Ekonomi-teknoloji haberleri ve TUİK verileri (28.01.2022)

TÜBİSAD Bilişim Sanayicileri Derneği‘nden açıklama

Ülkemizde ekonomik kalkınmanın yapı taşlarından olan organize sanayi bölgelerinde son zamanlarda yaşanan uzun elektrik kesintileri sadece fabrikaları değil üretimin diğer çarklarını da etkileme riskini beraberinde getirmektedir. Özellikle günümüzde üretim ekosisteminin adeta merkezinde yer alan bilişim sektörü, diğer tüm sektörleri destekleyen son derece önemli bir konumdadır ve son yıllarda Türkiye de dahil tüm dünyada, sadece dayanıklılığın ve sürdürülebilirliğin değil ülke ekonomilerinin kalkınması yolunda üretimin temelini oluşturmaktadır. Bilişim teknolojileri; geleceğin üretim vizyonuyla, birbirine bağlı üretim makineleri ve insan etkileşimiyle yeni bir üretim çevresi oluşturma aşamasında bulunan, bu amaç için akıllı ve dijital fabrikalar inşa eden sanayicilerimizin bu vizyonlarını gerçekleştirmelerini de sağlamaktadır. Hal böyle iken, günümüz ekonomilerinin ve hatta günlük yaşamın omurgası niteliğinde olan veri merkezlerinin elektrik kesintileri nedeniyle çalışamaz hale gelmesinin ekonominin ve yaşamın birçok alanını olumsuz etkileyeceği aşikârdır. Veri merkezlerinin işleyişinin durması durumunda sadece o organize bölgesindeki fabrikaların değil veri merkezinden hizmet alan üretim, ticaret, finans başta olmak üzere tüm sektörler ve şirketlerin faaliyetleri de etkilenebilecektir. Günümüzde üretim ekosisteminin dijital teknolojiler ile birbirine bağlı olduğu dikkate alındığında, dijital sistemler kullanmayan işletmelerin dahi veri merkezlerinin çalışamamasından etkilenmemesi mümkün değildir. Her ne kadar anlık elektrik kesintilerinde jeneratörlerle veri merkezlerinin çalışması sağlanıyor olsa da birkaç günü bulacak uzun kesintilerin üstesinden bu tarz geçici, yedek ve sadece felaket kurtarma durumlarında kullanılabilen çözümlerle gelinemez, süreklilik sağlanamaz.  Veri merkezi sektörünün ülkemizde cazibe merkezine dönüşmesi ve gelişimi için enerji maliyetlerinin uluslararası rekabeti sağlayacak şekilde düşürülmesinden, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımından ve sürdürülebilir bir enerji için teşvik mekanizmalarının oluşturulmasından bahsettiğimiz bir dönemde, enerji kesintilerinin gündemde olmasının sadece sektörde değil aynı zamanda kurumsal dünyada ve bireylerin günlük yaşamında da ciddi sorunları beraberinde getirebileceğini kamuoyunun bilgisine sunarız.  Saygılarımızla,TÜBİSAD Bilişim Sanayicileri Derneği

ENDÜSTRİYEL PANEL BİLGİSAYAR NEDİR VE NASIL SEÇİLMELİDİR?

Endüstriyel Panel Bilgisayarlar üretim tesisleri, fabrikalar gibi zorlu ve ağır ortam koşullarında kullanılmak için tasarlanmış; üretimden veri toplama, makina ve proses otomasyonu uygulamaları, süreç analizi ve kontrolü ve operatör paneli uygulamalarında tercih edilirler.

ENDÜSTRİYEL PANEL BİLGİSAYAR VE KİŞİSEL BİLGİSAYAR ARASINDAKİ FARK NELERDİR?

Endüstriyel sınıf bilgisayarlar, kişisel bilgisayarların yeterlilik ve tam verim gösteremeyeceği sıcaklık, toz, nem, titreşim gibi zorlu endüstriyel ortam koşullarında tam performans ile 7/24 kesintisiz bir şekilde çalışabilir.

Bu sebeple zorluk derecesi yüksek olan endüstriyel üretim koşullarında, üretim verimliliğini en üst seviyeye çıkarmak adına endüstriyel sınıf PC’lerden fayda sağlanmalıdır.

SEÇİM YAPILIRKEN HANGİ ÖZELLİKLERE DİKKAT EDİLMELİ?

Peki endüstriyel panel bilgisayar nasıl seçilmelidir, seçilirken hangi kriterler göz önünde bulundurulmalıdır? En doğru Endüstriyel Panel bilgisayar seçimini yapabilmek için her şeyden önce kullanım amacını ve cihazın kullanılacağı ortamı belirlemek gerekiyor.

Bu kapsamda aşağıdaki kriterle ön plana çıkıyor:

İşlemci: Endüstriyel Panel PC seçerken; kullanılacak işletim sistemi, yazılım, kullanım yeri ve amacına uygun seviyede işlemci seçilmesi önemlidir. Endüstriyel Panel PC’lerde kullanılan işlemciler sıcaklık ve titreşim gibi zorlu ortam şartlarına dayanıklı olmalıdır.

Artech™ Endüstriyel Panel bilgisayar serileri, Windows® tabanlı uygulamalar için Intel® Celeron® seviyesinden, iCore® seviyesine, Android® tabanlı uygulamalar için ARM® Cortex serisine kadar farklı yeni nesil fansız işlemci seçenekleri sunuyor.

Çalışma Ortamının Sıcaklığı: Kişisel bilgisayarlar 35°C sıcaklık seviyesinde dayanıklılık gösterirken, Artech™ Endüstriyel Panel bilgisayarlar yapıları itibarıyla 60°C sıcaklığa sahip ortamlarda bile sorunsuz bir şekilde, 7/24 çalışabiliyor. Ayrıca tüm modellerde 70°C çalışma sıcaklığına kadar dayanımlı endüstriyel sınıf SSD ve 80°C çalışma sıcaklığına kadar dayanımlı endüstriyel sınıf RAM bulunuyor.

Çalışma Ortamı için Gereken Sıvı Koruması: Artech™ Endüstriyel Panel PC serilerinin tamamı en az IP65 ön yüz koruma sınıfına sahip olmakla birlikte, ıslak ve yıkama gerektiren bir endüstriyel çalışma ortamında ise farklı bir ürünü seçmek doğru olacaktır. Bu noktada IP67 ön yüz koruması bulunan Artech WPC-400 serisi iyi bir çözüm olarak öne çıkıyor.

Çalışma Ortamı için Gereken Toz Koruması: Endüstriyel Panel bilgisayarlarda fan kullanıp kullanmama kararı ortamdaki toz ve kir miktarı ile doğru orantılıdır. Kirin ve tozun olduğu bir üretim sahasında, fansız bir Panel bilgisayar tamamen sızdırmaz yapısıyla ideal bir seçim sunuyor. Söz konusu Panel PC’lerde hava tahliyesi bulunmadığı için kir ve toz içeri giremiyor. Artech™ Endüstriyel Panel PC’lerden Ultimate Serisi IPC-600, Endurance Serisi IPC-400 ve Performance Serisi IPC-700 modeller fansız, tam kapalı, toz korumalı, endüstriyel tip paslanmaz çelik metal gövdeleri sayesinde en zorlu endüstriyel koşullarda dahi üst düzey performans ile çalışıyor. Ayrıca bu modeller, fansız yapıları ile daha az ısı yaydıkları için enerji tüketimini de azaltmaya imkan veriyor.

Ergonomi: Endüstriyel Panel bilgisayarın konumlandırılacağı alan, ekranda gösterilmesi gereken bilgi miktarı, bu bilgilerin hangi mesafeden görülebilmesi gibi etkenler ekran büyüklüğü, çözünürlüğü ve oranının seçiminde öne çıkıyor. Artech™ Endüstriyel Panel PC serileri 10” / 15” / 17” / 21” TFT ekran büyüklüğü, FullHD’ye kadar ekran çözünürlüğü, 4:3 ve 16:9 ekran oranı seçeneklerine sahip. Ayrıca ağır kimyasal, ağır iş eldiveni kullanımı gibi kullanım şekli ve çevresel şartlara bağlı olarak, 3 mm. kalınlaştırılmış, darbelere karşı güçlendirilmiş Rezistif ve Kapasitif olmak üzere farklı dokunmatik ekran seçenekleri ile dahili Endüstriyel Membran Tuşlu Klavye ve Touchpad seçeneği de Artech™ Endüstriyel Bilgisayar serilerinde sunuluyor.

Şok, Darbe, Titreşim Koruması: Endüstride fabrikalarda sıklıkla karşı karşıya kalınan şok, darbe ve titreşime karşı dayanıklılık ürünün kullanım ömrünü etkileyen kilit önem taşıyan kriterler arasında geliyor. Artech™ Endüstriyel Panel PC serilerinin disk sürücüleri, şok emiciler ile yastıklama ve mekanik yalıtım sağlanarak monte edilmiş, ürünlerin iç yapısında kullanılan, titreşimden ötürü sürtünmeye uğrayacak kablolar ise zırh korumalı, tüm soket ve bağlantılar ise kilitli soketlidir. Söz konusu özellikleri sayesinde Artech™ Endüstriyel Panel PC serileri şok, darbe ve titreşime dayanımları fazla ve uzun ömürlüdür.

Kolay Çıkartılabilir ve Değiştirilebilir Disk Yuvası: Disk imajları ya da sabit disklerin arızalanması, Endüstriyel Panel bilgisayarlarda görülebilecek ve bu nedenle de zaman ve üretim kayıplarına yol açabilecek sorunlar arasındadır. Bu problemi ortadan kaldırmak adına sahada imaj kopyalanması veya cihazın sökülerek disk değişimi yapılması gerekebilir. Bu tür müdahaleler üretimin daha uzun süreli duraksamasından farklı arıza risklerine ve ek teknik personel maliyetlerine sebebiyet verebilir. Bu noktada Artech™ Endurance Serisi IPC-400 ve Ultimate Serisi IPC-600 modellerde bulunan Kolay Çıkartılabilir ve Değiştirilebilir Disk Yuvası sayesinde herhangi bir arıza durumunda, üretim hattını durdurmaya gerek kalmadan arızaya anında müdahale edilerek maksimum 15 saniye süren disk değişimi ile üretim kaybı yaşanmadan çalışmaya devam edilebilir. Sıradan bir Endüstriyel Panel bilgisayarda ortalama 15 dakika sürebilecek değişim, Artech™ teknolojisi ile 15 saniyede yapılabiliyor.

Çalışma Ortamına Uygun Montaj: Çalışma alanına göre Endüstriyel Panel PC’nin bir kioska veya makinaya gömülüp gömülmeyeceği, bir duvara monte edilip edilmeyeceği konusu cihaz satın alımından önce saha keşfi esnasında karar verilmesi gerekir. Tesis için seçilen Panel PC bir kioska gömülecek ise doğru panel boyutu ve derinliğinin tespiti önem taşımaktadır. Seçilen Panel PC duvara, standa ya da pendant kol üzerine monte edilecekse montajının VESA uyumlu olması gerekmektedir. Ayrıca makinalar bir Panel PC’nin yüzeye gömülmesini gerektiriyorsa, panel montajı seçeneği olan bir Panel PC’nin tercih edilmelidir. Artech™ Endüstriyel Kiosklar ile gömülmesini istediğiniz Panel PC’lere uygun çözümler sunulmaktadır. VESA montaja uygun olan tüm Artech™ modelleri panel montaja uygun tasarım ve aksesuara da sahiptir.

Satış Sonrası Teknik Hizmetler: Bir endüstriyel PanelBilgisayar seçilirken dikkat edilmesi gereken kriterlerden biri de ürünü üreten firmanın satış sonrası teknik hizmetleridir. Çizgi Teknoloji, Artech™ Endüstriyel Panel Bilgisayar çözümlerini 3 yıla kadar garanti ve 5 yıla kadar yedek parça temin garantisi ile müşterilerine teslimatını gerçekleştiriyor. Firma 27 yıllık endüstriyel sistem teknolojileri, yerli üretim tecrübesi, yetkin ve hızlı teknik servisiyle sürdürülebilir, sorunsuz çalışma performansına sahip ürünler sunuyor.

Çizgi Teknoloji, müşterilerinin en doğru Endüstriyel Panel Bilgisayar seçimini yapabilmesi için onların üretim tesisini ziyaret ederek saha keşfi gerçekleştiriyor ve optimum fayda sağlayacak Artech™ Endüstriyel Panel Bilgisayar modelini öneriyor.

DİJİTAL DÖNÜŞÜMÜN LİDERLERİ KİTABI YAYINLANDI “DEĞİŞMEYEN TEK ŞEY DEĞİŞİM”

ABD merkezli market araştırmaları şirketi IDC, Türkiye’de Dijital Dönüşümün Liderleri kitabını yayınladı. Dijital Dönüşümün yakın geçmişini ve geleceğini ortaya koyan kitap, gelecekle ilgili önemli başlıkları insan-makine iş birliği, akıllı dijital çalışma ortamı ve yapay zekâ destekli iş gücü olarak özetledi. Kitapta yer alan liderlerden biri olan veri analizi firması Ereteam’in Genel Müdür Vekili Suat Örslü, “Değişmeyen tek şey değişim” diyerek veri analizi ve yapay zeka teknolojilerinin yakın geleceği nasıl şekillendirdiğini anlattı.

ABD merkezli araştırma şirketi International Data Corporation (IDC) Türkiye Danışma Kurulu’nda yer alan kurumların Dijital Dönüşüm odaklı görüş ve öngörülerini paylaştığı, “IDC Türkiye Dijital Dönüşümün Liderleri 2021” kitabını yayınladı.

Dijital dönüşümün yakın geçmişini ve geleceğini ortaya koyan raporda pandeminin değiştirdiği çalışma koşullarına da değinildi. Gelecekle ilgili başlıkları, insan-makine iş birliği, akıllı dijital çalışma ortamı ve yapay zekâ destekli iş gücü olarak kitapçıkta veri analizi firması Ereteam’in gelecek öngörüleri de yer aldı.

“DEĞİŞİM ÇAĞINDA AYNI ŞEYLERİ YAPARAK VAROLAMAZSINIZ”

IDC Türkiye Dijital Dönüşümün Liderleri kitabında yer alan Ereteam Genel Müdür Vekili Suat Örslü, “Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir. Sürekli aynı şeyleri yaparak, aynı sonuçları alırsınız. O nedenle her zaman yenilik ve farklılık peşindeyiz. IDC verilerine göre Türkiye’deki kurumların yüzde 72’si veri araçları ve analitik teknolojileri iş ortamlarında her gün kullanıyor. Biz de ‘verinin yaşam bulduğu yer’ mottosuyla yıllardır firmalara veri yönetimi, analitik ve ileri analitik konularında yıllardır danışmanlık hizmeti veriyoruz” diye konuştu.

“YAPAY ZEKA VE MAKİNE ÖĞRENMESİ TEKNOLOJİLERİNE TALEP ARTTI”

Özellikle son yıllarda yapay zeka ve makine öğrenmesi teknolojilerine talebin arttığını belirten Örslü, “Özellikle son zamanlarda yapay zeka ve otomatik makine öğrenmesi (AutoML) konularına olan talep arttı. Finans, Üretim gibi farklı sektörlerden gelen talebin ciddi şekilde arttığını gözlemiyoruz. Kurumların her iş kararında yapay zekanın gücünden yararlanmaları gerekiyor. Bu tarz girişimler arttıkça, MLOps (makine öğrenmesi çalışmalarında) kullanılan modellerin düzgün tutulması, performanslarının takip edilmesi gerekliyse modelin değiştirilme işinin otomatikleştirilmesi gibi konular daha da önemli hale gelecek” ifadelerini kullandı.

“TEKNOLOJİLERİ KULLANABİLENLER DEĞER KAZANDI”

“Yalnızca yapay zeka ve makine öğrenmesi teknolojileri değil, teknolojileri kullanabilenler de değer kazandı” diyen Suat Örslü, “Veri yönetimi, analitik, ileri analitik gibi konularda sektörün önde gelen üretici ve yenilikçi firmaları ile iş ortaklıkları yaptığımız için bu alanlarda tecrübeli iş gücü bulmak bizim için çok mümkün olmuyor. Bu nedenle yıllardır kendi ‘Danışman Yetiştirme Programımızı’ uyguluyoruz. Ortalama 3 ay süren bu eğitimler esnasında konularında uzman kıdemli danışmanlarımız yeni üniversite mezunu genç arkadaşlara yapay zeka ve makine öğrenmesi konularında yetkinlik eğitimi vermekteler. Başarılı olan arkadaşlara iş teklifinde bulunuyoruz. Kabul edenler kıdemli danışmanlarımız ile birlikte yurtiçi ya da yurtdışı projelerimize dahil oluyorlar” dedi.

Mobilya ihracatı tasarımla 6 milyar dolara ulaşacak

 Mobilya ihracatını yüzde 20 daha fazla katma değerli ihraç eden Egeli ihracatçılar akıllı ve sürdürülebilirlik gözetilerek üretilen mobilyalarla ortalama ihraç fiyatını daha da yukarı taşıyacak.

Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği’nin 2021’de, düzenlendiği ilk yılında büyük ilgiliyle karşılanan Ezber Bozan Tasarım Yarışması, 2022 yılında “SMART FURNITURE” teması ile gerçekleştirilecek.

Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkanı Cahit Doğan Yağcı, Ezber Bozan Tasarım Yarışmasını bu sene tamamen mobilya birliği olarak düzenlediklerini, “Smart” temasıyla yarışmacılardan; değişen yaşam şekillerine adapte edilebilen ve tercihen sürdürebilir malzemelerden oluşan daha fonksiyonel ve kullanışlı tasarımlar beklendiğini söyledi.

“Yarışma süresince İzmir’deki üniversitelerin endüstriyel tasarım ve mobilya dekorasyon bölümleriyle işbirliği içinde, başvuruların çoğunluğu ülkemizin marka üretici firmalarının ve tasarım ofislerinin profesyonel endüstriyel tasarımcılarından oluşan jüri tarafından değerlendirilecektir. İnovasyonda öncü olmak sadece prestij değil, aynı zamanda geleceğe yön verme imkanı da sağlar. Bu yüzden bu sene çevresel sürdürülebilirlik temasının altını çiziyoruz. Değerlendirme kriterlerimiz içinde sürdürülebilir malzemeler kullanılarak tasarlanmış/geri dönüştürülebilir olması da yer alıyor. Yarışmamızın başvuruları 10 Temmuz 2022’ye kadar devam edecek. Geçen sene 70 üniversitenin toplamda 92 tasarım ve mimarlık bölümleri öğrenci ve profesyonel toplam 677 başvuru alındı. Rekor düzeydeki başvurunun bu sene katlanacağına inanıyor ve binin üzerinde başvuru hedefliyoruz. Yeni ödüllerimiz var ve toplam para ödülümüzü de 220 bin TL‘ye yükselttik.”

Geçen sene dereceye giren yarışmacıların hem tasarımlarını EİB desteğiyle ürettirme şansı bulduklarını, hem de networklerini genişleterek, iş teklifleri aldıklarını açıklayan Yağcı, yarışmacıların bu senede Ege Bölgesinde faaliyet gösteren firmalarda iş veya staj imkanlarına sahip olacaklarını belirtti.

“Yarışmamızın nihai hedeflerinden en önemlisi; tasarımların seri üretime geçmesi, piyasaya sürülerek sektöre kazandırılması ve ihraç edilmesi. Ezber Bozan Tasarım Yarışması bir yarışma olmanın ötesinde aslında gençlerimiz için bir dönüm noktası. Çünkü nakdi ödüllerden ziyade yurtdışı eğitim bursu ve fuar ziyaretleri ödülleri gelecekleri için çok önemli. Ülkemizin tanınmış endüstriyel tasarımcılarından oluşan yeni jüri kadromuz ile online toplantılarımıza başladık. Tasarım yarışmalarının yarışmaya katılanlar için en önemli noktası olan jüride sektörlerin endüstriyel ve profesyonel tasarımcıları, mobilya sektörünün kendi alanında kurumsal önemli temsilciler var. Bu kadar önemli isimleri bir araya getirmek Ezber Bozan Tasarım Yarışması’na katılmayı düşünen hem öğrenci hem de profesyoneller için kuvvetli bir network sağlamaları adına çok büyük bir kazanım.”

Cahit Doğan Yağcı, dereceye giren tasarımların ürettirileceğini ve EİB’de, EİB’nin katıldığı fuarlarda sergilenebileceğini sözlerine ekledi.

“Geçtiğimiz sene dereceye giren tasarımların üretim süreçlerine geçildi, MODEKO Uluslararası İzmir Mobilya Fuarı’nda sergilenmesi planlanıyor. Geçen senenin profesyonel kategori birincisi Erdener Atasaray dünyanın en prestijli tasarım okullarından olan NABA’dan kabul aldı, gurur duyuyoruz. Türkiye geneli mobilya ihracatımız 2021 yılında yüzde 24 artışla 4,2 milyar dolara ulaştı. 2021 yılında Türkiye geneli mobilya ihraç birim fiyatı 2,74 dolar; Ege’nin ise ihraç birim fiyatı 3,23 dolar. Bu tablo sektörümüzün dış ticaret dengesine sağladığı katma değeri ortaya net bir şekilde koyuyor. Bugün mobilya dahil birçok sektörde tasarım gündemde ve ön planda. Herkesin yaptığını değil farklı olanı yapmalıyız. 2023 yılında, tasarıma yaptığımız yatırımla, mobilya ihracatında 6 milyar dolara ulaşacağız.”

Ödüller neler?

Nakdi Ödüller;

Öğrenci Kategorisi Para Ödülü

Birinci :20.000 TL

İkinci :15.000TL

Üçüncü :10.000TL

EİB Özel Ödülü (5Adet) : 5.000TL

Toplam : 70.000TL

Profesyonel Kategorisi Para Ödülü

Birinci :50.000TL

İkinci :30.000TL

Üçüncü :20.000TL

EİB Özel Ödülü (5Adet) :10.000TL

Toplam : 150.000TL

Yurtdışı Fuar Katılımı

 Yurtdışı Eğitim Bursu Ödülü

 Üniversite Özel Ödülü

 İş veya Staj Ödülü

 Tasarımların Üretimi Ödülü

 Yarışmayla ilgili detaylı bilgi ve yarışma şartnamesine www.ezberbozantasarimlar.org adresinden ulaşabilirsiniz.

Instagram: @ezberbozaneib

Twitter: @ezberbozaneib

Facebook: Ezber Bozan Tasarım Yarışması

İSGİD İLK TOPLANTISINI GERÇEKLEŞTİRDİ!

İSGİD – İstanbul Samsunlu Genç İş İnsanları Derneği olarak Kurucular Kurulu Üyeleri ile ilk toplantısını gerçekleştirdi.

İSGİD – İstanbul Samsunlu Genç İş İnsanları Derneği Kurucular Kurulu Üyeleri ilk toplantısını Samsun’un yöresel lezzetleriyle, İstanbul Başakşehir’de hizmet veren Nokul Bafra Pidesi & Köfte Restoranında gerçekleştirdi.

Toplantıda ilk görev dağılımları ve atamaları oy birliği ile gerçekleştirildi. Genel Başkanlığa Fatih AŞCI, Genel Başkan Vekilliğine Ömer Yılmaz EGE ve Ersin ÜRESİN, Genel Sekreterliğe Cennet TAŞDELEN, Genel Saymanlığa / İdari ve Mali İşler Komisyonu Başkanlığına Taner YİĞİT, Genel Başkan Yardımcılığına / Dijital ve Teknoloji Komisyonu Başkanlığına Erdem BAŞARAN, Genel Başkan Yardımcılığına / Halkla İlişkiler ve STK İlişkileri Komisyonu Başkanlığına Savaş ŞAHİN, Genel Başkan Yardımcılığına / Kültür, Sanat Çalışmaları ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanlığına Eren KESKİN, Genel Başkan Yardımcılığına / Ticari ve Sektörel Gelişmeleri İzleme Komisyonu Başkanlığına İbrahim KELEŞ diğer Kurucular Kurulu Üyeleri; Caner YILMAZ, Çiğdem EMİRZA, Fatih Sultan ARAL, Harun ŞENER, Selim GÜNEŞ, Şeyda KARADENİZ ve Uğur BAŞ’ın oy birlikleri ile getirildi.

Genel Merkez binası ve yeri için öneri ve istişarelerde bulunulan toplantıda, geleneksel derneklere nazaran Samsun’un ve Samsunlu’nun, ekonomik, siyasi, gerekse hizmet alanında tüm sorunlarını gurbette çözmeyi amaç edinildiği bildirildi. Yönetimden yapılan yazılı açıklamada ise, “İSGİD’in gelecekteki en önemli hedeflerinden biri Samsunlu genç iş insanlarını var olan tüm genç iş insanları platformları, dernekleri, federasyonları ve konfederasyonları ile bir araya getirip küresel alanda iş birliği yapmalarını sağlamak. Aynı zamanda genç girişimci adayları ve start-up projelerini ilgili yatırım fonları, melek yatırımcılar ve platformlar ile desteklemek, birlikte projeler üretmek. ”denildi.

DİJİTAL DÖNÜŞÜMÜ VE TOPLUM 5.0 AKADEMİ’Yİ ANLATTI

Dr. Hüseyin Halıcı’nın konuğu olan Adem Kayar, dijital dönüşüm ve Toplum 5.0 Akademi ile ilgili açıklamalarda bulundu.

MCS Group Genel Müdürü ve Toplum 5.0 Akademi Danışma Kurulu Üyesi Adem Kayar, Dr. Hüseyin Halıcı’nın hazırlayıp sunduğu ve ST Endüstri Radyo’da yayınlanan “Dijital Dönüşüm ve Toplum 5.0 Sohbetleri” programına konuk oldu.

Türkiye’nin can damarlarından olan sanayinin dijitalleşmesinin önemli olduğu kadar zor olduğuna da dikkat çeken Kayar, buna rağmen Türkiye’nin KOBİ ağırlıklı bir ülke olduğunu ve Endüstri 4.0’ın mevcut zorluklarının üstesinden gelebilecek bir altyapısının bulunduğunu vurguladı.

“EN BÜYÜK SORUN YETİŞMİŞ İNSAN KAYNAĞI”

Endüstri 4.0 sürecinde uygulanmasından kullanılmasına her alanda yetişmiş, nitelikli insan kaynağına ihtiyaç olduğunu belirten Adem Kayar, bu doğrultuda insansız hiçbir şeyin yapılamayacağına dikkat çekti. Sanayinin dijital dönüşümünde çalışanından yönetimine kadar tüm bireylerin dönüşümü hissetmesi, anlaması, Endüstri 4.0 kültürüne sahip olması ve bu kültürün gerçekten yaşanması gerektiğini söyleyen Kayar, sözlerine şöyle devam etti:

“Diğer taraftan bu kültüre, yeterliliğe ve üretim bilgisine sahip çalışanlara da ihtiyaç var. Çünkü Endüstri 4.0’ı anlatırken Endüstri 4.0 dediğimiz konsepti oluşturan bir sürü bileşen var. Bunların tümü kendi içerisinde belli bir know-how ve tecrübe gerektiren bileşenler. Bu nedenle dijital dönüşümü, sistemleri kurgulamayı yapabilecek, uygulayabilecek teknik personelin yeterliliğinin, deneyiminin de belli bir düzeyde olması gerekmekte ki bu gerçekten kolay değil. Bugün Türkiye’de ve dünyada yaşanan en büyük sorunlardan biri de budur.”

Sanayideki dijital dönüşümün zor olmadığını, ancak oluşan kavram karmaşasını ortadan kaldırarak konuyu doğru anlatabilmenin önemli olduğunu ifade eden Kayar, “Ülke olarak öncelikle imalatımızı daha da artırmamız gerekiyor. Diğer taraftan da gençlerimize üretimi, üretimdeki dijital dönüşümü, kullanılacak olan sistemleri, Endüstri 4.0’ın bileşenlerini doğru anlatıp, sevdirip, bu konuya eğilmelerini ve başarılı olmalarını sağlamamız gerekiyor ki gençlerin vizyonları açılsın. En önemlisi de yapacakları meslekle ilgili kafalarında bir hedef oluşsun ve ülkemizde bu alanda yeterliliğe sahip çalışan gençler yetişebilsin.” diye konuştu.

“TOPLUM 5.0 AKADEMİ TOPLUMUN BİLİNÇLENMESİNİ AMAÇLIYOR”

Toplum 5.0 Akademi çatısı altında 7’den 70’e tüm bireylerin dijital dönüşümdeki uygulamaları, dijital teknolojileri çok iyi bilmelerini, tanımalarını ve kendilerini yeterlilik anlamında geliştirmelerini sağlamayı amaçladıklarını kaydeden Adem Kayar, gençler için sunacakları katma değeri şöyle anlattı:

“Toplum 5.0 Akademi bünyesinde hem bireysel olarak sahip olduğumuz tecrübelerimizi, yaptığımız prosesleri, uygulamaları anlatarak hem vizyon katmak hem de gelecekte nasıl bir dünya ile karşılaşacaklarını ve ne gibi uygulamalar yapabileceklerini somut örneklerle anlatmak hedefiyle yola çıktık. Çünkü biz fabrikalarda uygulamaları yapan kişiler olarak, devamlı sahada olduğumuz için somut örnekler vererek yönlendirebiliyoruz, heyecan katabiliyoruz.”

Toplum 5.0 Akademi’de ayrıca, giderek yaşlanan bir dünya ve toplum olduğu gerçeğinden yola çıkarak, yaşlanan nüfusun yaşam konforunun ve standardının yükseltilmesini hedeflediklerini bildiren Kayar, “Yaşlanan nüfusun da dijital uygulamalarla hayat standartlarını ve konforlarını yükseltebilmek, başka insanlara ihtiyaç duymadan rahat yaşayabilmelerini sağlayacak çalışmalar yapmalıyız. Günümüzde siparişlerimizi cep telefonlarımızdan, internetten vermeye başladık. Birçok hizmeti internet üzerinden almaya başladık. Yaşlanan, hasta olan insanlar evden çıkamadıklarında aslında bu tür uygulamalar, hizmetler de onların yaşam konforlarını ve yaşama bağlanmalarını yükseltiyor. Bu açıdan dijital dönüşümün yaşlı nüfusa da avantajlar sağlayacağını görüyoruz.” dedi.

“KOBİ’LER ÖNCE PİLOT PROJEYLE BAŞLAMALI”

KOBİ’ler açısından da konuya yaklaşan ve bu seviyedeki işletmelerin dijital dönüşümden endişelenmelerine gerek olmadığını dile getiren Kayar, işe öncelikle pilot bir projeyle başlamaları gerektiğini belirtti ve şu önerilerde bulundu:

“KOBİ’ler açısından en doğrusu, adım adım ilerlemek olacaktır. Üretimde kullanılan ekipmanın, prosesin ya da makinanın durumuna göre ihtiyaç olan akım, vibrasyon, sıcaklık, basınç gibi en kritik verileri toplamak ve incelemek ile başlayabilirsiniz. Bu verilerden çıkartılan anlamlı sonuçlarla elde edilen değerler zaten işletmeye ciddi bir verimlilik artışı getirecek, performansı yükseltecek ve maddi karşılığının alınmasını sağlayacak. Bir motorun arızalanmadan önce arızalanacağı bilinirse, o zaman motorun arızalanmasına izin verilmeyecektir. Bunun sağlayacağı değer, çok ciddi bir değerdir. Bu nedenle KOBİ’lere hatta büyük işletmelere, korkmamaları, adım adım ilerlemeleri ve önce pilot bir projeyle başlamaları gerektiğini tavsiye ediyoruz.”

TOYOTA ÜRETİMDE VE SATIŞTA DÜNYA LİDERİ

Toyota, 2021 yılında global üretim adetlerini ve satışlarını artırmayı başararak yılı lider olarak tamamladı. 2020’ye göre COVID-19’un yayılmasının etkilerinin azalmasıyla birlikte Ocak-Aralık 2021 döneminde Toyota’nın global satış adetlerinde yüzde 10.1’lik artış elde edildi.

Çip tedarik sorununa ve Covid-19’un etkilerine karşın Toyota, etkiyi en aza indirme çabalarında başarıya ulaştı. Aralık ayında yaşanan düşüşe rağmen 2021’de yüzde 10.1 artışla birlikte toplamda 10 milyon 495 bin 548 adet araç satışı gerçekleştirildi. Japonya’da satış adedi 2 milyon 108 bin olurken, Toyota Japonya dışında 8 milyon 386 bin 738 adetlik satışa imza attı.

Toyota’nın dünya çapında üretim adedi ise, 2021’de bir önceki yıla göre yüzde 9.4 artarak 10 milyon 76 bin 246 adet oldu. Bu üretimin yaklaşık 3.9 milyonu Japonya’da yapılırken, Japonya dışında 6 milyon 185 bin adetlik üretim gerçekleşti.

Lexus’un NX 450H+ Modeli “Yılın Plug-in Hibrit Aracı” Seçildi

Premium otomobil üreticisi Lexus’un yeni nesil NX modeli kısa zamanda başarısını kanıtladı. Lexus markasının ilk plug-in hibrit modeli olan NX 450h+ “Yılın Plug-in Hibrit Aracı” ödülünü kazandı.

Türkiye pazarına Mart ayında giriş yapacak yeni NX, prestijli What Car? ödüllerinde büyük beğeni topladı. What Car? aynı zamanda Lexus LC 500 Convertible modeline “En İyi Üst Düzey Convertible Araç” ödülünü de verdi.

Plug-in hibrit Lexus NX, What Car? jürisini yüksek elektrikli menziliyle etkilerken dinamik sürüşü ve yüksek kaliteli kabiniyle de övgü topladı. Lexus’un NX ile birlikte hiçbir şeyden ödün vermeden elektrifikasyona sahip bir araç sunduğu ifade edildi.

Yeni nesil NX aynı zamanda Lexus markası adına yeni bir dönemi temsil ediyor. Markanın tasarım, yeni güç üniteleri ve dinamik performans geliştirmeleri açısından gideceği yönü gösteriyor.

NX ürün gamının en üzerinde yer alan NX 450h+ dışarıdan kabloyla da şarj edilebilir hibrit motor özelliğiyle 309 PS güç üretiyor. 0-100 km/s hızlanmasını 6.3 saniyede tamamlayabiliyor. NX 450h+ 21-25 g/km CO2 emisyonu değeri ve 0.9-1.1 lt/100 km yakıt tüketim ortalamasıyla da sınıfının en iyi değerlerinden birine sahip. Güçlü lityum iyon bataryası ve yüksek verimliliği sayesinde 98 kilometreye kadar sıfır emisyonla sürüş sağlayarak segmentindeki rakiplerine göre iki kata kadar daha fazla menzil sunuyor. NX 450h+ aldığı ilk ödülle birlikte önümüzdeki dönemde elde edeceği başarıların ipuçlarını vermeye başladı.

Toyota FCH2Rail Projesine 6 Yakıt Hücresi Tedarik Etti

Toyota, Ocak 2021’de başlayan ve normal hat ile emisyonsuz çift modlu tren hatlarını kombine eden FCH2Rail projesini destekleyerek hidrojenin farklı alanlarda kullanımını desteklemeye devam ediyor.

Toyota, FCH2Rail projesinin yeni fazı için daha kompakt ölçülere karşın daha fazla güç ve daha fazla yoğunluğa sahip ikinci nesil teknoloji ile yer alan 6 yakıt hücresi modülü üretti, testini gerçekleştirdi ve tedarik etti. Modüller, trenlerin tavanına en verimli şekilde entegre edilecek şekilde düz modül düzeniyle üretildi.

Tedarik edilen üç modülle ilgili tam sistem testleri başlarken, kalan üç modülün de şubat ayında test trenlerine eklenmesiyle tüm modüllerle testler başlayacak.

Toyota’nın yakıt hücresi modülleriyle birlikte proje çalışanları, çift modlu sürüş için yakıt hücreli hibrit bir güç ünitesi geliştirebilecekler. Bu sistem, elektrik hatlarından alınan elektrik gücüyle bağımsız olarak çalışan yakıt hücreli hibrit güç paketini kombine ediyor.

FCH2Rail konsorsiyumu, entegrasyon tamamlandıktan sonra İspanya ve Portekiz’de ilk işlevsel testlere başlayacak. Projede enerji yönetimi test edilecek ve aynı zamanda sıfır emisyonlu trenler için uygun çözüm olup olmadığı deneyimlenecek.

Katı Yakıtlar, Kasım 2021 Linyit üretimi Kasım ayında 6 milyon 490 bin 672 ton olarak gerçekleşti
Linyit(1) satılabilir üretimi Kasım ayında bir önceki aya göre %5,8 azalırken bir önceki yılın aynı ayına göre %10,6 arttı.
Taşkömürü üretimi Kasım ayında 118 bin 473 ton olarak gerçekleşti
Taşkömürü satılabilir üretimi Kasım ayında bir önceki aya göre %9,7, bir önceki yılın aynı ayına göre ise %11,0 arttı.
Taşkömürü koku satılabilir üretimi ise Kasım ayında 397 bin 465 ton olarak gerçekleşti. Bu üretim bir önceki aya göre %2,2 azalırken, bir önceki yılın aynı ayına göre %9,2 arttı.
Taşkömürü ithalatı Kasım ayında 2 milyon 872 bin 661 ton olarak gerçekleşti
Taşkömürü ithalatı Kasım ayında bir önceki aya göre %76,8 artarken bir önceki yılın aynı ayına göre ise %24,2 azaldı.
Taşkömürü koku ithalatı Kasım ayında bir önceki aya göre %15,1, bir önceki yılın aynı ayına göre %31,2 arttı.
Kasım ayında üretimin teslimatları karşılama oranı en yüksek linyitte gerçekleşti
Üretimin teslimatları karşılama oranı(2) Kasım ayında %93,5 ile en yüksek linyitte gerçekleşti. Bu oran taşkömürü kokunda %79,0 iken taşkömüründe %3,5 olarak hesaplandı.
Taşkömürü ve linyit teslimatı en fazla termik santrallere yapıldı
Katı yakıtların teslimat yerlerine göre dağılımı incelendiğinde; Kasım ayında taşkömürü teslimatının %60,8’i termik santrallere, %15,1’i kok tesislerine, %9,9’u demir-çelik haricindeki sanayiye yapılırken, linyit teslimatının %80,2’si termik santrallere ve %12,2’si demir-çelik haricindeki sanayiye yapıldı. Taşkömürü kokunda ise en fazla teslimat %95,3 ile demir-çelik sanayine yapıldı.
Hizmet Üretici Fiyat Endeksi, Aralık 2021 Hizmet Üretici Fiyat Endeksi (H-ÜFE) yıllık %54,89, aylık %12,81 arttı
H-ÜFE (2017=100) 2021 yılı Aralık ayında bir önceki aya göre %12,81, bir önceki yılın Aralık ayına göre %54,89, bir önceki yılın aynı ayına göre %54,89 ve on iki aylık ortalamalara göre %32,54 artış gösterdi.
Ulaştırma ve depolama hizmetleri yıllık %70,79 arttı
Bir önceki yılın aynı ayına göre, ulaştırma ve depolama hizmetlerinde %70,79, konaklama ve yiyecek hizmetlerinde %43,41, bilgi ve iletişim hizmetlerinde %22,14, gayrimenkul hizmetlerinde %151,67, mesleki, bilimsel ve teknik hizmetlerde %23,77, idari ve destek hizmetlerde %35,34 artış gerçekleşti.
Ulaştırma ve depolama hizmetleri aylık  %18,76 arttı
Bir önceki aya göre, ulaştırma ve depolama hizmetlerinde %18,76, konaklama ve yiyecek hizmetlerinde %10,79, bilgi ve iletişim hizmetlerinde %4,83, gayrimenkul hizmetlerinde %7,12, mesleki, bilimsel ve teknik hizmetlerde %4,87, idari ve destek hizmetlerde %9,80 artış gerçekleşti.
Yıllık H-ÜFE’ye göre 21 alt sektör daha düşük, 6 alt sektör daha yüksek değişim gösterdi
H-ÜFE sektörlerinde yıllık en düşük artış; programcılık ve yayıncılık hizmetlerinde %8,74, hukuk ve muhasebe hizmetlerinde %11,37, telekomünikasyon hizmetlerinde %14,54 olarak gerçekleşti. Buna karşılık su yolu taşımacılığı hizmetleri %155,61, gayrimenkul hizmetleri %151,67, depolama ve destek hizmetleri (taşımacılık için) %111,75 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.
Aylık H-ÜFE’ye göre 20 alt sektör daha düşük, 7 alt sektör daha yüksek değişim gösterdi
H-ÜFE’de aylık azalış gösteren tek alt sektör %10,09 ile programcılık ve yayıncılık hizmetleri oldu. En düşük artış gösteren alt sektörler ise %0,71 ile bilimsel araştırma ve geliştirme hizmetleri, %1,04 ile bina ve çevre düzenleme (peyzaj) hizmetleri oldu. Buna karşılık depolama ve destek hizmetleri (taşımacılık için) %27,03, su yolu taşımacılığı hizmetleri %24,11, hava yolu taşımacılığı hizmetleri %20,81 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.
Ekonomik Güven Endeksi, Ocak 2022 Ekonomik güven endeksi 100,8 oldu
Ekonomik güven endeksi 2021 Aralık ayında 98,2 iken, 2022 Ocak ayında %2,7 oranında artarak 100,8 değerine yükseldi. Ekonomik güven endeksindeki artış, tüketici, reel kesim (imalat sanayi), hizmet ve perakende ticaret sektörü güven endekslerindeki artışlardan kaynaklandı.