Ekonomi-teknoloji haberleri ve TUİK verileri (23.02.2022)

E-Ticaretin Müşterisi 40 Milyonu Aştı

Türkiye’de, online alışveriş sitelerinin müşteri sayısı Şubat 2022 itibariyle 40 milyonu aşarken, kişi başına yıllık e-ticaret miktarı da 521 ABD Doları oldu.

Global sosyal medya ajansı We Are Social’ın Hootsuite ile birlikte hazırladığı “Dijital Türkiye Şubat 2022” raporu yayınlandı.

Rapora göre, Türkiye’de internet kullanıcılarının yüzde 64’ü düzenli olarak sanal mağazalardan mal ya da hizmet satın alıyor.

İnternetten alışveriş yapanları sayısı son 1 yılda 3,6 milyon kişi artarak 40 milyon 840 bin kişiye ulaştı.

Geçen yılki raporda internetten alışveriş yapan Türklerin sayısı 37 milyon 240 bin olarak açıklanmıştı.

Türkiye, yüzde 64 olan internet kullanıcılarının online alışveriş yapma oranı açısından Avrupa’da lider, dünyada ise Tayland, Malezya, Güney Kore, Meksika ve Çin’in ardından altıncı sırada yer alıyor.

Online alışveriş yapan internet kullanıcıların oranı İngiltere’de yüzde 60, ABD’de ise yüzde 57.

KİŞİBAŞI E-TİCARET 521 DOLAR

Türkiye, söz konusu rapora göre e-ticaret ekosistemine katılma oranında Avrupa’da lider olsa da kişi başına yapılan online alışverişte hala çok gerilerde bulunuyor.

40 milyon 840 bin kişinin dijital mağazalardan satın aldığı mal ve hizmetlerin tutarı yıllık 21 milyar 260 milyon ABD Doları. Buna göre kişi başına düşen yıllık e-ticaret miktarı 521 ABD Doları.

E-Ticaret ekosistemine katılımda Avrupa’da lider olan Türkiye, sepet ortalamasında ise sonuncu durumda.

Kişi başına yıllık e-ticaretin dünya ortalaması bin 17 ABD Doları ile Türkiye’nin 2 katına yakın.

Bu rakam dünyada ilk 3 sırada yer alan ülkelerden Hong Kong’da 3 bin 183 ABD Doları, ABD’de 3 bin 105 ABD Doları, Güney Kore’de ise 2 bin 995 ABD Doları.

ELEKTRONİĞE 11,3 MİLYAR DOLAR

Türkiye’nin ilk para iadeli alışveriş sitesi Avantajix.com’un kurucu ortağı Güçlü Kayral, Dijital Türkiye Şubat 2022 raporuna göre Türk tüketicilerin online alışverişte en fazla harcamayı 11 milyar 340 milyon ABD Doları ile elektroniğe yaptıklarını bildirdi.

Kayral’ın verdiği bilgilere göre, elektroniği, 5,27 milyar ABD Doları ile moda, 1,32 milyar ABD Doları ile mobilya, 1,11 milyar ABD Doları ile kişisel bakım ve kozmetik, 969,1 milyon ABD Doları ile oyuncak, hobi, 519,4 milyon ABD Doları ile fiziksel medya, 462,3 milyon ABD Doları ile yiyecek, 85,24 milyon ABD Doları ile de içecek sektörü takip etti.
Dijital Türkiye 2022 raporunda tatil, seyahat harcamalarının ayrı kategorilerde değerlendirildiğinin altını çizen Kayral, “Tatil seyahat için de 2021 yılında online pazarlarda 4,6 milyar ABD Doları harcama yapıldı” dedi.

İldem KAYSERMALL AVM’de büyük yatırım fırsatı kefilsiz, ipoteksiz 120 ay vade ile mağaza sahibi olun

Kayseri’de İLDEM bölgesinde büyük bir açığı kapatan İldem KAYSERMALL AVM’de yatırımcılar için büyük bir fırsat sunuldu. Yapılan açıklamaya göre çok uygun koşullarda 34 mağazanın ihale ile satışa çıkarılacağı kaydedildi.

S.S. Tasfiye Halinde İldem Erciyes Toplu Konut Yapı Kooperatifi Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklamada, İldem KAYSERMALL AVM’de 34 mağazanın ihale ile satışa çıkarılacağı belirtildi.

Yapılacak ihale ile %10 Peşinat 120 ay vade imkanıyla kefilsiz, ipoteksiz, banka teminatsız çok cazip fırsatlar mağaza sahibi olmak isteyen veya iş kurmak isteyen yatırımcıların istifadesine  sunuldu.

Açık ve şeffaf bir şekilde yapılacak ihale, 24 Şubat’ta 2022 Perşembe Günü Saat: 10.30’da İldem KAYSERMALL AVM’de TOKİ iştiraki Emlak Yönetim A.Ş. tarafından gerçekleştirilecek ve tüm girişimcilere, yatırımcılara ve Kayseri halkına açık olacak.

İldem Erciyes Toplu Konut Yapı Kooperatifi Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklamada, “Vatandaşlarımızı en uygun şartlarda ev sahibi yapmak amacı ile 1995 yılında kurulan S.S. İldem Erciyes Toplu Konut Yapı Kooperatifi geçen süre içerisinde eşine az rastlanır şekilde 12.500 konut yaparak üyelerine teslim etmiş ve tapularını dağıtmış alanında çok başarılı ve örnek bir Kooperatiftir” denildi.

Yapılan açıklamada, “İLDEM bölgesinin gelişmesinde Kooperatifimiz öncülüğü ile başlayan yapılaşma süreci gelen talepler ve özel sektöründe devreye girmesiyle 200 bin kişiyi aşan bir nüfusa ulaşarak birçok şehrimizden daha büyük bir yaşam alanına dönüşmüştür.” İfadelerine yer verildi.

İldem Erciyes Toplu Konut Yapı Kooperatifi Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklama şu şekilde devam etti:

“Bölgedeki bu büyük nüfusun sürekli şehri merkezine gitmesinin önüne geçmek, İLDEM’in gelişmesi, büyümesi ile birlikte artan ihtiyaçları ’da dikkate alan Kooperatif yönetim kurulumuz bölgenin alışveriş, sinema-eğlence ve sosyal ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla KAYSERMALL AVM’yi planlayarak 2018 yılında açılışını yapmış ve halkımızın hizmetine sunmuştur.

İLDEM’de yaşayan 200 bini aşkın vatandaşımızın en basit ihtiyaçları için bile şehir merkezine gitmesine gerek kalmaması, zaman kaybının önlenmesi, trafik yoğunluğunun oluşmaması ve ulaşım maliyetlerinin önüne geçerek KAYSERMALL AVM bölgenin ihtiyaçlarını karşılamasına ve cazibe merkezi olmasına büyük katkı sağlamıştır.

12.500 konutu üyelerine teslim eden, AVM’yide açarak misyonunu tamamlamış olan Kooperatifimiz tasfiye kararı almıştır. Bu nedenle AVM’nin kira geliri hedefi ve kaygısı taşımadan en sağlıklı şekilde bölge halkımıza hizmet vermeye devam etmesi için TOKİ iştiraki Emlak Yönetim A.Ş. ile şeffaf bir şekilde ihale usulü ile satışa çıkarılmasına karar verilmiştir. İhale sonunda kiracı değil mülk sahibi olacak olan mağaza sahipleri bölgenin ihtiyaçlarına göre halkımıza kira kaygısı ve kira maliyeti düşünmeden, mağazalarına her türlü yatırımı yaparak çok daha iyi hizmet vereceklerdir. İhale sonunda %100 doluluğa ulaşarak yine AVM formatından ödün vermeden hizmete devam ederek bölgenin Alışveriş ve eğlence dışında sosyal-kültürel etkinliklerinin de merkezi olmaya devam edecektir.

Lcv Waikiki, Migros, Mavi Jeans, Flo, E-bebek, Burger King, Popoyes, Özdilek, Watsons, BTM vb. gibi birçok ulusal markaları, bölgenin tek sineması, eğlence alanı ve kafeleri ile aktif olarak hizmet vermeye devam eden ve aylık 300 bini aşkın ziyaretçisi olan KAYSERMALL AVM’de sınırlı sayıda bulunan 34 mağaza yeni sahiplerini bekliyor.

%10 Peşinat 120 ay vade imkanıyla kefilsiz, ipoteksiz, banka teminatsız çok cazip şekilde mağaza sahibi olmak isteyen veya iş kurmak isteyenlerle yatırım yapmak isteyen vatandaşlarımızın kaçırmaması gereken bir fırsat olarak görüyoruz. Kooperatifimiz tasfiye kararı almış olduğu için cazip şartlarla gerek ulusal markalardan gerek şehir merkezinden şube açarak büyümeyi düşünen, gerekse bölgedeki mevcut mağazaları, bayilik alarak, kendileri açarak AVM içinde görmek ve vatandaşlarımıza hizmet vermeye devam etmek istiyoruz. Bu nedenle şartları oldukça cazip yapıp, vatandaşlarımıza kira öder gibi mağaza sahibi olmayı ve yatırım yapmayı düşünen tüm vatandaşlarımıza müthiş bir yatırım fırsatı sunuyoruz.

24 Şubat’ta 2022 Perşembe Günü Saat: 10.30’da AVM’miz içinde TOKİ iştiraki Emlak Yönetim A.Ş. tarafından açık ve şeffaf bir şekilde yapılacak ihaleye tüm girişimcilerimizi, yatırımcılarımızı ve halkımızı davet ediyoruz.”

Otomobil Kredilerinde Talep Artışları Bekleniyor

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), taşıt kredisi limitlerinde ve bu taşıtlar için kullanılabilecek kredi oranlarında beklenen değişikliği açıkladı. Alınan karar ile birlikte otomotiv kredilerinde kredilendirme oranları ve vadeler ile ilgili değişiklikler, bugün itibari ile uygulamaya alındı. 400 bin TL’lik bir araçta kredi oranı yüzde 70, vade sayısı ise 48 aya çıkarıldı.

Toker “Özellikle 2. Ele Talep Artacaktır”

ALJ Finans CEO’su Betügül Toker, yeni düzenlemeler ile ilgili olarak yaptığı açıklamada “Otomotiv fiyatları son dönemde dalgalı bir seyir izledi.   Bu da otomotiv pazarını yavaşlattı. Özellikle ikinci elde fiyatların düşmesi beklendi.  Otomotiv sektöründeki pazar dinamikleri nedeniyle yaşanan fiyat artışları, tedarik sorunu, çip krizi gibi sorunlara rağmen sektör hareketliliği devam etti. Gerçekleştirilen yeni düzenleme ile finans sektöründe mevcut taleplerin yine normal seviyelere geleceğini öngörüyoruz. Finansman şirketleri özelinde ağırlıklı olarak kredilerin otomotiv kredilerinden oluşması nedeniyle yapılan düzenlemeler ile talebin olumlu yönde artacağını düşünüyoruz. ALJ Finans özelinde değerlendirirsek, taşıt kredilerinde başvuruların artacağı ve özellikle ikinci el taleplerinde yaklaşık yüzde 30 oranında artış yaşanacağını öngörüyoruz. ALJ Finans olarak söz konusu gelişmeyi oldukça umut verici görüyoruz; yeni düzenleme büyümemize destek olacak.” dedi.

Yeni düzenleme ne getirecek?

Karar kapsamında nihai araç fatura bedeli 400.000 TL ve altında olan araçlar için araç fatura tutarının yüzde 70’i ve 48 aya kadar, 400.001 TL – 800.000 TL arasında olan araçlar için ise fatura tutarının yüzde 50’si ve 36 aya kadar, 800.001 TL – 1.200.000 TL arasında olan araçlar için fatura tutarının yüzde 30’u ve 24 aya kadar, 1.200.001 TL – 2.000.000 TL arasında olan araçlar için ise yüzde 20’si ve 12 aya kadar kredilendirilebilecek.

ÇİZGİ TEKNOLOJİ YERLİ ÜRETİMLE BÜYÜYOR

Artech markasıyla yerli üretim gerçekleştiren endüstriyel bilgisayar üreticisi Çizgi Teknoloji, bu doğrultuda yatırım yapmaya devam ediyor.

Türkiye sanayisinde “Milli Teknoloji Hamlesi” vizyonu çerçevesinde, yüksek teknolojili ve yüksek katma değerli, yerli ve milli üretim amacına yönelik çalışmalar devam ediyor. “Milli Teknoloji, Güçlü Sanayi” hedefini gerçekleştirme yolunda “2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi” belgesi yol haritası olurken, yapılan çalışmalar sonucunda savunma sanayisinde kritik teknolojilerin yerli üretim ve yerli ürün kullanım oranı yüzde 20’lerden yüzde 70’lerin üzerine çıkarıldı. “Sanayi ve Teknoloji Stratejisi” ile Türkiye’nin savunma sanayisinde elde ettiği kazanımların diğer sektörlere de yayılması amaçlanıyor.

Bu çerçevede bünyesinde Ar-Ge merkezi de olan ve inovasyona önem veren Çizgi Teknoloji, geliştirdiği ürünleri “Endüstriyel Bilgisayarlar”, “Medikal Bilgisayarlar”, “Digital Signage/Kiosk Sistemleri” olmak üzere üç ürün grubunda topluyor ve yüzde 100 yerli Artech markasıyla pazara ve kullanıcıların beğenisine sunuyor.

Firmanın ürünleri, Türkiye’deki şehir hastaneleri, havalimanları, metrolar gibi prestijli projelerin birçoğunda yer alıyor, savunma sanayinde Türk ordusunun ihtiyacını karşılıyor, aynı zamanda sanayi tarafında makina imalatından otomotive, metal işlemeden gıda ve tekstile farklı sektörlerden Türkiye’de faaliyet gösteren sanayi şirketlerinin büyük bir kısmında tercih ediliyor.

“MADE IN TÜRKİYE İLE DÜNYAYA AÇILIYOR”

Gelişmiş ülkeler bilişim, teknoloji gibi alanlarda planlamalarını ve stratejilerini yerli ve milli üretimi esas alarak belirlerken, teknolojinin ithal edilmesinin ekonomik, güvenlik ve sürdürülebilirlik açısından risk teşkil edeceği görüşünde birleşiyorlar. Yerli ve milli üretim ile ithalatı azaltarak dış ticaret açığını kapatmak, ihracat açısından Türkiye ekonomisine ve firmalara büyük katkılar sağlayacak, aynı zamanda “Made in Türkiye” logolu ürünler dünyada olgunluğa ulaşmış pazarların yanı sıra yeni pazarlara da ihraç edilecek.

Sektördeki 27 yıllık iç pazar deneyimini ve bilgi birikimini dünyaya taşımayı hedefleyen Çizgi Teknoloji, gelecek üç yıl içinde gelirlerinin yarısını ihracattan elde etmeyi hedefliyor. Söz konusu hedefler doğrultusunda Kanada’da yerleşik firma kuran ve harekete geçen şirket, bünyesinde yer alacak firmalar üzerinden bilhassa Avrupa ve Kuzey Amerika pazarına yönelik faaliyetler gerçekleştirmeyi planlıyor.

“SÖYLEMDEN ZİYADE EYLEME GÖTÜRÜYORUZ”

“Yerlilik” kavramını söylemden ziyade eyleme götüren şirketlerden biri olduklarının altını çizen Çizgi Teknoloji Satış Pazarlama ve Operasyon Direktörü Mehmet Berk, “Yurt dışından gelen birtakım ürünlere ufak bir katma değerle Türkiye’de pazara sunmayı yerli üretim olarak değerlendirmiyoruz. Bunun çok daha ilerisinde, katma değeri maksimum derecede sağlayacak şekilde bir yerli üretimden bahsediyoruz. Bu anlamda da çok ciddi yatırımlarımız var. Fabrikamıza kurduğumuz makina yatırımlarımızla, ürettiğimiz ürünlerdeki katma değer ve üretim katkımızı sürekli olarak en üst seviyeye çıkarmaya çalışıyoruz.” dedi.

“CİDDİ BİR KATMA DEĞER OLUŞTURUYORUZ”

Ara mamul, ham madde gibi bazı parçaları yurt dışından getirmek mecburiyetinde kaldıklarını belirten Berk, ancak söz konusu parçaların mühendisliğinden entegrasyonuna, tasarımından birleştirilmesine, test ve sertifikasyonlarından markalaştırılması ve pazarlamasına kadar Türkiye’de kendi bünyelerinde ve özkaynaklarıyla gerçekleştirerek ciddi bir katma değer yarattıklarını vurguladı.

“YATIRIMLARLA, AR-GE VE İNOVASYONLA GELİŞTİRMEYİ SÜRDÜRECEĞİZ”

Kendi bünyelerinde yaptıkları bu çalışmaları daha da artırarak katma değeri en yüksek değere getirecek yeni yatırımlar gerçekleştirmeyi hedeflediklerini ifade eden Berk, sözlerini şu şekilde tamamladı:

“Çünkü ara mamul ve ham madde dediğimiz parçaların maliyetleri yüksek ve ürün maliyetleri içerisinde ciddi bir orana sahip. Dolayısıyla ürünlerinizdeki katma değeri yükseltmek için mümkün olduğu kadar birtakım şeyleri kendi bünyenizde operasyonları artırarak eklemek zorundasınız. Bu da yatırımın yanı sıra Ar-Ge ve inovasyon ile mümkün oluyor. Bu kapsamda bugüne kadar ciddi yatırımlar gerçekleştirdik ve önümüzdeki dönem içinde bunları sürdürmeyi hedefliyoruz.”

Zeytin ve zeytinyağı ihracatında hedef 1 milyar dolar

Zeytin ağacı varlığını 90 milyondan, 190 milyona çıkaran Türk zeytincilik sektörü, oluşacak üretim artışını ihracatla katma değere dönüştürmek ve 1 milyar dolar dövizi Türkiye’ye kazandırmak istiyor. Sofralık zeytin ve zeytinyağı ihracatında ambalajlı ürün ihracatına verilen desteklerin yüzde 80 azalması Türk ihracatçılarının rekabetçiliğini olumsuz etkiliyor.

Sofralık zeytin ve zeytinyağında ambalajlı ihracatın payının Türk ihracatçısının gayretleriyle yüzde 50’lere ulaştığını ifade eden Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Davut Er, markalı ambalajlı zeytin ve zeytinyağı ihracatına verilen desteklerde 2013 yılındaki tutarlara dönülmesi gerektiğini dile getirdi.

Zeytin ve zeytinyağı sektöründeki güncel gelişmelerini kamuoyu paylaşmak amacıyla basın toplantısı düzenleyen EZZİB Başkanı Davut Er, “Zeytinyağı ve sofralık zeytin ihracatında hedefimiz, ambalajlı ürün ihracatını artırmak ve ilk etapta 500 milyon dolar ve önümüzdeki 5 yıl içerisinde 1 milyar dolar dövizi ülkemize kazandıracak konuma gelmek. Bunun için Ticaret Bakanlığımızın ambalajlı ürün ihracatına verdiği desteğin 2013 yılındaki gibi sofralık zeytinde 260 USD/Ton, zeytinyağındaki 650 USD/Ton seviyelerine çıkarılmasını bekliyoruz. Günümüzde bu destekler sofralık zeytinde en yüksek 650 TL, zeytinyağında ise 1600 TL seviyesinde” şeklinde konuştu.

İhracatta süreklilik için üretimi artırmalıyız

“Ülke olarak bizim dünya zeytin ve zeytinyağı ticaretinde daha fazla söz sahibi olmamız ve ihracatta sürekliliği sağlamamızın yolu üretim artışından geçiyor” tespitinde bulunan Er, sözlerine şöyle devam etti: “Ülkemiz ağaç varlığının rakip ülkelerde olduğu gibi en az 300 milyona ulaştırılması için Tarım ve Orman Bakanlığımızın desteklerinin devamını istiyoruz. Zeytin ağacı varlığımızı arttırırken, ihracat sektörümüzün ihtiyaçları da gözetilmeli, doğru çeşitlerin, doğru yörelerde dikimi desteklenmelidir. Örneğin; Manisa-Uslu, Domat ve Çelebi, Aydın-Memecik ve Çelebi, Bursa-Gemlik, Nizip-Kilis Bölgesel yağlık tipi gibi türlere özellikle destek verilerek hem ihracatımızın iri taneli zeytin ihtiyacı, hem de yağlık zeytin ihtiyacımız doğru çeşitlerle karşılanmış olacaktır.”

KDV indirimi zeytinyağı tüketimini artıracak

Türkiye’nin yıllık 400 bin tonun üzerinde sofralık zeytin tüketimiyle güçlü bir tüketici olduğunun altını çizen EZZİB Başkanı Er, “Türkiye, zeytinyağı üreticisi ülkeler arasında en az zeytinyağı tüketen ülke. Kişibaşı tüketim Yunanistan’da 20 kg’ı geçerken bizde 2 kg’ın altında. Sağlıklı bir yağ olan zeytinyağının Türkiye’de tüketiminin 5 kg’a ulaşması gerektiğine inanıyoruz. 13 Şubat 2022 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile pek çok gıda ürünüyle birlikte Zeytin ve zeytinyağında da KDV %1’e indirildi. Bu çerçevede, söz konusu indirimin iç piyasada tüketiciler nezdinde olumlu karşılık bulacağına inanıyoruz” diye konuştu.

Zeytinyağı ihraç fiyatımız dolar bazında yüzde 30 arttı

Türkiye’nin zeytinyağı ihracatının 2019/20 sezonunda 2 bin 430 USD/ton iken, 2020/21 sezonunda yüzde 22’lik artışla 3 bin 65 dolara çıktığı bilgisini veren EZZİB Başkanı Er, 2021/22 sezonunda da artışın devam ettiğini zeytinyağında ortalama ihraç fiyatının 3 bin 165 dolara ilerlediğini, döviz bazında zeytinyağını yüzde 30 daha değerli ihraç eder konuma geldiklerini anlattı.

İhracatta kısıtlama olmayacağına inanıyoruz

“Ülke olarak bizim dünya zeytin ve zeytinyağı ticaretinde daha fazla söz sahibi olmamız ve ihracatta sürekliliği sağlamamızın yolu üretim artışından geçiyor” diye konuşan Başkan Er, geçtiğimiz ay Bazı Tarım Ürünlerinin İhracatına İlişkin Tebliğ’in, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdiğini hatırlattı. Er şöyle devam etti: “Tebliğle Tarım ve Orman Bakanlığı, belirlenen ürünlerin ihracatında gerektiğinde dönemsel düzenlemeler yapmaya yetkili kılındı. Bu ürünler arasında zeytin ve zeytinyağı da bulunmakta. Konuyla ilgili Tarım ve Orman Bakanımız Sn. Bekir PAKDEMİRLİ ile ve diğer bakanlık yetkilileriyle yaptığım görüşmeler neticesinde, belirlenen ürünlerin ihracatında şu an için herhangi bir kısıtlamanın gündemlerinde olmadığını, böyle bir şey söz konusu olmadan önce mutlaka sektör paydaşları ile bir araya gelerek ortak akıl çerçevesinde hareket edileceği konusunda teyit almış bulunmaktayız. Bu çerçevede, çiftçilerimizin alın teri ve emeği ile ürettiği ürünlerin, hak ettiği değerden yurt içi ve yurt dışında pazarlanmasını konusunda Tarım Bakanlığımızın desteklerinin devam edeceğine inanıyoruz.”

Zeytin ve zeytinyağı sektörü ihracatını yüzde 51 artırdı

Türkiye, 2020/21 sezonunda 1 Ekim 2020 – 15 Şubat 2021 tarihleri arasında 93,2 milyon dolarlık ihracat yapmışken, 2021/22 sezonunda, 140,2 milyon dolar dövizi Türkiye’ye kazandırdı.

Zeytinyağı ihracatı yüzde 83’lük artışla 37,2 milyon dolardan, 68,2 milyon dolara çıkarken, siyah zeytin ihracatı yüzde 4’lük gelişimle 45,7 milyon dolardan 47,4 milyon dolara ilerledi. Yeşil zeytin ihracatı yüzde 61’lik yükselişle 12,4 milyon dolardan 20 milyon dolara çıkarken, pirina yağı ihracatı 1,8 milyon dolardan 4,6 milyon dolara fırladı.

Paratika’dan yeni nesil Türk girişimcilik ve yatırımcılık ekosistemine destek!Devlet garantisi ile Türkiye’de hayata geçirilen proje kapsamında, Takasbank’ın emanet yetkilisi olduğu ve Paratika Ödeme Sistemleri tarafından sağlanan online ödeme altyapısıyla, yenilikçi Türk girişimciler fonbulucu gibi online yatırım platformlarında yatırımcılarla bir araya getirilerek devlet kontrolünde hızlı, kolay ve güvenli yatırım almaları sağlanıyor. Proje başladığından bu yana 9 ayda 20 girişim 8 bini aşkın yatırımcıdan yaklaşık 42 Milyon TL fon topladı.Avrupa’nın lider ödeme sistemleri şirketi Payten’in 20 yılı aşkın deneyimiyle geliştirdiği T.C. Merkez Bankası lisanslı Sanal POS markası Paratika, Türk girişimcilik ve yatırımcılık ekosisteminde yeni bir dönem başlattı. Takasbank iş birliği ile Türkiye’de hayata geçirilen proje ile paya dayalı kitle fonlama platformları üzerinden girişimcilerin ve onlara destek olmayı seçen yatırımcıların yatırım ve ödeme işlemlerinin devlet kontrolünde, güvenilir ve şeffaf bir şekilde gerçekleştirilmesi sağlanıyor. Halihazırda sektörde kullanılan online ödeme altyapılarının ötesine geçen bu yenilikçi çözüm, yatırım ödemelerinin kredi kartı ile toplanmasına, hedeflenen yatırım tutarına ulaşılamadığında ya da hedefin üzerinde yatırım toplandığında yatırımcılara gerekli iade işlemlerinin hızla ve şeffaflıkla gerçekleştirilmesine imkân sağlıyor.Paya Dayalı Kitle Fonlama Projesi kapsamında Takasbank, online fonlama platformları aracılığıyla toplanan fonları, girişim şirketlerine aktarılana veya yatırımcılara iade edilene kadar bloke eden emanet yetkilisi konumunda bulunuyor. Paratika imzalı online ödeme sistemi sayesinde ise yatırım ödemelerinin kredi kartı ile yapılabilmesi, hedeflenen yatırım tutarına ulaşılmadığında ya da fazla yatırım alındığında yatırımcıya iade edilebilmesi gibi prosedürlerin güvenle yürütülmesi sağlanıyor. Paya dayalı kitle fonlaması sisteminde girişimciler için toplanan fonlar, Takasbank tarafından bloke ediliyor ve bu sayede yatırımcıların paraları güvende kalırken yatırım süreci tamamlandığında Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK) payları yatırımcılar adına kayıt altına alıyor. Kampanya dahilinde gereken fona erişilemediği durumunda ise yatırımcılara hiçbir kesinti olmadan ödemeleri iade ediliyor.“Proje sayesinde 20 girişim 42 Milyon TL’lik fon topladı”

Projenin tanıtımı için düzenlenen toplantıda konuşan Payten Türkiye Ülke Müdürü ve Paratika CEO’su Burak Kutlu, dünyada çok yaygın olarak kullanılan yeni nesil finansman modeli kitlesel fonlamanın Türkiye’de her gün daha da popülerleşerek gündeme geldiğini belirterek, “Paratika olarak biz de Takasbank iş birliği ile gerçekleştirdiğimiz bu projede Payten’in global desteği ve güçlü Ar-Ge yapısı sayesinde gerekli tüm özelleştirmeleri yaparak öncü bir çözüm geliştirdik. Projemiz kapsamında, paya dayalı kitle fonlama konseptiyle çevrim içi ortamda girişimcilerle bir araya gelen ve projeleri seçen yatırımcıların kredi kartı ile kolaylıkla yaptıkları yatırım/ödeme işlemlerinin devlet kontrolünde, güvenilir ve şeffaf bir şekilde gerçekleştirilmesini sağlıyoruz. Özel Ar-Ge ekibi atayarak oluşturduğumuz ve 7/24 destek sağladığımız bu sistem sayesinde hem Türk girişimcilere katkıda bulunuyor hem de yatırımcıları koruyoruz. Halihazırda 14 kitle fonlama platformunun entegre edildiği proje sayesinde 20 girişim toplam 8.000’in üzerinde yatırımcının desteği ile ihtiyaç duyduğu 42 Milyon TL’lik fona ulaştı. Ülkemizde innovasyon ve girişimcilik ekosisteminin hakkettiği potansiyele ulaşmasına büyük katkıda bulunacağına inandığımız böylesi önemli bir projeyi hayata geçirmenin mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz. DNA’mızdaki dayanışma alışkanlığımızı dijital dönüşümden geçirdiğimizi söyleyebiliriz.” dedi.“Kitle Fonlama Sistemi adeta bir devrim niteliğinde olan birçok yenilik barındırıyor ve 2022’nin en çok konuşulacak finansal başlıkları arasında yer almaya aday.”Takasbank Ödeme ve Transfer Hizmetleri Direktörü Sait Zekeriya Özgel toplantıda yaptığı konuşmada şunları söyledi:“Milli ekonomimizin sağlıklı ve tabana yaygın bir şekilde büyümeye devam edebilmesi için gerekli olan unsurlardan birisi de yeni girişimlerin sayısının arttırılabilmesidir. Girişimcilerin projelerini hayata geçirebilmelerinin önündeki engellerin en önemlileri ise fon bulma zorlukları ve fonlama maliyetleridir. Türk girişimcilik ekosistemi için adeta bir devrim niteliğinde olan “Kitle Fonlama Sistemi” ucuz, teminatsız ve hızlı fonlama imkanı sunmasıyla dikkat çekerken, sistemin alternatif yatırım alanları arayan vatandaşlarımıza sunduğu birçok ayrıcalık arasında “güven” unsuru öne çıkmaktadır. Yatırımcılar ile girişimcileri bir araya getiren SPK onaylı dijital platformların bu güveni sağlayabilmelerinin ardında ise, toplanan fonların direkt girişimciye aktarılmak yerine Takasbank’ta kampanyalar sonuçlanana kadar emaneten blokede tutulması ve başarılı olan kampanyalarda dağıtılan payların MKK’da kayden saklanıyor olması yer almaktadır. Bankamız ilki 2019 ve sonuncusu 2021 yılında SPK tarafından yayımlanmış olan Kitle Fonlama Tebliği’nde ismi zikredilerek Emanet Yetkilisi sıfatıyla görevlendirilmiş ve bu görevle yatırımcıların kampanyalara fon aktarabilmesi için mevcutta sunmakta olduğu Türkiye’nin en hatasız ve hızlı EFT hizmetinin yanına 7/24 yatırım yapılabilmesi için Kredi Kartı ödeme altyapısını da kurmak üzere ülkemizin önde gelen hizmet sağlayıcıları ile görüşmelere başlamıştır. Görüştüğümüz firmalar arasında yer alan Payten’in Sanal POS çözümü olan Paratika, sistemimize özgü sunmuş olduğu özel çözümler ve projenin diğer paydaşlarıyla başarılı entegrasyon kabiliyetiyle öne çıkmış, 19 Haziran 2020 tarihinde kurumlarımız arasında imzalanan sözleşme ile de bu alandaki işbirliğimiz başlamıştır. Sistemimize özel benzersiz bir dizayn geliştiren Paratika firması, 7/24 destek veren ekibiyle birlikte bugüne kadar sistemin hatasız çalışabilmesi adına kendini sürekli geliştirmiş ve halen geliştirmeye devam etmektedir. Kitle Fonlama Sistemi, ilk verilerin oluşmaya başladığı 2021 yılını başarıyla geride bırakırken, 2022’nin en çok konuşulacak finans başlıklarından birisinin de Kitle Fonlama Sistemi olacağına yürekten inanıyor ve Takasbank olarak bu ilgi çekici alana desteğimizin artarak devam edeceğinin müjdesini buradan duyurmak istiyorum.”“Güven ve şeffaflık unsurunu girişimcilere ve yatırımcılara sunuyoruz”Paya dayalı kitle fonlama platformlarından fonbulucu kurucusu Hakan Yıldız da Paratika online ödeme sistemini platformlarına entegre ederek Türkiye’de girişimcilik ve yatırımcılık ekosistemini daha da geliştirmeyi hedeflediklerini söyledi. Dünyanın her yerinden yatırımcıyı ve yabancı sermayeyi ülkemize çekmenin en büyük hedefleri olduğunu vurgulayan Yıldız, “Paratika’nın geliştirdiği online ödeme sistemi sayesinde kredi kartı ile hızlı ve kolay yatırım yapılabilmesinin yanı sıra ekosistemin büyümesinde en önemli etken olan güven ve şeffaflık unsurunu hem girişimcilere hem de yatırımcılara sunma fırsatını yakalıyoruz. Kitle fonlama sistemi dünyadaki hızlı gelişimiyle çok iyi rakamlara ulaştı. 11 Mayıs 2021’de ilk ödememizi aldığımız sistem, o tarihten bugüne dek 20 girişimle 42 Milyon TL’nin üzerinde yatırıma ulaştı ve tıpkı dünyadaki gibi ülkemizde de gelişimini sürdürüyor. Sistemde kredi kartı kullanımı yani online ödemelerin hacmi de gittikçe daha geniş bir yer kaplıyor. Biz 2017 yılında kitle fonlama sistemini hayata geçirmek üzere yola çıktığımızda bize güvenen ve 4 yıla yakın bir süre yüksek bir hacim göstermemesine rağmen projeden desteğini çekmeyen tek firma Paratika oldu. Bu yıl minimum 200 Milyon TL’lik yatırım hacmi hedefimiz var ve şimdiden bunun 42 Milyon TL’sini gerçekleştirdik. Ayrıca bu süre zarfında 85 dakikada ulaşılan 2,7 Milyon TL, 327 dakikada ulaşılan 11 Milyon TL yatırım miktarı gibi rekorlara da imza attık. Yarısından çoğu kredi kartı ödemesiyle gerçekleşen bu yatırımların bu hızla seyretmesinde Paratika’nın güvenli ve pratik altyapısının önemi büyük. Bu sistem ile daha çok girişimin finansmanına katkı sağlayacak, Türkiye’den daha çok unicorn girişimler çıkarmanın yolunu açacak ve girişimlerin yurt dışına ihraç edilmesinin gururunu birlikte yaşayacağız.” şeklinde konuştu.“Bu ödeme sistemi ile ihtiyaç duyacağımız fonu güven temelinde toplayabileceğiz”Yüksek teknoloji şirketi Sensiball VR kurucu ortağı Uğur Kafadar ise konuşmasında “Sensiball VR olarak spor alanında benzersiz yüksek teknoloji projeleri geliştirmek üzere Ar-Ge ve Ür-Ge çalışmaları yapıyoruz. Çalışmalarımız sanal gerçeklik, artırılmış gerçeklik, antrenman simülasyon çalışmaları, giyilebilir teknolojiler, görüntü algılama ve işleme, elektronik tasarım ve yapay zekâ ile takım yönetim sistemleri üzerine yoğunlaşıyor. Başta futbol olmak üzere, spor teknolojileri alanında söz sahibi uluslararası bir şirket olmak ve Türkiye’nin her alanda yapmayı hedeflediğimiz teknolojik atılımı bize inanan yatırımcılarımızla birlikte gerçekleştirerek yepyeni bir evreni tasarlamayı hedefliyoruz. Geçtiğimiz yıl bir anda popüler olan ve gündemimize hızla giren bu konuyu ilk gören, kitle fonlama sistemi oldu. Girişimcilerin tüm enerjisini tüketen klasik yatırım sistemlerine yeni bir soluk getiren, daha hızlı ve güvenilir yatırıma alan açan fonbulucu sayesinde biz de yatırımcıya erişme imkanı bulduk. Paratika’nın sunduğu online ödeme sistemi de bize kredi kartıyla yapılan tüm ödemelerdeki hassasiyetten kaynaklı sıkıntıları, çekinceleri yaşatmadan yatırım alabilme fırsatı sağladı. Sisteme duyduğumuz güven sayesinde biz de bir yandan yatırımcı olduk.  Hedefimize ulaşmak için ihtiyaç duyduğumuz fonu güven ve şeffaflık temelinde toplamaktan, süreci doğru yöneten iş ortaklarıyla çalışmaktan mutluluk duyuyoruz.”

Kolaysoft Teknoloji 2022 yılında yurtiçi ve yurtdışında büyüyecek

Türkiye’nin lider özel entegratörü Kolaysoft Teknoloji, 2022 yılında yurtiçi ve yurtdışında büyümeye devam edecek. Türkiye’nin ilk 500 bilişim şirketi araştırmasında, sistem entegratörü ve iş ortağı kategorisinde “Yılın e-Fatura, e-Defter, e-Arşiv Hizmeti” birincisi olan Kolaysoft Teknoloji, bu yıl gerek yurtiçinde, gerek İngiltere’de açtığı ofisi ile büyümesini sürdürecek.

2022 yılında birçok başarıya imza atacaklarını kaydeden Kolaysoft Teknoloji AŞ Genel Müdürü Kezban Boztürk, şunları söyledi:

Biz, her yeni bir yıla başladığımızda, bu yıl bizim yılımız diyoruz. Yılı da, gerçekten bizim yılımız olarak kapatıyoruz. 2022 yılının hedeflerini ürünlerimize göre yaptık ve yeni ürün hedefleri de koyduk. 2022’de sahaya dokunan, gerçekten de ihtiyaca deva olan ürünlerimizle müşterilerimizin yanında olacağız. Yurtiçinde 2022’nin sonunda İstanbul ofisimizi açmayı planlıyoruz. Yurtdışına da açılıyoruz ve İngiltere’de Kolaysoft’un ofisini açtık. Ülkemizin globalde rekabet edebileceği en büyük alanlardan birisi de yazılım dünyasıdır. Türkiye olarak, dünyada yazılım sektörü ile rahatlıkla rekabet edebileceğimizi düşünüyorum. Gerek deneyimimiz, gerek işi sahiplenmemiz, gerekse pratik yanlarımızla, yurtdışına bu anlamda iyi bir kaynak olacağımızı düşünüyorum.” dedi.

Kuluçka entegratörlere” destek veriyor

Ülkemizin ilk 500 bilişim şirketi araştırmasına göre, sistem entegratörü ve iş ortağı kategorisinde “Yılın e-Fatura, e-Defter, e-Arşiv Hizmeti” birincisi olduklarını anlatan Kolaysoft Genel Müdürü Kezban Boztürk, konuşmasına şöyle devam etti:

Firmamıza, entegratör olmak için çok fazla firma geliyor. Entegratör olmak gerçekten maliyetli bir konudur. Gerek entegratörün kendi bünyesinde bulundurması gereken kaynak, gerek denetim, gerekse sertifikalar anlamında oldukça maliyetlidir. Bize gelen paydaşlarımızın, hemen entegratör olmalarını önermiyoruz. Diyoruz ki, belli bir müşteri büyüklüğüne ulaşın ve sizi çevirecek bir büyüklüğe geldiğinizde, entegratör olmanıza destek verelim. Bu anlamda da aslında, Türkiye’de bir ilkiz ve kuluçka entegratörlere destek vermekteyiz. Kuluçka entegratörlere, kendi logo giydirmeleri ile portallarını yapıyoruz. Altyapı olarak, bizim altyapımızı kullanıyorlar. Belli bir büyüklüğe ve tatmin edici bir gelire ulaştıklarında ise, özel entegratör olmaları için desteğimize devam ediyoruz. Şuan, kuluçkada olan 20’nin üzerinde paydaşımız bizimle birliktedir. Geleceğin entegratörlerini birlikte modelliyoruz diyebiliriz. Bu nedenle, hem Kolaysoft Teknoloji olarak, hem altyapı hizmeti sunduğumuz özel entegratörler, hem de kuluçkadaki entegratörleri değerlendirdiğimizde, e-Dönüşüm pazarının yaklaşık %25’nin altyapısını Kolaysoft Teknoloji olarak bizler sağlıyoruz. e-Dönüşüm pazarında söz sahibi olan lider teknoloji şirketiyiz.” diyerek sözlerini tamamladı.