Ekonomi haberleri, seçimler, değerlendirmeler (20.04.2018)

KalDer KAYSERİ TEMSİLCİLİĞİ YÖNETİCİ GELİŞTİRME PROGRAMI TAMAMLANDI

KalDer Kayseri Temsilciliği tarafından Mart-Nisan 2018 döneminde, Ommer Otel’de düzenlenen 10 farklı eğitimden oluşan 8 günlük Yönetici Geliştirme Programı başarıyla tamamlandı.

KalDer Kayseri Temsilciliği İstişare Kurulu Başkanı Murat Başyazıcıoğlu yaptığı açıklamada “EFQM Mükemmellik Modelinin üzerine inşa edildiği değer önermesi “paydaş beklentilerinin dengeli şekilde karşılanması”dır. Bu bakış açısı ile Kaizen, Kalite Çemberleri, 5S (Endüstriyel Çalışma Ortamının Düzenlenmesi), TPM (Toplam Üretken Yönetim), Stratejik Yönetim, Proje Yönetimi gibi önemli eğitimler, alanında uzman KalDer eğitmenleri tarafından sunuldu.  Deneyim paylaşımlarının, grup çalışmalarının ve uygulama örneklerinin yer aldığı eğitimlere 11 farklı kurumdan 20 orta ve üst düzey yönetici katıldı.” dedi.

Program kapsamında Kilim Mobilya A.Ş. ve Boytaş Mobilya A.Ş.’ye teknik geziler düzenlendi. Bu gezilerde eğitimlerde anlatılan 5S, Kazien, kalite Çemberleri gibi konuların sahadaki uygulama örnekleri görüldü.

KalDer Kayseri Temsilcisi Salih Yalçın da programı değerlendirirken şu bilgileri verdi : “Her eğitimin sonunda eğitim değerlendirme formları ile katılımcıların eğitim hakkında görüşleri alınırken tüm programın sonunda da açık uçlu soruların yer aldığı değerlendirme formu ile programın bütünü hakkında katılımcıların görüşlerine başvuruldu.  Tüm bu değerlendirmelere göre eğitimlerden genel memnuniyet oranı 5 üzerinden  4,4 olarak gerçekleşirken eğitim bütünlüğünün değerlendirildiği sorulara verilen  cevaplara göre memnuniyet oranı 4,6 olarak gerçekleşti. Söz konusu programı tavsiye oranı yine 4,6 olarak gerçekleşti. Kursiyerler, aldıkları eğitimleri gösterir Katılım Belgeleri hak etmekle beraber program sonunda yapılan sıvana göre katılımcıların tamamı Başarı Sertifikası almaya hak kazandı. Söz konusu belgeler düzenlenecek bir törenle sahiplerine takdim edilecek. ” dedi.

Katılımcılar arasında yer alan aynı zamanda KalDer Kayseri Temsilciliği İstişare Kurulu Üyesi olan 2’nci Ana Bakım Fabrika Müdürlüğü Genel Müdürü Tayfun Türkoğlu da yoğun ilgi gösterilen programın Kayseri’de düzenlenmiş olması ulaşım açısından oldukça avantaj olduğunu ve bu tür programların Kayseri’de devam ettirilmesi gerektiğini belirtti.

Program kapsamında Kilim Mobilya A.Ş. ve Boytaş Mobilya A.Ş.’ye teknik geziler düzenlendi. Bu gezilerde, eğitimlerde anlatılan 5S, Kazien, Kalite Çemberleri gibi konuların sahadaki uygulama örnekleri görüldü.

Kilim Mobilya A.Ş. gezisinde aynı zamanda KalDer İstişare Kurulu Üyesi olan Veysel Aslankaya katılımcılara 5S odaklı sunum paylaştı. Özgün ve keyifli geçen sunumun ardından saha turuna geçildi. Aslankaya, kısa süre önce aldıkları stratejik bir kararla kurumda Kalite Kontrol departmanını lağvettiklerini belirtti. Kalitenin sadece birkaç çalışan tarafından kontrol edilmemesi gerektiğine, bunun Toplam Kalite Yönetimi mantığı ile tüm çalışanların sorumluluğunda bir konu olduğuna dikkat çekti.

Boytaş Mobilya A.Ş.’de ise katılımcılara Boytaş 4 Fabrika Müdürü Arif Üstündağ ve kurum Yalın Ofis Yöneticisi Osman Görez ev sahipliği yaptılar. Kurumda uzunca yıllardır uygulanan 5S çalışmaları, bireysel öneri sistemi ve BEST adı verilen tanıma takdir sistemi hakkında katılımcılarla ayrıntılı bilgiler paylaşıldı.  Saha ziyareti ile çalışmalar yerinde değerlendirildi.

Katılımcılar, saha ziyaretleri ile derslerde anlatılanların daha anlaşılır hale geldiğini, konuların pekiştiğini belirterek memnuniyetlerini dile getirdiler.

AB Türkiye İlerleme Raporu’nda tarım ve gıda

Türkiye’nin AB’den giderek uzaklaştığı eleştirisiyle medyaya yansıyan AB Türkiye İlerleme Raporu’nda, tarım ve gıda alanlarındaki uygulamalara yönelik eleştiriler de yer aldı. Raporda, et ithalatında kotaların doğru ve şeffaf yönetilmesi talebine yer verildi.

AB Komisyonu, 7 ülkeye ilişkin Genişleme Raporu ile birlikte Türkiye İlerleme Raporu’nu da açıkladı.

AB Komisyonu’nun Komşuluk Politikası ve Genişlemeden Sorumlu Komiseri Johannes Hahn’ın, “Türkiye, AB’den büyük adımlarla uzaklaşmaya devam ediyor” ifadelerini kullandığı basın toplantısıyla açıklanan raporda, ifade özgürlüğü konusunda ciddi anlamda geriye gidişin devam ettiği kaydedildi, Türkiye’nin OHAL uygulamasını gecikmeden kaldırması gerektiği vurgulandı.

Türkiye İlerleme Raporu’ndan bazı başlıklar özetle şöyle:

“Yolsuzlukla mücadele alanında bazı hazırlıklar gerçekleştirilmiştir ancak, son dönemde ilerleme kaydedilmemiştir. Yüksek profilli yolsuzluk davalarının soruşturma ve kovuşturmasında yürütmenin etkili olmasına olanak sağlayan yasal ve kurumsal çerçevenin uluslararası standartlarla daha fazla uyumlaştırılması gerekmektedir. Özellikle üst düzey yolsuzluk davaları başta olmak üzere, yolsuzluk davalarının soruşturulması, takibatı ve cezalandırılması alanlarında yeterli sonuç kaydedilmemiştir. Kamu makamlarının çalışmalarında hesap verebilirlik ve şeffaflığın güçlendirilmesinde ilerleme kaydedilmemiştir.

Yolsuzlukla mücadele için partiler arası uzlaşı ve güçlü siyasi kararlılık gerekmektedir. Avrupa Konseyi Yolsuzluğa Karşı Ülkeler Grubu’nun (GRECO) önerilerinin neredeyse tümünün takibi gereklidir. Yolsuzluk birçok alanda yaygındır ve ciddi bir sorun olmaya devam etmektedir. Yolsuzluk algısı yüksek seyretmektedir.

Yürürlüğe konulan veri koruma yasası henüz AB standartlarına uygun değildir.

Mali soruşturmaların kullanımı yetersiz seviyededir. Varlıkların ihtiyaten dondurulması nadiren uygulanmaktadır, müsadere edilen varlıklar düşük seviyededir.

Aşırı yoksulluk ve temel ihtiyaçlar alanındaki eksiklikler Türkiye’deki Romanlar arasında yaygın olmaya devam etmektedir. Sosyo-ekonomik olarak en zayıf konumdaki gruplar ve azınlıklara mensup kişilerin hakları korunmalıdır.

Türkiye ekonomisi oldukça gelişmiştir ve işleyen bir piyasa ekonomisi olarak görülmektedir.

Hükümetin teşvik tedbirleri ile desteklenen ekonomi, 2016 darbe girişiminin ardından gözlenen daralma sonrasında toparlanmayı başarmıştır ve 2017’de güçlü bir büyüme kaydedilmiştir. Bununla birlikte yüksek büyüme önemli makroekonomik dengesizlikleri beraberinde getirmiştir; cari açık yüksek seyretmeye devam ederek, 2017 yılı sonuna doğru artış göstermiş ve bu durum da ülkeyi sermaye girişlerine bağımlı ve ekonomiyi dış etkilere açık hale getirmiştir. Enflasyonun 2017 yılında iki haneli oranlara (% 11,1) ulaşması ve Türk Lirası’nın değer kaybının devam etmesi, para politikası alanındaki karar vericilerin fiyat istikrarına olan taahhüdüne ilişkin kaygıya yol açmıştır.

Türkiye ekonomisi yüksek oranda kayıt dışı olma özelliğini korumaya devam etmiş; bu alanda geriye gidiş yaşanmıştır.

Ekonomi alanında devlet kontrolünün artırılması eğilimi ve şirketler, iş insanları ve siyasi muhalifler ile onların işlerini hedefleyen eylemler iş yapma ortamına zarar vermiştir.

Türkiye ekonomik kriterler alanında bazı ilerlemeler kaydetmiştir ve AB’nin piyasa güçleri ve rekabet baskısıyla başa çıkabilme yönünde hazırlıkları iyi düzeydedir.

Türkiye hem ticaret hem de yatırım açısından AB pazarına iyi entegre olmuş durumdadır.

Devlet yardımlarında saydamlığın iyileştirilmesi konusunda herhangi bir gelişme kaydedilmemiştir.

Eğitim kalitesine ilişkin önemli sorunlar devam etmektedir.

AB üyeliği yükümlülüklerini üstlenebilme kapasitesi açısından Türkiye sınırlı bir hızla da olsa müktesebata uyum sağlamaya devam etmiştir.

Bilgi toplumu, istihdam ve sosyal politika ile dış ilişkiler alanlarında bir takım kilit hususlara ilişkin gerilemeler olduğuna dair örnekler mevcuttur.

Türkiye şirketler hukuku, trans-Avrupa ağları, bilim ve araştırma alanlarında oldukça ilerlemiş durumdadır; malların serbest dolaşımı, fikri mülkiyet hakları, finansal hizmetler, sanayi ve işletme politikası, tüketicinin korunması, sağlık koruması, gümrük birliği ve mali kontrol alanlarında iyi bir hazırlık düzeyine ulaşmıştır.

Türkiye kamu ihaleleri konusunda orta derecede hazırlıklıdır; AB’ye uyum için önemli farklar devam etmektedir.

Türkiye daha kapsamlı ve eşgüdümlü politikaların oluşturulup uygulanmasına ihtiyaç duyulan çevre ve iklim değişikliği alanında belirli düzeyde hazırlıklıdır.

AB müktesebatı ile mevzuat uyumunun sağlanması için pek çok alanda kayda değer ilerleme sağlanmasına ihtiyaç duyulmakta birlikte, tüm alanlarda mevzuatın uygulanmasına daha fazla önem verilmesi gerekmektedir.

AB İlerleme Raporu’nda 11 No’lu Tarım ve Kırsal Kalkınma ile 12 Numaralı Bitki Sağlığı, Gıda Güvenliği fasıllarında da gelişmeler ve eleştirilere yer verildi. Söz konusu bölümlerdeki bazı saptamalar da şöyle:

“Tarımsal istatistik üretmeye yönelik bir strateji benimsenmeli.

AB politikaları ile daha fazla uyum için ödemelerin üretimden ayrılması ve alan bazlı ödemelerin çapraz uyum standartlarına bağlanması gerekiyor.

Et ithalatının kapsamı taze soğutulmuş sığırları kapsayacak şekilde genişletildi ama kota doğru ve şeffaf şekilde uygulanmalı.

Organik tarımın ilkeleri ve uygulanması üzerine düzenlemenin uyumunda ilerleme sağlandı.

Genel gıda güvenliğine ilişkin müktesebatın uyumlaştırılmasında ve uygulanmasında sınırlı ilerleme kaydedildi.

AB müktesebatı ile veteriner politikasını tam olarak uyumlaştırmak için çalışmalar yoğunlaştırılmalı.

Kara ve deniz sınırların ve İstanbul’daki Sabiha Gökçen Havalimanı’nda sınır denetim noktaları hala tam olarak çalışmıyor.”

Alkollü içkilerde ayrımcı vergilendirmeye son verilmesi çağrısı yapılan raporda, “Rakı ve muadili içkiler arasındaki vergi farkı arttı. Bu durum 2009 yılında açıklanan ve vergi farkını 2018 yılı itibariyle tamamen sıfırlamayı hedefleyen eylem planıyla çelişiyor. Eylem planı doğrultusunda, alkollü içkiler ve tütündeki ayrımcı vergilendirmeler bu yıl tamamıyla kaldırılmalı” ifadelerine yer verildi. (Gıda Hattı)

İş dünyasından değerlendirmeler

Erken seçim kararını değerlendiren İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç,  “Seçimlerin erken yapılması en çok reel sektöre yarar. İş dünyası yatırım kararlarını öne alır. Çok daha güçlenecek yönetim sistemiyle üretim yarışı 1,5 yıl erken başlar” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanlığı sistemine geçiş ile birlikte perçinlenecek siyasi istikrarın, ekonomideki uyum ve büyümeye destek olacağını vurgulayan Avdagiç, “Türkiye’nin bekleyecek bir saati bile yok. Dünyanın bu konjonktüründe iş dünyası olarak ihtiyacımız olan tek şey siyasi istikrarın sürmesidir. Hele ki Suriye ve Irak ile ilgili gelişmeler sürerken, dünyanın iki dev kutbu arasında gerginlik tırmanırken kararları hızlı almalıyız. Ekonomide kur üzerinden yapılan atak ve reel sektörün taşıdığı riskler açısından Türkiye’nin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne bir an önce geçmesi zorunluluktur. Önümüzü daha net görebilmek için de uluslararası çevrelerin kur manipülasyonlarına hak ettikleri cevabı daha güçlü verebilmek için de buna ihtiyaç vardır” değerlendirmesini yaptı.

MÜSİAD Genel Başkanı Abdurrahman Kaan da açıklamasında, “İş dünyasının ihtiyacı olan istikrar ortamını sürdürülebilmek ve yakın coğrafyamızda cereyan eden siyasi ve fiziki hareketlilik karşısında doğru pozisyon alabilmek adına, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne bir an önce geçmemiz gerekmektedir. Dolayısıyla, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamış olduğu, 24 Haziran 2018 tarihinde “erken seçim kararını”, iş dünyası ve ülkemizin geleceği adına son derece olumlu karşılıyoruz” ifadelerini kullandı. (ETÜDER)

ETÜDER üyesi Migros, Kipa’ları bünyesine katıyor

Organize gıda perakende sektörünün önde gelen şirketlerinden Migros, satın aldığı ve bugüne kadar aynı marka altında devam eden Kipa’nın aktif ve pasifleri ile birlikte bir kül halinde devir alınması suretiyle Migros bünyesinde birleşilmesine karar verdi.

Şirket’ten Kamuyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) yapılan açıklamaya göre, 18 Nisan’da yapılan Yönetim Kurulu toplantısında, Migros ile Kipa’nın 31.12.2017 tarihli konsolide mali tabloları esas alınarak, Kipa’nın aktif ve pasifleri ile birlikte bir kül halinde devir alınması suretiyle Migros bünyesinde birleşilmesine karar verildi.

Migros, Kipa’nın oy hakkı veren paylarının %96,25’ine sahip olduğundan, birleşme işlemi “kolaylaştırılmış usulde birleşme” hükümleri çerçevesinde yürütülecek.

Kipa’nın diğer ortaklarına verilecek Migros paylarının tespiti açısından adil ve makul bir değişim oranının belirlenmesi amacı ile Kipa ortaklarına seçimlik hak olarak önerilecek Migros payının nakit karşılığının tespitine yönelik Uzman Kuruluş Raporu hazırlatılması konusunda Ernst Young Kurumsal Finansman Danışmanlık A.Ş. yetkilendirildi.

Ayrıca birleşme işlemlerinin takibi, yürütülmesi ve gerekli mercilerden ilgili izinlerin alınması ile birleşme sürecinin sonuçlandırılması hususunda şirket yönetimi görevli ve yetkili kılındı.(ETÜDER)

Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği’nin yeni başkanı Hayrettin Uçak start verdi

Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği’nin 16 Nisan 2018 tarihinde gerçekleştirilen Genel Kurul Toplantısı’nda Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanlığı’na seçilen Hayrettin Uçak, 2018-22 dönemi çalışmalarına start verdi.

Seçim sonrasında yeni dönem hedeflerini anlatmak için Ege İhracatçı Birlikleri’nde basın toplantısı düzenleyen Uçak, uzun süredir sektör içinde olan ve sektörün sorunları bilen biri olduğunu, yönetim kurulu ile birlikte yaşanan tüm sorunların takipçisi olacaklarını kaydetti.

“İhracatçılarımızın sorunlarına anlık çözüm bulabilmek için 7/24 ulaşabileceğiniz sekreterya birimini hizmete alacağız” diyen Uçak, “İletilen sorunları ivedi bir şekilde çözerek üyelerimize konu hakkında bilgi vereceğiz. Türk Eximbank ve KGF kredilerinden üyelerimizin azami yararlanabilmeleri için Türkiye İhracatçılar Meclisi ile birlikte Ekonomi Bakanlığımızla sürekli temas halinde olacağız” dedi.

Yeni pazarlara girmek için çalışacağız

“Rusya bizler için çok önemli bir pazardır. Bu pazarın güçlü bir şekilde devam edebilmesi ve daha da güçlenmesi için gayret sarf edeceğiz” diye seslenen Uçak şöyle devam etti; “Fuarlar biz ihracatçılar için çok önemli girilmeyen pazarlara ulaşmak için Uluslararası Fuar ve organizasyonların tamamına katılacağız UR-GE projelerini genişleterek devam ettireceğiz.”

İhracat bölgelerinde üretilen ürünlerde pestisis sorununun çözümü için il ve ilçe tarım müdürlükleri başta olmak üzere üretici birlikleri, zirai ilaç bayileri, sivil toplum kuruluşları ile beraber ilaç kalıntısı oranını düşürmek için gayret göstereceklerinin altını çizen Başkan Uçak, “İhracatçılarımızın sorun ve önerilerini yerinde bizzat kendilerinden dinlemek için 2 ayda bir bölgesel toplantılar gerçekleştirecek ve toplantıların sonucunda ihracatçı ve üreticilerimizden gelen önerileri yönetim kurulunda değerlendireceğiz” diyerek sözlerini tamamladı.

Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Uçak daha sonra tebrikleri kabul etti.

Deri ihracatçılarının tercihi Erkan Zandar

Ege İhracatçı Birlikleri’nde yapılan Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği olağan seçimli Genel Kurul Toplantısı birlik tarihinde ilk kez iki listeli yarışa sahne oldu. Heyecanlı geçen seçimin kazananı Erkan Zandar oldu.

Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı 21 yıldır sürdüren Jak Galiko iki dönem kuralı gereği tekrar aday olmazken, geçen dönem Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı olarak görev yapan Erkan Zandar ile Demod Deri Konfeksiyon San. ve Tic. Ltd. Şti. firması sahibi Mehmet Ali Güneş aday oldu. Erkan Zandar’ın başkan adayı olduğu mavi liste 48 oyla seçimi kazanırken, Mehmet Ali Güneş’in başkan adayı olduğu yeşil liste 44 oy aldı.

Genel kurulda duygusal bir konuşma yapan ve zaman zaman gözyaşlarına hakim olamayan Jak Galiko, 21 yıllık başkanlığı döneminde ilk kez yoğun katılımlı bir genel kurul toplantısında konuşmaktan dolayı mutlu olduğunu dile getirdi.

“Başkanlığım boyunca sektörüm için çalıştım” diye konuşan Galiko, “1991 yılından bu yana ayakkabı sektörünün ihracat potansiyeline inandım ve bunu dile getirdim. 2018 yılının Ocak – Mart döneminde Deri Sektörü ihracatımız yüzde 63’ünü ayakkabı sektörü gerçekleştirdi. Onları tebrik ederim. 1991’den beri Türkiye deri sektörümüz ihracatında ayakkabı başı alması gerekir ve alacaktı dediğimde inanlar yok gibiydi. Geç olsa da ayakkabıcılar bunu ispat ettiler. Kendilerine teşekkür ederim. Beni yanıltmadılar” dedi.

Yeni yönetim üyeleri endüstri 4.0’a hazırlasın

Yeni seçilecek yönetim kurulundan tüm üyeleri davet ederek bir toplantı yapmasını isteyen Galiko, bu toplantıda üyelere Endüstri 4.0 devriminin, anlamının ve öneminin, nasıl planlanacağının örneklerle anlatılmasını tavsiye etti.

Genel kurul toplantısı sonrasında İZBAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Sevimli, Jak Galiko’ya Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanlığı sırasında deri sektörüne yaptığı hizmetler anısına bir teşekkür plaketi verdi.

Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı

ZANDAR DIŞ TİCARET LTD.ŞTİ. – ERKAN ZANDAR

Yönetim Kurulu Listesi

SEPİCİLER ÇAYBAŞI DERİ SANAYİ VE TİCARET A.Ş. – MEHMET SEPİCİ

HAKEM AYAKKABI VE MALZ.SAN.VE TİC.LTD.ŞTİ – HAKEM GÜLŞEN

SEVİMLİ AYK.DERİ SAN.VE TİC. LTD.ŞTİ. – HATİCE DENİZ KİBRİTÇİ

SEL-GÜ DERİ KONF.SAN.TİC.LTD.ŞTİ. – SELAHATTİN GÜVEN

GÜNDOĞDULAR SAN.TİC.LTD.ŞTİ. – HALİL GÜNDOĞDU

ON-AR AYAKKABI KALIP SANAYI VE TICARET LTD.STI. – MEHMET ONMUŞ

AGAMODA DERİ KONFEKSİYON SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ – ÖMER AĞARTIOĞLU

TOPBAŞ AYAKKABI VE YAN SAN.A.Ş. – ENİS TOPBAŞ

ESKATEK DERİ BİLİŞİM TEKN. VE İLETİŞİM SAN.TİC.LTD.ŞTİ. – AHMET KARAGÖZ

NEVZAT ONAY AYAKKABI VE DERİ MAMULLERİ SAN.VE TİC.LTD.ŞTİ. – MUSTAFA ONAY

Denetim Kurulu Listesi

YATEKS YAKUT TARIM SANAYİ ÜRÜNLERİ EKSPORT ANONİM ŞİRKETİ – SÜLEYMAN TAHİROĞLU

NEDA İNŞAAT TURİZM DERİ MAMULLERİ SAN.TİC. A.Ş. – RÜŞTÜ YANASAVUR

ARTKIY DERİ MAM.SAN.VE TİC.LTD ŞTİ. – ERDİNÇ ARTKIY

TOYOTA’NIN İNTERAKTİF SHOOWROOM UYGULAMASI YILIN EN İYİ İNOVASYONU SEÇİLDİ

Toyota, dünyada ve Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek uygulamaya başladığı Toyota İnteraktif Showroom projesi ile “IDC CIO Awards”  ödülleri inovasyon kategorisinde büyük ödüle layık görüldü. “Yılın En İyi İnovasyonu” ödülünde zirvede yer alan Toyota’nın bu projesi ile müşteriler showroomlara gitmeden tüm modeller hakkında canlı olarak uzman danışmanlardan bilgi alabiliyor.

Toyota’nın uzman danışmanları üzerinde sensör ve kameraların olduğu dijital bir gözlük ile müşterilerle canlı olarak sesli ve görüntülü iletişime geçiyor ve gelen talepleri değerlendiriyor. Otomotiv dünyasında bir ilk olma özelliği taşıyan sistem ile Toyota müşterileri,  danışman o an neye bakıyorsa müşteri de kendi bilgisayarı, tableti veya akıllı cihazından bu görüntüyü görebiliyor. Görüşme sırasında aksesuar, fiyat gibi müşterinin ihtiyaç duyabileceği her türlü bilgi de sözlü ve görsel olarak verilebiliyor. İnteraktif Showroom uygulaması için bugüne kadar 5 bin 553 başvuru yapılmış ve bu sistem ile de 75 otomobil satışı da gerçekleştirilmiş durumda.

Erkan Aytürk Yılın CIO’su

 Bu ödülle birlikte Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış A.Ş. Bilgi Sistemleri ve Kurumsal Planlama Müdürü Erkan Aytürk de Toyota’nın öncüsü olduğu dijitalleşme ve bilgi sistemleri alanında yaptıkları çalışmalardan ötürü “Yılın CIO’su” ödülünü de aldı. “IDC CIO Awards” kapsamında başvurulan kategori değerlendirmeleri dışında, Türkiye’nin önde gelen CIO’larından ve akademisyenlerden oluşan jüri tarafından ayrı bir değerlendirmeye tabi tutuluyor ve “CIO of the Year” ödülünün sahibi de bu şekilde belirleniyor. Süreçlerinde her zaman teknolojiyi en etkin ve rasyonel bir biçimde uygulayan bir otomotiv markası olan Toyota, bilgi sistemleri alanında devreye aldığı uygulamalarla dijitalleşme alanında öncü olmayı sürdürüyor.

Toyota’ya İnteraktif Showroom Projesi ile “Yılın En İyi İnovasyon” ödülünü getiren kazandıran “IDC CIO Awards”  ödülleri dünyanın 110 ülkesinde 54 yıldır araştırma, stratejik planlama, inovasyon ve teknoloji konularında danışmanlık hizmeti veren ve sektörde büyük bir saygınlığı olan IDC firması tarafından düzenleniyor. 5 farklı kategoride düzenlenen yarışmaya Türkiye’nin 46 büyük firması 90 proje ile katıldı.

Ahmet Pura, 5. Kez Reklamverenler Derneği Başkanı

Reklamverenler Derneği (RVD) Başkanlığına Ahmet Pura yeniden seçilirken, yönetim kurulunda gıda sektöründen çok sayıda firma da yer aldı. Sektörde büyümenin anahtarının “şeffaflık ve büyüme” olduğunun altını çizen RVD Başkanı Pura, “Sektörde şeffaflık ve güvenin sağlanması ve iletişimde toplumsal cinsiyet eşitliği konularında çalışmalarımızı sürdüreceğiz” dedi.

Türkiye’de reklamın önemini, etkinliğini, verimliliğini artırmanın yanı sıra reklamverenlerin haklarını korumak için 26 yıldır çalışmalarını sürdüren Reklamverenler Derneği’nin 15’inci Genel Kurul Toplantısı 18 Nisan’da gerçekleştirildi.

Genel kurulda 5. kez RVD Yönetim Kurulu Başkanlığına seçilen Ahmet Pura, RVD’nin geçtiğimiz faaliyet dönemi içerisinde, global reklam yatırımlarının yüzde 90’nını kontrol eden ve reklam sektörünün dünyadaki en büyük kuruluşu olan Dünya Reklamverenler Federasyonu’nun yönetimine de beşinci kez seçildikleri bilgisini paylaştı.

Geçtiğimiz dönemde iletişim dünyasının en önemli gündeminin “şeffaflık” ve “güven” olduğunu belirten RVD Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Pura, “İngiltere Reklamverenler Derneği’nin (ISBA) 8 Mart 2017’de gerçekleştirdiği toplantıdan çıkan ana mesaj; “şeffaflık ve güven”in gerekliliğiydi. Bugün dünya, bu kavramların eksikliğinde büyümenin mümkün olmayacağını konuşuyor” dedi.

Reklamverenler Derneği, IAB Türkiye ve Reklamcılar Derneği’nin markaların dijitale yaptığı yatırımları korumak ve dijital reklamcılıkta sahtecilikle mücadele etmek amacıyla Dijitalde Güvenli Reklam Platformu’nu (GÜR) kurduğunu hatırlatan Pura, “Biz GÜR ile dijitalden başlayarak bu konuda gerekli aksiyonları almaya başladık. Bu oluşumun ileride diğer mecraları da kapsaması gerektiğini düşünüyoruz” diye konuştu.

Konu ile ilgili Yürütme Kurulunun Ocak 2018 itibariyle dernek çatısı altında çalışmalara başladığını anlatan Pura, şunları söyledi:

“Kurul, toplumda karşılık bulacak, kapsayıcı ve çok paydaşlı bir yaklaşımla reklamlarda ve dizilerdeki cinsiyet eşitsizliği konusunda önlem alınması ve bunun özdenetimle desteklenmesi hedefi ile çalışacak. Dönüşümü öncelikle reklamlarda sonra da dizilerde sağlayacak bir strateji izleyeceğiz. Türkiye’deki herkese reklamlarıyla ulaşan ve sektörün önde gelen reklamverenlerini temsil eden bir dernek olarak, bu konuda önemli bir sorumluluk taşıdığımızı ve toplumda kadın-erkek eşitsizliğini normalleştiren kemikleşmiş, basmakalıp düşüncelerin değişmesine katkı sağlayabileceğimizi düşünerek üye şirketlerimiz ve paydaşlarımızla birlikte çalışmalarımızı başlattık.”

15. Genel Kurul’da seçilen ve Mart 2020 tarihine kadar görev yapacak Reklamverenler Derneği Yönetim Kurulu, Denetleme Kurulu ve Disiplin Kurulu üyelerinin listesi şöyle:

Yönetim Kurulu: Ahmet Pura (Başkan), Ayşen Akalın (Başkan Yardımcısı), Gökhan Akça (Başkan Yardımcısı), Murat Zengin (Başkan Yardımcısı), Yeşim Koçyiğit (Genel Sekreter), Zeynep Sungu (Sayman),

Yönetim Kurulu Üyeleri: Akbank, Arçelik, Coca-Cola Meşrubat Pazarlama, Colgate Palmolive Temizlik Ürünleri, Eczacıbaşı Tüketim Ürünleri, Erbak-Uludağ İçecek, Eti Gıda, Hayat Kimya, Nestle Türkiye, Pınar Süt, Procter Gamble Tüketim Mal., Turkcell, Türk Telekomünikasyon, Türkiye İş Bankası, Unilever, Vodafone, Yıldız Holding, Zer Merkezi Hizmetler, Reckitt Benckiser, Bayer Türk Kimya, Pepsico – Frito Lay Gıda, Sütaş Süt Ürünleri, L’Oréal Türkiye, Türk Henkel, Yapı ve Kredi Bankası, Danone Tikveşli Gıda ve İçecek, Johnson and Johnson, Mars Gıda Ürünleri, Avon Kozm. Ürünleri.

Denetleme Kurulu Üyeleri: Evyap, Ak Gıda, TEB, Dimes -Nobel Pazarlama, Adel Kalemcilik, Boydak Holding

Disiplin Kurulu: Kamuran Uçar, Ferrero Çikolata ve Tarım Ürünleri, Red Bull Gıda Dağıtım ve Pazarlama, ING Bank, Cahit Zeki Bilsel, Sahibinden Bilgi Teknolojileri. (Gıda Hattı)