Ekonomi-Teknoloji-Magazin haberleri (06.02.2019)

Yeni kimliklerle tapu sahteciliğine son 
Noter ve tapu işlemlerinde sahte kimlik düzenleme yoluyla çok sayıda dolandırıcılık yaşanıyor. “Sizin adınıza sahte işlem yapmaya çalışanlar çıkabilir” uyarısında bulunan biOnay Kurucu Ortağı Ümit Yaşar Usta, yeni e-kimlikler sayesinde tapuda sahteciliğin tarih olacağını söyledi.
Hem ev alanı hem de ev satanı çok yakından ilgilendiren tapu işlemlerinde, sahte kimlik düzenleyen dolandırıcılar nedeniyle güvenlik sorunları yaşanıyor. Bu sahtecilikle mücadelede en büyük engelin eski kimlikler olduğunu söyleyen biOnay Kurucu Ortağı Ümit Yaşar Usta, “Kopyalanması ve sahtesinin hazırlanması son derece basit olan eski kimlik kartları, sadece fiziksel olarak gözle kontrol yöntemi ile doğrulanabiliyor. İnsan hatalarına açık olan bu uygulama e-kimlik cihazlarıyla tarihe karışacak” dedi.
“Büyük iş gücü gerektiriyor ve zaman kaybettiriyor”
“Kimlik sahteciliğinin önlenmesi için tüm işlemlerde vatandaşın kimlik numarası isteniyor Tapu ve Kadastro Bilgi Sistemine (TAKBİS) geçen idareler, Merkezi Nüfus İdaresi Sistemine (MERNİS) bağlanarak, nüfus bilgisinin sahte mi, gerçek mi olduğunu kontrol ediyor. Yani sahteciliği önlemek hem büyük bir iş gücü gerektiriyor hem de zaman kaybına neden oluyor. Üstelik yüzde yüz bir güvenlik de sağlanamıyor” diyen Usta, çözümün yeni kimlik kartları olduğunu vurguladı:
“Yeni kimlik kartlarımız elektronik ve görsel olarak birçok güvenlik unsurunu barındırıyor. Bu nedenle de taklit edilmesi mümkün değil. Kimlik sorgulama bundan böyle kimlik üzerinde yer alan bilgilerden değil, kimlik kartı üzerinde yer alan çip üzerinden sağlanacak. Fakat yeni kimliklerin sunduğu avantajların büyük bölümü e-kimlik okuyucu uygulaması hayata geçmediği için kullanılamıyor. Hem güvenliği hem de verimi sağlayacak bu uygulamanın tüm Türkiye’de yaygınlaştırılması için ilk mobil kart erişim cihazı olan biOnay’ı geliştirdik. Kamudan özel sektöre kimlik doğrulamanın gerekli olduğu tüm işlemlerde güvenliği sağlamak ve kurumlara uçtan uca anahtar çözümler sunmak için hazırız.”
“Tek kartla üç işlem yapılacak, vatandaş sırada beklemeyecek”
Yeni uygulamanın güvenliğin yanı sıra verimlilik konusunda da fayda sağlayacağını söyleyen Usta, “Bir kez dijital ortamda kimlik doğrulama yapıldıktan sonra ıslak imza ve ödeme gibi diğer işlemlerin de aynı cihaz üzerinde yapılması mümkün olacak. Yani tek kartla üç işlem yapılacak, böylece kurumlardaki uzun bekleme süreleri de kısalacak” dedi.

AKİB OCAK AYI İHRACATI 1 MİLYAR 182 MİLYON DOLAR

 AKİB Koordinatör Başkanı Uğur Ateş “AKİB olarak ihracatımız 2019 yılı Ocak ayında 1 milyar 182 milyon dolar olarak gerçekleşti. Kimyevi Maddeler ve Mamulleri ihracatı %36, Demir ve Demir Dışı Metaller ile Çelik sektörü %23,4,  Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller ihracatı %22, Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri ihracatı %18 ve Tekstil ve Hammaddeleri ihracatı ise %5 oranında artış gösterdi” dedi.

 AKİB Koordinatör Başkanı Uğur Ateş, 2019 yılına güzel bir başlangıç yaptıklarını vurgulayarak, “İhracat ülkemizi zenginleştirecek tek ve ana yoldur. İhracattaki hedeflerimizin gerçekleşmesi için gerekli olan şey ise inançtır. 2018 yılında gösterdiğimiz başarıdan aldığımız güç ve inançla, 2019 yılının bundan sonraki aylarında büyük artış rakamlarına imza atacağımıza inanıyorum” diye konuştu.

AKİB rakamlarını değerlendiren Ateş, “Koordinatör Başkanı olduğum Akdeniz İhracatçı Birlikleri’nin 2019 yılı Ocak ayı ihracatının 1 milyar 44 milyon dolardan 1 milyar 182 milyon dolara yükseldiği, geçen sene Ocak ayına oranla %13 oranında bir artış olduğu görülmektedir” dedi.

 Ateş, AKİB’in ihracatını ülkeler bazında da inceleyerek, 2019 yılının Ocak ayında en fazla ihracat gerçekleştirilen ilk 5 ülkenin; İspanya, İtalya, Mısır, Irak ve Suudi Arabistan olduğunu açıkladı. Özellikle Nijerya’ya %812, Lübnan’a %206, İtalya’ya %175 ve Fas’a ise %173’lük ihracat artışı göze çarptı.

-TÜRKİYE GENELİ İHRACATTA 4. SIRAYA YÜKSELDİK

 AKİB’in 2019 yılı Ocak ayında, 1 milyar 182 milyon dolar ihracat ile Türkiye genelinde 4. büyük genel sekreterlik konumuna yükseldiğini kaydeden Ateş, “2019 yılı Ocak ayında, 2018 yılının Ocak ayına göre ülke olarak %5,9 oranında daha fazla ihracat yaptık. AKİB gösterdiği yüksek performans ile Ocak ayında Türkiye geneli ihracatta yakalanan 13 milyar 171 milyon dolarlık ihracatta %9,2’lik pay sahibi oldu. Görünen o ki, ihracat dünyasında AKİB 2019 yılının en çok gurur duyulan birliği olacak” şeklinde konuştu.

Türkiye geneli ihracatı AKİB’in sorumluluk sahasında bulunan iller açısından değerlendiren Ateş, 2019 yılının Ocak ayında en fazla ihracat yapan iller sıralamasında Hatay’ın 10., Adana’nın 12., Kayseri’nin 13., Mersin’in 14. ve Karaman’ın 34. sırada olduğunu belirtti.

HÜLYA KOÇYİĞİT KANSERLE MÜCADELE SÜRECİNİ ANLATTI

Beyoğlu Belediyesi tarafından 4 Şubat Dünya Kanser Günü dolayısıyla düzenlenen “Hayata Dair” adlı söyleşiye katılan Akciğer kanserini yenen Türk sinemasının usta oyuncusu Hülya Koçyiğit, “Ben bir örneğim. Gerçekten Türk hekimlerine teslim olmak gerekiyor” dedi.

Beyoğlu Belediyesi tarafından 4 Şubat Dünya Kanser Günü münasebetiyle “Hülya Koçyiğit’le Hayata Dair” adlı söyleşi düzenlendi. Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Celalettin İbrahim Kocatürk’ün moderatörlüğünde Emek Sineması’nda gerçekleştirilen söyleşiye; Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan ve AK Parti Beyoğlu Belediye Başkan Adayı Haydar Ali Yıldız’ın yanı sıra çok sayıda vatandaş katıldı. “Farkındayız, Kanseri Yeneceğiz” sloganıyla düzenlenen söyleşide, yaşadığı tedavi sürecini anlatan Hülya Koçyiğit, program öncesinde de basının sorularını yanıtladı. 

“SAĞLIK HER ŞEYDEN DAHA DEĞERLİ”

“Sağlığınızın kıymetini bilin” diyen Koçyiğit, “Kanser her insanın başına gelebilecek bir hastalık. İnsanlar kanserden çok korkuyor. Halbuki, ben bir örneğim. Erken teşhis hayat kurtarıyor. Ülkemizde çok güçlü doktorlarımız var. Her biri kendi branşının dehası. Gerçekten Türk hekimlerine teslim olmak gerekiyor. Özellikle kadınların da her sene kontrolden geçmeleri gerekiyor. Kansere yakalananlar umudunu kaybetmesin. Tedavisi mümkün olan bir hastalık bu. Benim kızım da meme kanserine yakalandı. Kanserde bütün mesele erken teşhis. O yüzden ihmal etmemeliyiz sağlığımızı. Sağlık her şeyden daha değerli.” ifadelerini kullandı. 

“İNANMIŞ BİR İNSAN KAİNATA MEYDAN OKUYABİLİR”

Hülya Koçyiğit’e teşekkür ederek sözüne başlayan Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, “Bu hastalığın umut verici taraflarını hastalara anlatmak gerekiyor. Söyleşide hastaların nasıl mücadele edebilecekleri, erken teşhisle nasıl hayata bağlanabilecekleri anlatılacak. İnanmış bir insan kainata meydan okuyabilir. Bu bütün işlerde var. İnanırsanız başarırsınız” diye konuştu.

TAİDER Aile Şirketleriyle Buluştu “Aile Şirketlerinde Sürdürülebilirlik Nasıl Sağlanacak”
Aile şirketlerinin nesiller boyu sürdürülebilirliğinin masaya yatırıldığı toplantıda aile şirketlerinin kriz dönemlerinde hızlı karar alma becerileri, aile şirketlerinde kurumsallaşma ve profesyonel yönetim konuları ele alındı. Toplantıda aile şirketlerinin Türkiye ekonomisine sunduğu katkıların altı çizilirken doğru iletişim, kurumsallaşma ve profesyonel yönetim uygulamalarıyla aile şirketlerinde sürekliliğin verimli bir şekilde artırılabileceği vurgulandı.
TAİDER Aile İşletmeleri Derneği ve İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi iş birliğiyle düzenlenen “Aile İşletmelerini Geleceğe Taşımak” konulu toplantıda, İAOSB bünyesinde faaliyet gösteren aile işletmeleri bir araya geldiler. Aile şirketleri için büyük önem taşıyan kurumsallaşma, sürdürülebilirlik ve nesiller arası geçiş konularının ele alındığı toplantıya; TETA Teknik Tarım Yönetim Kurulu Üyesi Sumer TÖMEK BAYINDIR ve EKOTEN Yönetim Kurulu Başkanı Şükrü ÜNLÜTÜRK konuşmacı olarak katıldılar. Toplantının oturum yöneticiliğini ise TAİDER Akademi Koordinatörü Mustafa BAYINDIR gerçekleştirdi.
İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi’ndeki firmaların temsilcilerinin, üst düzey yöneticileri ile şirket çalışanlarının katıldığı toplantının açılış konuşmasında Türkiye’deki işletmelerin en büyük sorunlarından birinin aile şirketlerinin uzun soluklu olmaması olduğunu söyleyen İAOSB Bölge Müdürü Hilmi UĞURTAŞ: “Ne yazık ki nesilden nesle geçerken, şirketlerin çok büyük bir kısmı varlığını sürdüremez hale geliyor. Bu da söz konusu şirketleri kuranların hayata bakışı ile gelecek nesillerinin vizyonu arasındaki farklılıklardan doğuyor. Bir diğer sıkıntı da ülke olarak sanayiciliğe çok geç başlamış olmamız. Bu anlamda Türkiye’de 100 seneyi aşan firma sayısı çok az. Bununla birlikte bilimin ve teknolojinin geçmiş devirlere göre daha hızlı gelişiyor olması ve nesiller arasında birbirlerini anlama konusunda ciddi sıkıntıların olması da sorunları tetikliyor. Bu konularda toplum ve sanayiciler içinde farkındalık yaratmak ve nesiller arasındaki farkın kapatılmasına destek olmak gerekiyor” dedi.
“Aile şirketleri için en iyi yönetici, profesyonelleşmiş aile üyesidir”
Aile şirketlerinde kurumsallaşma dendiğinde şirketin profesyonellere devredilmesinin anlaşıldığının ve bunun yanlış bir algı olduğunun altını çizen Sumer TÖMEK BAYINDIR: “Aile şirketleri için en iyi yönetici, şirkette profesyonelleşmiş aile üyeleridir” dedi. Aile ile şirket yapılarının iç içe olması nedeniyle her iki yapıda yaşanan sorunların birbirini etkilediğini anlatan BAYINDIR, sorunların çözümünde anahtar unsurun “doğru iletişim” olduğunu, yaşanabilecek sorunlar karşısında aile birliğini korumanın, aile değerlerini korumak ve gelecek nesillere aktarmakla mümkün olacağını ifade etti. 1950’li yıllarda akademisyenlerin aile şirketlerinin geleceği olmayacağını düşündüğünü ancak geçen zamanın bunun aksini kanıtladığını söyleyen BAYINDIR: “Maddi kazanç odaklı dönem son buldu, gelecekte sadece maddi değer üreten değil, manevi değerler üretip koruyabilen şirketler varlığını sürdürebilecek” dedi.
“Aile şirketleri uzun vadeli düşünüp, uzun vadeli davranabiliyor”
Ekonomilerin temelini kamu değil özel şirketlerin oluşturduğunu, küçük ve orta boyutlu işletmeler dikkate alındığında aile işletmelerinin ekonomilerin can damarı olduğunu dile getiren Şükrü ÜNLÜTÜRK, aile işletmelerinin gelecek nesilleri düşünerek hareket etme güdüsü sayesinde uzun vadeli planlamalar yapıp uzun vadeli davranabilme kabiliyetlerine dikkat çekti. Aile içi iletişimin karar alma süreçlerini hızlandırdığını belirten ÜNLÜTÜRK: “Kriz dönemlerinde aile üyeleri hızlıca bir araya gelerek karar alabiliyor. Bu nedenle kriz dönemlerinde hızlı karar alabilme aile şirketlerine has bir özelliktir” dedi. Gelecek nesillerin aile şirketinde görev almaya zorlanmasının doğru olmadığını ifade eden ÜNLÜTÜRK: “Gençleri dinlemek lazım. İlgi duydukları alanda eğitimlerini tamamlamaları konusunda destek olmak lazım. Doğru olan illa ki aile şirketinde görev almak değil, mutlu oldukları bir alanda kendi ayakları üzerinde durmayı öğrenmeleridir” şeklinde konuştu.

Uzaya çıkan ilk kadın uzay kaşifi Anousheh Ansari GİRVAK Giveback Gala’da
Türkiye Girişimcilik Vakfı, “giveback” kavramını yaygınlaştırmak ve farkındalığı artırmak amacıyla düzenlediği Giveback Gala etkinliğinde Fellow’ları, girişimcileri, yatırımcıları, sanat ve iş dünyasından önemli isimleri bir araya getirdi. Turkcell Arıkovanı ve Google Türkiye’nin desteğiyle gerçekleşen galada uzaya çıkan ilk kadın uzay kaşifi, X Prize Foundation CEO’su Anousheh Ansari konuşmacı olarak yer aldı.
“Giveback” felsefesinin ilham verici gücüyle farklı hedef kitlelere yönelik etkinlikler organize ederek “geri verme” kültürünü yaygınlaştıran Girişimcilik Vakfı, Giveback Gala’nın üçüncüsünü Turkcell Arıkovanı ve Google Türkiye’nin desteğiyle 5 Şubat’ta Raffles Otel İstanbul’da yaptı. Galada, uzaya çıkan ilk kadın uzay kaşifi ve X Prize Foundation CEO’su Anousheh Ansari konuşmacı olarak yer aldı.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kaçır, Girişimcilik Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Sina Afra, Turkcell Genel Müdürü Kaan Terzioğlu, Google Türkiye adına Pelin Kuzey ve Mehmet Keteloğlu, Girişimcilik Vakfı Mütevelli Heyet Üyesi ve TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi Esin Güral Argat, Girişimcilik Vakfı Mütevelli Heyet üyeleri Şebnem Kalyoncuoğlu Ünlü, Gülden Yılmaz, Hakan Baş ve Yomi Kastro, Girişimcilik Vakfı Genel Müdürü Mehru Aygül, QNB Finansbank Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Aras, Garanti Bankası Genel Müdürü Fuat Erbil, Akfen Holding Yönetim Kurulu Üyesi Pelin Akın Özalp, Fiba Holding Yönetim Kurulu Üyesi Ayşecan Özyeğin Oktay başta olmak üzere 650’nin üzerinde iş dünyasının önde gelen isimleri ve dünya çapında pek çok startup’ın kurucusu ve yatırımcısı katıldı.
“Hayal gücü çok önemli”
Gençlere ilham veren konuşmasında Ansari, “Bugün burada birçok fellowla tanışma ve onların yolculuğunu ve hayallerini öğrenme fırsatını elde ettim. Çocukken yıldızları izlerdim ve onlara erişmeye çalışırdım. Yıldızlara olan sevgim, hayatım ve amacım oldu. Hayal gücü her insan için çok önemli. Hikayemi anlatırken benimki gibi büyük hayallere ve amaçlara sahip olan ancak aksiyon almayan birçok kişinin olduğunu öğrendim. Herkesin hayallerinin peşinden koşması gerekiyor. Genç kızların teknoloji dünyasında ve dünyayı değiştirecek teknolojilerin tasarımında yer alması gerekiyor. Öğrenen makineler, yapay zekâ ve üç boyutlu yazıcılar gibi teknolojilerle hızla değişen bir dünyada yaşıyoruz” dedi.
“Fikirlere değil, insana yatırım yapıyoruz”
Girişimcilik Vakfı’nın kuruluşundan bu yana gerek gençlere gerekse de topluma, geri verme ilhamını yaymak için var gücüyle çalıştığını ve üç yıldır geri vermenin birleştirici gücünü kutlamak için bir araya geldiklerini söyleyen Girişimcilik Vakfı Genel Müdürü Mehru Aygül konuşmasında; “GİRVAK olarak ana amaçlarımızdan biri girişimcilik kültürünü ve ilhamını üniversiteli gençlerin enerjisi üzerinden tüm topluma yaymak. Bunun için Fellow Programı’nı hayata geçirdik. Hedefimiz, girişimcilik potansiyeli olan gençlerin kendi yollarından giderek iz bırakmalarına destek olmak. Dünyada eşi benzeri olmayan bu programla fikirlere değil, insanlara yatırım yapıyoruz. Bizce her bir genç binlerce fikirden daha değerli” dedi.
“GİRVAK gençleri katma değer yaratacak”
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Beş senede 3,5 milyon gencimize dokunan Girişimcilik Vakfı, 214 gencin eğitim programlarına katılmasını ve 50’den fazla teknoloji girişiminin ortaya çıkmasını sağladı. GİRVAK ile yetişen ve yetişecek gençlerin farklı bir perspektifle katma değerler yaratacağını düşünüyorum. İnovasyonun parlak fikir ve girişimcilikle buluşması olarak tanımlayabiliriz” dedi.
Giveback felsefesi
Girişimcilik kültürünü tüm dünyada yaygınlaştırmak, üniversite gençlerine ilham vermek ve gençlerin kendi yollarından giderek iz bırakmalarını sağlamak amacıyla Türkiye’nin önde gelen girişimcilerinin ve iş dünyası liderlerinin kurduğu Türkiye Girişimcilik Vakfı’nın yaratmak istediği kültürün en temel öğelerinden biri, “giveback” (geri verme) bakış açısını gençlerin hayatına ve girişimcilik ekosistemine yerleştirmek. Fellow Programı kapsamında, “giveback” öğesi yine rol modeller ve yapılan projeler üzerinden destekleniyor. Fellow Programı’na seçilen öğrenciler, ilham veren rol modellerle tanışıyor, girişim elçileri olarak başkalarının hayatlarına dokunuyor ve “giveback” felsefesi doğrultusunda toplumdan aldıkları ile kazandıkları başarıyı yine toplumla paylaşarak toplumsal başarının katsayısını artırmayı hedefliyorlar.

OCAK AYINDA AHBİB’DEN 87 MİLYON DOLARLIK  HUBUBAT BAKLİYAT İHRACATI YAPILDI

Hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri sektörü yeni yıla artışla başladı. Hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri sektörü Türkiye geneli Ocak ayı ihracatı, geçen yılın aynı dönemine kıyasla, %2 artış göstererek 561,2 milyon dolar olarak gerçekleşti. 2019 yılı Ocak ayı sektörel bazda ihracat rakamlarına göre; sektör bu dönemde Türkiye toplam ihracatından %4 oranında pay aldı.

-Ülke Geneli Sektör İhracatındaki Payımız %15,5

Akdeniz İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliği’nin ihracat rakamlarını değerlendiren Akdeniz Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Arslan, 2019 yılının Ocak ayında 87 milyon dolarlık Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri ihracatı gerçekleştirdiklerini ve ülke geneli Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri ihracatındaki payın  %15,5 olduğunu kaydetti.

-En Fazla İhracat Yapılan Ürün Grubu Pastacılık Ürünleri

Akdeniz Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (AHBİB)’nin 2019 yılı Ocak ayı değer bazındaki ihracatını ürün gruplarına göre inceleyen Arslan, 87 milyon  dolarlık sektör ihracatı içerisinde, pastacılık ürünlerinin 21,6 milyon dolarlık değeri ve % 25’lik payı ile ilk sırada yer aldığını belirtti.

Sektörde 11,5 milyon dolarlık ihracatıyla kırmızı mercimeğin toplam ihracatın %13’ünü oluşturduğunu ve ilgili dönemde en fazla ihracatı gerçekleştirilen ürün olduğunu belirten Arslan, bununla birlikte ilgili dönemde değirmencilik ürünlerinin %26 artış gösterdiğini de sözlerine ekledi.

İhracat rakamları ülkelere göre incelendiğinde ise, Ocak ayında Irak  %15’lik payı ve 12,9 milyon dolarlık ihracat değeri ile ilk sırada yer aldı. Ardından 8,9 milyon dolarlık ihracat değeri ve %10 oranındaki payı ile Suriye takip etti.

-Irak Yine İlk Sırada

2019 yılı ülkelere göre Ocak ayına ait Türkiye geneli ihracat rakamlarını da değerlendiren Arslan “Komşu ülke Irak ile olan ticari ilişkilerimiz her zaman iyi oldu. Irak’a Ocak ayında %18’lik pay ile 98,8 milyon dolar değerinde sektör ihracatı gerçekleşti. Bunu Suriye ve Yemen %7 ve %6’lık pay ile takip etti” dedi

UİB’İN OCAK AYI İHRACATI AÇIKLANDI…

 Türkiye’nin genel sekreterlik bazında en fazla ihracat gerçekleştiren ikinci birliği olan Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB), 2019’un ilk ayında 2 milyar 414 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi.

UİB’in Ocak 2019 ihracat rakamları açıklandı. Ocak ayındaki ihracatı geçtiğimiz yılın aynı ayına göre yüzde 2,24 artarak 2.4 milyar dolar seviyelerine getiren UİB, geriye dönük 12 aylık dönemde ihracatını yüzde 10,67 artırarak 32.9 milyar dolar rakamına ulaştı.

OİB’in ihracatı 2.1 milyar dolar…

Ocak ayında 1,58 artışla 2 milyar 77 milyon dolarlık ihracat gerçekleştiren Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği’nin (OİB), geriye dönük 12 aylık performansı ise yüzde 9,82 artışla 28.5 milyar dolar olarak açıklandı.

Tekstil ihracatı 97.6 milyon dolar

Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) Ocak ayında bir önceki yılın aynı ayına oranla yüzde 5,12 düşüş göstererek 97.6 milyon dolarlık ihracata imza attı. Geriye dönük 12 aylık dönemde ise ihracatını yüzde 6 oranında artıran UTİB, 1.2 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi.

UHKİB’den Ocak’ta 52.2 milyon dolarlık ihracat…

Ocak ayında 52.2 milyon dolar ihracat gerçekleştiren Uludağ Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (UHKİB) ihracatını yüzde 6,87 artırdı. Geriye dönük 12 aylık ihracatını ise yüzde 13,11 artıran UHKİB 637.8 milyon dolarlık ihracata imza attı.

UMSMİB’in ihracatı 12.4 milyon dolar…

Ocak ayında 12.4 milyon dolar ihracat yapan Uludağ Meyve Sebze Mamulleri İhracatçıları Birliği (UMSMİB) geriye dönük 12 aylık dönemde ise 12,77 artışla 176 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi.

UYMSİB’den 8 milyon dolarlık ihracat…

Ocak ayında yüzde 21,41 artışla 8 milyon dolarlık ihracat gerçekleştiren Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB) geriye dönük 12 aylık dönemde ise ihracatını yüzde 12,64 oranında artırarak 132.3 milyon dolarlık dış satışa imza attı.

Öte yandan UİB üzerinden ihracat kaydı yapılan ve ‘diğer’ başlığı altında listelenen sektörlerin Ocak ayı ihracatı ise bir önceki yılın aynı ayına kıyasla yüzde 14,69 oranında artışla 167.5 milyon dolar olarak açıklandı.

Rexel’in GDPR ile uyumlu evrak imha makineleri hediyelerle geliyor
Evrak imha ve kaplama makinelerinin saygın markası Rexel®, Satın Al ve Kazan kampanyasıyla GDPR ile uyumlu seçili ürünlerinde Kensington marka çanta hediye ediyor.
Dünya çapındaki müşterilerine evrak imha makinesi ve kaplama makinesi gibi ofis gereçleri sağlayan Rexel®, GDPR ile uyumlu seçili ürünlerinin ‘Satın Al ve Kazan’ kampanyasıyla dikkatleri üzerine çekiyor. Tüm yıl süren kampanya kapsamında Rexel Auto+ 200X, Kensington SecureTrek™ 17″ Çek Çek Çanta; Rexel Mercury™ RSX1834, Kensington SecureTrek™ 15″ Sırt Çantası ve Rexel Promax RSX1035 alana Kensington TripleTrek™ Sırt Çantası’yla birlikte geliyor.
Rexel Auto+ 200X ile zamandan ve maliyetten tasarruf edin
Evrakları yüzde 98 daha kısa sürece imha eden Auto Feed serisinin üyesi Auto+ 200X, 80 gsm değerine sahip 200 sayfa belgeleri otomatik olarak P-4 (4x40mm) çapraz kesim parçalarına ayırarak imha ediyor. Aynı zamanda Auto+ 200X ile kağıtları tek tek koyma ve zımba tellerini veya ataçları çıkarma zorunluluğu da tarih oluyor.
Ayrıca Rexel Auto+ 200X’ü alana tüm yıl boyunca Kensington SecureTrek™ 17″ Çek Çek Çanta da hediye. Havalimanı ve oteller gibi çalıntı riski olan alanlarda çek çek çantanızı bir yere sabitlemeyi sağlayan SecureTrek™ Kilit Tabanı sistemi sayesinde seyahat çantasını koruyan çanta, mobil cihazların ve diğer değerli eşyaların güvende olmasını sağlıyor. Aynı zamanda Kensington Güvenlik Yuvası, ClickSafe® ve MicroSaver® kilitleri de çantada yer alıyor.
Rexel Mercury™ RSX1834 ile kağıt sıkışmasına son
Gelişmiş özelliklere sahip Mercury™ evrak imha makinesi, kurumlara gizli belgeleri parçalara ayırmak için gereken güvenliği sağlıyor. 80 gsm 13 sayfayı 80gsm P-4 (4x40mm) Çapraz Kesim parçalarına ayıran makine, 23 litre atık kutusu kapasitesine sahip. Kağıt sıkışması sorununu ortadan kaldıran cihaz, aynı zamanda yıl boyunca Kensington SecureTrek™ 15″ Sırt Çantası hediyesiyle dikkat çekiyor. SecureTrek™ Dizüstü Bilgisayar Sırt Çantası, dizüstü bilgisayarını hasarlara karşı korumanın yanında nerede olursa olsun hırsızlığa karşı güvenlik sistemi sunuyor.
3 kat daha uzun kullanım süresi sunan Rexel Promax RSX1035
Küçük ve orta ölçekli ofisler için geliştirilen Promax RSX1035, tek seferde 10 sayfayı güvenli P4 (4x40mm) Çapraz Kesim parçalarına ayırabiliyor ve zımba teli, ataç ve kredi kartı imha edebiliyor. 3 kat daha uzun kullanım süresi sunan Promax RSX1035, ultrabooklar için son derece şık ve fonksiyonel bir sırt çantası Kensington TripleTrek™ Sırt Çantası’yla birlikte geliyor. TripleTrek™ Sırt Çantası’nda ultrabook, tablet bilgisayar ve akıllı telefon gibi cihazları çizilmeye karşı koruyan polar astarlı bölmeler bulunuyor.

Panasonic ISE 2019’da 4K ve lazer teknolojisinin standardını belirliyor