Ekonomi, teknoloji, sağlık,magazin haberleri (09.04.2019)

Toyota, Hibrit Araçlara Yönelik Yaklaşık 24 Bin Patenti Ücretsiz Kullanıma Açıyor

Dünyada hibritin öncüsü olan Toyota, hibrit teknolojisinin yaygınlaşması adına teknik bilgisini ve patentlerini ücretsiz olarak kullanıma açıyor. Emisyonların düşürülmesi ve sürdürülebilir mobiliteyi sağlamak adına diğer firmaların da zaman, para ve kaynaklarını verimli kullanılmasına katkı sağlamayı hedefleyen Toyota, 24 bine yakın patenti ücretsiz bir şekilde kullanıma sunacak.

Bununla birlikte Toyota’nın hibrit ve elektrikli araçların yaygınlaşması için attığı ikinci önemli adım ise, Toyota’nın elektrik motorlarını, bataryalarını, PCU (Güç Kontrol Ünitesi) ve ECU (Elektronik Kontrol Ünitesi) gibi donanımlarını kullanan diğer üreticilere de ücrete dayalı teknik destek sağlamak olacak.

20 yıldan fazla süredir 13 milyonu aşan hibrit otomobil satışıyla hibrit teknolojisindeki öncü ve lider kimliğini ortaya koyan Toyota, patentleri ücretsiz kullanıma sunarak hibrit ve elektrikli araçların geniş kitleler tarafından kullanılmasına katkı sağlamayı hedefliyor. Böylece hükümetlerin, otomobil üreticilerinin ve toplumun iklim değişimi konusunda konulan hedeflere ulaşılmasına yardımcı olunması amaçlanıyor.

Toyota (TMC) Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdür Yardımcısı Shigeki Terashi, markanın yıllardan bu yana yüksek adetlerde ürettiği hibrit araçlarla elde ettiği deneyimin altını çizerek, “Artık işbirliği yapma zamanını geldiğine inanıyoruz. Gelecek 10 yılda elektrikli araç sayısı ciddi oranda artacaksa, belli bir standart olmalı ve biz de bu süreçte destekleyici bir rol oynamak istiyoruz” dedi.

Toyota, 2015’ten bu yana yakıt hücreli araçlar için 5.680 patent sunuyor. Şu anda buna 2.590 adet elektrikli motor ile ilgili patent, 2.020 adet PCU ile ilgili patent, 7.550 adet kontrol sistemleriyle ilgili patent, 2.200 şarj patenti gibi birçok farklı patent de dahil olmak üzere yaklaşık 24.000 adet patenti artık ücretsiz olarak kullanımda olacak.

Türk doğaltaş ihracatçıları Yeni Dünya yolcusu

Türk doğaltaş sektörü Amerika’da yaşanan Mortgage krizine kadar en büyük ihraç pazarı olan, kriz sonrasında da ikinci büyük ihraç pazarı konumunu koruyan Amerika Birleşik Devletleri’ne çıkartma yapmaya hazırlanıyor.

Ege Maden İhracatçıları Birliği, 8-13 Nisan 2019 tarihleri arasında 15 firma ile “Sektörel Ticaret Heyeti” gerçekleştirecek. EMİB, Amerika’ya işlenmiş doğaltaş ihracatını arttırmayı hedefliyor.

ABD pazarında hedef 1 milyar dolara ulaşmak

Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mevlüt Kaya, Amerika Birleşik Devletleri’nin yıllık 3.5 milyar dolar seviyesinde doğaltaş ithal ettiğini, Türkiye’nin ABD’ye doğaltaş ihracatının ise; 2018 yılında 381 milyon dolar olduğunu amaçlarının bu pastadan aldıkları payı büyütmek ve orta vadede 1 milyar dolar ihracat yapmak olduğunu kaydetti.

Türk doğaltaş sektörünün ihracatında ABD’nin geçmiş yıllarda en büyük pazar olduğunu Mortgage krizi sonrasında sektörün hızlıca aksiyon alarak Çin pazarına yoğunlaştığını ve Çin’in ihracatlarında zirveye çıktığını anlatan Kaya, “Şimdi Çin’de inşaat sektöründe bir yavaşlama varken, ABD pazarında canlanma var. Amerika’daki projelerde Türk doğaltaşının daha fazla kullanılması için çalışıyoruz. ABD Ticaret Heyeti Organizasyonumuza katılan firmalarımız 9-11 Nisan tarihlerinde Orlando’da Coverings Fuarı’nı ziyaret edecek. Orlando’da fuar sırasında düzenlenecek olan “ABD Doğaltaş Trendleri Eğitim Programı”na katılarak ABD’deki trendler hakkında ilk elden bilgi sahibi olacaklar. 11-13 Nisan 2019 tarihlerinde ise Miami’deki doğaltaş distribütör firmaları ile görüşmelerimiz olacak” şeklinde konuştu.

Ege Maden İhracatçıları Birliği, Orlando’da ABD Doğaltaş Endüstrisi (Natural Stone Instute) ile işbirliği yapıyor. 2 kurum Orlando’da 700 kişinin katılacağı bir networking etkinliğine imza atacak.

Ege Maden İhracatçıları Birliği, “Amerika Sektörel Ticaret Heyeti Organizasyonu” öncesinde Mart ayında Çin’deki Xiamen Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı’na 72 firmanın katılımıyla Türkiye Milli Katılım Organizasyonuna imza atarken, son 1 yıllık dönemde; İtalya, Hindistan, Avustralya, Dubai ve Umman’a ticaret heyeti organizasyonları gerçekleştirmişti.

EMİB’in Amerika Sektörel Ticaret Heyeti Organizasyonuna şu firmalar katılacak; “Alimoğlu Mermer San. Ve Tic. A.Ş., Ege Antik Mermer San.Tic. Ltd. Şti., Denmar Dekoratif Mermer San. Ve Tic. Ltd. Şti., Beden Marble, CCK Natural Stone, Çizgi Marble, Ege Doğaltaş, Gazimer Marble, Mekmar Marble, Reisoğlu Marble, Uğur Mermer, Ekrem Demirel Maden, Aydın Mermer, Stonext Yapı Taşı San. Tic. Ltd. A.Ş. ve Orhan Özsarı Marble”

PTT AŞ ve Anadolu Üniversitesi’nden Örnek İşbirliğİ

Anadolu Üniversitesi Rektörlüğü ile Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi (PTT AŞ) arasında işbirliği protokolü imzalandı. Protokol ile Kampüs Kartların basımından, öğrencilerin el emeği ürünlerinin ePttAVM üzerinden satışına kadar birçok alanda işbirliğine gidildi.

PTT AŞ Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kenan Bozgeyik ve Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şafak Ertan Çomaklı’nın katıldığı imza töreninde gerçekleşecek ortak projeler açıklandı. Yapılacak işbirliği ile Anadolu Üniversitesi öğrencileri PTT’nin hizmetlerinden ayrıcalıklı olarak yararlanacak. Anadolu Üniversitesi, PTT’nin Dijital Arşiv hizmetinden kullanabilecek. Üniversite tarafından yeni öğrencilere ya da tanıtım amaçlı potansiyel adaylara gönderilecek her türden basılı tanıtım broşürü gibi ürünlerin baskı işlemleri Birleşik Posta ile yapılacak. Bu sayede üniversitenin baskı, ambalajlama ve postalama maliyetlerinin asgari seviyeye indirilmesi hedefleniyor. İşbirliği kapsamında, Açık Öğretim Fakültesi kitapları, sınav kitapçıkları, dergileri gibi basılı yayınları PTT Kargo ile taşınacak.

İmza töreninde konuşan PTT AŞ Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kenan Bozgeyik, protokoller kapsamında PTT AŞ’nin yalnızca kültür ve sanatta değil, bilim ve teknolojide de akademiyle iş birliği yaptığını söyleyerek, “PTT olarak, üniversitelerle birlikte ARGE çalışmaları yürüterek kurumların ve ülkemizin teknoloji alanındaki gelişimine katkıda bulunmaktayız” dedi.

Anadolu Üniversitesi ile yapılan işbirliği ile öğrencilere, akademisyelere ve üniversite çalışanlarına PTT hizmetlerini ayrıcalıklı olarak sunacaklarını belirten Bozgeyik, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

“Anadolu Üniversitesi gibi ülkemizin en büyük yükseköğretim kurumlarından birisiyle yapılan bu iş birliği anlaşması, ülke genelinde çok sayıda öğrencinin PTT AŞ’nin özel indirimlerle sunduğu, hayatı kolaylaştıran ürün ve hizmetlerinden faydalanma imkânı bulacak olması dolayısıyla, yükseköğretime devam eden nüfusun önemli bir kısmını kapsayan genel bir hizmet kampanyası anlamına gelmektedir. İki dünya markası olan Anadolu Üniversitesi ve PTT AŞ’nin, eğitim alanında bir işbirliği imzalaması, ilmi çalışmaların Türkiye’ye yayılması açısından önem taşımaktadır.”

Konuşmasında, PTT AŞ’nin Türkiye’nin en köklü kurumlarından biri olduğunu vurgulayan Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şafak Ertan Çomaklı, “PTT, devletin temsilinde en önemli kurum. Bu nedenle bu işbirliğine çok kıymet veriyoruz. Çok daha ileri taşıyacağımız projeler yapacağız” dedi.

İletişim çağının yaşandığı bu dönemde PTT AŞ’nin gücünün daha da arttığını kaydeden Çokmaklı, “Dünya ile irtibat halinde olmanın anlamı artık günümüzde değişti. Kurulduğu günden beri, iletişimi uzun yıllar sürdüren PTT AŞ, modernize edilerek ve geliştirilerek günümüze taşımış yegâne bir kurumdur” diye konuştu.

Bazı kurumların varlıkları ve misyonları ile devletlerin sembolü olduğunu aktaran Çomaklı, “Biz Anadolu Üniversitesi olarak, PTT ile işbirliği yapmanın öneminin bilincindeyiz. PTT, bizim için önemli bir yol gösterici partner” ifadesini kullandı.

PTT’den Anadolu Üniversitesine Özel Pul

PTT tarafından, Anadolu Üniversitesi Rektörlüğü amblemi ve Rektör Sayın Çomaklı adına kişisel pul basılacak. Üniversite eğitimini dereceyle tamamlayan öğrencilere, üniversitede uzun yıllar hizmet veren öğretim üyelerine de kişisel pul basımı gerçekleştirilecek. Protokol kapsamında, üniversitede filateli kulüpler kurulacak ve görsel sanatlar, resim, grafik tasarımı bölümü öğrencileri için pul eskiz yarışmaları düzenlenecek.

PTT tarafından basılacak Kampüs Kartları ile üniversite öğrencileri, akademik ve idari personel tarafından kimlik kartı olarak kullanılabilmesi ve üniversite içi yemekhane, kütüphane, sosyal tesis gibi alanlarda kampüs kart ile finansal işlem yapılabilmesi sağlanacak.

Öğrencilerin ürünleri ePttAVM’den satılacak

Güzel Sanatlar Fakültesinde tasarlanan ya da üniversiteye özel tişört, kupa, kalem, ajanda, takvim gibi ürünler ePttAVM üzerinden satışa sunulacak. Ayrıca, üniversite bünyesindeki öğrenciler, çalışanlar ve öğretim üyeleri ePttAVM üzerinden yapacakları alışverişlerde indirim kazanacak.

Anadolu Üniversitesi yerleşkesine kurulacak PTT Matik ile öğrencilerin bankacılık işlemlerine kolaylık sağlanırken, Kargomat hizmeti ile öğrenciler ve üniversite personeli kargo gönderilerine rahatlıkla ulaşabilecek. Kampüs içerisinde uygun görülen bölgelere Mektup Atma Kutusu yerleştirilecek ve Posta Kahvesi öğrencilerle buluşacak.

PTT AŞ, Anadolu üniversitesi öğrencileri ve üniversite personeline özel uygun tarifeli Pttcell hizmeti sunacak. Ayrıca, üniversitenin yapacağı toplu duyurularda PttTel uygulamasının kullanılması sağlanacak.

Anadolu Üniversitesindeki Yüksek Lisans ve Doktora Programlarından PTT AŞ çalışanlarının yararlanması konusunda da gerekli destek üniversite tarafından sağlanacak.

Ege İhracatçı Birlikleri’nde genel kurul maratonu başlıyor

Türkiye’nin ihracatta ikinci büyük bölgesi konumundaki Ege Bölgesi’ndeki ihracatçıların çatı kuruluşu Ege İhracatçı Birlikleri (EİB)’nde olağan mali genel kurul maratonu başlıyor.

İhracatçı Birlikleri’nde seçimler 2018 yılında yapıldığı için bu yılki genel kurullarda seçim olmayacak. Türkiye genelinde 83 bini aşan ihracatçı, genel kurullarda 2018 yılını değerlendirme fırsatı yakalarken, 2019 yılı iş programı ve bütçelerini da karara bağlayacak.

Ege İhracatçı Birlikleri bünyesindeki 12 ihracatçı birliğinin genel kurul maratonu ise; 8 Nisan 2019 Pazartesi günü Ege Tütün İhracatçıları Birliği’nin genel kurulu ile başlayıp, 26 Nisan 2019 Cuma günü Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği’nin genel kurulu sona erecek.

İhracatın yıldızları ödüllerine kavuşacak

Ege İhracatçı Birlikleri’nde yapılacak olan Genel Kurul Toplantıları aynı zamanda sektörlerinde en çok ihracat yapan firmaların ödüllendirildiği “İhracatın Yıldızları Ödül Törenleri”ne de sahne olacak.

Eskinazi: “İhracat politikalarına yön verilecek”

İhracatçı Birlikleri Genel Kurulları’nın ihracatçı birliklerinde en üst karar organı olduğunu ve sektörlerin ihracat politikalarına yön verici özelliği bulunduğunu anlatan Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, yılda bir kez yapılan olağan genel kurul toplantılarına, birliklerinin genel kurullarına katılma hakkına sahip olan tüm ihracatçıları katılmaya ve görüşlerini Yönetim Kurulları ile paylaşmaya davet etti.

Yüzde 8 düşüşe rağmen en yüksek ikinci mart ayı ihracatı geldi

 Türkiye otomotiv endüstrisi ihracatı mart ayında yüzde 8 düşüş yaşamasına rağmen tarihindeki en yüksek ikinci mart ayı performansına imza attı. Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) verilerine göre, sektörün mart ayı ihracatı 2,9 milyar dolar oldu. Bu yılın ilk çeyreğinde dolar bazında ihracat yüzde 6 düştü ama ihracatın büyük bölümünün gerçekleştirildiği Euro bazlı ihracat yüzde 1,5 arttı. Euro/Dolar paritesi kaynaklı ihracat kaybı 500 milyon dolara yaklaştı.

Martta en büyük pazar olan AB Ülkelerine ihracat yüzde 12 düşerken, sektörün ihracatı Fransa’ya yüzde 2, İspanya’ya yüzde 4, İsrail’e yüzde 50, Romanya’ya yüzde 30 artış gösterdi.  Yine tedarik endüstrisi ihracatı Birleşik Krallık’a yüzde 21, binek otomobiller ihracatı da Fransa’ya yüzde 22 arttı.

 Türkiye otomotiv endüstrisi ihracatı mart ayında yüzde 8 düşüş yaşamasına rağmen tarihindeki en yüksek ikinci mart ayı performansına imza attı. Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) verilerine göre, sektörün mart ayı ihracatı 2,9 milyar dolar olurken, Türkiye’nin toplam ihracatından aldığı pay ise yüzde 18 düzeyinde gerçekleşti.

Mart ayında otobüs-minibüs-midibüs ürün grubu dışındaki ana ürün gruplarında ihracat düşüşü yaşandı. Toplam ihracattan yüzde 76 pay alan AB Ülkelerine ihracat yüzde 12 oranında düştü.

Endüstrinin dolar bazında ihracatı bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 6 düşmesine rağmen, ihracatının büyük bölümünün gerçekleştirildiği Euro bazlı ihracatı aynı dönemde yüzde 1,5 arttı. Yılın ilk çeyreğinde Euro/Dolar paritesi kaynaklı ihracat kaybı 500 milyon dolara yaklaştı.

Otobüsler ürün grubunda artış yüzde 3 oldu

Mart ayına ürün grupları bazında bakıldığında, yüzde 8 azalışla 1 milyar 173 milyon dolar ihracat gerçekleştiren binek otomobil, endüstrinin ihracatındaki en büyük ürün grubu oldu. Tedarik endüstrisi ihracatı geçen ay yüzde 9 azalarak 950 milyon dolar, Eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar ihracatı yüzde 16 azalarak 465 milyon dolar, Otobüs-minibüs-midibüs ihracatı da yüzde 3 artarak 113 milyon dolar oldu.

Tedarik endüstrisinde en büyük pazar olan Almanya’ya ihracatta yüzde 12, ikinci en büyük pazar Fransa’ya da yüzde 7 azalma görülürken, önemli pazarlardan Birleşik Krallık’a ise yüzde 21 ihracat

artışı oldu. Binek otomobillerde en büyük pazar olan Fransa’ya yüzde 22 ihracat artışı yaşanırken, İtalya’ya yüzde 40, Almanya’ya yüzde 21, Birleşik Krallık’a yüzde 27, Belçika’ya yüzde 40, Hollanda’ya yüzde 43 düşüş görüldü. İspanya’ya ise yüzde 6 ve İsrail’e de yüzde 84 artış oldu.

Eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlarda en fazla ihracat yapılan ülke olan Birleşik Krallık’a yüzde 8, önemli pazarlardan Fransa’ya yüzde 10, İtalya’ya yüzde 25, Slovenya’ya yüzde 42 düşüş görülürken, Hollanda’ya yüzde 17, İspanya’ya yüzde 9 artış yaşandı.

Binek otomobiller ihracatı yılın ilk çeyreğinde geçen yıla göre yüzde 11 azalarak 2 milyar 940 milyon dolar olurken, tedarik endüstrisi ihracatı aynı dönemde yüzde 6, eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar ihracatı da yüzde 10 geriledi. Otobüs-minibüs-midibüs ihracatı ise yüzde 19 artı.

En büyük pazar Almanya’ya ihracat 391 milyon dolar

Mart ayında Almanya 391 milyon dolar ihracat ile en büyük pazar olmayı sürdürürken, yılın ilk çeyreğinde bu ülkeye gerçekleştirilen ihracat da 1 milyar 88 milyon dolar oldu. En büyük ikinci pazar Fransa’ya ise mart ayında ihracat yüzde 2 artışla 336 milyon dolar oldu. Üçüncü büyük pazar olan İtalya’ya ihracat da yüzde 33 azalarak 270 milyon dolar oldu. Martta yine önemli pazarlardan İspanya’ya yüzde 4, İsrail’e yüzde 50, Romanya’ya yüzde 30 artış oldu. Fransa’ya olan artışta en büyük ihraç kalemi olan binek otomobiller grubundaki yüzde 22’lik artışın, İspanya’ya artışta ise en büyük ihraç kalemi olan binek otomobilleri grubunda yüzde 6 artması etkili oldu.

 Martta AB Ülkelerine ihracat düştü, diğer ülke gruplarına arttı

Ülke grubu bazında en büyük pazar olan Avrupa Birliği Ülkelerine ihracat mart ayında yüzde 12 düşüşle 2 milyar 200 milyon dolar olurken, AB Ülkeleri grup bazında ihracatta yüzde 76 pay ile ilk sırada yer aldı. Mart ayında Ortadoğu Ülkelerine ihracat yüzde 22, Afrika Ülke grubuna yüzde 1, Kuzey Amerika Serbest Ticaret Ülkelerine yüzde 18, Diğer Avrupa Ülkelerine yüzde 4 ve Uzakdoğu Ülkelerine de yüzde 21 oranında arttı. Bu yılın ilk çeyreğinde AB Ülkelerine ihracat ise toplam 6 milyar 45 milyon dolar olurken, aynı dönemde Kuzey Amerika Serbest Ticaret Bölgesine ihracat yüzde 26, Ortadoğu Ülkelerine yüzde 5 geriledi, Bağımsız Devletler Topluluğu Ülkelerine yüzde 7, Uzakdoğu Ülkelerine yüzde 18 arttı.

Öyle yaygın ki her 5 kişiden 1’inde görülüyor

SİGARA SAMAN NEZLESİ RİSKİNİ ARTIRIYOR!

Değişen yaşam şartları, beslenme alışkanlıkları ve maruz kalınan maddeler günümüzde hatırı sayılır oranda insanın alerji sorunu yaşamasına neden oluyor. Çevremizdeki herhangi bir madde ile karşılaşan vücutta bazı yapıların bu maddelere karşı hassaslaşması ve daha sonra tekrar karşılaşıldığında gösterdiği tepki olarak özetlenen alerjinin etkileri, maruz kalınan maddenin yoğunluğuna bağlı olarak değişiyor. Alerji durumlarının en sık rastlananı olan saman nezlesinin (alerjik rinit) her 5 kişiden 1’inde görüldüğünü belirten Acıbadem Kayseri Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Doç. Dr. Murat Doğan, ailede sigara içilmesinin saman nezlesi (alerjik rinit) riskini özellikle çocuklarda artırdığını belirtiyor.

Etkilenen organa göre bulgular değişiyor

Alerji, tutulum yaptığı organa göre farklı bulgular ortaya çıkarıyor. Burun, göz, cilt, mide-bağırsak sistemi ve akciğerler; hepsi alerjiye kendilerine özgü tepkiler veriyor. Ev tozu akarları, polenler, egzoz dumanı, mantarlar ve hayvan tüyleri gibi alerjenler daha çok üst ve alt solunum yolu belirtileri ile kendini gösterirken; süt, yumurta, soya, fındık gibi gıdalar ve aspirin benzeri ağızdan alınan alerjenler ise daha çok mide-bağırsak ve cilt bulgularına neden oluyor.

Çocuklarda sigara riski artıyor

Kulak Burun Boğaz açısından bakıldığında alerji durumlarının başında saman nezlesi (alerjik rinit) geliyor. Doç. Dr. Murat Doğan, kalıtımsal olarak da geçiş yapan alerjik rinit riskinin, sigara içilmesi ve hava kirliliği gibi faktörlerle özellikle çocuklarda arttığının altını çiziyor.

Sabahları üst üste hapşırma saman nezlesi habercisi

Alerjik rinitin tanısı çoğu kez hastanın şikayetleri ile konuluyor. Özellikle sabahları veya belirli ortamlarda görülen üst üste hapşırma, saydam burun akıntısı, burun tıkanıklığı, burun ve damakta kaşıntı en sık görülen belirtiler. Ayrıca muayenede burun içi etlerin (konkalar) şiş olması ve üzerlerinde akıntıların gözlenmesi de tipik belirtiler arasında yer alıyor. Tanıda bunlara ek olarak cilt testleri ve laboratuvar testleri de yapılabiliyor.

Alerjenden korunma en iyi tedavi

Alerjik rinit tedavisinde en önemli basamak alerjenden korunmak. Çoğu hastanın şikayetlerinin alerjiye neden olan maddeden ve/veya ortamdan kaçınılmasıyla ciddi ölçüde azaldığını söyleyen Doç. Dr. Doğan, alerjik kişilere gerekli ortamlarda maske kullanmaları, kuru ve rüzgarlı havalarda mümkün olduğunca açık havaya çıkmamaları ve evde pencereleri açmamaları önerisinde bulunuyor. Özellikle çocukların odalarının iyi temizlenmesi, havalandırılması ve nemlendirilmesi, tüylü-yünlü oyuncakların uzaklaştırılması ve canlı çiçek ve evcil hayvan beslemekten kaçınılması da alınabilecek önlemler arasında. Bunlara ek olarak aktif veya pasif sigara içiciliğinden ve hassasiyet varsa deodorantlardan uzak kalınması da alerjinin etkilerini önemli ölçüde azaltıyor. Tıbbi tedavi ise Kulak Burun Boğaz uzmanı tarafından hastanın değerlendirilip uygun medikal ve/veya cerrahi tedavinin seçilmesiyle sağlanıyor.

REÇETESİZ KALP SAĞLIĞI ÖNERİLERİ

 KALBİNE İYİ BAK ALZHEIMERDAN KORUN

 Uzun bir yaşamın sırrı sağlıklı kalpten geçiyor. Dünyada en sık görülen kalp ve buna bağlı Alzheimer gibi hastalıkları önlemek elinizde. Kalp Haftası dolayısıyla konuşan Türkiye İş Bankası İştiraki Bayındır İçerenköy Hastanesi Kardiyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Timur Timurkaynak kalbi koruyacak altın önerilerde bulundu:

Kalp sağlığınız için arabanızı evden uzakta park edin. Asansörlü yerine kalp dostu merdivenli evleri tercih edin. Kalbinizi besleyen damarlarınızı, tuz, şeker ve sigara gibi kötü alışkanlıklar ile tıkayarak, kalp hastalıklarına davetiye çıkarmayın.

• Çağımızın iki büyük salgın hastalığı var. Birincisi kalp hastalığı. Sağlık bilinci yüksek insan kalp hastası olmaz. Kimler kalp hastası olma riskini taşıyor sorusunun cevabı, ne yapmamız gerektiğini bize anlatıyor. Tansiyonunuz yüksek, şeker hastasıysanız, kolesterolünüz yüksek, spor yapmıyor ve kilolu iseniz, bir de bunlara ek olarak sigara içiyorsanız kalp hastası olmamanız bir mucizedir.Bu bahsedilen nedenler herkesin kolaylıkla önleyebileceği ve kontrol edebileceği risklerdir.
• Öte yandan kalp hastalığı kadar salgın bir diğer hastalık da alzheimer, bilinen diğer adı ile vasküler demans bunamadır. Ömür uzadıkça alzheimer riskiniz de artıyor. Kalp damarlarınızı için ne zararlıysa beyniniz için de aynı şeyler zararlı. Yani, yüksek kolesterol, kontrolsüz hipertansiyon, diyabet, sigara, obezite. Kalbinize iyi bakarakbir taşla birçok kuş vurmuş oluyorsunuz. Bu kuşlara kanserden korunma da dahil. Sağlık bilinci yüksek insan hem kalp hastalığından hem felçten hem böbrek yetmezliğinden hem de alzheimerdan korunur.

KALBİNİZİ KORUYAN ALTIN ÖNERİLER

• DAMARLARA FAZLA YÜKLENEN TUZ VE ŞEKER KALBİ YORUYOR:Vücut kitle endeksi, 25’in üstünde ve bel bölgesinde yağlanma olması bütün “kötülüklerin anasıdır”. Kilo,insülin direncini tetikliyor;insülin direncinin başlaması ile beraber tansiyon, şeker hastalığı, kolesterol yüksekliği başlıyor ve kalp hastalığının ilk temeli atılmış oluyor. Damarlarımız içinde normalden fazla şeker, tuz, kolesterol bulunursa kalp hastalığı kaçınılmaz hale geliyor.
• BİR DAL İLE BİR PAKET ARASINDA FARK YOK: Önlenebilir ölümlerin en önemli nedeni sigara.Günde bir adet içmek ile bir paket içmek arasında bir fark yok risk açısından.
• REÇETESİZ TEDAVİ SPOR:Tüm bunları engellemek elimizde ve çok güçlü bir silahımız var; spor. Spor kilonuzu kontrol ederek insülin direnci, diyabet, hipertansiyon ve hiperkolesterolemiyi önleyen çok kuvvetli bir silah. Hem bedava hem sağlıklı hem de reçetesiz. Sporu yaşam tarzı olarak benimsemiş bir insan tüm organlarını korumaya başlamış demektir.
• OTOPARKINIZ EVDEN UZAK OLSUN:Sağlıklı bir kalp için hareket etmemiz gerekiyor. En sağlıklı ve en ucuz spor tempolu yürüyüştür. Haftanın en az 5, mümkünse 7 günü 35 dakikadan biraz daha fazla tempolu yürümek gerekiyor. Ya da teknolojinin sayesinde adımlarınızı sayarak günde 10 bin adım. Otomobilinizi evinize ya da iş yerinize iki durak uzakta bırakın ve yürüyün.
• ASANSÖR YERİNE MERDİVEN:Bütün gün işyerindeyim ne zaman spor yapabilirim ki diyorsanız, işte çözüm: Merdivenler kalp dostudur. Asansör kullanmayın, merdivenleri tercih edin. Odanızda saatte bir 5 dakika ileri geri yürüyün. Hareketli olmak ömür uzatıyor unutmayın. Bu hareketler hem size enerji harcatarak zayıf tutuyor, hem kalbinizin performansınızı artırıyor. Ayrıca efor yaptığınız zaman oluşabilecek göğüs ağrısı erken uyarı sistemi olarak sizi bir kardiyoloğa yönlendiriyor. “Yokuş çıkarken göğsüm ağrıdı” diye gelen hastaları, hemen incelemeye alıyoruz.
• KENDİNİZLE YARIŞIN:Kalp için yapılacak ikinci spor yüzmedir. Futbol ise belli bir yaştan sonra başlamak için uygun bir spor değil. Kalp sağlığınız için rekabetçi sporlardan kaçının.
• SPORU AKDENİZ MUTFAĞI İLE TAÇLANDIRIN:Sporun olmaz ise olmazı ise sağlıklı beslenmek. Sağlıklı beslenmek demek mucizevi bir mutfak olan Akdeniz – Ege mutfağı ile beslenmek demek.

İlk çeyrekte makine ihracatı 4,3 milyar dolar

Mart ayında 1,6 milyar dolar ihracata imza atan makine sektörü, yılın ilk çeyreği sonunda toplam ihracatını 4,3 milyar dolara taşıdı. Makine ihracatının yarıdan fazlasının gerçekleştirildiği AB ülkelerindeki ekonomik belirsizliklerin dış ticaretimiz üzerindeki olumsuz etkilerini telafi etmek üzere yurtdışı temaslarını yoğunlaştırdıklarını belirten Makine İhracatçıları Birliği Başkanı Kutlu Karavelioğlu, ABD ve İngiltere’de yüzde 18’e yaklaşan ihracat artış oranına, ileri sanayi ülkelerinin tamamında ulaşmayı amaçladıklarını belirtti.

Makine sektörü, Türkiye’nin en büyük ihracat pazarı Almanya’nın sanayi üretiminde belirginleşen yavaşlamaya rağmen yılın ilk çeyreğinde toplam ihracatını yüzde 4,4 arttırdı. Yurtdışına satılan makine miktarında sağlanan yüzde 17’lik artışın ihracat bedeline arzu edildiği oranda yansımadığına dikkat çeken Makine İhracatçıları Birliği Başkanı Kutlu Karavelioğlu şunları söyledi:

“Dünya ticaretinin yönünü tayin edecek iki büyük belirsizliğin etkileri hızla derinleşiyor. ABD-Çin ve AB-Büyük Britanya arasında yürütülen ticaret savaşlarının sona erdirilmesi ve anlaşmalı Brexit konularındaki müzakerelerin uzaması, dünya ekonomisinde beklentilerin üzerinde bir yavaşlamaya neden oluyor. Küresel ekonomiye dair büyüme tahmininin yüzde 2,6’ya kadar çekilmesi, yatırım malları üzerindeki baskıyı artırdı. Yurt içinde sanayi üretimi, kapasite kullanım oranları ve güven endekslerinde yaşanan gerilemelerin yataya dönmekte olduğunu gözlemliyoruz. Seçim sürecinin tamamlanmasıyla birlikte ülke gündeminin yeniden ekonomiye döneceğine inanıyoruz.”

“Makine fiyatları geriliyor”

Euro’nun dolar karşısında ciddi değer kaybının ve ana pazarımız Almanya’ya yapılan ihracatın yüzde 11 düşmesinin makine ihracatında hedeflenen artışı sınırladığına dikkat çeken Karavelioğlu şunları ifade etti:

“Dünyadaki makine imalatçıları giderek daralan küresel pazarda, tekno-ekonomik kapasitelerini doldurabilmek için fiyat düşürmek zorunda kalıyorlar. Uluslararası rekabette güçlü aktörlerden biri haline gelen Türk makine imalatçıları da bu durumdan fazlasıyla etkileniyorlar.”

Karavelioğlu, ihraç edilen makinelerdeki tonaj artışının iş ve inşaat makinelerinde yüzde 43, tarım makinelerinde yüzde 38, motor ve jeneratörlerde yüzde 32 olduğunu ancak toplam makine ihracat geliri artışının ihracat yüzde 4,4’de kaldığını belirterek şunları söyledi:

“Yılın ilk çeyreğinde ihraç ettiğimiz makinelerin tonajı yüzde 17 kadar artarak 750 bin tona ulaştı. Katma değeri yüksek ürünlerde rekabetçi fiyat yapmanın bazı kolaylıkları olmakla birlikte, ortalama kilogram fiyatın son beş çeyrekte kademeli olarak 6,3 dolardan 5,6 dolara kadar gerilemesinin bir önemli nedeni de iç pazardaki daralma oldu. Miktar etkisiyle de olsa ihracat artışını devam ettirmek, sektörümüzün faaliyetlerini sağlıklı bir şekilde yürütebilmesi için kısa vadede tek yol görünüyor. Bu dönemde bütün dikkatimiz, büyümekte olan pazarlardan daha fazla pay almakta olacak.”

“İmalatçılarımız küresel krizi fırsata çevirecektir”

Gelişmiş ülkelerin hemen tamamında mevcut payını artırmayı başaran makine sektörünün, ana pazarı olan Almanya’daki durgunluktan etkilenmesinin kaçınılmaz olduğunu ifade eden Karavelioğlu, bu ülkedeki çalışmaları aksatmayı kesinlikle düşünmediklerini belirterek şunları söyledi:

“Geçtiğimiz hafta dünyanın en büyük endüstri fuarı olan Hannover Messe’de kapsamını genişlettiğimiz tanıtım çalışmalarımızı, bu hafta Münih’te düzenlenecek olan Bauma 2019 fuarında sürdüreceğiz. Almanya fuarları tüm dünyadan makine kullanıcılarının yatırım kararlarını somutlaştırdıkları önemli platformlardır. Alman sanayiciler son iki çeyrekte azalan siparişleri nedeniyle makine teçhizat yatırımlarını kısmış olsalar da potansiyelimizden en verimli şekilde yararlanan bu ülkenin medyasında imalatçılarımıza ilgi artarak devam etmektedir.

Karavelioğlu, hızla büyüyen ülkelerin alıcılarının iştahlarını koruduğunu ve daha önceki tüm küresel krizleri fırsata çevirmeyi beceren imalatçılarımızın bu süreci de kazançla aşacağına inandığını belirtti:

“Tanıtım faaliyetlerinin kurumsal algımız açısından önemine Hannover’de bir kez daha şahit olduk. Türk makine sektörünün gücünü anlatan bazı prodüksiyon çalışmaları hazırlamıştık, dünya genelinden gelen iki yüz binin üzerinde ziyaretçiden yine büyük ilgi gördük.”

İhracatın yıldızları ödüllerine kavuşuyor

Türkiye’ye 2018 yılında 13 milyar 324 milyon dolar döviz kazandıran Ege İhracatçı Birlikleri, bu ihracata büyük katkı sağlayan 56 üyesini ödüllendirecek.

Ege İhracatçı Birlikleri’nin gelenekselleşen “İhracatın Yıldızları Ödül Töreni” 9 Nisan 2019 Salı günü Kaya Thermal Oteli’nde yapılacak.

EİB “İhracatın Yıldızları Ödül Töreni”nde sektörlerinde ilk üçte yer alan firmaların yanı sıra Ege Bölgesi’nde en fazla ihracat yapan firma ve Ege Bölgesi’nde en fazla ihracat yapan dış ticaret sermaye şirketi de ödüle kavuşacak.

Ekonomide daralmanın yaşandığı günümüzde Ege Bölgesi’nde ihracat yapan 7 bin 500 civarındaki üyelerinin de ödülü hak ettiğini belirten Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, temsili olarak 56 firmayı ödüllendirdikleri “İhracatın Yıldızları Ödül Töreni”nin bu yıl 16. kez düzenleneceği bilgisini verdi.

Ege İhracatçı Birlikleri’nin 2019 yılında 80. Kuruluş yıldönümünü kutladığını da hatırlatan Eskinazi, “Ege İhracatçı Birlikleri 2018 yılında ihracatını yüzde 13’lük artışla 11 milyar 822 milyon dolardan, 13 milyar 324 milyon dolara çıkardı. Ege Bölgesi’nin toplam ihracatı ise; 23 milyar 100 milyon dolar oldu. 2019 yılı için 25 milyar dolar ihracat hedefine ulaşmak için ihracatçılarımızı motive edeceğimiz bir organizasyon olacak. Ayrıca, ihracatçılarımızın Türk ekonomisine, istihdamına, büyümesine verdiği katkının kamuoyunda daha net bir şekilde anlaşılmasını sağlamak istiyoruz” şeklinde konuştu.

Volkswagen Groupe Retail France, WAN performansı ve yönetimini iyileştirmek için Fortinet’in güvenli SD-WAN çözümünü tercih etti 
Kapsamlı, entegre ve otomatik siber güvenlik çözümlerinde dünya lideri Fortinet (NASDAQ: FTNT), Volkswagen Grubu bünyesinde yer alan Fransa’nın lider perakende grubu Volkswagen Groupe Retail France (VGRF)’ın Fortinet’in FortiGate Secure SD-WAN çözümünü tercih ettiğini duyurdu. Böylece VGRF, SD-Branch’ın kapsamını şubeleri genelinde artırarak güvenli LAN ve WAN entegrasyonunu gerçekleştirdi.
Fortinet Security Fabric’in bir parçası olan Fortinet yeni nesil güvenlik duvarlarının sağladığı SD-WAN yetenekleri, VGRF’nin coğrafi olarak dağıtık olan WAN’lar arasında bağlantı kurulmasına yardımcı olan bir hibrit WAN çözümü benimsemesini ve MPLS hatlar dahil olmak üzere birbirinden farklı linkler üzerine trafiği yönlendirmesini mümkün kıldı. Fortinet’in yönlendirme, WAN optimizasyonu, uygulama kontrolü ve yeni nesil güvenlik gibi farklı özelliklerini tek bir platform üzerinden bir arada sunan FortiGate Secure SD-WAN çözümü, VGRF’nin WAN ve güvenlik sistemlerini tek bir arayüz üzerinden yönetmesini sağlıyor. Böylece, VGRF, WAN üzerindeki trafiğini ayrıştırabiliyor, gecikme sürelerini yönetebiliyor ve iş-kritik uygulamalarını önceliklendirebiliyor.
Fransa’da 70’ten fazla şehirde bulunan, 2 bin 300’ü aşkın çalışanıyla faaliyet gösteren VGRF, geçtiğimiz dört yıl içinde, tüm şubelerindeki konfigürasyonların standart hale getirilmesi dahil olmak üzere, iş hedefleri doğrultusunda ağ altyapısını modernize etti. VGRF, ölçeklenebilir ve güvenilir özelliklere sahip kapsamlı ve derinlikli çözümler sunan bir güvenlik sağlayıcısı arayışı içindeydi. Bu sebeple, şirket, FortiGate Yeni Nesil Güvenlik Duvarı, FortiManager ve FortiAnalyzer dahil olmak üzere, son teknoloji ürün ve çözümlerin yer aldığı Fortinet Security Fabric’i hayata geçirdi.

Yabancılar Türk sağlık sektörünü yakın markaja aldı

Reed Tüyap Fuarcılık A.Ş. tarafından düzenlenen, Avrasya’nın ve Türkiye’nin medikal alandaki en önemli iş buluşma platformu olan Expomed Eurasia Fuarı, 28-30 Mart 2019 tarihleri arasında Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde 26. Kez gerçekleştirildi. 6.654’ü 104 ülkeden uluslararası olmak üzere toplamda 33.874 sektör profesyonelinin ziyaret ettiği fuar, katılımcı firmalardan ve ziyaretçiler tam not alırken; İnovasyon Alanı’nda gerçekleşen “Uluslararası İş Geliştirme ve İhracat Stratejileri” konulu panele, Leyla Alaton konuşmacı olarak katıldı.

 Reed Tüyap Fuarcılık A.Ş. tarafından medikal sektörün tüm bileşenlerini bir araya getirmek için yola çıkan Avrasya’nın ve Türkiye’nin medikal alandaki en önemli buluşma platformu olan Expomed Eurasia Fuarı, 28-30 Mart 2019 tarihleri arasında Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde 26. kez gerçekleştirildi.

İstanbul Sağlık Endüstrisi Kümelenmesi İ-SEK ve Tıbbi Cihaz Üretici ve Tedarikçileri Derneği MASSİAD destekleri ile Expomed Eurasia Fuarı’nda kurulan İnovasyon Alanı’nın bu yılki konuşmacılarından biri de Leyla Alaton oldu. Sektörün yerli ve millileşme noktasında çalışması gerektiğinin altını çizen Alaton, önceliğin iç pazara satışa verilmesi gerektiğinin altını çizdi. Sektörü ölçeklendirilmesi gerektiğini belirtenAlaton, sektörün önceliklerinin belirlenmesi gerekliliğine vurgu yaptı. Ürün alırken önceliğini yerli üreticiden yana kullanmasının zorunlu hale gelmesi gerektiğini belirten Alaton, Türkiye’nin medikal sektörde önemli yatırımcıları olduğunu belirtti.

2019 DASK Depreme Dayanıklı Bina Tasarımı Yarışması’nda büyük ödüle geri sayım başladı
47 üniversiteden 75 takımın başvurduğu DASK Depreme Dayanıklı Bina Tasarımı Yarışması’nda final heyecanı başladı. Elemeleri geçen 24 takımın tasarladığı bina maketleri sarsma masasında test edildi. Deprem testinden başarıyla geçen ve fayda-maliyet hesabı sonucunda en yüksek toplam yıllık kazancı sunan tasarımın sahibi olan takım birincilik ödülünü kazanacak.
Türkiye’de depreme dayanıklı bina bilincini artırmak amacıyla DASK tarafından bu yıl beşincisi düzenlenen Depreme Dayanıklı Bina Tasarımı Yarışması’nda üç gün sürecek final heyecanı başladı. Elemeleri geçen 24 takıma ait bina model maketleri, 8 Nisan’da İstanbul Osmanlı Arşivleri Kağıthane Binası’nda yapılan finalde depremi simüle eden sarsma masasında test edildi.
Yarışma Başkanı Prof. Dr. Mustafa Erdik’in açılış konuşmasıyla başlayan final etkinliğinde, DASK Yönetim Kurulu Başkanı ve Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürü Murat Kayacı’nın yanı sıra, DASK Yönetim Kurulu Üyesi ve Eureko Sigorta Genel Müdürü Can Akın Çağlar da söz alarak yarışmacı ekiplere başarılar diledi.
Farklı disiplinler depreme dayanıklı binalar için birlikte çalışıyor
Depreme Dayanıklı Bina Tasarımı Yarışması, geleceğin inşaat mühendislerine akademik bilgilerini pratiğe dönüştürme fırsatı sağlıyor ve depreme dayanıklı yüksek bina tasarımı, analizi ve model yapımı aşamalarında çalışma fırsatı sunuyor. İnşaat mühendisliği öğrencileri geleceğin mimarlarıyla birlikte çalışma imkanı yakalıyor ve disiplinler arası işbirliğinin depremle mücadeledeki önemini kavrıyor.
Birinci olan takım üniversitesine laboratuvar teçhizatı kazandıracak
Deprem testinden yıkılmadan geçen model maketlerinin, deprem performansı, ekonomik puanlama ve estetik puanlama kriterlerine de tabi tutulacak. Yarışmanın kazananıysa fayda-maliyet hesabı sonucunda bulunacak en yüksek toplam yıllık kazancı elde eden takım olacak. Ödül töreni 9 Nisan’da Osmanlı Arşivleri Kağıthane Binası’nda yapılacak.
Yarışmada birinci olan üniversite laboratuvar teçhizatı için 50.000 TL değerinde para ödülünün sahibi olacak. İlk üçe giren takımlara da para ödülleri sunulacak. 9 Nisan’daki törende ayrıca En İyi Mimari Özel Ödülü, En İyi Deprem Performansı Özel Ödülü, En İyi İletişim Becerisi ve Sunum Ödülü ve Yarışma Ruhu Ödülü gibi özel ödüller de sahiplerini bulacak.