Ekonomi-teknoloji haberleri (21.07.2022)

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK ODAKLI ÜRETİM

Doğa ve insan dostu Life by Fakir, temizlik ürünleriyle etkili hijyen çözümleri sunarken çevreci yaklaşımından taviz vermiyor.

Küresel ısınma kaynaklı iklim değişiklikleri, doğal kaynakların giderek azalması gibi konulardaki farkındalığın artması çevreye saygılı ve geri dönüştürülebilir ürünlere olan tüketici eğilimini artırdı.

Saruhan Kimya A.Ş.’nin ekolojik ve vegan içerikli temizlik ürünleri markası Life by Fakir, doğal içerikli ürünleriyle bu konudaki öncü markalar arasında yer alıyor.

Life by Fakir Pazarlama Müdürü Zeynep Mercan doğanın sürdürülebilirliği konusundaki yaklaşımlarını şöyle anlattı: “Marka olarak sürdürülebilir bir doğal yaşama ve insan sağlığına önem veriyoruz. Çevreye saygılı, geri dönüştürülebilir ürünlere olan eğilimin arttığını gözlemlememiz sonucunda, insanların beklentilerini doğru okuyarak bu pazara yöneldik. Özellikle Y ve Z kuşağının çevre konusundaki hassasiyetleri, bu alanda önümüzdeki en önemli yol haritası diyebilirim.

Temizlik sektöründe çevreye ve insana saygılı ürün beklentisi vardı. Tüketiciler temizlik performansının yanı sıra doğal, bitkisel içerikli ve çevre dostu markalara yönlenmeye başladılar. Diğer taraftan tüketicinin temizlik ürünlerinden beklentisinin başında hala performans odaklılık yerini koruyor.

Doğa ve insan dostu Life By Fakir, doğal içerikle üstün temizlik özelliğiyle öne çıkıyor. Tüketici beklentisini maksimum oranda karşılarken dünyada bulunan her canlı için kendimizi sorumlu hissederek ilerliyoruz.”

Ekolojik ve Vegan Ürün Sektörünün Potansiyeli Yüksek

Ekolojik ve vegan temizlik ürünleri pazarının potansiyeline de değinen Mercan, “Vegan denince ilk akla gelen beslenme olmasına rağmen veganlık bir yaşam biçimi. Beslenmenizin yanı sıra giyiminiz, kullandığınız kozmetik, temizlik malzemelerinize kadar her şeyinize dikkat etmeniz gereken bir hayatınız oluyor. Dünyada her geçen gün veganların sayısının artmasının yanı sıra bir de vegan yaşamayı tercih etmeyip hayvanlara ve doğaya hassasiyetleri yüksek olan insanlar var. Bu insanlar da ekolojik ve vegan ürünlere yöneldiler, çok kısa bir sürede bu hassasiyetteki tüketici oranının da artacağını düşünüyorum.

Henüz tam atlatamadığımız pandemi sürecinin de etkisiyle, önümüzdeki dönemlerde hem çevreyi düşünen vegan içerikli ürünlerin hem de temizlik ürünlerindeki ilk beklenti olan yüksek performanslı doğal içerikli hijyen beklentisinin artacağını öngörmekteyim.  Pandemi sonrasında da insanların bu alışkanlığı sürdüreceğini düşünüyorum. Çünkü oluşan iklim krizleri ve doğal kaynakların hızla tükenmesi başta salgın hastalıklar olmak üzere birçok sorunu tetikleyebilir” dedi.

Tekstil Mühendisleri mezun olmadan önce işe başlıyor

Türk Moda Endüstrisi, daha katma değerli ihracat için Tekstil Mühendisliği’ni tercih eden başarılı gençlere karşılıksız burs ve iş garantisi sunuyor.

“Tercihim Tekstil Mühendisliği” projesiyle toplam 233 öğrencinin burs almasını sağlayan moda endüstrisi, 2022 yılında da meslek seçimi yapacak başarılı gençleri sektöre kazandırmak istiyor.

Tekstil ve hazırgiyim sektörlerinin Türkiye ekonomisine en fazla döviz girdisi sağlayan sektörlerden olduğunu hatırlatan Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı ve Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Başkanı Jak Eskinazi, iki sektörün toplam ihracatının 30 milyar dolar olduğunu vurguladı.

“Türkiye’nin en büyük ikinci ihracatçı sektörüyüz. Yaklaşık 20 milyar doların üzerinde dış ticaret fazlası veriyoruz. AB’nin en büyük ikinci tekstil ve hammaddeleri tedarikçisi, en büyük üçüncü hazır giyim tedarikçisiyiz. Dünyada elyaf üretiminden hazır giyim üretimine kadar tekstil ve hazır giyim sektörlerinin tüm üretim aşamalarını gerçekleştirebilen birkaç ülkeden bir tanesiyiz. Sektörümüz, üretim ve istihdamdaki ağırlığıyla, sürekli büyüyen ve pozitif yönde ayrışan, gençlerimizin kendi kabiliyetine göre, isteklerine göre yön seçebilmelerinin mümkün olduğu, çok çeşitli çalışma sahalarına sahip dinamik sektörlerden biri. Örme, dokuma, boyama, iplik, konfeksiyon alanları yanında, ARGE, imalat, satış, pazarlama, tekstil makinalarının hepsi tekstil mühendisliğinin alanına giriyor. Gençlerimizi Tekstil Mühendisliği’ni tercih etmeye davet ediyoruz.”

EHKİB geleceğe yatırım yapıyor

Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Sertbaş, firmaların nitelikli tekstil mühendisliği ihtiyacına cevap verebilmek için Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği ile ‘Tekstil Mühendisliği Algısının Geliştirilmesi’ projesini yürüttüklerinden bahsetti.

“Projemize 2018 yılında “Modanın Mühendisleri” ismiyle başladık. “Tekstilde Gelecek Var” felsefesiyle gençlerimizi Tekstil Mühendisliğini tercih etmeye davet ederek projeyi tüm Türk Moda Endüstrisinin projesi haline getirdik. Burs projemizin üçüncü yılındayız. Türkiye’de en kısa sürede iş bulunan meslekler arasında Tekstil Mühendisliği ilk sıralarla yer alıyor. İstihdam açısından değerlendirdiğimizde, perakende sektörü dahil 2 milyonu aşkın çalışanımız var. Kadın istihdamında ise yüzde 50’ye ulaşıyoruz. Tekstil ve hazır giyim sektörleri ihracatı birim fiyatı 7,3 dolar. Türkiye ortalamasından 7 kat daha katma değerli ihracat gerçekleştiriyoruz.”

233 öğrenci burs almaya hak kazandı

Sertbaş, “Gençlerimizin proje kapsamındaki imkanlardan yararlanması için üniversiteye giriş sınavında başarı sıralamasının ilk 80 bin içerisinde olması, ilk 5 tercihinden birinin “Tekstil Mühendisliği” olması ve bu tercihine yerleşmiş olması gerekiyor. İlk 20 bine giren öğrencilere asgari ücret tutarında, 20-50 bin arasındaki öğrencilere asgari ücretin yüzde 70’i, 50-80 bin arasındaki öğrencilere ise asgari ücretin yüzde 50’si kadar burs veriyoruz. Projenin ilk yılı 2019’da 92 öğrenci, ikinci yılında 74, üçüncü yılında ise 67 öğrenci burs aldı. Üç yılda toplam 233 öğrenci burs almaya hak kazandı.” dedi.

Tekstil mühendisliğinin doluluk oranı yüzde 83’e çıktı

Tercihim Tekstil Mühendisliği Projesinde en az bir dönem uygulamalı staj imkanı olduğunun altını çizen Burak Sertbaş, “Tekstil mühendisliği bölümünde okuyan öğrencilerin yüzde 16’sı henüz mezun olmadan önce iş hayatına başlayarak uygulamalı deneyim kazanma fırsatına sahip oluyor. Böylelikle öğrencilerimizin mezun olduklarında işleri hazır olacak ve deneyim kazanmaya çok erken başlayacaklar. Projeden önce tekstil mühendisliği bölümünün doluluk oranları yüzde 42 seviyelerindeyken, şu anda bu oran yüzde 83. Ara eleman açığını kapatmak için Milli Eğitim Bakanlığı ile meslek liselerine yönelik bir çalışmamız da var.” diye konuştu.

Kurban Bayramı’nda en çok ev yaşamına yatırım yapıldı
 Türk mühendislerinin geliştirdiği yenilikçi ürün ve çözümler sunan ödeme kuruluşu PayTR’ın açıkladığı verilere göre Kurban Bayramı haftasında yapılan harcamalar geçtiğimiz yıla göre üç kat arttı. Geçtiğimiz yılın aynı dönemine kıyasla ortalama sepet tutarındaki artış yüzde 105 olurken, en çok satış gerçekleşen sektör ise geçtiğimiz yıla göre yüzde 595 artışla “ev eşyaları” oldu.
 Sektörde 13 yıldır başarılara imza atan ve aldığı yatırımla daha da güçlenen PayTR, Kurban Bayramı haftasına yönelik harcama verilerini açıkladı. 1 – 13 Temmuz 2022 tarihleri arasını kapsayan verilere göre, önceki yıla kıyasla online alışverişlerde işlem hacminde yüzde 146, işlem adedinde yüzde 20 artış görüldü. Geçtiğimiz yılın aynı dönemine kıyasla ortalama sepet tutarındaki artış ise yüzde 105 olarak gerçekleşti ve ortalama sepet tutarı 366 TL oldu. 
 Ev eşyalarında rekor artış
En çok satış gerçekleşen ilk beş sektör ise geçtiğimiz yıla göre yüzde 595 artışla “ev eşyaları”, yüzde 219 artışla “gıda”, yüzde 169 artışla “dijital oyunlar”, yüzde 135 artışla “aksesuar ve giyim mağazaları”, yüzde 93 artışla “kozmetik” olurken; işlem adedi bazında en çok satış gerçekleşen ilk beş kategori ise yüzde 69 artışla “kadın hazır giyim”, yüzde 44 artışla “ev eşyaları”, yüzde 37 artışla “aksesuar ve giyim”, yüzde 31 artışla “reklamcılık hizmetleri”, yüzde 22 artışla “dijital oyunlar” oldu.
 Kredi kartı kullanımında yüzde 161 artış gerçekleşti
Kurban Bayramı haftasında alışverişlerin yüzde 66’sı erkek, yüzde 34’ü ise kadın tüketiciler tarafından yapılırken, alışverişlerde cihaz tercihi ise yüzde 76 mobil ve yüzde 24 desktop olarak gerçekleşti.
 Alışverişlerin yüzde 67’si kredi kartı, yüzde 21’i ise Debit kartla yapıldı. Geri kalan yüzde 12’lik kısım ise mobilPOS, linkle ödeme gibi alternatif ödeme kanallarından gerçekleştirildi. Geçtiğimiz yılın aynı dönemine kıyasla işlem hacmi bakımından kredi kartı kullanımında yüzde 161, işlem adedi bakımından kredi kartı kullanımında ise yüzde 22 artış gerçekleşti. Kredi kartıyla yapılan işlemlerin ortalama sepet tutarındaki artışı yüzde 115 olurken, ortalama sepet tutarı 503 TL oldu.
 Debit kart kullanımında ise işlem hacminde yüzde 87, işlem adedinde yüzde 21’lik artış yaşandı. Debit kartlarla yapılan işlemlerin ortalama sepet tutarındaki artış yüzde 54, Debit kartlarla yapılan işlemlerin ortalama sepet tutarı 179 TL olarak gerçekleşti.
        Denizli ilk beşe girdi
Geçtiğimiz yılla kıyaslandığında en çok harcama yapılan ilk dört il İstanbul, İzmir, Bursa ve Ankara olurken, bu yıl listeye Denizli girerek beşinci sırada yer aldı. Geçtiğimiz yıl beşinci sırada olan Antalya ise sıralamaya giremedi.
 “Bir yıldaki fiyat artışı listelere yansıdı”
PayTR Genel Müdürü Tarık Tombul, konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede şunları söyledi: “Bu yıl Kurban Bayramı’nda yine büyük artışlar gözlemlediğimiz sektörler oldu. Ev eşyaları sektöründeki işlem hacminde geçtiğimiz yıla göre yaklaşık altı kat bir artış yaşandı. Ancak ev eşyaları, kozmetik ve gıda sektörleri gibi bazı sektörlerin işlem hacmine göre yapılan sıralamada yer alırken, işlem adedine göre yapılan sıralamada yer almadığını gördük.”

Su sektöründe küresel bir dijital yaklaşım: Xylem Vue

Dünya büyük bir hızla değişiyor. Gelişen teknolojiler dijitalleşmeyi her sektör için artık bir seçenek değil, gereklilik haline getiriyor. Su sektöründe de suyun ölçümlenebilen değerlerinin işlenmesi, yorumlanması ve neticesinde gerekli adımların atılması konusunda dijitalleşmeye ihtiyaç duyuluyor. Xylem, dijital platformu Xylem Vue ile ölçümlenen değerlerin otomatik bir şekilde işlenebilmesine ve bu sayede hızlı aksiyonlar alınabilmesine olanak sağlıyor.

Günümüzde bilgiye anlık olarak ulaşabilme ve elde edilen bilgilerin anlamlı bir biçimde yönetilmesi her sektör için çok büyük bir ihtiyaç olarak karşımıza çıkıyor. İklim değişikliği ve kentleşmenin etkileriyle birlikte su işletmeleri, modernizasyon ve her düzeyde iyileştirme talebi ile çok daha fazla karşılaşıyor. Dünyanın temiz su ihtiyacını sağlamada yaratıcı çözümler üreten küresel su teknolojisi şirketi Xylem, Xylem Vue isimli dijital platformu ile suyun niteliksel ve niceliksel değerlerine bakan, ölçen, kontrol eden sistemleri dijitalleştirerek; karar vericilerin hızlı, anlık ve doğru değerlere ulaşmalarını sağlıyor.

Xylem Vue su güvenliği, uygun maliyet ve esneklik sağlıyor

Gelişen iletişim teknolojileri ve şirketin 100 yılı aşan ürün tecrübesinin birleşimi ile doğan Xylem Vue atık su şebekeleri, arıtma tesisleri, içme suyu şebekeleri ve varlık yönetimi dahil olmak üzere tüm su döngüsü boyunca veriye dayalı akıllı dijital çözümleri bir araya getiriyor. Xylem Vue, müşterilerinin dijital yolculuğu süresince su kaybını azaltmak, performansı artırmak, maliyetleri düşürmek ve mükemmel müşteri hizmeti sunarak acil su sorunlarına etkili, güvenilir çözümler sunmaya odaklanıyor. Xylem, dijital çözümü aracılığıyla ölçümlenen değerlerin otomatik bir şekilde işlenebilmesine ve bu sayede hızlı aksiyonlar alınabilmesine olanak sağlıyor. Böylece kamu hizmeti sunan kurumlar etkin, bilgiye dayalı kararlar almak ve gelecek için daha güvenle plan yapmak için Xylem Vue’nin veriye dayalı akıllı dijital çözümlerinden yararlanarak dönüşümsel sonuçlar elde ediyor.

Her zamankinden daha yüksek düzeyde enerji verimliliği elde etmeye yardımcı oluyor

Xylem Vue, en karmaşık şebeke sorunlarını daha hızlı ve verimli bir şekilde çözmeleri için su yöneticilerine, onları güçlendiren dijital çözümler sunuyor. Almanya’daki Cuxhaven Arıtma Tesisi, Xylem Arıtma Sistemi Optimizasyonu’nu uyguladığından beri havalandırma enerjisi kullanımında yıllık 1,1 milyon kWh’ye karşılık gelen yüzde 30’luk bir azalma elde etti. ABD EPA hesaplamalarına göre bu oran, 64 eve bir yıl boyunca yetecek enerji miktarı anlamına geliyor. Xylem Türkiye de müşterilerinin böylesine başarılı sonuçlar elde etmelerine katkı sağlamak amacıyla alanında uzman ekibiyle kurumlara ihtiyaç duyduğu destek konusunda yardımcı oluyor.

Hedef Girişim Sermayesi’nden Tırport’a Yatırım