018 yılında en fazla “Yetenek Açığı” bulunan 10 pozisyon:

Türkiye Dünya
1- Nitelikli İşçi 1- Nitelikli İşçi
2- Mühendis 2- Satış Temsilcisi
3- Teknisyen 3- Mühendis
4- Satış Temsilcisi 4- Şoför
5- Muhasebe ve Finans Personeli 5- Teknisyen
6- Operatör 6- BT Personeli
7- Şoför 7- Muhasebe ve Finans Personeli
8- Yönetici 8- Profesyonel Uzmanlar
9- Restoran/Otel Çalışanı 9- Ofis Destek Personeli
10- Temizlik/Ev İşleri 10- Operatör

Bir önceki raporda en fazla “Yetenek Açığı” bulunan 10 pozisyon şöyleydi:

Türkiye Dünya
1- Nitelikli İşçi 1- Zanaatkâr
2- Zanaatkâr 2- BT Personeli
3- Teknisyen 3- Satış Temsilcisi
4- Üretim/Makine Operatörü 4- Mühendis
5- Mühendis 5- Teknisyen
6- Satış Temsilcisi 6- Şoför
7- Muhasebe ve Finans Personeli 7- Muhasebe ve Finans Personeli
8- Şoför 8- Yönetici/İdareci
9- Yönetici/İdareci 9- Üretim/Makine Operatörü
10- BT Personeli 10- Sekreter, Kişisel Asistan, Yönetici Asistanı, Ofis Destek Personeli

Türkiye, en çok aranan yetenek konusunda dünyayla hemfikir: Nitelikli İşçi

Bu sene zirvede “Nitelikli İşçi” açığı göze çarpıyor. Bir önceki raporda dünya sıralamasında ikinci sırada yer alan BT Personeli açığı altıncı sıraya geriliyor. Bir önceki Yetenek Açığı raporunun üçüncüsü Satış Temsilcisi açığı ise ikinci sıraya yükseliyor. Dünyadaki işverenler aynı zamanda Mühendis, Teknisyen ve Şoför pozisyonları için de yetenek açığının giderek arttığını ifade ediyorlar.
Türkiye’de 2018 için doldurulması en zor pozisyonlar Nitelikli İşçi, Mühendis ve Teknisyen olarak belirtilirken, önceki raporun ikincisi Zanaatkâr açığı bu sene liste dışında kalıyor. Ayrıca Türk işverenler Satış Temsilcisi, Muhasebe ve Finans Personeli ve Operatör pozisyonlarında da açık olduğunu belirtiyor. ManpowerGroup Türkiye Genel Müdürü Feyza Narlı, Türkiye sonuçlarını şöyle yorumluyor: “Araştırma sonuçlarının da gösterdiği gibi, Yetenek Devrimi’nin yarattığı etkiyle işverenler ihtiyaç duydukları yetenek bileşimine sahip insanları bulmakta zorlanıyorlar. Bu nedenle yetenekleri bulmak, işe almak ve elde tutmak için yeni bir yaklaşıma her zaman olduğundan daha çok ihtiyaç duyuyorlar. Artık şirketler, mevcut yetenekleri bulup tüketmekten çok, yetenek geliştirmeye odaklanmalıdır.”

Yetenek açığının ilk 3 nedeni 

Türkiye Dünya
1- Adayların deneyim eksikliği (yüzde 31) 1- Aday olmaması (yüzde 29)
2- Adayların teknik yetenek eksiklikleri (yüzde 20) 2- Adayların deneyim eksikliği (yüzde 20)
3- İlgili rol için doğru bütçelendirmenin yapılamaması (yüzde 20) 3- Adayların teknik yetenek eksiklikleri (yüzde 19)

Dünya genelinde yetenek açığı ile karşı karşıya olduklarını belirten küresel işverenler, bu zorlukla karşılamaların en büyük 3 nedenini; aday olmaması (yüzde 29), adayların deneyim eksikliği (yüzde 20) ve adayların teknik yetenek eksiklikleri (yüzde 19) olarak açıklıyor. Türkiye’de ise en büyük 3 neden adayların deneyim eksikliği (yüzde 31), adayların teknik yetenek eksiklikleri (yüzde 20) ve ilgili rol için doğru bütçelendirmenin yapılamaması (yüzde 20) şeklinde. ManpowerGroup Türkiye Genel Müdürü Feyza Narlı, Türkiye’de öne çıkan yetenek açığı nedenlerini şöyle yorumluyor: “Adayların teknik yetersizliği ve şirketlerin bu konuda yatırım yapmaktan kaçınmaları, yetenek açığının artmasına sebep oluyor. Bu konuda doğru adaya ulaşabilmenin ve bu adaylar için doğru bütçelendirmenin yapılabilmesinin önemi çok büyük.”
Araştırmaya katılan işverenlerin yarısından fazlası (yüzde 54) yetenek açığı sıkıntısını aşmak için mevcut çalışan kadrosuna ek eğitim ve gelişim imkanı sunduğunu, yüzde 36’sı eğitim ve deneyim gereksinimlerini yeniden düzenlediğini, yüzde 32’si çalışanlarına ekstra yan haklar sunduğunu, yüzde 30’u alternatif çalışma yöntemlerini değerlendirdiğini, yüzde 29’u çalışanlarına daha yüksek ücret sunduğunu belirtiyor. Herhangi bir strateji izlemediğini söyleyenlerin oranı ise sadece yüzde 11.

Traktörde ilk üç Manisa, Konya, İzmir…

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, traktör sayısında 88 bin 282 ile Manisa, 87 bin 985 ile Konya, 64 bin 942 ile İzmir ilk üç sıradaki yerini koruduğunu bildirdi.

Bayraktar, yaptığı açıklamada, Mayıs ayında traktör sayısında 63 bin 856 adetle Bursa dördüncü, 63 bin 167 adetle Balıkesir beşinci, 55 bin 229 adetle Ankara altıncı, 52 bin 268 adetle Adana yedinci, 51 bin 338 adetle Samsun sekizinci, 50 bin 733 adetle Denizli dokuzuncu, 47 bin 667 adetle Antalya onuncu olduğunu belirtti.

Şemsi Bayraktar, Mayıs 2018 itibarıyla bu illeri, 46 bin 885 ile Aydın, 42 bin 560 ile Afyonkarahisar, 41 bin 513 ile Tokat, 40 bin 221 ile Çorum, 39 bin 176 ile Sakarya, 38 bin 148 ile Şanlıurfa, 34 bin 704 ile Mersin, 34 bin 246 ile Gaziantep, 33 bin 724 ile Kütahya, 33 bin 588 ile Çanakkale, 33 bin 13 ile Yozgat, 32 bin 441 ile Muğla, 32 bin 184 ile Sivas, 31 bin 892 ile Edirne, 30 bin 481 ile Tekirdağ izledi.

Bayraktar, Mayıs ayında, Kastamonu’da 29 bin 907, Kayseri’de 29 bin 396, Diyarbakır’da 24 bin 528, Malatya’da 24 bin 201,  İstanbul’da 23 bin 658, Eskişehir’de 23 bin 220, Hatay’da 22 bin 755, Isparta’da 22 bin 317, Burdur’da 22 bin 51, Kahramanmaraş 21 bin 471, Bolu’da 21 bin 408, Nevşehir’de 21 bin 345, Amasya’da 20 bin 909, Kırklareli’nde 20 bin 711 traktör bulunduğunu bildirdi.

-Trabzon’da 321, Rize’de 87 traktör bulunuyor-

Traktör sayısının Kars’ta 19 bin 804, Erzurum’da 19 bin 783, Aksaray’da 19 bin 319, Uşak’ta 19 bin 43, Adıyaman’da 17 bin 491, Niğde’de 17 bin 301, Kocaeli’nde 17 bin 186, Osmaniye’de 16 bin 762, Çankırı’da 13 bin 872, Muş’ta 12 bin 545, Kırşehir’de 12 bin 86, Karaman 11 bin 812, Düzce’de 11 bin 750, Mardin’de 11 bin 208, Bilecik’te 10 bin 812, Ardahan’da 10 bin 684, Elazığ’da 10 bin 540 olduğunu belirten Bayraktar, şunları kaydetti:

“Zonguldak’ta 9 bin 640, Kırıkkale’de 9 bin 425, Van’da 9 bin 243, Sinop’ta 8 bin 924, Ağrı’da 8 bin 742, Erzincan’da 7 bin 316, Kilis’te 6 bin 155, Batman’da 5 bin 932, Karabük’te 5 bin 756, Bartın’da 5 bin 493, Iğdır’da 4 bin 733, Bitlis’te 3 bin 966, Gümüşhane’de 3 bin 695, Giresun’da 3 bin 264, Bayburt’ta 3 bin 159, Siirt’te 3 bin 87 Yalova’da 3 bin 14, Şırnak’ta 3 bin 3, Ordu’da 2 bin 542, Tunceli’de 1714, Artvin’de 1460, Bingöl’de 1194, Hakkari’de 1033 traktör var. Traktör sayısı Trabzon’da 321, Rize’de 87 adede kadar düşüyor.

-Aylık ve yıllık artışta ilk üç: Manisa, Konya, İzmir-

Tarımın en önemli iş makinası traktörün sayısı 2018 Mayıs ayı itibarıyla 4 bin 725 artışla 1 milyon 858 bin 291’den 1 milyon 863 bin 16’ya ulaştığını bildiren Bayraktar, “Traktör sayısı artışında da hem aylık hem yıllıkta Manisa, Konya, İzmir ilk üç sırayı aldı. Manisa’da traktör sayısı aylıkta 208, yıllıkta 3 bin 205, Konya’da aylıkta 180, yıllıkta 3 bin, İzmir’de aylıkta 177, yıllıkta 2 bin 594 adet arttı. Aylık traktör sayısı artışında Aydın 174 adetle dördüncü, 170 adetle Bursa beşinci, 154 adetle Ankara ve Gaziantep altıncı, 150 adetle İstanbul sekizinci, 142 adetle Antalya dokuzuncu, 119 adetle Sakarya onuncu oldu. Yıllık artışta Manisa, Konya ve İzmir’i 2 bin 398 ile Aydın, 2 bin 183 ile Ankara, 2 bin 23 ile Bursa, 2 bin 4 ile Gaziantep, 1839 ile Şanlıurfa, 1831 ile Antalya, 1829 ile Denizli izledi” dedi.

Mayıs ayında traktör sayısı Trabzon’da 1 adet artarken, Zonguldak ve Rize’de 1’er adet azaldı.

İller itibarıyla traktör sayıları, aylık ve yıllık artışları şöyle:

    2017 2018 2018    
    Mayıs Nisan Mayıs    
    Traktör Traktör Traktör Yıllık Aylık
  İller Sayısı Sayısı Sayısı Değişim Değişim
1 Manisa 85.077 88.074 88.282 3.205 208
2 Konya 84.985 87.805 87.985 3.000 180
3 İzmir 62.348 64.765 64.942 2.594 177
4 Bursa 61.833 63.686 63.856 2.023 170
5 Balıkesir 61.458 63.050 63.167 1.709 117
6 Ankara 53.046 55.075 55.229 2.183 154
7 Adana 50.804 52.194 52.268 1.464 74
8 Samsun 50.053 51.291 51.338 1.285 47
9 Denizli 48.904 50.623 50.733 1.829 110
10 Antalya 45.836 47.525 47.667 1.831 142
11 Aydın 44.487 46.711 46.885 2.398 174
12 Afyonkarahisar 41.179 42.481 42.560 1.381 79
13 Tokat 40.410 41.441 41.513 1.103 72
14 Çorum 39.015 40.170 40.221 1.206 51
15 Sakarya 37.558 39.057 39.176 1.618 119
16 Şanlıurfa 36.309 38.030 38.148 1.839 118
17 Mersin 33.507 34.596 34.704 1.197 108
18 Gaziantep 32.242 34.092 34.246 2.004 154
19 Kütahya 32.831 33.621 33.724 893 103
20 Çanakkale 32.567 33.514 33.588 1.021 74
21 Yozgat 31.985 32.953 33.013 1.028 60
22 Muğla 30.836 32.330 32.441 1.605 111
23 Sivas 31.210 32.108 32.184 974 76
24 Edirne 31.082 31.846 31.892 810 46
25 Tekirdağ 29.621 30.393 30.481 860 88
26 Kastamonu 28.866 29.851 29.907 1.041 56
27 Kayseri 28.340 29.338 29.396 1.056 58
28 Diyarbakır 23.360 24.448 24.528 1.168 80
29 Malatya 23.087 24.104 24.201 1.114 97
30 İstanbul 22.919 23.508 23.658 739 150
31 Eskişehir 22.415 23.153 23.220 805 67
32 Hatay 21.809 22.715 22.755 946 40
33 Isparta 21.549 22.272 22.317 768 45
34 Burdur 21.360 21.986 22.051 691 65
35 Kahramanmaraş 20.316 21.394 21.471 1.155 77
36 Bolu 20.765 21.373 21.408 643 35
37 Nevşehir 20.870 21.320 21.345 475 25
38 Amasya 20.073 20.865 20.909 836 44
39 Kırklareli 20.170 20.649 20.711 541 62
40 Kars 19.326 19.756 19.804 478 48
41 Erzurum 18.910 19.741 19.783 873 42
42 Aksaray 18.556 19.268 19.319 763 51
43 Uşak 18.352 19.004 19.043 691 39
44 Adıyaman 16.310 17.385 17.491 1.181 106
45 Niğde 16.775 17.257 17.301 526 44
46 Kocaeli 16.411 17.129 17.186 775 57
47 Osmaniye 16.221 16.751 16.762 541 11
48 Çankırı 13.392 13.839 13.872 480 33
49 Muş 11.943 12.502 12.545 602 43
50 Kırşehir 11.550 12.052 12.086 536 34
51 Karaman 11.247 11.761 11.812 565 51
52 Düzce 11.238 11.722 11.750 512 28
53 Mardin 10.641 11.170 11.208 567 38
54 Bilecik 10.500 10.792 10.812 312 20
55 Ardahan 10.331 10.647 10.684 353 37
56 Elazığ 9.913 10.501 10.540 627 39
57 Zonguldak 9.438 9.641 9.640 202 -1
58 Kırıkkale 9.005 9.396 9.425 420 29
59 Van 9.033 9.210 9.243 210 33
60 Sinop 8.721 8.915 8.924 203 9
61 Ağrı 8.440 8.732 8.742 302 10
62 Erzincan 7.020 7.291 7.316 296 25
63 Kilis 5.879 6.141 6.155 276 14
64 Batman 5.661 5.919 5.932 271 13
65 Karabük 5.567 5.739 5.756 189 17
66 Bartın 5.336 5.478 5.493 157 15
67 Iğdır 4.504 4.715 4.733 229 18
68 Bitlis 3.755 3.957 3.966 211 9
69 Gümüşhane 3.589 3.680 3.695 106 15
70 Giresun 3.157 3.254 3.264 107 10
71 Bayburt 3.018 3.149 3.159 141 10
72 Siirt 2.874 3.080 3.087 213 7
73 Yalova 2.837 3.007 3.014 177 7
74 Şırnak 2.742 2.989 3.003 261 14
75 Ordu 2.428 2.536 2.542 114 6
76 Tunceli 1.573 1.707 1.714 141 7
77 Artvin 1.357 1.447 1.460 103 13
78 Bingöl 1.159 1.185 1.194 35 9
79 Hakkari 999 1.031 1.033 34 2
80 Trabzon 262 320 321 59 1
81 Rize 69 88 87 18 -1
  Türkiye 1.795.121 1.858.291 1.863.016 67.895 4.725

Panasonic 4K ekran serisini tanıttı

Panasonic, Business yeni ve geniş formatlı 4K profesyonel ekran serisini tanıttı.
4K ekranlar, dijital tabela, kurumsal kullanım, sınıf ve perakende ortamları için mükemmel çözümler sunan 500 cd/m2 parlaklığa sahip 86 ve 98 inç model seçenekleriyle sunuluyor.
İlk olarak InfoComm’da gösterilen SQ1 serisinin hafif, ince ve şık bir tasarımı, üstün görünürlük ve 7/24 çalışma olanağı sunan parlak ve verimli bir panelle birleşiyor.
Yüksek görüntüleme performansını uyarlanabilirlik ve olağanüstü verimlilikle bir araya getiren SQ1 serisi tek başına veya ağa bağlı tabela olarak çalışacak şekilde tasarlandı. İki ekranda da daha iyi işleme ve entegrasyon özellikleri için Intel® Smart Display Modülü bulunuyor.
Panasonic Avrupa Pazarlama Müdürü Hartmut Kulessa, konuyla ilgili “Panasonic olarak ekran serimizi uygulama amacından ve kullanılacak alandan bağımsız bir şekilde performans, çok yönlülük ve verimlilik alanlarında sürekli olarak geliştirmeyi amaçlıyoruz. Aynı zamanda Intel® Smart Display Modülü (Intel® SDM), arayüz entegrasyonunu, tabela kurulumlarını ve platform yönetimini basitleştiren şık, ince ve ölçeklenebilir bir ekran çözümü sunmamıza olanak tanıyor” dedi.
Intel Corporation Nesnelerin İnterneti Grubu Başkan Yardımcısı ve Görsel Perakende ve Dijital Tabela Küresel Yöneticisi Jose Alvaro Avalos da “Panasonic’in yeni SQ1 serisi 4K ekranlarda Intel® Smart Display Modülü’nü (Intel® SDM) kullanmasından mutluluk duyuyoruz. İş birliğimiz, işletmelerin daha kolay ve verimli şekilde etkileşime girerek çalışmalarına yardımcı olmak için esnek, entegre ve ölçeklenebilir bir çözüm sunuyor” dedi.
ISE 2018’de tanıtılan SQ1 serisi, 43 ve 86 inç seçeneklerine sahip altı adet giriş seviyesindeki 4K profesyonel ekrandan oluşan EQ1 serisini tamamlıyor. EQ1 serisi 350 cd/m2 parlaklıkla etkileyici görüntüler sunacak 4K çözünürlüğe sahip olup, kamu alanları, perakende alanları, kurumsal toplantı odaları ve sınıflar için uygun maliyetli bir çözüm sunuyor.
EQ1 Serisi, 2018 Sonbaharında piyasaya sunulacak. SQ1 serisinin ise Aralık 2018’de piyasaya sunulması bekleniyor.

Kısa film projelerine yatırım fonu kazandıran yarışma: “5. Kamera Elinde Geleceğin Cebinde”

 Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği’nin (TSPB), tasarruf ve yatırım bilincini aşılamak amacıyla düzenlediği “5. Kamera Elinde Geleceğin Cebinde” Kısa Film Yarışması için başvuru süreci tüm heyecanıyla devam ediyor. Dereceye girenlerin 12.500 TL’ye varan yatırım fonu kazanacağı yarışmaya son başvuru tarihi 14 Eylül 2018.

Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği (TSPB) tarafından toplumu tasarrufa yönlendirmek amacıyla düzenlenen ve gelenekselleşen 5. “Kamera Elinde Geleceğin Cebinde” Kısa Film Yarışması başvurularını bekliyor.

Yarışmada birinci olmayı başaran filmin yönetmeni 12 bin 500 TL değerinde yatırım fonunun sahibi olacak. İkinciye 10 bin TL, üçüncüye 7 bin 500 TL değerinde yatırım fonu kazandıracak yarışma sonunda ilk 10’a giren yarışmacılar, TSPB tarafından düzenlenen bir günlük eğitimlerden birine ücretsiz katılma imkanı ve 1 yıl süreli İKSV Kırmızı Lale Kart Üyeliği kazanacak.

“Bulmacalı Senaryo” konseptiyle düzenlenen yarışmada, tasarruf ve yatırımın önemi işlenecek. Yarışmaya katılmak isteyenlerin, aşağıda yer alan 20 kelimeden en az 10 tanesini kullanarak çektikleri 3 dakikayı aşmayan filmlerini 14 Eylül 2018 tarihine kadar www.kameraelindegelecegincebinde.com sitesi üzerinden doldurdukları formla birlikte elden, iadeli taahhütlü posta yoluyla veya kurye/kargo aracılığıyla teslim etmesi gerekiyor. 18 yaşını dolduran herkesin katılımına açık olan yarışmaya katılmak için herhangi bir ücret ödenmiyor.

Filmde geçmesi gereken 10 kelime aşağıdakilerden seçebilecek:

.         Bütçe

Birikim

Yatırım

Birikim ve yatırım hedefi

Gelecek ve risk

Yaşam süresinin uzaması

Emeklilik

Yatırım vadesi (kısa, orta, uzun)

Finansal planlama

Pay (hisse)

Tahvil

Borçlanma aracı yatırım fonu

Hisse senedi yatırım fonu

Kira sertifikası

Portföy ve portföy dağılımı

Bireysel emeklilik

Aracı kurum

Portföy yönetim şirketi

Banka

Yatırım danışmanı

EİB ihracatı 13 milyar dolara ulaştı

Türkiye’de 2018 yılında ihracat artış rekortmeni olan Ege İhracatçı Birlikleri (EİB), 2018 yılı Haziran ayında 1 milyar 86 milyon dolar ihracata imza attı. EİB’nin ihracatı 2017 yılı Haziran ayına göre yüzde 9 artış gösterdi. EİB, 2017 yılı Haziran ayında 999 milyon dolarlık ihracata imza atmıştı.

Haziran ayında Türkiye’nin ihracatı ise; yüzde 5 artış göstererek, 12 milyar 601 milyon dolar olarak kayıtlara geçti. Türkiye’nin 2017 yılı Haziran ayındaki ihracatı ise; 12 milyar 3 milyon dolar olmuştu.

Ege İhracatçı Birlikleri, 2018 yılı Haziran ayında 631 milyon 665 bin dolarlık sanayi ürünleri ihraç ederken, tarım ürünleri ihracatı yüzde 6’lık artışla 353 milyon dolardan 373 milyon dolara yükseldi. Madencilik sektörünün ihracatı ise; yüzde 10’luk artışla 81 milyon 721 bin dolara çıktı.

EİB’nin yıllık ihracatı 13 milyar dolara dayandı

Yılın ilk yarısında yüzde 20’lik ihracat artışıyla 6 milyar 647 milyon dolar dövizi Türkiye’ye kazandıran Egeli ihracatçıların son 1 yıllık ihracatı ise; yüzde 18’lik artışla 12 milyar 938 milyon dolara ulaştı. EİB’nin hedefi Temmuz ayında yıllık ihracatta 13 milyar doları aşmak olacak.

Ege İhracatçı Birlikleri çatı altındaki 12 ihracatçı birliğinin, 10 tanesi 2018 yılı Haziran ayında, bir önceki Haziran ayına göre ihracatını arttırmayı başarırken, Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği ve Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği 2017 yılı Haziran ayı performanslarının gerisinde kaldılar.

Demir ihracatı zirveye demir attı

2018 yılına parlak bir giriş yapan Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği, Haziran ayında 125 milyon 717 bin dolarlık ihracata imza attı. 2017 yılı Haziran ayında 83 milyon 19 bin dolarlık ihracat gerçekleştiren Egeli demir ihracatçıları, 2018 yılı Haziran ayında ihracatlarını yüzde 51 arttırma başarısı gösterdi.

Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği ise; 110 milyon 209 bin dolarlık döviz getirisi ile en fazla ihracat yapan ikinci sektör oldu ve zirveye ortak oldu.

Haziran ayında ihracatını yüzde 21 arttıran Ege Tütün İhracatçıları Birliği 85 milyon 871 bin dolarlık ihracatla üçüncü sırada yer aldı.

Su ürünleri ve hayvansal mamuller ihracatı 1 milyar doları aştı

Ege Maden İhracatçıları Birliği, Haziran ayında yüzde 10,4’lük ihracat artış hızı yakaladı ve 81 milyon 721 bin dolarlık ihracatı hanesine yazdırdı. 79 milyon 556 bin dolarlık ihracat yapan Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği beşinci basamağın sahibi oldu. Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği yıllık 1 milyar 8 milyon dolar ihracat rakamına ulaşarak 1 milyar dolar barajı üzerinde tutunacağını ortaya koydu.

Meyve sebze ve mamulleri ihracatı koşar adım

Başarılı bir yıl geçiren Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği, Haziran ayında yüzde 11’lik ihracat artışı yakaladı ve 70 milyon 41 bin dolarlık ihracata imza attı. Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği ise; yüzde 2’lik artışla 51 milyon 117 bin dolara ulaştı.

Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği, Haziran ayında 44 milyon 836 bin dolarlık ihracatı kayda alırken, ihracatını yüzde 20 arttıran Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği 28 milyon 489 bin dolar ihracata imza attı.

Haziran ayında ihracatı yüzde 9’luk düşüş yaşayan Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği 18 milyon 479 bin dolarlık ihracatı hanesine yazdırdı. İhracatını yüzde 14 arttıran Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği 14 milyon 324 bin dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Haziran ayında ihracatı yüzde 48’lik düşüş gösteren Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği 11 milyon 198 bin dolarlık ihracat yaptı.

Egeli ihracatçılar en fazla ihracatı Almanya’ya yaptı

Ege İhracatçı Birlikleri’nin Haziran ayı ihracatında Almanya 130 milyon dolarlık tutarla zirvedeki yerini korudu. Egeli ihracatçılar, Almanya’ya 2018 yılının 6 aylık döneminde ise; 768 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi.

Almanya’yı 82 milyon dolarlık ihracatla Amerika Birleşik Devletleri, 69 milyon dolarlık ihracatla İngiltere izlerken, Haziran ayında Egeli ihracatçıların Mısır’a yaptığı ihracat yüzde 177’lik artışla 12 milyon dolardan 33 milyon dolara yükseldi. Egeli ihracatçıların önemli artış yakaladığı diğer pazarlar ise; yüzde 46’lık artış ve 59 milyon dolarlık ihracat ile Fransa, yüzde 41’lik ihracat yükselişi ve 30 milyon dolarlık ihracatla Çin ve yüzde 40’lık artış ve 25 milyon dolarlık dış satımla Yunanistan oldu.

Yılın ilk yarısı beklentilerimize uygun geçti

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, 2018 yılının ilk yarısının beklentileri doğrultusunda geride kaldığını, ihracatlarının 13 milyar dolara dayandığını kaydetti.

Haziran ayında Türkiye’nin ihracatının yüzde 5 arttığını, EİB’nin ihracat artış hızının ise yüzde 9 olduğu bilgisini veren Eskinazi, “Ocak – Haziran döneminde ise; Türkiye’nin ihracatı yüzde 12 artarken, EİB ihracatını yüzde 20 arttırdı. Benzer tablonun yılsonunda da oluşması için İnovasyon, Ar-Ge ve Tasarım odaklı, katma değerli ürün ihracatını arttırmak için çalışmalarımızı sürdüreceğiz” diye konuştu.

“Seçim geride kaldı gündem ekonomi ve ihracat olmalı” diyen Eskinazi, OHAL uygulamasının kalkması ile birlikte Türkiye hızla normalleşeceğini, yabancı yatırımcıların Türkiye’ye yatırım konusunda daha istekli olacağını, bu sayede Türk ekonomisinin yılın ilk çeyreğindeki yüzde 7.4’lük büyüme rakamını aşacağını, ihracat rakamlarının da artışına devam edeceğini sözlerine ekledi.