Ekonomi-Teknoloji haberleri ve TUİK verileri (13.09.2021)

Guardian Glass Katkısı ile Doğayla Bütünleşen Bir Yapı: BARBAROS RESERVE BY KEMPINSKI

Bodrum’un en özel lokasyonlarından Yalıçiftlik’te yer alan Barbaros Reserve by Kempinski, Suyabatmaz Demirel Architects imzası ile yapıların doğal topografyaya müdahale etmeden bulundukları kotlara yerleştiği, birbirlerinin manzarasını ve hava akışını kesmeyecek şekilde konumlandırıldığı 41 adet rezidanstan oluşuyor. Yapıların cephe tasarımında tercih edilen Guardian SunGuard® SN 70/41 kaplamalı cam ile sağlanan kriterler, mükemmel güneş kontrolünün yanı sıra doğal bir renk ve dikkat çekici bir performans sağlıyor.

Dört farklı tipteki blok yapısı ile farklı kullanıcılara farklı mekansal düzenlemelerin sunulduğu Barbaros Reserve by Kempinski projesinin cephe tasarımında Guardian Glass ürünleri tercih edildi. Her bloktaki gerek dubleks gerek simpleks dairelerde yer alan özelleşmiş teras alanları sayesinde, kullanıcıların güneş, manzara, doğal hava akımı gibi imkanlardan engelsiz bir şekilde ve adilce yararlandırıldığı projede, sürdürülebilirlik, enerji verimliliği ve çevre dostu yaklaşım Suyabatmaz Demirel Architects’in önceliği olmuş.

Muhteşem deniz manzarasının içerisinde kaybolan ve kullanıcılarına maksimum şeffaflık sunan cepheleri sayesinde kullanıcılara yüksek bir cazibenin sunulduğu projede, 16 ayrı blok yarı şeffaf bir kabuğun arkasında yer alıyor. Bu kabuğun şeffaflığı, arkasında barındırdığı mekanın fonksiyonuna göre değişiklik gösterirken hem iç alanlarda hem de teras alanlarında yumuşak ve cazip gölgeler oluşturuyor. Tercih edilen Guardian SunGuard® SN 70/41 kaplamalı cam ile güneş ışınlarının olumsuz etkisinden korunarak doğal aydınlanma sağlanıyor.

Özellikle enerji tasarrufu ve güneş kontrolünün hedeflendiği yapılar için ideal olan bu cam tipi, çok amaçlı kaplamasıyla yapay ışık için ihtiyacı en aza indirirken, aynı zamanda üstün ısıl yalıtımla birleştirilmiş mükemmel bir güneş kontrolü de sunuyor. Daha yüksek güvenlik ve konfor için lamine ve akustik lamine cam olarak mevcut bulunabilen bu ürün, sürdürülebilirlik ve well-being hedeflerinin gerçekleştirilmesinde önemli bir katkı sağlıyor.

TOYOTA DÜŞÜK EMİSYON REKORU KIRAN HİBRİTLERİYLE AUTOSHOW 2021’DE

Toyota, “Herkes için bir Toyota Hybrid var” temasıyla dört yıl aradan sonra dijital olarak düzenlenen Autoshow 2021 Mobility Fuarı’ndaki yerini alırken, dikkat çeken mobilite ürünlerini de beğenilere sundu.  Fuarda Yaris, Corolla HB, C-HR, Corolla Sedan, RAV4 ve Camry olmak üzere farklı segmentlere ait 6 hibrit model sergileyen Toyota, hafif ticari segmente efsanevi pick-up Hilux ve hem iş performansı hem de binek otomobil konforuyla beğeni toplayan Proace City ile de dijital fuarda göz doldurdu. Toyota ayrıca Toyota Gazoo Racing dijital standında şampiyon otomobil GR Yaris’i de tanıttı.

 “Hibritler ile en düşük ortalama emisyon Toyota’da”

Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış A.Ş. CEO’su Ali Haydar Bozkurt, dijital stanttan ziyaretçiler için yaptığı konuşmada; Autoshow’un teması olan “Mobilite’nin” Toyota’nın gelecek vizyonunu göstermesi açısından ideal bir ortam sunduğunu belirterek “Markamız artık yalnızca bir otomobil markası değil, herkesin özgürce hareket ettiği bir dünyayı gerçekleştirmek isteyen bir “Mobilite” şirketine dönüşüyor. Mobilite stantımızda otonom elektrikli araçlardan insansı robotlara kadar birçok prototip ürünümüzle fuardaki yerimizi alıyoruz. Toyota olarak ayrıca hibrit teknolojisiyle donatılmış tüm modellerimizi ve hafif ticari segmentteki araçlarımızı da sergiliyoruz” dedi.

Toyota’nın menzil kaygısı yaşatmayan hibrit otomobillerinin özellikle şehir içi kullanımlarda da birçok avantaj sağladığına işaret eden Bozkurt, “Tüm dünyada çevre ve iklim değişikliği konuları artık gündemin ilk sıralarında yer alıyor. Avrupa başta olmak üzere tüm dünya doğa dostu otomobiller konusunda ciddi kararlar alıyor. 50 yıla yakın bir süredir bu konuda çalışmalarını sürdüren Toyota, bugün gelinen noktada her binek modelinin bir hibrit versiyonunu üreterek bu teknolojide hep bir adım önde yer aldı. Toyota, hibrit araçları sayesinde Avrupa’da ana akım üreticiler arasında en düşük ortalama emisyon ile ilk sırada yer alıyor. Verilere göre Toyota, 2020 satışlarına göre Avrupa’da 94 g/km CO2 emisyon değeriyle öne çıkıyor. Autoshow’da stantımızı ziyaret edecekler, ürün gamımızı görüp hibritlerin ne kadar avantajlı olduğuna tanıklık edecekler” şeklinde konuştu.

Hibrit teknolojisiyle ilgili çalışmalara en düşük CO2 emisyon oranına sahip marka olarak devam ettiklerini de kaydeden Bozkurt şunları söyledi:

“Avrupa’da düşük emisyonlu araç satışlarımızın yüksek olması sayesinde ana üreticiler arasında en düşük emisyona sahip marka olmayı sürdürüyoruz. Toyota’nın Avrupa’da sattığı üç araçtan ikisinin hibrit olması sayesinde bu araçların ortalama emisyonu şimdiden 95 g/km seviyelerinde etkileyici oranlara ulaştı. Toyota da tabii ki elektrikli araçlara geçecek. Dizelden ilk vazgeçen marka olarak elektrikli araçları da kesinlikle destekliyoruz. Hibritler de zaten elektrikli araçların bir türevi. Tam elektrikli araçlar için ülkenin altyapısının yeterli olması lazım. Hibrit için altyapı gibi bir sorun yok. Türkiye ve dünya için elektrikli otomobillere geçiş döneminde en rasyonel çözümü hibrit araçlar olarak görüyoruz. Sadece elektrikle çalışan araçların sisteme entegrasyonun zor olduğu günümüzde, Avrupa başta olmak üzere refah seviyesi yüksek ülkeler de konvansiyonel motor ve elektrik motorunun birlikte kullanıldığı hibrit araçlara yöneliyor.”Toyota Hibritler Ziyaretçileriyle Buluşuyor

“Herkes için bir Toyota Hybrid var” mottosuyla Autoshow 2021 Mobility Fuarı’nda yerini alan Toyota, her segmentteki hibrit modellerini beğenilere sunuyor. Ziyaretçilerin tüm sorularının cevaplarını bulacağı dijital stantta modellerin yanında ayrıca mobilite araçları ve Toyota Gazoo Racing bölümleri de bulunuyor.

Heyecan Verici Otomobil “Yaris 1.5 Hybrid”

Fuarda sergilenen ve Toyota’nın yenilikçi aracının dördüncü jenerasyonunu temsil eden Yaris 1.5 Hybrid özel olarak Avrupa için tasarlandı ve geliştirildi. Dikkat çekici tasarımıyla beğeni toplayan Yeni Yaris daha verimli, daha dinamik ve daha çekici özelliklerinin yanında keyifli bir sürüş deneyimi vadediyor. Yeni 1.5 litre benzinli motoru ve geliştirilmiş 4. Nesil Hibrit Sistem ile Yeni Yaris, performans ve üstün yakıt tasarrufunu bir araya getiriyor.

RAV4 Hybrid “Verimlilik Lideri”

Fuar ziyaretçileri, 1994 yılında ilk kez tanıtıldığında otomotiv dünyasında yeni bir dönem başlatan ve SUV segmentine adını veren RAV4’ün evrimine tanıklık edecek. Yeni geliştirilen 2.5 litre hibrit motor, yüzde 41 termal verimlilikle dünya çapında lider bir değere sahip tamamen yeni 5. Nesil RAV4 Hybrid düşük ağırlık merkezi ve yüksek gövde dayanımıyla üstün yol tutuş ve sürüş konforu sağlıyor. 222 HP güç üreten hibrit motor ve sadece 4.5 lt/100 km tüketime sahip olan model; yeni elektrikli AWD-i sistemi ile daha iyi yakıt ekonomisi, daha sessiz sürüş ve daha iyi çekiş sağlıyor.

Göz Alıcı Crossover “C-HR 1.8 Hybrid” 

Türkiye’de üretilen ve dünyanın 100’den fazla ülkesine ihraç edilen Toyota C-HR, 1.8 Hybrid coupe tarzı çizgileriyle birlikte segmentinde dikkat çeken bir model. Sessiz sürüş keyfi, yakıt tasarrfu, düşük emisyon ve kendi kendini şarj eden motor Toyota C-HR Hybrid ‘i benzersiz kılıyor. Eşsiz Crossover tasarımıyla C-HR 1.8 Hybrid, TNGA mimarisiyle birlikte en yüksek standartlara sahip aktif ve pasif güvenlik özelliklerini de sunuyor.

Teknoloji ve Kalite Bir Arada “Corolla 1.8 Hybrid”

50 milyon adetten fazla satışıyla dünyanın en çok satan otomobili unvanını elinde bulunduran Corolla’nın hibrit versiyonu Corolla 1.8 Hyrid; yalnızca kabinindeki araç içi teknolojik özellikleri ile değil, kalite algısıyla da öne çıkıyor. Ülkemizde üretilen Corolla 1.8 Hyrid’in dış tasarımı, Toyota’nın yeni sedanına daha prestijli bir görünüm vermek istemesiyle oluşturuldu. Sessiz, verimli ve güçlü bir hibrit teknolojisine sahip olan model, 1.8 litrelik hibrit ve benzinli motorun uyumuyla yüksek verimlilik ve performans sunuyor.

Camry Hybrid “Prestijli ve Güçlü”

İlk kez 1982 yılında tanıtılan Toyota’nın E segmentindeki prestijli modeli Camry Hybrid, yenilenerek daha dinamik bir tasarıma sahip oldu ve yeni teknolojilerle donatıldı. Camry Hybrid, güçlü 2.5 litrelik motorunu kendi kendini şarj eden hibrit elektrikli sistemle birleştirerek 218 HP güç üretiyor ve segmentinde eşsiz bir seçenek olarak öne çıkıyor. Tasarımı, konforu, güvenliği ve hibrit teknolojisiyle güçlü bir konumda olan Camry Hybrid, eğlenceli sürüş karakterini ortaya koyarken aynı zamanda üstün üretim kalitesi ve güvenlik sistemleriyle farkını ortaya koyuyor.

Hilux “Hem Arazide Hem Şehirde Efsane”

İlk kez tanıtıldığı 1968’den bu yana en çok tercih edilen pick-up unvanına sahip olan Hilux, her geçen nesil evrimleşerek efsane kimliğini sürdürmeye devam ediyor. Hilux; her türlü arazi koşullarının yanı sıra SUV görünümü, konforu ve donanım özellikleriyle de aynı zamanda bir şehir aracı. Yenilmez ve durdurulamaz kimliği ile kendini kanıtlayan ve çok tercih edilen bir pick-up olan Hilux, 2.4 litrelik motoruyla çok yönlü kullanım imkanı ve farklı beklentileri karşılayabilen özelliklere sahip.

Binek Konforu Sunan Ticari “PROACE CITY”

Autoshow 2021’de Toyota’nın hafif ticari aracı PROACE CITY’de yerini alıyor. Tüm versiyonları rakipleriyle karşılaştırıldığında donanımsal olarak dolu olan PROACE CITY, sadece iş amaçlı değil; binek otomobil konforu özelliklerini de taşıyan bir deneyim sunuyor. 4 versiyondan Flame X-Pack ve Passion X-Pack versiyonlarında panoramik cam tavan standart olarak bulunuyor.

Yılın son çeyreğinde PROACE CITY Cargo modelinin de ürün gamına dahil olmasıyla Toyota “Toyota Professional” çatısı altında ticari araç müşterilerinin hayatlarını kolaylaştıracak ayrıcalıklar sunmaya da devam edecek.

“GR Yaris” TOYOTA GAZOO RACING Stantında

Autoshow fuarında, Toyota’nın son dönemde ürettiği sıra dışı modellerden biri olan GR Yaris de markanın yarış takımı TOYOTA GAZOO Racing’in stantında sergileniyor. Dünya Ralli Şampiyonası’ndaki deneyimle geliştirilen GR Yaris, hem tasarımı hem de performansıyla büyük ses getirmiş durumda. 2015 yılında “daha iyi ve daha eğlenceli otomobiller üretme hedefiyle” yola çıkan Toyota GAZOO Racing tüm motorsporları aktivitelerinde kendini birçok kez kanıtladı. Toyota, motorsporlarını yol otomobilleri için bir geliştirme laboratuvarı olarak değerlendirmeye devam ederken yeni teknolojileri keşfetmek ve yarışlardaki sıra dışı şartlara bakarak yeni çözümler üretmeyi de sürdürüyor.

Total Turkey Pazarlama, endüstriyel yağlar segmentinde Nero Endüstriyel ile iş birliği yaptı

Türkiye’de 30 yılı aşkın süredir madeni yağ üretimi ve pazarlaması konusunda faaliyet gösteren Total Turkey Pazarlama, 2016 yılından bu yana özel endüstriyel yağlar alanında faaliyet gösteren Nero Petrol Ürünleri Endüstriyel İç ve Dış Ticaret Sanayi ile Adana, Mersin ve Osmaniye illerini kapsayan bir distribütörlük anlaşması imzalayarak endüstriyel yağlar segmentinde satış ağını güçlendirmeye devam ediyor.

Nero Endüstriyel, 2016 yılından beri yüksek performanslı özel yağlar ve gresler alanında faaliyet gösteriyor. 2020 yılında faaliyet gösterdiği alanlara toz boyayı ekleyerek kimya tecrübesini boya sektöründe de göstermeye başladı. Nero Endüstriyel, endüstriyel yağlar alanında sahip olduğu tecrübeyi, son teknoloji ve yüksek performanslı TotalEnergies ürün serisi ile birleştirerek sunacağı danışmanlık ve teknik servis desteği ile birlikte müşterilerinin çözüm ortağı olmayı hedefliyor.

Total Turkey Pazarlama Genel Müdürü Emre Şanda konuyla ilgili, “Endüstriyel yağlar alanındaki uzmanlığımız, farklı endüstriyel segmentlerin ihtiyaçlarına yönelik özel olarak geliştirilen güçlü ürün gamından kaynaklanıyor. Son teknoloji ve yüksek performanslı ürünlerimiz ile ekipman performansını ve dolayısıyla süreç ve operasyon verimliliğini artırıyoruz. Aynı zamanda müşterilerimize ANAC Indus Yağ Analiz Sistemi gibi gelişmiş teknik servisler sunuyoruz. Yeni iş birlikleriyle güçlendirdiğimiz hizmet ağımız sayesinde daha fazla müşteriye endüstriyel çözümler sağlayarak endüstriyel pazardaki konumumuzu güçlendirmeye devam ediyoruz” dedi.

MICRO FOCUS BİLİŞİM 500’DE YENİDEN ZİRVEDE

Global yazılım devi Micro Focus, 2020 yılı sonuçlarının açıklandığı “Bilişim 500” araştırmasında yazılım sektöründe “İş Uygulamaları” kategorisinde bir kez daha lider olarak açıklandı. “Bilişim 500” ödül töreninde yazılım sektörü ‘İş Uygulamaları’ birincisi ödülünü alan Micro Focus, zirvedeki yerini korumayı başardı.

Dünya genelinde 50 ülkede 18 bin çalışanı bulunan, 40 binden fazla müşteriye hizmet sunan global yazılım devi Micro Focus, bu yıl 22’nci kez açıklanan Bilişim 500 listesinde ‘İş Uygulamaları’ yazılımı kategorisinde bir kez daha lider olarak açıklandı. Şirketlerin dijital dönüşümüne odaklı şekilde Kurumsal DevOps, Hibrit IT Yönetimi, Öngörüye Dayalı Analitikler, Güvenlik, Risk & Yönetişim alanlarındaki yazılımlarıyla kritik destek ve çözümleri sunan şirket, Türkiye’de dijital dönüşüm projelerinin en büyük iş ortağı konumunda bulunuyor. Micro Focus, 2020 yılında da pandemiye rağmen bu başarısını sürdürdü ve bu sayede Bilişim 500’de bir kez daha lider olarak yer aldı.

BTHaber tarafından gerçekleştirilen ve Türkiye’deki ilk 500 bilişim şirketini açıklayan araştırmanın sonuçları, 8 Eylül Çarşamba günü fijital (fiziksel ve dijital) olarak gerçekleştirildi. T.C. Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Politikaları Kurul Üyesi Dr. Hakan Yurdakul, T.C Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır, T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Bakan Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan, T.C. Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Dr. Ali Taha Koç ve KoçSistem Genel Müdürü Mehmet Ali Akarca’nın konuşmaları ile yer aldığı etkinlik ödül töreniyle devam etti..

TÜRKİYE’DE LİDER

Micro Focus, 2020’de ulaştığı 108 milyon 213 bin TL ciroyla çokuluslu şirketler arasında en büyük bilişim şirketleri sıralamasında yer aldı. Çokuluslu bilişim şirketleri arasında yapılan pek çok sıralamada ilk 10 içinde yer alan Micro Focus, Türkiye’deki en büyük 6’ncı yazılım şirketi, en büyük 9’uncu hizmet şirketi, en büyük 5’inci kurulum bakım destek hizmeti şirketi, veri ambarı ve iş zekası yazılımında ise 6’ncı büyük çokuluslu şirket olarak listede yer aldı.

Şirketlerin mevcut BT altyapılarını dijital altyapılarla birlikte kullanmaya olanak tanıyan çevik projeleriyle pandemi etkisi altında geçen 2020 yılında da iderliğini koruyan Micro Focus, portföyünde yer alan DevOps, IT operasyonları, bulut, güvenlik, bilgi yönetimi ve açık kaynak çözümleriyle dijital dönüşümün Türkiye’deki lider yürütücüsü konumunda.

“HEDEFLERİN ÜZERİNDE BÜYÜDÜK”

Bilişim 500’de korumayı başardıkları liderliğe dair konuşan Micro Focus Türkiye ve Yunanistan Genel Müdürü Deniz Kırca, “Dünyanın en büyük yazılım şirketlerinden Micro Focus, 2020 yılını hedeflerinin üzerinde bir büyümeyle kapatıyor. COVID-19 pandemisinin damgasını vurduğu yılda, dijital dönüşüm ve bilişim teknolojileri ön plana çıktı. Teknolojiye hiç olmadığı kadar ihtiyaç duyduğumuz bir dönemde Micro Focus olarak sektörlerin ve şirketlerin kritik dijital dönüşümüne yardımcı olmaktan dolayı gurur duyduk. Müşterilerimizin BT altyapılarını dijital dönüşümle sadeleştirmek, karşılaştıkları zorlukların üstesinden gelmelerine destek olmak, oluşan yeni fırsatları yakalamalarını sağlamak bizim en önemli misyonumuz. Yenilikçi teknoloji ve çözümlerimizi müşterilerimizin bulundukları alanda hızlanmaları, işlerini geleceğe taşımaları için onlara sunduk. Ayrıca Atar Labs satın alması ve Micro Focus Virtual Realize Tour da 2020 yılında en önemli başarılarımız arasında yer aldı. Yazılım ve hizmette pek çok kategoride Bilişim 500 sıralamalarında olmaktan dolayı mutluyuz. Ekibimle gurur duyuyorum” dedi.

TEKSTİLİN GİRİŞİMCİLİK PLATFORMU BAŞVURULARI BEKLİYOR

Tekstil ve konfeksiyon sektörünün girişimcilik platformu “TechXtile Start-Up Challenge” bu yıl yeniliklerle üçüncü kez start alıyor. Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği’nin (UTİB) sektörde inovasyon kültürünü oluşturmak ve yeni girişimleri sektöre kazandırmak amacıyla başlattığı proje kapsamında girişimciler ve girişimci adayları 13 Eylül 2021 tarihinden itibaren projeleri ile başvuru yapabilecekler. Girişimcilerin son başvuru tarihi ise 24 Ekim olarak belirlendi.

Ülkemizin birçok yeteneği ve hazine sayılabilecek zihni barındırdığına inandıklarını belirten UTİB Başkanı Pınar Taşdelen Engin, “Amacımız tekstil ve hazır giyim alanındaki katma değer yaratabilecek fikirleri desteklemek. Girişimlerin potansiyel müşterilere ulaşabilmesinin önünü açmak.  Teknoloji ve metotların üretime dahil edilmesi, yenilikçi ürünler tasarlanması, üniversite-sanayi iş birliğinin güçlendirilmesi ve tekstil alanında ihracatta katma değerin artırılmasını desteklemek” dedi TechXtile Start-Up Challenge’a 18 yaşını doldurmuş herkesin başvurabilmesini mümkün kıldıklarını kaydeden Engin. “Vereceğimiz eğitimlerle kendisini geliştirmek isteyen, projesini melek yatırımcılar ve Start-Up geliştiricileri ile buluşturmayı amaçlayan ve geleceğini planlama hedefi olan tüm girişimcilerimizi bekliyoruz” diye konuştu.

AR-GE PROJE PAZARI, GİRİŞİMCİLİK PLATFORMUNA DÖNÜŞTÜ

UTİB tarafından tekstil sektöründe 2009 yılında başlatılan ve 10 yıl boyunca 251 projenin iş birliğine dönüşmesine yol açan Ar-Ge Proje Pazarı, 2019 yılında TechXtile Start-Up Challenge adını aldı. Bu süreci “Bursa’da tekstil ve hazır giyim sektörüne yönelik bir girişimcilik ekosistemi oluşturmayı hedefledik” diye açıklayan UTİB Başkanı Pınar Taşdelen Engin, “2019 ve 2020 yılında TechXtile Start-Up Challenge adıyla sürdürdüğümüz programımız, Türkiye’nin tekstil sektörü odağındaki en önemli girişimcilik yarışması oldu. Pandemiye rağmen geçen yıl rekor bir artışla 174 projenin yarıştığı programımıza, kadın girişimcilerimizin yoğun katılım göstermesi ile de dikkat çekti.

Sürekli yaşayan bir girişimcilik platformu haline gelen programımızı daha etkili kılmak için bu yıl yeni ve büyük bir adım daha attık. Mart ayında gerçekleştirdiğimiz çalıştay sonucunda; 2021 yılında girişimcilik ile ilgili tüm faaliyetleri tek çatı altında toplayan bir girişimcilik platformuna dönüşümü sağladık. Paydaşlarımız Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO), Uludağ Hazır Giyim ve Konfeksiyon ihracatçıları Birliği (UHKİB), Bursa Eskişehir Bilecik Kalkınma Ajansı (BEBKA) ve Bursa Teknoloji Koordinasyon ve Arge Merkezi (BUTEKOM) işbirliğiyle yıl boyu sürecek ve birden fazla etkinliği bünyesinde barındıracak ‘TechXtile Platform’ ile hem bireysel girişimcilerin hem de firmaların girişimcilik yönlerini ön plana çıkarmayı hedefliyoruz. Girişimci adaylarının projelerinin yarıştığı ‘Start-Up Challenge’ın yanı sıra, firmaların inovatif çalışmalarını diğer paydaşlar nezdinde sergileyeceği ve yarışacağı ‘İnovasyon Ligi’, Ekosistemi geliştiren ve ilham veren ‘Akıl-Fikir Buluşmaları’, kıymetli eğitimleri içeren ‘Akademi’ son alarak da finalistlerin üyeliğiyle sürekli desteklendiği ‘Members Club’ ile kesintisiz yaşayan, tekstil düzeyinde sürekli özelleşmiş bir girişimcilik platformu haline getirdik” diye konuştu.

AR-GE’YE YATIRIM İHRACAT BİRİM FİYATINI 8 DOLARA ÇIKARDI

Ar-Ge ve İnovasyonun yüksek katma değeri beraberinde getirdiğini belirten UTİB Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin, “Doğrudan ve dolaylı olarak 2 milyonu aşkın kişiye istihdam sağlayan sektörümüz, ev tekstilinde dünyanın dördüncü, tekstilde ise Avrupa’nın üçüncü büyük ihracatçısı konumunda. Üretimde de Avrupa lideriyiz. Her yıl 15 milyonun üzerinde bir dış ticaret fazlası veren örnek ve başta gelen sektörlerden bir tanesiyiz. Kilogram başına ihracat birim fiyatını baktığımızda ise  Türkiye ortalaması 1.12 dolar, yine ülke geneli tekstil sektörü 3,Start-Up Challenge 2021 ödülleri; girişimleri henüz fikir aşamasında olan projelerin yarışacağı Fikir Aşaması Girişimci Kategorisi (Level Up), fikir aşamasını geçmiş, ticarileşme ve ölçeklenme potansiyeline sahip ürün veya hizmeti geliştirmiş girişimcilerin yarışacağı Hizmet Geliştirmiş Girişimci Kategorisi (Scale Up) ve Kadın Girişimci Özel Ödülü olmak üzere üç kategoride verilecek. Finale kalan tüm girişimcilerin 1 yıl süresince Ventures & Mentors League CEO’su Ufuk ​Batum’un vereceği profesyonel mentorluk desteğinden faydalanabileceği programda, diğer ödüller ise şöyle sıralanıyor:

 Level Up Ödülleri :

Dereceye Giren İlk 3 Girişimciye;

-Bursa Teknik Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi Online Eğitim ve Mentorluk Desteği

-Orbis Vista’dan Patent Başvuru Desteği

-Yatırım ağları ile networking ve yatırımcılara pitching yapma imkânı

-Yeni şirket kurma ödülü ile yeni kurulan şirketin 1 yıllık muhasebe desteğinin sağlanması ve bir yıllık ofis kira giderinin karşılanması*

*Ofis kira desteğinin azami sınırı net asgari ücret tutarındadır. Şirketin home-office kullanması durumunda bu tutarın 1/3’ü ödenecektir.

-TÜBİTAK 1512 Bireysel Genç Girişim Programı dâhilinde girişimci ekiplerin hibe desteği almaları için seçilecek 3 katılımcıya, Bursa Uludağ Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi’nin eğitim ve mentorluk hizmeti BİGG ULUKOZA hızlandırma programına katılım imkânı*

*Bu ödüller girişimci, akademisyen veya ekibin şartlarının uygun ve yeterli olması koşuluyla verilecektir.

-PEN Yazılım Ödülleri:

-Finalistlere Tekstil Sanayici ve Yatırımcılarına Projelerini Sunma İmkanı

Scale Up Ödülleri :

Kategori Birincisi Özel Ödülü: Birinci olan proje sahibine, iş dünyası ve potansiyel yatırımcıların takip ettiği ulusal mecralarda görünürlük imkanı sağlayacak medya iletişim paketi.

Dereceye Giren İlk 3 Girişimciye;

-Bursa Teknik Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi Online Eğitim ve Mentorluk Desteği

-Orbis Vista’dan Patent Başvuru Desteği

-Yatırım ağları ile networking ve yatırımcılara pitching yapma imkânı

-Girişimcilere Bursa Tekstil Sanayici ve Yatırımcılarına Projelerini Sunma İmkânı

-Şirketin 1 Yıllık Muhasebe Desteğinin Sağlanması ve bir yıllık ofis kira giderinin karşılanması

-TÜBİTAK 1512 Bireysel Genç Girişim Programı dâhilinde girişimci ekiplerin hibe desteği almaları için seçilecek 3 katılımcıya, Bursa Uludağ Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi’nin eğitim ve mentorluk hizmeti BİGG ULUKOZA hızlandırma programına katılım imkânı*

*Bu ödüller girişimci, akademisyen veya ekibin şartlarının uygun ve yeterli olması koşuluyla verilecektir.

-PEN Yazılım Cloud Ödülleri

-Finalistlere Tekstil Sanayici ve Yatırımcılarına Projelerini Sunma İmkanı

Kadın Girişimci Özel Ödülleri:

-Yeni şirket kurma ödülü ile şirketin 1 yıllık muhasebe desteğinin sağlanması ve bir yıllık ofis kira giderinin karşılanması

-ARYA Kadın Girişimci Platformu’na 1 Yıllık Üyelik

-İş Atölyeleri’ne Öncelikli Davet

-Yılda Bir Kere Düzenlenen Arya Shopping Fest’e Davet

-Mentor Check-Up Programına Katılım İmkanı

-Shopping Fest Öncelikli & Ücretsiz Stant Açma

-Sözü Olan Kadınlar Söyleşi Serisine Katılım İmkanı

-Dönüştüren Kadınlar Ödül Gecesine İndirimli Katılım İmkanı

-Girişimci Gelişim Eğitimleri

Program Takvimi:

13 Eylül 2021:            Başvuruların Başlaması

24 Ekim 2021:            Proje Son Teslim Tarihi

27-28 Ekim 2021:      Tüm Katılımcılar İçin Genel Girişimcilik Eğitimi

30-31 Ekim 2021:      Tüm Katılımcılar İçin Genel Girişimcilik Eğitimi

25 Kasım 2021:          Ön Elemeyi Geçen Projelerin Web Sitesinden Duyurulması

11 Kasım 2021:          Ön Elemeyi Geçen Girişimciler İçin Pitching Eğitimi

20 Kasım 2021:          Değerlendirme Kurulu Tarafından Yarı Final Projelerinin Belirlenmesi

21 Kasım 2021:          Finale Kalan Projeler İçin Devam Eden Mentorluk Süreci

3 Aralık 2021:            Advanced Pitching Öncesi Sunum Geliştirme Eğitimi

8-9 Aralık 2021:         Advanced Pitching ve Ödül Töreni Haftası

İnovatif teknolojileriyle öne çıkan Hilti paydaş iletişiminde de farklılaşıyor

İleri teknolojisi ve inovasyon çalışmaları ile kurulduğu günden bu yana inşaat sektörüne yüksek katma değerli çözümler sunan Hilti, sahip olduğu bütüncül ve yenilikçi bakış açısıyla sektörün gelişimine öncülük etmeyi amaçlıyor. Müşterilerinin ve çalışanlarının yanı sıra üniversiteler ve sivil toplum kuruluşlarıyla da sürdürülebilir bir bağ kurmayı çok önemsediklerini belirten Hilti Türkiye İstanbul ve Akdeniz Satış Direktörü Can Dalaman, çalışma kültürlerini bu kapsamda güncellediklerini açıkladı.

İnşaat sektöründe yeni nesil hizmet anlayışı ve üstün performansa sahip teknolojik ürünleriyle faaliyet gösteren Hilti, geleceği referans alan yaklaşımıyla sektöre yüksek katma değer sunuyor. Gelişen dünyanın değişen dinamikleri karşısında bakış açılarını ve çalışma kültürlerini de güncellediklerini dile getiren Hilti Türkiye İstanbul ve Akdeniz Satış Direktörü Can Dalaman, “Hilti’nin merkezinde her zaman insan yer alıyor. Bu bakış açımız ve hayata geçirdiğimiz projelerle çağımızın çalışma anlayışına yeni bir kimya ve özgün bir perspektif kazandırıyoruz. Çalışanlarımızla sürekli etkileşimde olduğumuz, geleceğin karar vericileri olarak gördüğümüz öğrencilerle güçlü bir bağ kurduğumuz, ortak sorunlar için sivil toplum kuruluşları ve üniversitelerle beraber hareket ettiğimiz organizasyon yapımızla tüm sektörün gelişimine öncülük etmeyi hedefliyoruz.” dedi.

“İş Ortaklığı” modeliyle müşterilerinin çözüm ortağı olmak istiyor

Müşterileriyle daha fazla etkileşim halinde olmak için “İş Ortaklığı” modelini hayata geçireceklerini söyleyen Can Dalaman, sözlerini şöyle sürdürdü; “Bu modelde servis ve yazılım danışmanlarımız, müşterilerimizi ofis, şantiye ve üretim alanlarında ziyaret edip müşteriye özel analizler yapıyor ve onların yaşadıkları zorlukları belirleyip çözüm önerileri ile potansiyel tasarruflarını sunuyor. Örneğin, sarf yönetiminde zorluklar yaşayan bir müşterimize sarfların yönetimini sağlamak, zaman ve paradan tasarruf ettirmek için “Sarf Dolabı” önerirken, “El Aleti Parkı Yönetimi” ile müşterimizin şantiyedeki el aleti optimizasyonunu sağlıyoruz, ek olarak kısa dönem el aleti kiralama hizmeti de veriyoruz. İleri İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimleri, Mühendislik Eğitimleri, ON!Track ile varlık yönetimi ve diğer hizmetlerimizi birleştirerek müşterimizin tüm ihtiyaçlarına karşılık veren “İş Ortağı” olmak istiyoruz.”

STK’lar, yerel yönetimler ve üniversitelerle dirsek teması içinde çalışıyor

Faaliyetlerinde bütüncül bir perspektif belirlediklerini söyleyen Dalaman;“Hilti Türkiye olarak inovatif ürünlerimizin yanı sıra sivil toplum kuruluşları, yerel yönetimler ve üniversitelerle de iş birlikleri gerçekleştiriyoruz. Ülkemizin bir gerçeği olan depremler konusunda bugüne kadar Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın (AFAD) koordinasyonu ile yürütülen yeni deprem yönetmeliği çalışmasına kendi alanımızla ilgili katkı sağladık.Mevcut yapıların incelenmesi için yerel yönetimlerle ve düşük dayanımlı betonların güçlendirilmesi projelerinde İTÜ ile iş birliği gerçekleştiriyoruz. Kaliteli bina inşasına katkı sağlamak için özellikle deprem ve kentsel dönüşüm konusunda sivil toplum kuruluşları ve kamu kurumları ile ortak çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz. Bunun yanı sıra çalışanlarımızın doğum günlerinde onlar adına her sene farklı bir sivil toplum örgütüne bağış yaparak sosyal sorumluluk anlayışımızın şirket kültürünün bir parçası olmasını amaçlıyoruz. Koruncuk Vakfı, Kanserli Çocuklara Umut Vakfı (KAÇUV) gibi vakıflarla iş birlikleri gerçekleştiriyoruz. Pandeminin etkisiyle zorunlu olarak ara verdiğimiz vakıf etkinliklerine önümüzdeki günlerde gönüllü ekibimizle katılmaya kaldığımız yerden devam edeceğiz” dedi.

Çalışanlarının gelişimlerini destekliyor, katılımcı ve eşit bir ekosistem hedefliyor

Çalışanlarının hem kişisel hem de kariyer gelişimlerini son derece önemsediklerinin altını çizen Dalaman, “Mevcut çalışanlarımızın kariyerlerini güçlendirmek ve bünyemize yeni yetenekler kazandırmak üzerine çalışıyoruz. Bu kapsamda ‘Yetenek Yönetimi’ alanında özellikle ‘Performans Yönetimi’ ve ‘Stratejik İnsan Gücü Yönetimi’ proseslerini uyguluyoruz. Hilti Türkiye’deki yetenekli çalışanlarımızın Ortadoğu, Türkiye ve Afrika’dan oluşan META Bölgesi içindeki diğer Hilti organizasyonlarına atamalarını yapıyoruz. Bu çalışmamız ile Hilti Türkiye’nin Hilti global için bir yetenek havuzu haline gelmesini hedefliyoruz. ‘Kariyer köprülerinizi Hilti ile sağlamlaştırın’ adını verdiğimiz mentorluk programımızda kadın öğrencilerimizle Hilti yöneticilerimizi bir araya getiriyoruz. Mentorluk programı kapsamında genç öğrencilerimizle iş hayatına hazırlanmaları ve farkındalıklarını geliştirmeleri hedefiyle ileride neler yapmak istedikleri üzerine konuşuyoruz. Satış, pazarlama ve mühendislik departmanlarımızda başlattığımız “Kadın stajyer” programımız ile hem şirketimizdeki yeni mezun genç kadın sayısını artırmayı hem de kadınların iş gücüne daha fazla katılmalarını amaçlıyoruz. Çünkü Hilti’de eşitliği önemsiyoruz. Sektörümüzde kadın istihdam sayısı oldukça düşük olduğu için de özellikle kadın konusuna vurgu yapıyoruz. Ayrıca, her ticari işletmenin çeşitliliği sağladığı, eşitlikçi yaklaşım ve dahil etme kültürünü benimsediği noktada, bu işletmelerin finansal sonuçlarının da daha iyiye gittiğini biliyoruz. Dolayısıyla kadın çalışan sayımızı arttırmak her daim gündem başlıklarımız içinde yer alıyor.” diye konuştu.

TZOB Genel Başkanı Bayraktar“Kuraklık ve yangın gibi felaketler arıcılığa büyük zarar vermiştir”

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, bu yıl art arda yaşanan felaketlerin balın ekonomiye katkısında azalmaya ve rekolte düşüşüne neden olduğunu belirterek, “Arı yetiştiricilerimiz bu yıl doğal afet ve yangınlar nedeniyle çok kötü bir dönem geçirdi. Üreticilerimizin bu durumdan en az zararla çıkmalarını ve geleceğe umutla bakabilmelerini sağlamak için taleplerinin karşılanması gerekmektedir” dedi.

TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, arıcılık konusunda açıklama yaptı. Ülkemizde kırsal geliri destekleyici bir faaliyet olarak yapılan arıcılığın aynı zamanda tarım ve ormancılıkla ilgili faaliyetleri tamamlayıcı bir etkiye de sahip olduğunu belirten Bayraktar, “Ülkemiz arıcılık için çok zengin bitki örtüsüne sahiptir. Dünya genelinde bilinen 27 bal arısının 6 alt türünün Anadolu’da bulunmasından dolayı ülkemiz çok önemli bir gen merkezidir. Türkiye 9 ay arıcılık üretim faaliyetlerinin yapılabildiği bir ülkedir” dedi.

“Dünya’nın en fazla bal üreten ikinci ülkesi Türkiye’dir”

“Dünya Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) verilerine göre dünyada 1 milyon 721 bin 288 ton bal üretilmiştir” bilgisini paylaşan Bayraktar, “Üretimde ilk sırayı Çin almakta olup dünya üretiminin yüzde 25’ini gerçekleştirmektedir. Bu ülkeyi yüzde 6,4’lük oranla ülkemiz izlemektedir” diyerek açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Dünyada 2020 yılında 2,1 milyar dolarlık bal ihracatı yapılmıştır. İhracatta yüzde 15,3’lük oranla ilk sırayı Yeni Zelanda alırken, yüzde 11,9’luk oranla Çin ikinci, yüzde 7,7’lik oranla da Arjantin üçüncü sırada yer almaktadır. Ülkemiz dünya bal üretiminde ikinci sırada olmasına rağmen ihracatta yüzde 1,2’lik oranla 19’uncu sıradadır.

Türkiye’de 2020 yılında 4,6 milyar lirası bal, 108 milyon lirası ise balmumu olmak üzere toplamda 4,7 milyar liralık üretim değeri oluşmuştur. Aynı yıl gerçekleşen 108,6 milyar liralık toplam tarımsal üretim içinde arı ürünleri yüzde 4,37 pay almıştır.

TÜİK verilerine göre 2020 yılında ülkemizde 81 ilde 82 bin 862 adet arıcılık işletmesi faaliyet göstermektedir. En fazla işletmeye sahip olan Muğla’yı, Sivas ve Ordu illeri takip etmektedir.”

“Kuraklık ve yangın gibi felaketler arıcılığa büyük zarar vermiştir”

Türkiye’de 2020 yılında 105 bin ton bal üretildiğini belirten Bayraktar, en fazla bal üretiminin yapıldığı ilin 17 bin tonla Ordu olduğunu açıklayarak şunları söyledi:

“Ordu’da üretilen bal toplam üretiminin yüzde 16,5’ine tekabül etmektedir. Türkiye 2020 yılında 57 ülkeye 26 milyon dolar değerinde 6 bin ton bal ihraç etmiştir. En fazla ihracat yaptığımız ülkeler Almanya, ABD ve Suudi Arabistan’dır.

Türkiye dünyanın en önemli bal üreticisi ülke olmasına rağmen ürettiği balın neredeyse tamamına yakınını ülke içinde tüketmektedir. Ürettiği balın 2010 yılında binde 2’sini, 2020 yılında ise binde 6’sını ihraç etmiştir. İhraç edilen miktar her geçen gün artıyor olsa da oransal miktarın daha yukarılara çıkarılması gerekmektedir.

Dünya çam balı üretiminin yüzde 92’sini karşılayan ülkemizde, yıllık yaklaşık 30 bin ton olan üretim, 2020 yılında kuraklıktan dolayı ciddi zarar görmüştür.

2021 yılındaki üretim miktarıyla ilgili kaygılar devam ederken, kızılçam ormanlarında çıkan yangınlar ve basralı sahaların büyük çoğunluğunun yanması gerek bu yıl, gerekse gelecek yıllarda çam balı üretimini olumsuz etkileyecektir.

Yangından zarar gören alanlarda yapılacak yeni orman plantasyonunda arı varlığı gözetilerek planlama yapılmalı, belli aralıklarla bal ormanlarının dikilmesi ve çoğaltılması sağlanmalıdır.

Yanan basralı sahaların yerine bu yıla özel olarak Millî Emlak arazileri bal üretimine açılmalı ve Kuşadası Millî Parkı çam balı üretimi için kullandırılmalıdır.

2021 yılında özellikle kuraklığın etkisinin hissedilir derecede olması, ülkemizde çayır-mera ve orman alanlarında yapılan üretimi olumsuz yönde etkilemiştir.

Ballı bitki florası arının bal veriminde artışa neden olmaktadır. Bu konuda çalışma başlatılmalı, bu bitkilerin ekimi teşvik edilmelidir.

Kestane kanserine maruz kalan ağaçlar rehabilite edilerek yeniden dikim sağlanmalı, gerekirse kestane ormanları kurulmalıdır.

Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği yaptıkları saha çalışmalarında bu sene bal üretiminde çok ciddi düşüşler olacağını, bal üretiminin gerçekleşmesi bir yana, içinde bulunduğumuz 2021 yılında arıların yaşam mücadelesi vermesi ve bu mücadeleden gelecek sezona sağlıklı çıkmasının mümkün görülmediğini söyledi. Dolayısıyla Eylül-Ekim aylarında başlayacak koloni çöküşlerinin kaçınılmaz olacağı da görülmektedir.”

“Bal üretiminde yaşanacak azalma bal fiyatlarını artıracak, sahte bal satıcılarına fırsat verecektir”

Bayraktar, bu yıl art arda yaşanan felaketlerin balın ekonomiye katkısında azalmaya ve rekolte düşüşüne neden olduğunu belirterek bu durumun bal fiyatlarındaki artışta önemli rol oynayacağına dikkati çekti. Bayraktar, sahte bal konusunda da tüketicilere uyarıda bulundu:

“Rekoltede ne kadar düşüş olacağı ve fiyatların hangi seviyelere çıkacağı bilinmemekle birlikte bu durum sahte bal satanlara fırsat verecektir. Sahte balla etkin mücadele edilmelidir. Tüketicilerimizin hem sağlığına hem de cebine göz diken bu fırsatçılara izin verilmemeli, kontroller sıklaştırılmalı, merdiven altı ve kaçak bal ile bal ürünleri satışları engellenmelidir.”

“Destekler ve kredi imkânları iyileştirilmeli”

Arı yetiştiricilerinin bu yıl doğal afet ve yangınlar nedeniyle çok kötü bir dönem geçirdiğini de belirten Bayraktar, üreticilerin bu durumdan en az zararla çıkmalarını ve geleceğe umutla bakabilmelerini sağlamak için taleplerinin karşılanması gerektiğini vurguladı. Bayraktar, üreticilerin taleplerini ise şöyle aktardı:

Doğal afete maruz kalan arıcılara şeker desteği verilmeli ve kovan başına verilen destek de yüzde yüz artırılmalıdır.

Yetiştiricilere arı otu tohumu, ilaç, arıcılık malzemesi, ekipman ve makine desteği verilmelidir.

Doğal afete maruz kalan arıcılara yem desteği sağlanmalıdır.

Bal üreticilerine nakliye için mazot desteği verilmelidir.

Doğal afetlerden etkilenen üreticilerin Ziraat Bankası ve Tarım ve Kredi Kooperatiflerine olan borçlarının faizleri silinmeli, borçları uzun vadeli yapılandırılmalıdır.

Yeni kredi çekmek isteyen doğal afet ve yangından etkilenmiş üreticilerimize de düşük faizli kredi kullanımı sağlanmalıdır.”

Demsa Holding, Yabancı Gayrimenkul ve Otel yatırımcısını Türkiye’ye çekmeye devam ediyor. 

Demsa Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yatırım Uzmanı Dr. Mimar Hüseyin Demir öncülüğündeki  Demsa Holding , Milyon dolarlık yatırımları Türkiye’ye çekiyor.

Yabancı yatırımcının A’dan Z’ye tüm yatırım taleplerine çözüm üreten  Demsa Holding, bünyesinde bulunan Demsa Gayrimenkul şirketi ile Otel yatırımı düşünen yabancı yatırımcılar ve uluslararası otel zincirleri şirketlerine, Otel yatırım danışmanlığı hizmetleri kapsamında maliyet, mimari, inşaat, yönetim, kredi gibi tüm konularda A’dan Z’ye profesyonel çözümler üreterek, Yabancı Gayrimenkul ve Otel yatırımcısını Türkiye’ye çekmeye devam ediyor.

Demsa Holding, Milyon dolarlık yatırımları Türkiye’ye çekiyor

Gayrimenkul, Akaryakıt ve akaryakıt istasyonları, ithalat ve ihracat, İnşaat, Enerji, Turizm, Lojistik, Gıda, Sağlık, Tekstil, Teknoloji ve vip güvenlik gibi birçok sektörde faaliyet gösteren Demsa Holding, bünyesinde bulunan Demsa Mimarlık , Demsa Gayrimenkul ve İnşaat, Demsa Turizm ve Otelcilik ve Demsa Finans şirketleri Demsa Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yatırım Uzmanı Dr. Mimar Hüseyin Demir öncülüğünde milyon dolarlık yatırımlar arasında bulunan otel yatırımı düşünen yabancı yatırımcılar ve uluslararası otel zincirleri şirketlerine otel yatırım danışmanlığı çerçevesinde sunduğu yatırım planı ve tüm etken raporları, inşa edilmesi, faaliyete geçmesi ve faaliyete geçtikten sonraki süreçlerin planlanmasından otelin bulunduğu alan raporları, Statik, mimari, dekorasyon, mekanik ve elektrik projeleri, inşaat sürecinde gerekli malzeme temini, araç ve gereçler, malzeme alımı yapılacak firmaların listesinin raporu,  yapı inşaat sürecinde çalışacak ustasından kalfasına, Turizm Bakanlığı ilgili belediyeler ve kurumlardan gerekli izin teşviklerin alınma süreçleri raporları, mali ve finansal raporlarına kadar anahtar teslim eksenli profesyonel çözümleri sunarak, yabancı yatırımcının milyon dolarlık otel yatırımlarını gönül rahatlığı ve şevkle Türkiye’de yapmasına zemin oluşturarak hem yatırımcının hem de Türkiye’nin kazançlı çıkmasını sağlamaktadır. 

Vander Walk İstanbul, Otel işletmeciliğe profesyonel çözümler üretiyor.

Demsa Holding bünyesinde bulunan Vander Walk istanbul şirketiyle otel işletmesinin yönetimin oluşturulması, İnsan Kaynaklarının tamamlanması, satış pazarlama ekibinin oluşturulması, pazar araştırmaları yaparak trendlerin belirlenmesi, otel içi işlenmelerin kiralanması ve yönetimine kadar otel işletmeciliğine ekstra çözümler sunmaktadır.

Demsa Holding, Akaryakıt istasyonları yatırımı düşünen yerli ve yabancı yatırımcının ilk adresi olmaya devam ediyor.

Opet, Petrol ofisi, Total, Shell, BP Türkiye gibi dağıtım şirketlerinin özellikle İstanbul’daki sayısız akaryakıt istasyonunun projelendirilmesi, istasyonlarla ilgili komple ruhsat aşamasından bitimine kadar inşaatlarının yapılmasında imzası bulunan Demsa Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yatırım Uzmanı Dr. Mimar Hüseyin Demir öncülüğündeki  Demsa Holdingbünyesinde bulunan Demsa mimarlık ve Demsa Akaryakıt ve Enerji şirketleri, Akaryakıt istasyonları yatırımı düşünen yerli ve yabancı yatırımcıların ilk adresi olmaya devam ediyor. Akaryakıt istasyonları yatırımı düşünen yatırımcılara ve şirketlere istasyonlarla ilgili komple ruhsat aşamasından, inşaatlarının bitimine kadar anahtar teslim hizmeti ile yerli ve yabancı yatırımcıların güvenle yatırım yapmalarına ve gemi bazlı akaryakıt temini konusunda hizmetleri ile yatırımcının gözdesi konumunda yer almaktadır.

Perakende Satış Endeksleri, Perakende satış hacmi yıllık %12,3 arttı
Sabit fiyatlarla perakende satış hacmi (2015=100) 2021 yılı Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %12,3 arttı. Aynı ayda gıda, içecek ve tütün satışları %5,2, gıda dışı satışlar (otomotiv yakıtı hariç) %18,2, otomotiv yakıtı satışları %8,1 arttı.
Perakende satış hacmi aylık %0,7 arttı
TUİK Kayseri Bölge Müdürlüğünden alınan verilere göre; Sabit fiyatlarla perakende satış hacmi 2021 yılı Temmuz ayında bir önceki aya göre %0,7 arttı. Aynı ayda gıda, içecek ve tütün satışları %2,6, otomotiv yakıtı satışları %0,4 artarken, gıda dışı satışlar (otomotiv yakıtı hariç) %0,2 azaldı.
Perakende ciro yıllık %32,7 arttı
Cari fiyatlarla perakende ciro 2021 yılı Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %32,7 arttı. Aynı ayda gıda, içecek ve tütün satışları %24,9, gıda dışı satışlar (otomotiv yakıtı hariç) %37,9, otomotiv yakıtı satışları %31,4 arttı.
Perakende ciro aylık %1,5 arttı
Cari fiyatlarla perakende ciro 2021 yılı Temmuz ayında bir önceki aya göre %1,5 arttı. Aynı ayda gıda, içecek ve tütün satışları %2,1, gıda dışı satışlar (otomotiv yakıtı hariç) %0,9, otomotiv yakıtı satışları %2,5 arttı.

Sanayi Üretim Endeksi, Sanayi üretimi yıllık %8,7 arttı
Sanayinin alt sektörleri (2015=100 referans yıllı) incelendiğinde, 2021 yılı Temmuz ayında madencilik ve taşocakçılığı sektörü endeksi bir önceki yılın aynı ayına göre %15,2, imalat sanayi sektörü endeksi %7,9 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi %11,7 arttı.
Sanayi üretim endeksi yıllık değişim oranları (%), Temmuz 2021
Sanayi üretimi aylık %4,2 azaldı
Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde, 2021 yılı Temmuz ayında madencilik ve taşocakçılığı sektörü endeksi bir önceki aya göre %1,8 ve imalat sanayi sektörü endeksi %5,0 azalırken, elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi %4,5 arttı.

Ciro Endeksleri, Toplam ciro yıllık %45,1 arttı
Sanayi, inşaat, ticaret ve hizmet sektörleri toplamında ciro endeksi (2015=100), 2021 yılı Temmuz ayında yıllık %45,1 arttı.
Toplam cironun alt detaylarına bakıldığında; 2021 yılı Temmuz ayında yıllık sanayi sektörü ciro endeksi %54,9, inşaat ciro endeksi %26,5, ticaret ciro endeksi %33,8, hizmet ciro endeksi %77,2 arttı.
Toplam ciro aylık %1,9 azaldı
Sanayi, inşaat, ticaret ve hizmet sektörleri toplamında ciro endeksi (2015=100), 2021 yılı Temmuz ayında aylık %1,9 azaldı.
Toplam cironun alt detaylarına bakıldığında; 2021 yılı Temmuz ayında aylık inşaat ciro endeksi %2,8, hizmet ciro endeksi %4,3 artarken, sanayi sektörü ciro endeksi %1,8, ticaret ciro endeksi %4,2 azaldı.