Ekonomi-teknoloji haberleri (23.03.2021)

Türk Mutfağı, Las Vegas Üniversitesi müfredatına giriyor

Ege İhracatçı Birlikleri, çatısı altındaki 6 gıda ihracatçı birliğinin katılımıyla, Ticaret Bakanlığı’nca desteklenen “TURQUALITY Projesi”ni 2 yıldır başarıyla sürdürüyor.

Ege İhracatçı Birlikleri, Las Vegas Üniversitesi’yle yaptığı anlaşmayla Türk mutfağının William F. Harrah Turizm Otelcilik Okulu müfredatına girmesini de sağladı.

Ege İhracatçı Birlikleri, Las Vegas Üniversitesi William F. Harrah Turizm Otelcilik Okulu Türk mutfağının müfredata girmesinde İzmir Ekonomi Üniversitesi ile iş birliği yapacak.

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, İzmir Ekonomi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Aşkar, Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı Birol Celep, İEÜ Uygulamalı Yönetim Bilimleri Yüksekokulu Müdürü Dr. Betül Öztürk ve Gıda Birlikleri Başkanları, hibrit basın toplantısıyla projenin detaylarını paylaştı.

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, “Stratejimizin ana unsurları olarak; yerli profesyonellerin ve tüketicilerin gönüllerini kazanıp Türk gıda ürünlerinin marka elçisi konumuna getirmek, etkili ve yönetilebilir bir pazar üssü olan Las Vegas’tan başlayıp, sonrasında güneybatı ve Kaliforniya bölgesine, en sonunda tüm ülke geneline yayılmak olarak belirledik. Dört yılın sonunda ulaşmak istediğimiz hedefleri ise; ABD HoReCa (otel, restoran, kafe) sektöründe talep yaratmak, üretici, dağıtıcı, toptancı, perakendeci ve zincir marketler ile iş geliştirmek ve sürdürülebilir ilişkiler kurmak, restoran birlikleri, gıda yatırımcıları, gıda girişimleri, turizm-otelcilik fakülteleri, aşçılık okulları aracılığıyla farkındalık ve marka bilinirliği yaratmak olarak tespit ettik.” dedi.

Dünyanın en başarılı ikinci, ABD’nin ise birinci Turizm Otelcilik okulu ile iş birliği 

Projenin ilk yılında 9 faaliyet planladıklarını anlatan Jak Eskinazi, ilk olarak Las Vegas bölgesinde bulunan ünlü otellerin executive şefleri ile tanıtım filmleri hazırladıklarından bahsetti.

“Bu tanıtım filmlerinde 6 farklı şef 6 farklı ürün grubumuzu kendi menülerinde kullandılar. Ardından, Las Vegas Üniversitesi Turizm Otelcilik Okulu mutfağında belirli aralıklarla belki de türünün ilk örneği olan tadım ve tanıtım etkinlikleri gerçekleştirdik. Ünlü şefler, satın alma direktörleri, distribütör ve akademisyenlerden oluşan 15 kişilik guruplara, şimdiden marka yüzümüz olan yabancı şefler tarafından Türk ürünleri ile hazırlanan menüler tattırılırken, online olarak etkinliğe bağlanan Yönetim Kurulu üyelerimiz tarafından online ortamda sektör sunumları gerçekleştirildi. Son olarak dünyanın en başarılı ikinci, ABD’nin ise birinci Turizm Otelcilik okulu seçilen Las Vegas Üniversitesi ile 5 yıl sürecek olan bir iş birliği başlattık.”

Eskinazi, iş birliği sayesinde ihraç ürünleri ve Türk Mutfağının üniversite müfredatında yer alacağını, EİB olarak İzmir Ekonomi Üniversitesi ile iş birliği yaparak ederek ders içeriklerini birlikte oluşturacaklarını da sözlerine ekledi.

“Hedeflerimizden birisi, Türk Mutfak kültürünü ve bileşenlerini ABD’nin şimdiki ve gelecekteki şef, satın alımcı ve distribütörlerine tanıtmak ve ürünlerimizin ABD pazarındaki paylarını artırmak. ABD’de kuru meyve, su ürünleri, meyve sebze mamulleri, zeytin ve zeytinyağı, hububat, bakliyat yağlı tohumlar ve odundışı orman ürünlerimizin bilinirliğini, ABD’li damak zevkine uygun şekilde yemeklerde kullanım şekillerini anlatmak. Bundan sonraki dönemde belirlenen hedefler doğrultusunda popülerliği günden güne artan e-sport takımları ile iş birliği gibi daha geniş kitlelere yönelik çalışmaların yanında, özel jette influencerlarla gerçekleştirilecek spesifik kitle odaklı özgün çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”

İzmir Ekonomi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Aşkar ise Türkiye’nin uzun vadede kalkınması için endüstri ve üniversite iş birliğinin önemine dikkat çekerek, “Sürdürülebilirlik ve toplumsal fayda ekseninde katma değeri yüksek ürünler üretilecek biçimde eğitimler vermek için sektörün önde gelenleriyle iş birliği içinde olmak her zaman için önemli. 20’inci yılımızı kutluyoruz. Böyle uluslararası bir projede paydaş olmaktan çok mutluyuz.”

Önümüzdeki yıl birinci dönem başında ders içerikleri teslim edilecek

 Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı Birol Celep, “Yürütmekte olduğumuz tanıtım projesi kapsamında, Ege Bölgesi olarak üretiminde ve ihracatında tüm dünyada lider ülkeler arasında olduğumuz çekirdeksiz kuru üzüm, kuru incir, zeytin, zeytinyağı, meyve sebze mamulleri, su ürünleri, tıbbı aromatik bitkiler ve yağlı tohumlar, levrek ve çipura başta olmak üzere gıda ürünlerimize ağırlık verdik. Her geçen gün önemi artan sağlıklı beslenmeye ilişkin tüketim şekillerinden birisi olan Akdeniz usulü beslenmenin en önemli aktörlerinden biriyiz. Sahip olduğumuz tüm bu bilgi, birikim ve yetkinliklerimizi Las Vegas Üniversitesi ile paylaşmak arzusundayız.” diye konuştu.

İşbirliği sayesinde dünyanın en zengin mutfak kültürlerinden biri olmanın yanında Akdeniz Diyetinin vazgeçilmez bir parçası olan Anadolu’nun zenginliklerine ilişkin değerli bir kaynak sunulacağını da söyleyen Celep sözlerini şöyle noktaladı:

“Aynı şekilde geleceğin restoran yöneticilerinin, satın almaya karar verecek olan şeflerin ve satın alma direktörlerinin gündemlerine üniversite yıllarında girmiş olacağız. Bu kapsamda, geçtiğimiz hafta İzmir Ekonomi Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü akademisyenlerimiz ile Las Vegas üniversitesi turizm otelcilik okulu akademisyenleri bir araya gelerek iş birliğimizi somutlaştıracak yol haritasını oluşturdular. Bu doğrultuda önümüzdeki yıl 1. Dönem başında titizlikle hazırlayacağımız ders içeriklerini teslim edeceğiz. Las Vegas Üniversitesi de takip eden yıllarda 2 döneme yayacak şekilde uygun ders müfredatlarında sunmuş olduğumuz içerikleri ekleyecektir.”

 ABD’ye hububat bakliyat yağlı tohumlar ihracatında hedef 1 milyar dolar

Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mustafa Terci, “Tarımın anavatanı olduğuna inanılan Anadolu’nun anlatacak çok eski hikâyeleri var. Buğday 12.000 yıl önce ilk bizim topraklarımızda üretildi. Bilinen ilk un değirmenleri yine Anadolu’da.. Biz sektörümüzün bu eşsiz hikayesini, sürdürülebilir ve şeffaf üretim anlayışımızı, üretim gücümüzü ve teknolojimizi ABD’de gerçekleştirdiğimiz bu proje sayesinde daha etkin tanıtmayı hedefliyoruz. Türkiye olarak en çok ihracatını gerçekleştirdiğimiz ürünler olan makarna, bulgur, un, haşhaş susam gibi yağlı tohumlar, bitkisel yağlar, şekerli mamuller gibi sektörlerimiz hakkında detaylı bilgiler veriyoruz ve görüşmelerde bulunuyoruz. Sektör olarak, Türkiye’den dünyaya toplam 7.3 milyar usd ihracat gerçekleşiyor. ABD’ye baktığımızda ise 373 milyon USD ihracat gerçekleştiriyoruz ve amacımız bu tarz projeler ile bu rakamı 1 milyar USD seviyelerine çıkarabilmek ve marka değeri olan daha katma değerli ürünlerin ihracatını sağlamak.” dedi.

ABD, Almanya’dan sonra en büyük pazarımız

 “Kuru domates, turşu, meyve suyu, közlenmiş sebzeler gibi Amerika için potansiyel arz eden ürünlerimiz var” diyen Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak ise şunları söyledi:

“Ege İhracatçı Birlikleri olarak Meyve Sebze Mamulleri sektöründe Almanya’dan sonraki en büyük pazarımız olan Amerika Birleşik Devletleri’ne 2020 yılında 110 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdik. Bu rakam 2021 yılı ihracatımızın %10’una denk gelmektedir. Yeni yaptığımız işbirliğinden de umutluyuz, geleceğin şeflerine kariyerlerinin en başında Türk ürünlerini tanıtmış oluyoruz, çok önemli bir proje gerçekten. Umuyorum ve inanıyorum ileriki dönemlerde ihracatımıza da olumlu katkısı olacaktır.”

Markalaşarak katma değerli ihracatta önemli bir potansiyel

Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkanı Cahit Doğan Yağcı ise “Başta defne, kekik, biberiye vb. ürünlerin ihracatının yapıldığı Ülkemizde 3.500’ün üzerinde endemik bitki türü olduğunu ve Türkiye’nin söz konusu ürünlerde ciddi bir potansiyeli olduğunu ilgili kurum ve kuruluşlarla paylaştık. Bu ürünler direkt tüketimin yanında kozmetik, boya, gıda, tekstil, deri, enerji, ilaç (tıp), alternatif tıp vb. birçok sektörde önemli hammadde temin kaynağı haline de gelmiştir. Gıda amaçlı tüketimi noktasında da markalaşarak katma değerli ihracatını yapabilmek bizim için önemlidir. Turquality projemiz sayesinde sektörümüzü ABD’de çok daha etkin tanıtarak marka değerimizi ve bu sayede katma değerimizi artırmayı ve pazarımızı büyütmeyi hedefliyoruz.” diye konuştu.

Kripto para ve blokzinciri gelişmeler bülteni

Japonya Merkez Bankası Dijital Para Denemelerine Başlıyor

BOJ (Japonya Merkez Bankası) Başkanı Kuroda yaptığı açıklamada henüz dijital para üretme konusunda kesin bir karara varamamalarına rağmen, diğer merkez bankalarından geri kalmamak için çalışmalara başlayacaklarını açıkladı. Kuroda ayrıca mevcut finansal sistemin istikrarını CBDC ile sağlamak ve dijital paranın verimliliğini ölçmek için yeni kullanım alanlarını araştırdıklarını da belirtti.

Nijerya’da Halk Enflasyona Karşı Stablecoin’e Yöneldi

Nijerya tasarruf grupları, birikimlerinin enflasyondan etkilenmemesi için stablecoin almaya başladı. Benzer yatırımlar Arjantin ve Venezuela vatandaşları tarafından da yapılmıştı. Yerel kur dalgalanması ve hiper enflasyonla karşı karşıya olan piyasalardaki bireyler ve işletmeler için dolara endeksli stablecoinleri değerlendirmeye başladı.

P&G’nin tuvalet kağıdı markası Charmin’den NFT

Charmin’in NFT(P) olarak adlandırdığı beş parçalık koleksiyonda Donna Adi, Shanee Benjamin ve Made by Radio gibi sanatçılarla birlikte çalışıldı. Charmin’in maskotunun da yer aldığı eserleri satın alan kişiler, eserlerini sergilemeleri için ekrana da sahip olacaklar.

Tuvalu, Kağıtsız Toplum Olma Yolunda Blockchain’den Faydalanacak

Pasifik adalarında küçük bir ada ülkesi olan Tuvalu, blockchain teknolojisini kullanarak ödeme sistemlerinin yanı sıra ülkenin yasama, yürütme ve yargı gibi yönetişim alanlarını da dijitalleştirecek.

Yatırım Haberleri

DeFi protokolü Alchemix, Spartan Capital Securities tarafından 3.1 milyon dolar yatırım alırken, madencilik platformu BlackOcean, AKG Ventures’dan 4.3 milyon dolarlık yatırım aldı.

Alesso, Lost Frequencies ve R3hab’ın Yeni Parçaları 21 Mart Pazar PUBG MOBILE Üçüncü Yıl Performansında Yayınlandı

Superstar DJ’ler ekibi, 21 Mart Pazar günü üçüncü yıl dönümü oyun içi etkinliği için dünyanın en popüler mobil oyununda buluştu! Ayrıca yeni gelen Karakin haritası da görücüye çıktı!

 PUBG MOBILE, geçen hafta sonu üçüncü yılını çok önemli bir kampanyayla kutladı. Dünyaca ünlü müzisyenler Alesso, Lost Frequencies ve R3HAB, battle royale hayranları ve dans müziği dinleyicileri için hem oyun içinde hem de YouTube’da benzeri görülmemiş bir canlı yayın partisinde üç tane yepyeni single içeren canlı bir performans gerçekleştirdi. Alesso’nun “Going Dumb”, Lost Frequencies’in “Rise”, R3HAB’ın “Stars Align” isimli şarkıları, 21 Mart’tan itibaren PUBG MOBILE sanal sahnesinde yeni birer single olarak gösterime girdi. 21 Mart Pazar günü resmi PUBG MOBILE YouTube kanalından da izlenmeye açıldı.

Bu ayın başlarında, PUBG MOBILE, “ÇILGIN RİTİMLER” müzik temalı yeni içerik yelpazesi sunan sürüm 1.3 güncellemesini aldı. Resmi PUBG MOBILE sosyal medya hesapları, üç yıllık aksiyon dolu mobil oyun eğlencesine uygun bir oyun içi performans için dünyaca ünlü üç DJ’i doğrulamıştı. Stockholm merkezli dans müziği yapımcısı Alesso, Belçikalı müzisyen Lost Frequencies ve Hollandalı-Faslı DJ R3HAB, parti sırasında yeni şarkılarının canlı performanslarını sundu. Dünyanın dört bir yanındaki ünlü gamer influencer’ların yanı sıra üç DJ de özel bir ünlüler gösteri maçına katıldı.

Müzik festivalinin bir parçası olarak, oyuncular artık sanal DJ sahnesinde üç DJ’den örnek kliplerin keyfini çıkarmak için Erangel, Spawn Island ve Cheer Park’taki elektronik müzik meydanına inebilecekler. 21 Mart ve sonrasında, Alesso’nun yeni single’ı “Going Dumb”, Lost Frequencies’in yeni single’ı “Rise”, R3HAB’ın yeni single’ı “Stars Align” ve ikonik K-pop grubu BLACKPINK’in hit single’ı “DDU-DU DDU-DU” remix versiyonu ile PUBG MOBILE dünyasında müzik tutkunları için ilk kez yayınlandı.

Canlı yayın partisine ek olarak, Sürüm 1.3 oyun modları ve Royale Pass Sezon 18’deki yeni ödüllerle birlikte yer aldı. PUBG MOBILE’ın üçüncü yıl dönümünde, Karakin Nisan’da yayınlanmadan önce mobil oyuncular ilk kez Karakin haritasına bir göz atabilirler. Sayısız mağara ve tünellerin bulunduğu ıssız bir çöl arazisinde yer alan Karakin’in ikiye iki kilometrelik savaş alanı, PUBG MOBILE battle royale aksiyonunu daha da artırıyor.

Üçüncü yıl dönümü kutlaması hakkında daha fazla ayrıntı için Facebook, Twitter ve YouTube’daki resmi PUBG MOBILE hesaplarını takip edebilirsiniz.

İleti Yönetim Sistemi (İYS)’ye kayıt için son gün 31 Mayıs 2021

Kurumların ve işletmelerin ellerindeki ticari iletileri (telefon numarası, gsm, e-posta vd), 31 Mayıs 2021 tarihine kadar ulusal veri tabanı sistemi olan İleti Yönetim Sistemi (İYS)’ye aktarmaları zorunludur. Yönetmelik kapsamında, 150 bin ve daha az sayıda onaylı iletişim adreslerine sahip olan işletmeler, son gün olan 31 Mayıs tarihine kadar sahip oldukları bu dataları İYS’ye yüklemezler ise, pazarlama iletişimlerini durdurma riski ile karşı karşıya kalacaktır.

Aktarılan onaylı bu dataların, alıcılar (vatandaşlar) tarafından kontrol edilme tarihi ise 15 Temmuz 2021’dir. Bu tarihe kadar vatandaşlar tarafından iptal edilmeyen datalar, izni alınmış onaylı data olarak kabul edilecektir. Böylece, hizmet sağlayıcı olan kurumlar ve işletmeler, sahip oldukları alıcı (vatandaş) datası adreslerine, kampanya, promosyon, reklam gibi ticari içerikli tanıtımlarını göndermeye devam edecektir.

150 bin adetin üzerindeki datalar, 31 Aralık 2020’de İYS’ye aktardı

150 bin adetin üstünde ticari elektronik ileti (telefon, gsm, e-posta) datası bulunan hizmet sağlayıcı kurum ve işletmeler, bu datalarını 31 Aralık 2020 tarihine kadar İYS sistemine aktarmıştı. Alıcılar (vatandaşlar) da, bu onayları 15 Şubat 2021 tarihine kadar kontrol ederek, onay veya ret hakkını kullandılar. Nitekim, İYS’nin 7 Ocak 2021’de vatandaşların kullanımına açılmasından sonra 2 milyonu aşkın kişinin portalı ziyaret ettiğini 17 Şubat tarihinde kaydeden Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, sistemde 32.2 milyon ret ve 300 bine yakın onay işleminin gerçekleştiğini açıklamıştı. Ayrıca vatandaşlar, iys web sitesi üzerinden, kendilerine gönderilmekte olan iletilere dair reddetme veya onaylama haklarını istedikleri zaman kullanabilecek veya istedikleri zaman değiştirecektir.

Onaysız dataya gönderilen iletilere, cezai yaptırım uygulanacak

Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkındaki 6563 sayılı Kanuna göre, firmalar tarafından, vatandaşlara gönderilecek elektronik ticari iletilerin, bazı istisnalar (Devletin, kamu kurumlarının, mahalli idarelerin kamuoyunu bilgilendirmek ve eğitmek amacıyla gönderim yapması gibi) haricinde, vatandaşlar (alıcı) tarafından alınmasının onaylanmış olması gerekiyor. Nitekim, İYS sistemine açıklanan tarihlerde aktarılmayan dataya veya vatandaşlar tarafından reddedilmiş dataya, ticari ileti gönderilmesi kesinlikle mümkün değildir. Örneğin bir işletme, ret bildiriminde bulunmuş bir alıcıya, 3 iş gününün ardından, ticari elektronik ileti göndermeye devam ederse, cezai yaptırım ile karşı karşıya kalacaktır.

Uyumsoft, İYS’nin İş Ortağıdır

Türkiye’nin inovasyon lideri Uyumsoft Bilgi Sistemleri ve Teknolojileri AŞ, İleti Yönetim Sistemi (İYS)’nin İş Ortağıdır. Hizmet sağlayıcısı olan işletmeler, ellerindeki dataları Uyumsoft Dijital Dönüşüm uzmanlarının rehberliğinde, İYS sistemine hızlıca aktarmaktadır. uyumİYS paneli üzerinden datalarını yöneten işletmeler, vatandaşlar tarafından yapılan ret veya onay taleplerini anlık olarak takip etmektedir. Aynı zamanda, işletmenin kullandığı crm, sms gibi diğer yazılımlar ile uyumİYS entegrasyonları yapılmaktadır.

Ülkemizin dijital dönüşüm lideri Uyumsoft’un ürün ailesinde, uyumİYS’nin yanı sıra, Kurumsal Kaynak Planlama uyumERP (bulut, mobil), Müşteri İlişkileri Yönetimi uyumCRM (bulut, mobil), İnsan Kaynakları Yönetimi uyumHRM (bulut, mobil), e-Belge e-Uyum (e-Fatura, e-Arşiv Fatura, e-SMM, e-Defter, e-İrsaliye ve diğer tüm e-Belgeler) uygulamaları, Ticari Paket Yazılımlar, ekoTicari (Kobi’lerin ERP’si), ekoHR, ekoSMMM (Mali Müşavir Yazılımı), ekoCari (Ön Muhasebe Ticari Paket Programı), Banka Bakiyem, uyumYEDEK, AHTAPOT dahil 30’u aşkın yazılım ürünü yer almaktadır. 

Zeytinyağı ihracatçıları dökme ve varilli zeytinyağı ihracatına getirilen yasağı doğru bulmuyor

 Pandemi, ticarette dengeleri sarsmaya devam ediyor. Pandeminin yol açtığı belirsizlik ve artan yağ talebi gerekçe gösterilerek Tarım ve Orman Bakanlığı’nın talebiyle, Ticaret Bakanlığı dökme ve varilli zeytinyağı ihracatına yasak getirdi. Karara göre, Türkiye’den 31 Ekim 2021 tarihine kadar dökme ve varilli zeytinyağı ihraç edilemeyecek.

Zeytinyağı sektöründe, 20 yıl sonra dökme ve varilli zeytinyağı ihracatına getirilen yasak büyük infiale yol açtı.

Türkiye’deki zeytinyağı ihracatçılarının tek temsilcisi Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği, sektör görüşü alınmadan getirilen ihracat yasağına sert tepki gösterdi ve yanlış karardan acilen dönülmesini talep etti. EZZİB Yönetim Kurulu, zeytinyağı sektöründe serbest piyasa kurallarının işlemesinden yana olduğunu, serbest piyasa koşullarına karşı olan her türlü yasağın karşısında durduğunu dile getirdi.

Zeytinyağı fiyatları enflasyonu tırmandırmıyor

EZZİB Yönetim Kurulu yaptığı yazılı açıklamada, Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi verilerine göre; Türkiye’nin 2021/22 sezonuna 43 bin ton stok ve 172 bin tonluk tahmini rekolteyle girdiğine vurgu yaptı. Açıklamada şu görüşlere yer verildi: “Türkiye’ye 2021/22 sezonunun geride kalan 4 aylık döneminde özel kararnameyle Türkiye’ye getirilen zeytinyağı miktarına yakın, geçtiğimiz sezonlara kıyasla düşük düzeyde bir ihracatımız olduğunu görüyoruz. Türkiye’nin yıllık 140 bin ton iç tüketimi olduğu bir gerçek. Bu şartlarda ihraç edilebilecek 60-70 bin ton civarı zeytinyağımız var. İhracatımızın yaklaşık yüzde 55’i dökme olarak yapılıyor. Bu şartlarda dökme zeytinyağı ihracatına yasak getirilmesini doğru bir hamle olarak görmüyoruz. Zeytinyağı enflasyonu tırmandıracak boyutta bir etki yapmamaktadır. Ayrıca, zeytinyağı fiyatlarında diğer bitkisel yağ fiyatlarındaki artışla kıyaslandığında büyük artışlar da olmadı.”

İhracatta yıllık kontratlar yapıldığına işaret eden EZZİB açıklamasında; “Türk zeytinyağı ihracatçılarının yıllık yaptığı kontratlar var. Bu taahhütlerini yerine getiremedikleri takdirde prestij kaybına uğrama yanında, önümüzdeki yıllarda da bu müşterileriyle çalışmalarının yolu kapatılmış olacak. Zor şartlarda kazanılmış olan pazarlar kolayca kaybedilecek. Türkiye, üretimde dünya ikinciliği hedefiyle 2002 sonrasında devlet destekleriyle 90 milyon olan zeytin ağacı varlığını 180 milyona çıkardı. Bu ağaçlar önümüzdeki yıllarda ürün vermeye başlayınca 650 bin ton zeytinyağı rekoltesine ulaşacağız. Önümüzdeki yıllardan itibaren rekolte ve üretim artışı önemli rakamlara ulaşacaktır. Bu rekolte artışı iç tüketimden önemli ölçüde fazla olacağından ihracat olmadığı takdirde Zeytinyağı fiyatları da üreticimizi tatmin etmeyecek seviyelerde seyredecektir, bu da üretimi ve üreticimizi olumsuz etkileyecektir. Bugün bu yasak kararı ihracatımızı olumsuz etkilediği gibi üreticimizi de mağdur edecektir. Bu kararın üreticilerimizi küstüreceğini, zeytincilikten uzaklaştıracağını ve yüksek girdi maliyetleriyle üretimini hak ettiği değerde satamamasına yol açabileceğini düşünüyoruz. 20 yıl önce dökme zeytinyağı ihracatına yasak getirildiğinde zeytinyağının ortalama fiyatının 90 centlere düştüğünü hatırlatmakta fayda görüyoruz. Sonuç olarak zaten düşük seyreden ihracatımızın tamamen yok olmaması için bu karardan vazgeçilmesini talep etmekteyiz. İçeride tüketicinin ihtiyacının karşılanmasında bir sorun yaşanmazken, ülkeye döviz kazandıracak bir ürünün ihracatının yasaklanması kabul edilemez” denildi.

Fiyatlar düşürülmek isteniyorsa KDV yüzde 1’e çekilsin

Türkiye’de kişi başı yağ tüketiminin 17 litre seviyesinde olduğuna dikkati çeken EZZİB Yönetim Kurulu, “Zeytinyağı bu tüketimden 2 litrelik pay alıyor. Zeytinyağı fiyatlarında, bitkisel yağ fiyatlarındaki boyutlarda artış yaşanmamakla birlikte, zeytinyağı fiyatlarının düşmesi ve tüketiminin daha da artması için önerimiz zeytinyağında yüzde 8 olan KDV’nin yüzde 1’e indirilmesidir. Bu sayede litrede 2,5 TL civarında fiyatlarda tüketicimiz lehine bir rahatlama olanağı ortaya çıkacaktır.” görüşüne yer verildi.

EZZİB YK: “Ana hedefimiz kutulu ihracatı arttırmak”

İhracatçılar olarak ana hedeflerinin kutulu zeytinyağı ihracatını arttırmak olduğunu dile getiren Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu, “Bu ana hedef olmakla birlikte her firmamızın ithalatçılardan gelebilecek farklı talepleri karşılamak durumunda. Bugün dünya zeytinyağı üretiminin yüzde 55’ini tek başına gerçekleştiren İspanya uzun yıllar zeytinyağını dökme olarak İtalya’ya ihraç etti. Sonraki yıllarda İtalyan markalarını satın alarak markalı ihracatta belli konuma geldi. İspanya’nın bugün toplam ihracatının halen yüzde 60’ı dökme şeklindedir. Bizim de İspanya örneğindeki gibi nihai hedefimiz kutulu ihracatımızın payını arttırmaktır. Öte yandan dünyada catering, balık konservesi gibi alanlarda faaliyet gösteren firmalar önemli miktarda zeytinyağını kendi üretimlerinde kullanılmak üzere ülkemizden dökme olarak temin etmekteler. Tüm bu nedenlerden dolayı dökme ve varilli zeytinyağı ihracatının devamını istiyoruz. Dünya genelinde zeytinyağı üretici ülkeler arasında dökme zeytinyağına ihracat yasağı getiren başka bir ülke olmadığı da bilinmelidir” diyerek görüşlerini noktaladı.

KOP ve Kalkınma Ajansları İstişare Toplantısında Buluştu

 Sanayi ve Teknoloji Bakanlığına bağlı KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı ile KOP bölgesinde faaliyet gösteren Kalkınma Ajansları istişare toplantısında bir araya geldi.

Kamu kaynaklarının etkin ve verimli kullanılması, yatırımların hizmet alanındaki bölgelerde en ücra noktalara kadar katma değeri yüksek ve sürdürülebilir şekilde ulaştırılmasını sağlamak amacıyla Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü tarafından başlatılan istişare toplantılarının ilki Konya’da gerçekleştirildi.

Görev alanı Aksaray, Karaman, Kırıkkale, Kırşehir, Konya, Nevşehir, Niğde ve Yozgat’tan oluşan KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığında salgın kurallarına uygun bir şekilde gerçekleştirilen ilk istişare toplantısına; Konya ve Karaman illerinde faaliyet yürüten Mevlana Kalkınma Ajansı (MEVKA) Genel Sekreteri İhsan Bostancı, Aksaray, Kırıkkale, Kırşehir, Nevşehir ve Niğde illerinde faaliyet yürüten Ahiler Kalkınma Ajansı (AHİKA) Genel Sekreteri Birol Varol, Kayseri, Sivas ve Yozgat illerinde faaliyet yürüten Orta Anadolu Kalkınma Ajansı (ORAN) Genel Sekreteri Ahmet Emin Kilci ile Yatırım Destek Ofislerinin (YDO) temsilcileri, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve KOP İdaresi uzman personeli katıldı.

“İstişare Bizim Kültürümüzün Temelinde Var”

Türkiye’nin kısa, orta ve uzun vadeli hedeflerine ulaşmak adına çok önemli değişim ve dönüşümleri tek tek hayata geçirdiğini ifade eden KOP İdaresi Başkanı Mahmut Sami Şahin, kamu kaynaklarının daha verimli kullanılması ve bölgelerin kalkınmasına daha etkili katkı sağlayabilmek adına başlatılan istişare toplantılarını ve birliktelikleri çok faydalı bulduğunu söyledi. “Kuruluş amaçlarımızdaki görev ve yetkilerimizle birlikte ülkemizin, 2023-2053 ve 2071 hedeflerini yakalayabilmesi amacıyla tüm kamu kurum ve kuruluşlarımızın bu hedeflere odaklanması ve bu sayede kendilerini güncelleyerek birlik ve beraberlik içerisinde yeni yaklaşımlar geliştirmesini önemsiyoruz” diyen Başkan Şahin, “Bölge Kalkınma İdareleri ve Ajanslar; kalkınma başlığı altında faaliyet gösteren, bölgelerimizin gelişme seviyelerini daha üst sıralara taşımak için çaba sarf eden, kaynakları bu anlamda verimli kullanma gayreti içerisinde olan çok önemli kurumlardır. Dolayısıyla farklı alanlarda yürüttükleri faaliyetlerin yanı sıra birbirini tamamlayan faaliyetler yürütebilen bu kurumlarımızın iletişim ve bilgi paylaşımı yeni tabiriyle yönetişim anlayışı içerisinde olması önemlidir. Bu yönetişim anlayışı hem verimliliği artıracak hem de kaynakların daha hassas kullanılmasına olanak sağlayacaktır. Bir kurumda, bir sektörde uzun vadeli, sürdürülebilir ve sağlam bir yapıyı oluşturmak istiyorsanız, öncelikle kaynakların en verimli ve etkin şekilde kullanılmasını sağlamanız, ardından oluşabilecek riskleri yönetebilmeniz gereklidir. Bunları tam manasıyla gerçekleştirebilmek içinse aynı hedefe yönelmiş kurumlar arası istişarelerin geliştirilmesi çok önemli bir konudur. Bu aslında geleneksel Ahilik kültürümüzde de olan önemli bir husustur. Bu istişare toplantıları ile ortaya çıkacak görüş ve projelerle bölgemizin gelişmesi adına kamu kaynaklarının verimli yönetimini de sağlamış olacağız” dedi.

“Entegre Dönüşüm Başladı”

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile birlikte ülkede çok köklü değişimlerin yaşandığını hatırlatan Başkan Şahin, “Son 15 yıldır ülkemizin gelişmesinde çok önemli ve köklü değişimler meydana geldi. Bölge Kalkınma İdarelerimiz ve Ajanslarımızla birlikte kırsalda ve dezavantajlı bölgelerde yaşayan insanlarımıza katma değerli, sürdürülebilir ve yüksek kapasiteli hizmetler götürülmeye başlandı.  Dünyadaki yönetim anlayışı merkeziyetçilikten sıyrılarak yerini, yerinden ve lokal yönetim biçimlerine bırakmış durumdadır. Bölge Kalkınma İdareleri ve Kalkınma Ajanslarının kurulması ile birlikte 2014 yılında yürürlüğe giren Büyükşehir yasasının da etkisi ile yerelin ihtiyaçlarının yerinde belirlenmesi, yatırım programlarının ve hibe desteklerinin birbiriyle entegre hale gelmesi Türkiye’nin gelecek vizyonunun bir parçası konumundadır. Yereldeki ihtiyaçların Bölge Kalkınma İdarelerimiz ve Kalkınma Ajanslarımız eliyle karşılanması ve bu amaçla sağlanan iş birliği bizim gücümüzün temelini oluşturmaktadır. Bu işbirliğine katkı ve katılım sağlayan başta Bakanlığımız olmak üzere Genel Müdürlüğümüze ve Ajanslarımıza teşekkür ediyorum.” diye konuştu.

Açılış konuşmaların ardından KOP İdaresi ile Kalkınma Ajanslarının işbirliği alanları masaya yatırıldı. KOP BKİ Koordinatörleri ve KOP Bölgesi illeri YDO temsilcilerinin katılımıyla illerin öncelikli sektörleri, sorunları, ihtiyaçları, sonuç odaklı programları ve mekânsal işbirlikleri istişare edildi.