Ekonomi-teknoloji-eğitim haberleri (05.10.2020)

Türkiye Sigorta Mini Onarım hizmetlerinde AUTO KING’e güvendi

3,5 milyonu aşkın araç sahibine kasko poliçesi kapsamında mini onarım teminatı sunan Türkiye’nin lider oto bakım ve onarım markası Auto King; kamu sigorta ve emeklilik şirketlerini Varlık Fonu çatısı altında birleştiren Türkiye Sigorta ile el sıkıştı. 1 Eylül itibariyle Türkiye Sigorta müşterilerine  “Mini Onarım Hizmeti” vermeye başlayan kuruluş, bu anlaşmayla birlikte Türkiye’nin önde gelen sigorta şirketlerinden oluşan müşteri portföyünü daha da güçlendirdi.

Değiştirmek yerine onarmak felsefesini modern teknikleri ve dijital altyapısıyla destekleyerek oto bakım ve onarım sektöründe 20 yıldır Türkiye liderliğini koruyan Auto King; kamu sigorta ve emeklilik şirketlerini Varlık Fonu çatısı altında birleştiren Türkiye Sigorta ile iş birliği yaptı. Sigorta şirketleri kanalındaki sürdürülebilir büyüme vizyonunu yeni anlaşması ile bir kez daha güvence altına alan kuruluş, 1 Eylül itibariyle hayata geçen anlaşmayla birlikte, Türkiye Sigorta müşterilerine sahip oldukları kasko poliçeleri kapsamında Mini Onarım Hizmeti vermenin yanı sıra Auto King servislerinde özel indirim avantajları sunacak ve mini onarım kapsamı dışında kalan hasar onarımı, oto bakım koruma, mekanik ve periyodik bakım hizmetleri sağlayacak.  Hali hazırda 22 sigorta şirketine tüm onarım işlemlerinde 2 yıl işçilik garantisi veren Auto King, faaliyetlerini TSE 13168 Hizmet Yeterlilik Belgesi ve ISO 9001:2015 Kalite Yönetim Sistemi Standartları çerçevesinde yürütüyor.

Mini Onarım Hizmeti nedir?

Auto King Mini Onarım Hizmeti, kasko sigorta poliçesi kapsamındaki sigortalı taşıt araçlarında oluşabilecek kaporta, boya, plastik tampon, iç döşeme, ön cam, döşeme lekeleri gibi küçük ölçekli hasarların, sigorta poliçesinin 1 yıllık geçerlilik süresi boyunca, Auto King servis merkezlerinde sigortalıdan herhangi bir bedel alınmadan giderilmesi olarak tanımlanıyor. Sigortalı açısından ise TRAMER’de hasar kaydı oluşmadan hasarın giderilmesini mümkün hale getiren hizmet, bu sayede hasarsızlık indirimi korunduğu için bir sonraki dönemde yüksek ücretler ödenmeden aynı sigorta şirketinden poliçe yenilenmesine olanaklı kılıyor. Araç sahipleri mini onarım hizmeti almak için web, çağrı merkezi veya bizzat servis merkezine giderek ve onarım randevusu alarak araçlarını onarıma bırakabiliyor. Her onarım adımını elektronik onarım takip sistemi “EOTS’’ ile yürüten Auto King, son kontrol onayı sonrası sigortalıya SMS veya elektronik posta göndererek onarımın tamamlandığı bilgisini veriyor.

SİNOZ’dan yepyeni ev ürünleri SİNOZ oda kokuları ile yaşam alanlarınızın enerjisi değişsin!

Birbirinden doğal ve cilde dost bakım ürünleriyle beğenilen yerli marka SİNOZ’dan şimdi yepyeni bir seri! İç açıcı kokuları ve değerli içerikleriyle yeni oda kokuları yaşam alanlarından çalışma alanlarına huzur getirmeyi amaçlıyor.

Kokular uzun yıllardır insanları ve tüm canlıları etkiliyor ve hayatta önemli bir yere sahip. Yaşam alanlarından çalışma alanlarına kadar pek çok vakit geçirilen ortamda atmosferi değiştirmeyi hedefleyen SİNOZ, yeni serileri ile herkese özel koku sunuyor. SİNOZ profesyonel cilt bakım ürünlerinden sonra şimdi yepyeni Flower, Green ve Mystic Therapy oda kokuları ile yaşam alanlarında da profesyonel değişim başlatıyor. Birbirinden farklı 3 çeşit koku karışımları ile herkesin yaşam alanlarında değişim zamanı başlıyor. Evlerde tazeliğin, ferahlığın ve yeniliğin imzası olacak oda kokuları ile yenilenme zamanı!

Floral, mistik ve ferah notalar ile auranız değişsin!

Aromaterapi etkileriyle bilinen kokularda çeşitlilik sunan SİNOZ, Flower, Green ve Mystic Therapy oda kokuları ile herkesin zevkine özel seçenek bulunduruyor. Sinoz Flower Therapy Oda Kokusu, ikonik bitki gül ile misk kokularını birleştirerek, yaşam alanlarını çiçek bahçesine çevirirken, ilk adımdan itibaren enfes notaları ile evinize keyfi taşıyor. Sinoz Green Therapy Oda Kokusu, dip notalarında bulunan zambak ve bergamot ile evde geçirilen zamanı terapiye dönüştürürken, evin havasını ve enerjisini yeniliyor. Sinoz Mystic Therapy Oda Kokusu, bileşimindeki çiçek ve narenciye notaları ile ev keyfini ikiye katlıyor. Yaseminin tatlı ve limonun fresh notalarıyla bezenmiş bu eşsiz koku ile evinizde stresten arınmış ve dinginleşmiş bir terapiyle buluşuyorsunuz.

Maden sektör bursiyerleri belli oldu146 öğrenciye 1,5 milyon TL burs verilecek

Hammadde ve enerji kaynağı olması bakımından stratejik önemde bulunan maden sektörü, sektörün gelişimi için başarılı gençlerin peşine düştü. TİM Maden Sektör Kurulu, maden, jeoloji ve cevher hazırlama mühendisliğinde okumaya hak kazanan ve üniversite sınavında ilk 80 bine giren 146 başarılı öğrenciye 1,5 milyon TL tutarında burs verecek.  TİM Maden Sektör Kurulu ve İstanbul Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Dinçer, “Türkiye maden zengini bir ülke ve buradaki gücümüzü yükseltmek ve daha katma değerli bir hale getirmek için geleceğimizi oluşturacak gençlere destek olmamız gerekiyor.” dedi.

TİM Maden Sektör Kurulu’nu oluşturan İstanbul Maden İhracatçıları Birliği, Ege Maden İhracatçıları Birliği ve Batı Akdeniz İhracatçılar Birliği ile YÖK arasında imzalanan ve 2020-2021 eğitim öğretim yılında hayata geçen burs projesinin bursiyerleri belli oldu. Türkiye’nin en başarılı 80 bin öğrencisinden 146’sı üniversite bölüm seçiminde ilk beş tercihinden birini maden, jeoloji ve cevher hazırlama mühendisliğinden yana kullanarak bu bölümlere yerleşirken, 1 Milyon TL olarak belirlenen yıllık burs miktarı, yoğun ilgi ve talepten ötürü 1,5 milyon TL’ye çıkarıldı. Bursiyerlerin üniversite tercihi ise Orta Doğu Teknik Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, Hacettepe Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi şeklinde oldu.

TİM Maden Sektör Kurulu ve İstanbul Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Dinçer, tüm ihraç ürünlerinin hammaddesi olması nedeniyle Türkiye ekonomisine 40 milyar dolarlık katkı sağlayan sektörün sahip olduğu zenginliği daha da katma değerli hale getirmesi için nitelikli iş gücüne ihtiyacı olduğunu ifade etti. Sektörün gelişimi için üniversite-sanayi işbirliğinin büyüyerek devam etmesinin son derece önemli olduğunu söyleyen Dinçer, şunları kaydetti: “Türkiye’de birbirinden değerli 20 üniversitemizin 14‘ünde maden, 10’unda jeoloji ve birinde cevher hazırlama mühendisliği bölümü bulunuyor. Ancak bu bölümlerimizdeki doluluk oranı ne yazık ki yüzde 50’nin altında ve 240 bininci sıradan öğrenci alımı gerçekleşiyor. Bu kadar sınırlı kontenjana rağmen 0-50 bininci sıralamaya giren öğrenciler arasında maden, jeoloji ve cevher hazırlama bölümlerini tercih eden öğrenci sayısı 2019’da 1 iken, 2020 yılında 34’e yükseldi. Maden mühendisliği bölümüne 288, Jeoloji Mühendisliği bölümüne 225 ve Cevher Hazırlama mühendisliği bölümüne 62 öğrenci girmeye hak kazandı. Hammadde ve enerji kaynağı olması bakımından son derece stratejik öneme sahip olan sektörümüzün gelişmesi için öncelikle bu üç bölümün hak ettiği ilgi ve değeri görmesi gerekiyor. Bu yıl için belirlediğimiz burs miktarı 1 milyon TL idi ve beklentimizin dışında daha büyük bir ilgi ve alakayla karşılandık ve sonucunda 1,5 milyon TL burs vereceğiz. Burs verilecek olan ilgili bölümlere yoğun bir ilgi yaşandı. Bu güzel ilgiden dolayı genç mühendis adayı arkadaşlarımıza teşekkür ederiz. ”

Burslu maden eğitimi

Covid-19 pandemisinin hammadde, enerji ve üretim gücü olarak kendine yeter bir ülke olmanın ne kadar önemli olduğunu gösterdiğini aktaran Dinçer, bu noktada başarılı genç beyinlere büyük görevler düştüğünü söyledi. Dinçer şunları kaydetti: “Türkiye maden zengini bir ülke ve buradaki gücümüzü yükseltmek ve daha katma değerli bir hale getirmek için geleceğimizi oluşturacak gençlere destek olmamız gerekiyor. Çünkü biz biliyoruz ki; daha iyi, daha yeni, daha yenilikçi bir madenciliği genç nesil inşa edecek. Kamuda, özel sektörde veya üniversitelerde madencilik üzerine çalışacak olan gençler, hem işin niteliğini, hem de çapını ve verimliliğini artıracak. Uygulamaya koyduğumuz burs projesi ile yeni neslin önüne son derece güçlü bir kapı açtığımız gibi, sektörümüzü de onların varlığıyla daha parlak bir hale getirmenin altyapısını oluşturuyoruz. Biz bu adımla günü kurtarmayı değil, geleceği bugünden inşa etmeyi amaçlıyoruz.”

TİM Maden Sektör Kurulu ile YÖK arasında imzalanan burs projesine göre üniversite sınavında ilk 50 bine giren ve maden, jeoloji ve cevher hazırlama mühendisliği bölümlerini ilk beş tercihi arasında kazanan öğrencilere asgari ücret oranında ve aylık 2.104 TL olacak şekilde burs verilecek. Başarı sıralaması 50 bin ile 65 bin arasında olanlara ise aylık 1.052 TL, 65 bin ile 80 bin arasına girenlere de aylık 701 TL burs verilecek. Burs miktarı her eğitim öğretim döneminin başında yeni asgari ücret oranına göre revize edilecek.

SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMADA YENİLENEBİLİR ENERJİNİN ÖNEMİ

ENERJİ VERİMLİLİĞİ VE YENİLENEBİLİR ENERJİ YATIRIMLARIYLA DIŞA BAĞIMLILIĞA SON

YENİLENEBİLİR ENERJİ, ENERJİ MALİYETLERİNDE TÜRKİYE’Yİ CAZİBE MERKEZİ HALİNE GETİRECEK

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından açıklanan 2021-2023 dönemini kapsayan Yeni Ekonomi Programı YEP, cari açığın en önemli kalemi olan enerji ithalatının azaltılmasının en öncelikli başlıklar arasında yer aldığına işaret ediyor. Rüzgar, güneş, jeotermal gibi yenilenebilir enerji kaynak üretimine yatırım yapan Türkiye, aynı zamanda ürettiği enerji ile de ithal enerjiye dayalı tüketimi azaltırken, bir kaç sene içerisinde enerji ihracatı yapan ülke haline gelerek de iddiasını sürdürecek.

Açıklanan Yeni Ekonomi Programı’nı değerlendiren Yenilenebilir Enerji Araştırmaları Derneği – YENADER Başkanı Prof. Dr. Kerem Alkin, konu hakkında şunları söyledi: “Önümüzdeki yıllarda elimizdeki kaynakları stratejik önemi doğrultusunda doğru kullanır, ülke olarak yenilenebilir enerji yatırımlarını aynı kararlılıkla sürdürürsek, hem cari açığımızı kapatırız; hem de enerji alanında kendi kendimize yeten bir ülke olarak ülkemizin küresel yatırımlar açısından cazibe merkezi olma özelliğini bir kez daha dünyaya göstermiş oluruz.”

Yenilenebilir Enerji Araştırmaları Derneği – YENADER Başkan Yardımcısı Ali Karaduman ise yeni program hakkında: “Karadeniz’de yeni bulunan doğalgaz kaynakları neticesinde tedbiri elden bırakmamak gerekiyor. Enerji verimliliğini en üst seviyede tutup, kendi yenilenebilir kaynaklarımızla enerji üretmeye devam edersek bizde ilerideki yıllarda enerji ithal eden değil enerji ihracatında bulunan bir ülke olabiliriz” dedi.

2021 -2023 dönemi için enflasyon, istihdam, büyüme, ihracat, cari denge gibi temel makro göstergelere ilişkin hedefleri belirleyen Yeni Ekonomi Programı Hazine ve Maliye Bakanı tarafından kamuoyuna duyuruldu. Yeni açıklanan ekonomi programının belirttiği hedefler doğrultusunda özellikle enerji alanındaki cari açığın azaltılmasının önemi bir kez daha gözler önüne seriliyor.

Hazine ve Maliye Bakanı tarafından duyurulan ekonomide sürdürülebilir modelin inşası için gözler yeniden yerli ve milli kaynaklarımız yenilenebilir enerjiye döndü. Her alanda Türkiye’ye gelecek vaat eden yenilenebilir kaynaklar açıklanan son ekonomi kalkınma planı ile önem ve gerekliliğini bir kez daha hatırlattı.

ENERJİ İTHAL EDEN ÜLKE OLMA YOLUNDA İLERLİYORUZ

2021 yılında yenilenecek kontratlardaki doğal gaz fiyatlarının doğal gaz keşfi kaynaklı olarak daha uygun düzeylerde oluşmasının enerji ithalatına olumlu yönde katkı yapacağını belirten Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, gelecek yıllarda 30 milyar metreküpün üzerinde neredeyse doğal gaz kontratlarında yenilenme olacağını ifade etti. Albayrak, sözlerini şöyle sürdürdü: “1990’ların o meşhur 25-30 yıllık kontratlarının sonuna geliyoruz artık. İşte bunun etkisiyle ve bunun yanında doğal gaz keşif kaynaklarının, Karadeniz’deki güzel haberin de etkisiyle birlikte önümüzdeki dönemde çok daha uygun düzeylerde oluşan enerji ithalatı fiyatlarıyla inşallah bu sürecin sonunda enerji ithal eden değil, bir de bakmışsınız enerji ihraç eden bir Türkiye’den söz ediyoruz ki Türkiye oraya gidiyor. Bu toplam Türkiye’nin cari dengesine inanılmaz olumlu yönde katkı yapacak.”

TAM BAĞIMSIZ VE MİLLİ EKONOMİNİN  EN ÖNEMLİ ADIMI YENİLENEBİLİR ENERJİ

Türkiye’nin yerli ve milli enerji kaynaklarının kullanımının artmasının sürdürülebilir bir gelecek için büyük önemi olduğunu söyleyen Kerem Alkin, Yenilenebilir enerji potansiyeli oldukça yüksek bir ülkeyiz, enerjiyi verimli kullanır ve yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını yaygınlaştırırsak hem çevre hem de ekonomi alanında ülkemize artı değer katmış oluruz” dedi.

YÜKSELEN YILDIZ OLMAK İÇİN ENERJİDE KENDİ KENDİNE YETEN ÜLKE OLMAK ÖNEMLİ

Türkiye’nin yenilebilir enerji kaynakları açısından oldukça zengin bir ülke olduğunu belirten Ali Karaduman: Türkiye’nin temiz ve yenilenebilir enerji potansiyeline her zaman inandık. İhtiyacımız olan enerjinin tamamını yerli ve milli kaynaklarla elde edebilmek mümkün. Enerji alanında kendi kendine yeten bir ülke olma hayalimizi gerçekleştirirsek enerjide dışa bağımlığı geçip artık enerji ihracat eden ülke konumuna gelebiliriz” dedi.

DYO’DAN ‘’SIFIR ATIK BELGESİ’’ İLE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞE KATKI

DYO ÜRETİM TESİSLERİ ‘’SIFIR ATIK BELGESİ’’ ALDI

ÇEVRECİ FİRMANIN ÇEVRECİ BELGESİ: DYO’YA ‘’SIFIR ATIK BELGESİ’’ VERİLDİ

DYO, dünyanın geleceği için sürdürülebilirliğin sağlanması bilinciyle, çevreye duyarlı çalışmaları “zorunluluk değil, sorumluluk olarak” yerine getiriyor. DYO’nun sıfır atık konusunda gösterdiği hassasiyet, firmaya ‘’Sıfır Atık Belgesi’’ getirdi.

 Yüksek teknolojiye dayalı ürünleri ile farklılık yaratan Türkiye’nin en köklü boya üreticisi DYO, kurulduğu günden bu yana çevreye duyarlılık bilinci ile üretim gerçekleştiriyor.

Doğaya ve çevreye saygının, hijyenin, temizliğin öncelik kazandığı günümüz koşullarında DYO, sıfır atık konusundaki faaliyetlerine daha da ağırlık vererek Temmuz 2019 tarihinde ‘’Sıfır Atık’’ yönetmeliğini uygulamaya başladı.

Atık yönetimi konusunda hassas davranan ve bu alanda kapsamlı çalışmaları olan DYO oluşturduğu çevresel risk haritası ile risk derecesine göre periyodik kontrolleri düzenli şekilde yapıyor. Sıfır atık konusunda bir çalışma ekibi kuran DYO, atık azaltımı için hedefler oluşturdu, bu konuda belirlediği ihtiyaçları temin ederek sıfır atık yönetimine hız kazandırdı. Konu özelinde farkındalığı artırmak için çalışanlara özel eğitimler verdi ve iyi uygulama örnekleri geliştirdi.

Sıfır Atık Yönetmeliği kapsamında, tek kullanımlık ürünlerin kullanımını ortadan kaldırma ve atıkları kaynağında ayırma hedefiyle Sıfır Atık Sistemi’ni hayata geçiren DYO’nun Dilovası ve Çiğli Fabrikaları ‘‘Sıfır Atık Belgesi” almaya hak kazandı.

Çevreye duyarlı iş süreçleri geliştiren DYO, tüm faaliyetlerini çevreye ve topluma karşı sorumlu olduğu bilinciyle planlıyor ve sürdürülebilirlik anlayışı ile hayata geçiriyor.

Sonra Öde Türkiye’de
Yurt dışında sıklıkla kullanılan ödeme yöntemi Sonra Öde (Pay Later), PayTR ve HASO işbirliğiyle artık Türkiye’de! Sonra Öde ile alışverişler bundan böyle ödeme anında kartsız ya da banka havalesiz tamamlanıyor, tüketiciler ürünü kullandıktan sonra ödemesini yapıyor.
Türk mühendislerinin geliştirdiği yenilikçi ürün ve çözümler sunan ödeme kuruluşu PayTR ile HASO platformunun işbirliği, birçok e-ticaret firmasının ortak yaşadığı sorunlara çözüm sunuyor. Araştırmalar, son ödeme adımına geldiğinde alışverişten vazgeçen müşteri oranının yüzde 50, kapıda ödeme sırasında ise iade oranlarının oldukça yüksek olduğunu gösteriyor. HASO ile yapılan işbirliği sayesinde, müşterilere ödeme çeşitliliği sunuluyor; internetten alışveriş yapmak istemeyen, kredi kartı kullanmayan bankasız müşteriler, online alışverişle tanışıyor. Üstelik alışverişlerde taksit seçeneği sunuluyor.
E-ticaret firmalarının müşterileri, yaptıkları alışverişlere ilişkin taksit ödemelerini vadesi geldiğinde ATM’lerden, EFT ya da havale yoluyla, kredi kartlarıyla ya da PTT ile gerçekleştirebiliyorlar. HASO platformu, akıllı iş modeli sayesinde taksit ödemelerini kullanıcılara vadeden önce ve vadeden sonra hatırlatıyor, kullanıcılara yollanan linkler üzerinden işlemin kolayca gerçekleştirilmesi sağlanıyor. Eş zamanlı entegrasyonlar sayesinde firma ödemeden anında haberdar oluyor. Online veya mağazada yapılan işlemler sonrası tüm sipariş ve ödemeler firmaya ait HASO paneli üzerinden kontrol ediliyor. Üye iş yerleri için ek operasyonel, müşteriler için ek finansal yükleri de ödeme bir ay sonra başladığı için ortadan kalkmış oluyor.
“Şimdi al, sonra öde”
PayTR’ın Kurucusu Yiğit Cengiz, işbirliğiyle ilgili yaptığı değerlendirmede şunları söyledi: ”HASO platformuyla yaptığımız işbirliği sayesinde üye işyerlerimiz, müşterilerine çeşitli yollarla ödeme imkanı sunabiliyor. Tüketiciler, ürünü alıp ödemesini sonra yapabiliyor. Bu şöyle oluyor; müşteri HASO ile anlaşmalı bir e-ticaret mağazasından alışverişini istediği ödeme yöntemini seçerek, SMS ile telefonuna HASO’dan gelen ödeme linkine tıklayarak ödemesini kolayca tamamlıyor. Linke tıkladığında karşısına Kredi Kartı, Banka Kartı, Havale/EFT, ATM’ler ve PTT kanalları çıkıyor. İstediğini seçerek işlemini sonlandırabiliyor. Kredi kartı olmayan müşteriler de HASO ile, online alışveriş ödemelerini yapabiliyor. Hatta HASO ile istedikleri ürünü alıp, ödemesini bir ay sonra yapma imkanına sahipler. Her ödeme gününden iki gün önce ve ödeme gününde müşteriye SMS ile hatırlatma yapılıyor. PayTR olarak önümüzdeki dönemde de ‘hayatı kolaylaştırma’ misyonumuz doğrultusunda işletme ve tüketicilere yönelik yeni ürünlerimizi müşterilerimize sunmaya devam edeceğiz.”
HASO’nun CEO’su Serdal Kodal ise; “HASO platformu olarak 2019 yılı başından itibaren B2C alanında öncelikle e-ticaret firmalarına açık hesap ve taksit kararı desteği ile tahsilatların takip edilmesi ve portföy analizi konusunda hizmet veriyoruz. HASO olarak değerlendirme algoritmalarının geliştirilmesinde ve tahsilat süreçlerinin yönetilmesinde 30 yıllık Türkiye tecrübesiyle konusunda dünyanın önde gelen şirketlerinden CRIF ile çalışıyoruz” dedi.