Ekonomi-teknoloji haberleri, seçimler, kazananlar, listeler (24.04.2022)

Kale Kilit ile eviniz bayramda da güvende!

Bir bayram dönemi daha yaklaşıyor. Çoğu insan kısa bir tatilin ya da memleketlerine yapacakları özlem dolu bir ziyaretin planlarını yapıyor. Bu dönemde boş kalacak evlerin güvenliğinden emin olmak ise oldukça kritik bir konu olarak ön plana çıkıyor. 70 yıllık tecrübesini inovatif bakış açısıyla birleştiren Kale Kilit; parmak izini anahtara dönüştüren özel kilitleri, güvenlik açıklarının önüne geçen silindir sistemleri ve kapının kapatılmasıyla otomatik olarak kilitlenmesini sağlayan akıllı kilit sistemleriyle evleri aşılmaz güçlü kalelere dönüştürüyor. Kullanıcılara ise bayram tatillerini gönül rahatlığıyla geçirmek kalıyor.

Bayram dönemlerinde, kimileri aile ziyaretlerinin kimileri ise dinlendirici bir tatilin hayalini kuruyor. Ev sahiplerinin evlerinde olmadığı dönemleri bir fırsat haline getiren kötü niyetli kişilerse özellikle güvenliğin zayıf olduğu yapılara girerek maddi ve manevi anlamda pek çok zarara yol açabiliyor. Evlerden uzak geçirilecek olan bu dönemde gözünüzün arkada kalmaması için kapı kilitlerine büyük görev düşüyor. Kaliteden taviz vermeyen üretim anlayışı, inovatif bakış açısı, dinamik ve güçlü yapısıyla sektörde 70 yıldır faaliyet gösteren Kale Kilit hem ev hem de iş yerleri için hayata geçirdiği çözümleriyle güvenliği maksimum seviyeye çıkarıyor.

Kötü niyetli kişileri evin içine girmeden durduran teknoloji

Kale Kilit’in dünyada bir ilke imza atarak geliştirdiği Kale Alarmlı Silindir, kötü niyetli kişilerin izinsiz girişlerini kapıda durdurmayı başarıyor. Alarmlı Silindir’de bulunan kapı kilidi, kötü niyetli kişiler tarafından zorlandığında tuzak kısmından kırılarak 100 desibel seviyesindeki kendi alarmını aktif hale getiriyor. Bu sayede yabancıların yaşam alanlarına girmesi engellendiği gibi evde yaşayanların fiziksel ve psikolojik bir zarara uğraması da önlenmiş oluyor. Öte yandan silindir yalnızca tuzak kısmından kırıldığı için kilit kullanılabilir halde oluyor ve mülk sahipleri silindiri değiştirene kadar evlerine anahtarlarıyla girebiliyor. Design Türkiye tarafından “İyi Tasarım” ödülüne layık görülen Alarmlı Silindir, Türk mühendis kadrosu tarafından yüzde 100 yerli bilgi ve teknoloji kullanılarak geliştirilmesi ve dünyada ilk olmasıyla da ön plana çıkıyor.

Güvenliği maksimuma çıkaran üst düzey koruma

Kale Kilit’in Yüksek Güvenlikli Sistem Silindiri, alt zeminine yerleştirilen, çelik malzemeden oluşturulmuş yüksek dirençli profili sayesinde kuvvetli darbelere karşı üst düzey koruma sağlanıyor. Kötü niyetli müdahalelerde zorlanarak açılmaya çalışılması durumunda silindiri; kırılmaya, sarsmaya ve kötü niyetli girişimlere karşı koruyor. Hareketli Pimli Silindir ise içerisinde ve anahtar üzerinde bulunan hareketli pim sayesinde anahtarın kopyalanmasını da güçleştirerek güvenliği maksimum seviyeye taşıyor.

“Kapı açık mı kaldı?” endişesine son

Kale Motorlu Otomat, yalnızca 5 saniye içerisinde devreye giren otomatik kilitleme özelliği sayesinde dış apartman kapılarının açık kalma ihtimaline son vererek izinsiz girişleri engelliyor. Ayrıca uzaktan kumanda, damla anahtar ve elektronik kart gibi birçok temassız geçiş imkanını bir arada sunan Kale Motorlu Otomat, bu sayede kullanıcılarına üst düzey konfor sağlıyor. Tüm dıştan takmalı apartman ve bahçe kapı modellerine uyumlu Kale Motorlu Otomat, akülü güç kaynağı sayesinde de elektrik kesildiği andan itibaren 2 bin 500 açma kapamaya kadar kesintisiz çalışıyor.

Otomatik kilitlenen kapı kilitleri

Yolculuk telaşıyla zaman zaman unutkanlıklar yaşanabiliyor, unutulan şey kapıyı kilitlemek olduğunda ise ciddi sonuçlar doğurabiliyor. Kale Kilit’in en konforlu teknolojileri arasında yer alan Kale Mandal & Sürgü Otomatik Kilitleme Fonksiyonlu Kilit, kapıyı sadece kapatarak kilitlemeyi mümkün kılıyor. “Evden çıkarken kapıyı kilitledim mi?” endişesini ortadan kaldıran Otomatik Kilitlemeli Kilit, yardımcı mandalı sayesinde içeriden ve dışarıdan kilitlenmesine gerek duymadan kapının kapatılmasıyla otomatik olarak kilitlenmesine olanak sağlıyor. Kilitlenen kapıyı içeriden açmak içinse acil çıkış özelliği sayesinde kapı kolunu indirmek yeterli oluyor.

Maden ihracatçıları İbrahim Alimoğlu dedi

Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanlığı’na İbrahim Alimoğlu 375 oyla seçildi. Tarihi Havagazı Fabrikası’nda gerçekleştirilen Ege Maden İhracatçıları Birliği Genel Kurulu’nda iki liste yarıştı.

İbrahim Alimoğlu’nun başkan adayı olduğu mor liste 375 oyla seçimi kazanırken, Serkan Sarıçiçek’in başkan adayı olduğu sarı liste 292 oy aldı.

Divan Başkanı, Jak Eskinazi isimler olurken, Divan Katipliği’ni ise Ertan Öncü ve Mustafa Özer üstlendi.

Ege Maden İhracatçıları Birliği’nde 2014-22 döneminde Yönetim Kurulu Başkanı olan Mevlüt Kaya, “8 yıl boyuncu “Hayatımız Maden” dedik, “İnadına üretim, inadına ihracat” mottosuyla hareket ettik. İhracatımızı artırmak ve sektörümüzün sürdürülebilir, çevreye duyarlı madencilik yaptığını kamuoyuna göstermek için sektörün tüm bileşenlerinin bir araya geldiği Hayatımız Maden Çalıştaylarını, İstanbul Maden İhracatçıları Birliği’yle dönüşümlü 4 kez başarılı bir şekilde gerçekleştirdik.” dedi.

3 farklı URGE Projesi yürüttüklerini, dünyanın en büyük fuarları Xiamen ve Marble Fuarlarına yoğun katılım gösterdiklerini anlatan Kaya sözlerini şöyle sürdürdü:

“Avustralya, ABD, Birleşik Arap Emirlikleri, İngiltere, Umman, Hindistan, Katar, Kuveyt, Bahreyn, Vietnam’a fiziki ve sanal sektörel ticaret heyetleri düzenledik. Kültürpark’a sığmayan Marble Fuarı için İzmir Büyükşehir Belediyesi iş birliğinde Fuarİzmir’i sektörümüze ve İzmir’e kazandırdık. Doğal taş sektöründe tasarımcılar ve mimarlarla sektörümüzü entegre etmek için AMORF Doğal Taş Tasarım Yarışması’nı 2 yıl başarılı bir şekilde gerçekleştirdik. “Önce İnsan” sloganıyla hareket ettik. Doğal taş sektöründe iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini en üst seviyeye çıkarmak, doğal taş madenciliği sektöründe iş kazalarını önlemek için “İş Sağlığı ve Güvenliği Odaklı Faaliyetlerin Geliştirilmesi” isimli Avrupa Birliği projesini sektöre kazandırdık.”

Mevlüt Kaya, “Yetenekli gençlerin maden mühendisliği, jeoloji mühendisliği ve cevher hazırlama mühendisliğini tercih etmeleri için asgari ücret oranında burs projesini İstanbul Maden İhracatçıları Birliğimiz ve Batı Akdeniz İhracatçılar Birliğimizle birlikte hayata geçirdik. 3 mühendislik branşında 137 başarılı gence 1 milyon 407 bin TL’lik burs sağladık. 8 yıl önce yola çıktığımızda Birliğimizin doğal taş ihracatında işlenmiş ürünlerin payı yüzde 50’nin altındaydı. Bugün yüzde 76’ya çıkardık. Bu oran Türkiye genelinde yüzde 60 seviyelerinde. Görev sürem boyunca madencilik sektöründe birlikteliğin sağlanması için çaba gösterdik.” dedi.

Kaya: İhracatımızı görev süremizde yüzde 30’luk artışla 1 milyar 123 milyon dolara taşıdık

Sektörün tüm bileşenlerinin de büyük katkısıyla 16 sivil toplum kuruluşu bir araya gelerek Madencilik Platformu’nu oluşturduklarını vurgulayan Kaya, “Ankara’da sektörün sorunlarının çözümü için hep birlikte başarılı çalışmalar yürüttük. Önümüzdeki süreçte bu birlikteliğin korunması sektörümüz için çok önemli. Pandemiye, ekonomik krize, savaşa rağmen “İnadına üretim, inadına ihracat” mottosuyla Ege Maden İhracatçıları Birliğimizin ihracatını görev süremizde yüzde 30’luk artışla 1 milyar 123 milyon dolara taşıdık.” diye konuştu.

İhracatımızı 2025 yılı sonunda 12 milyar dolara çıkaracağız

İbrahim Alimoğlu, “Birliğimiz, sizlerin sayesinde 2021 yılında 1 milyar 123 milyon dolar ihracat gerçekleştirdi. İhracatımızı yüzde 30 oranında artırdık. Bu başarınız için sizlere gönülden teşekkürlerimi sunuyorum. Ülkemiz büyüme modelini üretim ve ihracat üzerine kurmakta. Bu nedenle Dünya pazarlarında, daha güçlü yer almamız gerekiyor. Biz, bunun için adayız. Tabiri caizse Taş gibi bir yönetimle karşınızdayız.  Masaya elini vurduğunda ses çıkaracak bir ekiple karşınızdayız. Sorunlara karşı kapısını çaldığı kapıdan, çözümle çıkacak bir ekiple karşınızdayız.” dedi.

Alimoğlu, “Birimizin yaşadığı sorun hepimizi ilgilendirir. Sizi, yaşadığınız sorunla baş başa bırakmayacak bir ekiple karşınızdayız. Dört kuşak madenci olan bir aileden geliyorum. Sektörün içinde doğdum, sektörde büyüdüm.  Derdi de, dermanı da biliyoruz. Maden kanunu, 25 kez değı̇şı̇kliğe uğradı. Zaman içı̇nde kafa karışıklığına neden oldu. Bizı̇m, sınırları belı̇rlı̇, yönetmeligı̇n tüm maddeleriyle açık olduğu bir maden kanununa ihtı̇yacımız var. Bu kanunun çıkması ı̇çı̇n çalışacağız. Bir değer derdimiz Bürokrasi.. Madencilı̇k ı̇çı̇n 8 ayrı bakanlığın kapısını çalıyor, 21 kurumdan izı̇n alıyoruz. Bu bürokrasi, herkesi yoruyor. Bu yüzden Tabii Kaynaklar Bakanlığı kurulmasını talep edeceğiz.” dedi.

İbrahim Alimoğlı, “5. Maden çalıştayını, Madenciliğin kalbi Afyonkarahisar’da yapacağız. Doğal taş ihracatında işlenmiş ürün ihracatının payını Türkiye’de yüzde 75’e, Ege’de yüzde 90’a çıkaracağız.  6 milyar dolar olan ihracat gelirini, 2025 yılı sonunda 12 milyar dolara çıkaracağız. Türk madenlerinin dünyaya tanıtılması ve pazarlanması için metaverse’de projeler hayata geçireceğiz. Bizim için önce insan, sonra çevre, daha sonra maden gelir.  Yeşil madencilik anlayışını gençlerimizin desteğiyle sektöre yerleştireceğiz.  Amorf tasarım yarışmasını uluslararası boyuta taşıyacağız.” diye konuştu.

İbrahim Alimoğlu kimdir?

3 Şubat 1956 yılında Afyonkarahisar’da dünyaya gelen İbrahim Alimoğlu; dedesi, amcası, babası ve kardeşleriyle birlikte büyük bir ailenin içinde büyüdü.

İlk, orta ve lise öğrenimini Afyonkarahisar’da tamamlayarak 1979 yılında Afyonkarahisar Eğitim Enstitüsü’nden Sınıf Öğretmeni olarak mezun oldu.

Çocukluğundan itibaren mermer tozunun içinde büyüyen İbrahim ALİMOĞLU, 1980 yılında evlendi ve 4 çocuğu oldu. Vatanî görevini 1981 yılında Balıkesir Çayırhisar’da kısa dönem ordonat olarak tamamladı.

Doğduğu günden bu yana dedesinin kurduğu mermer fabrikalarının gelişmesi, büyümesi ve dünya pazarlarında yer alması konusunda olağanüstü çabalarla bugünlere ulaşmış, dünyanın dört bir tarafına, ülkemizin Denizli, Burdur, Afyonkarahisar yöresindeki en güzel mermerlerini ihraç ederek ülke ekonomisine katkıda bulunmaya devam etmektedir.

Mermer satışıyla ilgili olarak dünyanın birçok ülkesine seyahat etme fırsatı bulan ALİMOĞLU, 2009 yılında gittiği Endonezya’da su altı zenginlikleriyle tanışmış ve bir takım incelemeler sonunda fabrikasında oluşturduğu akvaryumuyla başlayan hobisi, deniz fosilleriyle birlikte evlerde kullanılan her türlü eşyayı toplama gayretine dönüşmüştür. Yıllar önce başlattığı hobileri ile bugün çok zengin bir koleksiyona sahip etnografikmüze niteliğindeki bu eserler çoğunlukla evlerimizde kullandığımız etnografik değere sahip eşyalardan oluşmaktadır.

İbrahim ALİMOĞLU, Afyon Kocatepe Üniversitesi bünyesinde 500’den fazla müzik enstrümanını sergiliyor.

Türkiye Büyük Millet Meclisi, Ankara Emniyet Müdürlüğü, Hacettepe Üniversitesi, İzmir Efes, İstanbul Hilton, Bursa Kervansaray otelleri Alimoğlu Ailesinin mermer işlerini yaptığı projeler arasında yer alıyor.

Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı

ALİMOĞLU MERMER SANAYİİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ-İBRAHİM ALİMOĞLU

Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu

BATI EGE MERMER SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ-OLCAY ARSLAN

ÇELİKKOL PETROL MERMER SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ-MEHMET HİKMET ÇELİKKOL

GENÇLER MERMER SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ-İRFAN ÇELİKTEN

İBRAHİM ALTINPINAR MERMER MADEN SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ-İBRAHİM ALTINPINAR

İNTER ABRASİV SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ-FAİK TOKATLIOĞLU

KAYMİN MERMER MADENCİLİK İTHALAT İHRACAT SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ-HALİLULLAH KAYA

NİF DOĞALTAŞ DIŞ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ-EFE NALBANTOĞLU

ÖZÇINAR ELEKTRİK MALZ.MADEN. SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ-SELAHATTİN ÇINAR

SEZGİN MERMER SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ-REYHAN SEZGİN

ŞENLER MERMER SANAYİ TİCARET ANONİM ŞİRKETİ-MEHMET ŞEN

Ege Maden İhracatçıları Birliği Denetim Kurulu

ÇİZGİ MERMER VE GRANİT SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ-REMZİ BONCUK

DEMMER DEMİRELLER MERMER SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ-EKREM DEMİREL

TAŞPINAR GRANİT MERMER SANAYİ AHMET TAŞPINAR-AHMET TAŞPINAR

Ege Maden İhracatçıları Birliği TİM Genel Kurulu Delegeleri

STONEXT YAPI TAŞI SANAYİ VE TİCARET AŞ-PROF FARUK ÇALAPKULU

ALİMOĞLU MERMER GRANİT SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ-HASAN BURAK ALİMOĞLU

MAKOMAR MERMER VE MADEN İNŞAAT SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ-ENGİN GÖKDEMİR

ORCA DIŞ TİC.VE MADEN SANAYİ LTD.ŞTİ. (*)-ÜMİT KAYGUSUZ YAVUZ

İZ GRANİT MADENCİLİK LOJİSTİK İNŞAAT SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ (*)-BURAK ÜRPER

Tekstil sektörü Nuri Uz’a ağlıyor

Türk pamuk sektörünün duayenlerinden Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Nuri Uz (64) geçirdiği kalp krizi sonucu vefat etti.

Uz Pamuk Tekstil Sanayi A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı olarak iş hayatını sürdüren Nuri Uz, pamuk ipliği ve örme kumaş üretimi ve ihracatı yapıyordu.

İyi Pamuk Uygulamaları Derneği ve Ulusal Pamuk Konseyi’ninde de Yönetim Kurulu Üyesi olan Nuri Uz, geçtiğimiz yıllarda İzmir Ticaret Borsası Meclis Üyeliği görevinde bulunmuştu.

Nuri Uz’un 2008 yılından bu yana Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu’nda Denetim Kurulu Üyesi, Yönetim Kurulu Üyesi ve Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı görevlerinde bulunduğunu aktaran Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, “Pamuk gibi kalbi olan, kimseyi kırmayan, pamuk sektörü için gece-gündüz çalışan pamuğun duayenlerinden, ülkemizde tekstil sektörünün gelişiminde çok büyük katkıları olan bir sanayici ve ihracatçıyı genç ve en verimli çağında kaybetmenin büyük üzüntüsünü yaşıyoruz. Kendisini her zaman sevgiyle anacağız” diye konuştu.

Pamuk Rekoltesi Komisyonlarında aktif olarak çalışan, Türkiye’de tekstil sektörünün gelişimi için bir ömür veren Nuri Uz, 1958 yılında Manisa’da dünyaya geldi. İstanbul Teknik Üniversitesi mezunu olan Nuri Uz, 1983 yılında aile bireylerinin ortaklığıyla pamuk ticaretine başladı.

1994 yılında Uz Ailesinin ortaklığında Uz Pamuk Ticaret ve Tekstil Sanayi A.Ş. kuruldu. 1995 yılında pamuk ipliği üretimine yönelen Uz Pamuk Ticaret ve Tekstil Sanayi A.Ş. İzmir Torbalı’da günlük 3 ton kapasiteli fabrika yatırımı yaptı. Fabrika sonrasında ilave yatırımlarla günlük 10 ton kapasiteye ulaştı. 2006 yılında iplik üretimi yanında örme kumaş üretim tesisi yatırımı yapan Uz Pamuk Ticaret ve Tekstil Sanayi A.Ş. günlük 6 bin 500 ton örme kumaş üretimi yapıyor. Firma pamuk ticaretini de sürdürüyor.

Sivil toplum kuruluşlarında uzun yıllardır aktif görevler üstlenen Nuri Uz, 2008 yılında Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Denetim Kurulu Üyesi oldu. 2010 ve 2014 yıllarındaki genel kurullarda ETHİB Yönetim Kurulu Üyesi seçilen Uz, 2018 ve 2022 yıllarındaki ETHİB Genel Kurulları sonrasında Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı görevlerini üstlenmişti. İzmir Ticaret Borsası’nda da geçmiş yıllarda Meclis Üyesi olarak bulunan Uz, İyi Pamuk Uygulamaları Derneği ve Ulusal Pamuk Konseyi Yönetim Kurulu Üyeliği görevlerini de sürdürüyordu.

UYMSİB’İN YENİ YÖNETİM KURULU BAŞKANI PROF. DR. SENİH YAZGAN OLDU

Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği’nin (UYMSİB) Seçimli Olağan Genel Kurulu gerçekleştirildi. Tek liste ile gidilen seçimde Prof. Dr. Senih Yazgan UYMSİB Başkanı seçildi.

Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB) bünyesinde faaliyet gösteren Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği’nin (UYMSİB),  2021 yılı Olağan Genel Kurul Toplantısı UİB Mavi Salon’da birlik üyelerinin katılımıyla gerçekleşti.

Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği’nin (UYMSİB), Seçimli Olağan Genel Kurulu’nda tek liste ile gidilen seçimde Prof. Dr. Senih Yazgan Başkan seçildi.

Divan Başkanlığı’nı Özkan Kamiloğlu’nun yaptığı Genel Kurul’da konuşan UYMSİB eski Başkanı Cafer Aşkar, kendi dönemine ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, yönetimine teşekkür etti.

Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB) Başkanı seçilen Prof. Dr. Senih Yazgan da, 2020 yılında ve 2021 yılının ilk 6 aylık döneminde pandeminin en belirgin unsur olduğunu belirterek, 2021 yılının son 6 aylık döneminde de aşılamaya rağmen pandeminin etkisini sürdürdüğünü söyledi.

Pandeminin gıdaya olan talebi arttırdığını ve bu artan talepten Türkiye’nin de payını alarak ihracatın 2021 yılında da arttığını vurgulayan Prof. Dr. Yazgan, “Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB) olarak, 2021 yılında ihracatımız,  2020 yılına göre yüzde 9,1 artışla 159,5 milyon dolar olarak gerçekleşti. 2021 yılında Birlik üyeleri, 100’e yakın ülkeye ihracat yaptı. Covid 19 pandemi süreci bizlere sağlıklı ve güvenilir gıdanın önemini bir kez daha gösterdi. UYMSİB olarak 2022 yılı ihracat hedefimiz 175 milyon dolar. Gıdaya olan talebin devam edeceğini ve ihracatımızın artacağını bekliyoruz” dedi.

UYMSİB’in 2021 yılı faaliyetlerinden bazıları şöyle:

Son yıllarda Bursa ihracatının en önemli ürünü olan “Bursa Siyahı İnciri” ile ilgili 2020 yılının başında 12 UYMSİB üyesi firma başvurusu ile Ticaret Bakanlığı’ndan proje onayı alınarak, Bursa Siyahı İnciri’nin Bilinirliğinin Çeşitli Coğrafyalarda Arttırılması Ur-Ge Projesi başlatıldı. Proje süresi 3 yıl olup, çalışmalar yoğun bir şekilde devam ediyor.

Kanada pazarında, sektörün dijital ve offline alanlarda daha etkin ve geniş tanıtımı için Bursa Siyah İnciri ve Ayva hedef ürün grupları ile UYMSİB’in Kanada’ya Yönelik Turquality Projesi başvurusu, Ticaret Bakanlığı tarafından 2021 yılı itibarıyla 4 yıllık onaylandı.

Bursa Siyahı İnciri’ni Uzak doğu ve daha birçok ülkeye tanıtmak ve üretim hacmini ve ihracatını artırmak amacı ile “Bursa Siyah İncir” tanıtım filmi çekildi.

Uzakdoğu ülkelerine Bursa Siyah İnciri ve Ayva ihracatının önünü açmak amacıyla, Akdeniz Meyve Sineği’ne Karşı Hasat Sonrası Karantina Uygulamalarının Araştırılmasına yönelik bilimsel çalışmaların yapılacağı proje kapsamında, Bursa Büyükşehir Belediyesi Tarım ve Peyzaj A.Ş. ve İzmir Bornova Zirai Mücadele Araştırma Enstitüsü ile iş birliği protokolü imzalandı.

Marmara Bölgesinde çeşitli illerdeki üreticilerle kalıntısız tarımsal eğitim programları ve bu kapsamda da sirke sineği tuzakları dağıtımı gerçekleştirildi.

Birinci İncir Çalıştayı yapıldı.

2021 yılında UYMSİB ev sahipliğinde, Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Bursa İl Tarım Peyzaj A.Ş. işbirliğinde, Yaş Meyve Sebze Alım Heyeti organizasyonu gerçekleştirildi. Heyet kapsamında Azerbaycan, Danimarka ve Bosna Hersek’ten gelen alıcı firmalar, ikili iş görüşmeleri için Birlik üyeleriyle buluştu.

UMSMİB’İN YÖNETİM KURULU BAŞKANI YENİDEN ÖZKAN KAMİLOĞLU OLDU

Uludağ Meyve Sebze Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin (UMSMİB), Seçimli Olağan Genel Kurulu gerçekleştirildi. Tek liste ile gidilen seçimde Özkan Kamiloğlu, yeniden Başkan seçilerek güven tazeledi.

Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB) bünyesinde faaliyet gösteren Uludağ Meyve Sebze Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin (UMSMİB),  2021 yılı Olağan Genel Kurul Toplantısı UİB Mavi Salon’da birlik üyelerinin katılımıyla gerçekleşti.

Uludağ Meyve Sebze Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin (UMSMİB), Seçimli Olağan Genel Kurulu’nda tek liste ile gidilen seçimde Özkan Kamiloğlu yeniden Başkan seçilerek güven tazeledi.

Divan Başkanlığı’nı Ahmet Uğur’un yaptığı Genel Kurul’da konuşan UMSMİB Başkanı Özkan Kamiloğlu salgın sürecini ve sektörü değerlendirdi.

Kamiloğlu, tarımdan sanayiye geçişte sektörlerinin adeta köprü vazifesi üstlendiğine işaret ederek, sektörün ayrıca ihracata dönük üretim ve net döviz girdisi yüksekliği ile ülke ekonomisi açısından da önemli bir rol üstlendiğini söyledi.

Türkiye’nin tarım ürünlerindeki üretim çeşitliliğinin sektörlerine önemli bir avantaj sağladığını belirten Kamiloğlu, şöyle devam etti:

“Yapılan yatırımlarla sektörümüz, meyve ve sebze ürünlerini işlemede en son teknolojilerin kullanıldığı, üretim kalitesinin giderek arttığı ve ihracata önemli katkılar sağlayan bir sanayi konumuna ulaştı. Sektörümüzün gücü, 2020 yılının başında Çin’de ortaya çıkan ve 2021 yılında da tüm dünyayı etkisi altına alan Covid 19 salgını esnasında kendisini gösterdi. Pandemi ile birlikte dünya genelinde insanların tüketici alışkanlıkları değişirken, gıda, sağlık ve hijyen öncelikler sıralamasında ilk sıralara yükseldi. Gıdaya olan talep sektörümüz ihracatına da olumlu yansıdı. Mevcut pazarlardaki talep artışlarının yanı sıra bir zamanlar girmekte zorlandığımız pazarlar ve ulaşmakta sıkıntı çektiğimiz müşteriler de rotasını Türkiye ‘ye çevirdiler. Türkiye’den olan gıda talebi artarken, ihracatımız da yükselerek, bir önce yıl elde ettiğimiz rakamları aşmamızı sağladı. Meyve ve Sebze Mamulleri sektörü olarak, 2021 yılında bir önceki yıla oranla, yüzde 20,6 artışla 2 milyar 28 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. Aynı dönemde Birliğimizin ihracatı da yüzde 23,2 artarak 233,3 milyon dolara yükseldi.”

Bu yıl ağustos ayı itibarıyla ihracatın gerilemeye başlayacağına işaret eden Kamiloğlu, “Enerji, işçilik, gübre, ilaç gibi maliyetlerimiz sürekli artıyor. Ama kur korumalı mevduat nedeniyle döviz aynı yerde kalıyor. Bu şekilde devam ederse kendi sektörümüz için söylüyorum, ihracatçımız zarar etmeye başlayacak. Bu nedenle buna tedbir alınması lazım. Tarımsal ürünlere özel bir kur uygulanabilir” şeklinde konuştu.

Kamiloğlu, en önemli ihracat pazarlarının Almanya başta olmak üzere Birleşik Devletler, Hollanda, Irak, Birleşik Krallık, Yunanistan, Bulgaristan, İsrail, Rusya Federasyonu ve Belçika olduğunu ifade etti.

Kamiloğlu, UMSMİB’in yaptığı ihracatta ön plana çıkan ürünleri ise şöyle sıraladı:

Meyve Bitki Parçaları Konserveleri Sirkeli, Dondurulmuş Sebzeler, Gazlı Sular-Maden Suları ve Gazozlar, Dondurulmuş Meyveler, Bira, Turunçgil Konserveleri Alkollü Alkolsüz Tatlandırılmış, Karışık Haldeki Meyve ve Sebze Suları, Patates Konserveleri Dondurulmuş, Sular Buz ve Kar ve Domates Salçası.

Uludağ Meyve Sebze Mamulleri İhracatçı Birliği olarak, 2021 yılında gerçekleştirdikleri projelere de değinen Kamiloğlu, “Gıda işleme alanında sektörün kalifiye eleman ihtiyacını karşılamak için mesleki eğitimin geliştirilmesine yönelik eğitim programında birliğimiz ortak olarak yer alıyor. Bursa Eskişehir Bilecik Kalkınma Ajansı tarafından yürütülen 2019 Yılı Mesleki Eğitimin Geliştirilmesi Mali Destek Programı kapsamında “Bursa Osmangazi Hamidiye Mesleki Anadolu ve Teknik Lisesi” tarafından sunulan “Gıda İşleme ve Teknoloji Odaklı Eğitim Kariyer Merkezi” başlıklı proje ile gençlerimizin eğitim almalarını ve sektörümüzde istihdam edilmesine destek veriyoruz” diye konuştu.

OYDER BAŞKANLIĞINAALTUĞ ERCİŞ SEÇİLDİ

Otomotiv Yetkili Satıcıları Derneği (OYDER) Başkanlığına Dr. Altuğ Erciş seçildi. Başkan Turgay Mersin’in genel kurul öncesi istifasının ardından OYDER Genel Kurulu’nda yapılan oylama sonucunda başkanlığa seçilen Erciş, 3 yıl bu görevi üstlenecek. Genel Kurul’da başkan seçilen Dr. Altuğ Erciş’in Başkan Vekilliklerini Zeynep Fidan Soysal ve Uğur Güven, yardımcılıklarını Kemal Tepret, Ali Barut, İsmail Ö. Bilal, Ömer Koyuncu, Uğur Yalçınkaya üstlenirken yönetim kurulu da şu isimlerden oluştu:

“Ömer Koyuncu, Uğur Güven, İsmail Ö. Bilal, Ali Barut, Murat Yeğin, Zeynep Fidan Soysal, Aykut Pektekin, Kemal Tepret, Uğur Yalçınkaya, Ali Erdem Cindilli, Baki Kış, Mehmet Akif Koçak, Gökhan Aşıkoğlu, Gökhan Saygı, Mustafa Cüneyt Baş, Hilal Kosif, Gizem Yüzbaşıoğlu, Kubilay E. Erdem, Ali Özerinç, Emin Ilıcak”

Otomotiv Yetkili Satıcıları Derneği (OYDER) Başkanı Dr. Altuğ Erciş, seçimden sonra yaptığı konuşmada geçmiş dönemdeki başkanlara teşekkür ederek derneğin tarihindeki en yüksek üye sayısına ulaştığını belirtti. Erciş, Türkiye’deki bayilerin yüzde 65’inin dernek çatısı altında bulunduğuna da işaret ederek ”OYDER’in etkinliği daha da arttıkça yüzde 100 temsile ulaşacağımızdan hiç şüphe duymuyoruz” dedi.

 “Paydaş derneklerle işbirliğimiz artacak” 

OYDER’in, Türkiye otomotiv Sektöründe tüketiciler ile iletişimini tek sivil toplum kuruluşu olduğunun altını çizen Erciş şunları söyledi;

“OYDER olarak gücümüzü yetkili satıcılarımızdan alıyoruz. Bugün sektörde bazı sorunlar yaşıyoruz. Sektördeki paydaş derneklerimiz olan ODD, OSD, TAYSAD, TOKKDER gibi diğer dernekler ile yakın işbirliklerinde bulunarak sektörümüzün daha da büyümesi için çaba harcayacağız. Çünkü bu birliktelikten inanıyorum ki “kuvvet” doğacaktır. Çözülemeyecek sorunlar yoktur. Bu sorunlarımızı aşma yönünde paydaş derneklerle bir sinerji oluşturacağız”

İç Piyasayı Rahatlatan,İhracatta Katma Değeri Arttıracak MDF’ye İhracat Yasağı Mobilyacıya Nefes Aldırdı

Mobilyacıya bayram müjdesi, Çeyiz alacak çiftlere ise moral oldu!

Uzun bir süredir mobilya sektörünün gündemini meşgul eden MDF krizinde, mobilya üreticilerini sevindiren karar geldi. Buna göre mobilya sanayisinin başlıca hammaddesi olan MDF ve longa ihracatı yasaklanırken, bu alanda faaliyet gösteren yerli firmalar ürettikleri hammaddelerin yüzde yüzünü iç piyasaya satacak.

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Türkiye Mobilya Sanayicileri Derneği (MOSDER) Başkanı Mustafa Balcı, “Pandeminin başından beri küresel bir kriz haline gelen hammadde tedariği konusu ülkemizde mobilya sanayimizi de ciddi şekilde olumsuz etkiliyordu. Üretimin aksamasına neden olan, terminleri geciktiren ve son iki yılda mütemadiyen ve orantısız şekilde zamlanmaya devam eden MDF ile ilgili son olarak zor geçen kış şartları nedeniyle ormanlarımızdan ağaç sanayinde kullanılan kerestelerin temin edilememesi gibi sebeplerle mobilya üretimi çıkmaza girmişti” diye ifade etti.

“Aylardır dile getirdiğimiz MDF zamları ve tedarik sorunuyla ilgili taleplerimizin nihayet karşılık bulmasından ötürü son derece memnunuz. Devletimize, Ticaret Bakanımız Sayın Mehmet Muş’a ve Ticaret Bakanlığı Bakan Yardımcımız Sayın Rıza Tuna Turagay’a da şükranlarımızı sunuyoruz” diye belirten MOSDER Başkanı Mustafa Balcı, “MDF ve longa ihracatına getirilen yasak hem iç piyasamızı olumlu şekilde etkileyecek, hem de üreticiye nefes aldırarak, terminleri de hızlandıracaktır” dedi.

“Her halükarda Türk mobilyasının menfaati doğrultusunda alınan bu karar ile MDF sunta – longa üretimi yapan firmalarımız da kazançlı çıkacaktır” diye belirten Mustafa Balcı, hepimiz aynı rotadayız! Ürettiğimiz katma değerli mobilyaları ihraç ederek ülke ekonomimize katkı sağlamaya devam edeceğiz” dedi.

Çifte bayram olacak!

Bayram öncesi alınan bu kararın iç piyasayı oldukça olumlu etkileyeceğini belirten Mustafa Balcı, “Düğün sezonunun gelmiş olmasına rağmen evlenecek çiftlerimizde de bir tedirginlik durumu söz konusuydu. Ancak şimdi düğün hazırlığında olan gençlerimiz ve aileleri de gönül rahatlığıyla mobilya alışverişlerini yapabilirler. Bu konuda mobilya firmaları da ellerini taşın altına koyuyorlar. Fiyatların belli bir oranda düşeceğini ön görüyoruz. Aynı zamanda markalarımız uyguladıkları çeşitli kampanyalarla da vatandaşımıza destek olmaya devam edecekler” dedi.

Egeli dericiler 2026 için 300 milyon dolar ihracat hedefi belirledi

Pandemi döneminde Türkiye’nin ilk sanal fuarını düzenleyen Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği, 2022-26 dönemi sonu için belirlediği 300 milyon dolar ihracat hedefine ulaşmak için yeni dönem çalışmalarına hızlı giriş yaptı.

Yeni dönemin ilk Yönetim Kurulu toplantısını Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği (EDMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Erkan Zandar’ın başkanlığında yapan EDMİB Yönetim Kurulu, 2022-26 dönemi için stratejik önem verdiği sanal faaliyetler, fuarlar ve yarışma ile ilgili üç komite kurarken, yapılan görev dağılımında Başkan Yardımcılığına Halil Gündoğdu ve Ömer Ağartıoğlu, Muhasip Üyeliğe Mehmet Sepici seçildi. TİM Genel Kurulu Delegesi Erkan Onmuş oldu.

Önümüzdeki dönemde Metaverse’te ayakkabı, saraciye, deri konfeksiyon ürünleri için sanal AVM kurmayı hedefleyen EDMİB, Sanal Faaliyetler Komitesinde Erhan Onay ve Mustafa Arıoğul’un liderliğinde çalışmalarını yürütecek.

İtalya’da Expo Riva Fuarı’nın Türkiye Milli Katılım Organizasyonu’nu 4 yıldır başarılı bir şekilde düzenleyen Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği, 2022-26 döneminde fuar organizasyonları için Erkan Onmuş ve Fırat Güler’den oluşan Fuar Komitesi’ni oluşturdu.

Deri sektöründe katma değerli ürün ihracatını artırmak için uzun yıllardır başarılı bir şekilde düzenlenen Deri’n Fikirler Deri Tasarım ve Üretim Yarışmasını, Nagihan Bozkurt ve Mehmet Berberci’den oluşan Yarışma Komitesi koordine edecek.

Genç, deri sektöründe yetkin ve dünyayı çok iyi bilen dinamik bir yönetim kurulu oluşturduklarını belirten Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Erkan Zandar, önümüzdeki 4 yıllık dönemde sürdürülebilirlik ve sosyal uygunluk faaliyetlerini eksenine alan faaliyetler gerçekleştirme kararı aldıklarını dile getirdi.

Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin 2021 yılında ihracatını yüzde 32’lik artışla 129 milyon dolardan, 171 milyon dolara taşıdığını aktaran Zandar, “Son 1 yıllık dönemdeki ihracatımızda artış hızını yüzde 50’ye ulaştırarak 185 milyon dolar dövizi Türkiye’ye kazandırdık. Görev süremizin sonunda 300 milyon dolar ihracat hedefimiz var. Bunun için geleneksel ihraç pazarlarımızdaki konumumuzu güçlendirirken, Güney Kore ve Kuzey Amerika pazarına odaklanacağız” şeklinde konuştu.

Kuru meyve ve mamulleri ihracatçılarında Mehmet Ali Işık dönemi

Ege İhracatçı Birlikleri’nde yapılan Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Genel Kurulu’nda Mehmet Ali Işık, tek aday olarak girdiği seçimde kullanılan 59 oyun tamamını alarak Yönetim Kurulu Başkanlığına seçildi.

Mehmet Ali Işık, Türkiye’de ihracatçı birliklerinin 83 yıllık tarihinde organik sektöründen Yönetim Kurulu Başkanı seçilen ilk isim olarak tarihe geçti.

Divan Başkanı Ziya Aksüt olurken, Katip üyeliklerini Banu Er ve Murat Aksüyek yaptı.

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliğinde 2014-22 döneminde Yönetim Kurulu Başkanlığı yapan Birol Celep, Mehmet Ali Işık’ın listesinde Yönetim Kurulu Üyesi olarak yer aldı.

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mehmet Ali Işık, “2018 yılında görevi aldığımızda kendimize iki tema belirledik. Sağlıklı ürünler ve katma değerli ürünler yetiştirmek için size taahhütte bulunmuştuk. Bütün yapımızı bunun üzerine kurduk. Sağlıklı ürünlerde arazi bazında çok ciddi çalışmalar yaptık. Üzüm, incir ve kayısıyı kendi içinde kategorize ederek bunun altında komitelerimizi, teknik kurullarımızı oluşturduk. Ortak akılla ortak kararlarla 95 bin çiftçiye ulaştık.” dedi.

Kuru meyve sektörünün sağlıklı ürün yetiştirmede çok önemli yol aldığının altını çizen Işık, üzümde AB’nin istediği MRL değerlerinin altında değerlere ulaştıklarını vurguladı.

“Avrupa’da üzüm ve kayısıda kontrol sıklığı kaldırıldı. İncirde alfatoksinden ve hava şartlarından dolayı devam ediyor. Komitelerimize ve teknik kurulumuza destek verdiğiniz için çok teşekkür ediyorum. İkinci hedefimiz ürünlerimizin katma değerinin artırılmasıydı. Biz 4 yıl önce bin 500 bin 600 dolar olan üzümün ortalama ihraç fiyatını 2 bin dolara çıkardık. İstikrar getirmek için satın alma politikası uyguladık. Üzümde şu anda 40-50 bin tonluk stok yarattık. Bu bizim rahat bir sezon geçirmemizi sağladı. İncirde de gayet güzel bir fiyat politikamız var. Kayısıda da bu istikrarı sağlayacağımızı ümit ediyoruz.”

Organik sektörünün ihracatı 1 milyar dolara ulaşacak

Mehmet Ali Işık, “Hedef pazarlarımızda fuarlar ve çalıştaylar yaptık. Ticaret Bakanlığı koordinasyonuyla 2019 yılında başlayan Turkish Dried Fruits UR-GE Proje’sinde “Yalın Üretim Teknikleri” eğitimi sürdürülebilirlikle ilgili en önemli faaliyetlerimizden biriydi. 18 firmamız ile üretim süreçlerinin iyileştirilmesi için “Yalın Üretim Teknikleri” eğitimi aldık ve bunu hayata geçirdik. Ürünlerimizin katma değerini de artırdık. Üzümde ortalama ihraç fiyatlarımızı 2 bin dolara yükselttik. Dünyada tarım ve gıda stratejik konumda. Yeşil Mutabakat ile ülkeler 2030-2050 hedeflerini belirledi. Biz EİB’te Sürdürülebilirlik Departmanımızı kurduk. EİB olarak sürdürülebilirlik projelerimizle kendi sektörümüzün kalkınmasını sağlıyoruz.” diye konuştu.

Işık, Türkiye’de 30 yıl önce kuru meyve sektörüyle başlayan organik üretimin bugün çok farklı sektörlerde üretim yapar konuma geldiğini, yıllık 500 milyon dolar ihracat hacmine ulaştıklarını söyleyerek, 4 yıllık görev süreleri sonunda organik sektörünün ihracatını 1 milyar dolara çıkarmayı hedeflediklerini açıkladı.

Celep: İhracatımızı 1,5 milyar dolar seviyesine çıkarmayı başardık

2014-22 dönemi için seçilen geçmiş dönem başkanı Birol Celep, “Son iki senedir tüm dünyayı etkileyen Covid-19 pandemisi nedeniyle pek çok sektörümüz büyük sıkıntılar yaşarken, kuru meyve sektörü olarak bu olumsuz ortamda ihracatımızı 1,5 milyar dolar seviyesine çıkarmayı başardık. Son 5 yıldır 1.3-1.4 milyar dolar seviyelerinde seyreden ihracatımız, 2021 yılında bir önceki yıla göre miktar bazında yüzde 2.4’lük artışla 486.160 ton, değer bazında ise yüzde 11’lik artışla 1 milyar 563 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir.” dedi.

Celep, “Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliğimiz olarak ise ülkemizin toplam kuru meyve ihracatındaki payımız ise miktar bazında yüzde 68, değer bazında ise yüzde 55 olarak gerçekleşmiş. Yönetim Kurulumuz olarak sektörümüzün sürdürülebilir üretim ve ihracatına katkıda bulunmak üzere göreve devam etmek istiyoruz ve Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev süremin sonuna geldiğim bugün de, büyük bir özveri ile yeni Başkanlık görevini yapacağına emin olduğum kıymetli meslektaşım Mehmet Ali Bey’e bayrağı devretmekten büyük mutluluk duyuyorum.” diye konuştu.

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Genel Kurul Toplantısı’nda, 2022 yılı bütçesi ve iş programı da görüşülerek kabul edildi.

EGE KURU MEYVE VE MAMULLERİ İHRACATÇILARI BİRLİĞİ YÖNETİM KURULU BAŞKANI

IŞIK TARIM ÜRN.SAN.VE TİC.A.Ş. – Mehmet Ali Işık

EGE KURU MEYVE VE MAMULLERİ İHRACATÇILARI BİRLİĞİ YÖNETİM KURULU

OSMAN AKÇA TARIM ÜRÜN.İTH. İHR.SAN.VE TİC.A.Ş. – Ahmet Bilge Göksan

S.S. TARİŞ ÜZÜM TARIM SAT.KOOP BİRLİĞİ –  Yurtcan Biryol

ANATOLİA TAR.ÜR.SAN.VE DIŞ TİC A.Ş. – Osman Öz

ŞENTAŞ TARIM ÜR.İHR.SAN.VE TİC A.Ş. – Gürcan Şen

K.F.C. GIDA TEKSTİL SANAYİ İTHALAT İHRACAT YATIRIM A.Ş. – Birol Celep

SELÇUK K. GIDA YATIRIM SAN. VE TİC.A.Ş.-  Eliya Alharal

PAGMAT PAMUK TEKSTİL GIDA SAN.VE TİC.A.Ş. – Nejat Almış

GABAY DIŞ TİCARET VE GIDA SAN. A.Ş. -Yusuf Gabay

ÖZGÜR TARIM ÜRÜNLERİ İNŞAAT SAN. VE TİC. A. Ş. – Şemsettin Özgür

VESTA TARIM ÜRÜNLERİ SANAYİ VE TİCARET A.Ş. – Naci Çetin

EGE KURU MEYVE VE MAMULLERİ İHRACATÇILARI BİRLİĞİ DENETİM KURULU

PAK TARIM ÜRÜNLERİ SAN.VE DIŞ TİC.LTD.ŞTİ. -– Erkan Geyik

FRANCO FİGUES GIDA TURİZM İNŞ. İHRACAT SAN. VE TİC. A.Ş. – Rafael Çikurel

S.S. TARİŞ İNCİR TARIM SATIŞ KOOPERATIFLERI BIRLIGI- – Mustafa Bircan

Geleneksel bankacılık yerini ‘Tokenomik’e bırakıyor

WEB 3.0 ve sonrasının yeni trendleri ve köklü değişimleri beraberinde getirdiğini söyleyen Cerebrum Tech Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Erdem Erkul, “Gelişen blockchain teknolojisiyle geleneksel bankacılıktan uzaklaşıyoruz ve yeni bir sistemle token ekonomisi doğuyor” dedi.

Cerebrum Tech Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Erdem Erkul, 2016 yılından itibaren hayatımıza giren WEB 3.0 ve sonrasının yeni trendleri ve köklü değişimleri de beraberinde getirdiğini belirterek “Hayatımızın her alanına dokunacak olan bu değişikliklerin belki de belirgin olanı yeni bir ekonomi doğuyor olması. Gelişen blockchain teknolojisiyle geleneksel bankacılıktan uzaklaşıyoruz ve yeni bir sistemle token ekonomisi doğuyor” dedi.

Web 3.0 ve Ötesi

Erdem Erkul, Uluslararası İpek Yolu Araştırmaları Birliği (IASS) ve İpek Yolu Üniversiteler Ağı’nın (SUN) desteğiyle Kanada Üniversitesi Dubai tarafından ‘Yapay Zeka (AI) ve Büyük Veri (BD) Çağında Üniversitelerin Rolleri: Zorluklar ve Fırsatlar’ temasıyla düzenlenen IASS 2022 Konferansı’nda konuştu. Erdem Erkul, ‘Web 3.0 ve Ötesi’ başlıklı konuşmasında bilgisayarların insanlar gibi verileri okumaya ve analiz etmeye başladığında ortaya çıkan Web 3.0’ın Web 1.0 ve Web 2.0’dan farklı olarak ‘decentraland’ (merkezsizleşme) özelliğiyle kişileri farklı toplulukları içeren sanal bir dünyaya bağladığını vurgulayarak “Web 3.0 ile herkes için kişiselleştirilmiş ürünler yaratabileceğimiz ve her kullanıcının aynı zamanda bir içerik yaratıcısı olduğu yeni bir sanal dünya yaratıldı” diye konuştu.

Yeni trendler, köklü değişimler

WEB 3.0 ve sonrasının yeni trendleri ve köklü değişimleri de beraberinde getirdiğini anlatan Erkul, şunları söyledi:

“Örneğin yeni bir ekonomi anlayışı ortaya çıkıyor, insanlar zaten token ekonomisini kullanmaya başladılar. Tokenomik de denen Token ekonomisinden bahsedebilmek için sistemin nasıl çalıştığını anlamak gerekiyor. Her şeyden önce, kripto para birimleri, token ekonomisinin ekosisteminde var olmak için bir deftere ihtiyaç duyar. Kısacası burada sanal bankacılık yaklaşımı var ve bu sanal bankacılık işlemleri bu deftere kaydediyor. Bu nedenle, bu kripto para dünyasında, bu işlemlerin defterde tutulması gerekiyor. Bu noktada blockchain teknolojisi kullanılıyor. Böylece geleneksel bankacılıktan uzaklaşıyoruz ve yeni bir sistemle token ekonomisi doğuyor.”

Sadece 10 dakika

Dijital ortamlarda bulundukları her bir kripto paranın belirli kodları ve amaçları olduğunu ifade eden Erkul, günümüzün en ünlü kripto para birimi olan Bitcoin ile işlem yapmanın sadece 10 dakika süreceğine dikkat çekti. Bu sistemi geliştirmek için zaman içinde yazılımların değiştiğini ve yeni kripto para birimlerinin doğduğunu kaydeden Erkul “Böylece blok zincirinde birden fazla kripto para biriminin ekonomisi oluşturuldu. Tokenomik bizimle olacak” dedi.

TÜSİAD Küresel Siyaset Forumu uluslararası sistemin krizini ve kuralsızlaşmasını ele alacakTÜSİAD Küresel Siyaset Forumu, 27 Nisan 2022 Çarşamba günü 16:00’da “Uluslararası Sistemin Krizi: Kural, Değer ve Normların Ortadan Kalkması” başlıklı bir webinar düzenleyecek. TÜSİAD Küresel Siyaset Forumu Akademik Koordinatörü Prof. Dr. Evren Balta ile Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bertil Oder’in eş yönetiminde gerçekleşecek etkinlikte, kurallara dayalı uluslararası sistemin krizi, evrensel normların, değerlerin çözülmesi ve sorunları tek taraflı güç kullanımı üzerinden çözme arayışlarının güçlenmesi eğilimi tartışılacak.Webinarda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Eski Yargıcı ve Emekli Büyükelçi Rıza Türmen, BM Kadına Yönelik Şiddet Eski Raportörü Prof. Dr. Yakın Ertürk, İktisadi Kalkınma Vakfı Genel Sekreteri Doç. Dr. Çiğdem Nas, Gazeteci-Yazar Barçın Yinanç konuyu farklı yönleriyle ele almak üzere tartışmacı olarak yer alacak. TÜSİAD “Uluslararası Sistemin Krizi: Kural, Değer ve Normların Ortadan Kalkması” Webinarı Tarih: 27 Nisan 2022Saat: 16:00 – 17:45

Bayram tatilinin tadını Pine Bay Holiday Resort’ta çıkarın Yeşilliklerin arasında, sadece misafirlerine özel bir koyda yer alan Pine Bay Holiday Resort, bayram tatilinde misafirlerine doğanın, huzurun, konforun, lezzetin kapılarını açacak. Her şey dahil konsepti ve farklı konaklama seçenekleriyle keyifli bir bayram tatili deneyimi arayanlar için Pine Bay Holiday Resort; Sanat, Aile, Doğa ve Ev konforunu iç içe geçirdiği “SADE” anlayışıyla unutulmayacak anlar yaşatacak.Mavi ile yeşilin birleştiği Türkiye’nin en güzel koylarından birinde uçsuz bir alanda kendisine ait bir sahil ve marinasıyla muhteşem bir atmosfere ev sahipliği yapan Pine Bay Holiday Resort, bayram tatilini misafirleri için büyüleyici kılmaya hazırlanıyor. Her şey dahil konseptiyle Pine Bay Holiday Resort’ta, bayram boyunca aileniz ve sevdiklerinizle kalıcı mutluluklar yaratacak, doğaya ve sanata doyacaksınız. Pine Bay Holiday Resort’ta bayramı her gün farklı konseptte düzenlenen gecelerle kutlayacak, çeşitli orkestra ve canlı müzik dinletileri ile DJ performanslarına katılacak ve dünya mutfağından lezzetleri tadacaksınız.Her tarza ve ihtiyaca uygun oda seçenekleri Kurulduğu günden bugüne 15 binden fazla ağaç dikilerek misafirlerini doğayla buluşturanPine Bay Holiday Resort’ta biyolojik çeşitlilikle muhteşem bir manzaraya uyanmak için farklı konaklama alternatifleri mevcut. Güneşin ilk ışıklarını hissedebileceğiniz, kuşların cıvıltısıyla güneşin batışına tanıklık edebileceğiniz otel binasına bağlı deniz ve orman manzaralı odaların yanı sıra doğanın ve yeşilliklerin arasında, balkonlu veya bahçe teraslı kulüp aile odaları çocuklu aileler için konforlu bir tercih sunuyor. Doğanın tam ortasında izole bir ortama sahip villalar ise Ege Deniz’i, Samos ve Kuşadası’na bakan huzur dolu bir bahçe ve sonsuzluk havuzuyla büyülü bir tatil vadediyor.Aileler için özel alanlar ve aktivite seçenekleriGöçtur Turizm, sektördeki 30 yıllık tecrübesini yansıttığı Pine Bay Holiday Resort’ta, aile dostu hizmet anlayışından yola çıkarak aile bireylerinin deneyimleyebilecekleri farklı alan ve aktiviteler sunuyor. Çocuklu aileler için konforlu bir ev ortamını sağlayan kulüp odaları, sakinliği ve doğayla iç içe olmayı tercih eden misafirlere de keyifli bir atmosfer yaratıyor. Pine Bay Holiday Resort’ta ailenin minik üyeleri için yaş gruplarına göre üç farklı mini kulüp bulunuyor. Pedagoglar ve spor eğitmenleri eşliğinde doğa, sanat ve yaratıcılık üzerine dans, boyama ve trekking gibi birbirinden farklı aktivitelere katılabilen minikler, ayrıca mini sinemanın da keyfini çıkarabiliyor.Dünya ve Türk mutfağından lezzetler Pine Bay Holiday Resort’ta usta şeflerin hazırladığı Türk ve dünya lezzetlerinden, harika sunumlar eşliğinde hem göze hem de damağınıza hitap eden yerli-yabancı ve alkollü-alkolsüz içeceklerle birçok lezzet noktası yer alıyor. Farklı manzara ve konseptlerde restoran seçenekleri, deniz ürünlerinden hafif ve sağlıklı ikramlara kadar alternatif tatlar sunuyor. Her akşam farklı mutfakların deneyimlenebileceği sekiz alakart opsiyonu, tatilde lezzete önem verenler için akılda kalıcı lezzetler yaratıyor. Deneyimli miksolojistlerin ve baristaların tesis içindeki kekik, biberiye, nane gibi bitkileri kullanarak hazırladıkları kokteyller ister gün batımında ister zeytin ağaçlarının gölgesi altında misafirlere eşlik ediyor.Bayram tatili boyunca Pine Bay Holiday Resort’ta neler yapabilirsiniz?

Trekking: Özellikle sabahın erken saatleri ve gün batımında mutlaka deneyimlenmesi gereken endemik bitkilerin ve çam ağaçlarının içinde Trekking yürüyüş severler için güzel bir alternatif.

SPA: Yaşamın yorgunluğunu bir kenara bırakıp SPA ve hamamda rahatlayabilirsiniz.

Aquapark: Biraz enerji atmak ve ailecek eğlenebileceğiniz yarımada üzerinde bulunan Aquapark’ta çeşitli kaydıraklar bulunuyor.

Dalış: Heyecan ve eğlence arayanlar marinadaki su sporları aktivitelerini keşfedebilir. Ege’nin berrak sularında bitki ve balık çeşitliliği ile su altını keşfetmek için dalış yapabilirsiniz.

Her akşam gerçekleştirilecek farklı bir aktiviteye; çeşitli orkestra ve canlı müzik dinletilerine, DJ performanslarına katılarak keyifli vakit geçirebilirsiniz.

Global İnovasyon Ödülleri’nin ulusal kazananı Enplus oldu!

Premium mutfak ürünleri, küçük ev aletleri ve lüks beyaz eşya sektörlerinde dünyanın lider markalarının Türkiye distribütörlüğünü yürüten Enplus, global anlamda önemli bir başarıya imza attı. Şirket; mağazalarının mükemmel özel konsept tasarımı ile sektörünün önde gelen ödül programlarından biri olan GIA-Global İnovasyon Ödülleri’nin ulusal kazananı oldu. Şirketi adına ödülü Enplus Yönetim Kurulu Üyesi ve COO’su Murat Hatipoğlu aldı.

Hikayesi 1975 yılında ilk perakende mağazanın açılması ile başlayan, günümüzde ise premium mutfak ürünleri, küçük ev aletleri ve lüks beyaz eşya sektörlerinde dünyanın lider birçok markasının Türkiye distribütörlüğünü üstlenmiş bir multi brand mağaza zinciri olan Enplus, IHA (International Housewares Association) tarafından Chicago’da düzenlenen törenden büyük bir başarıyla döndü. Dünya çapında ev ve ev eşyaları endüstrisindeki yeniliği ve mükemmelliği onurlandırmak amacıyla 20 yılı aşkın süredir düzenlenen GIA-Global İnovasyon Ödülleri kapsamında Enplus’ın mükemmel vitrin tasarımı ikinci kez ulusal ödüle layık görüldü.

Şirketi adına ödülü alan Enplus Yönetim Kurulu Üyesi ve COO’su Murat Hatipoğlu şu açıklamada bulundu: “Sektörümüzde çok önemli bir yere sahip olan, dünya çapında hem perakendeciler hem de üreticiler ve tasarımcılar başta olmak üzere tüm paydaşları ortak bir platformda buluşturan Global İnovasyon Ödülleri’nin ulusal kazananı olduğumuz için gururlu ve mutluyuz. İlk mağazasını 2000 yılında açan bir şirket olarak bugün Türkiye’nin 81 iline hizmet veren bir premium multi brand mağaza zinciriyiz. Mağazalarımızın her birini birer deneyim mağazası olarak konumlandırıyor ve vitrinlerimizin gücümüzü yansıtmasına önem veriyoruz. Global İnovasyon Ödülleri’nin Türkiye kazananı olmanın verdiği motivasyonla organize marka mağazacılığında sürdürülebilir başarılar kazanmak için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.”

Lojistikte güven 2022’nin ilk çeyreğinde gücünü koruyor KPMG Türkiye ve İstanbul Üniversitesi iş birliği ile hazırlanan Lojistik Güven Endeksi, bu yılın ilk çeyreğinde 2021 yılının son çeyreğine kıyasla yüzde 2’lik küçük bir düşüş kaydederek 125,47 olarak ölçüldü ve pozitif görünümünü korudu. Sektördeki pozitif görünümü değerlendiren KPMG Türkiye Taşımacılık Sektör Lideri Yavuz Öner, Avrupa’nın Rusya üzerinden ticareti durdurmasının Türkiye açısından olumlu bir yanı olduğuna dikkat çekti. KPMG Türkiye ile İstanbul Üniversitesi Ulaştırma ve Lojistik Fakültesi iş birliğiyle hazırlanan Lojistik Güven Endeksi 2022 yılının ilk çeyreği için açıklandı. 2021 yılının son çeyreğine kıyasla yüzde 2’lik küçük bir düşüş kaydeden endeks, 125,47 olarak ölçülerek pozitif görünümünü korudu. Endeks, 2021 yılının ilk çeyreğiyle karşılaştırıldığında ise büyük ölçüde sabit bir trend izliyor. Bununla birlikte endekste, 2021’in üçüncü çeyreğinde kaydedilen rekor seviyeye kıyasla ise yüzde 12’lik bir düşüş söz konusu. Sektörün güncel durumunu gösteren Mevcut Durum Endeksi ise bir önceki çeyreğe kıyasla yüzde 4,4’lük hafif bir düşüşle 130,71 olarak gerçekleşti. Gelecek Dönem Beklenti Endeksi de 2021’in son çeyreğine göre yüzde 1’lik hafif bir düşüşle 122,85 olarak ölçüldü. Gelecek Dönem Beklenti Endeksinin alt kırılımlarına bakıldığında, nisan – haziran döneminde sektördeki iş hacmi beklentisine ilişkin endeks, çeyrek bazda yüzde 9’luk bir artışla 148,31 puana ulaştı. İkinci çeyrekte sektörün kârlılığına ilişkin endeks ise çeyrek bazda yüzde 7’lik bir düşüşle 93,26 puana geriledi. Böylelikle kârlılık beklentilerine ilişkin endeks, 2020 yılının son çeyreğinden bu yana ilk defa negatif bir görünüm sergilemiş oldu. Bu durum, yükselen yakıt maliyetlerinden kaynaklı görünüyor. Gelecek üç ayda sektörün insan kaynakları ihtiyacına ilişkin endeks ise yüzde 6,3’lük bir düşüş göstererek 141,57 puana geriledi. Sektördeki gelişmeleri değerlendiren KPMG Türkiye Taşımacılık Sektör Lideri Yavuz Öner “Lojistik Güven Endeksi, 2021 yılının üçüncü çeyreğinde rekor kırarak 143 puana ulaştığından bu yana hafif bir düşüş trendi içerisinde bulunuyor. Buna karşın, görünüm hala pozitif. Ukrayna’daki savaş uluslararası ticareti ve özellikle denizyolu taşımacılığı rotalarını etkilemeye devam ediyor. Bölgeyle ticaretin yavaşlaması, limanlarda elleçlenen yükleri olumsuz etkiliyor. Bu duruma ek olarak, hava ve karayolu taşımacılığı da artan maliyetlerle karşı karşıya. Ukrayna geçişi kapandığı için Türk tırları Gürcistan üzerinden ilerlemeye yöneldi, bu durum da büyük tıkanıklıklara yol açtı. Birçok tır Gürcistan, Ermenistan ve Azerbaycan sınırında kaldı. Ancak, Avrupa’nın Rusya üzerinden ticareti durdurmasının Türkiye açısından olumlu bir yanı olduğunu da söylemek mümkün. Türkiye’nin ‘Bir Kuşak Bir Yol’ projesine sunduğu en önemli girişim olan Orta Koridor’daki demiryolunun stratejik önemi vurgulanmış oldu. Bu noktada, Orta Koridor’a yönelik gerekli altyapısal önlemlerin alınması kritik önemde. Diğer yandan, Türkiye’nin imalat satın alma yöneticileri endeksi (PMI), son 10 yılın en düşük seviyesine geriledi. Savaş ve fiyat artışları tüketicilerden gelen talebi olumsuz yönde etkilemiş oldu. Bu durum ise önümüzdeki dönemde sektör üzerinde aşağı yönlü bir baskı kurabilir.” dedi.

Sektörde birlik olduk, Maden Platformunu kurduk

Ege Maden İhracatçıları Birliği’nde 2014-22 yılları arasında 8 yıl Yönetim Kurulu Başkanlığı yapan Mevlüt Kaya görev süresinin dolmasına günler kala veda mesajı yayınladı.

“Hep Birlikte Başaracağız” diyerek göreve geldiğini hatırlatan EMİB Başkanı Kaya, görev süresinde sektörde birlik ortamına katkı sağlamanın yanında, doğal taş sektöründe de işlenmiş ürün ihracatını EMİB’te yüzde 50’den, yüzde 76’ya çıkardıklarının altını çizdi.

Görev süresinde madencilik sektöründeki 16 sivil toplum kuruluşunun bir araya gelmesiyle Madencilik Platformu’nu oluşturduklarını paylaşan Ege Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Mevlüt Kaya, Ankara’da sektörün sorunlarının çözümü için hep birlikte başarılı çalışmalar yürüttüklerini, önümüzdeki süreçte bu birlikteliğin korumasını arzu ettiğini dile getirdi.

Sürdürülebilir ve çevreye duyarlı madencilik yaptığımızı gösterdik

Sektörün tüm bileşenlerinin bir araya geldiği Hayatımız Maden Çalıştaylarını, İstanbul Maden İhracatçıları Birliği’yle dönüşümlü 4 kez başarılı bir şekilde gerçekleştirdiklerini, madenlerin insanlığa hayatının her noktasında, yaşamı kolaylaştırdığını kamuoyu ile paylaştıklarını anlatan Kaya, “Sürdürülebilir, çevreye duyarlı madencilik yaptığımızı kamuoyuna gösterdik” şeklinde konuştu.

“Hayatımız Maden Çalıştayları” dışında, “AMORF Tasarım Yarışması, URGE Projeleri, Fuarlar, Sektörel Ticaret Heyetleri, Eğitimler, İnsan Kaynağı var İş Sağlığı ve İş Güvenliği” başlıklarında onlarca projeyi hayata geçirdiklerinin altını çizen EMİB Başkanı Kaya, “3 farklı URGE Projesi yürüttük, Dünya’nın en büyük iki fuarı Xiamen ve Marble Fuarlarına yoğun katılım gösterdik. Avustralya, ABD, Birleşik Arap Emirlikleri, İngiltere, Umman, Hindistan, Katar, Kuveyt, Bahreyn, Vietnam’a fiziki ve sanal sektörel ticaret heyetleri düzenledik. Pandemiye, ekonomik krize, savaşa rağmen “İnadına üretim, inadına ihracat” mottosuyla Ege Maden İhracatçıları Birliğimizin ihracatını yüzde 30’luk artışla 1 milyar 123 milyon dolara taşıdık. Kültürpark’a sığmayan Marble Fuarı için İzmir Büyükşehir Belediyesi işbirliğinde Fuarİzmir’i sektörümüze ve İzmir’e kazandırdık” diye konuştu.

Türk doğal taşlarını daha katma değerli ihraç etmek için tasarımın kilit bir görev üstlendiğini aktaran EMİB Başkanı Kaya sözlerini şöyle sürdürdü: “Doğal taş sektöründe tasarımcılar ve mimarlarla sektörümüzü entegre etmek için AMORF Doğal Taş Tasarım Yarışması’nı 2 yıl başarılı bir şekilde gerçekleştirdik. Bizden sonra gelecek Yönetim Kuruluna güzel bir miras bıraktığımızı düşünüyoruz.”

“Önce İnsan” sloganıyla hareket ettiklerini vurgulayan EMİB Başkanı Mevlüt Kaya, doğal taş sektöründe iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini en üst seviyeye çıkarmayı hedeflediklerini, doğal taş madenciliği sektöründe iş kazalarını önlemek için “İş Sağlığı ve Güvenliği Odaklı Faaliyetlerin Geliştirilmesi” isimli Avrupa Birliği projesini görev sürelerinde sektöre kazandırdıklarının altını çizdi.

Yetenekli gençlerin maden mühendisliği, jeoloji mühendisliği ve cevher hazırlama mühendisliğini tercih etmeleri için asgari ücret oranında burs projesini de kendi dönemlerinde sektöre kazandıklarını belirten Kaya, “3 mühendislik branşında 137 başarılı gence 1 milyon 407 bin TL’lik bursu İstanbul Maden İhracatçıları Birliği ve Batı Akdeniz İhracatçılar Birliğiyle birlikte verdik. Başarılı gençler sektöre katıldıklarında sektörümüzün vizyonuna önemli katkılar sağlayacaklarına inanıyoruz” dedi.

Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yürüttüğü 8 yıllık süreçte, Türkiye İhracatçılar Meclisi Sektörler Konseyi Üyeliği, İZFAŞ Yönetim Kurulu Üyeliği, Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcılığı görevlerinde de bulunduğunu hatırlatan Kaya, “Görev süremde birlikte çalıştığım tüm ihracatçı meslektaşlarıma, bu kurumlardaki tüm kademelerde görev yapan çalışanlara, 8 yıl boyunca davet ettiğimiz her programımıza katılarak sektörümüzün sesi soluğu olan basın mensuplarımıza şükranlarımı sunuyorum. Ege Maden İhracatçıları Birliği’nin 22 Nisan 2022 tarihinde yapılacak Genel Kurulda göreve gelecek meslektaşlarıma da başarılar diliyorum” diyerek sözlerini noktaladı.

Ata İsmet Özçelik Pfizer Türkiye ve Orta-Doğu Avrupa Bölgesi Dijital Lideri oldu 2002 yılında Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği bölümünden mezun olan Ata İsmet Özçelik, 2014 yılında aynı üniversitede MBA eğitimini tamamladı. IBM’de Kıdemli Danışman, Sony’de Bölgesel Dijital İş Ortağı gibi önemli görevler üstlenen Özçelik, Pfizer ailesine 2012 yılında Türkiye Dijital İş Ortağı olarak katılmış; dijital tarafta birçok satış, pazarlama projelerinin gerçekleştirilmesine katkı sağlamış ve liderlik etmiştir.Pfizer Türkiye ve Orta-Doğu Avrupa Bölgesi Dijital Lideri Ata İsmet Özçelik yeni görevi ile ilgili şunları söyledi: “Pfizer Türkiye’de yetişen biri olarak hem Türkiye hem de Orta-Doğu Avrupa bölgesinin sorumluluğunu da almış olmanın heyecanını yaşıyorum. Lider yetiştirmeye odaklı bir biyofarma şirketi olan Pfizer, insan kaynağı politikalarını da bu değer doğrultusunda örüyor ve çalışanlarına bireysel gelişim, yüksek performans ve başarı için her türlü olanağı yaratmayı hedefliyor. Bu fırsatları sunan özel bir ailenin parçası olmaktan gurur duyuyorum.”

Yaş meyve sebze sektöründe Rusya sevinci

Taze meyve sebze sektörü, 2021 yılında yaptığı 3 milyar 83 milyon dolarlık ihracatın 1 milyar 14 milyon dolarlık dilimini gerçekleştirdiği Rusya Federasyonu’na ihracatta yaşadığı kısıtlamaları aştı.

Rusya Federasyonu, Türkiye’den portakal, nar, üzüm, greyfurt ve biber ithalatına getirdiği kısıtlamayı kaldırırken, Mandalina ve limonda firma bazlı var olan yasaklarda son buldu. Domates ihracatındaki 300 bin ton olan kota ise 350 bin tona çıkarıldı.

Yasakların aşıldığı ve kotanın artırıldığı 7 üründe Türkiye’nin 2021 yılında 1 milyar 833 milyon dolarlık ihracat rakamına ulaştığını belirten Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, bu ihracatta Rusya Federasyonu’nun payının 646 milyon dolar olduğunu, yasakların kaldırılmasının sektörde hem ihracatçıları, hem de üreticileri mutlu ettiğini dile getirdi.

“Bu yasakların kaldırılması Türk yaş meyve sektörü açısından çok önemli” tespitinde bulunan Uçak, “2022 yılında Rusya Federasyonu’na ihracatımızı 1,2 milyar doların üzerine çıkmasını hedefliyoruz. Rusya’dan talep gelecek. Rusya önemsediğimiz bir pazar. Rusya pazarı bizim için önemli olduğu kadar, Rusya içinde Türkiye çok önemli. Rusya ve Türkiye birbirine ihtiyaç duyuyor. Ukrayna-Rusya savaşının bir an önce bitmesini ümit ediyoruz. Ülkemiz bu savaşın sona ermesi için çok etkin diplomasi yürütüyor. Bir an önce sonuç alınmasını diliyoruz” şeklinde konuştu.

Türkiye’de yıllık 55 milyon ton taze meyve sebze üretimi yapıldığı bilgisini paylaşan Uçak, “Sert bir kış mevsimi geçirdik. İklim koşullarından dolayı zarar gören ürünler oldu ancak gelecek talebi karşılayabilecek noktadayız, hem üretimimizi artırıyoruz, hem de gıda kayıplarını önlemek için projeleri hayata geçiriyoruz. Pandemiyle birlikte gıda arzının, gıdaya olan talebi karşılaması noktasında politikalar geliştirmemiz gerektiği ortaya çıktı. Tüm çabamız, gıdada sürdürülebilirliği sağlamak ve 8 milyarı aşan dünya nüfusunun gıda güvencesine sahip olması” diyerek sözlerini noktaladı.

Designist “Lamartine Otel” Projesiyle iF Design Ödülü’nü Aldı!

Designist, mimari ve iç mimari kategorilerde dünyanın en iyi projelerinin yarıştığı Almanya merkezli iF Design Awards 2022’de Lamartine Otel Taksim projesi ile ödüle layık görüldü.

İç Mimar Aslı Arıkan Dayıoğlu liderliğinde ulusal ve uluslararası ölçekte ödüllü iç mimari projelere imza atan Designist, iF Design Awards 2022’de Lamartine Otel Taksim projesiyle ‘’Hotels, Spas, Restaurants, Bars‘’ kategorisinde ödülün sahibi oldu.

Mimari, İç Mimari, Ürün Tasarımı, Ambalaj Tasarımı, İletişim ve Hizmet Tasarımı’nın yanı sıra Profesyonel Konsept, UX ve UI Tasarımı alanlarındaki başarıları onurlandırmak amacıyla 1953 yılında kurulan ve her yıl dünyanın farklı noktalarından yapılan çok sayıda başvuruyu 100 bağımsız uzmandan oluşan uluslararası bir jürinin değerlendirdiği iF Design Awards sahiplerini buldu. Tasarımcılar, ödüllerini 16 Mayıs 2022 tarihinde Berlin’deki dünyanın en büyük tiyatro sahnesine sahip olan Friedrichstadt-Palast’ta düzenlecek iF Design Ödülleri Gecesi’nde alacak.

Deniz Kızı Eftelya’dan Lamartine Otel’e…

iF Design Awards 2022’de “Hotels, Spas, Restaurants, Bars”  kategorisinde ödülün sahibi olan, Taksim Talimhane bölgesindeki Lamartine Otel, Aslı Arıkan Dayıoğlu liderliğindeki Designist tarafından bir ek yapı ilavesiyle renove edildi. Adını otelin bulunduğu sokağa ismini veren ve 1800’lü yıllarda İstanbul’da yaşamış, İstanbul ile ilgili birçok eser vermiş olan şair Alphonse de Lamartine’den alan Lamartine Otel’e proje kapsamında ilave edilen apartman yapısı ise bir zamanlar İstanbul’un eski ses sanatçılarından Deniz Kızı Eftalya’ya aitti. Billur Apartmanı karşısında yer alan ve Deniz Kızı Eftalya’ya ait asıl ismi Şen Apartmanı olan binanın giriş kapısında yer alan “lir” figürü ise yapının en dikkat çekici noktalarından biri. Yapıların mimarı ise Ankara’daki Etnografya Müzesi ve Türk Ocağı’nın mimarı, aynı zamanda resim, heykel ve alçı süslemelerinde usta Arif Hikmet Koyunoğlu olarak biliniyor. Bu tarihi ve kültürel bağlam ve iki sanatçının hikayesi Designist’in iç mimari tasarımını üstlendiği projeyi biçimlendiren en önemli çıkış noktaları olmuş.

İki yapı, orta bölümde oluşturulan amorf formlu bir duvar konseptiyle birleştirilmiş. Zemin katında resepsiyon bankosu, oturma alanları, ofisler ve bir lobi barın bulunduğu otel yapısında üst katlarda odalara, bodrum katta ise kahvaltı salonuna yer verilmiş.

Geceleri İstanbul Boğazı kıyısındaki mekanlarda şarkı söyleyen ve enfes sesi tüm Boğaziçi’nde yankılanan Eftalya’dan ilham alan Designist, müzik tınılarının dalga hareketlerini soyutlaştırılarak otelin iç mekanlarına yansıtmış. Lobi tavanında bu dalga formlarının güçlü etkisi hissedilirken, zeminde ise özel kesim doğal taşlar kullanılmış. Tüm duvarlar köşesiz dairesel formlarla oluşturulmuş. Asansör ve merdiven kovasının yer aldığı duvarın sert etkisi koyu renk aynayla kaplanarak ve yansıtma yapılarak kırılmış. Ayna kaplı duvarın bir bölümünde ise İstanbul Boğazı’nın siluetinden esinlenen amorf formdaki doğal taş kaplamalara yer verilmiş. Genel olarak organik formların hakim olduğu Lamartine Otel’de nötr renk tonları kullanılarak sakin ve huzurlu bir atmosfer yaratılmış.

Designist, otel odalarını daha ferah ve geniş göstermek için açık renk tonları, açık dolap ve banyo sistemleri kullanmış. Deniz Kızı Eftalya’nın anısını canlandıran kadın siluetlerinden sanat eserlerine, duvarlarda Eftalya’ya ait plaklara ve fotoğraflara yer verilmiş. Duvar kağıtlarında ise ses dalgalarına gönderme yapan desenler kullanılmış. Islak hacimlerde büyük boyutlu seramiklere yer verilerek derz görüntüleri azaltılmış ve separatör olarak da ışığı geçirebilen opak cam malzeme kullanılmış.

Katlar arasında dolaşan döner merdivenin devamlılığını vurgulamak için merdiven duvarlarında kontrast renkte bir şerit uygulaması yapılmış. Bodrum kattaki kahvaltı salonuna inen döner merdivene ise duvarda koyu ve canlı tonlardaki ceviz ahşap kaplama eşlik etmiş. Kahvaltı salonunda ağırlıklı olarak terracotta ve krem tonları tercih edilirken zeminde doğal taş görünümlü seramikler kullanılmış. Kahvaltı salonunun tuvaletlerinde ise doğa figürlerinin yer aldığı özel baskı büyük boyutlu seramik tercih edilmiş.

iF Design Awards 2022’de “Hotels, Spas, Restaurants, Bars”  kategorisinde ödüle layık görülen Lamartine Otel’de sakin ve huzurlu bir şehir oteli yaratmak hedeflenmiş.