Ekonomi ve teknoloji haberleri (29.05.2018)

PROF. DR. ALÇIN: MERKEZ, GEÇ DE OLSA DOĞRU BİR ADIM ATTI

 Merkez Bankası’nın son kararının sadece teknik bir geçiş olmadığını, asıl amacın piyasalara güven telkin etmek olduğunu dile getiren Prof. Dr. Alçın, “Bir süredir piyasa gerçekleri ve beklentilerle Merkez Bankası’nın, karar ve tutumları arasında ciddi bir fark açılmıştı. Merkez Bankası’nın dünkü kararı her ne kadar yeterli düzeyde olmasa da piyasalara güven veren ve ‘Ben buradayım’ diyen nitelikte. Zaten içinden geçtiğimiz süreçte piyasa aktörleri, salt faiz veya diğer gösterge makro verilere değil geleceğe yönelik kararlardaki tutarlılığa odaklanmış durumda” dedi.

 Merkez Bankası’nın dünkü faiz kararını değerlendiren Ekonomist Prof. Dr. Sinan Alçın, Merkez Bankası’nın gecikmeli olsa da piyasada oluşan güvensizliği gidermeye yönelik bir adım attığını söyleyerek, “Gerek ulusal düzeyde gerekse de uluslararası yatırımcılar nezdinde, dolar kurundaki hızlı yükseliş ve buna karşın faizlerdeki aşırı düşük seyrin yarattığı bilinmezlik ve güvensizlik Merkez Bankası’nın iradesini ortaya koymasıyla belli ölçüde kontrol edilebilecek gibi görünüyor” dedi.

“YAŞANAN BELİRSİZLİK, YENİ HAMLELERİN GEREĞİNE İŞARET ETTİ”

Son haftalarda dolardaki hızlı yükseliş ile yabancı fonlardaki çıkışın tetiklediği belirsizlik ortamı, geleceğe ilişkin ekonomik beklentileri belirsizleştirirken, kredi derecelendirme kurumlarından gelen açıklamalar da, ekonomi politikasında yeni hamlelerin gereğine işaret etti. Merkez Bankası, mevcut belirsizlikleri azaltmak ve özellikle uluslararası yatırımcılarda beliren güvensizliği aşmak için dün uyguladığı para politikasında faiz düzenlemelerinde sadeleşmeye giderek 1 Haziran itibarıyla politika faizinin bir hafta vadeli repo faizi olarak kullanılacağı ve bunun da mevcut geç likidite penceresine (GLP) eşitleneceğini duyurdu. GLP halen yüzde 16,5 olarak uygulanıyor.

 İstanbul Kültür Üniversitesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sinan Alçın, Merkez Bankası’nın para politikasında yöneldiği sadeleşmeyi yorumlayarak, bu kararın piyasalara olası yansımalarını değerlendirdi.

“MERKEZ BANKASI’NIN SON KARARI TEKNİK BİR GEÇİŞ DEĞİL”

Merkez Bankası’nın son kararının sadece teknik bir geçiş olmadığını, asıl amacın piyasalara güven telkin etmek olduğunu söyleyen Prof. Dr. Alçın, “Bir süredir piyasa gerçekleri ve beklentiler ile Merkez Bankası’nın, karar ve tutumları arasında ciddi bir fark açılmıştı. Merkez Bankası’nın dünkü kararı her ne kadar yeterli düzeyde olmasa da piyasalara güven veren ve ‘Ben buradayım’ diyen nitelikte. Zaten içinden geçtiğimiz süreçte piyasa aktörleri, salt faiz veya diğer gösterge makro verilere değil geleceğe yönelik kararlardaki tutarlılığa odaklanmış durumda” dedi.

“FAİZ ARAÇ, GÜVEN AMAÇ”

Uluslararası yatırımcılar açısından, gelişmekte olan ülkelerdeki faiz oranlarının nispi yüksekliğinden daha önemli olanın bu piyasalardaki öngörülebilir olduğunu ifade eden Prof. Dr. Alçın “Özellikle FED’in faiz artırımları sonrasında gelişmekte olan ekonomiler açısından, uluslararası fon çekmenin tek yolu kırılganlığı düşürmektir”  dedi.  Prof. Dr. Alçın, “Bakın son haftalarda uluslararası kredi derecelendirme kurumları ve ünlü fon yöneticilerinin neredeyse hepsi faizden değil ama güvenden dem vuruyor. Öyleyse piyasaların beklediği tek şey var stabilizasyon ve öngörülebilirlik” diye konuştu.

“SÜREKLİ BAĞIMSIZLIK İMAJI ÖNEMLİ”

Merkez Bankası’nın son kararının yatırımcıların beklentileriyle uyumlu olduğun ifade eden Prof. Dr. Sinan Alçın “Merkez Bankası bu kararıyla, ben buradayım ve güvenli limanım demiş oldu. Şimdi piyasa Merkez Bankası’nın bu duruşunun sürekliliğini test edecektir” diye konuştu.

Ekonomik durum üzerinde seçimin de önemli bir belirsizlik yarattığını söyleyen Prof. Dr. Alçın “Çoklu belirsizlik ortamında, aslında piyasa güçlerinin temel referans alacakları kurum Merkez Bankası. Bunun için de Merkez Bankası kararlarını salt parasal önlemler olarak görmemek gerekiyor. Ancak, gerçekte Merkez Bankası kararlarının ne kadar dikkate alınacağı bu kararların uygulanması konusundaki kararlılığa bağlı” dedi.

19 milyon kadına finansal özgürlük fırsatı
Türkiye’de yaklaşık 19 milyon kadın herhangi bir banka hesabı ve kartı olmadığı için finansal hizmetlere erişemiyor. ininal, banka hesabı gerektirmeyen ön ödemeli kartları ve mobil cüzdan uygulamasıyla kadınlara finansal özgürlük sunuyor.
Bölgenin lider finansal teknoloji şirketlerinden ininal, herhangi bir banka hesabı ve kartı olmadığı için internette ve fiziki mağazalarda alışveriş yapamayan kadınlara ininal ön ödemeli kart ve ininal Mobil Cüzdan ile finansal özgürlük sağlıyor.
Bir banka hesabı ve kartı olmayan kadınlar, binlerce perakende noktasından (Migros, PTT, D&R, Teknosa, seçkin gazete bayileri, Vatan Bilgisayar, TveK, KİM market ve Macrocenter) satın aldıkları ininal kartlarına, kendilerine en yakın ininal yükleme noktalarından ve banka ATM’lerinden dolum yapabiliyor ve gerek internette gerekse de kart kabul eden her fiziki noktada güvenle alışveriş yapabiliyor. Kadınlar, ininal ön ödemeli kart ve mobil cüzdan ile, herhangi bir limit aşımıyla, borç, faiz veya ekstre gibi detaylarla uğraşmadan, güvenle kartlarına yükledikleri tutar kadar alışveriş yapabiliyorlar. Bu uygulamayla kredi kartlarının yıllık işletim ücretleri gibi maliyetlere katlanmak zorunda kalmayan kullanıcılar, ön ödemeli ininal kartlara, sadece kullandıkları ay için 2 TL ödüyorlar.  ininal mobil cüzdan uygulaması ise kullanıcılara ücretsiz sunuluyor.
Kadınların yüzde 54’ünün banka ya da kredi kartı yok
Konuyla ilgili olarak açıklamada bulunan ininal CEO’su Ömer Suner, “Dünya Bankası’nın 2017 verilerine göre, Türkiye’de yaşayan yaklaşık 50 milyon kadının yüzde 46’sının bankada hesabı yok ya da kredi kartı kullanmıyor. Bu da yaklaşık 19 milyon kadının finansal hizmet ve araçlara erişiminin olmadığını gösteriyor. ininal olarak gerek internetten gerekse fiziki mağazalardan alışveriş yapamayan kadınlara, finansal özgürlük sunuyoruz. ininal ön ödemeli kart ve ininal mobil cüzdan ile bankasız kadınları finansal hayatın içerisine dahil ediyoruz. Nakitsiz toplum hedefiyle çıktığımız yolda öncelikle kadınların bu değişime katılmasını arzu ediyor ve her yıl 1 milyon kadına daha finansal erişim özgürlüğünü kazandırmış olmayı hedefliyoruz.” dedi.
Suner, gelecek dönemde de finansal hizmetlere erişimde kadın-erkek eşitliğini sağlamak amacıyla gerçekleştirdikleri projelere devam edeceklerini belirtti. Kadınları, ülkemizde her geçen gün daha çok tercih edilen internetten alışveriş dünyasına nasıl dahil ettiklerini anlattı: “Kredi veya banka kartı olmayan kadınların, internetten alışveriş yapabilmesi için kullanabilecekleri tek bir metot vardı: Nakit para. Kadınlar, kapıdan ödeme gibi hem daha pahalı hem de satın aldıkları ürünün değişim ve iade süreçlerinin zor olduğu kapıda ödemeye mecbur bırakılmışlardı. Aynı zamanda, internetteki mağazaların sunduğu fiyat avantajlarından faydalanamayan kadınlar, aynı ürünü fiziki noktalardan daha pahalıya alıyorlardı. Biz ininal olarak bu kadınlara internette alışverişin fırsatlar dolu dünyasının kapılarını açtık.”

GLASSHOUSE, GÜÇLÜ VE ENTEGRE HİPER BÜTÜNLEŞİK ALTYAPI ÜRÜN AİLESİ VXRAIL’İ TANITTI

Türkiye ve EMEA bölgesinin önde gelen kurum ve kuruluşlarına veri koruma ve yedekleme ihtiyaçlarına yönelik çözümler sunan GlassHouse, BT altyapılarındaki yeni trendlerin ve GlassHouse 2.0’ın bu trendlerdeki yerinin konuşulduğu ‘VxRail ve Veri Koruma Çözüm Günü’nde müşterileriyle bir araya geldi.

Şirketlerin ve kurumların dijital dönüşüm süreçlerine, sunduğu hizmet, bilgi ve birikimiyle katkıda bulunan GlassHouse, yenilenen yapısıyla ve düzenlediği etkinliklerle müşterilerinin doğru çözümleri seçmesine yardımcı oluyor.

Dell EMC’nin zengin veri hizmetleri ve donanım seçenekleriyle VMWare’in birbirinden farklı destek ürünlerini geliştirdiği veri depolama çözümünü bir araya getiren VxRail ürün ailesinin anahtar teslim kurulum, basit yönetim ve kolayca ölçeklenebilme gibi sunduğu avantajların anlatıldığı ‘VxRail ve Veri Koruma Çözüm Günü’nde açılış konuşmasını GlassHouse Genel Müdürü Alp Bağrıaçık yaptı. Bağrıaçık, Türkiye’de önde gelen farklı sektörlerden pek çok firmaya yedekleme ortamlarının desteklenmesi konusunda hizmet veren, 14 yıllık deneyime sahip, alanında lider bir firma olduklarının altını çizerek yeni dönem hedeflerini ve GlassHouse 2.0 vizyonunu katılımcılarla paylaştı. Kurumsallaşma ve insan kaynağına yaptıkları yatırımlarla yeni iş birimleri kurarak edindikleri yeni yetkinlikler doğrultusunda hedeflerini büyüterek hız kesmeden çalışmalarını sürdürdüklerini de belirten Bağrıaçık sözlerine şöyle devam etti:

“Değişen ve gelişen teknolojiler çalışma alanlarımızda iş birliklerini, sağladığımız çözümlerin daha kapsamlı ve yenilikçi bir hal almasını gerekli kılıyor. Geleneksel altyapılar ve süreçler sürdürülebilir olma özelliğini kaybettikçe bu alanda yeni teknolojilerin ortaya çıkması da kaçınılmazdı. Değişen gereksinimler karşısında hızlı hareket edebilmenin tek yolu günceli takip edebilmek ve yeniliğe açık olmak. Bu kapsamda sunduğumuz hizmetler arasına eklediğimiz hiper bütünleşik altyapılar konusunda VxRail ürün ailesiyle sağlayacağımız kolaylıkları müşterilerimize aktarmak istedik.” Bağrıaçık hiper bütünleşik altyapıları sayesinde firmaların BT operasyonlarını kolaylaştırarak alandan, enerjiden ve sistem yönetimi eforundan tasarruf sağladığını; müşteri ihtiyaçlarına göre şekillenmiş bir ürün portföyü olan VxRail ürün ailesinin en kolay, en güçlü, en entegre bütünleşik altyapı ürünü olarak dikkat çektiğini belirterek sözlerini tamamladı.

Dell EMC Türkiye Kıdemli Bütünleşik Sistemler Mimarı Berat Ulualan’ın yazılım tabanlı veri merkezi ve Dell EMC hiper bütünleşik altyapı çözümlerini anlattığı sunumunda canlı sistemler üzerinde bir demo çalışması da gerçekleştirildi. Etkinliğin ikinci kısmında Dell EMC Türkiye Veri Yedekleme ve Veri Güvenliği Ülke Yöneticisi Şevket Kaan Ağaoğlu ise Dell EMC veri güvenliği ürün ailesini ve Dell EMC’nin bu alandaki vizyonunu katılımcılarla paylaştı. Ağaoğlu, GlassHouse ile uzun yıllardır sürdürdükleri iş birliğinin önemini vurgulayarak müşteriler için birlikteliğin ciddi bir kazanım sağladığının altını çizdi.

Katılımcıların ilgiyle takip ettiği sunumlar sonrasında düzenlenen hareketli ve keyifli poligon etkinliğiyle gün tamamlandı.

Yüksek hacimli 3 boyutlu yazıcı çözümlerini ve üretimde çığır açan uygulamaları sergiledi
Protolabs, IAM 3D Hub, Materialise ve ZiggZagg dijital üretimde HP’nin Multi Jet Fusion ürününü kullanıyor. Ayrıca Swiss Guard, PepsiCO, otomobil yarışı, tıp ve endüstri makineleri için geliştirilen HP uygulamaları da dikkat çekiyor.
HP, İspanya’nın Barselona şehrinde gerçekleşen HP İnovasyon Zirvesi’nde HP Jet Fusion 3D baskı çözümlerinin, dijital üretim inovatörleri Protolabs, Materialize ve ZiggZagg ile genişletilmiş kurulumlarını duyurdu. 4. Sanayi Devrimi’nde dünyanın dijital teknolojilerden faydalanması için çalışan lider şirket HP, aynı zamanda IAM 3D Hub ile iş birliğini açıkladı. Buna ek olarak, aralarında Pontificial Swiss Guard için hafif başlıklar, PepsiCo için özel ticari ürünler, otomobil yarışçıları için yüksek performans sunan hava akımlı manifoldlar, gökdelen inşası için endüstriyel makineler ve hastaların yaşam kalitesini artıran ortotik cihazların bulunduğu birçok 3 boyutlu baskı uygulaması da gözler önüne serildi.
HP Inc.’in Multi Jet Fusion ekibinin genel müdürü Ramon Pastor: “12 trilyon dolarlık üretim endüstrisinin dijital dönüşümü; dünya tasarımcıları, ürün geliştiricileri, üretim ve tedarik zinciri profesyonelleri için çığır açarken, 3D baskı ekosistemi için büyük bir fırsat yaratıyor. Müşterilerimizle işbirliği yaparak; dünya çapında tasarımcıların ve üreticilerin iş yapış şekillerini bambaşka bir noktaya taşımaktan ve yenilikçi uygulamaların HP Multi Jet Fusion ile mümkün hale gelmesinden gurur duyuyoruz. İsviçre Muhafızlarının Vatikan’ı korumasına destek vermekten ortopedi gibi bir endüstri için yepyeni yollar bulmaya kadar her alanda sonsuz olasılıklar bizleri bekliyor” dedi.
Çığır açan 3D baskı uygulamaları hayal gücünün ötesine geçti
HP MultiJet Fusion platformu, daha önce hayal bile edilemeyecek uygulamaların tasarlanmasını ve üretilmesini mümkün hale getiriyor. HP İnovasyon Zirvesi’nde Protolabs, Materialize ve ZiggZagg’ın yenilikçi uygulamalarına ek olarak farklı birçok sektörde kullanılabilen 3D baskı uygulamaları da HP tarafından sergilendi:
•         1506’dan beri Papa’yı ve papalık ikametgahını korumak ve Vatikan’a güvenlik sağlamaktan sorumlu İsviçreli Muhafızlar için özel kasklar tasarlandı. Bu son teknolojilerin eğitimini alan İsviçreli güvenlik görevlileri HP MultiJet Fusion ile basılan çok daha hafif kaskları kullanmaya başladılar.
•         Kanada’da bulunan endüstriyel bir tasarım firması olan Syncro Innovation’ın MultiJet Fusion ile geliştirdiği bisiklet kaskı, standart bisiklet kaskından yüzde 20 daha hafif olmasıyla büyük bir avantaj sunuyor. Kasklar, Fransa merkezli bir üretim servis sağlayıcısı Sculpteo tarafından basıldı. Suncro, MultiJet Fusion hizmetlerini, istikrarlı kalitesi ve bütçe dostu olması nedeniyle tercih etti. Sculpteo yakın zamanda HP Jet Fusion 4210 3D yazıcıyı, müşterilerin artan talebini desteklemek için mevcut Jet Fusion 4200 3D yazıcı portföyünün yanına ekledi.
•         FICEP Çelik Yüzey Sistemleri’nin daVINCI Boyama Hattı Kolu, Katkı Üretimi, Tasarım ve Ar-Ge konusunda uzmanlaşmış bir endüstri mühendisliği şirketi. FICEP S3,  daVINCI’nin son üretim parçalarının yüzde 40’ından fazlasını optimize etmek için MultiJet Fusion kullanarak, daha çabuk hızlanma, yavaşlama ve konum kontrolü gibi daha önce geometrik olarak kalıpları çıkarılamayan nitelikler kazanıyor. Bu yeni makine New York City’deki Özgürlük Heykeli veya Londra’daki Shard gibi binalarda kullanılan çeliği korumak için yapısal çelik endüstrisinde kullanılan makinelerin bir evrimi.
•         İngiliz modern ortotik uzmanı Crispin Orthotics’in Ankle Foot Orthosis ürününde Multi Jet Fusion’ın yetenekleri, hastalar için kişiselleştirilmiş, hassas ve daha kozmetik seçeneklerin yaratılmasını sağlayarak ortez endüstrisini yeniden icat etme potansiyeline sahip. Bu avantajlara ek olarak, Multi Jet Fusion ile üretilen Crispin’in dinamik ayak bileği ortezleri, karşılaştırılabilir bir karbon fiber ürününden yüzde 50 daha hafif.
•         Endüstriyel uygulamalar arasında Almanya’da lider bir dijital üretici olan Stern 3D tarafından 10 HP Jet Fusion 4200 3D sistemleri ile geliştirilen robot tutucu parçalar ve montaj aparatlar yer alıyor. Tıbbi ve medikal müşterileri için üretim yapan bir firma olarak tanınan Stern, artık Multi Jet Fusion ile üretilen yeni parçaları müşterilerine çok hızlı bir şekilde sunacak.
Yenilikçi liderler HP Multi Jet Fusion teknolojisiyle üretimin dijital geleceğine bakıyor
Dört ülkede bulunan 11 üretim tesisiyle dünyanın en hızlı özel prototip üreticisi olan ve isteğe bağlı üretim parçaları sunan Protolabs, dünya genelinde katlanarak artan 3 boyutlu üretim hizmet taleplerini karşılamak için ABD ve Almanya’da bulunan yedi HP Jet Fusion yazıcı modellerini güncelleyerek endüstriyel HP Jet Fusion 4210 3 boyutlu sistemlerine geçiyor.

Protolabs başkanı ve CEO’su Vicki Holt: “3D baskılı üretim uygulamalarına olan talep artmaya devam ediyor ve HP’nin Multi Jet Fusion teknolojisi, endüstriyel sınıf parçaların müşterilerimize hızlı ve uygun maliyetli bir şekilde sunulmasını sağlıyor. HP Multi Jet Fusion hizmetlerinin kapasitesini genişleterek ve Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa’da yazıcıları kurarak, global müşteri tabanımızın ihtiyaçlarını karşılıyoruz ve coğrafi olarak dağıtılmış, isteğe bağlı üretimin bugün bir gerçeklik olduğunu kanıtlıyoruz” dedi.

Protolabs, müşteriler için özel uygulamalar sağlamak için Multi Jet Fusion teknolojisinin hızını, kalitesini ve maliyet avantajlarını kullanıyor. Örneğin; PepsiCo’nun (NASDAQ:PEP) tanıtım amaçlı içecek setleri için 3 boyutlu Kara Panter (Black Panther) maskeleri basıldı. Bu avantajlar, endüstri sektöründeki bir başka Protolabs müşterisi olan ve kamu hizmetleri alanında yanmalı gaz türbiniyle ilgili bir problemi gidermek için Multi Jet Fusion’ın üretim sınıfı yeteneklerini ideal bir çözüm olarak gören Stream Lion Design’ın da büyük bir başarıya imza atmasıyla sonuçlandı. HP 3D ile basılan yeni bir modal çekiç ise şirketin, sahadaki motor türbinlerini araştırabilmesini ve veri toplama hızını iki katına çıkarabilmesini sağladı.

Tıbbi ve endüstriyel pazarlar için Katkı Üretimi yazılımı ve hizmetlerinin lider sağlayıcısı Materialise da sekiz adet HP Jet Fusion 4200 3D yazıcıyı hizmete aldı. Heyecan verici bir geliştirmeyle Materialise ve HP, kişiselleştirilmiş tabanlıkların tasarlanması ve üretiminde uçtan uca 3D çözümün ölçeklendirilmesi için RSPrint ile özel bir anlaşma yaptı. HP tarafından desteklenen FitStation, RSPrint ile bireysel biyomekanik verileri kişiselleştirilmiş tabanlıklara çevirmek için Materialise’in 3D tasarımını ve üretim yazılımını kullanıyor. Tabanlıklar daha sonra, Materialise’in HP Jet Fusion 3D yazıcılarında güvenli bir şekilde üretilebiliyor.

Belçika’daki önde gelen 3 boyutlu baskı sağlayıcı ZiggZagg, HP’nin Jet Fusion 3D baskı çözümlerinin çoklu birim dağıtımları ile Forecast 3D, Git Protokolü, Malzeme, Protokol ve Stern gibi mevcut dijital üretim hizmeti sağlayıcılarına katılıyor. Şirket, müşterilerine tıbbi, tüketim malları, otomotiv ve endüstriyel pazarlar için parçalar üretmek üzere altı adet HP Jet Fusion 4210 3D yazıcı kurdu.

ZiggZagg, Belçika ve Hollanda’daki Belcar Endurance Championship yarış serisine katılan bir yarış arabası için tek parçalı bir motor manifoldu basmak üzere HP Multi Jet Fusion teknolojisini kullandı. HP Multi Jet Fusion ile 3 boyutlu baskıyla hazırlanan parça, enjeksiyon kalıplamayla hazırlanan parçalarla değiştirildi. Başlangıçta, enjeksiyon kalıplı parçaları kullanan ekip, aşırı basınç nedeniyle parçaların birbirinden ayrılması ve tüm manifoldun tahrip edilmesi yüzünden yarışı kaybetti. Ekip, yapıyı sadeleştirmek ve hava akışını iyileştirmek için kullandığı HP 3D baskı parçasıyla, en son yarışı ilk 5 içinde bitirmeyi başardı.

Global 3D Mükemmellik Merkezi, HP’nin 4. Sanayi Devrimi’ni sürdürmesi için işbirliği yapıyor
Özel şirketleri, kamu kurumlarını ve Ar-Ge organizasyonlarını bir araya getiren IAM 3D Hub, sekiz adet HP Jet Fusion 4200 3D baskı sistemi kurdu. IAM 3D Hub, aynı zamanda eğitim ve öğretim fırsatlarını genişletmek, kurumsal mentorluk vermek ve endüstri ekosistemini büyütmek için HP’nin endüstri liderliği ve teknoloji uzmanlığına ihtiyaç duyuyor.

IAM 3D Hub’ın Genel Sekreteri Aintzane Arbide, IAM 3D Hub, 3 boyutlu baskı teknolojilerinin endüstriyel üretim açısından benimsenmesi ve gelişmesi için HP’nin vizyonunu paylaştığını belirtti. HP’nin liderliğinin, teknoloji yeniliğine özel çeşitli programların taşınmasına destek olduğunu vurgulayan Arbide, Multi Jet Fusion’ın gelişmiş yeteneklerinin; kurumların ürün mühendisliği ve tasarımını, karmaşık iş akışlarına yaklaşımlarını yeniden gözden geçirmelerine ve üretim süreçlerini geleceğe taşımaya olanak tanıdığını söyledi.