Ekonomi haberleri.. (24.05.2018)

KalDer KAYSERİ TEMSİLCİLİĞİ İSTİŞARE KURULU KAYSERİ TİCARET ODASI VE KAYSERİ SANAYİ ODASI BAŞKANLARINI MAKAMLARINDA ZİYARET ETTİ

 KalDer Kayseri Temsilciliği İstişare Kurulu, Başkan Murat Başyazıcıoğlu başkanlığında yakın zamanda seçilen Kayseri Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Büyüksimitci’yi ve Kayseri Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy’u makamlarında ziyaret etti.

Başyazıcıoğlu, aynı gün içerisinde peş peşe gerçekleşen ziyaretlerin ilkinde KTO Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy’a üstlendiği kıymetli sorumluluk için hayırlı olsun dileklerini ve çalışmalarında başarı temennilerini ifade ettiklerini belirtti. Kayseri esnafının ve ticaret erbabının ülkemizde ve tüm dünyada yaşanan gelişim ve değişimlere adapte olma ve yeri geldikçe öncülük etme konusunda KalDer olarak üzerlerine düşecek her türlü göreve hazır olduklarını belirtti.

Başkan Gülsoy, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek Kayseri Ticaret Odası’nın tüm üyelerinin zaten pek çok sektörde kaliteli ürün ve hizmet sunduğunu; bunları daha da geliştirmek için KTO olarak verilecek destek konusunda en iyisini yapacaklarını ifade etti. Ahilik kültüründen gelen kalite bilincinin esnafımızın genlerinde olduğunu belirten Gülsoy, hem KalDer’in İstişare Kurulu’na üye vererek destek olacaklarını hem de KalDer’in eğitim ve etkinliklerinden KTO olarak yararlanmaya devam edeceklerini ifade etti.

Ziyaret çekilen hatıra fotoğrafı ile son buldu.

Ayı gün gerçekleşen diğer ziyarette KAYSO Başkanı Mehmet Büyüksimitci, Kayseri’deki kuruluşundan beri KalDer’e destek verdiklerini ve KAYSO olarak süregelen kurumsallaşmayı güçlendirme çalışmalarında yeni dönemde de KalDer’den destek almaya devam edeceklerini belirtti. YK üyelerinden bazılarının bir yol haritası belirleme konusunda görev üstlendiklerini belirten Büyüksimitci, bu çalışmalar tamamlandıktan sonra KalDer’e de görevler düşeceğini ifade etti.

Başyazıcıoğlu, aynı zamanda bir sanayici olarak Kayseri sanayisinin ve sanayicisinin beklentilerini yakından bildiğini belirterek KalDer’in misyonu sınırları dahiline çabalarını bu beklentileri karşılamaya yönelik programladıklarını; eğitim, etkinlik, teknik geziler vb. faaliyetlerinde daha yenilikçi olmaya gayret ettiklerini ifade etti. Ziyaret çekilen hatıra fotoğrafı ile son buldu.

Ziyaretlerde Başyazıcıoğlu’na İstişare Kurulu Başkan Yardımcısı 2. Ana Bakım Fabrika Müdürü Albay Tayfun Türkoğlu, İstişare Kurulu Üyeleri Kayserigaz Genel Müdürü Adem Dinçay, Muka Elektronik A.Ş. YK Üyesi Ebru Kantarcı Kayaoğlu ve KalDer Kayseri Temsilcilik Yöneticisi Salih Yalçın eşlik ettiler.

KAYSERİGAZ’DAN DÜNYAYA AÇILAN FİKİR; E DEVLET PROJESİ

Kayserigaz,  müşterilerine daha iyi hizmet sunmak amacıyla e-devlet uygulamasında yer alarak yeni bir projeye imza attı. E-Devlet sistemine entegre olarak gerçekleştirilen ve özel doğalgaz dağıtım şirketleri arasında bir ilk olan bu proje sayesinde, Kayserigaz aboneleri turkiye.gov.tr üzerinden abonelik bilgilerine ve geçmişe yönelik ödeme, borç bilgilerine erişim sağlayabilmektedir.

 Kayserigaz Tahsilat Birim Yöneticisi Yaşar Benli’nin Kayserigaz müşterilerine daha kaliteli ve sürdürülebilir hizmet sunmak amacıyla ortaya çıkardığıe-devlet uygulamasında yer alma fikrigeliştirildi ve özel doğalgaz dağıtım firmaları arasında birilk olarak yerini aldı. Proje Lizbon’da gerçekleştirilenInternational SAP Conference for Utilities etkinliğinde 2017’nin en başarılı projeleri arasında gösterildi.17-19 Nisan 2018 tarihleri arasında Lizbon’da düzenlenen konferansta sunulan “E- Devlet Projesi”, etkinliğe katılan enerji ve dağıtım şirketleri tarafından büyük ilgi gördü.

Tahsilat Birim Yöneticisi Yaşar Benli; “Bu uygulama ile abonelerimiz E-Devlet üzerinden abonelik bilgilerine ve geçmişe yönelik borç bilgilerine erişim sağlayabilmekteler. E-Devlet projemiz  özel doğalgaz dağıtım firmaları arasında bir ilk. Abonelerimiz 22 Mayıs 2018 itibarıyla E-Devlet sorgulamalarında abonelik ve borç sorgulamalarını yapabilmekteler.  Müşteri memnuniyeti şirketimizin en duyarlı olduğu konulardan biri, bu kapsamda abonelerimizin işlerini kolaylaştırmak, taleplerine cevap verebiliyor olmak gurur verici.E-Devlet entegrasyonumuzu abonelerimizin hizmetine sunmuş olmaktan dolayı büyük mutluluk duyuyoruz, abonelerimize hayırlı olsun.”dedi.

Geleneksel İGİAD İftarı İş Dünyasını Bir Araya Getirdi

Türkiye İktisadi Girişim ve İş Ahlâkı Derneği (İGİAD) geleneksel olarak düzenlediği iftar programını,  1453 Çırpıcı Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirdi. İş, akademi ve basın dünyasından çok sayıda davetlinin katıldığı iftar programı sıcak ve renkli görüntülere sahne oldu.

İGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Karahan konuşmaları ile program başladı.

Ayhan Karahan davetlilere hitaben yaptığı konuşmasında; İhtişam, İhtiras ve İsraf konularına temas etti. Karahan, şunları söyledi:

“Oruç tutmak, sadece aç ve susuz kalmak değildir. Asıl olarak insanın nefsani güdülerine gem vurmak, beşerî arzularını kontrol altına almak, şeytani çağrıları boşa çıkarmaktır. Aynı zamanda başkasının hâlinden anlamak; fakirin, muhtacın, aç bi-ilacın derdiyle dertlenmek, yetimin hüznüne ortak olmaktır.

Rabbi Zülcelal, Ankebut Suresi’nin ikinci ayetinde “İnsanlar, ‘inandık’ demekle, imtihan edilmeden bırakılacaklarını mı sanıyorlar?” demektedir. Allah Teala, bu imtihan dünyasında herkesi, farklı şekillerde imtihan etmektedir. Kimi insanlar makamla, kimi şöhretle, kimileri de zenginlik veya fakirlikle imtihan edilmektedir.

Ramazan ayında tuttuğumuz bu oruç, bir anlamda varlıkla, zenginlikle imtihanın bir uyarıcısı veya hazırlayıcısıdır. “Zenginliğinle kibre kapılma, yoksulların hâlini anla” uyarısıdır. “Bugün zengin olduğun gibi bir gün fakirleşebilirsin. Bu sebeple kendini kaybetme, israfa düşme, gurura kapılma” ikazıdır. “Zengin oldun diye insanları hor görme, onlara tepeden bakma, büyüklenme” hatırlatmasıdır.

Sahip olduğumuz imkânlar, bulunduğumuz makamlar bizleri ihtişama, ihtirasa düşürmemeli, gösterişçi tüketime, lükse sevk etmemeli, israfın yok edici girdabına sokmamalıdır. İmkanlarımız bizi güce kapılıp kibre gurura dönüştürmesin, birbirimizden uzaklaştırmasın, sahiciliğimizi samimiyetimizi azaltmasın, salih amellerimizi, ihlasımızı, iyiliklerimizi güzel ahlakımızı eksiltmesin.

Daha çok kazanıyoruz, daha fazla imkana sahibiz diye insanlarla aramıza mesafe koymamalıyız. Varlıklı oluşumuz; birbirimize ihtiyacımız olmadığı gibi bir sonuca varmamalıdır. Sahip olduğumuz imkanların makam ve gücün geçici ve değişken olduğunu; en büyük zenginliğin alçakgönüllülük, sadelik ve mütevazilik olduğunu unutmamalıyız. Sahip olduğumuz imkânları bizlere verenin Allah Teala olduğunu bilmeliyiz. Asıl zenginlik sahibi O’dur, biz ise sadece emanetçileriz.

Peygamber Efendimizin VEHN hadisini her daim hatırlamamamız ve unutmamamız gerekmektedir. Peygamber Efendimiz şöyle buyurmuştur. ‘’Yakında milletler yemek yiyenlerin başkalarını sofralarına davet ettikleri gibi sizinle savaş etmek için birbirlerini davet edecekler. Birisi: Bu o gün bizim sayıca azlığımızdan mı olacak” dedi. Peygamberimiz hayır aksine siz o gün kalabalık fakat selin önündeki çer çöp gibi zayıf olacaksınız. Allah düşmanlarınızın gönlünden sizden korkma hissini soyup alacak sizin gönlünüze de VEHN atacak buyurdu. Yine bir adam VEHN nedir ya Resulallah diye sorunca VEHN dünyayı fazlaca sevmek ve ölümden çok korkmaktır diye buyurdu. (Sünen-i Ebu Davud)

Rabbimiz Mülk Suresinde hayatı ve ölümü yaratan benim. Bu iki zaman dilimi arasında hangi birinizin daha iyi daha güzel davrandığınızı görmek için sizleri imtihan ediyorum diye buyurmaktadır.

Her birimiz iman, istikamet ve salih amel üzerinde olacağız, iyilikleri çoğaltacağız, hayırda yarışacağız, güzel ahlakı aramızda yaygınlaştıracağız, imkanlarımızı paylaşacağız, birbirimize faydalı olacağız, hakkı ve sabrı birbirimize tavsiye edip birlikte felaha kavuşacağız.

Allah Resulünün en çok yaptığı duayla sözlerime son vermek istiyorum: “Ey kalpleri bir hâlden diğer bir hâle çeviren Rabbim! Benim kalbimi senin dinin üzerine sabit kıl” dedi.

Program, Bahçelievler Mehmet Akif Camii görevlisi Şahin Korkut’un Kuran tilaveti ile devam etti.

“Türk denimi dünya modasına yön veriyor”

Türk denim sektörü, dünyada kendinden söz ettirmeyi sürdürüyor. Kalite ve tasarımın yanısıra, uluslararası pazarlarda müşterilerin beklentisine anında cevap verebilme kabiliyetiyle dikkatleri üzerine çeken Türk denim sektörü, Fransa’nın başkenti Paris’te düzenlenen Denim PremiereVision Paris Fuarı’nda gövde gösterisi yaptı.

Toplam 25 firma ile fuara en büyük katılımı gerçekleştiren Türkiye, yeni teknoloji ürünleri ile rakipsiz olduğunu bir kez daha gösterdi.

Dünya üretiminin yüzde 5’i elimizde

 İki gün süren fuara Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği’nden de (UTİB) 19 firma katıldı.

UTİB Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin, Türkiye’nin en fazla denim ihracatı yapan dünyanın 3’üncü ülkesi olduğuna dikkat çekti. Gelişmiş teknoloji ve çevre dostu üretimi ile aynı zamanda Türkiye’nin dünya denim modasına yön verdiğini de belirten Engin, şunları söyledi:

“Denim sektörünün dünya tekstili içindeki payı yüzde 25-30. Türkiye ise dünya denim üretiminin yüzde 5’ini elinde tutuyor. Türkiye denim üretimde oldukça güçlü ve 200 ülkeye ihracat yapıyor. 2017 yılında toplam 368.8 milyon dolarlık denim kumaşı, 1 milyar 598 milyon dolarlık da denimden üretilmiş giysi ihracatı gerçekleştirdik.”

Dev markaların olduğu ülkeler ilk sırada

 En fazla denim kumaşı ihracatını 52 milyon dolar ile Tunus’a yaptıklarını, bunu 47.4 milyon dolar ile Mısır’ın, 40 milyon dolar ile İtalya’nın, 36.9 milyon dolar ile Fas’ın ve 33.8 milyon dolar ile de Bangladeş’i takip ettiğini kaydeden Engin, denim giysi ihracatında ise ilk sırada 328.8 milyon dolarla İspanya’nın yer aldığını bildirdi. Engin, “İspanya’yı; 307.4 milyon dolar ihracatla Almanya, 266.3 milyon dolarla Birleşik Krallık, 159.9 milyon dolarla Hollanda ve 113.2 milyon dolarla Danimarka takip etti” diye konuştu.

Bu arada denim ihracatı yapılan ülkelerde, Zara, Bershka, Pull&Bear, H&M, Top Shop, River Island, Bestseller, Varner, Esprit, St. Oliver gibi dev markaların olması dikkat çekti.

Türkiye olarak büyük fark yaratıyoruz

 UTİB Başkanı Pınar Taşdelen Engin, sektörde tasarım odaklı inovasyon anlayışının hakim olduğuna dikkat çekerek, “Türkiye’nin denimdeki gelişmiş alt yapısını, yetenekli iş gücünü, yeni teknolojilere kolayca uyum sağlayan ve küresel tüketici taleplerine kısa sürede cevap veren esnek yapısını, Denim PremiereVision’da da hem ülke hem de firma standlarımızda gözler önüne serdik. Deyim yerindeyse geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Türkiye olarak bir fark yarattık” diye konuştu.